Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

Türkçe Testi
7. () 1204'te İstanbul'un Latinlerce işgal edilmesi sırasında
Boniface tarafından ele geçirilen ve 1204-1261 yılları
arasında Latin imparatorlarınca iskân edilen Bukoleon
Sarayı, Bizans'ın Rumlarca ele geçirilmesinin ardından
terk edilmiştir. (II) İşgal döneminde Boniface, kendisinin
müstakbel Konstantinopolis Imparatorluğu'nun öncelik
adayı olduğunu düşünse de Venedikli rakipleri onun
imparator olmasını engellemiştir. (III) 15. yüzyılda buradaki
sarnıcın üzerine Kızlar Ağası Mehmet Ağa Camisi inşa
edilince sarayın bu cephesindeki heykel grubu ortadan
kalkmıştır. (IV) Sarayın batı kısmı, Osmanlı Dönemi'nde
Sirkeci'ye doğru inşa edilecek demir yoluna yol açmak
için yıkıldığı 1873 yılına kadar görülebilmekteyse de
günümüzde ancak doğu kısmı ayakta kalabilmiştir.
(V) Saraydaki bazı aslan heykelleri şimdilerde İstanbul
Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir.
Kafa Dengi
Bu parçada yer alan numaralanmış cümlelerde
Bukoleon Sarayı hakkında aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
AX. cümlede, tarihçesine dair nesnel veriler
paylaşılmıştır.
B) cümlede, bazı tarihî şahsiyetlerin hayallerini
süslediğinden söz edilmiştir.
III. cümlede, yeni bir yapının tesiriyle meydana gelen
farklılaşmaya değinilmiştir.
D) IV. cümlede, ulaşım maksatlı inşaat faaliyetlerinin
yıkıcı etkisine işaret edilmiştir.
V. cümlede, İstanbul'daki bir müzenin kimi eserlerine
ev sahipliği yaptığı söylenmiştir.
7ar, akademisyen Prof. Artun Ünsal; bu kez
karşısına. (Tel Dolaptaki
innu ediniyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Türkçe Testi 7. () 1204'te İstanbul'un Latinlerce işgal edilmesi sırasında Boniface tarafından ele geçirilen ve 1204-1261 yılları arasında Latin imparatorlarınca iskân edilen Bukoleon Sarayı, Bizans'ın Rumlarca ele geçirilmesinin ardından terk edilmiştir. (II) İşgal döneminde Boniface, kendisinin müstakbel Konstantinopolis Imparatorluğu'nun öncelik adayı olduğunu düşünse de Venedikli rakipleri onun imparator olmasını engellemiştir. (III) 15. yüzyılda buradaki sarnıcın üzerine Kızlar Ağası Mehmet Ağa Camisi inşa edilince sarayın bu cephesindeki heykel grubu ortadan kalkmıştır. (IV) Sarayın batı kısmı, Osmanlı Dönemi'nde Sirkeci'ye doğru inşa edilecek demir yoluna yol açmak için yıkıldığı 1873 yılına kadar görülebilmekteyse de günümüzde ancak doğu kısmı ayakta kalabilmiştir. (V) Saraydaki bazı aslan heykelleri şimdilerde İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir. Kafa Dengi Bu parçada yer alan numaralanmış cümlelerde Bukoleon Sarayı hakkında aşağıdakilerden hangisi söylenemez? AX. cümlede, tarihçesine dair nesnel veriler paylaşılmıştır. B) cümlede, bazı tarihî şahsiyetlerin hayallerini süslediğinden söz edilmiştir. III. cümlede, yeni bir yapının tesiriyle meydana gelen farklılaşmaya değinilmiştir. D) IV. cümlede, ulaşım maksatlı inşaat faaliyetlerinin yıkıcı etkisine işaret edilmiştir. V. cümlede, İstanbul'daki bir müzenin kimi eserlerine ev sahipliği yaptığı söylenmiştir. 7ar, akademisyen Prof. Artun Ünsal; bu kez karşısına. (Tel Dolaptaki innu ediniyor.
7.
DERLER KARMASI
Bir yapıt, kendi halkından izler taşıdığı ölçüde insarlige ses
lenebilir.
Aşağıdakilerden hangisi, bu cümle ile anlamca aynı doğ
rultudadır?
Hall
A) Halkın sorunlarını ulusal bir dille aktaran yapıtlar klasik
olmaya adaydır.
B) Sanatçı, yapıtlarında yalnız gerçeklere yer verdiği süre
ce evrenselliği yakalayabilir.
C) Evrensel yapıtların en temel özelliği, ulusal bir dille yazı
mış olmalarıdır.
D) Bir sanatçı ulusalla evrenseli aynı potada eritiyorsa kalı-
cıdır.
E) Evrenselliği yakalamanın yolu, ulusallıktan geçer.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. DERLER KARMASI Bir yapıt, kendi halkından izler taşıdığı ölçüde insarlige ses lenebilir. Aşağıdakilerden hangisi, bu cümle ile anlamca aynı doğ rultudadır? Hall A) Halkın sorunlarını ulusal bir dille aktaran yapıtlar klasik olmaya adaydır. B) Sanatçı, yapıtlarında yalnız gerçeklere yer verdiği süre ce evrenselliği yakalayabilir. C) Evrensel yapıtların en temel özelliği, ulusal bir dille yazı mış olmalarıdır. D) Bir sanatçı ulusalla evrenseli aynı potada eritiyorsa kalı- cıdır. E) Evrenselliği yakalamanın yolu, ulusallıktan geçer.
21. Algoloji; ağrı kaynağı olabilecek nedenleri inceleyen, tanı
konduktan sonra ağrı kaynağını ve ağrıyı ilaçlarla ve girişim-
sel yöntemlerle tedavi eden, gerektiğinde ağrı kaynaklarının
tanısı veya tedavisi amacıyla hastaları farklı disiplinlere yön-
lendiren bilimdir. Ağrı dendiğinde, çoğunluğun algıladığı gibi
sadece sızlama, zonklama şeklindeki ağrı düşünülmemeli-
dir. Hastaların büyük bir bölümü kimi zaman yanma, acima,
karıncalanma, uyuşma, soğuma şeklinde yakınmalar ile ağrı
kliniklerine başvurmaktadırlar. Uzun soluklu ağrı şikâyetleri,
sosyal ve psikolojik problemleri de beraberinde getirir. Bu
noktada ağrı dışı şikâyetler de algolojinin değerlendirme, te-
davi ve yönlendirme alanına girer. Bu tür yakınmaları olan
hastalar ağrı bilim dalı tarafından detaylı araştırılmaya ve çö-
zümlenmeye gereksinim duyarlar.
1. Sosyal bozukluklar
II. Psikolojik bozukluklar
III. Fiziksel ağrılar
Bu parçadaki altı çizili sözle numaralanmış hangi tür
hastalıklara göndermede bulunulmuştur?
A) Yalnız L
D) I ve II
B) Yalnız II
E) II ve III
C) Yalnız III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
21. Algoloji; ağrı kaynağı olabilecek nedenleri inceleyen, tanı konduktan sonra ağrı kaynağını ve ağrıyı ilaçlarla ve girişim- sel yöntemlerle tedavi eden, gerektiğinde ağrı kaynaklarının tanısı veya tedavisi amacıyla hastaları farklı disiplinlere yön- lendiren bilimdir. Ağrı dendiğinde, çoğunluğun algıladığı gibi sadece sızlama, zonklama şeklindeki ağrı düşünülmemeli- dir. Hastaların büyük bir bölümü kimi zaman yanma, acima, karıncalanma, uyuşma, soğuma şeklinde yakınmalar ile ağrı kliniklerine başvurmaktadırlar. Uzun soluklu ağrı şikâyetleri, sosyal ve psikolojik problemleri de beraberinde getirir. Bu noktada ağrı dışı şikâyetler de algolojinin değerlendirme, te- davi ve yönlendirme alanına girer. Bu tür yakınmaları olan hastalar ağrı bilim dalı tarafından detaylı araştırılmaya ve çö- zümlenmeye gereksinim duyarlar. 1. Sosyal bozukluklar II. Psikolojik bozukluklar III. Fiziksel ağrılar Bu parçadaki altı çizili sözle numaralanmış hangi tür hastalıklara göndermede bulunulmuştur? A) Yalnız L D) I ve II B) Yalnız II E) II ve III C) Yalnız III
24. (1) Sayısı çok olmasa da roman alanındaki çalışmalarıyla
üzerinde durulması gereken bir araştırmacıdır Güzin Dino.
(II) Yazılarını bir arada değerlendirdiğimizde sanatçının in-
celeme ölçütü ve bakış açısıyla Türk romanında gerçeklik
diyebileceğimiz bir bütünlüğe ulaşmak istediği söylenebilir.
(III) Bu alandaki ilk eseri "Tanzimattan Sonra Edebiyatta Ger-
çekliğe Doğru" başlıklı uzun bir incelemedir. (IV) Kronolojik
bir çizgi izleyerek Namık Kemal'den Beşir Fuad'a kadar do-
nemin başlıca yazarlarını gerçeklik açısından değerlendirir
Dino. (V) Güzin Dino'nun edebiyatımıza asıl katkısı Türk
Romanının Doğuşu" adlı incelemesidir. (VI) Dino bu eserin-
de romanın tamamen Batı'dan ithal bir tür olduğu görüşüne
karşı yeni bir bakış açısı getirmiştir.
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
C) IV
D) V
-xam A) II SYS
B) III
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. (1) Sayısı çok olmasa da roman alanındaki çalışmalarıyla üzerinde durulması gereken bir araştırmacıdır Güzin Dino. (II) Yazılarını bir arada değerlendirdiğimizde sanatçının in- celeme ölçütü ve bakış açısıyla Türk romanında gerçeklik diyebileceğimiz bir bütünlüğe ulaşmak istediği söylenebilir. (III) Bu alandaki ilk eseri "Tanzimattan Sonra Edebiyatta Ger- çekliğe Doğru" başlıklı uzun bir incelemedir. (IV) Kronolojik bir çizgi izleyerek Namık Kemal'den Beşir Fuad'a kadar do- nemin başlıca yazarlarını gerçeklik açısından değerlendirir Dino. (V) Güzin Dino'nun edebiyatımıza asıl katkısı Türk Romanının Doğuşu" adlı incelemesidir. (VI) Dino bu eserin- de romanın tamamen Batı'dan ithal bir tür olduğu görüşüne karşı yeni bir bakış açısı getirmiştir. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istenirse ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? C) IV D) V -xam A) II SYS B) III E) VI
11. Bu çocuk anasının göğsünden ilk sütü emdi ve bir
daha emmedi. Çiğ et, çorba (...) istedi. Dile gelmeğe
başladı; kırk gün sonra büyüdü, yürüdü ve oynadı.
Ayakları öküz ayağı gibi; beli kurt beli gibi; omuzları
samur omuzu gibi; göğsü ayı göğsü gibi idi. Vücudu
tamamen tüylü idi. At sürüleri güder, ata biner ve av
avlardı. Günlerden ve gecelerden sonra yiğit oldu. Bu
çağda, orada büyük bir orman vardı; bir çok dereler
ve ırmaklar vardı. Buraya gelen avlar ve burada uçan
kuşlar çoktu. Bu ormanın içinde büyük bir gergedan
vardı. At sürülerini ve halkı yerdi. Büyük ve yaman bir
canavardı. Ağır bir eziyetle halkı ezmişti. Oğuz Kağan
cesur bir adamdı. Bu gergedanı avlamak istedi. Gün-
lerden bir gün ava çıktı. Kargı, yay, ok, kılıç ve kalkan-
la ava gitti.
Buna göre,
I. Anonim olup halkın ortak belleğinin ürünüdür.
II. Genellikle şiir şeklinde oluşturulur.
III. Tarihî ve sosyal olaylardan doğar, beslenir.
IV. Toplumun hafızasında iz bırakmış önemli olayları-
anlatır.
V. Kahramanlar olağanüstü özelliklere sahip olabilir.
numaralanmış özelliklerden hangisine bu parça
örnek olarak verilmiştir?
MEIZU NOTE 8
BE
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
11. Bu çocuk anasının göğsünden ilk sütü emdi ve bir daha emmedi. Çiğ et, çorba (...) istedi. Dile gelmeğe başladı; kırk gün sonra büyüdü, yürüdü ve oynadı. Ayakları öküz ayağı gibi; beli kurt beli gibi; omuzları samur omuzu gibi; göğsü ayı göğsü gibi idi. Vücudu tamamen tüylü idi. At sürüleri güder, ata biner ve av avlardı. Günlerden ve gecelerden sonra yiğit oldu. Bu çağda, orada büyük bir orman vardı; bir çok dereler ve ırmaklar vardı. Buraya gelen avlar ve burada uçan kuşlar çoktu. Bu ormanın içinde büyük bir gergedan vardı. At sürülerini ve halkı yerdi. Büyük ve yaman bir canavardı. Ağır bir eziyetle halkı ezmişti. Oğuz Kağan cesur bir adamdı. Bu gergedanı avlamak istedi. Gün- lerden bir gün ava çıktı. Kargı, yay, ok, kılıç ve kalkan- la ava gitti. Buna göre, I. Anonim olup halkın ortak belleğinin ürünüdür. II. Genellikle şiir şeklinde oluşturulur. III. Tarihî ve sosyal olaylardan doğar, beslenir. IV. Toplumun hafızasında iz bırakmış önemli olayları- anlatır. V. Kahramanlar olağanüstü özelliklere sahip olabilir. numaralanmış özelliklerden hangisine bu parça örnek olarak verilmiştir? MEIZU NOTE 8 BE
6. 1864 yılında Louse Pasteur'un, bakterilerin ısıtılarak öldü-
rüldüğünde, kendilerini tekrar üretemediklerini ve böylece
birçok gıda ürününün pastörize edilerek muhafaza süresinin
uzatıldığını ispat etmesiyle hayatın kendi kendini ürettiği id-
diası, masallar diyarındaki yerini alıyordu. O tarihten sonra
canlıların oluşması için canlıya ihtiyacı olduğu gerçeği, bilim
dünyasında kabul gördü.
Parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Bilimsel gelişme, farklı düşünmeyle gerçekleşir.
B) Louise Pasteur, bilimde önemli bir gelişmeye imza at-
mıştır.
C) Canlılar, oluşumları sırasında birbirine muhtaçtır.
D) Bir buluşun sonraki dönemlerde geçersiz kılınması
mümkündür.
E) Bilim sayesinde bugün daha sağlıklı bir hayat sürmek-
teyiz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. 1864 yılında Louse Pasteur'un, bakterilerin ısıtılarak öldü- rüldüğünde, kendilerini tekrar üretemediklerini ve böylece birçok gıda ürününün pastörize edilerek muhafaza süresinin uzatıldığını ispat etmesiyle hayatın kendi kendini ürettiği id- diası, masallar diyarındaki yerini alıyordu. O tarihten sonra canlıların oluşması için canlıya ihtiyacı olduğu gerçeği, bilim dünyasında kabul gördü. Parçaya göre, aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Bilimsel gelişme, farklı düşünmeyle gerçekleşir. B) Louise Pasteur, bilimde önemli bir gelişmeye imza at- mıştır. C) Canlılar, oluşumları sırasında birbirine muhtaçtır. D) Bir buluşun sonraki dönemlerde geçersiz kılınması mümkündür. E) Bilim sayesinde bugün daha sağlıklı bir hayat sürmek- teyiz.
ürce
sani
kin-
an-
1-
TYT / TÜRKÇE
9. Halk anlatıları bir toplumun inanışlarını, geleneklerini, haya-
ta bakışını yansıtır Sözlü kültür döneminin en önemli kay-
nakları olan bu anlatılar, geçmişten günümüze toplumun
değerleri ve toplumsal kabulleriyle şekillenmişlerdir Anlatı-
larda yer alan kahramanların konumlandırılışı, statülerinin
belirlenişi bu durumun sonucudur. Mitlerde kutsal bir öykü-
nün kahramanı, destanlarda olağanüstü güç ve becerilerle
yiğitlik sergilerken halk hikâyelerinde gerçek dünyanın
yaşam şartlarına uyum sağlayan kahramanlara dönüşmüş-
tür.
Bu parçadaki altı çizili ifadeyle;
1. Toplumun yaşamı anlamlandırma biçimi,
II. Toplumun kültürel dokusuna uyması,
III. Toplumun eserin oluşumunda aktif rol alması,
durumlarından hangilerine gönderme yapılmamıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
C) Yalnız III
E) I ve III
11. (1) İstanbul, Avrupa'nın gü
şehridir. ( Tek tük ve birt
başlı sokakları aydınlatır.
bu sokaklara girmeyl gö
bul'u Beyoğlu ve Galata
(V) Aydınlanmış birçok
akisleri ve yıldızlar dör
getirir.
Bu parçadaki cümle
(A)
BI
I 13
ITT 13
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ürce sani kin- an- 1- TYT / TÜRKÇE 9. Halk anlatıları bir toplumun inanışlarını, geleneklerini, haya- ta bakışını yansıtır Sözlü kültür döneminin en önemli kay- nakları olan bu anlatılar, geçmişten günümüze toplumun değerleri ve toplumsal kabulleriyle şekillenmişlerdir Anlatı- larda yer alan kahramanların konumlandırılışı, statülerinin belirlenişi bu durumun sonucudur. Mitlerde kutsal bir öykü- nün kahramanı, destanlarda olağanüstü güç ve becerilerle yiğitlik sergilerken halk hikâyelerinde gerçek dünyanın yaşam şartlarına uyum sağlayan kahramanlara dönüşmüş- tür. Bu parçadaki altı çizili ifadeyle; 1. Toplumun yaşamı anlamlandırma biçimi, II. Toplumun kültürel dokusuna uyması, III. Toplumun eserin oluşumunda aktif rol alması, durumlarından hangilerine gönderme yapılmamıştır? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız III E) I ve III 11. (1) İstanbul, Avrupa'nın gü şehridir. ( Tek tük ve birt başlı sokakları aydınlatır. bu sokaklara girmeyl gö bul'u Beyoğlu ve Galata (V) Aydınlanmış birçok akisleri ve yıldızlar dör getirir. Bu parçadaki cümle (A) BI I 13 ITT 13
Deneme - 2
20. Cumhuriyet Dönemi'nin en büyük öykücüsü Sait Faik'tir
diyebilirim. Kendinden öncekilerin yapmadığı bir şeyi
yaptı; Türk öykücülüğünde daha önce hiç denenmemiş
yepyeni bir tarz getirdi o. O zamana kadar öykü, yalnızca
başlangıcı, ortası ve sonucu olan ilginç bir olay üzerine
kuruldu. Sait Faik ise bir konuyu değil, yaşamın bir par-
çasını işledi. Ona göre, insanı ilgilendiren her şey bir
konuydu. Bir tezi savunmaz, bir yaşantıyı yansıtırdı. İnsan
sevgisi, doğa sevgisiyle dolu bir yüreği vardı. Doğanın
da insana birşeyler kattığını, tabiatın durağanlıktan öte
insana huzur da verdiğini kanıtladı. Bir boya sandığı, bir
semaver, bir garson, bir balıkçı onun anlatımıyla birden-
bire ilginçlik kazandı. O kendinden sonra gelenleri de
etkiledi.
Bu parçada Sait Faik'le ilgili olarak aşağıdaki yargılar-
dan hangisi çıkarılamaz?
A Öykülerinde düşündüklerini değil, gördüklerini ve
yaşadıklarını anlatmıştır.
B) Öykülerinde, çevrenin insan üzerindeki etkilerini belirt-
meye ağırlık vermiştir.
C) Öykü türünde yeni bir çığır açmıştır.
D) Öykülerinin konusu, insanoğlunun çarpıcı bir anısı, bir
tavrı ya da bir durumudur.
E) Öykü kişilerini, her yerde ve her zaman rastlanabilen,
sıradan insanlardan seçmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Deneme - 2 20. Cumhuriyet Dönemi'nin en büyük öykücüsü Sait Faik'tir diyebilirim. Kendinden öncekilerin yapmadığı bir şeyi yaptı; Türk öykücülüğünde daha önce hiç denenmemiş yepyeni bir tarz getirdi o. O zamana kadar öykü, yalnızca başlangıcı, ortası ve sonucu olan ilginç bir olay üzerine kuruldu. Sait Faik ise bir konuyu değil, yaşamın bir par- çasını işledi. Ona göre, insanı ilgilendiren her şey bir konuydu. Bir tezi savunmaz, bir yaşantıyı yansıtırdı. İnsan sevgisi, doğa sevgisiyle dolu bir yüreği vardı. Doğanın da insana birşeyler kattığını, tabiatın durağanlıktan öte insana huzur da verdiğini kanıtladı. Bir boya sandığı, bir semaver, bir garson, bir balıkçı onun anlatımıyla birden- bire ilginçlik kazandı. O kendinden sonra gelenleri de etkiledi. Bu parçada Sait Faik'le ilgili olarak aşağıdaki yargılar- dan hangisi çıkarılamaz? A Öykülerinde düşündüklerini değil, gördüklerini ve yaşadıklarını anlatmıştır. B) Öykülerinde, çevrenin insan üzerindeki etkilerini belirt- meye ağırlık vermiştir. C) Öykü türünde yeni bir çığır açmıştır. D) Öykülerinin konusu, insanoğlunun çarpıcı bir anısı, bir tavrı ya da bir durumudur. E) Öykü kişilerini, her yerde ve her zaman rastlanabilen, sıradan insanlardan seçmiştir.
+
9.
ASUT T13
Çocuklara okulda Dünya'nın Güneş'in çevresinde
döndüğü öğretilir. Oysa insanlar Güneş'in sabahtan
akşama kadar gökyüzünde kaldığını, akşam geçip
gittiğini düşünmekte ve Dünya'vi da tüm bunlar ger-
çekleşirken olduğu yerde duran bir gezegen olarak
gözlemektedir. Hatta bazı insanlar hangisinin hangi-
si etrafında döndüğü sorusunu "Guneş, Dünya'nın
etrafında dönuyor. Şekinoe yanıtlamaktadır.
Bu parçada anatilan duruma asağıdakilerden
hangisinin yol açtığı ileri sürülebilir?
A) Yaşantıların okuldaki öğretmenlerden daha et-
kili olabilmesi
Coğrafya derslerinin yetersiz kalması
C)
Insanların daha çok duyduklarına inanması
D) Astronominin sıradan insanlar için ilgi çeken bir
konu olmaması
E) Bilimsel bilgilerin zamanla değişebilmesi
B)
11
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
+ 9. ASUT T13 Çocuklara okulda Dünya'nın Güneş'in çevresinde döndüğü öğretilir. Oysa insanlar Güneş'in sabahtan akşama kadar gökyüzünde kaldığını, akşam geçip gittiğini düşünmekte ve Dünya'vi da tüm bunlar ger- çekleşirken olduğu yerde duran bir gezegen olarak gözlemektedir. Hatta bazı insanlar hangisinin hangi- si etrafında döndüğü sorusunu "Guneş, Dünya'nın etrafında dönuyor. Şekinoe yanıtlamaktadır. Bu parçada anatilan duruma asağıdakilerden hangisinin yol açtığı ileri sürülebilir? A) Yaşantıların okuldaki öğretmenlerden daha et- kili olabilmesi Coğrafya derslerinin yetersiz kalması C) Insanların daha çok duyduklarına inanması D) Astronominin sıradan insanlar için ilgi çeken bir konu olmaması E) Bilimsel bilgilerin zamanla değişebilmesi B) 11
12. Gerçek şiir, bizi şu içinde yaşadığımız dünyadan alıp
başka bir dünyaya götürebilen şiirdir. Çünkü rüya ve ha-
tıra dünyasıyla şiir dünyası arasında büyük bir benzerlik
vardır. Rüya ve hatıralar dünyasında, her şey gerçek
hayattan uzaklaştığı ölçüde şiir havasına bürünür ve
değer kazanır.
Bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerin hangisine
ulaşılabilir?
A) Şiirin ruhumuzda uyandırdıkları, gerçek dünyadaki-
lere paralel olmalıdır.
B) Her dönemin şiir anlayışında toplumun yaşantısını
görmek mümkündür.
C) Gerçek bir şairin şiirinde anlattıklarıyla kendi yaşa-
mındaki olaylar arasında bir bağ olmalıdır.
D) Sanat dünyasında şairin var olabilmesini sağlayan
şey, onun eserine hatıralarını yansıtmasında yatar.
E) Şiir, bizi yaşadığımız dünyadan alıp bir başka âleme
götürebildiği ölçüde değerlidir.
GO-TYT "Topkapı Sarayı Deneme 3"-2301/03
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
12. Gerçek şiir, bizi şu içinde yaşadığımız dünyadan alıp başka bir dünyaya götürebilen şiirdir. Çünkü rüya ve ha- tıra dünyasıyla şiir dünyası arasında büyük bir benzerlik vardır. Rüya ve hatıralar dünyasında, her şey gerçek hayattan uzaklaştığı ölçüde şiir havasına bürünür ve değer kazanır. Bu parçadan yola çıkılarak aşağıdakilerin hangisine ulaşılabilir? A) Şiirin ruhumuzda uyandırdıkları, gerçek dünyadaki- lere paralel olmalıdır. B) Her dönemin şiir anlayışında toplumun yaşantısını görmek mümkündür. C) Gerçek bir şairin şiirinde anlattıklarıyla kendi yaşa- mındaki olaylar arasında bir bağ olmalıdır. D) Sanat dünyasında şairin var olabilmesini sağlayan şey, onun eserine hatıralarını yansıtmasında yatar. E) Şiir, bizi yaşadığımız dünyadan alıp bir başka âleme götürebildiği ölçüde değerlidir. GO-TYT "Topkapı Sarayı Deneme 3"-2301/03
Bu yazar edebiyatımızdaki özgün yerini, popüler kül-
türe tutsak olmadan, kendi çizgisini koruyarak yazdığı
öykülerle sağladı. Okurlarına, kimi zaman karamsar
gibi görünen bu yapıtlar, aslında insan gerçeğine yö-
nelik bir arayışın sonucudur. Bunlar, incelikli çözüm-
lemeleriyle ve bireyi toplumsallık içerisinde gösterme-
ye çalışırken öne çıkardığı ayrıntılı betimlemeleriyle
ilgi çekicidir. Usta yazarın büyük kitlelere ulaşamayı-
şının nedeni, kolaycılıktan uzak ve okurdan emek
isteyen bir anlatım ortaya koymuş olmasıdır.
59. Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağı-
dakilerin hangisi söylenebilir?
A) Birçok türde yazılmış yapıtları vardır.
B) Yapıtlarında gerçekle kurmacayı ustaca kaynaş-
tırmıştır.
C) Konularını işlerken detaylara önem vermiştir.
D) Az sözle çok şey ifade etme çabasındadır.
E)
Öykülerinde her kesimden insanın sorunlarını ele
almıştır.
60. Bu parçaya göre, yazarın, okurunun çok olmama-
sının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
AP Olayları karmaşık bir sırada ele alması
B) Popüler kültür hakkında fazla bilgi sahibi olma-
mast
C) Daha önce hiç denenmemiş anlatım biçimleri
kullanması
D) Sıradan konuları ele alması
E) Zor anlaşılır olması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Bu yazar edebiyatımızdaki özgün yerini, popüler kül- türe tutsak olmadan, kendi çizgisini koruyarak yazdığı öykülerle sağladı. Okurlarına, kimi zaman karamsar gibi görünen bu yapıtlar, aslında insan gerçeğine yö- nelik bir arayışın sonucudur. Bunlar, incelikli çözüm- lemeleriyle ve bireyi toplumsallık içerisinde gösterme- ye çalışırken öne çıkardığı ayrıntılı betimlemeleriyle ilgi çekicidir. Usta yazarın büyük kitlelere ulaşamayı- şının nedeni, kolaycılıktan uzak ve okurdan emek isteyen bir anlatım ortaya koymuş olmasıdır. 59. Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağı- dakilerin hangisi söylenebilir? A) Birçok türde yazılmış yapıtları vardır. B) Yapıtlarında gerçekle kurmacayı ustaca kaynaş- tırmıştır. C) Konularını işlerken detaylara önem vermiştir. D) Az sözle çok şey ifade etme çabasındadır. E) Öykülerinde her kesimden insanın sorunlarını ele almıştır. 60. Bu parçaya göre, yazarın, okurunun çok olmama- sının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? AP Olayları karmaşık bir sırada ele alması B) Popüler kültür hakkında fazla bilgi sahibi olma- mast C) Daha önce hiç denenmemiş anlatım biçimleri kullanması D) Sıradan konuları ele alması E) Zor anlaşılır olması
26. Atalarımız "Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır." demişlerdir.
Türk dilinde daha birçok atasözü ve deyim sözün şihirli
gücünü, tesirini anlatmak için yüzyıllar boyu söylenegel-
miştir. Türk edebiyatı, ağırlıklı olarak sözlü geleneğe da-
yanmaktadır. Oldukça zengin bir sözlü geleneğe sahip
olan Türk milleti, yüzyıllar boyu toylarında sözle eğlen-
miş, cenazelerine sözle ağıtlar düzmüş, sevdasını, sevin-
cini, acısını söze, saza dökmüştür. Şairlerimiz, yazarları-
mız asırlar boyunca sözün kudretini ortaya koyan sayısız
örnekler vermişlerdir.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy-
lenemez?
A) Kalıplaşmış sözlerin, sözcüklerin anlam özelliğinden
güç aldığı
B) Duyguların sözler aracılığıyla yansıtıldığı
C) Yazılı olmayan ürünlere yoğun olarak başvurulduğu
D) Sözcüklerin gücünü yansıtan birçok eserin varlığı
E) Sözlü geleneğe ait ürünlerin günümüze nasıl aktarıldı-
ģi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
26. Atalarımız "Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır." demişlerdir. Türk dilinde daha birçok atasözü ve deyim sözün şihirli gücünü, tesirini anlatmak için yüzyıllar boyu söylenegel- miştir. Türk edebiyatı, ağırlıklı olarak sözlü geleneğe da- yanmaktadır. Oldukça zengin bir sözlü geleneğe sahip olan Türk milleti, yüzyıllar boyu toylarında sözle eğlen- miş, cenazelerine sözle ağıtlar düzmüş, sevdasını, sevin- cini, acısını söze, saza dökmüştür. Şairlerimiz, yazarları- mız asırlar boyunca sözün kudretini ortaya koyan sayısız örnekler vermişlerdir. Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söy- lenemez? A) Kalıplaşmış sözlerin, sözcüklerin anlam özelliğinden güç aldığı B) Duyguların sözler aracılığıyla yansıtıldığı C) Yazılı olmayan ürünlere yoğun olarak başvurulduğu D) Sözcüklerin gücünü yansıtan birçok eserin varlığı E) Sözlü geleneğe ait ürünlerin günümüze nasıl aktarıldı- ģi
28. Bilim; aklın, doğrunun ve gerçeğin ortamında oluşur. An-
cak akıl ve bilimle iyiye ve güzele gidilebilir. Böyle oldu-
ğu için bilim insanda hoşgörü yaratır. Katı ve kalıplaşmış
düşüncelerden uzak, ön yargısız insanlar bilim sayesinde
yetiştirilebilir. Bilimin verileri ile iyi insan, iyi vatandaş ye-
tiştirme imkânları elde edilir. Bilime Bir ülke, bilimi
kendine kılavuz olarak seçerse her alanda büyük ilerle-
meler gösterir. Dünya uygarlık düzeyinin üstüne çıkar.
‒‒‒‒
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına
göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?
A) dayalı gerçeklerle yetiştirilmiş insanlar, hiçbir görüş ve
düşüncenin tutsağı ve yobazı olmazlar.
B) ve doğruya inanan insan hayata iyilik ve güzellik katar.
C) önem vererek bu amaca hizmet etmeyi ulusumuza bir
hedef olarak göstermeliyiz.
D) önem vermiş, bunun düşünce olarak kalmayıp eyle-
me yansımasını sağlamış kişilere ihtiyacımız var.
kilavu
kılavuzluk yapan insan ve toplumlar gerçeğin yolunu
bulmuş olur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
28. Bilim; aklın, doğrunun ve gerçeğin ortamında oluşur. An- cak akıl ve bilimle iyiye ve güzele gidilebilir. Böyle oldu- ğu için bilim insanda hoşgörü yaratır. Katı ve kalıplaşmış düşüncelerden uzak, ön yargısız insanlar bilim sayesinde yetiştirilebilir. Bilimin verileri ile iyi insan, iyi vatandaş ye- tiştirme imkânları elde edilir. Bilime Bir ülke, bilimi kendine kılavuz olarak seçerse her alanda büyük ilerle- meler gösterir. Dünya uygarlık düzeyinin üstüne çıkar. ‒‒‒‒ Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) dayalı gerçeklerle yetiştirilmiş insanlar, hiçbir görüş ve düşüncenin tutsağı ve yobazı olmazlar. B) ve doğruya inanan insan hayata iyilik ve güzellik katar. C) önem vererek bu amaca hizmet etmeyi ulusumuza bir hedef olarak göstermeliyiz. D) önem vermiş, bunun düşünce olarak kalmayıp eyle- me yansımasını sağlamış kişilere ihtiyacımız var. kilavu kılavuzluk yapan insan ve toplumlar gerçeğin yolunu bulmuş olur.
23. Nüfus artışı ile çağın gereklerine göre ihtiyaçların
farklılaşması, yeni konut ve bina ihtiyacını artırmaktadır.
Şehir planlama uzmanları; şehri, toplumun ve bireylerin
ihtiyaçlarına uygun ekonomik, çevreci ve estetik bir şekilde
planlama görevini üstlenirler. Şehir planlama uzmanlarına
özellikle şehrin kentsel dönüşüm yapılacak semtlerinde
çok ihtiyaç vardır. Bu mesleği yapacak kişilerin mühendislik
bilgisine, estetik bir zevke ve çok yönlü düşünebilme
yeteneğine sahip olması gerekir.
Bu parçaya göre şehir planlama uzmanları ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Şehirlerin kentsel dönüşümünden sorumludurlar.
B) Nüfus artışı ile kendilerine duyulan ihtiyaç artmıştır.
C) Planlamalarını yaparken pek çok unsuru göz önünde
bulundururlar.
D) Çalışmalarını mühendislerle birlikte yürütürler.
E) Hazırladıkları planların aynı zamanda uygulayıcısı da
olurlar.
4K YAYINLARI
9
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
23. Nüfus artışı ile çağın gereklerine göre ihtiyaçların farklılaşması, yeni konut ve bina ihtiyacını artırmaktadır. Şehir planlama uzmanları; şehri, toplumun ve bireylerin ihtiyaçlarına uygun ekonomik, çevreci ve estetik bir şekilde planlama görevini üstlenirler. Şehir planlama uzmanlarına özellikle şehrin kentsel dönüşüm yapılacak semtlerinde çok ihtiyaç vardır. Bu mesleği yapacak kişilerin mühendislik bilgisine, estetik bir zevke ve çok yönlü düşünebilme yeteneğine sahip olması gerekir. Bu parçaya göre şehir planlama uzmanları ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Şehirlerin kentsel dönüşümünden sorumludurlar. B) Nüfus artışı ile kendilerine duyulan ihtiyaç artmıştır. C) Planlamalarını yaparken pek çok unsuru göz önünde bulundururlar. D) Çalışmalarını mühendislerle birlikte yürütürler. E) Hazırladıkları planların aynı zamanda uygulayıcısı da olurlar. 4K YAYINLARI 9
7.
Duyuşun deyiş olması sanattır ancak bu sanatın
sanatçısı olmak yetenek gerektirir.
Bu cümlede asıl anlatılmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Yetenekli sanatçılar önemli sanat yapıtlarının
yaratıcısıdırlar.
B) Duygularını söze dönüştürebilen kişiler yete-
nekli sanatçılardır.
C) Edebiyat sanatçısı güzel söyleyişleri yaratma
becerisine sahiptir.
D) Sanatta duyuş ile deyiş arasında sıkı bir bağ
vardır.
E) Sanatçının emeği başarılı yapıtların ortaya
konmasını sağlar..
11
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Duyuşun deyiş olması sanattır ancak bu sanatın sanatçısı olmak yetenek gerektirir. Bu cümlede asıl anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Yetenekli sanatçılar önemli sanat yapıtlarının yaratıcısıdırlar. B) Duygularını söze dönüştürebilen kişiler yete- nekli sanatçılardır. C) Edebiyat sanatçısı güzel söyleyişleri yaratma becerisine sahiptir. D) Sanatta duyuş ile deyiş arasında sıkı bir bağ vardır. E) Sanatçının emeği başarılı yapıtların ortaya konmasını sağlar.. 11
26
25.
e
TYT/Türkçe
Gonolik
Klasik koşullanma yoluyla öğrenme kuramı Ivan Pavlov'un
yaptığı araştırmalara dayanır. Onun ortaya attığı "bağ kur-
ma" yöntemiyle olaylar ve nesneler arasında bağlar kuru-
lur. Pavlov yaptığı deneyde, bir eliyle köpeğine et verirken
öbür eliyle de bir zili çalar. Köpek başta bunu anlamaz çün-
kü eti yemekten başka bir şeyle ilgilenmiyordur fakat birkaç
seferden sonra köpek, ne zaman zil çalsa peşinden et de
geldiğinden artık zile karşı da tepki verir. Pavlov gözlemler
ki köpek, zil çalınca da et verilmiş gibi salya salgılamaya
başlar. Başlangıçta köpek için bir anlam ifade etmeyen şey,
daha sonra onun için anlam ifade eden bir şeye dönüştü.
-
Edimsel koşullanma, ödülü almayı ya da cezadan kurtul-
mayı sağlayan davranışı öğrenmedir. İlk edimsel koşullan-
ma deneylerini yapan Skinner, aç bırakılan bir fareyi bir ku-
tunun içine koyar. Fare, kutunun içinde gezinirken rastgele
kutudaki pedala basar ve içeri yiyecek düşer. Fare yiyeceği
yer ve dolaşmaya devam eder. Dolaşırken yine rastgele
pedala basar ve içeri yine yiyecek düşer. Bu olay, fare
pedala her bastığında tekrarlanınca fare bağlantıyı çözer
ve acıktıkça pedala basar yani ortada duygu sonucu değil
düşünce sonucu davranışa yönelme vardır. Organizma öğ-
renirken aktiftir, zihinsel çaba sonucu öğrenme gerçekleş-
miştir.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle-
nebilir?
A) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermek-
tedir.
B) Aynı konuya ilişkin farklı görüşler olduğunu vurgulamakta-
dır.
11
C) Farklı olguları farklı yönleriyle değerlendirip ele almaktadır.
D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sun-
maktadır.
E) Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer nedenlerle
açıklamaktadır.
akta
yay
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
26 25. e TYT/Türkçe Gonolik Klasik koşullanma yoluyla öğrenme kuramı Ivan Pavlov'un yaptığı araştırmalara dayanır. Onun ortaya attığı "bağ kur- ma" yöntemiyle olaylar ve nesneler arasında bağlar kuru- lur. Pavlov yaptığı deneyde, bir eliyle köpeğine et verirken öbür eliyle de bir zili çalar. Köpek başta bunu anlamaz çün- kü eti yemekten başka bir şeyle ilgilenmiyordur fakat birkaç seferden sonra köpek, ne zaman zil çalsa peşinden et de geldiğinden artık zile karşı da tepki verir. Pavlov gözlemler ki köpek, zil çalınca da et verilmiş gibi salya salgılamaya başlar. Başlangıçta köpek için bir anlam ifade etmeyen şey, daha sonra onun için anlam ifade eden bir şeye dönüştü. - Edimsel koşullanma, ödülü almayı ya da cezadan kurtul- mayı sağlayan davranışı öğrenmedir. İlk edimsel koşullan- ma deneylerini yapan Skinner, aç bırakılan bir fareyi bir ku- tunun içine koyar. Fare, kutunun içinde gezinirken rastgele kutudaki pedala basar ve içeri yiyecek düşer. Fare yiyeceği yer ve dolaşmaya devam eder. Dolaşırken yine rastgele pedala basar ve içeri yine yiyecek düşer. Bu olay, fare pedala her bastığında tekrarlanınca fare bağlantıyı çözer ve acıktıkça pedala basar yani ortada duygu sonucu değil düşünce sonucu davranışa yönelme vardır. Organizma öğ- renirken aktiftir, zihinsel çaba sonucu öğrenme gerçekleş- miştir. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söyle- nebilir? A) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermek- tedir. B) Aynı konuya ilişkin farklı görüşler olduğunu vurgulamakta- dır. 11 C) Farklı olguları farklı yönleriyle değerlendirip ele almaktadır. D) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sun- maktadır. E) Farklı üsluplar kullansalar da konuyu benzer nedenlerle açıklamaktadır. akta yay