Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

TEST
8
5. - 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
PARAGRA
Fransız yayıncılık geleneğinin en önemli yayınevlerinden olan
Les Éditions de Minuit ise keşfedileceğimiz kitap kapakları-
ni pazarda yarıştırmamakta kararlıdır. Beyaz zemin üzerinde-
ki bir çerçeve içinde kitabın ve yazarın adının mavi puntolarla
yazılması dışında bir vaadi yoktur ünlü yayınevinin kitap ka-
paklarının. Yayınevine bunun nedenini sorduğumda aldığım
cevap da kapaklar kadar sade oldu: O kadar uzun zamandır
aynı maketi kullanıyoruz ki, bizim için kitap kapakları hakkın-
da söz söylemek zor aslında. Minuit'nin bu tercihi, ne Fran-
sız yayıncılığının ne genel olarak Avrupa yayıncılığının temsili
elbette; Minuit'ninki özel bir durum ya da yayıncılıkta anıldı-
ğı gibi, "Minuit tarzı."
5. Bu parçaya göre "Minuit tarzı" yayıncılık anlayışındaki
kapak tasarımının nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kayıp bir mutluluğu anımsattığı için
B) Sadelikten hoşlanıyor olmaları
C) Geleneksel bir tasarım modeli olması
D) Okuyucuyu yönlendirmek istememeleri
E) Kitap hakkında ön bilgi vermek istemeleri
7.
polimal
"Insar
rübel
di tec
kada
ne d
Aşa
tekl
A)
B)
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TEST 8 5. - 6. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. PARAGRA Fransız yayıncılık geleneğinin en önemli yayınevlerinden olan Les Éditions de Minuit ise keşfedileceğimiz kitap kapakları- ni pazarda yarıştırmamakta kararlıdır. Beyaz zemin üzerinde- ki bir çerçeve içinde kitabın ve yazarın adının mavi puntolarla yazılması dışında bir vaadi yoktur ünlü yayınevinin kitap ka- paklarının. Yayınevine bunun nedenini sorduğumda aldığım cevap da kapaklar kadar sade oldu: O kadar uzun zamandır aynı maketi kullanıyoruz ki, bizim için kitap kapakları hakkın- da söz söylemek zor aslında. Minuit'nin bu tercihi, ne Fran- sız yayıncılığının ne genel olarak Avrupa yayıncılığının temsili elbette; Minuit'ninki özel bir durum ya da yayıncılıkta anıldı- ğı gibi, "Minuit tarzı." 5. Bu parçaya göre "Minuit tarzı" yayıncılık anlayışındaki kapak tasarımının nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Kayıp bir mutluluğu anımsattığı için B) Sadelikten hoşlanıyor olmaları C) Geleneksel bir tasarım modeli olması D) Okuyucuyu yönlendirmek istememeleri E) Kitap hakkında ön bilgi vermek istemeleri 7. polimal "Insar rübel di tec kada ne d Aşa tekl A) B) C
10. Tomris Uyar'ın yaşamının en uzun soluklu sevdası Turgut
Uyar'dır. Turgut Uyar'la tanıştığında Cemal Süreya'dan
ayrılmak üzeredir Tomris Uyar. Turgut Uyar ise eşinden
ayrılmış ve çocuklarıyla birlikte İstanbul'a gelmiştir.Tam
olarak tanışmaları bu süreçte gerçekleşmiştir işte. İlk defa
adamakıllı oturup konuşmuşlar ve birbirlerini tanıma fırsa-
ti bulmuşlardır. Ardından mektuplaşmaya başlamışlardır.
Mektupların içeriği, hiç kuşkusuz Turgut Uyar ile evlenme-
sine yol açacak olan, şiirdir. Turgut Uyar bu mektuplaşma
döneminde bir sıkışıklık hali içindedir. Tomris Uyar ise
bunun farkındadır. Kişisel olarak yaşadığı problemlerden
ötürü şiiri bırakan Turgut Uyar yedi yıldır şiir yazmıyordur.
Bir ilham perisi olarak adlandırabileceğimiz Tomris Uyar
ise Turgut Uyar'ın yeniden yazmasını sağlamıştır o dö-
nemde. Turgut Uyar'da, bu kadının israrı, ricası, konuş-
ması üzerine şiir yazma isteği yeniden doğmuştur. Turgut
Uyar hiç şüphesiz bu kadına aşık olanların en şanslısıdır.
Biricik karısına olan sevgisini şu dizelerle dile getirmiştir:
"Bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur./Zamanı dur-
dururum yüreğimde, sensiz geçtiği için, akrep yelkovana
küskündür..."
Bu parçada sözü edilen sanatçılarla ilgili aşağıdakiler-
den hangisine ulaşılamaz?
A) Turgut uyar, Tomris Uyar'la tanıştığı dönemde şiir yaz-
Uyarlarta
mamaktadır.
(6
B) Tomris Uyar, Cemal Süreya ile olan evliliğini o dö-
nemde bitirmek üzeredir.
Söz konusu sanatçılar birbirlerine sanatsal anlamda
destek olmuşlardır.
D) Sanatçılar, eser ortaya koyarken ilham perisine ihtiyaç
duymaktadırlar.
E) Turgut Uyar, Tomris Uyar'dan ayrı geçen zamanlarına
uzülmektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
10. Tomris Uyar'ın yaşamının en uzun soluklu sevdası Turgut Uyar'dır. Turgut Uyar'la tanıştığında Cemal Süreya'dan ayrılmak üzeredir Tomris Uyar. Turgut Uyar ise eşinden ayrılmış ve çocuklarıyla birlikte İstanbul'a gelmiştir.Tam olarak tanışmaları bu süreçte gerçekleşmiştir işte. İlk defa adamakıllı oturup konuşmuşlar ve birbirlerini tanıma fırsa- ti bulmuşlardır. Ardından mektuplaşmaya başlamışlardır. Mektupların içeriği, hiç kuşkusuz Turgut Uyar ile evlenme- sine yol açacak olan, şiirdir. Turgut Uyar bu mektuplaşma döneminde bir sıkışıklık hali içindedir. Tomris Uyar ise bunun farkındadır. Kişisel olarak yaşadığı problemlerden ötürü şiiri bırakan Turgut Uyar yedi yıldır şiir yazmıyordur. Bir ilham perisi olarak adlandırabileceğimiz Tomris Uyar ise Turgut Uyar'ın yeniden yazmasını sağlamıştır o dö- nemde. Turgut Uyar'da, bu kadının israrı, ricası, konuş- ması üzerine şiir yazma isteği yeniden doğmuştur. Turgut Uyar hiç şüphesiz bu kadına aşık olanların en şanslısıdır. Biricik karısına olan sevgisini şu dizelerle dile getirmiştir: "Bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur./Zamanı dur- dururum yüreğimde, sensiz geçtiği için, akrep yelkovana küskündür..." Bu parçada sözü edilen sanatçılarla ilgili aşağıdakiler- den hangisine ulaşılamaz? A) Turgut uyar, Tomris Uyar'la tanıştığı dönemde şiir yaz- Uyarlarta mamaktadır. (6 B) Tomris Uyar, Cemal Süreya ile olan evliliğini o dö- nemde bitirmek üzeredir. Söz konusu sanatçılar birbirlerine sanatsal anlamda destek olmuşlardır. D) Sanatçılar, eser ortaya koyarken ilham perisine ihtiyaç duymaktadırlar. E) Turgut Uyar, Tomris Uyar'dan ayrı geçen zamanlarına uzülmektedir.
1.
Bir edebiyat alemimiz yok çünkü edebiyatçılarımız
uğraşlarına, yani mesleklerine gerçekten bağlı değil.
Bağlı olsalar kendilerinden önce ne yapılmış, kendile-
rinden sonra ne yapılacak, onu merak ederler. Şairler,
şiiri sevmiyor ancak kendi şiirlerini, kendi şairliklerini
seviyor, yani kendi kendilerini seviyor. Çıkamıyorlar
kendilerinden, uğraşlarına bağlayamıyorlar kendileri-
ni. Sözlerini etmezseniz, kızıyorlar: "Bu ülkede eleş-
tirmen yok, bu ülkede edebiyatı seven yok." diye
yakınıyor, bağırıyorlar. Bir kere onların sözlerini edin,
beğendiğinizi söyleyin, biraz övün, başka kimsenin
adını anmasanız da yetiyor onlara, bu ülkede neden-
se eleştirmeci de edebiyatı seven, edebiyattan anla-
yan adam da kendiliğinden türeyiveriyor....
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşıla-
maz?
A)
Edebiyatçılarımızın işlerini hakkıyla yerine getir-
mediklerine
B) Şairlerin çok bencil davrandıklarına
C) Şairlerin farklı durumlara farklı tepkiler verdikleri-
ne
D) Edebiyatçıların kendinden önce yapılanlarla
ilgilenmediklerine
E) Ülkede çok sayıda eleştirmen ve edebiyat seve-
rin bulunduğuna
4.
3.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Bir edebiyat alemimiz yok çünkü edebiyatçılarımız uğraşlarına, yani mesleklerine gerçekten bağlı değil. Bağlı olsalar kendilerinden önce ne yapılmış, kendile- rinden sonra ne yapılacak, onu merak ederler. Şairler, şiiri sevmiyor ancak kendi şiirlerini, kendi şairliklerini seviyor, yani kendi kendilerini seviyor. Çıkamıyorlar kendilerinden, uğraşlarına bağlayamıyorlar kendileri- ni. Sözlerini etmezseniz, kızıyorlar: "Bu ülkede eleş- tirmen yok, bu ülkede edebiyatı seven yok." diye yakınıyor, bağırıyorlar. Bir kere onların sözlerini edin, beğendiğinizi söyleyin, biraz övün, başka kimsenin adını anmasanız da yetiyor onlara, bu ülkede neden- se eleştirmeci de edebiyatı seven, edebiyattan anla- yan adam da kendiliğinden türeyiveriyor.... Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşıla- maz? A) Edebiyatçılarımızın işlerini hakkıyla yerine getir- mediklerine B) Şairlerin çok bencil davrandıklarına C) Şairlerin farklı durumlara farklı tepkiler verdikleri- ne D) Edebiyatçıların kendinden önce yapılanlarla ilgilenmediklerine E) Ülkede çok sayıda eleştirmen ve edebiyat seve- rin bulunduğuna 4. 3.
TYT/Sosyal Bilimler
İngiliz tarihçi John Tosh, "Tarihin Peşinde" adlı eserinde
fade etmiştir: "Tarihçi, ince-
taril
leve
ih.
6. Aşağıdakilerden hangisi
re'de yer aldığına kanıt gi
Virinde dört mevsimi
29. Ben üniversite kürsülerinde vatandaşların hak hukuk eşitliği
için ağlayan ama içeride insanların anasını ağlatan adaleti,
tamamıyla ters uygulamalarıyla hapishanede "cürmümeşhut
(suçüstü)" ettim. Mademki adalet mülkün temelidir, ben de
toplum sorunlarına başlangıç olarak oradan yanaşmayı uygun
buldum. Başkaları ne düşünürler, bilmem; iyi bir giriş yaptığım
inancındayım ve devam etmek de isterim. Burada 2 Ağustos
1973 tarihli "Barış"ta yayımlanan mektubumdan bir parçayı
aktarmak isterim: "İşlediğim konular bakımından bazı çevre-
lerde yılan oynatanlar gibi soğuk karşılanan bir yazar olduğu-
mun farkındayım. Hatta bunu yüzüme karşı söyleyen dostlarım
da çıktı. Ben de isterdim bir yerde kesmek bu satırların ardını
ve yazdıklarımın geçmiş bir devrin acı hikâyeleri olmasını. Ama
ne yapayım ki yazdıklarımın bugün gene ülkemizin taptaze ve
aktüel konusudur. Keşke böyle olmasaydı ve ben de "İşte!"
deme fırsatını bulmasaydım. Ama gelin görün ki tarihin zem-
bereği benim elimde değil."
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisinin karşılığı olabi
lir?
A) Tutukluluk yıllarınız ve siyasal çalışmalar, edebiyattan uzak
düşmenize yol açtı mı?
BYapıtlarınızda, gözlemlerinizden yararlanarak cezaevi ger-
ceğini ısrarla işlemeniz hangi nedenlere bağlanabilir?
C) Siz, adaletin tüm vatandaşlarımız için eşit uygulandığına
inanıyor musunuz?
D) "Adalet mülkün temelidir." ilkesi doğrultusunda mı hareket
ettiniz?
Hukuktaki yanlış uygulamaların bugün artık ortadan kalktı-
ğını söyleyebilir misiniz?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT/Sosyal Bilimler İngiliz tarihçi John Tosh, "Tarihin Peşinde" adlı eserinde fade etmiştir: "Tarihçi, ince- taril leve ih. 6. Aşağıdakilerden hangisi re'de yer aldığına kanıt gi Virinde dört mevsimi 29. Ben üniversite kürsülerinde vatandaşların hak hukuk eşitliği için ağlayan ama içeride insanların anasını ağlatan adaleti, tamamıyla ters uygulamalarıyla hapishanede "cürmümeşhut (suçüstü)" ettim. Mademki adalet mülkün temelidir, ben de toplum sorunlarına başlangıç olarak oradan yanaşmayı uygun buldum. Başkaları ne düşünürler, bilmem; iyi bir giriş yaptığım inancındayım ve devam etmek de isterim. Burada 2 Ağustos 1973 tarihli "Barış"ta yayımlanan mektubumdan bir parçayı aktarmak isterim: "İşlediğim konular bakımından bazı çevre- lerde yılan oynatanlar gibi soğuk karşılanan bir yazar olduğu- mun farkındayım. Hatta bunu yüzüme karşı söyleyen dostlarım da çıktı. Ben de isterdim bir yerde kesmek bu satırların ardını ve yazdıklarımın geçmiş bir devrin acı hikâyeleri olmasını. Ama ne yapayım ki yazdıklarımın bugün gene ülkemizin taptaze ve aktüel konusudur. Keşke böyle olmasaydı ve ben de "İşte!" deme fırsatını bulmasaydım. Ama gelin görün ki tarihin zem- bereği benim elimde değil." Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisinin karşılığı olabi lir? A) Tutukluluk yıllarınız ve siyasal çalışmalar, edebiyattan uzak düşmenize yol açtı mı? BYapıtlarınızda, gözlemlerinizden yararlanarak cezaevi ger- ceğini ısrarla işlemeniz hangi nedenlere bağlanabilir? C) Siz, adaletin tüm vatandaşlarımız için eşit uygulandığına inanıyor musunuz? D) "Adalet mülkün temelidir." ilkesi doğrultusunda mı hareket ettiniz? Hukuktaki yanlış uygulamaların bugün artık ortadan kalktı- ğını söyleyebilir misiniz?
32. (1) Gençlerin sorunlarının çözümünü yaşlılardan beklemesi
kadar bu çözüm yolunda yıkıcı hareketlere girişmeleri de ha-
talıdır. (I) Bunun gibi yaşlıların da gençlik sorunlarını küçüm-
semesi hatadır. (H) Hele Türkiye gibi nüfusunun %55'i 18 yaş
altında olan bir toplumda böyle bir davranış pek hatalıdır.
(IV) Ama sorunlar milletçe el ele verilerek çözümlenebilir. (V) Genç
yaşlı el ele verebildiğimiz, kişisel ve toplumsal gücümüze inan-
dığımız gün sorun kalmayacaktır.
Yukarıdaki numaralanmış imlelerin hangisinde ana dü-
şünce belirtilmiştir?
AJT
BY II
C) I
D) V
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
32. (1) Gençlerin sorunlarının çözümünü yaşlılardan beklemesi kadar bu çözüm yolunda yıkıcı hareketlere girişmeleri de ha- talıdır. (I) Bunun gibi yaşlıların da gençlik sorunlarını küçüm- semesi hatadır. (H) Hele Türkiye gibi nüfusunun %55'i 18 yaş altında olan bir toplumda böyle bir davranış pek hatalıdır. (IV) Ama sorunlar milletçe el ele verilerek çözümlenebilir. (V) Genç yaşlı el ele verebildiğimiz, kişisel ve toplumsal gücümüze inan- dığımız gün sorun kalmayacaktır. Yukarıdaki numaralanmış imlelerin hangisinde ana dü- şünce belirtilmiştir? AJT BY II C) I D) V E) V
110
James Joyce'un Ulysses'i gibi deneysel eserler, fazla okunma-
salar bile edebiyata yeni olanaklar getirdi. William Faulkner'in
o dönem için devrimci bir nitelik sayılabilecek üslubu hem söz
sanatlarını geliştirdi hem de Joe Christmas gibi unutulmaz
karakterler yaratmayı başardı. Bu örnekten de anlaşılacağı
üzere bütün mesele marifetli olmakta. Marifet derken hüner
sergilemek anlaşılmamalı. Marifet, bir sonuç olarak ortaya çık-
malı. Söyleyecek sözü, anlatacak hikâyesi olan insanların bu
amaçlarını gerçekleştirmek için kullandıkları özellikleri anla-
saltşılmalı. Bu şekilde ortaya çıkan edebiyat yapıtları hayatı algk
eig
arde
birb
kair
aste
SU
en h
Onle
17. DERS
a akt
KONU-BAŞLIR-ANA DUŞ
lamanın, anlamaya çalışmanın ve hayata müdahale etmenin
yollarını açmalı.
Bu parçaya göre bir yapıtı başarılı kılan asıl unsur aşağıda-
kilerden hangisidir?
esit
A) Geniş halk kitlelerine seslenmesi
BY Unutulmaz karakterleri olması
Hayata dokunan yönünün olması
D) Sözcükleri etkili biçimde kullanması
Elletisini yenilikçi bir tutumla aktarması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
110 James Joyce'un Ulysses'i gibi deneysel eserler, fazla okunma- salar bile edebiyata yeni olanaklar getirdi. William Faulkner'in o dönem için devrimci bir nitelik sayılabilecek üslubu hem söz sanatlarını geliştirdi hem de Joe Christmas gibi unutulmaz karakterler yaratmayı başardı. Bu örnekten de anlaşılacağı üzere bütün mesele marifetli olmakta. Marifet derken hüner sergilemek anlaşılmamalı. Marifet, bir sonuç olarak ortaya çık- malı. Söyleyecek sözü, anlatacak hikâyesi olan insanların bu amaçlarını gerçekleştirmek için kullandıkları özellikleri anla- saltşılmalı. Bu şekilde ortaya çıkan edebiyat yapıtları hayatı algk eig arde birb kair aste SU en h Onle 17. DERS a akt KONU-BAŞLIR-ANA DUŞ lamanın, anlamaya çalışmanın ve hayata müdahale etmenin yollarını açmalı. Bu parçaya göre bir yapıtı başarılı kılan asıl unsur aşağıda- kilerden hangisidir? esit A) Geniş halk kitlelerine seslenmesi BY Unutulmaz karakterleri olması Hayata dokunan yönünün olması D) Sözcükleri etkili biçimde kullanması Elletisini yenilikçi bir tutumla aktarması
4.
D) Akıl ve sağduyunun egemen olduğuna
E) İnsan dışındaki her şeyin ihmal edildiğine
XVIII. yüzyılın sonunda Erzurum'un köylerinden birinde
doğduğu belli olan Emrah'ın, son yıllarını geçirdiği Nik-
sar'da öldüğü kabul edilir. Eserlerindeki ögelerden ve
Divan şiiri yolundaki emeğinden anlaşıldığı gibi hem
yeterince öğrenim görmüş hem de tasavvuf yoluna
yönelmiştir. Şiirlerinde geçen yer adlarının tekrarından
Trabzon, Sivas, Kastamonu, Konya, Niğde illerini dolaş-
tığı, çeşitli illerde kısa süreli serüvenler yaşadığı bellidir.
Bu parçada Erzurumlu Emrah'la ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Divan şiirine emek verdiğine
B) Tasavvufla da ilgilendiğine
C) Erzurum'da doğduğu için Erzurumlu Emrah dendi-
ğine
D) Birçok şehri dolaşıp gezdiğine
E) Erzurum'da doğup Niksar'da öldüğüne
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. D) Akıl ve sağduyunun egemen olduğuna E) İnsan dışındaki her şeyin ihmal edildiğine XVIII. yüzyılın sonunda Erzurum'un köylerinden birinde doğduğu belli olan Emrah'ın, son yıllarını geçirdiği Nik- sar'da öldüğü kabul edilir. Eserlerindeki ögelerden ve Divan şiiri yolundaki emeğinden anlaşıldığı gibi hem yeterince öğrenim görmüş hem de tasavvuf yoluna yönelmiştir. Şiirlerinde geçen yer adlarının tekrarından Trabzon, Sivas, Kastamonu, Konya, Niğde illerini dolaş- tığı, çeşitli illerde kısa süreli serüvenler yaşadığı bellidir. Bu parçada Erzurumlu Emrah'la ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Divan şiirine emek verdiğine B) Tasavvufla da ilgilendiğine C) Erzurum'da doğduğu için Erzurumlu Emrah dendi- ğine D) Birçok şehri dolaşıp gezdiğine E) Erzurum'da doğup Niksar'da öldüğüne
14. Klasik Çin edebiyatı ile çağdaş Çin edebiyatı arasında
içinden çıkılması kolay olmayan değişim ve dönüşüm-
ler vardır. Aslında Çin halkının geçirmiş olduğu katman
katman değişimin edebiyata yansımasıdır. Her hane-
danlığın ayrı bir edebiyatı olduğu gibi her lehçede de si-
fırdan bir edebiyat gelişmiştir. Çin'in kast sistemi de bu-
nu körüklemiştir. Ama asıl etken dildir. Sadece kadınla-
ra özgü bir dil olduğunu da biliyoruz.
tır?
D
Bu parçadaki altı çizili söz ile metnin devamında sö-
zü edilen;
farklı hanedanların farklı edebiyatlarının olması,
her lehçenin kendi edebiyatını oluşturması,
cinsiyet ayrımının bile özgün diller ortaya çıkarabil-
mesi
A) Yalnız I
DAPATANO
durumlarından hangilerine gönderme yapılmamış-
DII ve III
B) I ve II
KARİYER
C) I've III
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
14. Klasik Çin edebiyatı ile çağdaş Çin edebiyatı arasında içinden çıkılması kolay olmayan değişim ve dönüşüm- ler vardır. Aslında Çin halkının geçirmiş olduğu katman katman değişimin edebiyata yansımasıdır. Her hane- danlığın ayrı bir edebiyatı olduğu gibi her lehçede de si- fırdan bir edebiyat gelişmiştir. Çin'in kast sistemi de bu- nu körüklemiştir. Ama asıl etken dildir. Sadece kadınla- ra özgü bir dil olduğunu da biliyoruz. tır? D Bu parçadaki altı çizili söz ile metnin devamında sö- zü edilen; farklı hanedanların farklı edebiyatlarının olması, her lehçenin kendi edebiyatını oluşturması, cinsiyet ayrımının bile özgün diller ortaya çıkarabil- mesi A) Yalnız I DAPATANO durumlarından hangilerine gönderme yapılmamış- DII ve III B) I ve II KARİYER C) I've III E) I, II ve III
1.
Tarihçi Barthold: "Türk tarihini araştırmak için sadece
Türkolog olmak yetmez aynı zamanda Sinolog, Arabiyatçı,
Bizantolog olmak gerekir." demiştir.
Barthold bu sözüyle;
1. Türklerin geniş bir sahada egemenlik kurduğu,
II. Türk kültürünün belli dönemlerde
kesintiye uğradığı,
kesintiye uğradığı,
III. Türk tarihi hakkında yabancı kaynakların olduğu
durumlarından hangilerini vurgulamıştır?
A) Yalnız I
B) Yalnız
Dytt ve III
CI ve III
E) I, II ve III
3.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Tarihçi Barthold: "Türk tarihini araştırmak için sadece Türkolog olmak yetmez aynı zamanda Sinolog, Arabiyatçı, Bizantolog olmak gerekir." demiştir. Barthold bu sözüyle; 1. Türklerin geniş bir sahada egemenlik kurduğu, II. Türk kültürünün belli dönemlerde kesintiye uğradığı, kesintiye uğradığı, III. Türk tarihi hakkında yabancı kaynakların olduğu durumlarından hangilerini vurgulamıştır? A) Yalnız I B) Yalnız Dytt ve III CI ve III E) I, II ve III 3.
Paragrafta Anlam (Başlık - Konu - Ana Düşünce)
"Fahim Bey ve Biz" adlı yapıt Türk edebiyatı tarihinde birden-
bire ortaya çıkmış bir doruk noktasıdır. Eski baskıları arasın-
daki farklar gözetilerek, yazarın imlası ve üslubu korunarak
yeni baskıya hazırlanan bu önemli kitap, yazarının edebiyatı-
mızdaki yerini belgeler niteliktedir.
5.
Bu parçada adı geçen kitapla ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisi söylenebilir?
A) Yazarının en fazla bilinen yapıtı olduğu
x
B) Yazım üslubuyla yeni bir akıma öncülük ettiği
C) Yazarının sanat hayatındaki ilk başarılı ürünü olarak ka-
bul edildiği
Q
Şimdiye kadar çok ilgi görmediği
E) Yazıldığı dönemdeki edebî yapıtlardan üstün olduğu
(ALES)
8
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Paragrafta Anlam (Başlık - Konu - Ana Düşünce) "Fahim Bey ve Biz" adlı yapıt Türk edebiyatı tarihinde birden- bire ortaya çıkmış bir doruk noktasıdır. Eski baskıları arasın- daki farklar gözetilerek, yazarın imlası ve üslubu korunarak yeni baskıya hazırlanan bu önemli kitap, yazarının edebiyatı- mızdaki yerini belgeler niteliktedir. 5. Bu parçada adı geçen kitapla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenebilir? A) Yazarının en fazla bilinen yapıtı olduğu x B) Yazım üslubuyla yeni bir akıma öncülük ettiği C) Yazarının sanat hayatındaki ilk başarılı ürünü olarak ka- bul edildiği Q Şimdiye kadar çok ilgi görmediği E) Yazıldığı dönemdeki edebî yapıtlardan üstün olduğu (ALES) 8
23
7.
(1) Sadaka taşı denilen taş, iki metre yüksekliğinde, üstün-
de bir çukur olan mermer bir sütundur. (II) Eski dönemlerde
buraya yolu düşen hâli ve vakti yerinde olanlar, mermerin
üstündeki çukura bir miktar para bırakırlarmış. (III) Derdini
kimseye açamayan gerçek yoksul, ihtiyacı olunca oradan
para alırmış. (IV) Onu alır ve kendisi gibi olanları düşünme
terbiyesi gereği çukura tekrar koyarmış. (V) Meçhul sada-
kacıya bir de dua okuyarak oradan uzaklaşırmış. (VI) Bu,
Osmanlı İmparatorluğu zamanında uygulanan çok zarif bir
yardımlaşma geleneğidir. (VII) Osmanlılardan kalan birçok
gelenek bugünkü toplumuzda yine farklı biçimlerle devam
etmektedir. (VIII) Sanırım artık fakirler bile kendinden başka
kimseyi düşünmediğinden böylesi gelenekler unutulup git-
miştir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşünce-
nin akışını bozmaktadır?
A) III
B) IV
C) V
D) VI
E) VII
1
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
23 7. (1) Sadaka taşı denilen taş, iki metre yüksekliğinde, üstün- de bir çukur olan mermer bir sütundur. (II) Eski dönemlerde buraya yolu düşen hâli ve vakti yerinde olanlar, mermerin üstündeki çukura bir miktar para bırakırlarmış. (III) Derdini kimseye açamayan gerçek yoksul, ihtiyacı olunca oradan para alırmış. (IV) Onu alır ve kendisi gibi olanları düşünme terbiyesi gereği çukura tekrar koyarmış. (V) Meçhul sada- kacıya bir de dua okuyarak oradan uzaklaşırmış. (VI) Bu, Osmanlı İmparatorluğu zamanında uygulanan çok zarif bir yardımlaşma geleneğidir. (VII) Osmanlılardan kalan birçok gelenek bugünkü toplumuzda yine farklı biçimlerle devam etmektedir. (VIII) Sanırım artık fakirler bile kendinden başka kimseyi düşünmediğinden böylesi gelenekler unutulup git- miştir. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşünce- nin akışını bozmaktadır? A) III B) IV C) V D) VI E) VII 1
8.
(1) Ünlü yazar, anlatı ve gösteri sanatını kendinde
birleştiren, meddah tavrıyla anlatılmış hikâyeler
kaleme alıyor. (II) Bütün kitaplarında hem deyim ve
atasözlerine hem de geçmişten günümüze
söylenegelen sözlere yer vererek bu tavrı devam
ettiriyor. (III) Sanki yazmıyor da kış günü bir meddah
kahvesinde toplanmış, kulaklarını dikip gözlerini
açmış, hiçbir ayrıntıyı kaçırmak istemeyen meraklı bir
dinleyici topluluğuna hikâyeler anlatıyor. (IV) Hepsinin
özünde hüzün bulunan hikâyelerini canlandırma,
benzetme ögelerini kullanarak oluşturuyor. (V) En
trajik olayda bile mutlaka gülünecek bir taraf
olabileceğini gözler önüne seriyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde
bir somutlama yapılmıştır?
CON SU S
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. (1) Ünlü yazar, anlatı ve gösteri sanatını kendinde birleştiren, meddah tavrıyla anlatılmış hikâyeler kaleme alıyor. (II) Bütün kitaplarında hem deyim ve atasözlerine hem de geçmişten günümüze söylenegelen sözlere yer vererek bu tavrı devam ettiriyor. (III) Sanki yazmıyor da kış günü bir meddah kahvesinde toplanmış, kulaklarını dikip gözlerini açmış, hiçbir ayrıntıyı kaçırmak istemeyen meraklı bir dinleyici topluluğuna hikâyeler anlatıyor. (IV) Hepsinin özünde hüzün bulunan hikâyelerini canlandırma, benzetme ögelerini kullanarak oluşturuyor. (V) En trajik olayda bile mutlaka gülünecek bir taraf olabileceğini gözler önüne seriyor. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir somutlama yapılmıştır? CON SU S A) I B) II C) III D) IV E) V
1. Aşağıdakı cumus
örtüşmemektedir?
la
A) Sana bunca emeği, hakkı geçen insanı bir kere de olsa arayıp
hâlini hatırını sormak çok mu zor? (Kızgınlık)
B) Bir de şans yüzümüze gülerse bu işi kıvırdık demektir. (Koşula
bağlılık)
C)Yok canım uyumuyorum, sadece gözlerimi dinlendiriyorum.
(Yadsima)
D) Fırsatım varken o evi almalıydım. (Hayıflanma)
E) Şu odanı düzenli tutsan ne olur sanki! (Yakınma)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. Aşağıdakı cumus örtüşmemektedir? la A) Sana bunca emeği, hakkı geçen insanı bir kere de olsa arayıp hâlini hatırını sormak çok mu zor? (Kızgınlık) B) Bir de şans yüzümüze gülerse bu işi kıvırdık demektir. (Koşula bağlılık) C)Yok canım uyumuyorum, sadece gözlerimi dinlendiriyorum. (Yadsima) D) Fırsatım varken o evi almalıydım. (Hayıflanma) E) Şu odanı düzenli tutsan ne olur sanki! (Yakınma)
4. Çeviri, dünya edebiyatını birbirine yakınlaştıran, zaruri bir eylemdir fakat
yabancı dilde yazılmış bir şiiri Türkçeye çevirmek isteyen kimsenin
her şeyden önce o şiiri yazan şairle uzun zaman aynı ortamlarda
bulunmuş, onun o şiiri yazarken içinde bulunduğu havayı solumuş
olması gerekir. Başka deyişle bir şiir çevirisi, şairle çevirmenin aynı
duygu ve düşünceleri paylaşmasını gerektirir; bu da imkânsızdır.
Çevirmenin pek tanımadığı, kendinden ayrı sanat iklimlerinde yaşayan
şairlerden şiir çevirmeye kalkışması da o şiirleri düzyazıya dönüş-
türmekten başka sonuç vermez. Sonuçta, olan yine şiire olur.
Bu parçanın yazarının,
Şiirde çeviri işini çok sağlıklı bulmamakla beraber gerekli görü-
yorum.
Bir şairin başka bir şairin hangi hislerle şiiri kaleme aldığını bi-
lememesi nedeniyle bir şiir başka bir dile tam olarak çevrilemez.
Çeviri, bazen şiiri orijinalinden daha güzel ve anlamlı kılabilmek-
tedir.
sözlerinden hangilerini söylemesi beklenemez?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
C) Yalnız III
E) II ve III
Diğer Sayfaya Geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. Çeviri, dünya edebiyatını birbirine yakınlaştıran, zaruri bir eylemdir fakat yabancı dilde yazılmış bir şiiri Türkçeye çevirmek isteyen kimsenin her şeyden önce o şiiri yazan şairle uzun zaman aynı ortamlarda bulunmuş, onun o şiiri yazarken içinde bulunduğu havayı solumuş olması gerekir. Başka deyişle bir şiir çevirisi, şairle çevirmenin aynı duygu ve düşünceleri paylaşmasını gerektirir; bu da imkânsızdır. Çevirmenin pek tanımadığı, kendinden ayrı sanat iklimlerinde yaşayan şairlerden şiir çevirmeye kalkışması da o şiirleri düzyazıya dönüş- türmekten başka sonuç vermez. Sonuçta, olan yine şiire olur. Bu parçanın yazarının, Şiirde çeviri işini çok sağlıklı bulmamakla beraber gerekli görü- yorum. Bir şairin başka bir şairin hangi hislerle şiiri kaleme aldığını bi- lememesi nedeniyle bir şiir başka bir dile tam olarak çevrilemez. Çeviri, bazen şiiri orijinalinden daha güzel ve anlamlı kılabilmek- tedir. sözlerinden hangilerini söylemesi beklenemez? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II C) Yalnız III E) II ve III Diğer Sayfaya Geçiniz.
1. (1) Saç beyazlaması uzmanlarca yaşlılığın en belirgin işa-
reti olarak görülmektedir. (II) Saçların rengi, saç köklerinin
yer aldığı foliküllerde (hücreleri koruyan yapılar) yer alan
özelleşmiş hücreler tarafından üretilen renk pigmentlerin-
den gelir. (III) Yaş ilerledikçe gerçekleşen biyolojik süreç-
ler sonucunda melanosit adı verilen bu pigmentlerin sayı-
şi azalır. (IV) Bunun sonucunda saçlar, mevcut renklerini
kaybederek beyazlamaya başlar. (V) Pigment miktarı sü-
rekli azaldığından saçın beyazlaşması önlenemez.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü-
şüncenin akışını bozmaktadır?
A
BY 11
C) III
/ DYV
(E) V
3.
(1) Kita
bir mes
sektör
olmas
ması,
lay ge
çok ku
editör
Bu p
sonra
bir m
A)I
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. (1) Saç beyazlaması uzmanlarca yaşlılığın en belirgin işa- reti olarak görülmektedir. (II) Saçların rengi, saç köklerinin yer aldığı foliküllerde (hücreleri koruyan yapılar) yer alan özelleşmiş hücreler tarafından üretilen renk pigmentlerin- den gelir. (III) Yaş ilerledikçe gerçekleşen biyolojik süreç- ler sonucunda melanosit adı verilen bu pigmentlerin sayı- şi azalır. (IV) Bunun sonucunda saçlar, mevcut renklerini kaybederek beyazlamaya başlar. (V) Pigment miktarı sü- rekli azaldığından saçın beyazlaşması önlenemez. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A BY 11 C) III / DYV (E) V 3. (1) Kita bir mes sektör olmas ması, lay ge çok ku editör Bu p sonra bir m A)I
O
106
duygu, düşünce ve hayallerin dil malzemesi va-
sıtasıyla ifade edildiği yazılı ve sözlü ürünlerin tamamını kap-
sar. (II) Bu kapsamda var olan bilginin, duygu ve düşünce-
nin ifade ediliş tarzı, bir sanattır. (III) Tarihî roman yazmak,
iyi bir anlatım ustası olmanın yanında tarih kavramı ve tarihî
olaylar hakkında üst düzeyde bilgi sahibi olmaktan geçer.
(IV) Geçmişle ilgili başarılı ve kalıcılığı yakalayacak bir sanat
eseri oluşturmanın tek yolu budur. (V) Bu bağlamda "edebi-
yat tarihi" kavramı, edebiyat eserlerinin; yazarlarının yaşam-
ları, söz konusu eserlerin ilgili olduğu dönem ve ortamların
sosyal, siyasal ve kültürel özellikleriyle bağlantılı olarak in-
celenmesi durumudur. (VI) Tabii ki tarihin malzemesi, geç-
mişte yaşanmış olaylar ve insanın hayatına karışmış kültürel
değerler ve durumlardır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi, bir son-
raki yargının gerekçesi durumundadır?
A) I
ewese
sew
uni ex unuo!
yeye
seu
ep telo!
ex e
B) II
C) III
D) IV
erden hangisi getirilmelidir?
101
<lerin C
leniyor
ecek bi
sin diy
E) Vbiyesi
üşebi
beğe
yada Doş bırakılar
A) Resimli kitaplar, bizde daha çok, küçükleri eğitme
nelik ürünler olarak görülüyor
B) Ulkemizde çocuk kitaplarının sanatsal yönü üzerin
la durulmuyor
Çocuklara yönelik yayınlarda içerikler büyükl
tisine göre hazırlanıyor
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
O 106 duygu, düşünce ve hayallerin dil malzemesi va- sıtasıyla ifade edildiği yazılı ve sözlü ürünlerin tamamını kap- sar. (II) Bu kapsamda var olan bilginin, duygu ve düşünce- nin ifade ediliş tarzı, bir sanattır. (III) Tarihî roman yazmak, iyi bir anlatım ustası olmanın yanında tarih kavramı ve tarihî olaylar hakkında üst düzeyde bilgi sahibi olmaktan geçer. (IV) Geçmişle ilgili başarılı ve kalıcılığı yakalayacak bir sanat eseri oluşturmanın tek yolu budur. (V) Bu bağlamda "edebi- yat tarihi" kavramı, edebiyat eserlerinin; yazarlarının yaşam- ları, söz konusu eserlerin ilgili olduğu dönem ve ortamların sosyal, siyasal ve kültürel özellikleriyle bağlantılı olarak in- celenmesi durumudur. (VI) Tabii ki tarihin malzemesi, geç- mişte yaşanmış olaylar ve insanın hayatına karışmış kültürel değerler ve durumlardır. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi, bir son- raki yargının gerekçesi durumundadır? A) I ewese sew uni ex unuo! yeye seu ep telo! ex e B) II C) III D) IV erden hangisi getirilmelidir? 101 <lerin C leniyor ecek bi sin diy E) Vbiyesi üşebi beğe yada Doş bırakılar A) Resimli kitaplar, bizde daha çok, küçükleri eğitme nelik ürünler olarak görülüyor B) Ulkemizde çocuk kitaplarının sanatsal yönü üzerin la durulmuyor Çocuklara yönelik yayınlarda içerikler büyükl tisine göre hazırlanıyor