Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

1
B
B
B
Türkçe
35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap-
layınız.
Bütün edebî türlerin hazlarını barındıran eşsiz bir tür-
dür masal. Daha çok hayal kurma becerisine katkıla-
rıyla akla gelir ama aynı zamanda biçimsel özellikler
konusunda da hiçbir türe nasip olmayan bir özgürlüğe
sahiptir. Bunun en önemli aracı da yer, zaman ve kişi
belirsizliğidir. "Bir zamanlar, ülkenin birinde, zalim bir
padişah yaşarmış." diye başlanan bir anlatıda, toplum
ne kadar baskı altında olursa olsun başa bela sarmadan
politik eleştiri yapılabilir. Aynı temkinlilik bireysel arzu ve
korkulardan tutun da aşkın en tuhaf hâllerine kadar en
dip köşelere sakladığımız ne varsa dile getirme olanağı
tanır. Ayrıca simgesel anlatım da bu zihinsel, duygusal
özgürlüğü zenginleştirir.
neeni tayin S
30% piperno insri
35. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han-
gisi getirilebilir?
A) Bundan ötürü masal, hayal gücünün sınırlarını aşan
bir türdür.
B) Böylece masalın gerçeklere daha yakın olduğu gö-
rülür.
C) Böylelikle masalların evrensel nitelikler gösterdiği
söylenebilir.
D) Bu bakımdan masalın diğer türlerden üstün olduğunu
kabul etmek gerekir.
E) Öyleyse masal, politik bir eleştiri zeminidir, denebilir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1 B B B Türkçe 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevap- layınız. Bütün edebî türlerin hazlarını barındıran eşsiz bir tür- dür masal. Daha çok hayal kurma becerisine katkıla- rıyla akla gelir ama aynı zamanda biçimsel özellikler konusunda da hiçbir türe nasip olmayan bir özgürlüğe sahiptir. Bunun en önemli aracı da yer, zaman ve kişi belirsizliğidir. "Bir zamanlar, ülkenin birinde, zalim bir padişah yaşarmış." diye başlanan bir anlatıda, toplum ne kadar baskı altında olursa olsun başa bela sarmadan politik eleştiri yapılabilir. Aynı temkinlilik bireysel arzu ve korkulardan tutun da aşkın en tuhaf hâllerine kadar en dip köşelere sakladığımız ne varsa dile getirme olanağı tanır. Ayrıca simgesel anlatım da bu zihinsel, duygusal özgürlüğü zenginleştirir. neeni tayin S 30% piperno insri 35. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden han- gisi getirilebilir? A) Bundan ötürü masal, hayal gücünün sınırlarını aşan bir türdür. B) Böylece masalın gerçeklere daha yakın olduğu gö- rülür. C) Böylelikle masalların evrensel nitelikler gösterdiği söylenebilir. D) Bu bakımdan masalın diğer türlerden üstün olduğunu kabul etmek gerekir. E) Öyleyse masal, politik bir eleştiri zeminidir, denebilir.
5.
Yahya Kemal Beyatlı'nın sanatında bir altyapı gibidir. S
Yahya Kemal, sanatını onunla kurmak ister. Onu sanat
hâline getirmek, milletin manevi varlığına yapılabilecek en
büyük hizmettir. Fransızlar, İngilizler, İtalyanlar ve bütün
Avrupa milletleri kendi geçmişlerini şiir, bale, musiki, hey-
kel, resim gibi güzel sanatların her kolunda canlandırır-
ken biz bunu bazı sebeplerden yapamamışız. İşte Yahya
Kemal, şair olarak edebiyattaki bu boşluğu doldurmak
istemiştir.
Bu parçaya göre, Yahya Kemal'in sanatında "bir altyapı
gibi" ifadesi hangi ilişkiye vurgu yapmaktadır?
A) Edebiyat ile din ilişkisi
B) Edebiyat ile sosyoloji ilişkisi
C) Edebiyat ile tarih ilişkisi
D) Edebiyat ile musiki ilişkisi
E) Edebiyat ile coğrafya ilişkisi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
5. Yahya Kemal Beyatlı'nın sanatında bir altyapı gibidir. S Yahya Kemal, sanatını onunla kurmak ister. Onu sanat hâline getirmek, milletin manevi varlığına yapılabilecek en büyük hizmettir. Fransızlar, İngilizler, İtalyanlar ve bütün Avrupa milletleri kendi geçmişlerini şiir, bale, musiki, hey- kel, resim gibi güzel sanatların her kolunda canlandırır- ken biz bunu bazı sebeplerden yapamamışız. İşte Yahya Kemal, şair olarak edebiyattaki bu boşluğu doldurmak istemiştir. Bu parçaya göre, Yahya Kemal'in sanatında "bir altyapı gibi" ifadesi hangi ilişkiye vurgu yapmaktadır? A) Edebiyat ile din ilişkisi B) Edebiyat ile sosyoloji ilişkisi C) Edebiyat ile tarih ilişkisi D) Edebiyat ile musiki ilişkisi E) Edebiyat ile coğrafya ilişkisi
8.
Kiralarını bir türlü ödeyemeyen
Kiracılar dökülmüştür kapı önlerine
Kilkuyruk kediler dolaşıyordur
Yıkık duvarlar üstünde
Yamalı çamaşırlar sallanan bahçelerden
Kızarmış palamut kokuları geliyordur
Samatya'nın yorgun akşamlarından
Fakir yıldızlar eğiliyordur
B
Bu dizelerden yola çıkılarak şiirde zihniyeti etkileyen
aşağıdaki kavramlardan hangisiyle ilgili niteliklere
ulaşılabilir?
A) Siyasi yönetim
C) Askerî anlayış
B) Sosyal sınıf
D) Eğitim anlayışı
E) Hukuk anlayışı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
8. Kiralarını bir türlü ödeyemeyen Kiracılar dökülmüştür kapı önlerine Kilkuyruk kediler dolaşıyordur Yıkık duvarlar üstünde Yamalı çamaşırlar sallanan bahçelerden Kızarmış palamut kokuları geliyordur Samatya'nın yorgun akşamlarından Fakir yıldızlar eğiliyordur B Bu dizelerden yola çıkılarak şiirde zihniyeti etkileyen aşağıdaki kavramlardan hangisiyle ilgili niteliklere ulaşılabilir? A) Siyasi yönetim C) Askerî anlayış B) Sosyal sınıf D) Eğitim anlayışı E) Hukuk anlayışı
4. Türkler, 10. yüzyıldan itibaren büyük kitleler hâlinde İslam
dinini kabul etmiş, Müslüman olmuşlardır. Hayatlarına,
İslam dininin ilke ve kurallarına göre şekil vermişlerdir.
Özellikle 11. yüzyıldan itibaren yazılan edebî metinlerde,
İslam dini ile ilgili çok sayıda kelime ve ifadeler görülür. Bu
durum.
Bu sözler en uygun biçimde aşağıdakilerden hangisi
ile sürdürülebilir?
A) asırlar boyunca devam etmiştir.
B) edebiyatın, toplumun dinî inanışları ile ilgisini açıkça
ortaya koyar.
dinî hayatın, toplumun diline etkisi ile açıklanabilir.
D) her büyük milletin edebiyatında yaşanan bir süreçtir.
Edinî terimlerin hiç değiştirilmeden alındığını gösterir.
DIRIS
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
4. Türkler, 10. yüzyıldan itibaren büyük kitleler hâlinde İslam dinini kabul etmiş, Müslüman olmuşlardır. Hayatlarına, İslam dininin ilke ve kurallarına göre şekil vermişlerdir. Özellikle 11. yüzyıldan itibaren yazılan edebî metinlerde, İslam dini ile ilgili çok sayıda kelime ve ifadeler görülür. Bu durum. Bu sözler en uygun biçimde aşağıdakilerden hangisi ile sürdürülebilir? A) asırlar boyunca devam etmiştir. B) edebiyatın, toplumun dinî inanışları ile ilgisini açıkça ortaya koyar. dinî hayatın, toplumun diline etkisi ile açıklanabilir. D) her büyük milletin edebiyatında yaşanan bir süreçtir. Edinî terimlerin hiç değiştirilmeden alındığını gösterir. DIRIS
Anlatım Teknikleri
1.
TEST-93
Bu testi süre tutmadan, sadece soru tipinin
Yaklaşık 3.500 yıl önce inşa edilen dev Memnon heykelleri, Luxor
şehrinin yanındaki mezarı koruyorlar. Fakat nöbetçilerden biri, as-
linda pek de sessiz bir nöbet geçirmiyor gibi gözüküyor. Anlatıla-
na göre bu heykel, bir zamanlar şarkı söylüyordu. Yani rüzgârda
islığa benzer bir ses çıkarıyordu. Günümüzde arka planlarında bu-
lunan tapınaktan geriye hiçbir kalıntı ulaşmadığı için Nil Nehri'nin
batı kıyısındaki bu koskoca düzlüğün ortasında oturur gibidir. Öz-
gün yükseklikleri 21 metre olan bu oturan devler, Heliopolis'teki
taş ocağından tek parça olarak yontulmuş ve büyük bir olasılıkla
Nil üzerinde sallarla taşınarak buraya getirilmişlerdir.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Örnek verme
B) Kişileştirme
C) Benzeşim kurma
D) Akıl yürütme
E) Rivayet aktarma
2. Baykuşların yüz yapısı, bir AWACS erken uyarı uçağının yüksek
teknolojisiyle üretilen cihazı andırmaktadır. Uydu anteni gibi en
küçük ses dalgalarına bile odaklanan yapısı vardır. Kulaklar asi-
metrik yaratıldığından sesler yakın olan kulağa 300.000'de biri
3
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Anlatım Teknikleri 1. TEST-93 Bu testi süre tutmadan, sadece soru tipinin Yaklaşık 3.500 yıl önce inşa edilen dev Memnon heykelleri, Luxor şehrinin yanındaki mezarı koruyorlar. Fakat nöbetçilerden biri, as- linda pek de sessiz bir nöbet geçirmiyor gibi gözüküyor. Anlatıla- na göre bu heykel, bir zamanlar şarkı söylüyordu. Yani rüzgârda islığa benzer bir ses çıkarıyordu. Günümüzde arka planlarında bu- lunan tapınaktan geriye hiçbir kalıntı ulaşmadığı için Nil Nehri'nin batı kıyısındaki bu koskoca düzlüğün ortasında oturur gibidir. Öz- gün yükseklikleri 21 metre olan bu oturan devler, Heliopolis'teki taş ocağından tek parça olarak yontulmuş ve büyük bir olasılıkla Nil üzerinde sallarla taşınarak buraya getirilmişlerdir. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Örnek verme B) Kişileştirme C) Benzeşim kurma D) Akıl yürütme E) Rivayet aktarma 2. Baykuşların yüz yapısı, bir AWACS erken uyarı uçağının yüksek teknolojisiyle üretilen cihazı andırmaktadır. Uydu anteni gibi en küçük ses dalgalarına bile odaklanan yapısı vardır. Kulaklar asi- metrik yaratıldığından sesler yakın olan kulağa 300.000'de biri 3
30/ Neolitik insanlar Stonehenge'in muhteşem taşlarını dikmeden önce
Mezolitik yani Orta Taş Devri avcri toplayıcıları bu alanı bir avlanma
noktası olarak kullanıyordu. Daha sonrasında bölgeye çiftçiler ve anıt
mimarları taşındı. Araştırmalar Stonehenge inşa edilmeden önce
bölgenin kapalı bitki örtüsüne sahip bir ormana ev sahipliği yaptığını
öngörüyordu. Şimdi ise yeni araştırmalar alanın aslında zamanında
açık bir ağaçlık alan olduğunu ve bölgede günümüzde nesli tükenmiş
olan otçul Avrupa bizonunun bulunduğunu gösteriyor. Bu alanın
kullanımı göz önüne alındığında araştırmacılara göre Mezolitik avcı
toplayıcılarla Neolitik anıt mimarları arasında bir süregelirlik olmalı.
Diğer bir deyişle Stonehenge'i inşa edenler bu bölgeyi öylesine
bulmadılar, bölge civar insanları tarafından yüzyıllardır biliniyordu.
Bu parçadan hareketle Stonehenge ile ilgili aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
A) Üzerindeki taşların beğenildiğine
Inşasının geçmişteki yerleşimlerle ilişkili olduğuna
Ceni araştırmaların, hakkında var olan bilgileri değiştirecek bil-
giler içerdiğine
D) Nesli tükenen hayvan ve bitki çeşitlerine ait bulguları barındır-
dığına
E) Inşa alanının Neolitik ve Mezolitik Devirlerde farklı işlevlere sa-
hip olduğuna
TYT/01KA-2 (A Serisi)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30/ Neolitik insanlar Stonehenge'in muhteşem taşlarını dikmeden önce Mezolitik yani Orta Taş Devri avcri toplayıcıları bu alanı bir avlanma noktası olarak kullanıyordu. Daha sonrasında bölgeye çiftçiler ve anıt mimarları taşındı. Araştırmalar Stonehenge inşa edilmeden önce bölgenin kapalı bitki örtüsüne sahip bir ormana ev sahipliği yaptığını öngörüyordu. Şimdi ise yeni araştırmalar alanın aslında zamanında açık bir ağaçlık alan olduğunu ve bölgede günümüzde nesli tükenmiş olan otçul Avrupa bizonunun bulunduğunu gösteriyor. Bu alanın kullanımı göz önüne alındığında araştırmacılara göre Mezolitik avcı toplayıcılarla Neolitik anıt mimarları arasında bir süregelirlik olmalı. Diğer bir deyişle Stonehenge'i inşa edenler bu bölgeyi öylesine bulmadılar, bölge civar insanları tarafından yüzyıllardır biliniyordu. Bu parçadan hareketle Stonehenge ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Üzerindeki taşların beğenildiğine Inşasının geçmişteki yerleşimlerle ilişkili olduğuna Ceni araştırmaların, hakkında var olan bilgileri değiştirecek bil- giler içerdiğine D) Nesli tükenen hayvan ve bitki çeşitlerine ait bulguları barındır- dığına E) Inşa alanının Neolitik ve Mezolitik Devirlerde farklı işlevlere sa- hip olduğuna TYT/01KA-2 (A Serisi)
ppp
7. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Sanatçılar sosyal
sorunlara değinmeyi, okurlara mesaj vermeyi önce-
lediklerinde sanatın asıl gayesinin dışına çıkmış olur-
lar mı?" sorusuna cevap vermektedir?
A) İnsanlar belli bir düşünce, duygu, amaç ve ideal
için eylemlerde bulunur; iş yapar ve etkinlikler ge-
liştirir. Sanat da bu çerçevenin içinde yer alır. Baş-
ka bir deyişle sanat, insan etkinliğinin, eyleminin
özel bir biçimidir.
B) Toplumların gelişiminde en önemli etkilerden bi-
ri, çağdaşlığa giden yolda sanatın ve sanatçının
üzerine düşen görevi yerine getirmesidir. Toplu-
mun bir ferdi olan sanatçıların, ben sadece ken-
dim için varım ve kendim için yazarım demesi dü-
şünülemez. Sanatçı bu yönüyle, sanatın estetik
işlevi yanında okura farkındalık kazandırma rolü-
ne de önem vermiş demektir.
C) Sanat bir anlatım olduğu için belli bir medeniye-
tin anlatım özelliklerini ihtiva eder. O medeniyetin
beğeni, duyuş, düşünüş, bakış ve yaklaşımlarıy-
la bezeli bir şekilde ortaya çıkar. Bu bakımdan sa-
nat ait olduğu toplum ve medeniyetin en açık an-
latım şekillerinden biridir.
D) Sanat, insan üretimi olması açısından doğrudan
kültürle irtibatlıdır. Sanat ortaya çıktığı, üretildiği
kültür ortamıyla doğrudan ve kaçınılmaz bir şekil-
de bağlantılıdır. Hiçbir sanat ürünü ait olduğu kül-
tür ortamından tümüyle bağımsız bir şekilde de-
ğerlendirilemez.
E) Sanat bir beceri, yetenek ve emek işidir her şey-
den önce. Diğer kültürel türlerden ayrılan yönü de
bu özelliğidir yani onun büyük oranda kişisel ye-
teneğe dayalı oluşudur. Sanata yeteneği olmayan
biri, bu sahada çok fazla ilerleyemez.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ppp 7. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Sanatçılar sosyal sorunlara değinmeyi, okurlara mesaj vermeyi önce- lediklerinde sanatın asıl gayesinin dışına çıkmış olur- lar mı?" sorusuna cevap vermektedir? A) İnsanlar belli bir düşünce, duygu, amaç ve ideal için eylemlerde bulunur; iş yapar ve etkinlikler ge- liştirir. Sanat da bu çerçevenin içinde yer alır. Baş- ka bir deyişle sanat, insan etkinliğinin, eyleminin özel bir biçimidir. B) Toplumların gelişiminde en önemli etkilerden bi- ri, çağdaşlığa giden yolda sanatın ve sanatçının üzerine düşen görevi yerine getirmesidir. Toplu- mun bir ferdi olan sanatçıların, ben sadece ken- dim için varım ve kendim için yazarım demesi dü- şünülemez. Sanatçı bu yönüyle, sanatın estetik işlevi yanında okura farkındalık kazandırma rolü- ne de önem vermiş demektir. C) Sanat bir anlatım olduğu için belli bir medeniye- tin anlatım özelliklerini ihtiva eder. O medeniyetin beğeni, duyuş, düşünüş, bakış ve yaklaşımlarıy- la bezeli bir şekilde ortaya çıkar. Bu bakımdan sa- nat ait olduğu toplum ve medeniyetin en açık an- latım şekillerinden biridir. D) Sanat, insan üretimi olması açısından doğrudan kültürle irtibatlıdır. Sanat ortaya çıktığı, üretildiği kültür ortamıyla doğrudan ve kaçınılmaz bir şekil- de bağlantılıdır. Hiçbir sanat ürünü ait olduğu kül- tür ortamından tümüyle bağımsız bir şekilde de- ğerlendirilemez. E) Sanat bir beceri, yetenek ve emek işidir her şey- den önce. Diğer kültürel türlerden ayrılan yönü de bu özelliğidir yani onun büyük oranda kişisel ye- teneğe dayalı oluşudur. Sanata yeteneği olmayan biri, bu sahada çok fazla ilerleyemez.
2. M.Ö 2000 yıllarında Ninova başkentli krallık kuran Asurlular,
Anadolu halkı ile ticaret yaptılar. Kayseri Kültepe'de bulunan
bir Asur tabletinde şöyle bir ifade bulunur: "Kaçak mallar
yakalandı. Kaçakçıları hapse attık. Bütün ülkeye kaçakçılar
hakkında bilgiler verildi. Her tarafa askerler gönderildi. Dikkat
kaçakçılık yapmayın."
Asur tabletinde geçen ifadeye göre, aşağıdaki yargılardan
hangisine ulaşılamaz?
A) Ticareti korumak için kanunlar çıkarılmıştır.
B) Anadolu ile kültürel etkileşim yaşanmıştır.
C) Anadolu tarihi devirleri yaşamaktadır.
D) Halkın zarar görmesi engellenmiştir.
Asurlular Anadolu'da siyasi hakimiyet kurmuşlardır. V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. M.Ö 2000 yıllarında Ninova başkentli krallık kuran Asurlular, Anadolu halkı ile ticaret yaptılar. Kayseri Kültepe'de bulunan bir Asur tabletinde şöyle bir ifade bulunur: "Kaçak mallar yakalandı. Kaçakçıları hapse attık. Bütün ülkeye kaçakçılar hakkında bilgiler verildi. Her tarafa askerler gönderildi. Dikkat kaçakçılık yapmayın." Asur tabletinde geçen ifadeye göre, aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? A) Ticareti korumak için kanunlar çıkarılmıştır. B) Anadolu ile kültürel etkileşim yaşanmıştır. C) Anadolu tarihi devirleri yaşamaktadır. D) Halkın zarar görmesi engellenmiştir. Asurlular Anadolu'da siyasi hakimiyet kurmuşlardır. V
DENEME 1
MOYA
A
38. "Bir söz ne kadar doğal söylenir ve doğal yazılırsa o derece
güzel olur. Açıklıkla birlikte amaca uygunluk ve iyi konuşma
gibi şeylerin doğallıkta aranması gerekir." der Tanzimatçılar.
Ancak doğru yolu görmüş ve o yoldan gitmiş olmalarına karşın
bu yazarların pek azı özlenen yalınlığa ulaşabilmiştir. Bunun
nedenleri çoktur. Bir kere bunların tümü eski edebiyat kültürü
ile yetişmişti, alışkanlık ve hayranlıklarını bırakamıyorlardı.
Halkın hangi sözcükleri bilip bilmediğini de kolayca kestire-
miyorlardı. Okullarda hep Arapça ve Farsça öğrenildiği için
aydınların bildiği ve kullandığı Türkçe sözcükler yetersizdi.
Türkçe sözlerin büyük kısmı edebî sayılmıyor, ancak konuşma
diline yakıştırılıyor, sanat ve fikir yazılarına gitmez sanılıyordu.
Okuyucu kitlesi de çok sınırlıydı ve çoğu Arapça, Farsça oku-
muş olanlardı. Bu yüzden Arapça, Farsça sözlere vazgeçilmez
ögeler olarak bakılıyordu.
Bu parçada Tanzimat yazarlarıyla ilgili olarak yakınılan du-
rumlar arasında, aşağıdakilerden hangisi yoktur?
AYalın dille yazılan yazıların okuyucu bulamayacağını dü-
şünme v
B) Yalın bir dille yazmayı amaçlamalarına karşın o amaca ula-
şamama
C) Eski edebiyata olan hayranlık ve onunla yazma alışkanlığını
bırakamama
D) Halkın konuştuğu dili yeterince tanımama ✓
E) Türkçe sözcükleri tanımama ve o sözcükleri yeterli say-
mama ✓
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
DENEME 1 MOYA A 38. "Bir söz ne kadar doğal söylenir ve doğal yazılırsa o derece güzel olur. Açıklıkla birlikte amaca uygunluk ve iyi konuşma gibi şeylerin doğallıkta aranması gerekir." der Tanzimatçılar. Ancak doğru yolu görmüş ve o yoldan gitmiş olmalarına karşın bu yazarların pek azı özlenen yalınlığa ulaşabilmiştir. Bunun nedenleri çoktur. Bir kere bunların tümü eski edebiyat kültürü ile yetişmişti, alışkanlık ve hayranlıklarını bırakamıyorlardı. Halkın hangi sözcükleri bilip bilmediğini de kolayca kestire- miyorlardı. Okullarda hep Arapça ve Farsça öğrenildiği için aydınların bildiği ve kullandığı Türkçe sözcükler yetersizdi. Türkçe sözlerin büyük kısmı edebî sayılmıyor, ancak konuşma diline yakıştırılıyor, sanat ve fikir yazılarına gitmez sanılıyordu. Okuyucu kitlesi de çok sınırlıydı ve çoğu Arapça, Farsça oku- muş olanlardı. Bu yüzden Arapça, Farsça sözlere vazgeçilmez ögeler olarak bakılıyordu. Bu parçada Tanzimat yazarlarıyla ilgili olarak yakınılan du- rumlar arasında, aşağıdakilerden hangisi yoktur? AYalın dille yazılan yazıların okuyucu bulamayacağını dü- şünme v B) Yalın bir dille yazmayı amaçlamalarına karşın o amaca ula- şamama C) Eski edebiyata olan hayranlık ve onunla yazma alışkanlığını bırakamama D) Halkın konuştuğu dili yeterince tanımama ✓ E) Türkçe sözcükleri tanımama ve o sözcükleri yeterli say- mama ✓
i
Yanıt Yayınla
8. Dünyanın sayılı fotoğrafçıları arasında yer alan Ara Güler'in
objektifinden yansıyanlar, Türkiye'nin resimli bir ansiklopedisi
gibi... Güler'in yaşamı boyunca salt güncelin ya da popüler
olanın arkasına takılıp kalmadığı, geleceği aydınlatmak için
kazılar yapan bir arkeolog gibi çalıştığı görülür. Ara Güler
külliyatında ilk göze çarpan ve şaşırtan şeyi, Abidin Dino en
özlü hâliyle şöyle ifade eder: "Sanki hesabı ondan sorulur-
muş gibi şaşırtıcı bir sorumluluk duygusu ile ülke insanının
gerçeklerini yitmekten kurtarmak istedi. Ne dehşet bir çaba!"
Geçmişte kendi ülkesinde işlerine dudak bükülen bu yaratıcı
adam, o dönemde ürettikleri ile dünyanın resimli tarihine
geçen önemli karelere imza attı. Rahatlıkla söyleyebiliriz ki
o yalnızca karşılaştığı şeylerin fotoğrafını çekmemiş, onları
kendi yarattığı dille harmanlamış, tekrar üretmiştir. Özellikle
portrelerinde, bu amaçla kullanılması âdeta yasak sayılan,
zamanın "çok geniş açı" merceklerini insanlara yönelterek,
sanki onları yeniden biçimlendirmiştir.
Bu parçada Ara Güler'le ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
preduğun
A) Dünya çapında bir fotoğraf sanatçısı olduğuna
B) Calışmalarını titizlikle ortaya koyduğuna
C) Çalışmalarının bir dönem önemsenmediğine
D) Özgün bir fotoğraf dilinin olduğuna
E) Teknolojiyi çok usta bir şekilde kullandiğına
anggina
1, en
bilin
ynı
du
in
ya
ya
ari
lar
inl
vr
şa
le:
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
i Yanıt Yayınla 8. Dünyanın sayılı fotoğrafçıları arasında yer alan Ara Güler'in objektifinden yansıyanlar, Türkiye'nin resimli bir ansiklopedisi gibi... Güler'in yaşamı boyunca salt güncelin ya da popüler olanın arkasına takılıp kalmadığı, geleceği aydınlatmak için kazılar yapan bir arkeolog gibi çalıştığı görülür. Ara Güler külliyatında ilk göze çarpan ve şaşırtan şeyi, Abidin Dino en özlü hâliyle şöyle ifade eder: "Sanki hesabı ondan sorulur- muş gibi şaşırtıcı bir sorumluluk duygusu ile ülke insanının gerçeklerini yitmekten kurtarmak istedi. Ne dehşet bir çaba!" Geçmişte kendi ülkesinde işlerine dudak bükülen bu yaratıcı adam, o dönemde ürettikleri ile dünyanın resimli tarihine geçen önemli karelere imza attı. Rahatlıkla söyleyebiliriz ki o yalnızca karşılaştığı şeylerin fotoğrafını çekmemiş, onları kendi yarattığı dille harmanlamış, tekrar üretmiştir. Özellikle portrelerinde, bu amaçla kullanılması âdeta yasak sayılan, zamanın "çok geniş açı" merceklerini insanlara yönelterek, sanki onları yeniden biçimlendirmiştir. Bu parçada Ara Güler'le ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? preduğun A) Dünya çapında bir fotoğraf sanatçısı olduğuna B) Calışmalarını titizlikle ortaya koyduğuna C) Çalışmalarının bir dönem önemsenmediğine D) Özgün bir fotoğraf dilinin olduğuna E) Teknolojiyi çok usta bir şekilde kullandiğına anggina 1, en bilin ynı du in ya ya ari lar inl vr şa le:
27. Sahaflık yani baskısı bulunmayan ya da az bulunan kitapların
alınıp satıldığı, bu işe gönül vermiş kişilerin sürdürdüğü gele-
neksel bir meslektir. Aslında sahaflığı geleneksel bir meslek
olarak tanımlamak, sahaflık kültürünü bilen ve bu işe yıllarını
vermiş insanlar için eksik kalır. Çünkü sahaflık, diğer geleneksel
mesleklerden bazı farklılıklara sahiptir ve bu farklardan dolayı
sahaflık; "sahaflık kütürü" denilen, ancak ona nüfuz edenlerin
bilebileceği, kitap ve çevresinde oluşan mezatıyla, müzayede-
siyle, kitap sohbetleri yapabilecek donanıma sahip kişilerce
dostluk temelinde aktarılan bir meslek türüdür.
Bu parçadan hareketle "sahaflık"la ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenebilir?
A) Edebiyat ve sanatla ilgilenen, zengin bir kitap arşivine sahip
kişilerce günümüzde devam ettirildiği
BY Nadir bulunan kitapların alışverişinin yanında kendine has
kültürel bilgi ve birikim gerektirdiği
Niceliği değil niteliği ön planda tutarak ekonomik kazanç
amaçlamadan yapıldığı
D) Belirli bir alanda uzmanlaşmanın yanı sıra sosyal sorumluluk
gerektirdiği
EY Akademik düzeyde mesleki eğitimi gerekli kılan bir alan olduğ
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
27. Sahaflık yani baskısı bulunmayan ya da az bulunan kitapların alınıp satıldığı, bu işe gönül vermiş kişilerin sürdürdüğü gele- neksel bir meslektir. Aslında sahaflığı geleneksel bir meslek olarak tanımlamak, sahaflık kültürünü bilen ve bu işe yıllarını vermiş insanlar için eksik kalır. Çünkü sahaflık, diğer geleneksel mesleklerden bazı farklılıklara sahiptir ve bu farklardan dolayı sahaflık; "sahaflık kütürü" denilen, ancak ona nüfuz edenlerin bilebileceği, kitap ve çevresinde oluşan mezatıyla, müzayede- siyle, kitap sohbetleri yapabilecek donanıma sahip kişilerce dostluk temelinde aktarılan bir meslek türüdür. Bu parçadan hareketle "sahaflık"la ilgili olarak aşağıdakiler- den hangisi söylenebilir? A) Edebiyat ve sanatla ilgilenen, zengin bir kitap arşivine sahip kişilerce günümüzde devam ettirildiği BY Nadir bulunan kitapların alışverişinin yanında kendine has kültürel bilgi ve birikim gerektirdiği Niceliği değil niteliği ön planda tutarak ekonomik kazanç amaçlamadan yapıldığı D) Belirli bir alanda uzmanlaşmanın yanı sıra sosyal sorumluluk gerektirdiği EY Akademik düzeyde mesleki eğitimi gerekli kılan bir alan olduğ
1.
PARAGRAFIN ANA DÜ
Ünlü sinema oyuncusu Al Pacino'nun şu sözlerini çok önem-
serim: "Çehov, tüm yazarlar gibi benim için önemliydi. Sha-
kespeare'in yanı sıra Brecht de gerçekten hayatım boyunca
bana destek oldu. Henry Miller, Balzac ve Dostoyevski de...
Yirmili yaşlarımda beni yakaladılar, bana var olma gücü ver-
diler. Yazarlarla ilişkimiz önemli ama bu ilişki aktör, müzisyen,
besteci ya da siyasetçilerle ilişkilerimizden farklı. Benim için
yazar her şey; o olmadan var olamam. O yüzden önce yazar,
diyorum. Şöhreti oyuncu alıyor ama oyuncu kalıcı olmuyor."
Al Pacino'nun bu sözlerinden aşağıdakilerden hangisine
ulaşılabilir?
A) Klasik yapıtları erken yaşlarda okuduğu için sinemada
kısa sürede başarıya ulaştığına
B) Senaryosu edebiyat yapıtlarına dayalı filmlerde oynamak-
tan daha çok keyif aldığına
C) Edebiyat yerine sinemayı seçtiği için hayıflandığına
D) Anlatım yolları ayrı olsa da edebiyatla sinemanın birbirini
Beslediğini düşündüğüne
E) Başarılı bir oyuncu olmasında okuduğu yapıtların büyük
katkısının olduğuna
3. F
b
4.
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
1. PARAGRAFIN ANA DÜ Ünlü sinema oyuncusu Al Pacino'nun şu sözlerini çok önem- serim: "Çehov, tüm yazarlar gibi benim için önemliydi. Sha- kespeare'in yanı sıra Brecht de gerçekten hayatım boyunca bana destek oldu. Henry Miller, Balzac ve Dostoyevski de... Yirmili yaşlarımda beni yakaladılar, bana var olma gücü ver- diler. Yazarlarla ilişkimiz önemli ama bu ilişki aktör, müzisyen, besteci ya da siyasetçilerle ilişkilerimizden farklı. Benim için yazar her şey; o olmadan var olamam. O yüzden önce yazar, diyorum. Şöhreti oyuncu alıyor ama oyuncu kalıcı olmuyor." Al Pacino'nun bu sözlerinden aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Klasik yapıtları erken yaşlarda okuduğu için sinemada kısa sürede başarıya ulaştığına B) Senaryosu edebiyat yapıtlarına dayalı filmlerde oynamak- tan daha çok keyif aldığına C) Edebiyat yerine sinemayı seçtiği için hayıflandığına D) Anlatım yolları ayrı olsa da edebiyatla sinemanın birbirini Beslediğini düşündüğüne E) Başarılı bir oyuncu olmasında okuduğu yapıtların büyük katkısının olduğuna 3. F b 4. C
ve 7. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandiriniz.
Çocuklar ekran karşısında içeriği ne olduğu belli olmayan
birçok reklamla karşılaşmaktadır. Markaların pazarlama ile-
tişimi stratejisinde çocuklar önemli bir konumdadır. Tüketim
çağında her türlü mecradan akıl almaz yöntemlerle ürün ve
hizmetlerin satış ve tanıtımına yönelik pazarlama yapılmak-
tadır. Giyimden gidaya, oyuncaktan teknolojiye kadar birçok
alanda çocuklar için ürün ve hizmet çıkaran markalar, pa-
zarlamalarını da anne-babalara yönelik değil çocuğa yönelik
yapmaktadır hatta yetişkinlere yönelik pazarlama dahi çocu-
ğu etkileme üzerinden yapılmaktadır.
Reklamların;
. Henüz soyut düşünme yeteneği gelişmemiş çocuklara
anlamlandıramayacağı mesajlar vermesi,
. Reklamı yapılan ürünün, çocuğun psikolojik ve fiziksel
gelişimini olumsuz etkilemesi,
Çocuğun ekonomik olarak aileyi zorlaması,
- Çocuğun doğasına, yaşına aykırı ürünlerin olması
reklamların tehlikelerinden sadece birkaçı.
Ebeveyne düşen görev; önce bu kadar fazla tüketim çılgın-
lığı mesajlarına karşılık kendilerinin model olması, bilgilen-
mesi, ardından çocuğu doğru ve ölçülü yaşama konusunda
terbiye etmesidir.
6.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durulma-
mıştır?
A Reklam pazarlama şirketlerinin hedeflediği kitle
B) Reklamların çocuğun davranışına etkileri
e) Reklamların ne gibi tehlikeler barındırdığı
D) Reklamı yapılan ürünün kalitesinin ölçütü
e Anne ve babanın reklamlarla ilgili alması gerek önlem
Bu parçaya göre çocuğun,
1 yaşına uygun olmayan bir oyuncağı zorla aldırmak istemesi, V
II resim yapmaktan hoşlanmadığı halde çok defa boya ka-
lemi almakta israr etmesi,
III, her gördüğü kitabı almak için ebeveynine diretmesi,
IV. bütün maddi şartları zorlatarak çok pahalı bir gereci al-
masi
davranışlarından hangileri reklamin olumsuz etkileriyle
Ilişkilendirilemez?
AyYalnız I
I ve Il
B) Yalnız II
C)Yalnız III
E) IIl ve IV
199 PARAGRAF ÖSYM SORU TİPLERİYLE
271
ww
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
ve 7. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandiriniz. Çocuklar ekran karşısında içeriği ne olduğu belli olmayan birçok reklamla karşılaşmaktadır. Markaların pazarlama ile- tişimi stratejisinde çocuklar önemli bir konumdadır. Tüketim çağında her türlü mecradan akıl almaz yöntemlerle ürün ve hizmetlerin satış ve tanıtımına yönelik pazarlama yapılmak- tadır. Giyimden gidaya, oyuncaktan teknolojiye kadar birçok alanda çocuklar için ürün ve hizmet çıkaran markalar, pa- zarlamalarını da anne-babalara yönelik değil çocuğa yönelik yapmaktadır hatta yetişkinlere yönelik pazarlama dahi çocu- ğu etkileme üzerinden yapılmaktadır. Reklamların; . Henüz soyut düşünme yeteneği gelişmemiş çocuklara anlamlandıramayacağı mesajlar vermesi, . Reklamı yapılan ürünün, çocuğun psikolojik ve fiziksel gelişimini olumsuz etkilemesi, Çocuğun ekonomik olarak aileyi zorlaması, - Çocuğun doğasına, yaşına aykırı ürünlerin olması reklamların tehlikelerinden sadece birkaçı. Ebeveyne düşen görev; önce bu kadar fazla tüketim çılgın- lığı mesajlarına karşılık kendilerinin model olması, bilgilen- mesi, ardından çocuğu doğru ve ölçülü yaşama konusunda terbiye etmesidir. 6. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durulma- mıştır? A Reklam pazarlama şirketlerinin hedeflediği kitle B) Reklamların çocuğun davranışına etkileri e) Reklamların ne gibi tehlikeler barındırdığı D) Reklamı yapılan ürünün kalitesinin ölçütü e Anne ve babanın reklamlarla ilgili alması gerek önlem Bu parçaya göre çocuğun, 1 yaşına uygun olmayan bir oyuncağı zorla aldırmak istemesi, V II resim yapmaktan hoşlanmadığı halde çok defa boya ka- lemi almakta israr etmesi, III, her gördüğü kitabı almak için ebeveynine diretmesi, IV. bütün maddi şartları zorlatarak çok pahalı bir gereci al- masi davranışlarından hangileri reklamin olumsuz etkileriyle Ilişkilendirilemez? AyYalnız I I ve Il B) Yalnız II C)Yalnız III E) IIl ve IV 199 PARAGRAF ÖSYM SORU TİPLERİYLE 271 ww
"Ok" şiiri hariç bütün şiirlerini aruzla yazmıştır. Batı
şiiriyle eski Türk şiirini bir noktada buluşturmayı ba-
şarabilmiştir. Şiirlerinde Osmanlı medeniyet ve kültü-
rüne bağlı kalmıştır. Türk musikisine, İstanbul'a hay-
randır. "Kendi Gök Kubbemiz, Eski Şiirin Rüzgarıyla"
en tanınmış eserleridir.
Bu parçada sözü edilen sanatçıyla ilgili aşağıda-
kilerden hangisi söylenemez?
A) Aruz dışında başka ölçüler de kullanılmıştır.
B) Şiir dışında bir türle ilgilenmemiştir.
C) Eserlerinde gerçekçi ögelere de yer vermiştir.
D) Farklı şiir anlayışlarını bir potada eritebilmiştir.
E) Birden fazla şiir kaleme almıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
"Ok" şiiri hariç bütün şiirlerini aruzla yazmıştır. Batı şiiriyle eski Türk şiirini bir noktada buluşturmayı ba- şarabilmiştir. Şiirlerinde Osmanlı medeniyet ve kültü- rüne bağlı kalmıştır. Türk musikisine, İstanbul'a hay- randır. "Kendi Gök Kubbemiz, Eski Şiirin Rüzgarıyla" en tanınmış eserleridir. Bu parçada sözü edilen sanatçıyla ilgili aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? A) Aruz dışında başka ölçüler de kullanılmıştır. B) Şiir dışında bir türle ilgilenmemiştir. C) Eserlerinde gerçekçi ögelere de yer vermiştir. D) Farklı şiir anlayışlarını bir potada eritebilmiştir. E) Birden fazla şiir kaleme almıştır.
18. Vücuttan dışarı atılırken katlanması zor acılar çektiren
böbrek taşlarının görülme sıklığı her geçen yıl artıyor.
17 santimetre çapa ve bir kilogramı aşan kütleye kadar
büyüyebilen böbrek taşlarını insan popülasyonunun
yaklaşık yüzde onluk kısmı, yaşamlarında en az bir kez
tecrübe ediyor. Tüm böbrek taşı türlerinin oluşum
sebeplerinde liste başında yeterince sıvı tüketmemek
yer alıyor. Hatta bilim insanları, küresel ısınma
yüzünden insan vücudunun daha sık suya gereksinim
duyması nedeniyle görülme oranlarında artış
yaşanacağından endişeleniyor. Ayrıca kalsiyum, taş
oluşumunu azalttığı için kalsiyumlu besinlerin belirli bir
doza kadar tüketilmesi tavsiye ediliyor. Besinlerdeki
kalsiyum, bağırsaklarda taşa neden olan oksalat
bileşenine bağlanıp bu bileşenlerin böbreklere
ulaşmasını engelliyor.
1. Kişilerdeki böbrek taşının büyüklüğü, kalıtımsal ve
çevresel nedenlere göre değişmektedir.
II. Bir kişide yaşamı boyunca birden çok kez böbrek
taşı oluşabilir.
L
III. Günümüzde böbrek taşı vaka sayısının geçmişe
göre çok daha yüksek olması, büyük oranda
V küresel ısınmadan kaynaklanmaktadır.
N
ly. Kalsiyum içerikli besinlerin aşırı tüketiminin taş
oluşumu üzerindeki olumsuz etkisi, su tüketimi
artırılarak giderilebilir.
Bu parçadan yukarıda verilenlerden hangilerine
kesin olarak ulaşılabilir?
DENEME-5
D) II ve IV
Yalnız II
Extitve IV
C) II ve III
20.
6
B
V
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
18. Vücuttan dışarı atılırken katlanması zor acılar çektiren böbrek taşlarının görülme sıklığı her geçen yıl artıyor. 17 santimetre çapa ve bir kilogramı aşan kütleye kadar büyüyebilen böbrek taşlarını insan popülasyonunun yaklaşık yüzde onluk kısmı, yaşamlarında en az bir kez tecrübe ediyor. Tüm böbrek taşı türlerinin oluşum sebeplerinde liste başında yeterince sıvı tüketmemek yer alıyor. Hatta bilim insanları, küresel ısınma yüzünden insan vücudunun daha sık suya gereksinim duyması nedeniyle görülme oranlarında artış yaşanacağından endişeleniyor. Ayrıca kalsiyum, taş oluşumunu azalttığı için kalsiyumlu besinlerin belirli bir doza kadar tüketilmesi tavsiye ediliyor. Besinlerdeki kalsiyum, bağırsaklarda taşa neden olan oksalat bileşenine bağlanıp bu bileşenlerin böbreklere ulaşmasını engelliyor. 1. Kişilerdeki böbrek taşının büyüklüğü, kalıtımsal ve çevresel nedenlere göre değişmektedir. II. Bir kişide yaşamı boyunca birden çok kez böbrek taşı oluşabilir. L III. Günümüzde böbrek taşı vaka sayısının geçmişe göre çok daha yüksek olması, büyük oranda V küresel ısınmadan kaynaklanmaktadır. N ly. Kalsiyum içerikli besinlerin aşırı tüketiminin taş oluşumu üzerindeki olumsuz etkisi, su tüketimi artırılarak giderilebilir. Bu parçadan yukarıda verilenlerden hangilerine kesin olarak ulaşılabilir? DENEME-5 D) II ve IV Yalnız II Extitve IV C) II ve III 20. 6 B V
30. Edebiyatımızın ilk kadın şairlerinden olan Nigar Hanım;
kadınların duygularından açıkça bahsedemediği hatta
bir bakıma erkek duygularını taklit ederek yazdığı,
yazabildiği yıllarda bir kadın olarak kimliğini sahiplenmiş,
duygularını açıkça ve sansürsüz bir dille günlüklere
dökebilmişti. Türk edebiyatında en uzun süre günlük
tutan kadın yazardı. 25 yaşındayken başladığı bu
alışkanlığını ölene dek sürdürmüştü. Günlüklerinde
hem şahsi hikâyesini, aile ilişkilerini, eşi Ihsan Bey'le
fırtınalı evliliğini, sanatla meşguliyetini, yazma serüvenini,
kimseye anlatmadığı ızdıraplarını, isyanlarını, kalabalık bir
sosyal hayatın tam ortasında filizlenen derin yalnızlığını
anlattı hem de karşımıza olağanüstü bir şahıs kadrosu
ve okuma listesi çıkardı. Günlüklerinin en heyecan verici
yanlanndan biri, satır aralarında Nigâr Hanım'ın sanatçı
dostlarının okuduğu, tartıştığı eserlerin arka arkaya boy
göstermesiydi.
Bu parçada Nigâr Hanım'la ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Duygulanını günlüklerinde anlatan bir şair olduğuna
B) Kimseyle paylaşamadığı sıkıntılarını günlüklerine
aktardığına
C) Türk edebiyatının ilk kadın şairleri arasında yer
aldığına
D) Günlüklerinde sanat ve özel yaşamından izler
bulunduğuna
E) Mutsuz evliliğinin onu yazmaya ittiğine
PALME
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
30. Edebiyatımızın ilk kadın şairlerinden olan Nigar Hanım; kadınların duygularından açıkça bahsedemediği hatta bir bakıma erkek duygularını taklit ederek yazdığı, yazabildiği yıllarda bir kadın olarak kimliğini sahiplenmiş, duygularını açıkça ve sansürsüz bir dille günlüklere dökebilmişti. Türk edebiyatında en uzun süre günlük tutan kadın yazardı. 25 yaşındayken başladığı bu alışkanlığını ölene dek sürdürmüştü. Günlüklerinde hem şahsi hikâyesini, aile ilişkilerini, eşi Ihsan Bey'le fırtınalı evliliğini, sanatla meşguliyetini, yazma serüvenini, kimseye anlatmadığı ızdıraplarını, isyanlarını, kalabalık bir sosyal hayatın tam ortasında filizlenen derin yalnızlığını anlattı hem de karşımıza olağanüstü bir şahıs kadrosu ve okuma listesi çıkardı. Günlüklerinin en heyecan verici yanlanndan biri, satır aralarında Nigâr Hanım'ın sanatçı dostlarının okuduğu, tartıştığı eserlerin arka arkaya boy göstermesiydi. Bu parçada Nigâr Hanım'la ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Duygulanını günlüklerinde anlatan bir şair olduğuna B) Kimseyle paylaşamadığı sıkıntılarını günlüklerine aktardığına C) Türk edebiyatının ilk kadın şairleri arasında yer aldığına D) Günlüklerinde sanat ve özel yaşamından izler bulunduğuna E) Mutsuz evliliğinin onu yazmaya ittiğine PALME