Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

24. "Ütopyalar" filozofların olmasını hayal ettikleri dünyaları
betimlerken "distopyalar", gelecekte olabilecek baskıcı/
totaliter yönetim modellerini tasvir etmiştir. Bilimin hızlı
gelişimi de distopyalara verimli bir alan açmıştır.
20. yüzyılda yaşanan savaşlar, insan ve toplumların
geleceğini tehdit eden teknolojik gelişmeler, silahlar
filozofların kaygılarını artırmıştır. Gelecekte olabilecek
kötü durumları hayal ederek eserler yazmışlardır.
Distopya adı verilen bu korku ütopyaları, insanları
gelecekte olması muhtemel kötü senaryolara karşı uyanık
tutmayı hedeflemiştir.
Bu parçada "distopyalar" ile ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Ortaya çıkışını hızlandıran nedene
B) Ne zaman ortaya çıktığına
C) Daha çok, yazınsal eserlerin ilgi alanına girdiğine
D) Hangi amaçla kaleme alındığına
E) Kurgueal ögeler barındırdığına
1
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. "Ütopyalar" filozofların olmasını hayal ettikleri dünyaları betimlerken "distopyalar", gelecekte olabilecek baskıcı/ totaliter yönetim modellerini tasvir etmiştir. Bilimin hızlı gelişimi de distopyalara verimli bir alan açmıştır. 20. yüzyılda yaşanan savaşlar, insan ve toplumların geleceğini tehdit eden teknolojik gelişmeler, silahlar filozofların kaygılarını artırmıştır. Gelecekte olabilecek kötü durumları hayal ederek eserler yazmışlardır. Distopya adı verilen bu korku ütopyaları, insanları gelecekte olması muhtemel kötü senaryolara karşı uyanık tutmayı hedeflemiştir. Bu parçada "distopyalar" ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Ortaya çıkışını hızlandıran nedene B) Ne zaman ortaya çıktığına C) Daha çok, yazınsal eserlerin ilgi alanına girdiğine D) Hangi amaçla kaleme alındığına E) Kurgueal ögeler barındırdığına 1
de
lik
asi
Ein
ir.
3-
3-
CI
a
-
a
TYT TÜRKÇE TESTİ
34 ve 35. soruları parçaya göre cevaplayınız.
Saint-Exupery'nin yirmi yedi bölümden oluşan Kü-
çük Prens adlı eseri, üç yüz on altı farklı dile tercü-
me edilmiş ve her bölümde anlatılan olaylar, ilişkiler,
düşünceler, kitabın "dostluk yoluyla yenilen yalnızlık"
olan ana temasını değişik biçimlerde işlemektedir.
(1) Küçük Prens'in bu ana tema üzerinde bize öğret-
tiği değerler; sevgi, sadakat, bağlılık, dostluk, söz
verme, sorumluluk, şefkat, saflık, masumiyet, güven,
alçak gönüllülük ve hoşgörüdür. (II) Konular, bu er-
demler etrafında gelişir ve okuyan kişiyi, hayatın anla-
min sorgulamaya, aramaya, düşünmeye yönlendirir.
(111) Küçük Prens kitapta, kendi gezegeninde üç vol-
kanı ola gezegendeki kötü otları söken ve güneşin
batışını izleyen biri olarak tarif edilir. (IV) Söz konusu
öykünün - Küçük Prens'in- anlatıcısı olan pilot, sa-
dece kendindekini değil hepimizde var olan çocuğu
korumaya çalışan bir yetişkindir. (V) Bunu, kurduğu şu
cümlelerden anlayabiliriz. "Deseniz ki 'Kırmızı kiremitli
güzel bir ev gördüm. Pencerelerinde saksılar, çatısın-
da kumrular vardı.' bir türlü gözlerinin önüne getire-
mezler bu evi. Ama 'Yüz binlik bir ev gördüm.' deyin,
bakın nasıl 'Aman ne güzel ev!' diye haykıracaklardır."
34. Bu parçayla ilgili,
I. Yinelemelerden yararlanılmıştır.
II. Sayıp dökmeye yer verilmiştir.
III. Açıklayıcı anlatım biçiminden yararlanılmıştır.
IV. Devinime dayalı bir anlatım yapılmıştır.
CV.
V. Anlatım, sadece doğrudan anlatım cümleleriyle yapıl-
mıştır.
numaralanmış yargılardan hangisi söylenemez?
A) I
B) II
C) III
D) IV
EV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
de lik asi Ein ir. 3- 3- CI a - a TYT TÜRKÇE TESTİ 34 ve 35. soruları parçaya göre cevaplayınız. Saint-Exupery'nin yirmi yedi bölümden oluşan Kü- çük Prens adlı eseri, üç yüz on altı farklı dile tercü- me edilmiş ve her bölümde anlatılan olaylar, ilişkiler, düşünceler, kitabın "dostluk yoluyla yenilen yalnızlık" olan ana temasını değişik biçimlerde işlemektedir. (1) Küçük Prens'in bu ana tema üzerinde bize öğret- tiği değerler; sevgi, sadakat, bağlılık, dostluk, söz verme, sorumluluk, şefkat, saflık, masumiyet, güven, alçak gönüllülük ve hoşgörüdür. (II) Konular, bu er- demler etrafında gelişir ve okuyan kişiyi, hayatın anla- min sorgulamaya, aramaya, düşünmeye yönlendirir. (111) Küçük Prens kitapta, kendi gezegeninde üç vol- kanı ola gezegendeki kötü otları söken ve güneşin batışını izleyen biri olarak tarif edilir. (IV) Söz konusu öykünün - Küçük Prens'in- anlatıcısı olan pilot, sa- dece kendindekini değil hepimizde var olan çocuğu korumaya çalışan bir yetişkindir. (V) Bunu, kurduğu şu cümlelerden anlayabiliriz. "Deseniz ki 'Kırmızı kiremitli güzel bir ev gördüm. Pencerelerinde saksılar, çatısın- da kumrular vardı.' bir türlü gözlerinin önüne getire- mezler bu evi. Ama 'Yüz binlik bir ev gördüm.' deyin, bakın nasıl 'Aman ne güzel ev!' diye haykıracaklardır." 34. Bu parçayla ilgili, I. Yinelemelerden yararlanılmıştır. II. Sayıp dökmeye yer verilmiştir. III. Açıklayıcı anlatım biçiminden yararlanılmıştır. IV. Devinime dayalı bir anlatım yapılmıştır. CV. V. Anlatım, sadece doğrudan anlatım cümleleriyle yapıl- mıştır. numaralanmış yargılardan hangisi söylenemez? A) I B) II C) III D) IV EV
22230101
7. (1) Bir Başkadır'ın alametifarikasını oluşturan mesafeli
yaklaşım, Cici filminde de oldukça keskin bir
biçimsellikle kullanılıyor. (II) Yakın planlara pek tamah
etmeyen, olayları çoğunlukla genel plandan gösteren,
kamerayı çoğu zaman aksiyonun epey bir gerisine
koyan bir reji tercih ediyor yönetmen. (III) Olayları
duygulanım alanının yakınına girmekten ziyade
tamamen dışarıdan, soğuk bir uzaklıktan görüp
aktarmayı yeğliyor. (IV) Bir anlamda mizanseni duygu
yaratımından çok; zaman, mekân ve karakter algısı
lehine kullanıyor. (M) Bir Başkadır'da da yer yer yoğun
bir şekilde kullanılan bu yöntem, Cici'nin hikâye
malzemesine yaklaşırken takındığı tavırla hemen
hemen aynı.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri
aynı düşünceyi aktarmaktadır?
A) I ve III
B) ve VVV
D) III ve IV
E) IV ve V
C) II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
22230101 7. (1) Bir Başkadır'ın alametifarikasını oluşturan mesafeli yaklaşım, Cici filminde de oldukça keskin bir biçimsellikle kullanılıyor. (II) Yakın planlara pek tamah etmeyen, olayları çoğunlukla genel plandan gösteren, kamerayı çoğu zaman aksiyonun epey bir gerisine koyan bir reji tercih ediyor yönetmen. (III) Olayları duygulanım alanının yakınına girmekten ziyade tamamen dışarıdan, soğuk bir uzaklıktan görüp aktarmayı yeğliyor. (IV) Bir anlamda mizanseni duygu yaratımından çok; zaman, mekân ve karakter algısı lehine kullanıyor. (M) Bir Başkadır'da da yer yer yoğun bir şekilde kullanılan bu yöntem, Cici'nin hikâye malzemesine yaklaşırken takındığı tavırla hemen hemen aynı. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangileri aynı düşünceyi aktarmaktadır? A) I ve III B) ve VVV D) III ve IV E) IV ve V C) II ve III
Küçürek öykü, bir tür olarak Japon şiiri haiku yahut Farisi
şiir rubai ile kıyaslanabilir. Öykü, alabildiğine daraltılmış
ve sınırlandırılmış bir andan yahut kesitten ibarettir. Kla-
sik öykü anlayışını yerle bir etmiştir. Çoğu zaman başı
ve sonu net değildir. Öncesi ve sonrası olduğunu ama
bunların metinde yer almadığını okura hissettirir. Sözün
en ekonomik kullanıldığı hatta çoğu zaman büyük boş-
luklar bırakacak denli rafine edildiği bir türdür. Okurun-
dan çok yoğun bir katılım ve mesai bekler. Piyasadak
hormonlu hikâyelere benzemez küçürek öykü.
18. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle;
I yapıtı sıradan konularla oluşturmak,
konuyu yapay üslupla işlemek,
II.
III. anlatımda açıklık ilkesini benimsemek
durumlarından hangilerine gönderme yapılmıştır?
A) Yalnız
B) Yalarz 11
C) Yalnız III
D) I ve III
EII ve IIT
Tos
20
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Küçürek öykü, bir tür olarak Japon şiiri haiku yahut Farisi şiir rubai ile kıyaslanabilir. Öykü, alabildiğine daraltılmış ve sınırlandırılmış bir andan yahut kesitten ibarettir. Kla- sik öykü anlayışını yerle bir etmiştir. Çoğu zaman başı ve sonu net değildir. Öncesi ve sonrası olduğunu ama bunların metinde yer almadığını okura hissettirir. Sözün en ekonomik kullanıldığı hatta çoğu zaman büyük boş- luklar bırakacak denli rafine edildiği bir türdür. Okurun- dan çok yoğun bir katılım ve mesai bekler. Piyasadak hormonlu hikâyelere benzemez küçürek öykü. 18. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle; I yapıtı sıradan konularla oluşturmak, konuyu yapay üslupla işlemek, II. III. anlatımda açıklık ilkesini benimsemek durumlarından hangilerine gönderme yapılmıştır? A) Yalnız B) Yalarz 11 C) Yalnız III D) I ve III EII ve IIT Tos 20
17. Bazı insanlar vardır; hangi işten, hangi spordan, hangi
sanattan bahsedilse hemen atlayıverir muhabbete. Sanki
her şeyi başkalanına bildiğini göstermek kişiyi her ortamda
baş tacı yapacak. Bu düşüncede olan insanların azlığı her
alanda büyük bir ferahlık oluşturacağı gibi basın dünyasında
Horozun kartalla.
da ferahlık oluşturacaktır. Gazetecilikte
kedinin tilkiliğe öykünmesine hiç gerek yok.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) herkes yerini bilse muhakkak daha rahat edilir, daha iyi iş
görülür.
B) hepimiz kendi alanımızla ilgilensek daha iyi, kaliteli işleri
ortaya çıkarmış oluruz.
C) ruhumuza, yeteneğimize uygun konularla uğraşsak daha
başarılı olacağız.
D) bir konuyla uğraşırken başka konulara yönelmemiz.
karmaşaya yol açacaktır.
E) herkesin kendi işine yoğunlaşması işte bu yüzden çok
Önemlidir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
17. Bazı insanlar vardır; hangi işten, hangi spordan, hangi sanattan bahsedilse hemen atlayıverir muhabbete. Sanki her şeyi başkalanına bildiğini göstermek kişiyi her ortamda baş tacı yapacak. Bu düşüncede olan insanların azlığı her alanda büyük bir ferahlık oluşturacağı gibi basın dünyasında Horozun kartalla. da ferahlık oluşturacaktır. Gazetecilikte kedinin tilkiliğe öykünmesine hiç gerek yok. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez? A) herkes yerini bilse muhakkak daha rahat edilir, daha iyi iş görülür. B) hepimiz kendi alanımızla ilgilensek daha iyi, kaliteli işleri ortaya çıkarmış oluruz. C) ruhumuza, yeteneğimize uygun konularla uğraşsak daha başarılı olacağız. D) bir konuyla uğraşırken başka konulara yönelmemiz. karmaşaya yol açacaktır. E) herkesin kendi işine yoğunlaşması işte bu yüzden çok Önemlidir.
C) güneş ışığının etkisini gelişim dönemindeki çocuklarda
kısa sürede gösterirler
y,
O) be bir oranda ve düzende alındığında vücudun
koruma kalkanı işlevini üstlenirler
E) her bölgenin yerel meyvelerinin içinde belli bir oranda
da olsa bulunurlar
26. 6-18 yaş aralığındaki 1254 çocuk ve ailesiyle yapılan
bir araştırmada sosyal yönü güçlü olan çocukların
günlük yaşamında olumlu ve sorunlara yaklaşımında
çözüm odaklı olduğu görülmüştür. Bir akran grubunun
parçası olma isteği her yaştaki çocuk için önemlidir ve
sosyalleşme ile çocuklar; ortaklaşa oyun kurabilme,
paylaşma, isteklerini kontrol edebilme, psikolojik iyi olma,
değişiklik gibi becerileri kazanırlar. Az sayıda örnekte
görülen ve ailelerin koruyucu tutumları dolayısıyla arkadaş
edinemeyen asosyal çocuklarda; oyunda dışlanma,
davranış bozuklukları, yaşıtlarından geri kalma, içe
kapanma sorunları eğilimi gözlemlenmiştir. Ailelerin her
şeye yeteceklerini ve kendilerini çocuğun arkadaşları
yerine koyma çabaları, çocukta engelleme korkusu ve içe
dönüklüğe eğilim oluşturmaktadır.
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisinin asosyal
çocukların geri kalma sebeplerinden biri olduğu
söylenemez?
A) Okul ortamında sistematik olarak öğretme sorununun
görülmesi
B) Grup içinde arkadaşlarının onları istemediği korkusu
yaşamaları
C) Beraber olmaktan kaynaklı öğrenme ortamlarının
dışında kalmaları
D) Ortak becerileri edinme yetersizliği dolayısıyla grup
paylaşımı içinde olamamaları
E) Topluluk üyeleri ile nitelikli ortaklık kurup isteklerini
düzenleyememeleri
365 COM
re
Ç
28.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
C) güneş ışığının etkisini gelişim dönemindeki çocuklarda kısa sürede gösterirler y, O) be bir oranda ve düzende alındığında vücudun koruma kalkanı işlevini üstlenirler E) her bölgenin yerel meyvelerinin içinde belli bir oranda da olsa bulunurlar 26. 6-18 yaş aralığındaki 1254 çocuk ve ailesiyle yapılan bir araştırmada sosyal yönü güçlü olan çocukların günlük yaşamında olumlu ve sorunlara yaklaşımında çözüm odaklı olduğu görülmüştür. Bir akran grubunun parçası olma isteği her yaştaki çocuk için önemlidir ve sosyalleşme ile çocuklar; ortaklaşa oyun kurabilme, paylaşma, isteklerini kontrol edebilme, psikolojik iyi olma, değişiklik gibi becerileri kazanırlar. Az sayıda örnekte görülen ve ailelerin koruyucu tutumları dolayısıyla arkadaş edinemeyen asosyal çocuklarda; oyunda dışlanma, davranış bozuklukları, yaşıtlarından geri kalma, içe kapanma sorunları eğilimi gözlemlenmiştir. Ailelerin her şeye yeteceklerini ve kendilerini çocuğun arkadaşları yerine koyma çabaları, çocukta engelleme korkusu ve içe dönüklüğe eğilim oluşturmaktadır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisinin asosyal çocukların geri kalma sebeplerinden biri olduğu söylenemez? A) Okul ortamında sistematik olarak öğretme sorununun görülmesi B) Grup içinde arkadaşlarının onları istemediği korkusu yaşamaları C) Beraber olmaktan kaynaklı öğrenme ortamlarının dışında kalmaları D) Ortak becerileri edinme yetersizliği dolayısıyla grup paylaşımı içinde olamamaları E) Topluluk üyeleri ile nitelikli ortaklık kurup isteklerini düzenleyememeleri 365 COM re Ç 28.
bre cevaplayiniz.
k, can sıkıcı,
itirmiş lengüistik
an edebiyatçı için can
Beğildir. Edebiyatçının
mektir. Değerli edebi
al tecrübeyle ancak
mer yapısının tek tek
den kararlaştırılmış
Be kullanılması, mana
aline götürür. Bu
e kullanılan kelime"
un yalnızca en doğru
ası meselesinden ibaret
iş anlaşılmış olacaktır.
akilerden hangisi
maya yüz tutmuş yerel
en edebiyat dünyasına
kelime ve cümleleri doğru
amlar yüklemek değildir.
eğer katmak için sözcükleri
rinde kullanmanın yollarını
erekli olan en uygun
ve en önemli görevlerini
ni kaleme alırken sözcükleri
olan yerel sözcüklere fark!
penin değerini
stenen aşağıdakilerden
yüklemek
i dilimize
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Televizyon yayıncılığı, radyo tekniğinin gelişmiş biçimi
olduğundan radyo için yapılmış olan teknik buluşlar
televizyon için de geçerlidir. Özellikle 20. yüzyılın ikinci
yarısında televizyonla ilgili gelişmeler hız kazanmış, sesin
iletilmesi için tüm bulgular elde edilmiştir. Bu nedenle
televizyonun yayın sürecinde yapılacak olan şey, sesle
görüntünün aynı anda senkronizasyonunu sağlayıp verilen
görüntülerin kesintisiz olarak alıcıya aktarılması olmuştur.
Televizyon da radyo gibi sadece teknik anlamda insanların
işini kolaylaştırmamış, teknik anlamda ön plana çıkan
bir kitle iletişim aracı olmanın yanı sıra geniş kitleleri
etkileyebilecek ve kamuoyu oluşturabilecek bir potansiyele
sahip olmuştur. Bu durum, televizyonun gelişim gösterdiği
ilk zamandan itibaren kendinden önce icat edilen kitle
iletişim araçlarını derinden etkilemiştir.
39. Bu parçadan be
20
Ge
evizyon
A
gili
abilecek bir
40. Bu parçaya göre televizyonun kendisinden önceki kitle
iletişim araçlarını derinden etkilemesinin
asıl nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ses ve görüntüyü aynı anda izleyicilerine aktarabiliyor
olması
B) Teknik özellikleriyle ön plana çıkan bir kitle iletişim
aracı olması
C) Çok çeşitli insan topluluklarını etkisi altına alma
özelliğinin bulunması
D) Teknolojinin gelişmesiyle birlikte çok hızlı ve yaygın bir
şekilde ortaya çıkması
E) Teknik özellikler bakımından halkın alıştığı radyo ile
benzerlik göstermesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
bre cevaplayiniz. k, can sıkıcı, itirmiş lengüistik an edebiyatçı için can Beğildir. Edebiyatçının mektir. Değerli edebi al tecrübeyle ancak mer yapısının tek tek den kararlaştırılmış Be kullanılması, mana aline götürür. Bu e kullanılan kelime" un yalnızca en doğru ası meselesinden ibaret iş anlaşılmış olacaktır. akilerden hangisi maya yüz tutmuş yerel en edebiyat dünyasına kelime ve cümleleri doğru amlar yüklemek değildir. eğer katmak için sözcükleri rinde kullanmanın yollarını erekli olan en uygun ve en önemli görevlerini ni kaleme alırken sözcükleri olan yerel sözcüklere fark! penin değerini stenen aşağıdakilerden yüklemek i dilimize 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Televizyon yayıncılığı, radyo tekniğinin gelişmiş biçimi olduğundan radyo için yapılmış olan teknik buluşlar televizyon için de geçerlidir. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısında televizyonla ilgili gelişmeler hız kazanmış, sesin iletilmesi için tüm bulgular elde edilmiştir. Bu nedenle televizyonun yayın sürecinde yapılacak olan şey, sesle görüntünün aynı anda senkronizasyonunu sağlayıp verilen görüntülerin kesintisiz olarak alıcıya aktarılması olmuştur. Televizyon da radyo gibi sadece teknik anlamda insanların işini kolaylaştırmamış, teknik anlamda ön plana çıkan bir kitle iletişim aracı olmanın yanı sıra geniş kitleleri etkileyebilecek ve kamuoyu oluşturabilecek bir potansiyele sahip olmuştur. Bu durum, televizyonun gelişim gösterdiği ilk zamandan itibaren kendinden önce icat edilen kitle iletişim araçlarını derinden etkilemiştir. 39. Bu parçadan be 20 Ge evizyon A gili abilecek bir 40. Bu parçaya göre televizyonun kendisinden önceki kitle iletişim araçlarını derinden etkilemesinin asıl nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Ses ve görüntüyü aynı anda izleyicilerine aktarabiliyor olması B) Teknik özellikleriyle ön plana çıkan bir kitle iletişim aracı olması C) Çok çeşitli insan topluluklarını etkisi altına alma özelliğinin bulunması D) Teknolojinin gelişmesiyle birlikte çok hızlı ve yaygın bir şekilde ortaya çıkması E) Teknik özellikler bakımından halkın alıştığı radyo ile benzerlik göstermesi
itici kitap-
r. Bunun
zamanla
ayımıdır.
gen) bir
şünce-
in me-
i olan
nla-
kta-
V
B
11. Sorumluluk bilicine sahip bir birey, davranış ve konuşma-
larına dikkat ederek çevresindeki insanların varlığını ak-
lindan çıkarmaz.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en ya-
kındır?
Davranış ve konuşmalara sadece sorumluluk bilinci
olan kişiler dikkat eder.
Sorumluluk sahibi bireyler, çevrelerindeki insanların
yararını düşünerek hareket ederler
Çevresinde kimse yokmuş gibi davranmak veya ko-
nuşmak, olgun bir bireyin kaçınması gereken bir dav-
ranıştır.
Türkçe
Her birey, sorumluluk bilincine sahip olmak için konuş-
malarına dikkat ederek çevresindeki kişilerin hakları-
na saygı duyar.
E) Sorumluluk taşıyan insan, etrafındakileri rahatsız
etmemek için hareketlerine ve söylediklerine dikkat
eder.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
itici kitap- r. Bunun zamanla ayımıdır. gen) bir şünce- in me- i olan nla- kta- V B 11. Sorumluluk bilicine sahip bir birey, davranış ve konuşma- larına dikkat ederek çevresindeki insanların varlığını ak- lindan çıkarmaz. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en ya- kındır? Davranış ve konuşmalara sadece sorumluluk bilinci olan kişiler dikkat eder. Sorumluluk sahibi bireyler, çevrelerindeki insanların yararını düşünerek hareket ederler Çevresinde kimse yokmuş gibi davranmak veya ko- nuşmak, olgun bir bireyin kaçınması gereken bir dav- ranıştır. Türkçe Her birey, sorumluluk bilincine sahip olmak için konuş- malarına dikkat ederek çevresindeki kişilerin hakları- na saygı duyar. E) Sorumluluk taşıyan insan, etrafındakileri rahatsız etmemek için hareketlerine ve söylediklerine dikkat eder.
TÜRKÇE
29. Hikâyelerinde kelime tekrarlarını kullanmayı seven yazar;
iletişimsizlik, yalnızlık ve modern yaşam temalarında
kendine özgü bir edebiyat oluşturmuştur. Yalnızca içerik
değil cümle yapısı, kurduğu atmosfer ve seçtiği imgelerle
okuruna o hayatı, o ruh ortamını yaşatır. Onun metinlerinde
"yalnızlık" "hüzün" o denli valin ve içten anlatılır ki
sanki olayları siz yaşarsınız. Okur, metin yolculuğunda,
o kapsamlı duyguya, varolus hüznüne taşır kendini.
Yazar, buradan hareketle insanın ürettikleriyle zamana iz
bırakabileceğini, bunlar için kendinden başka kimseye
gereksinim olmadığını karakterleri aracılığıyla bir izlek
olarak eserlerinde vurgular.
Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
A) Kahramanlarını okuyucusunu derinden etkileyecek bir
tarzda ele alarak işler.
B) Metnin başında tekrarlanan sözcükler hikâyenin tarzı
Min baginda tekrarlanan
C) Eserlerinde kullandığı üslup hikâyelerinin etkisini
artırmaktadır.
D) İşlediği temalarda kahramanlarının yansıttığı belirli
düşünceler bulunmaktadır
E) Eserlerinde temel aldığı belli başlı temalar yer alır.
30. Bir zamanlar talihi ile meşhur "Mein Balıkçısı" diye anılan
bir adam varmış. Mein denen bölgede balık az tutulduğu
hålde bu adam ne zaman balığa çıksa boş dönmez,
sepetler dolusu bahkla geri dönermiş. Bundan dolayı
çok para kazanan balıkçının talihli olduğuna inanılarak
nyasadinin disina kadar yayilmiş. Adamın
31.
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TÜRKÇE 29. Hikâyelerinde kelime tekrarlarını kullanmayı seven yazar; iletişimsizlik, yalnızlık ve modern yaşam temalarında kendine özgü bir edebiyat oluşturmuştur. Yalnızca içerik değil cümle yapısı, kurduğu atmosfer ve seçtiği imgelerle okuruna o hayatı, o ruh ortamını yaşatır. Onun metinlerinde "yalnızlık" "hüzün" o denli valin ve içten anlatılır ki sanki olayları siz yaşarsınız. Okur, metin yolculuğunda, o kapsamlı duyguya, varolus hüznüne taşır kendini. Yazar, buradan hareketle insanın ürettikleriyle zamana iz bırakabileceğini, bunlar için kendinden başka kimseye gereksinim olmadığını karakterleri aracılığıyla bir izlek olarak eserlerinde vurgular. Bu parçada söz edilen yazarla ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Kahramanlarını okuyucusunu derinden etkileyecek bir tarzda ele alarak işler. B) Metnin başında tekrarlanan sözcükler hikâyenin tarzı Min baginda tekrarlanan C) Eserlerinde kullandığı üslup hikâyelerinin etkisini artırmaktadır. D) İşlediği temalarda kahramanlarının yansıttığı belirli düşünceler bulunmaktadır E) Eserlerinde temel aldığı belli başlı temalar yer alır. 30. Bir zamanlar talihi ile meşhur "Mein Balıkçısı" diye anılan bir adam varmış. Mein denen bölgede balık az tutulduğu hålde bu adam ne zaman balığa çıksa boş dönmez, sepetler dolusu bahkla geri dönermiş. Bundan dolayı çok para kazanan balıkçının talihli olduğuna inanılarak nyasadinin disina kadar yayilmiş. Adamın 31. 3
e
B
27. Bilimsel yayınların seri şekilde çoğalmasını sağlayan ilk
aygıt matbaa oldu. Gutenberg 1448'de matbaayi icat
etmeden önce bir kitabı çoğaltmak; zahmetli, pahalı,
hatalı ve yer yer orijinal metnin tipkısı olamıyordu. Yirminci
yüzyılda bilimsel araştırmacı sayısının ve üniversite
öğrencilerinin artması, son çalışmalara ve bilgilere ulaşma
ihtiyacını arttırdı. Kütüphanelerde bulunan kitapların
talepleri karşılayamaz hâle geldiği bir ortamda fotokopi
teknolojisi gelişti. Çoğaltılacak metnin yüzeyinden
yansıtılan ışık, fotoiletken bir yüzeve ulaşır. Fotoiletken
yüzey (tambur) üzerinde işık, karanlık bölgelere yapışır
ve tambur üzerinde metnin görüntüsü oluşur. Zit elektrik
yükü, mürekkep parçacıklarını çeker ve böylece görüntü
aktarılmış olur. Günümüzdeki fotokopi makineleri artık
renkli çekim yapabiliyor, önceden belirlenmiş sayıda kopya
çıkartabiliyor ve metnin boyutlarını büyültüp küçültebiliyor.
Bu parçada söz edilen fotokopi teknolojisiyle ilgili
aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
A) Görüntü aktarımı sürecinde nasıl çalıştığına
B) Daha önce bu işlevin.nasıl karşılandığma
C) Hangi gereksinimler sonucu geliştirildiğine
D) Zamanla ne tür özellikler kazandığına
7 calışabilmesi için nelerin gerekli olduğuna
28. Dijitalleşme ve e-ticaret siteleri nedeniyle bir bir kapanma
sürecine giren kitabevleri yalnızca bir kitap satis mekânı
değildir. Uzunca bir dönemde kitabevleri, bir tür kültür
merkezi işlevi görmüştür. Kitapçılar; kitaplar hakkında bilgi
veren, baskı sayisini ve yayınevini takip eden, yazarlarla
ve şairlerle tanıklığı olan, kitap okuyan, dolayısıyla da
entelektüel hayatın akışı içinde yer alan kişilerdir. Dergileri
takip eder, yeni ürünü çıkan genç şair ve yazarian size
haber verir, okur.bölgelerinin sosyolojik dönüşümü
hakkında izlenimledal aktarabilir. Orhan Veli, Oktay Rital ve
Melih Cangist
29
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
e B 27. Bilimsel yayınların seri şekilde çoğalmasını sağlayan ilk aygıt matbaa oldu. Gutenberg 1448'de matbaayi icat etmeden önce bir kitabı çoğaltmak; zahmetli, pahalı, hatalı ve yer yer orijinal metnin tipkısı olamıyordu. Yirminci yüzyılda bilimsel araştırmacı sayısının ve üniversite öğrencilerinin artması, son çalışmalara ve bilgilere ulaşma ihtiyacını arttırdı. Kütüphanelerde bulunan kitapların talepleri karşılayamaz hâle geldiği bir ortamda fotokopi teknolojisi gelişti. Çoğaltılacak metnin yüzeyinden yansıtılan ışık, fotoiletken bir yüzeve ulaşır. Fotoiletken yüzey (tambur) üzerinde işık, karanlık bölgelere yapışır ve tambur üzerinde metnin görüntüsü oluşur. Zit elektrik yükü, mürekkep parçacıklarını çeker ve böylece görüntü aktarılmış olur. Günümüzdeki fotokopi makineleri artık renkli çekim yapabiliyor, önceden belirlenmiş sayıda kopya çıkartabiliyor ve metnin boyutlarını büyültüp küçültebiliyor. Bu parçada söz edilen fotokopi teknolojisiyle ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Görüntü aktarımı sürecinde nasıl çalıştığına B) Daha önce bu işlevin.nasıl karşılandığma C) Hangi gereksinimler sonucu geliştirildiğine D) Zamanla ne tür özellikler kazandığına 7 calışabilmesi için nelerin gerekli olduğuna 28. Dijitalleşme ve e-ticaret siteleri nedeniyle bir bir kapanma sürecine giren kitabevleri yalnızca bir kitap satis mekânı değildir. Uzunca bir dönemde kitabevleri, bir tür kültür merkezi işlevi görmüştür. Kitapçılar; kitaplar hakkında bilgi veren, baskı sayisini ve yayınevini takip eden, yazarlarla ve şairlerle tanıklığı olan, kitap okuyan, dolayısıyla da entelektüel hayatın akışı içinde yer alan kişilerdir. Dergileri takip eder, yeni ürünü çıkan genç şair ve yazarian size haber verir, okur.bölgelerinin sosyolojik dönüşümü hakkında izlenimledal aktarabilir. Orhan Veli, Oktay Rital ve Melih Cangist 29
32, Pascal Bruckner, 20. yüzyılın ürkütücü yıkıntılannin tizen-
ne bir çizgi çekerek yeni bir çağa adım atan insanlara çok
küçük yaşlardan beri mutlu olmalan gerektiğinin söylendi-
ğini hatırlatıyor. Bruckner'e göre artik bu çağda değerleri
veya manevi mirası devretmek için değil, yeryüzündeki
mutlu insanların sayısını artırmak için çocuk yapılıyor.
Bruckner, ilkin sevimli bir söz gibi duyulan "Mutlu olun."
sözünün altında yatan yoğun sıkıntıyı gözler önüne seri-
yor. Bu durumu "mutluluk ödevi" diye tanımlayarak mutlu-
luğun ölçüsünü sorunsallaştırıyor. Mutluluğun kriterlerini
kim belirliyor? Mutluluk ayrıcalığı, çok geçmeden genç
insanlar için bir yüke dönüşüyor. Mutluluk, peşinden ko-
şulduğu ölçüde bozuluyor.
Bu parçadan hareketle Pascal Bruckner'in aşağıdaki-
lerin hangisini söylemesi beklenémez?
A) Mutluluk arayışı, mutsuzluğu artırmaktan başka bir işe
yaramamaktadır.
B) Insanların, çocukluktan itibaren mutlu olmaya yönlen-
dirilmesi sakıncalıdır.
C) Çocuk yetiştirmek, değerlerin ve manevi mirasın dev-
redilmesi için olmalıdır.
D) Mytlu olun." sözü, insanları sorunlarıyla yüzleşmek-
tep alıkoymaktadır.
E) Gençlerin mutluluk peşinde koşmaları, onlan çeşitli
sorunlarla karşı karşıya getirmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
32, Pascal Bruckner, 20. yüzyılın ürkütücü yıkıntılannin tizen- ne bir çizgi çekerek yeni bir çağa adım atan insanlara çok küçük yaşlardan beri mutlu olmalan gerektiğinin söylendi- ğini hatırlatıyor. Bruckner'e göre artik bu çağda değerleri veya manevi mirası devretmek için değil, yeryüzündeki mutlu insanların sayısını artırmak için çocuk yapılıyor. Bruckner, ilkin sevimli bir söz gibi duyulan "Mutlu olun." sözünün altında yatan yoğun sıkıntıyı gözler önüne seri- yor. Bu durumu "mutluluk ödevi" diye tanımlayarak mutlu- luğun ölçüsünü sorunsallaştırıyor. Mutluluğun kriterlerini kim belirliyor? Mutluluk ayrıcalığı, çok geçmeden genç insanlar için bir yüke dönüşüyor. Mutluluk, peşinden ko- şulduğu ölçüde bozuluyor. Bu parçadan hareketle Pascal Bruckner'in aşağıdaki- lerin hangisini söylemesi beklenémez? A) Mutluluk arayışı, mutsuzluğu artırmaktan başka bir işe yaramamaktadır. B) Insanların, çocukluktan itibaren mutlu olmaya yönlen- dirilmesi sakıncalıdır. C) Çocuk yetiştirmek, değerlerin ve manevi mirasın dev- redilmesi için olmalıdır. D) Mytlu olun." sözü, insanları sorunlarıyla yüzleşmek- tep alıkoymaktadır. E) Gençlerin mutluluk peşinde koşmaları, onlan çeşitli sorunlarla karşı karşıya getirmektedir.
1.
2.
B
TÜRKÇE
Bu testte 40 soru vardır.
Cevaplarınızı cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmı
1. Türkiye'nin en uzun nehri olan Kızılırmak'ın uzunluğu
1355 kilometredir. Sivas'ın Kızıldağ eteklerinden doğan ve
Samsun'da Karadeniz'e dökülen Kızılırmak, tarih boyunca
birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu süreçte tarım
başta olmak üzere, ----.
Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilirse
"Kızılırmak Nehri'nin fiziki özelliklerinde zaman içinde
değişiklik olduğu" sonucuna ulaşılır?
A) Türkiye'nin kendi sınırları içerisinde doğan ve kendi
sınırları içinde denize dökülen en uzun akarsuyu olma
özelliğini taşır
B) ne tür yatırımlar yapılacağıyla ilgili nehir yatağının yakın
çevresinin fotoğraflı topografya haritaları çıkarılmıştır
e) akarsu yatağında bir değişim olup olmadığını belirlemek
için çok sayıda çalışma ortaya konmuştur
D) nehir yatağından alınan örneklerle suyun hangi
bölgelerde, ne tür toprak özelliklerini kazandığı
araştırılmıştır
taşımacılık gibi gerekçelere bağlı olarak nehir yatağı
daraltılmış, hatta başka yöne akıtıldığı olmuştur
2. Adalet, belirli bir sistemi olan, özellikle, modern toplumsal
düzenlerde hakkın yerini bulması demektir. Tarihte tüm
toplumlarda kutsanmiştir ve tüm erdemlerin kökeni, içinde
neikniolipin unth octolot
89992
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. 2. B TÜRKÇE Bu testte 40 soru vardır. Cevaplarınızı cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmı 1. Türkiye'nin en uzun nehri olan Kızılırmak'ın uzunluğu 1355 kilometredir. Sivas'ın Kızıldağ eteklerinden doğan ve Samsun'da Karadeniz'e dökülen Kızılırmak, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu süreçte tarım başta olmak üzere, ----. Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilirse "Kızılırmak Nehri'nin fiziki özelliklerinde zaman içinde değişiklik olduğu" sonucuna ulaşılır? A) Türkiye'nin kendi sınırları içerisinde doğan ve kendi sınırları içinde denize dökülen en uzun akarsuyu olma özelliğini taşır B) ne tür yatırımlar yapılacağıyla ilgili nehir yatağının yakın çevresinin fotoğraflı topografya haritaları çıkarılmıştır e) akarsu yatağında bir değişim olup olmadığını belirlemek için çok sayıda çalışma ortaya konmuştur D) nehir yatağından alınan örneklerle suyun hangi bölgelerde, ne tür toprak özelliklerini kazandığı araştırılmıştır taşımacılık gibi gerekçelere bağlı olarak nehir yatağı daraltılmış, hatta başka yöne akıtıldığı olmuştur 2. Adalet, belirli bir sistemi olan, özellikle, modern toplumsal düzenlerde hakkın yerini bulması demektir. Tarihte tüm toplumlarda kutsanmiştir ve tüm erdemlerin kökeni, içinde neikniolipin unth octolot 89992
KÇE TESTİ
1
e
kısmına işaretleyiniz.
an
ek
al
B
le
B
3. Fantastik karakter oluşturmada usta olan J.K. Rowling,
Harry Potter karakterini yazdığında görüştüğü birçok
yayımcı onu reddeder. Yayımcılar, dijitalleşmenin dorukta
olduğu bir dönemde olağanüstü güçlerle donatılmış
bir sihirbaz gencin hikâyesini fazlaca fantastik bulurlar.
Duruma ikna olan bir on birinci yayımcı, eseri yayımlamayı
kabul eder. Eser, yayımlandıktan kısa süre sonra ülkesinin
de dışına taşarak dünya çapında milyonlarca hayran
kitlesine ulaşır. Arkasından serinin yediye kadar sürecek
devamı gelir. Sinemaya aktarılır. Kitap, yazarını ve eserin
yayımcısını en çok kazananlar listesinin başına taşır.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir?
A) Modern olandan bunalan insanlar, hayal dünyalarını
harekete geçiren fantastik karakterli ürünleri
benimsemiştir.
B) Bir ürün ortaya koyma planlanırken ekonomik
gerekçelerden çok halkın yararına olması temel
alınmalıdır.
) Yapıtların üslup özellikleriyle yaşanan düşünce
ayrılıklarında sanatçının çevresindekilerinin görüşleri
önemlidir.
Bir işin başlangıcında yapılan değerlendirmelerle ortaya
konan ürünler ortak aklın başarılı örnekleri olarak
görülebilir.
Farklı niteliklere sahip yapıtlanı, alışılagelmiş olanların
bakış açısıyla ele almak yanıltici olabilir.
4. 20. yüzyılın son çeyreğinde internetin kitlelerin hizmetine
sunulması, yalnızca teknolojinin yayılmasını kalmadı
aynı zamanda insanların toplu olarak evlerine kapanmak
zorunda kaldığı zamanlarda da oluşan paniği-sağladı.
Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
6.
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
KÇE TESTİ 1 e kısmına işaretleyiniz. an ek al B le B 3. Fantastik karakter oluşturmada usta olan J.K. Rowling, Harry Potter karakterini yazdığında görüştüğü birçok yayımcı onu reddeder. Yayımcılar, dijitalleşmenin dorukta olduğu bir dönemde olağanüstü güçlerle donatılmış bir sihirbaz gencin hikâyesini fazlaca fantastik bulurlar. Duruma ikna olan bir on birinci yayımcı, eseri yayımlamayı kabul eder. Eser, yayımlandıktan kısa süre sonra ülkesinin de dışına taşarak dünya çapında milyonlarca hayran kitlesine ulaşır. Arkasından serinin yediye kadar sürecek devamı gelir. Sinemaya aktarılır. Kitap, yazarını ve eserin yayımcısını en çok kazananlar listesinin başına taşır. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Modern olandan bunalan insanlar, hayal dünyalarını harekete geçiren fantastik karakterli ürünleri benimsemiştir. B) Bir ürün ortaya koyma planlanırken ekonomik gerekçelerden çok halkın yararına olması temel alınmalıdır. ) Yapıtların üslup özellikleriyle yaşanan düşünce ayrılıklarında sanatçının çevresindekilerinin görüşleri önemlidir. Bir işin başlangıcında yapılan değerlendirmelerle ortaya konan ürünler ortak aklın başarılı örnekleri olarak görülebilir. Farklı niteliklere sahip yapıtlanı, alışılagelmiş olanların bakış açısıyla ele almak yanıltici olabilir. 4. 20. yüzyılın son çeyreğinde internetin kitlelerin hizmetine sunulması, yalnızca teknolojinin yayılmasını kalmadı aynı zamanda insanların toplu olarak evlerine kapanmak zorunda kaldığı zamanlarda da oluşan paniği-sağladı. Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? 6. E
A
20. İncir ağaçları, diğer meyve ağaçları gibi çiçek açmaz.
İncirin meyvesi aslında bir tür kapalı çiçektir ve bir incir
ağacında ya yalnızca dişi çiçekler ya da yalnızca erkek
çiçekler gelişir. İncir ağacı, çiçeklerinin armut şekilli
bir koza içerisinde ters yüz edilmiş bir şekilde açarak
olgunlaşmasıyla incir oluşur. Yüzlerce çiçek içeren bu
yapıya sikonyum adı verilir. Her çiçek, aken denilen sert
kabuklu ve yediğimizde çıtırdayan meyvelere dönüşür.
Yani yediğimiz her bir incir, aslında yüzlerce meyve içerir.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıda verilenlerden
hangisi yanlıştır?
A) Açıklayıcı ifadeler kullanıldığı
B) Varlıkların ayırt edici özellikleriyle verildiği
C) Karşılaştırma yapıldığı
D) Tanımlamadan yararlanıldığı
E) Yerleşik kanıların yıkılmaya çalışıldığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A 20. İncir ağaçları, diğer meyve ağaçları gibi çiçek açmaz. İncirin meyvesi aslında bir tür kapalı çiçektir ve bir incir ağacında ya yalnızca dişi çiçekler ya da yalnızca erkek çiçekler gelişir. İncir ağacı, çiçeklerinin armut şekilli bir koza içerisinde ters yüz edilmiş bir şekilde açarak olgunlaşmasıyla incir oluşur. Yüzlerce çiçek içeren bu yapıya sikonyum adı verilir. Her çiçek, aken denilen sert kabuklu ve yediğimizde çıtırdayan meyvelere dönüşür. Yani yediğimiz her bir incir, aslında yüzlerce meyve içerir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? A) Açıklayıcı ifadeler kullanıldığı B) Varlıkların ayırt edici özellikleriyle verildiği C) Karşılaştırma yapıldığı D) Tanımlamadan yararlanıldığı E) Yerleşik kanıların yıkılmaya çalışıldığı
A
A
A
Türkçe
31. Gazeteciler hep sansasyon peşinde, işleri güçleri sansas-
yon bulmak. Onlar, insanoğlunun en aşağılık içgüdülerini
istismar ediyorlar. Gazetecilik henüz rüştünü ispatlayabil-
miş de değil, olgunlaşmış ise hiç değil. Bu nedenle bir ci-
nayet olduğunda haber oluyor, birisi intihar ettiğinde haber
oluyor. Nerede çirkin, can sıkıcı, suça dair bir şeyler var-
sa haber oluyor ama güzel olan hiçbir şey haber olmuyor.
Üstelik gazeteciler, haberin doğru olup olmamasına dahi
aldırış etmiyorlar çünkü onlar için asıl haberler dedikodu-
lardan ibaret olanlardır. Bir filozof tarafından yapılmış eski
bir tanımlama vardır: Bir filozof karanlık bir gecede, hiç ışık
olmayan bir evde orada olmayan bir siyah kediyi arayan
kör bir adamdır. Bu, bir filozofun eski bir tanımı. Ben buna
bir şey daha ekleyeyim: Gazeteci ise o kediyi bulan kişidir.
Çünkü o zaman bu, haber değeri taşır.
Bu parçaya göre aşağıdaki önermelerden hangisi gaze-
tecilik mesleği ile örtüşür?
intenallux
A) Gazetecilik, görünmeyeni gösterme işinin diğer adıdır.
B) Gazetecilik, insanları yer yer sarsarak onların dikkatleri-
ni çekme uğraşıdır.
e) Gazetecilik, olumlu ve olumsuz haberleri bir arada vere-
rek harmanlama mesleğidir.
C
D) Gazetecilik, halkın haber alma özgürlüğünü her koşul-
da yaşatma eylemidir.
E Gazetecilik, insanların ruhlarına hitap ederek bu ruhları
besleme uğraşıdır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A A A Türkçe 31. Gazeteciler hep sansasyon peşinde, işleri güçleri sansas- yon bulmak. Onlar, insanoğlunun en aşağılık içgüdülerini istismar ediyorlar. Gazetecilik henüz rüştünü ispatlayabil- miş de değil, olgunlaşmış ise hiç değil. Bu nedenle bir ci- nayet olduğunda haber oluyor, birisi intihar ettiğinde haber oluyor. Nerede çirkin, can sıkıcı, suça dair bir şeyler var- sa haber oluyor ama güzel olan hiçbir şey haber olmuyor. Üstelik gazeteciler, haberin doğru olup olmamasına dahi aldırış etmiyorlar çünkü onlar için asıl haberler dedikodu- lardan ibaret olanlardır. Bir filozof tarafından yapılmış eski bir tanımlama vardır: Bir filozof karanlık bir gecede, hiç ışık olmayan bir evde orada olmayan bir siyah kediyi arayan kör bir adamdır. Bu, bir filozofun eski bir tanımı. Ben buna bir şey daha ekleyeyim: Gazeteci ise o kediyi bulan kişidir. Çünkü o zaman bu, haber değeri taşır. Bu parçaya göre aşağıdaki önermelerden hangisi gaze- tecilik mesleği ile örtüşür? intenallux A) Gazetecilik, görünmeyeni gösterme işinin diğer adıdır. B) Gazetecilik, insanları yer yer sarsarak onların dikkatleri- ni çekme uğraşıdır. e) Gazetecilik, olumlu ve olumsuz haberleri bir arada vere- rek harmanlama mesleğidir. C D) Gazetecilik, halkın haber alma özgürlüğünü her koşul- da yaşatma eylemidir. E Gazetecilik, insanların ruhlarına hitap ederek bu ruhları besleme uğraşıdır.
- Genç bir adam yöresindeki bilge ve yaşlı kişiler hakkında
sağda solda atıp tutuyordu. Bir gün bir bilge ona küçük bir
ders vermek istedi ve genç adamı yanına çağırarak par-
mağındaki yüzüğü ellerine tutuşturdu ve "Şimdi pazara git
ve bu yüzüğü 1 dolara sat." dedi. Genç adam yüzüğü sat-
mak için pazara gitti fakat kimse yüzüğe 10 centten fazla
vermiyordu. Çaresiz bir şekilde bilgenin yanına geri döndü
ve olanları anlattı. Bilge ona şöyle dedi: "Şimdi kuyumcuya
git ve yüzüğünün değerinin ne kadar olduğu sor." Genç
adam kuyumcuya gitti, kuyumcu yüzüğe tam 1000 dolar
paha biçti. Genç adam çok şaşırdı ve bilgenin kendisine
verdiği dersi anladı.
Bu parçaya göre bilgenin, genç adama verdiği ders
aşağıdakilerden hangisidir?
A Eldekilerin değerini öğrenmek için önce onu kaybet-
mek sonra bulup sahiplenmek gerekir.
B) Bilgili kişi, yaşamının her döneminde edindiği tecrü-
belerle belli bir seviyeye gelir ama bunun için birçok
bedel ödemek zorundadır.
Bazı insanlar, değersiz sandıkları şeylerin aslında çok
değerli olduğunu çok uzun bir zaman geçince anlarlar.
D) Dünyadaki her varlığın gerçek değerini anlamak için
çok çalışıp okumak, o işin uzmanı olmak gerekir.
E) Birileri hakkında ön yargılı olmak yerine önce o kişiler
hakkında iyi bir araştırma yapılmalıdır.
ICEBERG
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
- Genç bir adam yöresindeki bilge ve yaşlı kişiler hakkında sağda solda atıp tutuyordu. Bir gün bir bilge ona küçük bir ders vermek istedi ve genç adamı yanına çağırarak par- mağındaki yüzüğü ellerine tutuşturdu ve "Şimdi pazara git ve bu yüzüğü 1 dolara sat." dedi. Genç adam yüzüğü sat- mak için pazara gitti fakat kimse yüzüğe 10 centten fazla vermiyordu. Çaresiz bir şekilde bilgenin yanına geri döndü ve olanları anlattı. Bilge ona şöyle dedi: "Şimdi kuyumcuya git ve yüzüğünün değerinin ne kadar olduğu sor." Genç adam kuyumcuya gitti, kuyumcu yüzüğe tam 1000 dolar paha biçti. Genç adam çok şaşırdı ve bilgenin kendisine verdiği dersi anladı. Bu parçaya göre bilgenin, genç adama verdiği ders aşağıdakilerden hangisidir? A Eldekilerin değerini öğrenmek için önce onu kaybet- mek sonra bulup sahiplenmek gerekir. B) Bilgili kişi, yaşamının her döneminde edindiği tecrü- belerle belli bir seviyeye gelir ama bunun için birçok bedel ödemek zorundadır. Bazı insanlar, değersiz sandıkları şeylerin aslında çok değerli olduğunu çok uzun bir zaman geçince anlarlar. D) Dünyadaki her varlığın gerçek değerini anlamak için çok çalışıp okumak, o işin uzmanı olmak gerekir. E) Birileri hakkında ön yargılı olmak yerine önce o kişiler hakkında iyi bir araştırma yapılmalıdır. ICEBERG