Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

USTM lyi bir edebiyat eseri çocukların dünyaya başka perspektiflerden bakmalarını sağlayıp onları başka mekânlara, başka zamanlara götürerek yaşam alanlarını genişletir. Çocukların duygularını harekete geçirerek edebiyat eserinde hayal edilen yaşantılara girmelerini sağlar. Başkalarının yaşamları ile kendi yaşamları arasında bağ kurduklarını hissettirir. Çocuklar bu yaşamlarda kimi zaman macera, kimi zaman heyecan, kimi zaman da zorluklarla karşılaşır. Bu farklı durumlar çocukların zorluklarla baş etme, sorunlara farklı yollardan çözüm bulma, empati kurma becerilerinin gelişimine yardımcı olur. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi iyi bir edebiyat eserlerinin çocuklara katkısı olarak değerlendirilemez? A) Farklı yerlerde hissettirerek dünyasının sınırlarını genişletmesi B) Hayata farklı bir açıdan bakabilmelerini sağlaması CHayal edilen yaşantılara sahip olamayacaklını göstermesi D) Değişik güçlüklerle başa çıkabilmelerine destek olması E) Başkalarını anlama ve onlara ilişkin farkındalık geliştirmesi

3. Insanın hayatım dediği şey geçmişten ibarettir. Attığımız her adım geçmişte şekillenmeye başlıyor. Yaşadığımız tüm iyi ve kötü olaylar bizi biz yapıyor. Insan her zaman yaralıdır. Bence bizi diğer canlılardan ayıran en büyük özellik bu, yaralıyız ve bunu biliyoruz. Yaşamak dediğimiz acıyla başa çıkma mücadelesidir yaramız. Kimi zaman yok sayarak, kimi zaman dişimizi sıkarak, kimi zaman başkalarına sarılarak, kimi zaman da başkalarının üzerine basarak, onların canını acıtarak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Insanlık durumu bu. Belki romanlar yazarak, okuyarak bir parça da olsa bu hakikati görünür kılıyoruz. Her roman, okuru için de yeni bir deneyim sunmalı. Okur o romanın ya da öykünün dünyasında karakterle beraber düşünür çoğu zaman, ben olsam ne yapardım, nasıl davranırdım hatta ben nasıl biri olurdum, nasıl biriyim diye. ----. Bu parçanın sonuna aşağıdakilerden hangisi getirilir? A) Böylece roman türünün tarihî gelişimine katkıda bulunuruz B) Ne var ki bunu başarabilmek için çokça yazma denemeleri yapmalıyız C) Böylece başkalarında kendimizi, kendimizde başkalarını buluruz D) Böylece edebiyatın insana en büyük kazancı olan yalnızlıktan kurtulmaya ulaşırız E) Böylece hakikatin o ağır sarmalından kendimizi Kurtarırız 1. Shakespeare'in ölümsüzlüğü

1. İnsanlar, yapmak isteyip de yapamadıkları şeyleri gerçekleştiren kişilere her zaman hayranlık duymuş ve onları saygıyla anmışlardır. Cahit Sıtkı Tarancı da Daniel Defoe'nun Robinson Crusoe adlı romanındaki kahramana özenerek Robenson şiirinde romandaki kahraman gibi olmak istemektedir. Maceralarla dolu sayılabilecek bir hayatı olmasına ve kalabalık bir çevrede yaşamış olmasına rağmen Tarancı, kendisini hep yalnız hissetmiştir. Şiirlerinde en yoğun yansıttığı duygu, tıpkı Robinson gibi, içinde yaşadığı çevreden kaçıp uzaklaşmaktır. Kaçmak, uzaklaşmak; insana hüzün ve acı veren bir duygudur. Buna rağmen Cahit Sıtkı'nın romanda da olsa bir yalnızlık yaşayan Robinson adına şiir yazması ve onun yaşadığı hayata özenmesi, hem ilginç hem de gerçek hayattan masal dünyasına kaçma arzusunun bir ifadesidir. Robenson şiirinde kahraman ve onun yaşadıklarıyla kendini özdeşleştiren şair, kullandığı dil ile de çocuk duyuşu ve samimiyetini göstermektedir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Açıklayıcı anlatım kullanılmıştır. BFarklı duyulardan yararlanılmıştır. huzur ve ac C) Karşılaştırma yapılmıştır. D) Benzerlik ilişkisinden yararlanılmıştır. ✔ E) Soyut sözcüklere yer verilmiştir. 3 1

Ibrahim Zeyd Gerçik'in Istanbul: Medeniyetlerin Başkenti adlı kitabı, kısa sürede İstanbul'un hassas noktalarını öğrenmek için oldukça ideal metinler içeriyor. Yazar, nostaljik bir belgesel tadında ama şiirsel bir dille adımlıyor İstanbul'u. Evlerden, mahallelerden, hayvanlara ve çevreye gösterilen özenden bahsediyor. medreseleri, külliyeleri, tekkeleri, türbeleri, mezarlıkları Camileri, unutmuyor. Bu ahşap evler, sürekli yaşayan bir yapıya sahip. Esnek olduğu için aile nüfusuna göre şekil alabiliyor. Bahçesiyle iç açarken yazın ve kışın sağladığı Isi dengesiyle sağlığı da koruyor. Erivan Kalesi'ni Osmanlılara savaşmadan teslim ettiği için Sultan IV. Murat tarafından kendisine boğazdaki bir bölge verilmiş, o bölgeye de halk zamanla Emirgan demiştir. İstanbul, yalnız Emirgan gibi yeşili bol ve denizle iç içe yerlerden oluşmuyor elbette. Tarihi eserleriyle ve mezarlarıyla daima yaşayan bir şehir özelliği taşıyor. Eskiden mezarlıklar evlerimize, dolayısıyla bize daha yakındı. mezarlıklar bizden, biz mezarlıklardan uzaklaştık. Bu rızasız uzaklaşma, peşinden dünyaya daha çok bağlanmayı ve ölümü unutturmayı da getirdi. Artık 7. ‒‒‒‒ --== Aşağıdakilerden hangisi bu parçada boş bırakılan yerlere getirilebilecek cümlelerden biri değildir? A) Yazarın, "boğazın yeşil tacı" olarak anlattığı Emirgan, ismini Emirgune Han'dan alıyor. B) Yazar, üslubuyla Bosna'dan Şam'a kadar tesir etmiş olan İstanbul'un ahşap evlerine özel bir sayfa açıyor. Şiirsel anlatımıyla ve içindeki siyah beyaz fotoğraflarıyla okuyanı hem düşündüren hem de hüzünlendiren bir kitap. D) Yürürken eski yazılı, tuğralı bir mezar taşına rastlar; adını sanını bilmediğimiz o zata bir Fatiha okurduk. 8. E) Tüm bunları yaparken düşüncesinden tarihî mirası asla çıkarmıyor. A: a A

25. Burası Kurucusunun Geometri Kitabı Yazdığı Bir Ülke Cumhuriyet Dönemi'nde ilkokul öğretmeni en çok say- gi gören kişiydi. Maarif Vekili Mustafa Necati her biriyle mektuplaşırdı. Ister İstanbul'daki büyük Vefa Lisesinden istersen Kastamonu veya Konya Lisesinden diploma al fark etmiyordu. Süleyman Demirel, Teknik Üniversiteyi İstanbul'daki liselerde okuyarak kazanmadı. Bunun gibi örnekler çoktur. Kurucusunun yani Mustafa Kemal Atatürk'ün geometri kitabı yazıp terimleriyle ilgilendiği, Sadrazam Ahmed Cevat Paşa'nın Fransızca matematik monogra- fileri yazdığı, tanınmış matematikçiler çıkaran bir milletin çocukları bugün matematikten kötü not alıyorsa kimleri mahkemeye vermek lazım? Bu köşe yazısıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A Gerçek olan örnekler üzerinden yorum yapılmaktadır. B) Kendi içerisinde tutarsızlıkları ve yanlılıkları bulunmak- tadır. C) İstatistiki verilerin gerçeği yansıtmadığı ortaya koyul- maktadır. D) Güncel bir konunun ekonomik etkilerine değinilmek- tedir. E) Toplumun farklı kesimlerinin bakış açıları karşılaştırıl- maktadır. Çoklu tele etkisi ne c (11) Sanat de niyor? B) (1) Tiyatro sa liyor mu (II) Televizy (1) Dizi çek (M) Toplum D) (1) Tiyatro (1) Sanato E) (1) Yapım ciyle (II) Sana

14. Latife Tekin in ilk romanı Sevgili Arsız Olum, yayım- landığı günlerde bir yazın olayı sayıldı. Eleştirmenler coşkulu bir yaklaşımla değerlendirdi bu romanı. Türk romanı için bir açılım, bir dönemeç olarak görüldü. Yepyeni bir ses olarak nitelendirildi. Daha ileri giden- ler de çıktı. Terazinin bir kefesine Marquez'in Yüz- yıllık Yalnızlık'ını, ötekine de Sevgili Arsız Ölüm'ü koyanlar oldu. Kimi eserlerle birtakım ortaklıklar saptandı. Ancak bunun hiçbir zaman bir etkilenme sayılamayacağı dile getirildi. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi sözü edilen eserle ilgili olarak eleştirmenlerce dile ge- tirilen görüşlerden biri değildir? A) Bazı eserlerle benzer özellikler taşıdığı B) Bir esinlenmenin ürünü olmadığı C) Edebî değerini tespit etmenin güç olduğu D) Özgün nitelikler barındırdığı E) Edebiyatımız için önemli bir kazanım olduğu 6

24. Eileen Power'in kitabı Orta Çağ'ın sıradan insanlarının hayatını ele alan ilgi çekici bir eser. İlk olarak 1924 yılında yayımlanan kitap; 9. yy.da yaşamış bir çiftçi olan Bodo'yu, ünlü seyyah Marco Polo'yu, 14. yüzyıldan bir manastırın başrahibesini, aynı dönemde yaşamış bir ev kadınını ve yün tüccarını konu edinmiş. Kitapta yer alan karekterin en ünlüsü Marco Polo. Onun sayesinde 13. yüzyıla odakla- nan yazar yün tüccarı üzerinden dönemin ticaret hayatına ışık tutuyor. Başrahibe Eglantine'in yaşamı bize kilise ve dinî hayatla ilgili sarsıcı bilgiler aktarıyor. Kitabın en eski karekteri olan Bodo ise bize 9. yüzyılın köy hayatını ve derebeylik sistemini tanıtıyor. Hane Reisinin Karısı adlı bölümde ise bir soylunun, ev hanımı olan eşinin eğitimi için verdiği mücadeleyi gözler önüne seriyor. Bu parçaya göre söz konusu kitapta geçen karakter- lerin ortak özelliği aşağıdakilerden hangisidir? A) Maceralı ve ilginç bir hayat yaşama B) Bulundukları sosyal çevreyi ve dönemlerini yansıtma C) Toplumda söz sahibi kişiler olma D) Hayat karşısında hep yenilen tarafta yer alma E) Meslek ve alanlarının en başarılı kişileri olma TYT 5 Türkçe Testi

TÜRKÇE TESTİ 21. Bir yandan sanatçıların aynı konudan apayrı sanat eserleri çıkarmaları; diğer yandan dikkati çekmeyecek, çok kolaylıkla "önemsiz bir şey" olarak nitelendirilebilecek bir konudan büyük bir sanatçının şaheser çıkarması, sanatta ele alınan konunun yalnız başına estetik bir değer taşımadığı düşüncesine götürür bizi. Ünlü bir ressamın bir çift eski pabucu resmettiği o ünlü tablosunu hatırlarsınız veya bir diğerinin yalnızca ellerini kavuşturan ve gülümseyen bir kişiyi konu alan resmini. Peki, bu durumda "Konu hiçbir şeydir!" diyebilecek miyiz? Bu kadar ileri götüremeyiz elbette. Konu; sanatçının ruhunda, duygu dünyasında bir kıvılcım çakıp koca bir yangını başlatan şeydir. Kendisi küçük bir kıvılcımdır fakat koskoca bir yangın çıkarma potansiyeli taşımaktadır. Bu parçadan, 1. Konunun önemi kendinden değil, sanatçıda yarattığı etkiden kaynaklanır. II. Usta bir sanatçı büyük konunun peşine düşmez, basit bir konudan büyük bir eser çıkarmayı bilir. III. Edebiyat tarihi, işlediği konuyla başarıyı yakalamış ve yazarını konusunun gölgesinde bırakmış eserlerle doludur. IV. Büyük bir eser ortaya koyma potansiyeli taşıyan bir sanatçının harekete geçmesi için her konu bir işaret fişeği yerine geçebilir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? B) Yalnız II A) Yalnız I D) II ve III E) I, II ve IV C) I ve III

TÜRKÇE TESTİ 24. Güntekin, geçmişten gelen ve Cumhuriyet ile be- raber oluşan eğitim problemlerini Çalıkuşu'nda yalnız öğrenciler açısından ele almaz, öğretmen sorunları açısından da irdeler. Yazar bu bağlam- da günümüzde de devam eden bir problemi yani büyük ümit ve heyecanla mesleğine başlayacak olan öğretmenin beklentilerinin sonuçsuz kalışını ve hemen yolun başında hayal kırıklığı yaşamasını konu eder. Bir öğretmenin beklentileri ve hayal et- tikleriyle idarecilerin yaklaşım biçimi arasındaki far- kı roman kahramanı olan Feride'nin bakış açısıyla dile getirir. Bu parçadan hareketle Çalıkuşu romanı ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Öğretmenlerin gerçekleşmemiş beklentileri so- nucundaki hissettiklerine yer verilmiştir. B) Öğretmen ile idareci arasındaki beklentilerin birbirinden farklı olduğu dile getirilirmiştir. C) Günümüzde var olan tüm eğitim problemlerini irdeleyen bir içeriği vardır. D) Romanda hem öğrencilerin hem de öğretmen- lerin yaşadığı sorunlar yer almaktadır. E) Çeşitli eğitim sorunları, roman kahramanı ara- cılığıyla ifade edilmiştir.

n W 28 30-40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. insanların baskı altında gösterdikleri davranış biçimi olan, çekingen davranış biçiminde bireyler içe dönük, pasif davranışlar sergiler. Insanların duygu yansıtırken uygun geliştirdikleri davranışlar; saldırgan davranış biçimini ifade olmayan, uyumsuz ve başkalarının haklarını çiğneyerek etmektedir. İnsan ilişkilerinde en önemli davranış biçimi olarak kabul edilen atilganlik ise bireyin duygu düşünce ve üstlenebilmesidir. Bu kişiler, seçimlerini yaparken uygun isteklerinin ifadesi olan tüm davranışlarının sorurhluluğunu şekilde "evet" ya da "hayır" demesini bilir. Onlar, ne istediklerini kesin ve anlaşılır bir biçimde belirtir. Bir şeyin yanlış olduğundan kuşkulandıklarında soru sorarlar ve açıklama isterler. İlişkilerinde duyartr ve hoşgörülüdürler. Etkili, sağlıklı ve uyumludurlar. Kendi yaşam kararlarını alırlar, seçimlerini yaparlar ve hedeflerini gerçekleştirirler. 39 Sıradan bir şirket olan Next ve Pixar'ı oldukça yüksek noktalara taşıyan, daha sonra da zor durumda olan ve evvelce kovulduğu Apple'ın başına geçerek şirketi zirveye oturtan Steve Jobs II Ahlat Ağacı filminin, zaman zaman kendine ve yaşadığı topluma yabancılaşan, topluma uyamadığı için yalnız kalan ve yalnızlığın insan doğasına aykırılığı nedeniyle ç hesaplaşma yaşayan karakteri Sinan mon III. Bir kazada bacağını kaybetmesine rağmen haftada birkaç kez eşekleriyle köylerdeki okulları gezen ve kendini en çok mutlu eden şeyin kitap okuyan çocukların yüzünde gördüğü tebessümler olduğunu söyleyen Kolombiyalı öğretmen Luis 20 Are GuwO Bu parçada yer alan "atilgan birey" özelliklerine yukarıdakilerden hangileri uymaktadır? A) Yalnız I DI ve Il B) Yalnız II E) I ve III C) Yalnız 1. But Din Fol 2. Ce 40 Bu parcadan asağıdakilerin hangisi çıkarılamaz? is d 8

16. Latince adı "pirus communis" olan armut ağacı gülgiller- dendir. Ana yurdu Anadolu olan armut ağacının 20 türü ve bilinen 2000 çeşidi vardır. 7-8 metreye kadar büyüyebilen armut ağacının paçasız, yalın biçimli yeşil yapraklarının kenarları çok ince dişlidir. İlkbaharda erken açan beyaz renkli çiçekleri yabani güle benzer. Aslında armut kendine özgü biçimiyle ince kabuklu, yumuşak çekirdekli, eti bol sulu ve lezzetli bir meyvedir. Taze olarak yenildiği gibi reçeli, marmeladı, pekmezi, tatlıları ve meyve suyu yapı- larak tüketilen armudun, kurusu da çokça tüketilmektedir. Armut ağacının kolay işlenen ve iyi cila tutan kırmızı renkli odunu ise ince marangozluk işlerinde kullanılır. Bu parçada armut ağacı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Hangi koşullarda yetiştiğine B) Meyvesinin özelliklerinin neler olduğuna C) Çok fazla çeşidinin bulunduğuna D) Meyvesinin tüketim şekillerine E) Ağacının marangozlukta kullanıldığına t 18. (0) 04 Ka

TYT/Türkçe A 32. Edebiyatın en güzel tarafı, insanı içinde bulunduğu hâlden uzaklaştırabilme kudreti sanırım. Çünkü edebiyatın büyük ve özel malzemesi insandır. "Bir küllüğün bile öyküsünü yazabilirim." diyen Çehov bile şunu çok iyi biliyordu, aslında anlattığımız küllükten çok, insanın küllükle olan irtibatıdır. Her yazar, okuruyla bir irtibat kurar. Bu irtibat sayesinde okurla yazar arasında gizli, gizemli bir iletişim ağı kurulur ve bazı okurlar için bazı yazarlar daha özeldir. Bazı yazarlar da kendi okurunu var etmeyi ya da okurlarını kendi düzeylerine çıkartmayı çok severler. Misal, Bilge Karasu öyle yazarlardandır.. Metinlerini yazarken gösterdiği emek, okur tarafından da paylaşılacaktır çünkü. Gece adını verdiği metnini böylesi okurlar için yazmıştır Karasu. Kitap, gece kavramı üzerinden yola çıkarak, büyük boşlukları daha da boşaltarak ilerler. Bu parçada edebi eserler ile ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A Eserlerde anlatılan ne olursa olsun odak noktada insanın olduğuna Bazı okurlar için yazar önemli olsa da tüm yazarların okurlarını önemsemediğine TÖF B) Yazarlarla okur arasında görünmeyen bir bağ olduğuna OF Yazarlardan bazılarının okurlarını kendileriyle aynı düzeye çıkarmak istediğine D) Bilge Karasu'nun eserini yazarken verdiği emeğin okurları tarafından paylaşıldığına 33. TÖF

26. Zengin bir Macar iş insanı, bir ressama portresini yap- tırmak ister. Birkaç poz verir. Ressam kusurları olsa da portreyi tamamlar. İş insanı, portrenin kendisine benze- mediğini iddia eder. Bunun üzerine ressam, iş insanın- dan portrenin kendisine benzemediğine dair bir kâğıt im- zalamasını ister. Tablo bir süre sonra Budapeşte Sanat Galerisi'nde sergilenir. Tablonun altında da ressamın imzasının yanında "bir hırsızın portresi" ibaresi yazılıdır. Kendi portresinin altında bu ibareyi gören iş insanı çok öfkelenir ve dava açacağını söyler. Ancak müze müdürü iş insanına imzaladığı kâğıdı gösterdiğinde iş insanı ça- resiz portreyi on misli de ödeyerek satın almak zorunda kalır. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi söy- lenebilir? A) Yürüdüğünüz yollarda sizi tökezleten taşları, yürüme- nizi kolaylaştıran parke taşlarına dönüştürebilirsiniz. B) Ders alınmış hatalar yaşamımızı zenginleştiren ve bizi olgunlaştıran fırsatlardır. Hatalarınızı olumlu bakış açınızla yaşamınıza zen- ginlik katacak güce dönüştürebilirsiniz. D) Yanlışların neden olduğu sıkıntılar, yaşamımızda is- kaladığınız noktaları hatırlatan küçük tokatlardır. E) İnsan, deneyimlerinin muhteşem olgunluğu içinde aşılması gereken engellerle karşılaşmazsa mutlulu- ğa ulaşamaz. ENİZİ PRO

yınız. en an nda ir a Deneme 4 18.-20. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Anadolu; dağları, ovaları ve boz bulanık yaylaları ile bir renk cümbüşüdür. Renkler çığrışır düğünlerde, renkler sergilenir bayramlar, seyranlarda. Yedi rengi şerit şerit tümleyerek bir kemer gibi gökyüzünü kuşatan gökkuşağı, Anadolu'da bir efsane kaynağıdır. Aslında güneş ışınlarıyla yağmur damlacıklarının meydana getirdiği bu tabiat olayı kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert, mor renkler içinde bir Gürün şalı gibi, gökyüzünü kuşatır. Kim altından geçerse cinsiyet değiştirir; oğlansa kız, kızsa oğlan olur derler. ---- Eski Türk efsanelerine göre, gökkuşağı mutluluğa giden yoldur, insanlar ona koşar; ne var ki o, ele avuca sığmaz, bir türlü yakalanamaz. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? A) Mutlu olmak isteyenler ne yazık ki mutluluğu bir türlü bulamazlar. B) Günümüzde böyle şeylere kimse inanmıyor. C) Altından geçilemeyeceği, yaklaşıldıkça kaybolacağı için söylenir bu. D) Çocukluğunda gökkuşağının altından geçmeyi denemeyenimiz yoktur. E Tabi ki bunlar çocukları kandırmak isteyen büyükleri tarafından uydurulmuştur.

CE TESTI 4. Birçokları folklor denince halk oyunlarını, gösterileri ve eğlentileri anlar. Oysa bu yüzeysel bir görüştür. Bir toplumun toplumun ortak yaratılmış ürünlerinin tümü o folklorunu oluşturur. Bu nedenle folklor hem bir bilim dalının adıdır hem de halk yaşayışının çeşitli etkinlikle- rini içine alır. Folklorun temel kaynağı halk kültürüdür. İnançlar, gelenekler, görenekler, töreler, edebî ürün- ler (masallar, türküler, maniler, ninniler, efsaneler...), halk müziği folklorun maddi ya da manevi belirtileridir. Bir ulusun folkloru bunlar olmadan olamaz. Bu sırala- ma bile folklorun ne denli geniş bir alanı kapsadığını, öbür bilim dallarıyla bağlantılı olduğunu göstermeye yetmektedir. Gerçekten folklorun; tarih, coğrafya, top- lum bilimi, hukuk, edebiyat, dil bilimi başta olmak üze- re birçok bilimle yakın ilişkisi vardır. Bu parçada folklor ile ilgili aşağıdakilerden hangisi- ne değinilmemiştir? A) Kapsamı hakkındaki bir yanılgıya B) Ağırlıklı olarak edebî ürünlerden oluştuğuna C) Kapsamının ne olduğuna D) Bilimsel bir çalışma alanı olduğuna E) Farklı bilim dallarıyla olan ilişkisine

1. Bu testte 40 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türkçe Testi için ayrılan kısmına is 1. insanlarda iktidar hırsı olur, para hırsı olur, yaşam hırsı olur, her şey olur ama roman yazmakla ilgili bu kadar büyük ve önüne çıkan her engeli yıkıp devirecek "üstü kan köpüklü meşe seli" gibi bir ihtirasa kolay rastlanmaz. Oktavia Paz'ın "Ya şiir ya kaos" ilkesine o da "Ya roman ya ölüm" ilkesiyle katılır. Hayattaki en ciddi işi, roman yazmaktır. Roman yaz- manın bir ölüm kalım meselesi olduğunu iliğinde kemiğin- de hissederek yazması çok önemli bir özellik. Bu parçada geçen "ölüm kalım meselesi olmak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Büyük güçlüklerle sıkıntılara katlanarak çalışmak Her türlü tehlikeyi göze alarak var gücüyle saldırmak C) Nitelik veya nicelik bakımından hayati önem taşımak D Yenilgiyi kabul etmemek, teslim olmamak Bir işi zorluklarına rağmen seve seve yapmak EN BİLİMLERİ YAYINLARI 3