Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler Soruları

29. Kendilerinden önceki eğitim kurumlarını örnek alarak
daha da geliştiren Büyük Selçuklular, ileri bir düzeyde
eğitim sistemi oluşturmuşlardı. Bu dönemde eğitim ça-
lışmaları; okuma yazma, temel dinî bilgiler ve Kur'an-ı
Kerim öğretimi ile başlamaktaydı. Planlı, programlı ve
kurumsal nitelikte olmayan bu eğitim, cami ve mescit-
lerde yapılmaktaydı. Büyük Selçuklular, Karahanlılar
ve Gazneliler dönemlerinde açılarak faaliyet gösteren
medreseleri de geliştirdiler. İlk Selçuklu medresesi Tuğ-
rul Bey tarafından Nişabur'da açıldı. Nizamülmülk tara-
findan ilki Bağdat'ta kurulan Nizamiye Medresesi, Türk
eğitim tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. Önceki dö-
nem medreselerinin süreklilik göstermemesi, sistemli bir
yapı ve eğitim programlarının olmaması gibi olumsuz-
luklar giderilerek medrese eğitimi kurumsallaştırıldı.
Bu parçadan hareketle Büyük Selçuklular ile ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
LEğitimi kendilerinden önceki Türk devletlerinden
daha bilinçli yaptıkları
Eğitimi, sistemli ve programlı hâle getirmekte başa
rıya ulaştıkları
Karahanlıların ve Gaznelilerin eğitim anlayışını daha
ileri bir seviyeye getirdikleri
D) Birçok bilim insanının o dönemde yetişmesinde etkili
oldukları
Eğitimi kurumsal bir yapı altında toplamaya çalıştık
lari
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
29. Kendilerinden önceki eğitim kurumlarını örnek alarak daha da geliştiren Büyük Selçuklular, ileri bir düzeyde eğitim sistemi oluşturmuşlardı. Bu dönemde eğitim ça- lışmaları; okuma yazma, temel dinî bilgiler ve Kur'an-ı Kerim öğretimi ile başlamaktaydı. Planlı, programlı ve kurumsal nitelikte olmayan bu eğitim, cami ve mescit- lerde yapılmaktaydı. Büyük Selçuklular, Karahanlılar ve Gazneliler dönemlerinde açılarak faaliyet gösteren medreseleri de geliştirdiler. İlk Selçuklu medresesi Tuğ- rul Bey tarafından Nişabur'da açıldı. Nizamülmülk tara- findan ilki Bağdat'ta kurulan Nizamiye Medresesi, Türk eğitim tarihinde bir dönüm noktası olmuştur. Önceki dö- nem medreselerinin süreklilik göstermemesi, sistemli bir yapı ve eğitim programlarının olmaması gibi olumsuz- luklar giderilerek medrese eğitimi kurumsallaştırıldı. Bu parçadan hareketle Büyük Selçuklular ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? LEğitimi kendilerinden önceki Türk devletlerinden daha bilinçli yaptıkları Eğitimi, sistemli ve programlı hâle getirmekte başa rıya ulaştıkları Karahanlıların ve Gaznelilerin eğitim anlayışını daha ileri bir seviyeye getirdikleri D) Birçok bilim insanının o dönemde yetişmesinde etkili oldukları Eğitimi kurumsal bir yapı altında toplamaya çalıştık lari
LEOP!
herkez deği nerkes!
herkes
dat alana geen
de ve sayes gathe
bags
Oncelikle keyif almaya yarar felsefe. Bu keyif ögesi gerçekleşmemişse
benim için amacına ulaşmamış demektir. Ben çocuklara, felsefeyi bir keyif
haline getirip sorgulamaya yönelik bir yol açmaya çalışıyorum. Böylelikle
çocuklan eleştirel düşünceye alıştırmak istiyorum çünkü eleştirel düşünce
beraberinde özgür ve sorumlu bireyler geliştirir.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir?
A) Çocuklar için yazılmış felsefe kitaplarını yeterli buluyor musunuz?
B) Çocuklar için felsefe kitabı yazmanızın sebebi nedir?
C) Günümüz çocukları felsefeyle ilgili mi?
D) Felsefenin onca karışık konusunu çocuklar anlayabiliyor mu?
E) Insanlara felsefeyi sevdirmek için ne yapmak gereklidir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
LEOP! herkez deği nerkes! herkes dat alana geen de ve sayes gathe bags Oncelikle keyif almaya yarar felsefe. Bu keyif ögesi gerçekleşmemişse benim için amacına ulaşmamış demektir. Ben çocuklara, felsefeyi bir keyif haline getirip sorgulamaya yönelik bir yol açmaya çalışıyorum. Böylelikle çocuklan eleştirel düşünceye alıştırmak istiyorum çünkü eleştirel düşünce beraberinde özgür ve sorumlu bireyler geliştirir. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Çocuklar için yazılmış felsefe kitaplarını yeterli buluyor musunuz? B) Çocuklar için felsefe kitabı yazmanızın sebebi nedir? C) Günümüz çocukları felsefeyle ilgili mi? D) Felsefenin onca karışık konusunu çocuklar anlayabiliyor mu? E) Insanlara felsefeyi sevdirmek için ne yapmak gereklidir?
6. Duygu, düşünce, isteklerin yazı, konuşma ve görsel-işitsel
her türlü araçla aktarılmasına---- denir.
Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi
getirilmelidir?
A) iletişim
D) kültür
B) ileti
E) dil
C) alıntı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
6. Duygu, düşünce, isteklerin yazı, konuşma ve görsel-işitsel her türlü araçla aktarılmasına---- denir. Bu cümlede boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) iletişim D) kültür B) ileti E) dil C) alıntı
A) Soyut sınırlar ise bireyin gündelik yaşamdaki beklentilerinin kaynağına işaret eder
B) Soyut sınırlar ise insanın yaşadığı iç çatışmaları belirleyen temel unsurlardır
C) Soyut dünyadaki sınırlar da aynı şekilde gerçektir ancak görülmeleri zordur
D) Soyut dünyanın sınırları ise herhangi bir alan belirleme işlevinden uzaktır
Soyut dünyadaki sınırlar da insanların kendilerini yalnızlaştırdıkları çizgilerdir
sorubanko
(2
2022/1 ALES NİSAN SÖZEL SORULAR
4. Fiziksel dünyada sınırları görmek kolaydır çünkü duvarlar, işaretler, çitler birer belirleyicidir. Bu belirleyiciler, bir
alanın nerede başlayıp nerede bittiğini gösterir. Örneğin bir duvar, birinin sahip olduğu mülkün gözle görünür
çizgilerini yansıtır. üstelik pek çok insan bu sınırların varlığının bile farkında değildir. Hatta kimi zaman sınır
çizmek hoş bile karşılanmaz. Ancak bizi biz yapan, sınırlarımızdır. Benim nelere sahip olabileceğimi, nelerin
sorumluluğunu alabileceğimi bilmek; bana kim olduğumu hatırlatır.
2022/1/
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A) Soyut sınırlar ise bireyin gündelik yaşamdaki beklentilerinin kaynağına işaret eder B) Soyut sınırlar ise insanın yaşadığı iç çatışmaları belirleyen temel unsurlardır C) Soyut dünyadaki sınırlar da aynı şekilde gerçektir ancak görülmeleri zordur D) Soyut dünyanın sınırları ise herhangi bir alan belirleme işlevinden uzaktır Soyut dünyadaki sınırlar da insanların kendilerini yalnızlaştırdıkları çizgilerdir sorubanko (2 2022/1 ALES NİSAN SÖZEL SORULAR 4. Fiziksel dünyada sınırları görmek kolaydır çünkü duvarlar, işaretler, çitler birer belirleyicidir. Bu belirleyiciler, bir alanın nerede başlayıp nerede bittiğini gösterir. Örneğin bir duvar, birinin sahip olduğu mülkün gözle görünür çizgilerini yansıtır. üstelik pek çok insan bu sınırların varlığının bile farkında değildir. Hatta kimi zaman sınır çizmek hoş bile karşılanmaz. Ancak bizi biz yapan, sınırlarımızdır. Benim nelere sahip olabileceğimi, nelerin sorumluluğunu alabileceğimi bilmek; bana kim olduğumu hatırlatır. 2022/1/
58
2022/1 ALES NİSAN SÖZEL SORULAR
31. Yapısöküm yönteminin öncülerinden Jacques Derrida'nın çalışmalarında sıklıkla rastlanılan düşünce, bir metindeki
anlamın katmanlı olmasının yanı sıra kolaylıkla ortaya çıkmadığı ve kesin olmadığıdır. Derrida metnin tek bir anlamı
olduğunu ve bu anlamın metinde kullanılan kelimelerin akla ilk gelen anlamlarının toplamı olarak düşünülmesi
gerektiğini savunan geleneksel anlayışları reddeder. Ona göre bir metni okurken saklı kalmış çelişkiler açığa
çıkarılmaya çalışılabilir veya metnin boşluklarının anlattıklarına kulak verilebilir. Bu yaklaşım yazarın yazmaya
başladığı andaki niyetinin önemini arka plana atar. Derrida'nın burada söylemek istediği yapısöküm sürecinde
yazarın demek istediklerinin önemli olmadığı değildir. Onun asıl derdi metnin, yazarının iletmek istediğinden çok
farklı anlamlar ifade eder hâle gelebileceğine dikkat çekmektir. Özellikle metnin iç mantığı ile yüzeysel anlamı
arasında büyük farklılıklar olabilir. Bu yüzden yapısökümün asıl amacı bozuma uğrattığı metnin görünür yüzünün
arka planında saklı kalmış anlamlan ifşa etmektir.
sorubankasi.net
Bu parçaya göre yapısökümle ilgili aşağıda kilerden hangisi söylenemez?
A) Metnin belirli yaklaşımlarla okurken fark edilemeyen çelişkilerini ortaya çıkarmayı amaçlar
B) Kendine özgü yollarla metnin yüzeyselliğini aşıp asıl anlamı daha derin katmanlarda arar
C) Metnin görünen anlamını bir kenara bırakarak birden fazla anlam üretme çabasına girer.
Yazarın metni oluştururken söyledikleriyle ulaşmaya çalıştığı amacı görmezden gelir
E) Yazarın tamamlamış olduğu bir metnin aslında farklı anlamlar içerdiğini gösterir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
58 2022/1 ALES NİSAN SÖZEL SORULAR 31. Yapısöküm yönteminin öncülerinden Jacques Derrida'nın çalışmalarında sıklıkla rastlanılan düşünce, bir metindeki anlamın katmanlı olmasının yanı sıra kolaylıkla ortaya çıkmadığı ve kesin olmadığıdır. Derrida metnin tek bir anlamı olduğunu ve bu anlamın metinde kullanılan kelimelerin akla ilk gelen anlamlarının toplamı olarak düşünülmesi gerektiğini savunan geleneksel anlayışları reddeder. Ona göre bir metni okurken saklı kalmış çelişkiler açığa çıkarılmaya çalışılabilir veya metnin boşluklarının anlattıklarına kulak verilebilir. Bu yaklaşım yazarın yazmaya başladığı andaki niyetinin önemini arka plana atar. Derrida'nın burada söylemek istediği yapısöküm sürecinde yazarın demek istediklerinin önemli olmadığı değildir. Onun asıl derdi metnin, yazarının iletmek istediğinden çok farklı anlamlar ifade eder hâle gelebileceğine dikkat çekmektir. Özellikle metnin iç mantığı ile yüzeysel anlamı arasında büyük farklılıklar olabilir. Bu yüzden yapısökümün asıl amacı bozuma uğrattığı metnin görünür yüzünün arka planında saklı kalmış anlamlan ifşa etmektir. sorubankasi.net Bu parçaya göre yapısökümle ilgili aşağıda kilerden hangisi söylenemez? A) Metnin belirli yaklaşımlarla okurken fark edilemeyen çelişkilerini ortaya çıkarmayı amaçlar B) Kendine özgü yollarla metnin yüzeyselliğini aşıp asıl anlamı daha derin katmanlarda arar C) Metnin görünen anlamını bir kenara bırakarak birden fazla anlam üretme çabasına girer. Yazarın metni oluştururken söyledikleriyle ulaşmaya çalıştığı amacı görmezden gelir E) Yazarın tamamlamış olduğu bir metnin aslında farklı anlamlar içerdiğini gösterir.
TYT-0
28. Romanesk sanat, İngiltere'de "Norman üslubu", Avrupa'da
"Roman üslubu" olarak adlandırılan bir sanat akımıdır.
"Roman sanatı" olarak da bilinir. 1066 yılında Normanla-
rin İngiltere'yi fethetmesiyle başlamış, 12. yüzyıla girme-
den önemini yitirerek yerini gotik sanata bırakmıştır. Orta
Çağ'da inşa edilen manastır ve kiliselerde kullanılmaya
başlanmıştır. Orta Çağ Avrupa'sındaki ilk dinî yapılarda
Romanesk izleri görülür. Dönemin sanat hareketlerinin
takibi için önemli yapılar olan kiliselerdeki sanatsal süsle-
meler, dinsel amaçlarla yapılıyordu. Bu sebeple manas-
tırlar ve kiliselerdeki dinî figürler, kutsal figür ve sahneleri
içeriyor. Romanesk sanat kullanılan yapılar genellikle çok
yüksek olmayan, kalın taş duvarlı ve yuvarlak kemerli
yapılardır.
Bu parçada "Romanesk sanat" ile ilgili olarak aşağıda-
kilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Ortaya çıkış yeri ve tarihine
www.
B) Zamanta yerini başka bir sanata bıraktığına
C) Dint amaçlı kullanıldığına
DYSanat yapıtlarının şekil özelliklerine
E) Orta Çağ'a yön verdiğine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
TYT-0 28. Romanesk sanat, İngiltere'de "Norman üslubu", Avrupa'da "Roman üslubu" olarak adlandırılan bir sanat akımıdır. "Roman sanatı" olarak da bilinir. 1066 yılında Normanla- rin İngiltere'yi fethetmesiyle başlamış, 12. yüzyıla girme- den önemini yitirerek yerini gotik sanata bırakmıştır. Orta Çağ'da inşa edilen manastır ve kiliselerde kullanılmaya başlanmıştır. Orta Çağ Avrupa'sındaki ilk dinî yapılarda Romanesk izleri görülür. Dönemin sanat hareketlerinin takibi için önemli yapılar olan kiliselerdeki sanatsal süsle- meler, dinsel amaçlarla yapılıyordu. Bu sebeple manas- tırlar ve kiliselerdeki dinî figürler, kutsal figür ve sahneleri içeriyor. Romanesk sanat kullanılan yapılar genellikle çok yüksek olmayan, kalın taş duvarlı ve yuvarlak kemerli yapılardır. Bu parçada "Romanesk sanat" ile ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisine değinilmemiştir? A) Ortaya çıkış yeri ve tarihine www. B) Zamanta yerini başka bir sanata bıraktığına C) Dint amaçlı kullanıldığına DYSanat yapıtlarının şekil özelliklerine E) Orta Çağ'a yön verdiğine
2.
2
Orhan Pamuk'un başarısını küçümsemiyorum. Onun bu
Nobel Ödülü'nü hak ettiğine inanıyorum. Sadece Nobel'in
su katılmamış bir edebiyat göstergesi olmadığını belirtmek
istiyorum. Önemli olan, daha önce Nâzım Hikmet'e, Fazıl
Hüsnü Dağlarca'ya, Yaşar Kemal'e verilmeyen ödülü so-
nunda bir Türk yazarının almış olması.
Bu parçada altı çizilen sözle Nobel Ödülü ile ilgili ola-
rak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Edebi eserlere yönelik değerlendirmelerde titiz davra-
nılmadığı
B) Önemini her geçen gün yitirmekte olduğu
C) Sanat ve edebiyat dışı kaygılarla hareket edilebildiği
D) Edebiyat dünyasını yönlendirmede oldukça etkisiz ol-
duğu
E) Ödüllendirdiği sanatsal etkinliklerin edebî ürünlerle si-
nırlı olmadığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
2. 2 Orhan Pamuk'un başarısını küçümsemiyorum. Onun bu Nobel Ödülü'nü hak ettiğine inanıyorum. Sadece Nobel'in su katılmamış bir edebiyat göstergesi olmadığını belirtmek istiyorum. Önemli olan, daha önce Nâzım Hikmet'e, Fazıl Hüsnü Dağlarca'ya, Yaşar Kemal'e verilmeyen ödülü so- nunda bir Türk yazarının almış olması. Bu parçada altı çizilen sözle Nobel Ödülü ile ilgili ola- rak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Edebi eserlere yönelik değerlendirmelerde titiz davra- nılmadığı B) Önemini her geçen gün yitirmekte olduğu C) Sanat ve edebiyat dışı kaygılarla hareket edilebildiği D) Edebiyat dünyasını yönlendirmede oldukça etkisiz ol- duğu E) Ödüllendirdiği sanatsal etkinliklerin edebî ürünlerle si- nırlı olmadığı
25. Sevinç Çokum, önemli sayıdaki roman ve hikâyesinde milli kimlik kavramı üzerinde
durmuştur. O, milli kimliği; dil, din, devlet, tarih, gelenek, görenek, sanat gibi unsur-
lardan meydana gelen değerler manzumesi olarak görmektedir. Türk dünyasına yöne-
lik ilgisi bilinen Çokum, Kırım Türkleri aracılığıyla dünya üzerindeki tüm Türklerin
vatan sevgisine de dikkat çekmektedir.
Bu parçanın konusu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sevinç Çokum'un romanlarının mekân özellikleri
B) Sevinç Çokum'un romanlarındaki milli kimlik
Sevinç Çokum'un romanlarındaki kişiler
D) Sevinç Çokum'un romanlarında Anadolu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
25. Sevinç Çokum, önemli sayıdaki roman ve hikâyesinde milli kimlik kavramı üzerinde durmuştur. O, milli kimliği; dil, din, devlet, tarih, gelenek, görenek, sanat gibi unsur- lardan meydana gelen değerler manzumesi olarak görmektedir. Türk dünyasına yöne- lik ilgisi bilinen Çokum, Kırım Türkleri aracılığıyla dünya üzerindeki tüm Türklerin vatan sevgisine de dikkat çekmektedir. Bu parçanın konusu aşağıdakilerden hangisidir? A) Sevinç Çokum'un romanlarının mekân özellikleri B) Sevinç Çokum'un romanlarındaki milli kimlik Sevinç Çokum'un romanlarındaki kişiler D) Sevinç Çokum'un romanlarında Anadolu
A
TYT
34. Teknoloji ve iletişim sistemlerindeki gelişmeler, bilgi-
sayarların günlük yaşamımıza neredeyse tamamen gir-
miş olması, yaşam standardımızı yükseltiyor. Öte yan-
dan birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor;
ofis ortamlarında sıkça karşılaşılan bel, boyun, bilek
rahatsızlıkları ergonomik olmayan ortamlarda çalışma
sonucunda artıyor. Bu sağlık problemleri, çalışılan işe
bağlı olarak ortaya çıktığında mesleki kas ve iskelet
sistemi hastalıkları olarak tanımlanıyor. İş yerinde tek-
rarlamalı, zorlamalı hareketler, vücudun sağlıksız po-
zisyonlarda kalması ve diğer eksiklikler, bu hastalıkla-
ra yol açıyor. Bu yüzden fiziksel koşulların yanı sıra kul-
lanılan bilgisayar yazılımlarının bile kişiye uyumlu ol-
ması öneriliyor.
Bu parçadan,
1. Belirli sağlık sorunları, vücudun doğru olmayan po-
zisyonlarda bulunmasıyla ortaya çıkmaktadır.
I. Günlük yaşamımızda yeri olan bilgisayarların hem
olumlu hem de olumsuz etkileri bulunmaktadır.
Vücudun çalışma esnasında aşırı zorlanması kalıcı
sağlık sorunları oluşturmaktadır.
A) Yalnız II
T
IV. Mesleki kas ve iskelet sistemi hastalıkları özellikle
ofis ortamında çalışanlarda görülmektedir.
yargılarından hangileri çıkarılamaz?
D) Il ve Ill
B) Yalnız III
Qaz
E) Ill ve IV
Yalnız IV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
A TYT 34. Teknoloji ve iletişim sistemlerindeki gelişmeler, bilgi- sayarların günlük yaşamımıza neredeyse tamamen gir- miş olması, yaşam standardımızı yükseltiyor. Öte yan- dan birçok sağlık sorununu da beraberinde getiriyor; ofis ortamlarında sıkça karşılaşılan bel, boyun, bilek rahatsızlıkları ergonomik olmayan ortamlarda çalışma sonucunda artıyor. Bu sağlık problemleri, çalışılan işe bağlı olarak ortaya çıktığında mesleki kas ve iskelet sistemi hastalıkları olarak tanımlanıyor. İş yerinde tek- rarlamalı, zorlamalı hareketler, vücudun sağlıksız po- zisyonlarda kalması ve diğer eksiklikler, bu hastalıkla- ra yol açıyor. Bu yüzden fiziksel koşulların yanı sıra kul- lanılan bilgisayar yazılımlarının bile kişiye uyumlu ol- ması öneriliyor. Bu parçadan, 1. Belirli sağlık sorunları, vücudun doğru olmayan po- zisyonlarda bulunmasıyla ortaya çıkmaktadır. I. Günlük yaşamımızda yeri olan bilgisayarların hem olumlu hem de olumsuz etkileri bulunmaktadır. Vücudun çalışma esnasında aşırı zorlanması kalıcı sağlık sorunları oluşturmaktadır. A) Yalnız II T IV. Mesleki kas ve iskelet sistemi hastalıkları özellikle ofis ortamında çalışanlarda görülmektedir. yargılarından hangileri çıkarılamaz? D) Il ve Ill B) Yalnız III Qaz E) Ill ve IV Yalnız IV
B
22
B
Yaşın ilerlemesiyle insan; bedeninde, zihninde ve
duygu dünyasındaki değişiklikleri daha güçlü bir şekilde
hissetmeye başlar. Yapmayı istedikleri konusunda ge-
cikmiş olma duygusu, beyin ile bedeni birbirinden ayırır.
Bazen beden istemese de beyin doymak bilmez. Para
ve maddi imkânlar açısından iktidar olmak, birçok şeye
muktedir olmaya yetmez. İnsanlar hayatlarının büyük
bölümünü para kazanmak için mücadele içinde geçirir
ancak 50'li yaşlardan başlayarak en çok istediklerinin
paranın satın alamayacağı şeyler olduğunu görürler.
Bu parçanın başına aşağıdakilerden hangisi getiril-
melidir?
A) Insanoğlunun yaşı geçtikçe bir şeylere ulaşma ar-
zusu artar ve bu yüzden o, hayata daha sıkı sarılır.
B) Insanoğlu gençliğindeki iyi ya da kötü alışkanlıkla-
rının, yeme-içme alışkanlıkları, karşılığını belli bir
yaşın üstüne çıkınca almaya başlar.
C) Hayatın her döneminde insan farklılaşır, bu sebeple
insanın her dönemde ihtiyaçları ve hevesleri de fark-
lılaşır hatta aykırılaşır.
D) Yaşlılık gençlikte rahatlıkla yapılabilen birçok şeyin
artık kolay kolay yapılamadığı, belirli fiziksel yeter-
sizliklerin ortaya çıktığı zor bir dönemdir.
E) Birçok kişi gençliğinde, belirli şeyleri yaptıktan sonra
doyacağını ve bir daha bunları istemeyeceğini dü-
şünse de gerçek öyle değildir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
B 22 B Yaşın ilerlemesiyle insan; bedeninde, zihninde ve duygu dünyasındaki değişiklikleri daha güçlü bir şekilde hissetmeye başlar. Yapmayı istedikleri konusunda ge- cikmiş olma duygusu, beyin ile bedeni birbirinden ayırır. Bazen beden istemese de beyin doymak bilmez. Para ve maddi imkânlar açısından iktidar olmak, birçok şeye muktedir olmaya yetmez. İnsanlar hayatlarının büyük bölümünü para kazanmak için mücadele içinde geçirir ancak 50'li yaşlardan başlayarak en çok istediklerinin paranın satın alamayacağı şeyler olduğunu görürler. Bu parçanın başına aşağıdakilerden hangisi getiril- melidir? A) Insanoğlunun yaşı geçtikçe bir şeylere ulaşma ar- zusu artar ve bu yüzden o, hayata daha sıkı sarılır. B) Insanoğlu gençliğindeki iyi ya da kötü alışkanlıkla- rının, yeme-içme alışkanlıkları, karşılığını belli bir yaşın üstüne çıkınca almaya başlar. C) Hayatın her döneminde insan farklılaşır, bu sebeple insanın her dönemde ihtiyaçları ve hevesleri de fark- lılaşır hatta aykırılaşır. D) Yaşlılık gençlikte rahatlıkla yapılabilen birçok şeyin artık kolay kolay yapılamadığı, belirli fiziksel yeter- sizliklerin ortaya çıktığı zor bir dönemdir. E) Birçok kişi gençliğinde, belirli şeyleri yaptıktan sonra doyacağını ve bir daha bunları istemeyeceğini dü- şünse de gerçek öyle değildir.
Dil denen mucizeyi nasıl anlatmalı, bilmiyorum. Insan
zekasının bütün pırıltıları, insan ruhunun bütün duyuşları,
titreyişleri, dalgalanışları orada. Mavi gökle kara yer ara-
sında, ikinci bir âlemde daha yaşıyor insan. Dil adı verilen
sınırları olmayan sonsuz bir âlemde. Sözlüklere dalmak
benim için güzeldir, gramerler arasında dolaşmak da gü-
zeldir. Fakat birkaç ciltle sınırlı sözlükler ve gramerler as-
la dilin kendisi değildir. Sözlükler, bir dilin bütün kelimele-
rini içine alsa bile nihayet bir kelimeler listesinden ibarettir.
Gramerler ise bir kurallar sıralamasından başka nedir? Bir
gramerde yer alan söz dizimi kurallarını sayısız örnekler-
le zenginleştirirsiniz. Bir sözlükte yer alan elli bin kelime-
yi, sayısız örgüler içinde bir araya getirirsiniz. İşte dil bu
sayısız örgü ve örneğin evrenidir. Binlerce yıldan beri mil-
yonlarca insan tarafından yaratılan bir evren. Aynı kelime-
ler sonsuzluğa doğru uzanan zamanda daha milyonlarca
ömek ve örgü içinde kullanılacaklar. Kelimelerin bir kısmı
ölse de bir kısmı şekil ve manasını değiştirse de düşünce
ve duygularımızın bin bir tonunu, birbirinden farklı bir kalıp
içinde ifade etmeye devam edecekler.
Bu parçada dille ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
üzerinde durulmamaktadır?
A) İnsan zekâsını her yönüyle yaşatması
B) Sınırsız bir evren olması
C) Sözlüklerin ve gramerin dil denilen yapıyı oluşturması
D) Oluşumuna çok uzun bir zaman dilimi içerisinde çok
fazla insanın katkıda bulunması
E) Bünyesindeki kelimelerin zaman içinde yok olması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Dil denen mucizeyi nasıl anlatmalı, bilmiyorum. Insan zekasının bütün pırıltıları, insan ruhunun bütün duyuşları, titreyişleri, dalgalanışları orada. Mavi gökle kara yer ara- sında, ikinci bir âlemde daha yaşıyor insan. Dil adı verilen sınırları olmayan sonsuz bir âlemde. Sözlüklere dalmak benim için güzeldir, gramerler arasında dolaşmak da gü- zeldir. Fakat birkaç ciltle sınırlı sözlükler ve gramerler as- la dilin kendisi değildir. Sözlükler, bir dilin bütün kelimele- rini içine alsa bile nihayet bir kelimeler listesinden ibarettir. Gramerler ise bir kurallar sıralamasından başka nedir? Bir gramerde yer alan söz dizimi kurallarını sayısız örnekler- le zenginleştirirsiniz. Bir sözlükte yer alan elli bin kelime- yi, sayısız örgüler içinde bir araya getirirsiniz. İşte dil bu sayısız örgü ve örneğin evrenidir. Binlerce yıldan beri mil- yonlarca insan tarafından yaratılan bir evren. Aynı kelime- ler sonsuzluğa doğru uzanan zamanda daha milyonlarca ömek ve örgü içinde kullanılacaklar. Kelimelerin bir kısmı ölse de bir kısmı şekil ve manasını değiştirse de düşünce ve duygularımızın bin bir tonunu, birbirinden farklı bir kalıp içinde ifade etmeye devam edecekler. Bu parçada dille ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi üzerinde durulmamaktadır? A) İnsan zekâsını her yönüyle yaşatması B) Sınırsız bir evren olması C) Sözlüklerin ve gramerin dil denilen yapıyı oluşturması D) Oluşumuna çok uzun bir zaman dilimi içerisinde çok fazla insanın katkıda bulunması E) Bünyesindeki kelimelerin zaman içinde yok olması
Birkaç yıl önce uluslararası bir basın kuruluşunun düzen
lediği konferansta gazeteler ve dergiler konusunda bir ra
por tartışılmıştı. Gazetelerin tirajlarının azalmasına karşılık
dergilerin tirajlarının arttığı açıklanıyordu raporda. Kişilerin
genel bilgilerden çok kendi ilgilendikleri alanlardaki dergi.
lere yöneldiklerini, böylece özel okur sayısının arttığı kana-
atine varılıyordu rapor sonunda. Türkiye'de de bu durum
geçerli midir, tam cevabı vermem zor çünkü elimde böyle
bir istatistik yok. Ancak edebiyat dergileri üzerinden konu-
ya yaklaştığım zaman durum biraz üzücü görünüyor. Eski
yıllarda edebiyat dergilerinin daha çok okunduğu bir ger-
çek, üstelik dergiler arasında fark da vardı. Gerek yakla-
şım gerek yazar zenginliği itibariyle altın çağlarını yaşıyor-
lardı. Şimdi dergilerin ilgi çeken özellikleri bence soruştur-
malar ve özel dosyalar. Bilhassa alanın popüler, tanınmış
dergileri üzerine bu görüşlerim. Yoksa küçük tirajlı dergile-
rin, İstanbul dışında yayımlananların kendi içinde yoğun il-
giyle okundukları kanısındayım. Şiir dergileri için de geçer-
lidir bu görüşlerim.
Bu parçaya göre dergilerin okur tarafından giderek da-
ha fazla ilgi görmesinin nedeni aşağıdakilerden hangi-
sidir?
A) İstanbul dışına seslenen dergilerin ön plana çıkması
B) İnsanların daha çok özel ilgi alanlarıyla ilgili yazılar
okumak istemesi
C) Gazetelerin eski popülaritesini kaybetmesi
D) Dergiler arasındaki konulara yaklaşım farkının, okurun
ilgisini çekmesi
E) Tanınmak için daha çok çaba sarf etmeleri
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
Birkaç yıl önce uluslararası bir basın kuruluşunun düzen lediği konferansta gazeteler ve dergiler konusunda bir ra por tartışılmıştı. Gazetelerin tirajlarının azalmasına karşılık dergilerin tirajlarının arttığı açıklanıyordu raporda. Kişilerin genel bilgilerden çok kendi ilgilendikleri alanlardaki dergi. lere yöneldiklerini, böylece özel okur sayısının arttığı kana- atine varılıyordu rapor sonunda. Türkiye'de de bu durum geçerli midir, tam cevabı vermem zor çünkü elimde böyle bir istatistik yok. Ancak edebiyat dergileri üzerinden konu- ya yaklaştığım zaman durum biraz üzücü görünüyor. Eski yıllarda edebiyat dergilerinin daha çok okunduğu bir ger- çek, üstelik dergiler arasında fark da vardı. Gerek yakla- şım gerek yazar zenginliği itibariyle altın çağlarını yaşıyor- lardı. Şimdi dergilerin ilgi çeken özellikleri bence soruştur- malar ve özel dosyalar. Bilhassa alanın popüler, tanınmış dergileri üzerine bu görüşlerim. Yoksa küçük tirajlı dergile- rin, İstanbul dışında yayımlananların kendi içinde yoğun il- giyle okundukları kanısındayım. Şiir dergileri için de geçer- lidir bu görüşlerim. Bu parçaya göre dergilerin okur tarafından giderek da- ha fazla ilgi görmesinin nedeni aşağıdakilerden hangi- sidir? A) İstanbul dışına seslenen dergilerin ön plana çıkması B) İnsanların daha çok özel ilgi alanlarıyla ilgili yazılar okumak istemesi C) Gazetelerin eski popülaritesini kaybetmesi D) Dergiler arasındaki konulara yaklaşım farkının, okurun ilgisini çekmesi E) Tanınmak için daha çok çaba sarf etmeleri
7. Beşir Fuad'ın bizdeki ilk tenkitli monografi olan Victor Hugo
adlı eseri etrafında Beşir Fuad'la Menemenlizâde Mehmet
Tâhir arasında başlayan, araya başka yazarların da girme-
siyle büyüyen ve bir yılı aşan bir süre devam eden roman-
tizm
natüralizm tartışması, bu dönem içerisinde cereyan
etmiş bir tenkit faaliyeti olarak dikkat çeker. Romantizm ile
realizm arasında ilk büyük hesaplaşma olarak kabul edilen
tartışma, edebî tenkit tarihimiz bakımından da önemlidir.
Bu parçaya göre Beşir Fuad ile ilgili
1. Beşir Fuad, Victor Hugo üzerine çalışma yapmıştır.
II. Naturalizm - romantizm tartışması en az 3 yıl sürmüştür.
III. Beşir Fuad'ın çalışması alanında ilktir.
yargılardan hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve III
E) II ve III
C) Yalnız III
UNITE
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
7. Beşir Fuad'ın bizdeki ilk tenkitli monografi olan Victor Hugo adlı eseri etrafında Beşir Fuad'la Menemenlizâde Mehmet Tâhir arasında başlayan, araya başka yazarların da girme- siyle büyüyen ve bir yılı aşan bir süre devam eden roman- tizm natüralizm tartışması, bu dönem içerisinde cereyan etmiş bir tenkit faaliyeti olarak dikkat çeker. Romantizm ile realizm arasında ilk büyük hesaplaşma olarak kabul edilen tartışma, edebî tenkit tarihimiz bakımından da önemlidir. Bu parçaya göre Beşir Fuad ile ilgili 1. Beşir Fuad, Victor Hugo üzerine çalışma yapmıştır. II. Naturalizm - romantizm tartışması en az 3 yıl sürmüştür. III. Beşir Fuad'ın çalışması alanında ilktir. yargılardan hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve III E) II ve III C) Yalnız III UNITE 2
□ YAYIN DENİZİ D
(1) Her millet, dilini ve kültürünü yüzyıllar boyunca
yoğurur; bu esnada o, akan bir nehir gibi içinden
geçtiği her topraktan bazı unsurları alır. (II) Bu ba-
kımdan her milletin dili, o milletin çağlar boyunca
yaşadığı tarihin âdeta özetidir. (III) Her dilin kelime
hazinesi, onu konuşan milletin kültür ve medeniye-
tini yansıtır. (IV) Hissetmediği ya da bilmediklerinin
onun dünyasında yeri olmadığı gibi adı da yoktur;
bu yüzden de diller, milletlerin hem kültür hem de
medeniyetlerinin aynasıdır. (V) Sözlük, bir milletin
hafızasıdır; sözlüğe uzanan el, namusa uzanmış-
tır. (VI) Sözlük, bir umman; dualar uğuldar derinlik-
lerinde, destanlar coşar. (VII) Sözlükler, bir millet
için hayati ehemmiyettedir, dil gelenekten gelece-
ğe bir köprü, bir varoluş iksiridir.
37. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangi-
sine ulaşılamaz?
A) Dil, bir milletin yaşadıklarını, kültür ve medeni-
yetini yansıtır.
B) Milletler sahip oldukları dil ve kültürlerini biriki-
me dönüştürerek bugüne getirirler.
C) Bir milletin dili o millete özgü olmalıdır, karışık
diller yok olmaya mahkumdur.
D) Dil, bir millet için yaşam ve devamlılık kaynağı-
dır.
E) Dil, milletlerin geçmişten gelen zenginliğini gü-
nümüze taşır.
38. Yukarıdaki parça iki paragrafa ayrılmak istense
ikinci paragraf hangi cümleyle başlar?
A) II
B) IN
C) IV
D) V
E) VI
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
□ YAYIN DENİZİ D (1) Her millet, dilini ve kültürünü yüzyıllar boyunca yoğurur; bu esnada o, akan bir nehir gibi içinden geçtiği her topraktan bazı unsurları alır. (II) Bu ba- kımdan her milletin dili, o milletin çağlar boyunca yaşadığı tarihin âdeta özetidir. (III) Her dilin kelime hazinesi, onu konuşan milletin kültür ve medeniye- tini yansıtır. (IV) Hissetmediği ya da bilmediklerinin onun dünyasında yeri olmadığı gibi adı da yoktur; bu yüzden de diller, milletlerin hem kültür hem de medeniyetlerinin aynasıdır. (V) Sözlük, bir milletin hafızasıdır; sözlüğe uzanan el, namusa uzanmış- tır. (VI) Sözlük, bir umman; dualar uğuldar derinlik- lerinde, destanlar coşar. (VII) Sözlükler, bir millet için hayati ehemmiyettedir, dil gelenekten gelece- ğe bir köprü, bir varoluş iksiridir. 37. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangi- sine ulaşılamaz? A) Dil, bir milletin yaşadıklarını, kültür ve medeni- yetini yansıtır. B) Milletler sahip oldukları dil ve kültürlerini biriki- me dönüştürerek bugüne getirirler. C) Bir milletin dili o millete özgü olmalıdır, karışık diller yok olmaya mahkumdur. D) Dil, bir millet için yaşam ve devamlılık kaynağı- dır. E) Dil, milletlerin geçmişten gelen zenginliğini gü- nümüze taşır. 38. Yukarıdaki parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? A) II B) IN C) IV D) V E) VI
sey-
endi
Kal-
di-
an,
n-
ze
3-
ta
e
7
r
Size iyilik yapan birine teşekkür etmeniz gibi basitçe
minnettarlık günümüzde çok değer verilen bir nitelik
değil. Oysa pozitif psikoloji araştırmalarına göre şük-
retmek, bunu alışkanlık hâline getirenlerin duygusal
sağlığına aktif olarak katkıda bulunuyor. Şükran, sosyal
bağları güçlendirirken negatif duyguları zayıflatıyor ve
kalıcı bir iyi olma hissi sağlıyor. Michigan Universitesin-
de psikoloji profesörü olan Chris Peterson düzenli ola-
rak öğrencilerinden hayatlarında onlar için önemli olan
bir kişiye "şükran mektubu" yazmalarını istiyor. "Bu me-
tinleri yazmak, yazarlarına kalıcı bir iyi olma hissi veri-
yor." diyor. Peterson ayrıca, eğer yazar bunu hitap ettiği
kişiye yüksek sesle okursa bu duygunun güçlendiğini de
belirtiyor. Böylece pozitif duyguların oluşturduğu "karto-
pu etkisi" ortaya çıkıyor: Değer verilen ve değeri ifade
edilen kişi de mektubun yazarına yanıt olarak minnettar
bir mesaj gönderiyor. Kulağa biraz Amerikanvari gelen
bu egzersizler, bizim zihniyetimizle tam örtüşmüyor an-
cak minnettarlık, mektupsuz ve resmî ilanlara ihtiyaç
duymadan da deneyimlenebilir. Bunu yapabilmek için
günlük hayata başka bir gözle bakmanız yeterli.
39. Bu parçada söz edilen "kartopu etkisi"yle anlatılmak
istenen aşağıdakilerden hangisidir?
(A) Pozitif duyguların birleşerek kalıcı bir iyi olma hissi
vermesi
B) Pozitif duyguların zamanla etkisini yitirmesi
C) Minnettarlık duygusunun önemsenmesi
D) İnsanlar arasındaki soğuklukları eritmesi
E) Yazılı şükretme yöntemlerinin toplum içinde yaygın-
laşması
40. Bu parçada şükretmekle ilgili aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
A) Üzerinde bilimsel araştırmalar yapılmıştır.
B) İnsanlar arası ilişkileri güçlendiren bir eylemdir.
C) Günümüzde yeterince önemsenmemektedir.
D) Toplumdan topluma değişebilen şekilleri vardır.
Basit bir nezaket durumundan çok ahlaki yönü ön
plana çıkmaktadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
sey- endi Kal- di- an, n- ze 3- ta e 7 r Size iyilik yapan birine teşekkür etmeniz gibi basitçe minnettarlık günümüzde çok değer verilen bir nitelik değil. Oysa pozitif psikoloji araştırmalarına göre şük- retmek, bunu alışkanlık hâline getirenlerin duygusal sağlığına aktif olarak katkıda bulunuyor. Şükran, sosyal bağları güçlendirirken negatif duyguları zayıflatıyor ve kalıcı bir iyi olma hissi sağlıyor. Michigan Universitesin- de psikoloji profesörü olan Chris Peterson düzenli ola- rak öğrencilerinden hayatlarında onlar için önemli olan bir kişiye "şükran mektubu" yazmalarını istiyor. "Bu me- tinleri yazmak, yazarlarına kalıcı bir iyi olma hissi veri- yor." diyor. Peterson ayrıca, eğer yazar bunu hitap ettiği kişiye yüksek sesle okursa bu duygunun güçlendiğini de belirtiyor. Böylece pozitif duyguların oluşturduğu "karto- pu etkisi" ortaya çıkıyor: Değer verilen ve değeri ifade edilen kişi de mektubun yazarına yanıt olarak minnettar bir mesaj gönderiyor. Kulağa biraz Amerikanvari gelen bu egzersizler, bizim zihniyetimizle tam örtüşmüyor an- cak minnettarlık, mektupsuz ve resmî ilanlara ihtiyaç duymadan da deneyimlenebilir. Bunu yapabilmek için günlük hayata başka bir gözle bakmanız yeterli. 39. Bu parçada söz edilen "kartopu etkisi"yle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? (A) Pozitif duyguların birleşerek kalıcı bir iyi olma hissi vermesi B) Pozitif duyguların zamanla etkisini yitirmesi C) Minnettarlık duygusunun önemsenmesi D) İnsanlar arasındaki soğuklukları eritmesi E) Yazılı şükretme yöntemlerinin toplum içinde yaygın- laşması 40. Bu parçada şükretmekle ilgili aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Üzerinde bilimsel araştırmalar yapılmıştır. B) İnsanlar arası ilişkileri güçlendiren bir eylemdir. C) Günümüzde yeterince önemsenmemektedir. D) Toplumdan topluma değişebilen şekilleri vardır. Basit bir nezaket durumundan çok ahlaki yönü ön plana çıkmaktadır.
24. Ben neden çalıştığımı biliyorum. Neyi başarmak istedi-
ğimi çok zaman önce öğrendim. Bu, ailemin bana en
büyük hediyesidir. Öğrenmeyi, düzenli ve bir adım`son-
rasını bile hesap ederek çalışmayı, başarıyı hazmetmeyi
ve paylaşmayı onlardan öğrendim. Bu sebeple onların
bendeki kıymetinin ölçülebilir, tarif edilebilir bir karşılığı
yok. Kaba ve kara bir hırsla değil aydınlık ve girişimci bir
arzuyla çalışıyorum. İşimi amatörce yapmıyorum. İşinin
ehli insanlarla eş güdüm sağlıyor ve her an, her saniye
öğrenebileceğime inanıyorum. Zorlandığımı ve işin için-
den çıkamayacağımı hissettiğim günler olmuyor mu? El-
bette oluyor. Ama biliyorum ki yarın yine güneş doğacak.
Düşüncelerini bu sözlerle ifade eden biri için aşağı-
daki nitelendirmelerden hangisi yapılamaz?
B) Planlı
A) Bilinçli
D) Gu
D) Gururlu
E) Değerbilir
C) Ümitvar
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
24. Ben neden çalıştığımı biliyorum. Neyi başarmak istedi- ğimi çok zaman önce öğrendim. Bu, ailemin bana en büyük hediyesidir. Öğrenmeyi, düzenli ve bir adım`son- rasını bile hesap ederek çalışmayı, başarıyı hazmetmeyi ve paylaşmayı onlardan öğrendim. Bu sebeple onların bendeki kıymetinin ölçülebilir, tarif edilebilir bir karşılığı yok. Kaba ve kara bir hırsla değil aydınlık ve girişimci bir arzuyla çalışıyorum. İşimi amatörce yapmıyorum. İşinin ehli insanlarla eş güdüm sağlıyor ve her an, her saniye öğrenebileceğime inanıyorum. Zorlandığımı ve işin için- den çıkamayacağımı hissettiğim günler olmuyor mu? El- bette oluyor. Ama biliyorum ki yarın yine güneş doğacak. Düşüncelerini bu sözlerle ifade eden biri için aşağı- daki nitelendirmelerden hangisi yapılamaz? B) Planlı A) Bilinçli D) Gu D) Gururlu E) Değerbilir C) Ümitvar