Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

İsveçli delege Graf Londrof Rusların Osmanlı esirlerine yaptı-
ğı muameleyi şöyle anlatıyor: "İzdihamdan, korkudan yanla-
rına varılmayan, kapıları kilitli ve içleri tıka basa Osmanlı esir-
leri ile dolu büyük bir tren 1915 Ocak ayının sonunda Sirzan
istasyonuna geldi. İçindeki esirler insan kılığından çıkmış, aç-
lıktan renkleri sararmış, yanakları çökük, elmacık kemikleri
dışarı fırlamış, kımıldayamayacak şekilde yorgun ve kuvvet-
ten düşmüş, elbisesiz, ayakları çıplak ve bulaşıcı hastalıkla-
ra müptela bir haldeydi. Bu feci manzara insanların yüzlerini
kızartacak ve kalplerini sızlatacak derecedeydi."
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi vardır?
A) Tartışma
B) Benzetme
D) Karşılaştırma
C) Örnekleme
E) Öznellik
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
İsveçli delege Graf Londrof Rusların Osmanlı esirlerine yaptı- ğı muameleyi şöyle anlatıyor: "İzdihamdan, korkudan yanla- rına varılmayan, kapıları kilitli ve içleri tıka basa Osmanlı esir- leri ile dolu büyük bir tren 1915 Ocak ayının sonunda Sirzan istasyonuna geldi. İçindeki esirler insan kılığından çıkmış, aç- lıktan renkleri sararmış, yanakları çökük, elmacık kemikleri dışarı fırlamış, kımıldayamayacak şekilde yorgun ve kuvvet- ten düşmüş, elbisesiz, ayakları çıplak ve bulaşıcı hastalıkla- ra müptela bir haldeydi. Bu feci manzara insanların yüzlerini kızartacak ve kalplerini sızlatacak derecedeydi." Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi vardır? A) Tartışma B) Benzetme D) Karşılaştırma C) Örnekleme E) Öznellik
35. Eleştirel okuma ve yazma aslında çok temel ve her-
kes için elzem olan bir düşünme eğitimi. Ne yazık
ki ülkemizdeki ilk, orta ve lise düzeyindeki çok kıy-
metli yıllar boyunca eğitim sistemimiz öğrencilere
bu temel ve bütün yaşamlarını etkileyecek altyapıyı
vermekte isteksiz ve yetersiz. Eleştirel okuma ve
yazma dediğimiz şey aslında ilk anda aklımızda
belirdiği şekliyle bir edebiyat metnini sistemli biçim-
de anlama ve yorumlamadan çok daha fazlası. Bir
başka deyişle edebiyat bu sürecin etkin bir parçası
olsa da amaç, yaşarken karşılaşılabilecek herhan-
gi bir sorunun ya da karmaşık bir yapının doğasını
çözümleme becerisini edinebilmek. Bu yüzden her
zaman bir öğretmen olarak derslerime bunun bir
"edebiyat" dersi olmadığını söyleyerek başlarım.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) Eğitim sisteminin çağın gereksinimlerini karşıla-
yamadığı
B) Eleştirel okuma ve yazma becerilerinin kısa sü-
rede kazandırılamayacağı
C) Eleştirel becerilerin; hataları, yanlışları tespit et-
mek olarak algılanmaması gerektiği
D) Eleştirel okuma ve yazma becerilerinin etki alanı-
nın eğitim-öğretim faaliyetleri ile sınırlı olmadığı
E) Edebiyat eğitiminin resmi kurumlarla sınırlandı-
rılmasının yanlış olduğu
AL DENEME YAYINLARI
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
35. Eleştirel okuma ve yazma aslında çok temel ve her- kes için elzem olan bir düşünme eğitimi. Ne yazık ki ülkemizdeki ilk, orta ve lise düzeyindeki çok kıy- metli yıllar boyunca eğitim sistemimiz öğrencilere bu temel ve bütün yaşamlarını etkileyecek altyapıyı vermekte isteksiz ve yetersiz. Eleştirel okuma ve yazma dediğimiz şey aslında ilk anda aklımızda belirdiği şekliyle bir edebiyat metnini sistemli biçim- de anlama ve yorumlamadan çok daha fazlası. Bir başka deyişle edebiyat bu sürecin etkin bir parçası olsa da amaç, yaşarken karşılaşılabilecek herhan- gi bir sorunun ya da karmaşık bir yapının doğasını çözümleme becerisini edinebilmek. Bu yüzden her zaman bir öğretmen olarak derslerime bunun bir "edebiyat" dersi olmadığını söyleyerek başlarım. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler- den hangisidir? A) Eğitim sisteminin çağın gereksinimlerini karşıla- yamadığı B) Eleştirel okuma ve yazma becerilerinin kısa sü- rede kazandırılamayacağı C) Eleştirel becerilerin; hataları, yanlışları tespit et- mek olarak algılanmaması gerektiği D) Eleştirel okuma ve yazma becerilerinin etki alanı- nın eğitim-öğretim faaliyetleri ile sınırlı olmadığı E) Edebiyat eğitiminin resmi kurumlarla sınırlandı- rılmasının yanlış olduğu AL DENEME YAYINLARI 3
31. Benim çocukluğumda popüler olan bir halk türkü-
sünde geçen "Ipin ucu bendedir / Bir ucu da sen-
dedir" dizelerinin anlamına akıl erdirebilmem için
uzun yılların geçmesi gerekiyormuş. Çocuk kafa-
mızın hayal ufkunda, böyle bir beyte değişik an-
lamlar yüklemiş olsak bile bu sözlerle gerçekte ne
anlatılmak istendiğini kavrayabilmem için bir yığın
hayat deneyimi edinmem, bir yığın kitabın yükü al-
tında kalmam bekleniyormuş. Ama bu basit, yalın
sözlerin ilk söyleyicisi, onu belki de irfanının getir-
diği bir ilhamla kendiliğinden söylemişti. Yine de
inanıyorum ki o meçhul ozan, benim de bugün tek-
rarlamaktan zevk aldığım bu sözleri, benim onlara
yüklediğim anlamı düşünerek dile getirmişti.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler-
den hangisidir?
A) Edebi ürünler kültürel birikimin en önemli taşıyı-
cılarıdır.
B) Insana özgü gerçekleri etkileyici biçimde söyle-
yebilmek sanat eserini ölümsüz kılar.
C) Yaşamın gerçeklerini bütünüyle kavramak, ciddi
bir yaşam deneyimi ile mümkündür.
D) Sanat eserleri, yaşama ve varoluşa özgü ger-
çekleri anlayabilmemiz için bize yol gösterir.
E) Türküler, her dönemde toplumun büyük bir kesi-
minin ilgisini çekmeyi başarmış edebî ürünlerdir.
DENEME YAYINLARI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
31. Benim çocukluğumda popüler olan bir halk türkü- sünde geçen "Ipin ucu bendedir / Bir ucu da sen- dedir" dizelerinin anlamına akıl erdirebilmem için uzun yılların geçmesi gerekiyormuş. Çocuk kafa- mızın hayal ufkunda, böyle bir beyte değişik an- lamlar yüklemiş olsak bile bu sözlerle gerçekte ne anlatılmak istendiğini kavrayabilmem için bir yığın hayat deneyimi edinmem, bir yığın kitabın yükü al- tında kalmam bekleniyormuş. Ama bu basit, yalın sözlerin ilk söyleyicisi, onu belki de irfanının getir- diği bir ilhamla kendiliğinden söylemişti. Yine de inanıyorum ki o meçhul ozan, benim de bugün tek- rarlamaktan zevk aldığım bu sözleri, benim onlara yüklediğim anlamı düşünerek dile getirmişti. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakiler- den hangisidir? A) Edebi ürünler kültürel birikimin en önemli taşıyı- cılarıdır. B) Insana özgü gerçekleri etkileyici biçimde söyle- yebilmek sanat eserini ölümsüz kılar. C) Yaşamın gerçeklerini bütünüyle kavramak, ciddi bir yaşam deneyimi ile mümkündür. D) Sanat eserleri, yaşama ve varoluşa özgü ger- çekleri anlayabilmemiz için bize yol gösterir. E) Türküler, her dönemde toplumun büyük bir kesi- minin ilgisini çekmeyi başarmış edebî ürünlerdir. DENEME YAYINLARI
1. Sanat, bir görevdir Hugo için; hem de mukaddes bir görev.
Onu üretmek için de insanüstü çaba gerekir. "Deha" denen
ilahi güç, zaman zaman insanda tecelli eder. Olgunluk ça-
ğındaki Hugo, dünya edebiyatini on iki isimle özetler: Home-
ros'la başlar; Cervantes, Shakespeare ve Beethoven ile bi-
tirir. Düşüncenin zirvesidir bunlar Hugo için. Hepsi de yüce,
hepsi de sonsuz. İlhamini Carlyle ile Emeison'dan aldığı dü-
şünceyle tek bir isimle çerçeveler, eşitler hepsini. Onun için
tarih yoktur, biyografiler vardır.
Yukarıdaki parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söyle-
nebilir?
A) Hugo için sanat ve sanatçılık olağanüstülük gerektiren bir
şey ve bunu dahi derecesinde yapanlarla insanlık tarihi
bugüne gelmiştir.
B) Sanatı bir ulvi görev olarak gören Hugo, "Herkes sanat
yapıtı ortaya koyabilir ancak gerçek sanatçı olamaz." dü-
şüncesindedir.
C) Deha derecesindeki sanatçıların yapıtları, insanlığın tari-
hinde önemli izler bırakmıştır.
D) Dünya sanat tarihinde on iki deha tespit eden Hugo, bun-
lanın yapıtları sayesinde sanatın zirvesine ulaşıldığını söy-
lüyor.
E) Sanatı bir görev olarak gören dahiler, yapıtlarıyla insanlık
medeniyetini inşa etmeye devam etmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Sanat, bir görevdir Hugo için; hem de mukaddes bir görev. Onu üretmek için de insanüstü çaba gerekir. "Deha" denen ilahi güç, zaman zaman insanda tecelli eder. Olgunluk ça- ğındaki Hugo, dünya edebiyatini on iki isimle özetler: Home- ros'la başlar; Cervantes, Shakespeare ve Beethoven ile bi- tirir. Düşüncenin zirvesidir bunlar Hugo için. Hepsi de yüce, hepsi de sonsuz. İlhamini Carlyle ile Emeison'dan aldığı dü- şünceyle tek bir isimle çerçeveler, eşitler hepsini. Onun için tarih yoktur, biyografiler vardır. Yukarıdaki parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) Hugo için sanat ve sanatçılık olağanüstülük gerektiren bir şey ve bunu dahi derecesinde yapanlarla insanlık tarihi bugüne gelmiştir. B) Sanatı bir ulvi görev olarak gören Hugo, "Herkes sanat yapıtı ortaya koyabilir ancak gerçek sanatçı olamaz." dü- şüncesindedir. C) Deha derecesindeki sanatçıların yapıtları, insanlığın tari- hinde önemli izler bırakmıştır. D) Dünya sanat tarihinde on iki deha tespit eden Hugo, bun- lanın yapıtları sayesinde sanatın zirvesine ulaşıldığını söy- lüyor. E) Sanatı bir görev olarak gören dahiler, yapıtlarıyla insanlık medeniyetini inşa etmeye devam etmektedir.
24. 1. Bu dönemde bazı sanatçılar da diğer ikisinden farklı
olarak hikâyelerinde toplumsal konuları, Cumhuriyet
devrimlerini, yeni kurum ve değerlerini ele almıştır.
Milli Edebiyat sanatçılarının eser vermeye devam
ettiği Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarında daha çok
gözlemci gerçekçiliğe dayalı hikâyeler yazılmıştır.
III. Bu yıllarda Reşat Nuri Güntekin'in Leyla ile Mecnun,
Sadri Ertem'in Bacayı İndir Bacayı Kaldır, Memduh
Şevket Esendal'ın Otlakçı, Sait Faik Abasıyanık'ın
Son Kuşlar adlı eserleri tanınmış hikâye örnekleridir.
Bu gerçekçiliğin yanında, istinai olarak romantik bir
milli edebiyat görüşüyle yazanlar da olmuştur.
V. Bazı sanatçılar ise tüm bunları es geçmiş, bireyin
iç dünyasını ele alan hikâyeler yazmıştır.
Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün
oluşturacak şekilde sıralandığında baştan üçüncü
cümle hangisi olur?
(A) I.
B) II.
HALIK
C) III.
D) IV.
E) V.
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. 1. Bu dönemde bazı sanatçılar da diğer ikisinden farklı olarak hikâyelerinde toplumsal konuları, Cumhuriyet devrimlerini, yeni kurum ve değerlerini ele almıştır. Milli Edebiyat sanatçılarının eser vermeye devam ettiği Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarında daha çok gözlemci gerçekçiliğe dayalı hikâyeler yazılmıştır. III. Bu yıllarda Reşat Nuri Güntekin'in Leyla ile Mecnun, Sadri Ertem'in Bacayı İndir Bacayı Kaldır, Memduh Şevket Esendal'ın Otlakçı, Sait Faik Abasıyanık'ın Son Kuşlar adlı eserleri tanınmış hikâye örnekleridir. Bu gerçekçiliğin yanında, istinai olarak romantik bir milli edebiyat görüşüyle yazanlar da olmuştur. V. Bazı sanatçılar ise tüm bunları es geçmiş, bireyin iç dünyasını ele alan hikâyeler yazmıştır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak şekilde sıralandığında baştan üçüncü cümle hangisi olur? (A) I. B) II. HALIK C) III. D) IV. E) V. Diğer sayfaya geçiniz.
şiir muhteva-
29. (1) Tanzimat Dönemi Türk Edebiyatı'nda
SIRIN, şiirin şeklini değiştirdiğinin önemli kanıtlarından
biri Makber'dir. (II) Abdülhak Hamit Tarhan'ın Tanzimat
Döneminin akılcı düsünce ve dikkatlerini, zamanın
diğer sanatçılarından farklı olarak çevresinden çekip
kendi bentigine çevirmek üzere ilk adımlardan birini
attığı söylenebilir. (III) Eserlerinde gerçekligi kendi
aklı ve iradesiyle idrâk etmeye çalışan insanın port-
resi, kuvveti sarşılan imanın ve kişisel huzursuzluğun
boşalttığı rahatsız bir zihnin arayış ve soruları göze
çarpar. (IV) Teslimiyet duygusunun, yerini çekingen bir
sorguya bıraktığı gözlemlenir. (V) Görüyoruz ki Tarhan,
Makberte şiirimizi sadece içeriksel değil, biçimsel olarak
da değiştirmiştir. (VI) Şiirde "ben" merkezine dönüşen
içerik, Tarhan'dan sonra iyiden iyiye zirve yapmıştır.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisi atılırsa
bu parçanın anlamında bir daralma.olmaz?
A) II.
B) III. C) IV.
D) V.
E) VI.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
şiir muhteva- 29. (1) Tanzimat Dönemi Türk Edebiyatı'nda SIRIN, şiirin şeklini değiştirdiğinin önemli kanıtlarından biri Makber'dir. (II) Abdülhak Hamit Tarhan'ın Tanzimat Döneminin akılcı düsünce ve dikkatlerini, zamanın diğer sanatçılarından farklı olarak çevresinden çekip kendi bentigine çevirmek üzere ilk adımlardan birini attığı söylenebilir. (III) Eserlerinde gerçekligi kendi aklı ve iradesiyle idrâk etmeye çalışan insanın port- resi, kuvveti sarşılan imanın ve kişisel huzursuzluğun boşalttığı rahatsız bir zihnin arayış ve soruları göze çarpar. (IV) Teslimiyet duygusunun, yerini çekingen bir sorguya bıraktığı gözlemlenir. (V) Görüyoruz ki Tarhan, Makberte şiirimizi sadece içeriksel değil, biçimsel olarak da değiştirmiştir. (VI) Şiirde "ben" merkezine dönüşen içerik, Tarhan'dan sonra iyiden iyiye zirve yapmıştır. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangisi atılırsa bu parçanın anlamında bir daralma.olmaz? A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.
B
B
39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
B
Türkçe
Yeni eleştiri kuramına göre sanat eserinin işlevi, sanata
ait üst seviyedeki oluşuma vücut vermektir. Sanat eseri;
okuyucu, seyirci veya dinleyici ile buluştuktan sonra zevk,
haz, estetik değer uyandırabiliyorsa sanatın işlevini yerine
getiriyor demektir. Sanat eserinin zevk vermesi temel
prensiptir. Zaten bu esere iltifat eden okuyucu da edebî
eseri zevk vermesinden dolayı okur. Okuyucuda başka
âlem hayallerinin oluşması, haz ve heyecanın oluşması
hatta dramatik yahut trajik sahneler karşısında arınmanın
yaşanması, duygusal etki kuramına göre, sanat eserinin
verdiği ve vermesi gerektiği zevkten kaynaklanmaktadır.
39. Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek
bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Boğaz'dan sandalla geçerken bir de bakar ki yalının
birinden bir genç kız kendisine bakıyor.
B) Bu sarayın güzelliğini, sedef kakmalı ve işlemeli kapı
ve dolaplarının işçiliğini herkes överdi.
C) Tanzimatçıların ütopyalara rağbet gösterdiği
söylenemez; onlara göre gerçek başkadır, tasavvur
başka.
D) Kitabı faydalı bulan Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve
Terbiye Kurulu onu okullara tavsiye etti.
E) Gazetenin sanat ve edebiyat sayfalarını okumak ve
incelemek vazifesini üzerime almış bulunuyorum.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B B 39-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. B Türkçe Yeni eleştiri kuramına göre sanat eserinin işlevi, sanata ait üst seviyedeki oluşuma vücut vermektir. Sanat eseri; okuyucu, seyirci veya dinleyici ile buluştuktan sonra zevk, haz, estetik değer uyandırabiliyorsa sanatın işlevini yerine getiriyor demektir. Sanat eserinin zevk vermesi temel prensiptir. Zaten bu esere iltifat eden okuyucu da edebî eseri zevk vermesinden dolayı okur. Okuyucuda başka âlem hayallerinin oluşması, haz ve heyecanın oluşması hatta dramatik yahut trajik sahneler karşısında arınmanın yaşanması, duygusal etki kuramına göre, sanat eserinin verdiği ve vermesi gerektiği zevkten kaynaklanmaktadır. 39. Bu parçadaki altı çizili sözü anlamca karşılayabilecek bir kullanım aşağıdakilerin hangisinde vardır? A) Boğaz'dan sandalla geçerken bir de bakar ki yalının birinden bir genç kız kendisine bakıyor. B) Bu sarayın güzelliğini, sedef kakmalı ve işlemeli kapı ve dolaplarının işçiliğini herkes överdi. C) Tanzimatçıların ütopyalara rağbet gösterdiği söylenemez; onlara göre gerçek başkadır, tasavvur başka. D) Kitabı faydalı bulan Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu onu okullara tavsiye etti. E) Gazetenin sanat ve edebiyat sayfalarını okumak ve incelemek vazifesini üzerime almış bulunuyorum.
34. Edebiyat ve felsefe lişkisi iki taraf açısından da çok önemli bir
konudur. Aralarında bir bağlaşıklık söz konusudur. İkisinin de en
önemli aracı dildir, her ikisinin de başlangıcında dil vardır. En
başta ilk insanlardan itibaren, insanlar kendilerini daha net ifade
etmeye başladıkça bu güzel anlaşma aracını geliştirdiler. Bir-
kaç kelimeden yüz binlerce kelimeye varan dil hazinesine sahip
olduk. Yaklaşık yirmi bin yıldır dilin ayrıştırıcı etkisini görüyoruz.
Birbirimizle konuşup anlaşarak doğadaki diğer canlılardan fark-
lılığımız ortaya çıktı.
Bu parcada değinilenler arasında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) İnsanlığın temelinden itibaren dil varlık göstermiştir.
Edebiyat ve felsefe arasındaki en büyük ortaklık dildir.
İnsanların arasındaki iletişim geliştikçe dil de büyük bir yol
katetmiştir.
LYD
E Dil; felsefenin değil, edebiyatın başlangıcında rol oynamış-
tir.
Dil, insanları tüm canlılardan ayıran en büyük unsurdur.
36.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
34. Edebiyat ve felsefe lişkisi iki taraf açısından da çok önemli bir konudur. Aralarında bir bağlaşıklık söz konusudur. İkisinin de en önemli aracı dildir, her ikisinin de başlangıcında dil vardır. En başta ilk insanlardan itibaren, insanlar kendilerini daha net ifade etmeye başladıkça bu güzel anlaşma aracını geliştirdiler. Bir- kaç kelimeden yüz binlerce kelimeye varan dil hazinesine sahip olduk. Yaklaşık yirmi bin yıldır dilin ayrıştırıcı etkisini görüyoruz. Birbirimizle konuşup anlaşarak doğadaki diğer canlılardan fark- lılığımız ortaya çıktı. Bu parcada değinilenler arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) İnsanlığın temelinden itibaren dil varlık göstermiştir. Edebiyat ve felsefe arasındaki en büyük ortaklık dildir. İnsanların arasındaki iletişim geliştikçe dil de büyük bir yol katetmiştir. LYD E Dil; felsefenin değil, edebiyatın başlangıcında rol oynamış- tir. Dil, insanları tüm canlılardan ayıran en büyük unsurdur. 36.
31. Öyküleri resimlerle anlatmak, evrensel bir dili yakalayıp kullan-
mak beni mutu ediyor. Üstelik çocuk yetişkin demeden hemen
her yaşın ortak dili resimlerdir. Düş gücünüzü daha özgür bi-
rakma şansınız olabilir metinler olmadan. Çocuğun kitap üze-
rinde yeni hayaller kurmasına, yeni öyküler yazmasına olanak
sağlıyor sessiz kitaplar. Bir öyküyü resimlerle anlatmak harika
bir şey, bu beni de ve bence okuru da özgürleştiriyor. Annemin
içindeki Ses'in teması ya da hikâyesi diyelim yazısız anlatıma
çok uygun. Çocuğun kitabı anlaması için kelimelere ihtiyaç yok.
Aşağıdakilerden hangisi bu sözlerin sahibine ait bir düşün-
ce olamaz?
AY Resimli kitaplar, karşındakine hayal dünyalarının kapısını
aralamaktadır.
B) Çocukların hangi yaşta olursa olsun görsele yönelik hayal
gücü vardır.
O
DY Resimli kitaplar, düşünceleri dar bir çerçeveye sıkışmaktan
kurtarıyor.
Edebiyat dünyası şu sıralar sessiz kitaplara yöneldiği için
tercihim bu kitaplardan yana.
E) Yazılı olmayan eserler, düş gücünün sınırlarını ortadan kal-
dırma gücüne sahiptir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
31. Öyküleri resimlerle anlatmak, evrensel bir dili yakalayıp kullan- mak beni mutu ediyor. Üstelik çocuk yetişkin demeden hemen her yaşın ortak dili resimlerdir. Düş gücünüzü daha özgür bi- rakma şansınız olabilir metinler olmadan. Çocuğun kitap üze- rinde yeni hayaller kurmasına, yeni öyküler yazmasına olanak sağlıyor sessiz kitaplar. Bir öyküyü resimlerle anlatmak harika bir şey, bu beni de ve bence okuru da özgürleştiriyor. Annemin içindeki Ses'in teması ya da hikâyesi diyelim yazısız anlatıma çok uygun. Çocuğun kitabı anlaması için kelimelere ihtiyaç yok. Aşağıdakilerden hangisi bu sözlerin sahibine ait bir düşün- ce olamaz? AY Resimli kitaplar, karşındakine hayal dünyalarının kapısını aralamaktadır. B) Çocukların hangi yaşta olursa olsun görsele yönelik hayal gücü vardır. O DY Resimli kitaplar, düşünceleri dar bir çerçeveye sıkışmaktan kurtarıyor. Edebiyat dünyası şu sıralar sessiz kitaplara yöneldiği için tercihim bu kitaplardan yana. E) Yazılı olmayan eserler, düş gücünün sınırlarını ortadan kal- dırma gücüne sahiptir.
30. Tanpınar 1930'lu yıllarda yazmış olduğu "Bizde Roman" başlıklı
yazısında roman yazarlarının Türk toplumuna Batılı romancila-
rin penceresinden baktıkları için "samimi" olamadıklarından ve
bununla bağlantılı olarak Türk romanının henüz "intikal" döne-
mini tamamlamamış olduğundan yakınır. Tanpınar'dan yakla-
şık otuz yıl sonra ünlü romancı Kemal Tahir ise 1945'lere kadar
Türk romancılarının kendi toplumlarını derinliğine tanımadıkla-
rından dolayı "Batı romanının kopyacısı" hâline geldiklerini söy-
lemektedir.
Bu parçada Türk romanı ile ilgili anlatılmak istenen aşağı-
dakilerden hangisidir?
A) Kendinden önce yazılmış ve kabul görmüş Batılı roman an-
ayışının ötesine geçerek niteliğini geliştiren bir kimlik kaza-
namamıştır.
Yazılan roman sayısı çok olsa da sanatsal özellikleri bakımın-
dan incelendiğinde yeterli estetik özellikleri taşımamaktadır.
Türk toplumunun duygu ve düşüncelerini evrensel bir tema
ve bakış açısı üzerinden gerçekleştirmek istemektedir.
İçerik ve biçim bakımından emsalleri ile yarışacak bir boyut-
ta gelişim gösterememiştir.
E) Toplumda insan gruplarının tamamına seslenememiş; Av-
rupa'yı bilen, o görüşü tanıyan bir grup için yazılmışlardır.
9
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30. Tanpınar 1930'lu yıllarda yazmış olduğu "Bizde Roman" başlıklı yazısında roman yazarlarının Türk toplumuna Batılı romancila- rin penceresinden baktıkları için "samimi" olamadıklarından ve bununla bağlantılı olarak Türk romanının henüz "intikal" döne- mini tamamlamamış olduğundan yakınır. Tanpınar'dan yakla- şık otuz yıl sonra ünlü romancı Kemal Tahir ise 1945'lere kadar Türk romancılarının kendi toplumlarını derinliğine tanımadıkla- rından dolayı "Batı romanının kopyacısı" hâline geldiklerini söy- lemektedir. Bu parçada Türk romanı ile ilgili anlatılmak istenen aşağı- dakilerden hangisidir? A) Kendinden önce yazılmış ve kabul görmüş Batılı roman an- ayışının ötesine geçerek niteliğini geliştiren bir kimlik kaza- namamıştır. Yazılan roman sayısı çok olsa da sanatsal özellikleri bakımın- dan incelendiğinde yeterli estetik özellikleri taşımamaktadır. Türk toplumunun duygu ve düşüncelerini evrensel bir tema ve bakış açısı üzerinden gerçekleştirmek istemektedir. İçerik ve biçim bakımından emsalleri ile yarışacak bir boyut- ta gelişim gösterememiştir. E) Toplumda insan gruplarının tamamına seslenememiş; Av- rupa'yı bilen, o görüşü tanıyan bir grup için yazılmışlardır. 9
3.
Ünlü yazar C.S. Lewis, "Ne! Sen de mi? Bir tek ben sanıyor-
dum, dediğimiz anda başlar arkadaşlık." cümlesiyle arkadaş-
lık ile ilgili aşağıdakilerden hangisini vurgulamıştır?
Arkadaşlığın kötü günleri paylaşmak ile ortaya çıktığını
B) Arkadaşlığın ortak duygular etrafında şekillendiğini
Arkadaş olabilmek için ortak beğenilerin olması gerektiğini
DArkadaş kalabilmenin çok büyük emek gerektirdiğini
E Arkadaşlıkların uzun süreli olmasının epey zor olduğunu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
3. Ünlü yazar C.S. Lewis, "Ne! Sen de mi? Bir tek ben sanıyor- dum, dediğimiz anda başlar arkadaşlık." cümlesiyle arkadaş- lık ile ilgili aşağıdakilerden hangisini vurgulamıştır? Arkadaşlığın kötü günleri paylaşmak ile ortaya çıktığını B) Arkadaşlığın ortak duygular etrafında şekillendiğini Arkadaş olabilmek için ortak beğenilerin olması gerektiğini DArkadaş kalabilmenin çok büyük emek gerektirdiğini E Arkadaşlıkların uzun süreli olmasının epey zor olduğunu
Paragrafta Yardımcı Düşünce -1
Osmanlı mirası Bizans mozaiği gibidir. Renkleri seç-
mek için biraz beklemek, bir daha bakmak gerekir.
Çırağan Sarayı'nı basan mollalar, Meşrutiyetçi liberal ve
Ali Suavi'nin adamlarıydı. Ali Suavi'nin bazı konularda
Sultan Mecid, Sultan Aziz ve Sultan Hamid devrinin
muhafazakar devlet adamı A. Cevdet Paşa'ya taş çıkar-
tacak bir muhafazakâr olduğu da malum. Sadrazam
M. Emin Ali Paşa muhafazakâr biliniyor oysa teo-
rik olarak Osmanlı inkılapçı düşüncesinde yeri vardır.
Medeni Kanun'un kabulünü isteyenlerden biri de odur.
1850'lerde Azeri reformatörü Mirza Fethâli Ahuridzade,
Osmanlı Encümen-i Danişine Latin harflerinin kabulünü
önerdiğinde kapı dışarı edilmedi. Yöneticilerin bu işi ger-
çekleştirecek hâlleri yoktu ama kendisine hak verdiler, bir
de Mecidiye nişanı.
5.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Osmanlı Devleti'nin yöneticileri içinde çok farklı anla-
yışların yer aldığı
B) Mecidiye nişanının Osmanlı Devleti'ne ve ülke tarihi-
ne yön veren kişilere verildiği
C) Ali Suavi'nin modern yanlarının olmasına rağmen
tutucu yanlarının da bulunduğu
D) Latin harflerinin kabulüne ilişkin düşüncelerin hayata
geçmesinin zaman aldığı
E) Beklemenin ve doğru şekilde bakmanın Osmanlıdaki
anlayış farklarını gösterdiği
-BENIM HOCAM TYT-
6.
"T
m
ta
ile
de
di
SC
bi
de
ya
SC
Y
re
bi
SI
ki
B
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragrafta Yardımcı Düşünce -1 Osmanlı mirası Bizans mozaiği gibidir. Renkleri seç- mek için biraz beklemek, bir daha bakmak gerekir. Çırağan Sarayı'nı basan mollalar, Meşrutiyetçi liberal ve Ali Suavi'nin adamlarıydı. Ali Suavi'nin bazı konularda Sultan Mecid, Sultan Aziz ve Sultan Hamid devrinin muhafazakar devlet adamı A. Cevdet Paşa'ya taş çıkar- tacak bir muhafazakâr olduğu da malum. Sadrazam M. Emin Ali Paşa muhafazakâr biliniyor oysa teo- rik olarak Osmanlı inkılapçı düşüncesinde yeri vardır. Medeni Kanun'un kabulünü isteyenlerden biri de odur. 1850'lerde Azeri reformatörü Mirza Fethâli Ahuridzade, Osmanlı Encümen-i Danişine Latin harflerinin kabulünü önerdiğinde kapı dışarı edilmedi. Yöneticilerin bu işi ger- çekleştirecek hâlleri yoktu ama kendisine hak verdiler, bir de Mecidiye nişanı. 5. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Osmanlı Devleti'nin yöneticileri içinde çok farklı anla- yışların yer aldığı B) Mecidiye nişanının Osmanlı Devleti'ne ve ülke tarihi- ne yön veren kişilere verildiği C) Ali Suavi'nin modern yanlarının olmasına rağmen tutucu yanlarının da bulunduğu D) Latin harflerinin kabulüne ilişkin düşüncelerin hayata geçmesinin zaman aldığı E) Beklemenin ve doğru şekilde bakmanın Osmanlıdaki anlayış farklarını gösterdiği -BENIM HOCAM TYT- 6. "T m ta ile de di SC bi de ya SC Y re bi SI ki B
21. Kavram olarak ve yaşantımızda güzellik zaten vardır çünkü
kaynak ve hedef olarak yaratılmıştır. Çirkinlik ise güzelliğe
yönelişi gerçekleştirmek için vardır. Öyküleme tekniğinin
uygulandığı edebî metinlerde de kurgunun karşıtlar
üzerine yapılması, buradan karşılaştırmalara gidilmesi
güzelliği belirgin kılmak ve okurların tercihini güzellikten
yana yapmasını sağlamak içindir. Masalların da üzerine
kurulduğu temel felsefe budur. Masallarda iyi ve kötü
diye kesin çizgilerle ayrılmış iki kutuplu bir dünya vardır.
Masalın sonundaki iyi ödüllendirilmiş, kötü cezalandırılmışsa
okuyucu, tercihini iyiden yana yapmış olacaktır.
Bu parçaya göre masalların da üzerine kurulduğu temel
felsefenin amacı aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Karşıt kavramların olumlusunu tercih edilebilir biçimde
görünür hâle getirmek
B) Dünyada güzellikler kadar çirkinliklerin de var olduğunu
fark ettirmek
Edebî metinler yoluyla, hedef kitleye, gerçeklik adına
olumsuzlukları da göstermek
D) Kötülüğün her türlü huzursuzluğa yol açtığını anlatmak
E) Hayattaki bütün büyük hamlelerin kaynağını karşıtlığın
oluşturduğunu vurgulamak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
21. Kavram olarak ve yaşantımızda güzellik zaten vardır çünkü kaynak ve hedef olarak yaratılmıştır. Çirkinlik ise güzelliğe yönelişi gerçekleştirmek için vardır. Öyküleme tekniğinin uygulandığı edebî metinlerde de kurgunun karşıtlar üzerine yapılması, buradan karşılaştırmalara gidilmesi güzelliği belirgin kılmak ve okurların tercihini güzellikten yana yapmasını sağlamak içindir. Masalların da üzerine kurulduğu temel felsefe budur. Masallarda iyi ve kötü diye kesin çizgilerle ayrılmış iki kutuplu bir dünya vardır. Masalın sonundaki iyi ödüllendirilmiş, kötü cezalandırılmışsa okuyucu, tercihini iyiden yana yapmış olacaktır. Bu parçaya göre masalların da üzerine kurulduğu temel felsefenin amacı aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) Karşıt kavramların olumlusunu tercih edilebilir biçimde görünür hâle getirmek B) Dünyada güzellikler kadar çirkinliklerin de var olduğunu fark ettirmek Edebî metinler yoluyla, hedef kitleye, gerçeklik adına olumsuzlukları da göstermek D) Kötülüğün her türlü huzursuzluğa yol açtığını anlatmak E) Hayattaki bütün büyük hamlelerin kaynağını karşıtlığın oluşturduğunu vurgulamak
31. Yakında dünyadaki kaynakların insanları doyurması
mümkün olmayacak. İşte burada teknolojinin imkânları
hayatımızı kurtaracak. Yeni tarım metotları ya da labo-
ratuvarlarda üretilecek gıdalar vb. yöntemlerle insanla-
rin beslenme sorunları çözülebilecek. Organik tarım çok
faydalı fakat şu an bile bunlara sadece burjuva kesimi
ulaşabiliyor. Kaldı ki herkesin organik tarımla besle-
nebileceği düşüncesi gerçeklikten uzak. Bakmayın siz
ileri geri konuşanlara, GDO'lar insanlığın ümidi olacak.
Öte yandan bazı ihtiyaçlarımızı dünyadan karşılama-
mız mümkün olmayacak. Mesela petrol, gaz ve metaller
dünyada sınırlı; biz de mecburen bunları uzaydan temin
etmek yoluna gideceğiz.
Bu sözleri söyleyen biri için aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
Theanined egnefeltil
A) Yapay gıdalarla beslenmeyi ilerisi için alternatif bir
çözüm görmektedir.
B) Organik tarımın belli bir kesimin dayatması olduğunu
düşünmektedir.
C) Teknolojik gelişmelerin insanlığın devamı için elzem
olduğuna inanmaktadır.
D) Doğal kaynak sıkıntısının dünya dışından çözülebi-
leceğini ileri sürmektedir.
E) GDO'larla ilgili eleştirilerin ciddiye alınmaması gerek-
tiğini savunmaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
31. Yakında dünyadaki kaynakların insanları doyurması mümkün olmayacak. İşte burada teknolojinin imkânları hayatımızı kurtaracak. Yeni tarım metotları ya da labo- ratuvarlarda üretilecek gıdalar vb. yöntemlerle insanla- rin beslenme sorunları çözülebilecek. Organik tarım çok faydalı fakat şu an bile bunlara sadece burjuva kesimi ulaşabiliyor. Kaldı ki herkesin organik tarımla besle- nebileceği düşüncesi gerçeklikten uzak. Bakmayın siz ileri geri konuşanlara, GDO'lar insanlığın ümidi olacak. Öte yandan bazı ihtiyaçlarımızı dünyadan karşılama- mız mümkün olmayacak. Mesela petrol, gaz ve metaller dünyada sınırlı; biz de mecburen bunları uzaydan temin etmek yoluna gideceğiz. Bu sözleri söyleyen biri için aşağıdakilerden hangisi söylenemez? Theanined egnefeltil A) Yapay gıdalarla beslenmeyi ilerisi için alternatif bir çözüm görmektedir. B) Organik tarımın belli bir kesimin dayatması olduğunu düşünmektedir. C) Teknolojik gelişmelerin insanlığın devamı için elzem olduğuna inanmaktadır. D) Doğal kaynak sıkıntısının dünya dışından çözülebi- leceğini ileri sürmektedir. E) GDO'larla ilgili eleştirilerin ciddiye alınmaması gerek- tiğini savunmaktadır.
19. Altmışlık ünlü bir ressam bir gün bir lokantaya girer. Ce-
binde parası yoktur fakat aldırmaz. Lokantacıya yapa-
cağı portresine karşılık yemek yemek istediğini söyler.
Lokantacı kabul eder. Ressam karnını güzelce doyur-
duktan sonra bir çırpıda lokantacının portresini çizer ve
masaya bırakır. Kalkarken adam gelir, resme bakar ve
beğenir. "Güzel ama bir dakikada yaptınız bunu oysa bir
saattir yiyorsunuz." der. Ressam "Bir dakika değil, altmış
yıl ve bir dakika." diye yanıt verir.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanlarla
örtüşür?
A) Sanatsal ürünler, anlık gelen esinlerin meyveleridir.
B) Gerçek sanatçı, düşünü en kısa sürede vücuda ge-
tirendir.
C) Sanatçının yaratıları, yeteneklerle tecrübelerin ürü-
nüdür.
D) Sanatsal uğraşıda önemli olan, sanatçının kişisel be-
ğenisidir.
E) Her sanatçının hayali özgün ürünler ortaya çıkarabil-
mektir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
19. Altmışlık ünlü bir ressam bir gün bir lokantaya girer. Ce- binde parası yoktur fakat aldırmaz. Lokantacıya yapa- cağı portresine karşılık yemek yemek istediğini söyler. Lokantacı kabul eder. Ressam karnını güzelce doyur- duktan sonra bir çırpıda lokantacının portresini çizer ve masaya bırakır. Kalkarken adam gelir, resme bakar ve beğenir. "Güzel ama bir dakikada yaptınız bunu oysa bir saattir yiyorsunuz." der. Ressam "Bir dakika değil, altmış yıl ve bir dakika." diye yanıt verir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılanlarla örtüşür? A) Sanatsal ürünler, anlık gelen esinlerin meyveleridir. B) Gerçek sanatçı, düşünü en kısa sürede vücuda ge- tirendir. C) Sanatçının yaratıları, yeteneklerle tecrübelerin ürü- nüdür. D) Sanatsal uğraşıda önemli olan, sanatçının kişisel be- ğenisidir. E) Her sanatçının hayali özgün ürünler ortaya çıkarabil- mektir.
Adam üç adım atıp masanın üzerindeki lambaya yaklaştı.
- Vay canina, diye devam etti, olanı biteni anlamamış gibi
görünerek, bu mümkün değil. Duymadınız mı? Ben bir kürek
mahkûmuyum. Ağır hapis cezası aldım. Cebinden katlanmış
büyük bir sarı kâğıt çıkardı. İşte kimliğim. Gördüğünüz gibi,
sarı. Gittiğim her yerden kovulmama neden oluyor. (...) Bu
sizin için önemli değil, on dokuz yıl zindanda kalmış. Beş yıl
hırsızlıktan, on dört yıl dört kez kaçmayı denediği için. Bu
şahıs çok tehlikelidir. İşte hepsi bu. Herkes beni kapı dışarı
etti. Siz beni kabul ediyor musunuz? Burası han mı? Bana
yiyecek bir şeyler ve yatacak bir yer verir misiniz? Ahırınız var
mı?
Madam Magloire, dedi piskopos, yüklükteki yatağa temiz
çarşaf koyun.
Daha önce iki kadının ne kadar itaatkâr olduklarını belirtmiştik.
Madam Magloire, talimatı yerine getirmek için salondan çıktı.
Bu parça aşağıdaki edebî akımlardan hangisinin
özelliklerini taşımaktadır?
A) Klasisizm
C) Realizm
E) Sembolizm
Romantizm
D) Sürrealizm
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Adam üç adım atıp masanın üzerindeki lambaya yaklaştı. - Vay canina, diye devam etti, olanı biteni anlamamış gibi görünerek, bu mümkün değil. Duymadınız mı? Ben bir kürek mahkûmuyum. Ağır hapis cezası aldım. Cebinden katlanmış büyük bir sarı kâğıt çıkardı. İşte kimliğim. Gördüğünüz gibi, sarı. Gittiğim her yerden kovulmama neden oluyor. (...) Bu sizin için önemli değil, on dokuz yıl zindanda kalmış. Beş yıl hırsızlıktan, on dört yıl dört kez kaçmayı denediği için. Bu şahıs çok tehlikelidir. İşte hepsi bu. Herkes beni kapı dışarı etti. Siz beni kabul ediyor musunuz? Burası han mı? Bana yiyecek bir şeyler ve yatacak bir yer verir misiniz? Ahırınız var mı? Madam Magloire, dedi piskopos, yüklükteki yatağa temiz çarşaf koyun. Daha önce iki kadının ne kadar itaatkâr olduklarını belirtmiştik. Madam Magloire, talimatı yerine getirmek için salondan çıktı. Bu parça aşağıdaki edebî akımlardan hangisinin özelliklerini taşımaktadır? A) Klasisizm C) Realizm E) Sembolizm Romantizm D) Sürrealizm