Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

bir yol bulması başkala- değildir. Bu in- ey başkalarına ptığını yaparak Cilardan kurtul- enli" yollardan diyoruz: "Sen ste, üniversite e örnek veri- ar sen de on- 7." Ya da eşi söyleyebili- erden birkaç mekler değil, n." Tabii, bu nuda belirli ler nadiren mca insan, turmalı. n hangisi klaşımları i Örnekler akım dü- değinil- eriler or 16. Bireysel psikoloji, bir kişinin, sadece kendisiyle ilgili yaşam sorunlarını çözümleyerek kabullendiği dav- ranış çizgisini gözlemlemek amacıyla söylemlerinin anlaşılabileceğini bildirmektedir. Bu hareketlerin nasıl ve neden yapıldığı çok dikkatli bir şekilde iz- lenmelidir. Kişinin yaşamı kişinin var olan ya da var olacak imkânlarıyla başlamaktadır. Bunlar gelişme imkânlarıdır ve bu gelişme imkânları her kişi için farklılık arz etmektedir. Yapılan işlerle anlaşılabilir bu farklılıklar. Yaşamın başlangıcından beri görebildiği- miz her şey, doğduğumuz andan itibaren güçlü bir şekilde çevre olaylarının etkisi altında kalır. Bir araya gelen iki etki -katılımın ve çevrenin etkisi- çocuğun malı olur. Çocuk gelişme yolunu bulmak için bundan yararlanır çünkü yönsüz, amaçsız bir yol veya bir davranış düşünülemez ve izlenemez. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler- den hangisidir? A) insanların hâlihazırda bulunan ya da sonradan oluşacak imkânlarıyla gelişimlerini olumlu nokta- ya taşımaları gerektiği B) Bireysel psikolojinin kişilerin kendileriyle ilgili ya- şam sorunlarını çözümlemede desteğe ihtiyaç duyanlara destek verdiği C) Daima doğru hedeflere varmak isteyen kişilerin çevre ile kurdukları ilişkileri sağlamlaştırması ge- rektiği D) İnsanın kaçınılmaz genetik ve çevresel faktörler- den etkilendiği ve kendi yolunu bulmak için bun- lardan yararlandığı E) Kişilerin yaptıkları işlerle anlaşılabilen farklılıkla- rin hayatın başlangıcından beri güçlü bir şekilde çevreyi şekillendirdiği BEN 17.

22. Anılarını yazanlar çoğaldı. Bana da anılarımı yazma- mi söyleyenler oldu. Onlara, "Hiçbir zaman toplumun belleğine kazandırılacak anılarım olduğunu düşünme- dim." diye yanıt verdim. Gerçi bir yazar, bir gazeteci olarak belirli olayları, kişileri çeşitli yazılarımda an- lattım ama kişilere, özel yaşantılara girmedim. Bana göre anılarını yazacak kişinin hem kendine hem de gelecek kuşaklara karşı sorumluluk taşıması gerekir. O kişi, çok şey görmüş, pek çok insan tanımış, pek çok olayın tanığı olmuş olsa da bunları diştan bakan biri gibi anlatılmalıdır. Bunun yanı sıra kendini önem- sememeli, öne çıkarmamalıdır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi, anılarını yazacak kişilerde aranacak özelliklerden biridir? A) Yazdıklarının doğruluğuna inanma B) Farklı anlatım tekniklerinden yararlanma C) Bilinen, tanınan bir sanatçı olma D) Tanıdıklarının anlatımında öznellikten kaçınma E) Başkalarının gözlem ve yaşantılarından yararlanma KOLAY

W Test 06 3. Üç Silahşörler, Monte Kristo Kontu, Siyah Lale, Demir Maske.... Alexander Dumas, edebiyata dev eserler kazan- dırmış bir yazar. Ama ünlü yazar, yemek konusunda da epey iştahlıymış. Hem yazıyor hem pişiriyor hem de yiyor muş! Yazarın son isteği yemek konusunda ciddi bir kitap yazmakmış. "Mutfak Sözlüğüm" işte bu istekten doğmuş, Adı sözlük ama sözlüğün çok ötesinde bir eser, Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre, 14 dk 1. Kitapta edebiyat ve gastronomi iç içe geçmiş durumda. II. Dumas'nın yalnızca damak tadı ile yemek reçetelerini birleştirdiği bir kitap. III. Yazar bazen yemek tariflerinin genel anlatımının dışına çıkarak edebî bir haz veriyor. C₂ yargılarından hangilerinin getirilmesi uygun olur? A) Yalnız B) Yalnız II DI ve Ill B) I, II ve Ill C) I ve II Tiyatro, bir dram edebiyatı değildir. Başı sonu belli, özel ni- teliği ve etkisi olan genel yaşantısının bir biçim içinde so- mutlaştırılmasıdır. Sahne edebiyatı bir bütündür. Bir bütün lantirilmek ye oynanmak ister. Tiyatro letir

m m a 7 T JTK ŞAMPİYON YAYINLARI mektedir. 21. Bugün dünyamızın ve insanlığın karşı karşıya kaldığı sorunların başında doğanın ve çevrenin kirlenmesi gel- mektedir. İnsanoğlu çağlar boyunca yaşama ve ayakta kalma mücadelesi verirken diğer canlılar gibi doğayı ve doğal kaynakları olduğu gibi kabul etmemiştir. Yaşam koşullarını her geçen gün iyileştirmeyi odak noktasına alarak doğayı ve kendisini sürekli değiştirme başarısını göstermiş; bu değişimleri gerçekleştirirken bilerek veya bilmeyerek doğal kaynaklara, diğer canlılara ve kendisi- ne zararlı olacak kirlenmelere neden olmuştur. Bu parçadan insanlar ve doğa ile ilgili olarak aşağı- dakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Yüzlerce yıldır insanlığın yaşam mücadelesi vermek zorunda bırakıldığına B) İnsan dışındaki canlıların doğayı değiştirmeye çalış- madığına C) Yaşam koşullarını iyileştirmenin insanların temel he- defi olduğuna D) Değişim uğruna insanların kendilerine ve doğaya zarar verdiğine E) İnsanoğlunun en büyük problemlerinden birinin kirlilik olduğuna

1 i 3 r n = { A Deneme - 2 25. Bitlis'e bağlı Ahlat, Anadolu Türk tarihinin en önemli tanık- larından. Türklerin askerî üssü olan Ahlat, 13. yüzyılda 300 bin nüfusu, stratejik konumu ve çok farklı etnik grupların bir arada yaşadığı çok parıltılı bir Selçuklu şehri olmuş. Bu yüzden Selçuklu mutfağının izlerini bulmak mümkündür. Anadolu'nun en kadim tören yemeklerinden "keşkek", "hali- se/helise" adıyla hâlen yapılıyor. Toprak çömleğe koyulup tandırın közünde pişirilen etli tahıl çorbaları ve kurutulmuş etle pişen "şalgam" yemeği yine günümüze kadar gelmiş tarih kokan lezzetleri. Orta Asya'dan beri Türklerin kullan- diği et saklama, depolama yöntemleri olan eti tuzlayarak kurutma, güneşte kurutma ya da pişirerek çömlek kaplara bastırma gelenekleri günümüzde de aynı şekilde sürdürül- mektedir. Bu parçada Ahlat'la ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Coğrafi açıdan önemli bir merkezdedir. bir B) Geçmişte farklı soydan insanları barındırmıştır. + C) Yaşadığı tarihsel sürecin etkilerine günümüzde rastla- mak mümkündür. + D) Günümüzde eski önemini yitirmiş bir şehirdir. E) Gıda saklama yöntemlerinin tarihsel bir kökeni bulun- maktadır.

Dokuz senar- dildiği, iş kit- nanda kadar nesin- z Yüz mandır. alnızca ğıdaki- ni dün- i kötü bütün geçme- dün ve içine Brond cak olan amlandı. lerinden Ben tüm nlanırsa rebilmeyi noğlu ve deniyetin 6 S R R M A 21. Ülkemizin çok zengin ve çok eski bir gastronomi birikimi var. Bunları bir altyapı bul edip modernize ederek sunan restoranlar, lokantalar var ama Türkiye'nin geneli için bu yeterli değil ve turizmin en temel cazibe alanlarından birinden mahrum kalıyoruz. Bizdeki klasik lokantacılar ve restoran işletmecileri, bir türlü kendini geliştiremiyor. Şöyle tiril tiril, envai çeşit, turistlerin gözünü ve damağını okşayan menüler ortaya koyamıyorlar. Başka lokantaların ne yap- tığını araştırmıyorlar, en kadim mutfaklardan birine sahip olan Türk mutfağının hangi malzemelere sahip olduğunu öğrenmiyorlar, bunlardan yeni sentezler oluşturmak için kafa yormuyorlar. Dışarıda hemen hemen hiç yemek yemi- yorlar. "Gerek yok." diye düşünüyorlar. Araştırıp öğrenme yoluna girmeyince referans noktaları olmuyor ve yerlerinde sayıyorlar. Bu Batı'da olan normların tam zıddı. Çünkü onlar referans noktalarını geliştirmek için rakiplerinin ne yaptığını görmek için can atıyor. Bizde de böyle şefler, işletmeciler var ama istisna. L Deneme - 2 Bu parçaya göre klasik lokantacılarımızın gelişmemesi- nin sebebi aşağıdakilerden hangisidir? A) Gereksiz üstünlük kompleksi B) Yabancı mutfaklara duyulan özenti C) Merak yoksunluğu D) Haksız rekabete düşkünlük E) Yaptıkları işin önemini bilmeme 22. Sait Faik'in ilk dönem hikâyeleri insan sevgisiyle, insanların iyilikleriyle doludur. Sait Faik, ilgi ve sevgi duyar insanlara. Bunlar, o hikâyelere bir lirizm katar. Sait Faik'in insan sev- gisinin günlük yaşam içinde, somut ayrıntılar biçiminde en çok ortaya çıktığı hikâyeleri, ilk dönem hikâyeleridir. Fethi Naci'nin Sait Faik'in bir hikâyesinden aldığı şu sözler onun insan, doğa ve hatta dünya sevgisinin nereden kaynak- landığını bize göstermektedir: "Kitaplar, bir zamanlar bana insanları sevmek lazım geldiğini, insanları sevince tabiatin, tabiatı sevince dünyanın sevileceğini, oradan yaşama sevinci duyulacağını öğretmiştir." Bu parçadan Sait Faik'le ilgili aşağıdakilerden hangisi

22. Orta Çağ sonuna kadar Çin'de yeni bir takvimin imparatorlarca yürürlüğe konması, modernite öncesi Batı devletlerinde her imparator adina madeni para basılmasına benzer bir uygulamaydi. Bu uygulamaların ikisi de imparatorun değiştiğinin anlaşılmasını sağlıyor ve egemenliğinin tanındığı anlamına geliyordu. Siyasal egemenlik ile takvim arasındaki yakın ilişki nedeniyle gök bilim incelemeleri için geleneksel olarak kullanılan cihazlar ve bunların yapımına ilişkin bilgiler, imparator adına çalışan bilim insanlarınca gizli tutuluyordu. Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Hem Çin'de hem Batı'da yönetici değişimine dair bilgi, yaygın kullanılan kimi araçların değiştirilmesiyle duyurulmuştur. Takvim ile siyasal otorite arasındaki yakın ilişki Çin'de gök bilim çalışmalarının ilerlemesini engellemiştir. Batı'da imparator adına para basılması ekonomik kaynakların yöneticinin kontrolünde olduğunun göstergesidir. DY Çin'de imparator için çalışan bilim insanları, gök bilim incelemelerine yönelik cihazlar tasarlamıştır. Çin'de imparator değişimine dair kimi pratikler, Batı devletleriyle etkileşimden sonra uygulanmaya başlanmıştır.

33. Sanatın estetik bağımsızlığını savunan Monet'in Nilüferler Serisi adlı resmi, ressamın felsefesini yansıtan en tipik eserlerinden biri. New York Modern Sanat Müzesi'nin önde gelen koleksiyonlarının nadide bir parçası olarak sergilenen eser, adından da anlaşılacağı üzere bir nilüfer göletinin detayına odaklanıyor. Eserde suyun yüzeyi, nilüferler, bulutların göle yansıması en güzel hâliyle görülüyor. Ancak bu eser, geleneksel manzara resimleri gibi çevresel detaylar içermiyor. Bu nedenle Barok Dönemi manzara resimlerindekiler gibi izleyicinin gözü ağaçlara, dağlara, ufuk çizgilerine veya gerçekte var olsa da diğer unsurlara değil, sadece suyun yüzeyine odaklanıyor. Böylece izleyici artık manzaranın dışında durmuyor, esere dâhil oluyor. Bu parçada Nilüferter Serist adlı resimle ilgili aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Belli bir sanat anlayışını temsil ettiğine B) Günümüz sanat anlayışının dışında C) Doğa manzarasını farklı bir D) Sanat dünyasında özel bir değer gördüğüne E) İzleyicisinin odak noktası a farkı bir tap el yansıttığına zilzni gintoksızın

menin yer getirilmelidir. cümlenin yeri değiştirilmelidir. menin yeri değiştirilmelidir. precumjeren sonra BETHET en uzun süre yeterince uyumanın fiziksel ve ruhsal açıdan nu söylüyorlar. (II) Uzmanların tüm uyarılarına panlar uykusuz geçirilen uzun saatler üzerine ma denemelerine devam ediyor. (III) Herhangi hasan bilimsel olarak belgelenmiş rekoru 17 yaşındaki Randy Gardner tarafından Onceki rekor ise 260 saat ile Tom Rounds'a Wess Dünya Rekorları Ofisi çalışanları uykusuzluk a zararlı gördüklerinden yapılan yeni başvurulan numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra 264 saat uykusuz kalmayı başararak rekora cumlesi getirilebilir? (C) III -DV Fuld 6. (1) Günümüzde İzmir'in farklı semtlerinde yer alan, apartmanların arasına sıkışmış ve yaptıran ailenin ismi ile anılan köşkler var. (II) Kimi restore edilmiş, kimisi yıkıldı yıkılacak. Birçoğu üniversitelere ya da hastanelere tahsis edilmiş. (III) Onların gerçekten köşk olduğu dönemleri yaşayan eski sakinleri çoktan vefat etmiş. Köşklerin yeni mirasçıları ise apartman dairelerine dağılmış. (IV) Tek katlı, çok odalı, büyük bahçeli köşklerden apartman dairelerine geçiş hızlı ve kontrolsüz nüfus artışı sonucunda olmuş. (V) Fotoğraflar albümlere girmiş, anılar kulaktan kulağa anlatılmaya devam edildiyse yâd edilmiş, köşklerden apartmanlara yapılan yolculuk acıklı bir masal gibi bitmiş. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III IV E) V dönemdir. (II) Bu dönem yüksek vergilerle boğuşa bütçeler ayrılmasından keyif katmaya devam e geldiği için üzüntülerin de eğlenceye ara veri Ramazan ayının bask verilmekteydi ve bu oluşturulmuştu; va iki gün var diye bile Damat İbrahim Pas gitmişti. (IV) Bu sin yanmıştı, böylece edilmişti. (V) Aha hazırlıkları telaşın sokaklara dökül sloganlar atmış da huzursuzluk başlatan sebep Bu parça iki p numaralanmı A II E

Türkçe 8. Tabiat onun için açık bir kitapti ve o, bu kitabın yazılarını yorulmadan okuyabildi. Hem deneyciyi hem teoristi hem makinisti ve en az bunlar kadar, ifade sanatkârını kendi şahsında birleştirdi. Bu parçada söz edilen kişi, aşağıdakilerden hangisiyle nitelendirilebilir? A) Yenilikçi B) Kararlı D) Çok yönlü E) Aykırı C) Tutarlı

38. Bir şair herhangi bir olayı anlatmak istese, bize sa gerçeği mi yansıtır? Hayır, o olay karşısında duydu larını, düşündüklerini de anlatır. Ya da doğrudan doy ruya anlatmasa bile öyle bir şey yapar ki o duygula o düşünceler bizde de doğar. Böylece şair, kendi iç gerçeğini ortaya koymuş olur. Bir sanat yapıtını başa rılı kılan özellik işte budur. Bu parçaya göre bir sanat yapıtının başarısı, sa natçının hangi tutumuyla açıklanır? A) Yapıta kendinden bir şeyler katması B) Gerçekleri değiştirip güzelleştirerek vermesi C) Duygusallığı ön plana çıkarması D) Kişisel görüşlerini benimsetmeye çalışması E) Olayları gerçekçi bir açıdan ele alması

A) I B) II CHIT D) IV EV 4. Asırlardır göçmen kuşlar, karalar üzerinde büyük su kütle- lerini en dar noktadan geçen rotaları takip ederler. Kuşların belirlediği göç yolunda en kısa karasal bağlantı Türkiye'den geçer. Denizi geçmek zorunda olan göçmen kuşlar ise Bo- ğaziçi, Çanakkale Boğazı gibi en dar noktaları tercih ederler. Yüksek dağlar üzerinde süzülürken de Arhavi ve Borçka-Art- vin ve Belen-Hatay gibi daha alçak olan geçitleri kullanırlar. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden ya- rarlanılmıştır? A) Alıntılama C) Karşılaştırma B) Tanımlama D) Benzetme E) Kanıtlama 5. Bir zamanlar yalnızlık, kimsesizlik, gurbette olma hâli şiirimi-

Ayakkabı sektörü; plastik tabanlar, logolar ve ayak- kabı bağcıklarının uçları gibi petrol bazlı malzemeler- den üretilen birçok parçası nedeni ile oldukça büyük bir karbon ayak izine sahip. Bu sebeple bir perakende satış girişimi, çevreci alternatif yaratmaya çalışıyor. Kullanılmadığı takdirde çöpe giden ve karbondioksit salınımı ile iklim değişikliğine neden olmayan şeker kamışı kullanarak yeni bir malzeme oluşturan firma, geçtiğimiz yılın başlarında parmak arası terliklerde bu malzemeyi kullandı. Firma bu malzemeyi kısa süre içerisinde tüm ürünlerinde kullanmayı planlıyor. Bahsi geçen ürünler arasında, 2016 yılında tanıtıldığından bu yana bir milyondan fazla satan, popüler yün spor ayakkabıları da bulunuyor. Şirket, rakiplerinin de aç- tıkları yolda ilerlemesini istediği için malzemenin nasıl yapıldığını ayrıntılı bir şekilde açıklayarak herkesin bunu istediği şekilde kullanabilmesine izin veriyor. 37. Bu parçada sözü edilen malzemeyle ilgili 1. Karbondioksit salınımı yapmaktadır. II. İçeriği gizli tutulmaktadır. III. Petrol bazlı malzemelerden üretilmektedir. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? v A) Yalnız II C D) II ve III B) ve I 38. Bu parçada sözü edilen malzemenin en büyük avantajı aşağıdakilerden hangisidir? A Formülünün bilinir olması C) Yalnız III E), II ve III B) Organikliği sebebiyle cilde zarar vermemesi C) Ucuza mal olması DY Karbon ayak izine sahip olmaması E) Birçok sektörde kullanılabilmesi Yazıt Yayınları Ister bir ye olma yuz w yetile yetile özgü adina 114 Bunu kat b şama disip 39. Bu hang A) B) Ö CA DY 40. Bu p I. II. III. yön A) Y

TYT/TÜRKÇE 23. (1) Resim sanatı tarihinde tüyler ürperten ve insan- ları derinden etkileyen savaşlara karşı ressamların heyecan, coşku, ürperti ya da trajediyi, kendilerine özgü bir dille yansıtmış olmaları doğaldır. (II) Biz- ler, sanatçıların savaşa nasıl tepki gösterdiğini ve ondan nasıl etkilendiğini görerek savaş vahşetini yaşarız. (III) Savaş resimlerinin bizleri etkilemesi; mutsuzluğa, umutsuzluğa sürüklemesi, insanlık tarihinin geçmişiyle aynı paralellikte olduğunun en açık göstergesidir. (IV) Kurtuluş Savaşı'mızı konu alan resimler, savaşın dramatik yapısından çok, toplumsal bir eylemi, duyarlılığı yansıtır. (V) Bu resimlerde Türk halkının özgürlüğe karşı duyduğu özlem, acıma ya da kendini feda etme duygusu özenle ortaya konmuştur. (VI) Halkı heyecanlandı- rarak özgürlüğe çağrı yapan, duyguyu güçlendiren, birliktelikle daha kuvvetli olunabileceğini anlatan sahneler; coşturucu içeriklerin biçimlendirdiği yapı- larıyla o dönemi belgeler. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A)H DIV BY E) VI NLARI

31-32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 31. TYT/TÜRKÇE 32. Pop müzik tabiri, bir anda ortaya çıkan ve geniş kitleleri etkisi altına alması hedeflenen şarkılar için kullanılıyor. Pop müzik şarkılarında kafiyeli sözlere, sürekli tekrarlanan ezgilere ve yüksek bir tempoya sıklıkla yer veriliyor. Şarkıların dinleyicinin diline takılması için bu noktalara özellikle dikkat ediliyor. Pop müzik de günübirlik hazlar sunarak üzerine dü- şeni yerine getirirken derinliksiz ilişkileri dillendiriyor durmadan. Tek dert buymuş gibi... Pop müzik dü- şünmeye gerek olmayan, yalan bir dünya sunuyor "Eller havaya!" diyerek. O eller, nedense hep ha- vada kalır. O eller, nedense üretmek için, kitap oku- mak için hiç inmez. O eller, nedense beyinle yürek arasındaki yolculuğa hiç çıkmaz. Pop müzik en- düstrisi, yalnızca kendi müziğine ellerin kalkmasını ister; sorgulayan, düşünen birinin müziğini sevmez. Şu iyi bilinmelidir ki pop müzik uçucudur. Kalıcı de- ğeri ya da yaratıcı mirası olmadığı için ilhamı da olmaz. Elbette pop müzik de bir kültür ürünüdür ama kalıcılığı olmadığı için de iflas etmeye mahkûm bir müzik türü. Bu nedenle çocuklara yalnızca oku- mayı öğretmek marifet değildir. Asıl meziyet, çocuk- lara düşünmeyi ve sorgulamayı öğretmektir. Bu parçada asıl yakınılan durum aşağıdakiler- den hangisidir? A) Genç neslin kendilerine sunulanın aslında bir yalan dünya olduğunu görememesi B) Toplumsal yapıya bir katkısı bulunmayan pop kişiliklerin örnek alınması C) Okuyup araştırmayan, düşünmekten uzak bir neslin yetişmesi t D) Pop müzik endüstrisinin tüm dünyada hızlı bir şekilde yayılması E) Geleneksel ve ulusal kültürden çok Batı yaşam tarzının dayatılması Bu parçadan hareketle pop müzikle ilgili olarak urqularin hangisi çıkarılamaz? radikal YAYINLARI 33. B a A B D E

mesi, vardır. eme- ğişir. için ekir. den fke le- ke Deneme-4 A 18. Sinema seyircisinin popüler filmlerle ilişkisi, ilk günden beri daha çok, duygusal katılım düzeyinde kurulmak- tadır. Öfke, sevinç, hüzün ve korku; film seyrederken hissedilip dışa vurulan duyguların bir kısmıdır. Sinema, duygusal katılımı diğer sanatlara göre çok daha yetkin ve yoğun olarak yaratır. Öte yandan filmlerin kurmaca anlatılar haline gelmesi binlerce yıllık sürecin devamı; mitler, düşler, ütopyalar vb. yaratma gereksiniminin bir sonucudur. Sinema, bu gereksinimi teknoloji çağı olan yirminci yüzyıla yakışır biçimde karşılamış ve teknolojiye dayalı kültür endüstrisisinin ilk örneği olarak geniş kitle- lere ulaşmayı başarmıştır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Seyircinin duygularını etkili bir biçimde harekete ge- çirebilen sinema filmleri daha kalıcı olmaktadır. B) Sinema, duyguları diğer sanatlara göre daha estetik bir biçimde ifade eder. C) Sinema filmleri, teknoloji sayesinde kurmaca anlatı- lar hâline dönüşmüştür. D) Masalsı anlatılardan beslenen filmler, sinema kültü- rünün geniş kitlelere yayılmasını sağlamıştır. E) $inema, insanın hayalî bir dünya yaratma ihtiyacına teknoloji çağıyla örtüşen bir yöntemle cevap vermek- tedir.