Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

6.
in
COM
SE
Her sanatçı şüphesiz bir şeylerden sorum-
ludur ama bu sorumluluk, sürekli olarak çe-
şitli araçlar ve gereçlerle desteklenir. Kağıt,
kalem, fırça gözleriyle çalışanların en yakın
dostu. Kulak için bir sürü alet ve nota için
kâğıt, kalem... Bizim kilimcinin kâğıdı, ka-
lemi, fırçası, notasi, aleti hepsi bir yün dü-
zeyi. Kendi elinle kırptığın, kendi elinle
yıkayıp boyadığın, ördüğün yumak ettiğin
yün. Kâğıt da yün, kalem de yün. Bu işin en
zor yanı yünün boyanması. Bütün emek,
has olmayan boyayla sıfıra sıfır olabilir.
Kilim dokuyanların çoğu kendi yünlerini
kendisi boyar. Kilimlerin önemli özellikle-
rinden birisi de motif ve desenleridir. Mo-
tiflerin hepsinin adları ve anlamları vardır.
Dokuyan kadının içinde bulunduğu duru-
munu, hayallerini; mutluluk, hasret, sevgi
ve ayrılık gibi duygularını ifade eden sem-
bollerdir motifler. Yeni motifleri doğadan,
bitkilerden, hayvanlardan, kullanılan eş-
yalardan esinlenerek oluşturan kilimler bir
çeşit
mesajlardır.
Ug
da
ar
go
ne
ng
Bu parçada kilimlerle ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisine değinilmemiştir?
ins
PO
sh
A) Kilim dokuyanın en büyük yardımcı ge-
recinin yün düzeyi olduğuna
B) Kilim dokumada en zor kısmın yünlerin
boyanması olduğuna
C) Kilimlerin motiflere göre isimler aldığı-
na
78/
D) Kilim motiflerinin doğadan ve kullanı-
lan eşyalardan esinlenerek oluşturul-
duğuna
E) Kilimlerin duygulara tercüman olan bir
mesaj niteliği taşıdığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
6. in COM SE Her sanatçı şüphesiz bir şeylerden sorum- ludur ama bu sorumluluk, sürekli olarak çe- şitli araçlar ve gereçlerle desteklenir. Kağıt, kalem, fırça gözleriyle çalışanların en yakın dostu. Kulak için bir sürü alet ve nota için kâğıt, kalem... Bizim kilimcinin kâğıdı, ka- lemi, fırçası, notasi, aleti hepsi bir yün dü- zeyi. Kendi elinle kırptığın, kendi elinle yıkayıp boyadığın, ördüğün yumak ettiğin yün. Kâğıt da yün, kalem de yün. Bu işin en zor yanı yünün boyanması. Bütün emek, has olmayan boyayla sıfıra sıfır olabilir. Kilim dokuyanların çoğu kendi yünlerini kendisi boyar. Kilimlerin önemli özellikle- rinden birisi de motif ve desenleridir. Mo- tiflerin hepsinin adları ve anlamları vardır. Dokuyan kadının içinde bulunduğu duru- munu, hayallerini; mutluluk, hasret, sevgi ve ayrılık gibi duygularını ifade eden sem- bollerdir motifler. Yeni motifleri doğadan, bitkilerden, hayvanlardan, kullanılan eş- yalardan esinlenerek oluşturan kilimler bir çeşit mesajlardır. Ug da ar go ne ng Bu parçada kilimlerle ilgili olarak aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? ins PO sh A) Kilim dokuyanın en büyük yardımcı ge- recinin yün düzeyi olduğuna B) Kilim dokumada en zor kısmın yünlerin boyanması olduğuna C) Kilimlerin motiflere göre isimler aldığı- na 78/ D) Kilim motiflerinin doğadan ve kullanı- lan eşyalardan esinlenerek oluşturul- duğuna E) Kilimlerin duygulara tercüman olan bir mesaj niteliği taşıdığına
27. İyi konuşmasını bilen, iyi yazmasını da bilirmiş. Konuş-
tuğumuz gibi yazmak olacak iş midir? Konuşmamızın
ateşi yazıya nasıl yansıyacak? Sesimizi, hareketlerimizi
de kâğıt üzerinde gösterebilir miyiz? Elbette hayır! Bu
nedenle yazı hiçbir zaman konuşmanın tipkisi olamaz.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulan dü-
şünceyi destekler niteliktedir?
A) Yazı dilinde uyulması gereken dil bilgisi kurallarına
konuşma dilinde de birebir uyulmalıdır.
B) Konuştuğumuz gibi yazmak, dil bilgisi kurallarına ay-
kırı olduğundan doğru bir tutum değildir.
C) Her konu, anlatım şeklini kendisi belirler; bazı konu-
lar yazıyla, bazı konular ses tonu ve jestle beslenen
sözlü dille ifade edilmelidir.
D Sözlü dilin anlatım olanakları, yazı dilinin anlatım ola-
naklarına göre daha dar bir alanı kapsamaktadır,
E) Jest, mimik ve ses tonuyla desteklenen sözlü iletişim,
yazı yoluyla kurulan iletişimden daha etkindir.
9
2510/21-01
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
27. İyi konuşmasını bilen, iyi yazmasını da bilirmiş. Konuş- tuğumuz gibi yazmak olacak iş midir? Konuşmamızın ateşi yazıya nasıl yansıyacak? Sesimizi, hareketlerimizi de kâğıt üzerinde gösterebilir miyiz? Elbette hayır! Bu nedenle yazı hiçbir zaman konuşmanın tipkisi olamaz. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunulan dü- şünceyi destekler niteliktedir? A) Yazı dilinde uyulması gereken dil bilgisi kurallarına konuşma dilinde de birebir uyulmalıdır. B) Konuştuğumuz gibi yazmak, dil bilgisi kurallarına ay- kırı olduğundan doğru bir tutum değildir. C) Her konu, anlatım şeklini kendisi belirler; bazı konu- lar yazıyla, bazı konular ses tonu ve jestle beslenen sözlü dille ifade edilmelidir. D Sözlü dilin anlatım olanakları, yazı dilinin anlatım ola- naklarına göre daha dar bir alanı kapsamaktadır, E) Jest, mimik ve ses tonuyla desteklenen sözlü iletişim, yazı yoluyla kurulan iletişimden daha etkindir. 9 2510/21-01
27. Kelimeler olmasa neye benzediğimizi tarif etmemiz
mümkün olmazdı. Başka kişilerle benzerliklerimizin
madığımız kişilerle aslında tanış olduğumuzu, kelimeles
olmasa nasıl fark ederdik bilmiyorum. Bazen baldigim
daşı, bazen de tam yakıtımız bitecekken doldurdumuz
bir
tablo gibi kelimeler, bazen bizi teselli eden bir yol arka
benzin Nasıl tarif edersek edelim kelimeler, hayatıma
ve dünyayı iyileştirmek için elimizde bulunan en yillas
Reçete gerektirmeyen ilaçlar... Hayatımızın tortusudur
kelimeler, duygular geçtiğinde bıraktığı iz, bir anlamda
yaşamış olduğumuzun kanıtıdır.
Bu parçada vurgulanan esas düşünce aşağıdakiler
den hangisidir?
A Kelimeler kültür aktarımının vazgeçilmez ögesidir.
Klasanlığın tarihinin başlangıcında kelimeler en önemli
unsurdur.
Crkelimeler insan ruhunun aynasıdır.
D Medeniyetlerin zenginliği, kelimelerine yansır.
El Doğru seçilmiş kelimeler, en büyük güçtür.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
27. Kelimeler olmasa neye benzediğimizi tarif etmemiz mümkün olmazdı. Başka kişilerle benzerliklerimizin madığımız kişilerle aslında tanış olduğumuzu, kelimeles olmasa nasıl fark ederdik bilmiyorum. Bazen baldigim daşı, bazen de tam yakıtımız bitecekken doldurdumuz bir tablo gibi kelimeler, bazen bizi teselli eden bir yol arka benzin Nasıl tarif edersek edelim kelimeler, hayatıma ve dünyayı iyileştirmek için elimizde bulunan en yillas Reçete gerektirmeyen ilaçlar... Hayatımızın tortusudur kelimeler, duygular geçtiğinde bıraktığı iz, bir anlamda yaşamış olduğumuzun kanıtıdır. Bu parçada vurgulanan esas düşünce aşağıdakiler den hangisidir? A Kelimeler kültür aktarımının vazgeçilmez ögesidir. Klasanlığın tarihinin başlangıcında kelimeler en önemli unsurdur. Crkelimeler insan ruhunun aynasıdır. D Medeniyetlerin zenginliği, kelimelerine yansır. El Doğru seçilmiş kelimeler, en büyük güçtür.
t
i ko.
bak-
deki
kça
gür-
elir.
zel
dir
an
le
23. Koleksiyonlar, eski çağlardan beri tutku, sahiplenme ve
koruma gibi çeşitli faktörlerle toplumsal hayatın içinde
şekillenmiştir. Orta Çağ Avrupa'sında dini yüceltme mis-
yer almış, dönemin kültürel yapısı ve inanışlarına göre
yonuyla kiliselerde ve manastirlarda toplanan değerli
nesneler, ayni dönemde soyluların kabinelerinde zen-
ginliği simgelemiştir. Rönesans hümanizmi ile birlikte
antikite, doğa, bilim ve sanat gibi türlerle zenginleşerek
sistematik bir bakış açısı kazanan koleksiyonlar; dünyayı
tanımlamaya yönelik araştırmaların odak noktası olmuş-
tur. Batı'da XVIII. yüzyıl itibarıyla kurumsallaşmaya baş-
layan koleksiyonlar eski çağlardan beri var olan çeşitli
sosyal, politik, ekonomik ve kültürel birikimlerin sonucu
olarak şekillenmiştir.
Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisi-
dir?
Koleksiyonculuğun ve koleksiyonların tarih araştır-
malarındaki yerini belirginleştirmek
By Kişileri ya da toplumlari koleksiyon yapmaya iten asıl
sebepleri tartışmak
Koleksiyonculuğun oluşmasının ardında yatan ne-
denleri toplumsal açıdan ele almak
D) Tarihsel akış içinde koleksiyonculuğun varoluş biçi-
mini ortaya koymak
Toplumların kültürel zenginliğinin ve uygarlığının öl-
çütünün koleksiyonlar olduğunu vurgulamak
D
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
t i ko. bak- deki kça gür- elir. zel dir an le 23. Koleksiyonlar, eski çağlardan beri tutku, sahiplenme ve koruma gibi çeşitli faktörlerle toplumsal hayatın içinde şekillenmiştir. Orta Çağ Avrupa'sında dini yüceltme mis- yer almış, dönemin kültürel yapısı ve inanışlarına göre yonuyla kiliselerde ve manastirlarda toplanan değerli nesneler, ayni dönemde soyluların kabinelerinde zen- ginliği simgelemiştir. Rönesans hümanizmi ile birlikte antikite, doğa, bilim ve sanat gibi türlerle zenginleşerek sistematik bir bakış açısı kazanan koleksiyonlar; dünyayı tanımlamaya yönelik araştırmaların odak noktası olmuş- tur. Batı'da XVIII. yüzyıl itibarıyla kurumsallaşmaya baş- layan koleksiyonlar eski çağlardan beri var olan çeşitli sosyal, politik, ekonomik ve kültürel birikimlerin sonucu olarak şekillenmiştir. Bu parçanın yazılış amacı aşağıdakilerden hangisi- dir? Koleksiyonculuğun ve koleksiyonların tarih araştır- malarındaki yerini belirginleştirmek By Kişileri ya da toplumlari koleksiyon yapmaya iten asıl sebepleri tartışmak Koleksiyonculuğun oluşmasının ardında yatan ne- denleri toplumsal açıdan ele almak D) Tarihsel akış içinde koleksiyonculuğun varoluş biçi- mini ortaya koymak Toplumların kültürel zenginliğinin ve uygarlığının öl- çütünün koleksiyonlar olduğunu vurgulamak D
o
Roman, yaşamın kendisi olmasa da
olarak bireyde etkileşim yaratır.
D) Romanda yer alan iyi bir kurgu ve nitelikli anlatım
özellikleri okuru etkilg.
E) Şiir, felsefe ve bilim kitaplaryyaşamı romana benzer
biçimde anlatır.
D
C
24
22. Abdülhak Hamit Tarhan, genellikle birtakım
tanımlamaların şairidir. Birtakım özentilerin adamıdır.
Gözündeki monokl ve Lüsyen Hanımı ile Tarıkı ve
Makber'i ile... Çok olağan bir şekilde, yaşadığı çağın
eğilimlerine bağlı ve onlardan sıkılan bir adamdır. Bu
yüzden beşerî duyguları keskinleştirmeye, yüceltmeye
gider. Aslında kişi olarak duyarlılığı, çağdaşlarının çok
üstündedir. Ama aldığı eğitim, içinden çıktığı sinifin
değerleri, geleneğe belli belirsiz tutkunluğu, yaşadığı
günlerin karmaşıklığı onu yer yer Batılı, yer yer de
Doğulu
bir sanatçı yapmıştır.
Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisini söylenemez?
Sanat anlayışında taklitçi bir yönü vardır
B) Çağının sanatçılarını duyarlılık bakımından aşmıştır.
Dönemine uyum sağlamasına rağmen bunlardan
bunalan biridir.
D) Aldığı eğitimle sanat anlayışını çağının ötesine
taşımayı bilmiştir.
anovali
E) Sanat anlayışındaki kararsızlık, birçok unsurun
ürünüdür.
aromat' yayınları
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
o Roman, yaşamın kendisi olmasa da olarak bireyde etkileşim yaratır. D) Romanda yer alan iyi bir kurgu ve nitelikli anlatım özellikleri okuru etkilg. E) Şiir, felsefe ve bilim kitaplaryyaşamı romana benzer biçimde anlatır. D C 24 22. Abdülhak Hamit Tarhan, genellikle birtakım tanımlamaların şairidir. Birtakım özentilerin adamıdır. Gözündeki monokl ve Lüsyen Hanımı ile Tarıkı ve Makber'i ile... Çok olağan bir şekilde, yaşadığı çağın eğilimlerine bağlı ve onlardan sıkılan bir adamdır. Bu yüzden beşerî duyguları keskinleştirmeye, yüceltmeye gider. Aslında kişi olarak duyarlılığı, çağdaşlarının çok üstündedir. Ama aldığı eğitim, içinden çıktığı sinifin değerleri, geleneğe belli belirsiz tutkunluğu, yaşadığı günlerin karmaşıklığı onu yer yer Batılı, yer yer de Doğulu bir sanatçı yapmıştır. Bu parçada sözü edilen yazarla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini söylenemez? Sanat anlayışında taklitçi bir yönü vardır B) Çağının sanatçılarını duyarlılık bakımından aşmıştır. Dönemine uyum sağlamasına rağmen bunlardan bunalan biridir. D) Aldığı eğitimle sanat anlayışını çağının ötesine taşımayı bilmiştir. anovali E) Sanat anlayışındaki kararsızlık, birçok unsurun ürünüdür. aromat' yayınları
TOTES LECLER
A
A
A
Türkçe
27. Taşlaşmış mazeretlerin kırılması, kudretin kuşanılması
için kişinin kendisine karşı bir parça acımasız ve sert ol-
ması, sökülüp atılan bahanelerin yokluğuna tahammül
etmesi, bu tahammül için de kendisine dil çıkarmayı bil-
mesi gerekir. Oğuz Atay, Kafka'dan mülhem, bir parodi
metni olarak Babama Mektup'ta olanca kıyıcı alaycılı-
ğıyla kendine şöyle bir dil çıkarır: "Yaşarken tüm başa-
risızlıklarımın nedeni olarak seni gördüm, şimdi ölüsün
ama ben hâlâ başarısızım."
Bu parçada bahanelerle ilgili asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Sığınılacak bir liman olarak görülüp başarısızlığa
kapı aralamaktan başka bir şey değildir.
B) kişinin kendisine karşı sağlam bir duruş sergileme-
siyle ortadan kalkar.
28. Düşkaçıra
başkahra.
dir. Bu du
dan bir c
içinde ro
Böylece
ruz. Öy!
ğini hat
öykü o
kusunu
lelerle
doğay
ğini, z
daire
bir di
Bu
aşa
AT
et Başarıya giden yolda insanlara tuzaklanmış mayın-
Jardan farksızdır.
D) Üreten insanın kişiliğinin hayata yansıması olarak
değerlendirilmelidir.
E) Başarısızlıkla mücadeleden kaçışın bir göstergesi
olarak ele alınmalıdır.
B)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TOTES LECLER A A A Türkçe 27. Taşlaşmış mazeretlerin kırılması, kudretin kuşanılması için kişinin kendisine karşı bir parça acımasız ve sert ol- ması, sökülüp atılan bahanelerin yokluğuna tahammül etmesi, bu tahammül için de kendisine dil çıkarmayı bil- mesi gerekir. Oğuz Atay, Kafka'dan mülhem, bir parodi metni olarak Babama Mektup'ta olanca kıyıcı alaycılı- ğıyla kendine şöyle bir dil çıkarır: "Yaşarken tüm başa- risızlıklarımın nedeni olarak seni gördüm, şimdi ölüsün ama ben hâlâ başarısızım." Bu parçada bahanelerle ilgili asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Sığınılacak bir liman olarak görülüp başarısızlığa kapı aralamaktan başka bir şey değildir. B) kişinin kendisine karşı sağlam bir duruş sergileme- siyle ortadan kalkar. 28. Düşkaçıra başkahra. dir. Bu du dan bir c içinde ro Böylece ruz. Öy! ğini hat öykü o kusunu lelerle doğay ğini, z daire bir di Bu aşa AT et Başarıya giden yolda insanlara tuzaklanmış mayın- Jardan farksızdır. D) Üreten insanın kişiliğinin hayata yansıması olarak değerlendirilmelidir. E) Başarısızlıkla mücadeleden kaçışın bir göstergesi olarak ele alınmalıdır. B)
14. Mai ve Siyah'ta Ahmet Cemil'in Tepebaşı bahçesinde
gördüğü/ anlatılan yerle, bir gemiyle İstanbul'dan ay-
rılışında gördüğü anlatılan yer arasındaki fark, okuyu-
cunun sadece çevreyi öğrenmesini değil kahramanın
ruh hâlini de çözümlemesini de sağlar. Eylül'de de
çev-
re aktif bir işlevdedir ve kahramanın iç dünyasının yan-
siması olarak karşımıza çıkar.
Bu parça romanın yapı unsurlarından hangileri
arasındaki ilşkiden söz etmektedir?
A) Kişi - Olay B) Zaman - Olay C) Mekân - Kişi
D) Zaman - Kişi
E) Olay - Mekân
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
14. Mai ve Siyah'ta Ahmet Cemil'in Tepebaşı bahçesinde gördüğü/ anlatılan yerle, bir gemiyle İstanbul'dan ay- rılışında gördüğü anlatılan yer arasındaki fark, okuyu- cunun sadece çevreyi öğrenmesini değil kahramanın ruh hâlini de çözümlemesini de sağlar. Eylül'de de çev- re aktif bir işlevdedir ve kahramanın iç dünyasının yan- siması olarak karşımıza çıkar. Bu parça romanın yapı unsurlarından hangileri arasındaki ilşkiden söz etmektedir? A) Kişi - Olay B) Zaman - Olay C) Mekân - Kişi D) Zaman - Kişi E) Olay - Mekân
A
A
A
20. Yeni yapılan küresel bir araştırmaya göre, yaşları 16 ila
25 arasında değişen her 10 gençten altisi iklim değişikli-
21.
ği konusunda çok endişeli ve bu konuda alinan tedbirleri
yeterli bulmuyor. Onlar varoluş kaygısıyla gelecekleri-
ni garantiye almak istiyor ve olası bir krize karşı acil bir
mücadele talep ediyorlar. Tam bu yüzden küresel olarak
iklim grevlerine çıkıyorlar, bilimin söylediklerine kulak
verilmesi ve hemen harekete geçilmesi gerektiğini güçlü
bir şekilde ifade ediyorlar. Geleceklerinin kendilerinden
önceki nesillerin yarattığı tahribat nedeniyle mahvol-
masını istemiyorlar. Kendilerinin hiç dâhil olmadığı bir
geçmişin sonuçlarını yaşamak yerine, sürdürülebilir bir
yaşam talep ediyorlar.
Bu sözler aşağıdaki soruların hangisine karşılık
söylenmiş olabilir?
A) Türkiye'de iklim alanında uzmanlaşan yeterli sayıda
sivil toplum organı var mı?
B) Kuşaklar arasında iklim konusuna yaklaşım açısın-
dan bir fark görüyor musunuz?
C) Genç kuşakların iklim krizine ilgisi ve bu konudaki
farkındalığı hangi seviyede?
D) Sivil toplum, iklim politikalarının şekillenmesinde ne
ölçüde sürece dâhil ediliyor?
E) İklim ve çevre konularında duyarlı olan gençlerin bir
arada olduğu hangi ortak ağlar var?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
A A A 20. Yeni yapılan küresel bir araştırmaya göre, yaşları 16 ila 25 arasında değişen her 10 gençten altisi iklim değişikli- 21. ği konusunda çok endişeli ve bu konuda alinan tedbirleri yeterli bulmuyor. Onlar varoluş kaygısıyla gelecekleri- ni garantiye almak istiyor ve olası bir krize karşı acil bir mücadele talep ediyorlar. Tam bu yüzden küresel olarak iklim grevlerine çıkıyorlar, bilimin söylediklerine kulak verilmesi ve hemen harekete geçilmesi gerektiğini güçlü bir şekilde ifade ediyorlar. Geleceklerinin kendilerinden önceki nesillerin yarattığı tahribat nedeniyle mahvol- masını istemiyorlar. Kendilerinin hiç dâhil olmadığı bir geçmişin sonuçlarını yaşamak yerine, sürdürülebilir bir yaşam talep ediyorlar. Bu sözler aşağıdaki soruların hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Türkiye'de iklim alanında uzmanlaşan yeterli sayıda sivil toplum organı var mı? B) Kuşaklar arasında iklim konusuna yaklaşım açısın- dan bir fark görüyor musunuz? C) Genç kuşakların iklim krizine ilgisi ve bu konudaki farkındalığı hangi seviyede? D) Sivil toplum, iklim politikalarının şekillenmesinde ne ölçüde sürece dâhil ediliyor? E) İklim ve çevre konularında duyarlı olan gençlerin bir arada olduğu hangi ortak ağlar var?
4. "Kullandığım sözcükler, sizin her gün kullandığınız
sözcüklerdir ama sözcüklerimiz yine de aynı değildir."
(Paul Claudel)
sözcükbre farklı anlonlo
Bu cümle edebi metinde kullanılan dilin hangi
yönüne işaret etmektedir?
A) imgesel olusuna
B) Mecazı bir dil olduğuna
C) Bilgi vermekten ziyade estetik bir amaç için kulla-
nildiğina
D) Bireysel yönü ve özgünlüğüne
Sosyal yaşamdaki önemine
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
4. "Kullandığım sözcükler, sizin her gün kullandığınız sözcüklerdir ama sözcüklerimiz yine de aynı değildir." (Paul Claudel) sözcükbre farklı anlonlo Bu cümle edebi metinde kullanılan dilin hangi yönüne işaret etmektedir? A) imgesel olusuna B) Mecazı bir dil olduğuna C) Bilgi vermekten ziyade estetik bir amaç için kulla- nildiğina D) Bireysel yönü ve özgünlüğüne Sosyal yaşamdaki önemine
(OSYM
SORULAR
Aranto kelimele?
Insanlar pek çok şey bilirleb: Ne zaman kar yağacağını, ne
zaman hasta olacaklarını, mutlu veya mutsuz olacaklarını,
Amerika kıtası'nı kimin keşfettiğini, Istanbul'u kimin
aldığını, dairenin alanının kaç metrekare olduğunu,
. Güneş'in her gün doğup battığını vb. Bütün bunlar bilginin
doğasının aslında karmaşık bir şey olduğunu
göstermektedir. Bilmek sözcüğü, bu yüzden değişik
dillerde çok zengin anlamlar taşımaktadır. Gerçekten de
"bilmek" sözcüğünün yalın anlamı "tanımaktır" olsa da bu
sözcüğe ve bu sözcükten türeyen sözcük gruplarına
baktığımızda "tanıma", "onaylama", "ikrar etme", "tanınmış
olma", benzer şekilde “görmek", "kavramak", "anlamak"
gibi pek çok sözcüğün bilmeyle ilgili olduğu
ánlaşılmaktadır
.
Bu parçada aşağıdaki yargılardan hangisini
destekleyen bir durumdan söz edilmektedir?
At Her icat, bir sonraki icadın temellerini oluşturur.
Dünyanın keşfedilecek pek çok özelliği vardır.
Bilim, insanoğlunun keşif ve icatlarına yön vermiştir.
D) Bilmenin kapsamı son derece geniştir.
E) Insanoğlu, yeni bilgiler edindikçe evreni daha iyi
tanımıştır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
(OSYM SORULAR Aranto kelimele? Insanlar pek çok şey bilirleb: Ne zaman kar yağacağını, ne zaman hasta olacaklarını, mutlu veya mutsuz olacaklarını, Amerika kıtası'nı kimin keşfettiğini, Istanbul'u kimin aldığını, dairenin alanının kaç metrekare olduğunu, . Güneş'in her gün doğup battığını vb. Bütün bunlar bilginin doğasının aslında karmaşık bir şey olduğunu göstermektedir. Bilmek sözcüğü, bu yüzden değişik dillerde çok zengin anlamlar taşımaktadır. Gerçekten de "bilmek" sözcüğünün yalın anlamı "tanımaktır" olsa da bu sözcüğe ve bu sözcükten türeyen sözcük gruplarına baktığımızda "tanıma", "onaylama", "ikrar etme", "tanınmış olma", benzer şekilde “görmek", "kavramak", "anlamak" gibi pek çok sözcüğün bilmeyle ilgili olduğu ánlaşılmaktadır . Bu parçada aşağıdaki yargılardan hangisini destekleyen bir durumdan söz edilmektedir? At Her icat, bir sonraki icadın temellerini oluşturur. Dünyanın keşfedilecek pek çok özelliği vardır. Bilim, insanoğlunun keşif ve icatlarına yön vermiştir. D) Bilmenin kapsamı son derece geniştir. E) Insanoğlu, yeni bilgiler edindikçe evreni daha iyi tanımıştır.
2.
“Bu yönetmenimizin her filminde izleyici farkında ola-
rak ya da olmayarak izlediklerini kendi hayatına akta-
rir."
Bu cümleden sözü edilen yönetmenle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir?
A) Filmleri izleyiciyi farklı bir hayat yaşamaya özendi-
rir.
B) Çektiği filmler izleyiciyi bambaşka dünyalara yolcu-
luk yaptırır.
C) Filmleri aracılığıyla hemen her izleyicinin hayatını
etkilemektedir.
D) Filmleri daha çok yaşanılan gerçek hayatı aktarma-
yı amaçlar.
E) Filmlerinde kullandığı diyaloglar herkesin anlayabi-
leceği derecede sadedir.
d
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2. “Bu yönetmenimizin her filminde izleyici farkında ola- rak ya da olmayarak izlediklerini kendi hayatına akta- rir." Bu cümleden sözü edilen yönetmenle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılabilir? A) Filmleri izleyiciyi farklı bir hayat yaşamaya özendi- rir. B) Çektiği filmler izleyiciyi bambaşka dünyalara yolcu- luk yaptırır. C) Filmleri aracılığıyla hemen her izleyicinin hayatını etkilemektedir. D) Filmleri daha çok yaşanılan gerçek hayatı aktarma- yı amaçlar. E) Filmlerinde kullandığı diyaloglar herkesin anlayabi- leceği derecede sadedir. d
11. ve 12. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız
Ahlak felsefesi, insan eylemlerini konu edinirken kavramları esas
almaktadır. Bu kavramlar, aynı zamanda insan eylemlerini doğ-
rudan nitelemektedir. Bunlardan bazıları şunlardır: Ahlak yasa-
si, ahlaki eylemleri belirleyen herkes için geçerli olması gerekli
kurallardır. Bu kurallar, bireye nasıl eylemde bulunacağı konu-
sunda yol gösterir. Ahlaki karar, bireyin kendi özgür iradesi ile ve
iyiyi isteyerek ahlak yasasına uygun olarak verdiği karardır. Ah-
laki eylem, ahlaki açıdan iyi ya da kötü olarak değerlendirilebi-
len eylemlerimizdir. Ayrıca ahlak felsefesi tartışmaları için ev-
rensel ve kişisel kavramlar da önemlidir. Genel olan, evrensele;
kişisel olan ise bireysele işaret eder.
11. Bu parçadan hareketle ahlak felsefesi aşağıdakilerin hangisin-
de doğru tanımlanmıştır?
A Bireyi ve onun iç dünyasındaki çatışmaları konu edinen, ki-
şiselliği öneren bir etik kuramıdır.
B) Ahlaki eylemler ve kararlar ölçeğinde sınırlandırılması, çok
sesli düşünülemeyecek bir olgudur.
C) insan edimlerinde düşüncenin zihindeki soyut ve genel ta-
sarımlarını temel alan bir disiplindir.
B Filozofların kurallarını belirlediği evrensel ve kişisel unsur-
Tari etik açıdan yorumlayabilen yöntemdir.
El Kişisel eylemleri genel ahlak kurallarının dışında değerlen-
dirmeye ve konumlandırmaya olanak veren bir olgudur. ?
.
. P T
ml
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
11. ve 12. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız Ahlak felsefesi, insan eylemlerini konu edinirken kavramları esas almaktadır. Bu kavramlar, aynı zamanda insan eylemlerini doğ- rudan nitelemektedir. Bunlardan bazıları şunlardır: Ahlak yasa- si, ahlaki eylemleri belirleyen herkes için geçerli olması gerekli kurallardır. Bu kurallar, bireye nasıl eylemde bulunacağı konu- sunda yol gösterir. Ahlaki karar, bireyin kendi özgür iradesi ile ve iyiyi isteyerek ahlak yasasına uygun olarak verdiği karardır. Ah- laki eylem, ahlaki açıdan iyi ya da kötü olarak değerlendirilebi- len eylemlerimizdir. Ayrıca ahlak felsefesi tartışmaları için ev- rensel ve kişisel kavramlar da önemlidir. Genel olan, evrensele; kişisel olan ise bireysele işaret eder. 11. Bu parçadan hareketle ahlak felsefesi aşağıdakilerin hangisin- de doğru tanımlanmıştır? A Bireyi ve onun iç dünyasındaki çatışmaları konu edinen, ki- şiselliği öneren bir etik kuramıdır. B) Ahlaki eylemler ve kararlar ölçeğinde sınırlandırılması, çok sesli düşünülemeyecek bir olgudur. C) insan edimlerinde düşüncenin zihindeki soyut ve genel ta- sarımlarını temel alan bir disiplindir. B Filozofların kurallarını belirlediği evrensel ve kişisel unsur- Tari etik açıdan yorumlayabilen yöntemdir. El Kişisel eylemleri genel ahlak kurallarının dışında değerlen- dirmeye ve konumlandırmaya olanak veren bir olgudur. ? . . P T ml
3. "Aşağıdaki cümlelerin hangisi kanıtlanabilirlik
açısından diğerlerinden farklıdır?" şeklindeki
bir sorunun doğru cevabı olan seçenekte
"Sanatı esas mesleğin yanında arada sırada
ilgilenilmesinde zarar olmayan, rahatlama amaçlı
bir hobiye indirgemiş olmamız, ufkumuzu ciddi
biçimde daraltacaktır." cümlesi yer almaktadır.
Buna göre sorunun diğer seçeneklerinden
herhangi birinde aşağıdaki cümlelerden
hangisi yer alamaz?
A) Önceki kuşakların hem teknolojik hem de
sosyokültürel gerçeklikler bakımından müzikle
kurduğu ilişkiyi gözden kaçırmamalıyız.
B) İbn Haldûn'dan Hegel'e kadar uzanan bir
yelpazede farklı düşünürler her yeni dönemin
kendi sonunu hazırlayacak ögeleri taşıdığı bir
insanlık serüveninden söz etmişlerdir.
C) Batı'da kamusal alan ve güncel sanat
arasındaki ilişkinin tartışmaya açılması,
20. yüzyıl başlarında dadaistlerin "salon
sergileri"ne tepki göstermesiyle başlar.
D) Okul çağındaki Çinli çocuklar üzerinde
yapılan ştırmada, düzenli balık tüketimi
ile nitelikli uyku arasında bir bağlantıya tanık
olundu.
IN
E) Bazı matematiksel problemlerin asırlar sonra
çözülebilmesi, matematik bilimi tarihinde
örneklerine rastlanan bir durumdur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
3. "Aşağıdaki cümlelerin hangisi kanıtlanabilirlik açısından diğerlerinden farklıdır?" şeklindeki bir sorunun doğru cevabı olan seçenekte "Sanatı esas mesleğin yanında arada sırada ilgilenilmesinde zarar olmayan, rahatlama amaçlı bir hobiye indirgemiş olmamız, ufkumuzu ciddi biçimde daraltacaktır." cümlesi yer almaktadır. Buna göre sorunun diğer seçeneklerinden herhangi birinde aşağıdaki cümlelerden hangisi yer alamaz? A) Önceki kuşakların hem teknolojik hem de sosyokültürel gerçeklikler bakımından müzikle kurduğu ilişkiyi gözden kaçırmamalıyız. B) İbn Haldûn'dan Hegel'e kadar uzanan bir yelpazede farklı düşünürler her yeni dönemin kendi sonunu hazırlayacak ögeleri taşıdığı bir insanlık serüveninden söz etmişlerdir. C) Batı'da kamusal alan ve güncel sanat arasındaki ilişkinin tartışmaya açılması, 20. yüzyıl başlarında dadaistlerin "salon sergileri"ne tepki göstermesiyle başlar. D) Okul çağındaki Çinli çocuklar üzerinde yapılan ştırmada, düzenli balık tüketimi ile nitelikli uyku arasında bir bağlantıya tanık olundu. IN E) Bazı matematiksel problemlerin asırlar sonra çözülebilmesi, matematik bilimi tarihinde örneklerine rastlanan bir durumdur.
15. (1) Memduh Şevket Esendal, Türk kısa öykücülüğünün
öncülerindendir. (II) Öykülerindeki konu ve olay yönün-
den yazma rahatlığı, kendisinden sonra gelen pek çok
yazara ömek olmuştur. (III) Öykülerini "Birinci Kitap".
"ikinci Kitap" adlı yapıtlarında toplamıştır. (IV) Geri
kalan öyküleri de ölümünden sonra "Temiz Sevgiler",
"Ev Ona Yakıştı" adlı kitaplarda toplanmıştır. (V) Türk
öykücülüğünü, Maupassant tarzı öykülerden Çehov
tarzı öykülere yönlendirmeyi başarmıştır.
Memduh Şevket Esendal ve öykücülüğünden söz
edilen bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili
olarak aşağıdakilerin hangisi yanlıştır?
A) Icümlede, öykücülüğümüzdeki yeri belirtilmiştir.
B) II.cümlede, genç yazarlar tarafından taklit edildiği
öne sürülmüştür.
C) III.cümlede, eserlerini hangi başlıklar altında topla-
dığına değinilmiştir.
D) IV.cümlede, bazı öykülerinin başkaları tarafından
toplanıp yayımlandığından bahsedilmiştir.
E) V.cümlede, Türk öykücülüğünü yönlendirmedeki
rolü hakkında bilgi verilmiştir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
15. (1) Memduh Şevket Esendal, Türk kısa öykücülüğünün öncülerindendir. (II) Öykülerindeki konu ve olay yönün- den yazma rahatlığı, kendisinden sonra gelen pek çok yazara ömek olmuştur. (III) Öykülerini "Birinci Kitap". "ikinci Kitap" adlı yapıtlarında toplamıştır. (IV) Geri kalan öyküleri de ölümünden sonra "Temiz Sevgiler", "Ev Ona Yakıştı" adlı kitaplarda toplanmıştır. (V) Türk öykücülüğünü, Maupassant tarzı öykülerden Çehov tarzı öykülere yönlendirmeyi başarmıştır. Memduh Şevket Esendal ve öykücülüğünden söz edilen bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi yanlıştır? A) Icümlede, öykücülüğümüzdeki yeri belirtilmiştir. B) II.cümlede, genç yazarlar tarafından taklit edildiği öne sürülmüştür. C) III.cümlede, eserlerini hangi başlıklar altında topla- dığına değinilmiştir. D) IV.cümlede, bazı öykülerinin başkaları tarafından toplanıp yayımlandığından bahsedilmiştir. E) V.cümlede, Türk öykücülüğünü yönlendirmedeki rolü hakkında bilgi verilmiştir.
6.-11. sorularda başta verilen cümleden kesin
olarak çıkanlabilecek yargryt bulunuz.
6
1940 yılında saalte 65 km hızla esen rüzgånn etkisiyle
yıkılan Tacoma Narrows Bridge isimli köprü, saatte 80 km
hıza kadarki rüzgarlara dayanıklı olacak şekilde onant-
masının ardından öngörülemeyen şiddetteki rüzgâr sebe-
biyle yeniden yıkılmıştır.
A) Tacoma Narrows Bridge Isimli köprü, rüzgarın şiddelly-
le yıkıldıktan sonra 1940 yılında tamir edilmiştir
B) Şiddeti saatte 80 km hızdan fazla olan rüzgar, Tacoma
Narrows Bridge adli köprünün yeniden yıkılmasına ne-
den olmuştur.
C) Tacoma Narrows Bridge adlı köprünün 1940 yılında
yıkılması, beklenmedik bir durum olarak değerlendi-
rilmiştir.
D) ilk yıkılışından sonra Tacoma Narrows Bridge isimli
köprünün tamiri sırasında oluşan şiddetli rüzgar tekrar
yıkıma neden olmuştur.
VE) Tacoma Narrows Bridge adlı köprü, 1940 yılında saal-
le 65 km hızla esen rüzgara dayanıklı hale getirilmesi-
ne karşın yıkılmıştır.
(2020-DGS)
secenes igen
Hizo kadarki diyor. B
den forle
diyor.
80 cm den
kam kutusu {Anis Bolers
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
6.-11. sorularda başta verilen cümleden kesin olarak çıkanlabilecek yargryt bulunuz. 6 1940 yılında saalte 65 km hızla esen rüzgånn etkisiyle yıkılan Tacoma Narrows Bridge isimli köprü, saatte 80 km hıza kadarki rüzgarlara dayanıklı olacak şekilde onant- masının ardından öngörülemeyen şiddetteki rüzgâr sebe- biyle yeniden yıkılmıştır. A) Tacoma Narrows Bridge Isimli köprü, rüzgarın şiddelly- le yıkıldıktan sonra 1940 yılında tamir edilmiştir B) Şiddeti saatte 80 km hızdan fazla olan rüzgar, Tacoma Narrows Bridge adli köprünün yeniden yıkılmasına ne- den olmuştur. C) Tacoma Narrows Bridge adlı köprünün 1940 yılında yıkılması, beklenmedik bir durum olarak değerlendi- rilmiştir. D) ilk yıkılışından sonra Tacoma Narrows Bridge isimli köprünün tamiri sırasında oluşan şiddetli rüzgar tekrar yıkıma neden olmuştur. VE) Tacoma Narrows Bridge adlı köprü, 1940 yılında saal- le 65 km hızla esen rüzgara dayanıklı hale getirilmesi- ne karşın yıkılmıştır. (2020-DGS) secenes igen Hizo kadarki diyor. B den forle diyor. 80 cm den kam kutusu {Anis Bolers
7.
Antik Dönem'deki sanatla bilim arasındaki ilişkileri incele-
yen bilim insanları, bilim ile sanatın iç içe girdiği, birbirini
tamamladığı sonucuna varmışlardır. Bilinen bir gerçek var
ki insan sadece bilimle açıklanamaz. İnsan psikolojisinin
formüllere dökülemeyen, alaca karanlık bir bölgesi vardır.
Edebiyat o bölgeyi aydınlatır. Homeros, Yunus Emre,
Mevlânâ, Shakespeare, Stendhal, Flaubert... olmasaydı
insanlık düşüncesi aynı noktaya gelebilir miydi? Dosto-
yevski olmasaydı insan psikolojisi hakkındaki bilgilerimiz
eksik kalmaz mıydı? Aynı şekilde, 19. yüzyıl Fransa'sın-
daki insanı, Balzac'ın romanlarını okumadan anlamak
mümkün müdür?
Aşağıdaki yargılardan hangisi, bu parçada belirtilen
görüşlerle ilgili değildir?
AY Hayal gücü, gerçek kadar önemlidir.
By Insanla ilgili bazı bilinmeyenler, sanatla açığa çıkar.
C) Sanat, kimi yönleriyle bilime işık tutar.
D) Bilim olmadan sanat olmaz.
E) Kimi parlak isimler, insanlığı ileri taşır.
TYT/ TÜRKÇE
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
7. Antik Dönem'deki sanatla bilim arasındaki ilişkileri incele- yen bilim insanları, bilim ile sanatın iç içe girdiği, birbirini tamamladığı sonucuna varmışlardır. Bilinen bir gerçek var ki insan sadece bilimle açıklanamaz. İnsan psikolojisinin formüllere dökülemeyen, alaca karanlık bir bölgesi vardır. Edebiyat o bölgeyi aydınlatır. Homeros, Yunus Emre, Mevlânâ, Shakespeare, Stendhal, Flaubert... olmasaydı insanlık düşüncesi aynı noktaya gelebilir miydi? Dosto- yevski olmasaydı insan psikolojisi hakkındaki bilgilerimiz eksik kalmaz mıydı? Aynı şekilde, 19. yüzyıl Fransa'sın- daki insanı, Balzac'ın romanlarını okumadan anlamak mümkün müdür? Aşağıdaki yargılardan hangisi, bu parçada belirtilen görüşlerle ilgili değildir? AY Hayal gücü, gerçek kadar önemlidir. By Insanla ilgili bazı bilinmeyenler, sanatla açığa çıkar. C) Sanat, kimi yönleriyle bilime işık tutar. D) Bilim olmadan sanat olmaz. E) Kimi parlak isimler, insanlığı ileri taşır. TYT/ TÜRKÇE