Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

E) Kangren D) Acı Söz 35. Insanlara takılan lakapları ikiye ayırmak istiyorum. Birinci grupta sevimli lakaplar, insanı incitmeyen aksine lakap sahibini mutlu eden söyleyeni de söy- leneni de güldüren güzel bir bağ kuran lakaplar. Ikinci grupta ise acımasızca söylenmiş, insanın herhangi bir kusuruyla dalga geçen insanlar tara- fından verilmiş acımasız lakaplar. İkinci grup la- kapların sahibi insanlar, karşı tarafı üzmekten zevk alan kendini mükemmel gören insanlardan oluşur. Bazen durup ben de onlara acımasız lakaplar tak- mayı düşünürüm, onları en hassas noktalarından vurmayı isterim. Belki lakap taktığı insanın üzüle- bileceğini fark ederler ve bu kötü huydan vazge- çerler diye. Unuttuğum bir şey hemen aklıma gelir o an ben asla onlar kadar acımasız ve duygusuz olamam karşı tarafı böylesine üzemem en önemlisi de ben sevgi dolu bir insanım benden, aklımdan, kalbimden ve dilimden gelip geçen her şey sevgi süzgecinden geçer yani asla onlar gibi olamam. Bu parçada altı çizili sözün aşağıdaki parçaya kattığı anlam aşağıdakilerden hangisidir? A) Sevdiği şeylere öncelik verme B) İnsanlara lakap takmama Bu rila Her şeyi sevgiyle yapma D) Gereksiz ayrıntılara ver vermeme E) Sevgi temelli olma E

Küresel ısınma yeni hayvan türleri ortaya çıkardı Fela için Bilim insanları küresel ısınmayla beraber ortaya çıkan birçok yeni hayvan türü keşfetti. En büyük değişiklik ise buzların erimesinden dolayı yeni sıcak havaya adapte olmaya çalışan Arktik bölgesi hayvanlarında görüldü. Buralarda kutup ayısı ile boz ayının birleşimden oluşan "brolar ayı" adlı bir tür oluştu. Benzer değişiklikler balinalarda, fok balıklarında ve kurtlarda ve daha bir çok hayvanda yaşandı. İşte küresel ısınmanın doğurduğu yeni hayvan türleri... geç Birleş karbo göst 9 yıl oran söz yık

D) Yusul Trajik Hikâye Teknolojiye ben de hayranım. Benim de hayatı- fakat teknoloji bağımlısı mıyım kolaylaştırıyor yoksa teknolojiye bağlı mıyım diye zaman zaman kendime sorar, sorgularım. Sevdiğim insanlara da bunu yapmasını tavsiye ederim. Çünkü teknolo- insana hizmet eden bir sistem, bir bütün. Tam tersi olur da bağımlı olursak biz ona hizmet eden bir köle hâline geliriz. Etrafınıza bakıp teknoloji bağımlılarını gördüğünüzde beni daha iyi anlaya- caksınız. Insani ilişkileri bitmiş, telefonu olmadan nefes alamayan insanlar göreceksiniz. Yüz yüze konuşmayan daha doğrusu konuşmayı becereme- yen insanların ancak sanal alemde sohbet edebil- diğini görmek benim düşüncelerimin ne kadar doğ- ru olduğunu sanırım ispat ediyor. Bu parçadan çıkarılabilecek düşünce aşağıda- kilerden hangisidir? A) Teknoloji hayatımızın olmazsa olmazlarındandır. B) Günlük hayatta teknolojinin bağımlısıyız. C) Sanal alem yepyeni sohbet ortamları yaratıyor. Teknolojiyi doğru kullanmayı öğrenmek ondan daha fazla faydalanmamızı sağlıyor. E) Çocuklarımıza güvenli internet kullanımını öğ- retmek zorundayız. 46 www.isemkitap.com

TYT/Türkçe B 37 ve 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Yahya Kemal sıradan olanın ya da muhayyileyi zorlamak- tan yoksun durumların gerçekliğinden uzakta bir söylem geliştirmiştir yazdıklarında. Basit olan hiçbir şey onun ilgisini çekmemiş, gerek düzyazıda gerek de şiirde hep yukarıdan konuşmayı kendisine ilke edinmiştir. Yahya Kemal'in yaptığı "yüce"ye dair bir intiba yaratmak değildir. O, yetiştiği dönemin ruhunu üzerinde taşımayı bir kişilik haline getirmiştir. Yüksek perdeden konuşmanın üsluba dönüştüğü bir durumdur bu. Kullandığı her cümle ya da yazdığı her dize "gökyüzünün dili"yle yazılmış hissiyatını yaşatır. 37. Bu parçadaki "gökyüzünün dili" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiirde az ve öz bir kitle oluşturmak maksadıyla ağır dil kullanmak d B) Şiiri, üst düzey bir bakış açısıyla ve seçkin bir kitleye göre oluşturmak C) Her kesimin anlayacağı ve seveceği şiirler yazmak D) Şiirin kapsamını genişletmek amacıyla kolay tüketi- len eserler ortaya koymak E) Şiiri var eden en önemli unsuru yani musikiyi bilinçli bir şekilde öne çıkarmak 38. Bu parçadan hareketle Yahya Kemal ile ilgili aşağıda- kilerin hangisine ulaşılabilir? Ili planın pesin- 39 ve layını Bireyi. zamar duygu lere fa ginda davra herh üzer tarz ma nas tip jid 39. B g

B B HR yazar 31. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Başarılı bir kesinkes, toplum psikolojisini çok iyi bilmeli, karakterlerini ortaya koyarken dönemsel özelliklerden yararlanmalıdır düşüncesine uzak düşmektedir? Goriot Baba'da Restorasyon Dönemi A) Balzac, Fransası'na damgasını vuran burjuva hayatının top. lumda yarattığı trajediyi gerçekçi bir üslupla resmedi- yor. B) Tolstoy'un Anna Karenina adlı eseri, 19. yüzyıl Rus toplumunun ruhsal dalgalanmalarına çarpıcı bir aşk ve ihanet anlatısıyla ışık tutan bir başyapıt. C) Jorge Luis Borges tarafından yazılan ve genç yaşta ölen Arjantinli bir şairin dokunaklı hikâyesini anlatan Evaristo Carriego, 20. yüzyıl başlarındaki Buenos Aires'in ruhunu yansıtır. D) Madam Bovary, 19. yüzyıl Fransız kadınının kıstırıl- mış hayatını ve iç dünyasını oldukça şeffaf bir şekilde ele alırken dönemin kadın erkek ilişkilerine de ayna tutan bir başyapıt. E) Dostoyevski'nin bizzat mücadele ettiği parasızlık ve kumar düşkünlüğünü anlatan Kumarbaz, korkunç ve amansız bir saplantının öyküsü.

B TYT/ Türkçe B 30. Debussy: Kim bilebilir bir kompozisyonun sırrını? Croche: Ben olsam bir Mısır çobanının kavalının iki no- tasını yeğlerdim. Onlardan düşünceli bir şarkı yaratırdım. O çobanın içinde bulunduğu peyzajın armonilerini içimde duyardım, bütün bunlar sende yok. Debussy: "Denizin tınıları, ufuğun eğrisi, kuşun çağrısı, yapraklarda devinen rüzgâr, bütün bunlar bende sayısız izlenim uyandırıyor. Sonra birden irademin dışındaki anı- lar doğuyor ve müzik dilinin armonilerinde ifadesini bulu- yor. Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki Debussy'in sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir? A) Gerçekliği olduğu gibi yansıtabilen eserler, sanat eseri etiketini almayı hak ediyor. B) Sanatın amacı, notalar, sözcükler veya tuval aracılı- ğıyla karşısındaki kişiyi etkilemek olmalıdır. C) Şiir, resim veya müzik gerçeklik karşısında bir ayna olmayı başarabilirse asıl hedefine ulaşmış sayılır. D) Sanatın; herhangi bir gerçekliği, sınırları içinde res- medebildiği ölçüde başarılı olacağına inanıyorum. E) Sanatın işlevinin, gerçekliğin kişide bıraktığı izlenim- lerle aktarılması olduğunu düşünüyorum. 31. A ke OF d A E C

31. Edebî akımların ortaya çıkıp şekillenmesinde birçok felsefi görüşün ve başka sanat türlerinin yadsınamaz rolleri vardır. Bu yönüyle sembolizmin şekillenmesinde de Schopenhau- er, Nietzsche, Bergson felsefeleri ile Plantonculuk ve Wag- ner müziği etkili olmuştur. Sembolizmde; gerçekliği yansıt- mak, somut içerikler ya da nesnel konuların tasarımı, kişisel duygulanmalar ya da ruh hâli izlenimleri verme eğilimi yok- tur. Bu akım, temel olarak şiirsel hayal gücüyle gerçek dün- yanın ögelerini imgelere, simgelere dönüştürüp bağımsız bir estetik evren yaratmak esasına dayanmaktadır. Bu parçada sembolizmle ilgili aşağıdakilerin hangisine deginilmemiştir? Oluşumunda birtakım felsefi anlayışların etkili olduğuna B) Kendine has güzellikler dünyası oluşturmayı hedeflediğine Bireysel ruh ve duygu durumunu yansıtmaktan kaçındığına DVar olanı görünen biçimiyle sembolleştirme amacı taşıdığına EX Şekillenmesinde başka sanatların da katkısı olduğuna

25. CHIC B -. Zira toplum da doğa da vinelemeye zorlar bizi; yaşamı- mızı başsız sonsuz bir tekrarlama dizisine dönüştürür. Ara- da bir, içimizde bir şeyler bizi direnmeye yöneltse bile kolay kolay aşamayız önümüze konan engeli. Baudelaire, "Bu ya- şam, her hastası yatak değiştirme saplantısına kapılmış bir hastanedir." der. Doğrudur, sık sık kapılırız bu değişim sap- lantısına, hem de fena kapılırız. Yazık ki yatak değiştirmemi- ze izin verdikleri ender zamanlarda, yalnızca yatak değiştir- miş olmakla kalırız. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdaki- lerden hangisi getirilmelidir? A) Yeniden yaptıklarımız, ilk kez yaptıklarımızdan; yeniden söylediklerimiz, ilk kez söylediklerimizden kat kat fazla- dır her zaman B) toplumun birey üzerindeki yönlendirici etkisi yadsına- mayacak düzeye eriştiğinde kişinin varoluşsal direnişi zayıflamaya başlar C) Hayatı bir yatağa benzeterek yaşamaya çalıştığınızda size sokakların esintismi hissettirecek özgürlük kapıları- ni kapatırsınız D) Sıradanlıktan kurtulmayı kafasına koyan bireye toplum tarafından orantısız güç uygulansa dahi kimse onu yo- lundan alıkoyamayacaktır E) Kişi kendini gerçekleştirmek adına değişimin karşı ko- nulmaz rüzgârına kapıldığında çevresinin baskılarına ku- lak asmayacaktır

29. Georges Perec, çağının bütün edebi türlerini ve imkanlarını katederek oluşturduğu eserleriyle 20. yüzyılın eşsiz yazarlarından biri. Hiçbir eseri birbirine benzemiyor ama her biri de ötekilerle diyalog içinde. Perec bu devasa külliyatı dört başlık altında topluyor. sosyolojik, otobiyog- rafik, oyuncu, romansal. Bu dört kategorideki hemen hemen bütün eserlerini özenli çevirilerle Türkçede okuya- bilmemiz de anlamlı. Çünkü Perec'in önemli bir etkisi de oldu Türkçe edebiyatta, getirdiği biçimsel yeniliklerle ve dil üzerine düşündürdükleriyle. Bu parçada Georges Perec ile ilgili olarak aşağıdaki- lerden hangisine değinilmemiştir? - HR A) Getirdiği biçimsel yeniliklerle Türk edebiyatını etkile- diğine B) Dönemin üst düzey yazma becerisine sahip yazarla- rından biri olduğuna C) Eserlerinin eleştirmenler tarafından dört kategoriye ayrıldığına D) Eserlerinin birbirine benzememesine rağmen birbiriy- le ilintisinin kurulabileceğine E) Edebiyatın bütün türleriyle ve imkânlarıyla yol alıp eserlerini oluşturduğuna +

17. (1) Yoğun duygular yaşadığınız bir günü sıcağı sıcağına kaydetmek; dünyanın en keyifli, bir o kadar da meşakkat- li işiymiş. (II) Yoğunluktan günlerimi yazmayı aksatmışım; son iki günü, sonradan yani anımsayarak yazmak zorun- da kaldım. (III) Yazının içtenliği yitiverdi birden; anlık coş- kunlukları, izlenimleri bir daha yaşamaya çalışmak yersiz kaçıyor. (IV) Bazen de kendinizi yaşamaya kaptırıp bir na atıyorsunuz defteri, kalemi. (V) Sonradan gözden ge- çirdiğim bu günler arasında belirgin bir izlenimin ortak ol- duğunu ayırt ettim. (VI) Bu, Ankara'da insanların gerçek- ten çok yalnız olmaları ve az görüşüp konuşmalarıydı. ya- Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? A) II B) III C) IV D) V E) VI

B TYT/Türkçe B mları Sınavı Cevap kâğıdı DENEME AD SE 26. Franz Kafka 41 yaşında veremden ölmeden önce, bütün el yazmalarının yakılmasını vasiyet etmişti. Fakat dostu ve edebiyat yönetmeni Max Brod, bu vasiyeti yerine getir- medi. Bu belge ve notlar, Almanların işgalinden hemen önce iki bavulla Prag'dan kaçınılmıştı. İşte şimdi gün ışı- ğına çıkan el yazması notların büyük heyecan yaratması- nın sebebi de bu. Çok değerli ipuçları içeriyor olabilecek- leri düşünülüyor. Mektuplar, notlar ve diğer defterler gibi "Mavi Not Defterleri" de Kafka'yı anlamaya ve onun yaşamını kavramaya yardım edebilecek birer belge nite- liğinde. Bu parçada Kafka'nın defterleriyle ilgili olarak aşağı- dakilerin hangisine değinilmemiştir? A) İçeriğinin neye yardımcı olabileceğine + B) Bu derece ilgi odağı olmasının nedenine + C) Ne zaman ve nereden kaçınıldığına D) Yazıldığı dönemde yayımlanmadığına E) Vasiyetin yerine getirilmemesinin sebebine 27. Hamam b aydınlıkta lar. İskel geçmeler hızlıdırla görmedi da sözc gibidir. Bu pare hangisi A) Mer B) So C) OK D) Sa E) S

B TYT/ Türkçe Sınavı Ceva B 21. George Orwell'in modem zaman fabli Hayvan Çiftlig. yayınevinin titiz çalışması sayesinde koleksiyonerler için hazırlanan özel baskısıyla bir kez daha okurlara kapıları- ni açıyor. Utku Lomlu'nun (Lom Creative) sanat yönet- menliğinde hazırlanan özel baskısı, seramik sanatçısı Hülya Sözer'in yaptığı çamurdan heykellerin yer aldığı görselleriyle her edebiyat tutkununun koleksiyonunda olmayı hak ediyor. Kitaptan en çarpıcı sahnelerin seçil- mesiyle başlayan proje, heykellerin yapılmasıyla devam etti. Boyutları 10-30 cm arasında değişen heykellerin her biri seramik çamurundan yapıldı ve yaklaşık iki aylık bir sürecin sonunda ortaya çıktı. Orwell'in kaleminden çıkan karakterlerin kişiliğini kusursuz bir şekilde betimleyen bu çamurdan heykeller, seçilen sahnelere uygun kurgularla fotoğraflandı. Bu parçada Hayvan Çiftliği adlı eserin özel baskısıyla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Karakterin kişiliğini noksansız betimleyen çamurdan heykellerin uygun kurgularla fotoğraflandığına B) Bilinen bir eserin koleksiyonerlerin ve okurların hiz- metine yeniden sunulduğuna C) Projenin sanat yönetmeni ve seramik sanatçısından yardım alarak titizlikle gerçekleştirildiğine D) Kitaptan en çarpıcı sahnelerin seçilmesiyle başlayan projenin edebiyat tutkunları tarafından ilgiyle karşı- landığına E) Heykellerin seramik çamurundan imal edilen 10-30 cm boyutunda ve yaklaşık iki aylık bir çalışmanın ürü- nü olduğuna sonra zaman dolana tek virg sahifey söz ko Bu pa ilgili labili A)

vap kâğıdı SINAV NO sükûn Son- sami cak de- im a, 7- denemesinl 24. Bazı durumlarda bazı güdüler insanların kendilerini anla- mamalarına ve ellerindeki bütün bilgiyi değerlendirmeme- lerine neden olabilir. Kendilerini anlamamak amacıyla insanlar bazı olayları bilinçli veya bilinçsiz, istençli veya istençsiz olarak bastırıp unutabilirler. Örneğin, kişi utanç veya suçluluk duyması gereken duygu veya davranışları- ni bastırabilir, isteyerek veya bilinçsizce unutabilir. Aşağıdaki yargılardan hangisi bu parçada savunulan düşünceyle örtüşmektedir? İnsanın unuttuklarının arka planında bastırılmış duy- gular yer alabilir. A) B TYT-2 HR B) İnsan toplumla etkileşim kurduğu ölçüde kendine yö- nelik farkındalık geliştirir. C) Topluma duyarlı insan, başkalarının düşüncelerine göre davranmaya meyillidir. D) İnsanın başkalarıyla özdeşim kurması, aynı deneyi- me ortak olmasına bağlıdır. E) Toplumla arasına mesafe koyan insan, yeni dene- yimlere açık olur.

# B TYT-2 B 22. Kemal Tahir, Nazım Hikmet'in şiir yazmasını şöyle anla- tir: "Bir sanı defter alır, ilk sahifesine şiirin adını, daha sonra ilk misrasını yazardı... İkinci misrayı bulduğu zaman ilk sahifeyi kopartır, yeniden şiirin adını, ilk mısra- sını, altına da ikinci misrasını yazardı. Bu böylece sahife dolana kadar, 20-30 kere üşenmeden sürüp giderdi. Bir tek virgül değiştirmek için bile, yeni bir sahifeye, bütün bir sahifeye baştan başlayıp yazdığını çok gördüm. Burada söz konusu olan, şiirin hazırlanışıdır. Bu parçaya göre şairin şiir deneyiminin oluşmasıyla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine kesinlikle ulaşı- labilir? A) Titiz ve sabırlı bir çalışmanın sonunda zihinsel uğraş- lar yoluyla tecrübe edilebildiğine B) Alanında uzman kişilerin desteğiyle varılabilecek bir durum olduğuna C) Kendiliğinden ve zahmetsizce elde edilebildiğine D) Birden fazla işle uğraşırken yaşanabilen bir deneyim olduğuna E) Boş zamanlarını ilginç hobilerle değerlendirenlerin yaşayabildiğine

C) Kişisel görüşlere E) Benzetmeye arşılaştırmaya 19. Yavuz Turgul, Gölge Oyunu'nu da varlığın sorgulanışı anlamında bir Doğu masalı olarak nitelendirmektedir. Abidin ve Mahmut'un hayatına giren Kumru'nun gizemli güçlere sahip olması, kim olduğu ya da gerçekten var olup olmadığı gibi sorular filmin bu masalsı yapısını güç- lendiren ögelerdir. Ayrıca Abidin ve Mahmut'un hikâyesini anlatan saz heyeti de anlattıkları hikâyenin gerçekliği konusunda soru işaretleri yaratır. Bu noktada Ersümer'e göre görünen ve gerçeklik konusundaki yaklaşımıyla Platon'un mağara metaforunu anımsatan film, bunu Doğu'ya özgü gölge oyunuyla birleştirerek ---- . Ayrıca Abidin ve Mahmut'un tamamen zıt karakterde olmaları, karşıtların birliğini ve denge durumunu çağrıştırmaktadır. Bu anlamda ikili, her birinin varlığı diğeriyle anlam kaza- nan bir bütünün iki farklı parçasını simgelemektedirler. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Batı'nın bilimsel havasını okuyucuyla yüzleştirmekte- dir B) Bu felsefenin ölüme bakış açısına dayandığını belirt- mektedir C) Doğu'yu ele alışında birtakım gariplikler sezilmektedir D) Batılı ve Doğulu unsurları bir araya getirmektedir E) Doğu-Batı ikiliğini değişim temasıyla yansıtmaktadır 7 in dikk aurasını ve biric müzde daha bel dür. Aşağıdaki yargıla ları destekler nite A) Toplumsal des ya koyan kişinin B) Sanatçının ken cüklerden oluşm muhafaza etmekt C) Teknik aygıtlarla y yeni ürün, kesinkes D) ister kimliği belli bir üretilmiş olsun, binom E) Bireysel yapıtlardaki es le biricikliğin kaybolmas

9. Bilim adamları, canlı ve cansız varlıklar hakkında sistemli ve yeterli bir bilgiye sahip olmak ve dolayısıyla canlı ve cansız varlıklar hakkındaki karışıklığı gidermek için sınıflandırmaya ihtiyaç duymuşlardır. İşte sınıflandırma yapılmamış olsaydı birçok canlı ile ilgili bilginin gelecek kuşaklara aktarılması da söz konusu olmayabilirdi. Günümüzde bilimin her kolunda ilerleme kaydedilmesinin nedeni, işte bu sınıflandırma yön- teminin oldukça gelişmiş olması ve daha da geliştirilmesine yoğun bir şekilde devam edilmesidir. Çünkü sınıflandırıla- mayan şeyler anlamsızdır; tanımlanması, değerlendirilmesi, yargılanması ve diğerlerine iletilmesi mümkün değildir. Bu nedenle sınıflandırılamayan ve adlandırılamayan şeyler, sosyal gerçekliğimizin bir parçası olmaz. Sınıflandırma ve adlandırma "şeyleri" tanıdık hâle sokar, onlara anlam ve önem kazandırır. Bu parçaya göre herhangi bir şeyi sınıflandırmanın amaçları ve faydalarından biri aşağıdakilerden hangisi olamaz? A) Bilgiyi yarınki nesillere aktarmak B) Bilimde diğer uluslarla yarışır hâle gelebilmek C) Kavram ve bilgileri değerlendirmek, tanımlamak, yargı- lamak D) Varlıklar hakkında teşkilatlı ve yeterli bilgiye sahip olmak E) Varlıkların karışıklığını önlemek 21