Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

Ben yazı türlerinin insanların kişilikleriyle ilgili oldu.
ğunu düşünüyorum. İnsanlarda bir şair kişiliği, hika-
yeci kişiliği ya da romancı kişiliği vardır. Bu nedenle
insan kendisini hangi türle daha güzel, daha yetkin
ifade edebiliyorsa o türde yazar ya da yazmak ister.
Deneme, benim kendimi en iyi anlatabileceğim, en
özgür hissedebildiğim tür. Benim yaşam biçimime,
özgürlük tutkuma denk düşüyor. Her tür, bir yazarlık
biçimi gerektirir. Kendimde romancı, şair ya da oyun
yazarı kişiliğini görmedim hiçbir zaman. Ama bir
denemeci kişiliğim olduğunu fark edebiliyorum.
Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine cevap
olarak söylenmiş olabilir?
A) Çok satanlar listesinde yer alan yazarlar, genel-
#kle roman türünü mü tercih ediyor?
8) Yazılarınıza bakıldığında genellikle deneme
yazıyorsunuz, denemeyi size bu kadar sevdiren
nedir?
C) Yazarların yapısına uygun türü secmesinde etki-
li olan sebepler var mıdır?
D) Niçin bazı yazarlar, tek bir türde yazmayı tercih
ediyor?
E) Hangi törün günümüzde en çok okunduğuna
inanmaktasınız?
Paragraf Hız Sorular
MIZ SORULARI
DAVIGOARE
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Ben yazı türlerinin insanların kişilikleriyle ilgili oldu. ğunu düşünüyorum. İnsanlarda bir şair kişiliği, hika- yeci kişiliği ya da romancı kişiliği vardır. Bu nedenle insan kendisini hangi türle daha güzel, daha yetkin ifade edebiliyorsa o türde yazar ya da yazmak ister. Deneme, benim kendimi en iyi anlatabileceğim, en özgür hissedebildiğim tür. Benim yaşam biçimime, özgürlük tutkuma denk düşüyor. Her tür, bir yazarlık biçimi gerektirir. Kendimde romancı, şair ya da oyun yazarı kişiliğini görmedim hiçbir zaman. Ama bir denemeci kişiliğim olduğunu fark edebiliyorum. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine cevap olarak söylenmiş olabilir? A) Çok satanlar listesinde yer alan yazarlar, genel- #kle roman türünü mü tercih ediyor? 8) Yazılarınıza bakıldığında genellikle deneme yazıyorsunuz, denemeyi size bu kadar sevdiren nedir? C) Yazarların yapısına uygun türü secmesinde etki- li olan sebepler var mıdır? D) Niçin bazı yazarlar, tek bir türde yazmayı tercih ediyor? E) Hangi törün günümüzde en çok okunduğuna inanmaktasınız? Paragraf Hız Sorular MIZ SORULARI DAVIGOARE
playiniz.
En sevdiğim ve uzun süre etkisinde kaldığım kadın kahra-
man, Bir Düğün Gecesi romanının başkahramanı Tezel'di.
(1) Kimileri onu nihilist romanı da pesimist buldukları için
sevmezler. (11) Ama ben onu Türk edebiyatının en güzel
kadın kahramanlarından biri, romanı da Adalet Ağaoğ-
lu'nun en iyi romanı olarak hatırlamak istediğim için tekrar
okumaktan çekiniyorum. (III) Tezel'in ironisi, çevresine al-
dırmazlığı, her şeyi boş veren ama dalgasını da geçen o öz
güveni beni çok etkilemişti. (IV) Etrafındaki insanların ken-
disinden yararlanmaya çalıştığı bu güzel kadın bir yandan
onların kendisinden yararlanmaya çalıştığının bir yandan
da onların zavallılığının farkındadır. (V) Yetenekli, kültürlü,
hayatı dolu dolu yaşamış ve bir şeylerden sırf onları beğen-
mediği için ve değiştirmek için uğraşmaya değer bulmadığı
için vazgeçmiş bir kadın karakter.
37. Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine "Bi-
lemiyorum ama belki ben de bugünkü birikimimle tekrar
okusam onu hiççi, değer inkârcısı ve karamsar bulup seve-
meyebilirim." getirilmesi düşüncenin akışına uygundur?
AI
B) H
C)
C)
DW eV
E)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
playiniz. En sevdiğim ve uzun süre etkisinde kaldığım kadın kahra- man, Bir Düğün Gecesi romanının başkahramanı Tezel'di. (1) Kimileri onu nihilist romanı da pesimist buldukları için sevmezler. (11) Ama ben onu Türk edebiyatının en güzel kadın kahramanlarından biri, romanı da Adalet Ağaoğ- lu'nun en iyi romanı olarak hatırlamak istediğim için tekrar okumaktan çekiniyorum. (III) Tezel'in ironisi, çevresine al- dırmazlığı, her şeyi boş veren ama dalgasını da geçen o öz güveni beni çok etkilemişti. (IV) Etrafındaki insanların ken- disinden yararlanmaya çalıştığı bu güzel kadın bir yandan onların kendisinden yararlanmaya çalıştığının bir yandan da onların zavallılığının farkındadır. (V) Yetenekli, kültürlü, hayatı dolu dolu yaşamış ve bir şeylerden sırf onları beğen- mediği için ve değiştirmek için uğraşmaya değer bulmadığı için vazgeçmiş bir kadın karakter. 37. Bu parçadaki numaralanmış yerlerden hangisine "Bi- lemiyorum ama belki ben de bugünkü birikimimle tekrar okusam onu hiççi, değer inkârcısı ve karamsar bulup seve- meyebilirim." getirilmesi düşüncenin akışına uygundur? AI B) H C) C) DW eV E)
NIS
"Edebiyat türlerinden birinin hakkını verip
tanınmak maksadıyla metinler kurmadığım gibi,
konu veya konuların inciği boncuğuyla da ilgili
değilim." diyen bir yazarla ilgili olarak
I. Edebiyat dışında meşguliyetleri de vardır.
II. Bir konunun süslü yönlerini ele alan bir
anlayışa sahip değildir.
III. Şöhret kazanmak gibi bir amacı yoktur.
IV. Edebiyatın her alanında eser vermiştir.
çıkarımlarından hangileri yapılamaz?
A) I ve II
B) I ve III
C) II ve III
Độ ve 8
E) II ve IV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
NIS "Edebiyat türlerinden birinin hakkını verip tanınmak maksadıyla metinler kurmadığım gibi, konu veya konuların inciği boncuğuyla da ilgili değilim." diyen bir yazarla ilgili olarak I. Edebiyat dışında meşguliyetleri de vardır. II. Bir konunun süslü yönlerini ele alan bir anlayışa sahip değildir. III. Şöhret kazanmak gibi bir amacı yoktur. IV. Edebiyatın her alanında eser vermiştir. çıkarımlarından hangileri yapılamaz? A) I ve II B) I ve III C) II ve III Độ ve 8 E) II ve IV
TURK
39
38 soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Iniz
My bilim ile uğraşmayan insanların yapay zekâlek.
nbekledikleri konu, Yapay Zeka isimli filmde ken-
edir. Tamamen bir robot olan bireyin karsi-
awasi mümkün olabilecek midir? Yapay zeka teknoloji
et olaylar ve gösterdiği tepkiler üzerine araştırmacılarca
corular gündeme getirilmektedir: Böyle bir robot bireyin
su anda böyle bir sona giden yolda nerededir? Bu soru-
coğaltmak mümkündür. Cevaplarini bulmada ise farklı
gorusler olabilir. Bazılarına göre böyle bir robot yapılabl-
lecektir. Bazılanna göre ise yapılması hiç mümkün olama-
zekä teknolojisinin felsefesini inceleyerek bu konu hakkin-
yacaktır. Kim haklidir? Bu tartışmayı yapmak yerine yapay
Önemli olan kimin haklı olduğu değil sizin araştırmacı ola-
da bir görüş sahibi olmaya çalışmak daha doğru bir yoldur.
rak bu konuda ayakları yere basan düşüncenizin ne oldu-
lam temellere oturtabilir ve bunun bilime ters düşmeyecek
gudur. Eğer siz kendi düşüncenizi kendi dünyanızda sag-
şekilde mantıksal bir açıklamasını bulabilirseniz düşünceniz
size geleceğe yönelik bir yön verebilir. Tarihte büyük araş.
ek
lo
19
smaci ve bilim insanlarının kendi düşüncelerinin
doğrulu-
ğunu bilimsel olarak gördükten sonra israrlı çalışmalar ile
büyük buluşlara imza attıkları görülmektedir. Burada dikkat
edilmesi gereken önemli bir konu körü körüne dibi görün-
meyen bir kuyuda hazine aramaktır. Eğer düşüncelerinizin
bilimsel temelleri yok ise o zaman boşuna zaman kaybet-
miş olursunuz.
e
38. Bu parçada "dibi görünmeyen bir kuyuda hazine aramak
sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Önemli değerleri ortaya çıkarmak
B) Araştırmalardan yola çıkarak çıkar sağlamak
C) Fırsatlardan yararlanarak savunduklarını bir adım ileri ta-
şimak
D) Karmakarışık durumlann üstesinden gelerek başarıya ulaş-
mak
E) Uygun koşullar olmamasına rağmen bir işi gerçekleştir-
meye çalışmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TURK 39 38 soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Iniz My bilim ile uğraşmayan insanların yapay zekâlek. nbekledikleri konu, Yapay Zeka isimli filmde ken- edir. Tamamen bir robot olan bireyin karsi- awasi mümkün olabilecek midir? Yapay zeka teknoloji et olaylar ve gösterdiği tepkiler üzerine araştırmacılarca corular gündeme getirilmektedir: Böyle bir robot bireyin su anda böyle bir sona giden yolda nerededir? Bu soru- coğaltmak mümkündür. Cevaplarini bulmada ise farklı gorusler olabilir. Bazılarına göre böyle bir robot yapılabl- lecektir. Bazılanna göre ise yapılması hiç mümkün olama- zekä teknolojisinin felsefesini inceleyerek bu konu hakkin- yacaktır. Kim haklidir? Bu tartışmayı yapmak yerine yapay Önemli olan kimin haklı olduğu değil sizin araştırmacı ola- da bir görüş sahibi olmaya çalışmak daha doğru bir yoldur. rak bu konuda ayakları yere basan düşüncenizin ne oldu- lam temellere oturtabilir ve bunun bilime ters düşmeyecek gudur. Eğer siz kendi düşüncenizi kendi dünyanızda sag- şekilde mantıksal bir açıklamasını bulabilirseniz düşünceniz size geleceğe yönelik bir yön verebilir. Tarihte büyük araş. ek lo 19 smaci ve bilim insanlarının kendi düşüncelerinin doğrulu- ğunu bilimsel olarak gördükten sonra israrlı çalışmalar ile büyük buluşlara imza attıkları görülmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir konu körü körüne dibi görün- meyen bir kuyuda hazine aramaktır. Eğer düşüncelerinizin bilimsel temelleri yok ise o zaman boşuna zaman kaybet- miş olursunuz. e 38. Bu parçada "dibi görünmeyen bir kuyuda hazine aramak sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Önemli değerleri ortaya çıkarmak B) Araştırmalardan yola çıkarak çıkar sağlamak C) Fırsatlardan yararlanarak savunduklarını bir adım ileri ta- şimak D) Karmakarışık durumlann üstesinden gelerek başarıya ulaş- mak E) Uygun koşullar olmamasına rağmen bir işi gerçekleştir- meye çalışmak
8. Soğuk bir kış gecesinde, şair arkadaşlardan birinin evinde
toplanmış şiir üzerine sohbet ediyorduk. Şair arkadaşları
mızın son şiirlerini değerlendirip uzun uzun tartışıyorduk.
Derken içimizden biri, bize son yazdığı şiiri okudu. Içinde
çer çöp, kabuk gibi sözcükler geçen bir şiirdi bu. Sonunda
bize bu şiirden ne anladığımızı sordu. Ben, konuklar gi-
dince geride bıraktıkları çöplerden bahsettiğini söyledim.
Güldü ve ekledi: Ben bu şiirde bir civcivin dünyaya geli-
şini anlattım, o çer çöp ve kabuk dediklerin de yumurta-
nin kabukları. İşte o an aklıma birden Nazım'ın, Cemal'in,
Attila'nın, Can Baba'nın baldan tatlı şiirleri geldi. Onların
yüreğimizi oynatan ve anlamı temiz bir su gibi akıtan şi-
irlerine özlem duydum. Onlardan eser yoktu bu çer çöplü
şiirde. Ne biçim vardi ne biçem.
Bu sözleri söyleyen kişinin şiir anlayışı aşağıdakiler-
den hangisi olabilir?
A) Şiirde anlam açık, söyleyiş etkili olmalıdır.
B) Şiir belli duyguların ardına gizlenerek yazılmamalıdır.
C) Şiirde ahenk ve yapı unsurlarına önem verilmelidir.
D) Şiirde anlam kapalılığı esas alınmalıdır.
FŞiir söz ve anlam sanatlarında boğulmamalıdır.
pasir
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
8. Soğuk bir kış gecesinde, şair arkadaşlardan birinin evinde toplanmış şiir üzerine sohbet ediyorduk. Şair arkadaşları mızın son şiirlerini değerlendirip uzun uzun tartışıyorduk. Derken içimizden biri, bize son yazdığı şiiri okudu. Içinde çer çöp, kabuk gibi sözcükler geçen bir şiirdi bu. Sonunda bize bu şiirden ne anladığımızı sordu. Ben, konuklar gi- dince geride bıraktıkları çöplerden bahsettiğini söyledim. Güldü ve ekledi: Ben bu şiirde bir civcivin dünyaya geli- şini anlattım, o çer çöp ve kabuk dediklerin de yumurta- nin kabukları. İşte o an aklıma birden Nazım'ın, Cemal'in, Attila'nın, Can Baba'nın baldan tatlı şiirleri geldi. Onların yüreğimizi oynatan ve anlamı temiz bir su gibi akıtan şi- irlerine özlem duydum. Onlardan eser yoktu bu çer çöplü şiirde. Ne biçim vardi ne biçem. Bu sözleri söyleyen kişinin şiir anlayışı aşağıdakiler- den hangisi olabilir? A) Şiirde anlam açık, söyleyiş etkili olmalıdır. B) Şiir belli duyguların ardına gizlenerek yazılmamalıdır. C) Şiirde ahenk ve yapı unsurlarına önem verilmelidir. D) Şiirde anlam kapalılığı esas alınmalıdır. FŞiir söz ve anlam sanatlarında boğulmamalıdır. pasir
S
E
R
i
S
i
32. Her psikolojik kuram kendi içinde, bu kuramın üze-
rinde inşa edildiği belli felsefi varsayımlar içerir
. İnsan
nedir? Gerçeğin doğası nedir? Bilme yöntemlerimiz
nelerdir? vb. sorulara verilen yanıtlar, bu felsefi varsa-
yımlardan bazılarını oluşturur. Felsefi varsayımlar her
zaman doğrudan fark edilmese bile, uygulama aşa-
masında dünyayı görmemizi sağlayan mercekler gi-
bidir. Bağlamsal davranışçı bilimler de, işlevsel bağ-
lamsalcılık adı verilen felsefi yaklaşıma dayanır
. İşlev-
sel bağlamsalcılık; temel varsayımlarını felsefi prag-
matizm ve bağlamsalcılıktan alır. Bu yaklaşımlarının
temel özelliği aontolojik olmasıdır, yani ontolojik özel-
likleri referans almaz.
Bu parçaya göre,
1. Bağlamsal Davranışçı Bilimlere dayanak oluş-
turduğu
II. Varlığın kaynağını sorguladığı y
III. Faydacı bir yönünün olduğu
İşlevsel Bağlamsalcılık ile ilgili hangilerine ula-
şılabilir?
A) Yalnız 1
B) Yalnız 11
I ve II
D) I ve III
E) II ve III
10
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
S E R i S i 32. Her psikolojik kuram kendi içinde, bu kuramın üze- rinde inşa edildiği belli felsefi varsayımlar içerir . İnsan nedir? Gerçeğin doğası nedir? Bilme yöntemlerimiz nelerdir? vb. sorulara verilen yanıtlar, bu felsefi varsa- yımlardan bazılarını oluşturur. Felsefi varsayımlar her zaman doğrudan fark edilmese bile, uygulama aşa- masında dünyayı görmemizi sağlayan mercekler gi- bidir. Bağlamsal davranışçı bilimler de, işlevsel bağ- lamsalcılık adı verilen felsefi yaklaşıma dayanır . İşlev- sel bağlamsalcılık; temel varsayımlarını felsefi prag- matizm ve bağlamsalcılıktan alır. Bu yaklaşımlarının temel özelliği aontolojik olmasıdır, yani ontolojik özel- likleri referans almaz. Bu parçaya göre, 1. Bağlamsal Davranışçı Bilimlere dayanak oluş- turduğu II. Varlığın kaynağını sorguladığı y III. Faydacı bir yönünün olduğu İşlevsel Bağlamsalcılık ile ilgili hangilerine ula- şılabilir? A) Yalnız 1 B) Yalnız 11 I ve II D) I ve III E) II ve III 10
ekstrem-
20. ---- Özellikle 20. yüzyılda yaşanan uzmanlaşmayla birlik-
te bilimin felsefeden, felsefenin de bilimden hızla uzak-
laşıyormuş gibi görünmesine karşın bilimsel düşünce ve
gelişmeleri dikkate almayan felsefe anlayışının yaşa-
ması olanaksızdır. Her bilimsel çalışma alanı, bilgi kura-
mindan yararlanmak ve mantıkta geçerli olan düşünme
biçimlerini kullanmak durumundadır. Yaygın bir ifadeyle
bilimsiz felsefe sağır ve dilsiz, felsefesiz bilim ise kördür.
Felsefenin bilimle ilişkisi pozitif bilimlerin felsefeden ay-
rilip kendi ayakları üstünde durmayı başardıkları 19 ve
20. yüzyılda çok daha netleşmiştir.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Bilim ve felsefe arasındaki en temel farklar, konu edin-
me ve bu konuları ele alış yöntemlerinden kaynak-
Janmaktadır.
Bilim ile felsefenin tümüyle birbirlerinden kopuk
olduğu düşünülemez.
e Felsefe; bilimin yaklaşım ve sonuçlarının etkilerini, in-
san eylemine ve değer alanına ilişkin problemleri ele
alır.
Dy Bilimin somut, duyumlanabilir ve gözlemlenebilir alan-
la sınırlı kalmasına karşın felsefe, düşünülebilir ve
"ideal" olanın bilgisiyle ilgilidir.
Bilimin konu ve yöntemi, somut olgu ve olaylara yöne-
lik olup ele aldığı konuyu objektif bir şekilde işlemekle
yükümlüdür,
6
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
ekstrem- 20. ---- Özellikle 20. yüzyılda yaşanan uzmanlaşmayla birlik- te bilimin felsefeden, felsefenin de bilimden hızla uzak- laşıyormuş gibi görünmesine karşın bilimsel düşünce ve gelişmeleri dikkate almayan felsefe anlayışının yaşa- ması olanaksızdır. Her bilimsel çalışma alanı, bilgi kura- mindan yararlanmak ve mantıkta geçerli olan düşünme biçimlerini kullanmak durumundadır. Yaygın bir ifadeyle bilimsiz felsefe sağır ve dilsiz, felsefesiz bilim ise kördür. Felsefenin bilimle ilişkisi pozitif bilimlerin felsefeden ay- rilip kendi ayakları üstünde durmayı başardıkları 19 ve 20. yüzyılda çok daha netleşmiştir. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bilim ve felsefe arasındaki en temel farklar, konu edin- me ve bu konuları ele alış yöntemlerinden kaynak- Janmaktadır. Bilim ile felsefenin tümüyle birbirlerinden kopuk olduğu düşünülemez. e Felsefe; bilimin yaklaşım ve sonuçlarının etkilerini, in- san eylemine ve değer alanına ilişkin problemleri ele alır. Dy Bilimin somut, duyumlanabilir ve gözlemlenebilir alan- la sınırlı kalmasına karşın felsefe, düşünülebilir ve "ideal" olanın bilgisiyle ilgilidir. Bilimin konu ve yöntemi, somut olgu ve olaylara yöne- lik olup ele aldığı konuyu objektif bir şekilde işlemekle yükümlüdür, 6
sy beni
doflere
-aşamı
eniyor
kimi is-
kleşen
üşün-
rebilir.
gileri
7. Sunucu:
(1)
Fotoğraf sanatçısı:
... Her yeni kare, diğer meslektaşlarımı olduğu gibi
beni de insana yaklaştırıyor. Insanların yaşamlarına
taniklik etmeyi çekilen bir karede farklı bir şeyler
anlamayı, anlatmayı seviyorum. Gerçi toplumu an-
layan, ona işık tutan bir insan olmayı önceden hiç
düşünmemiştim.
Sunucu:
(11)
Fotoğraf sanatçısı:
Fotoğrafın toplumsal bir görevi olması gerekiyor
aynı zamanda. Açlıklar, grevler, iç savaşlar roman
gibi, şiir gibi elbette fotoğrafın da konusu olmalıdır.
Fotoğrafçının yaptığı iş bir doktor, bir öğretmen ka-
dar değerli sayılmalıdır. Çünkü bizler insan ruhunu
besleyen sanatçılarız.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakiler-
den hangisi sırasıyla getirilmelidir?
7
Ankara Yayincilik
0
K
r
VO) Bu alanda uzmanlaşmanızın altında yatan ne-
den nedir?
( 0 Fotoğrafçılığın evrensel olmadığını iddia eden-
ler var, onlara yanıtınız ne olurdu?
BY (1) Ailenizde fotoğrafçılıkla ilgilenen birileri var
miydi?
(11) Yaratım sürecinde nelere dikkat ediyorsunuz?
(1) Fotoğraf sanatçılarının topluma ne tür yararları
olabilir?
(II) Fotoğrafçılığa yeni başlayanların öncelikle
neler yapması gerekir?
D) (1) Mesleğinizin merkezinde insanın olması size
mutluluk veriyor mu?
(II) Çoğu insanın bu mesleğe ilgi duyduğunu dü-
şünüyor musunuz?
E) (1) Çoğu fotoğraf sanatçısı gibi siz de işinizi zevk
alarak mı yapıyorsunuz?
(II) Fotoğraf sanatçılarının sorumluluğu nedir siz-
Ankara Yayıncılık
ce?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
sy beni doflere -aşamı eniyor kimi is- kleşen üşün- rebilir. gileri 7. Sunucu: (1) Fotoğraf sanatçısı: ... Her yeni kare, diğer meslektaşlarımı olduğu gibi beni de insana yaklaştırıyor. Insanların yaşamlarına taniklik etmeyi çekilen bir karede farklı bir şeyler anlamayı, anlatmayı seviyorum. Gerçi toplumu an- layan, ona işık tutan bir insan olmayı önceden hiç düşünmemiştim. Sunucu: (11) Fotoğraf sanatçısı: Fotoğrafın toplumsal bir görevi olması gerekiyor aynı zamanda. Açlıklar, grevler, iç savaşlar roman gibi, şiir gibi elbette fotoğrafın da konusu olmalıdır. Fotoğrafçının yaptığı iş bir doktor, bir öğretmen ka- dar değerli sayılmalıdır. Çünkü bizler insan ruhunu besleyen sanatçılarız. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakiler- den hangisi sırasıyla getirilmelidir? 7 Ankara Yayincilik 0 K r VO) Bu alanda uzmanlaşmanızın altında yatan ne- den nedir? ( 0 Fotoğrafçılığın evrensel olmadığını iddia eden- ler var, onlara yanıtınız ne olurdu? BY (1) Ailenizde fotoğrafçılıkla ilgilenen birileri var miydi? (11) Yaratım sürecinde nelere dikkat ediyorsunuz? (1) Fotoğraf sanatçılarının topluma ne tür yararları olabilir? (II) Fotoğrafçılığa yeni başlayanların öncelikle neler yapması gerekir? D) (1) Mesleğinizin merkezinde insanın olması size mutluluk veriyor mu? (II) Çoğu insanın bu mesleğe ilgi duyduğunu dü- şünüyor musunuz? E) (1) Çoğu fotoğraf sanatçısı gibi siz de işinizi zevk alarak mı yapıyorsunuz? (II) Fotoğraf sanatçılarının sorumluluğu nedir siz- Ankara Yayıncılık ce?
35. - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Konu Dünya'mızın kardeşleri olduğunda akla ilk gelen gezegen
çoğu zaman Mars'tır. Özellikle son yıllarda peş peşe Mars'a
gönderilen araçlar, Mars'ta koloni kurmaya yönelik çalışmalar ve
Mars ile ilgili keyifle izlediğimiz filmler, diziler, belgeseller dikkate
alınırsa bunda şaşılacak bir şey de yok. Eh, biraz ufak olsa da
geniş çölleri, dağları, kanyonları ve bizimkine eşit sayılabilecek
günüyle Mars, Dünya'yla birçok ortak özelliğe sahip. Fakat
Güneş Sistemi'ndeki gezegenler arasında bir tanesi var ki pek
çok açıdan Dünya'nın ikizi olduğu söylenebilir. Hangi
gezegenden bahsettiğimi tahmin edebildiniz mi? Evet, Venüs...
Bilim insanları Dünya ve Venüs'ün oluşum süreçlerinin birbirini
andırdığını düşünse de günümüzde ikizler birbirinden oldukça
farklı. Aslında ortalama uzaklık bakımından Dünya'ya en yakın
gezegen olan Venüs, gezegenimiz ile de hemen hemen aynı
boyuttadır. Ancak Dünya'daki masmavi gökyüzü, tertemiz hava,
yemyeşil doğanın aksine Venüs; aşırı yüksek sıcaklıkları, zehirli
atmosferi ve bizdeki 116 güne eşit kendi etrafında dönüş
süresiyle asla ziyaret etmek istemeyeceğiniz bir yer. Kuşkusuz
Venüs'ün en ölümcül yanı 464 derecelik yüzey sıcaklığı.
Gezegenin yüzeyinde yürümek, bir fırının içine girmekten bilee
beter. İşin ilginci Venüs, Güneş'e en yakın gezegen bile değil.
35. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki önerilerden
hangisinin gözetildiği söylenemez?
Öznellik içeren yargılarla konuya değişik yönlerden
bakabileceğini gösterebilirsin.
che
Bir olgu veya kavramrdaha iyi anlatabilmek için tanım
yapma yoluna
gidebilirsin.
C) Bir düşünceyi temellendirmeyi kıyaslamalarla da
sağlayabilirsin.
D) Bir kavramı, benzetme yoluyla aktarırsan anlatımını
daha somut kılabilirsin.
E) Samimi ve sizli bizli bir üslupla okuyucuyu anlatının bir
parçası hâline getirebilirsin.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
35. - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Konu Dünya'mızın kardeşleri olduğunda akla ilk gelen gezegen çoğu zaman Mars'tır. Özellikle son yıllarda peş peşe Mars'a gönderilen araçlar, Mars'ta koloni kurmaya yönelik çalışmalar ve Mars ile ilgili keyifle izlediğimiz filmler, diziler, belgeseller dikkate alınırsa bunda şaşılacak bir şey de yok. Eh, biraz ufak olsa da geniş çölleri, dağları, kanyonları ve bizimkine eşit sayılabilecek günüyle Mars, Dünya'yla birçok ortak özelliğe sahip. Fakat Güneş Sistemi'ndeki gezegenler arasında bir tanesi var ki pek çok açıdan Dünya'nın ikizi olduğu söylenebilir. Hangi gezegenden bahsettiğimi tahmin edebildiniz mi? Evet, Venüs... Bilim insanları Dünya ve Venüs'ün oluşum süreçlerinin birbirini andırdığını düşünse de günümüzde ikizler birbirinden oldukça farklı. Aslında ortalama uzaklık bakımından Dünya'ya en yakın gezegen olan Venüs, gezegenimiz ile de hemen hemen aynı boyuttadır. Ancak Dünya'daki masmavi gökyüzü, tertemiz hava, yemyeşil doğanın aksine Venüs; aşırı yüksek sıcaklıkları, zehirli atmosferi ve bizdeki 116 güne eşit kendi etrafında dönüş süresiyle asla ziyaret etmek istemeyeceğiniz bir yer. Kuşkusuz Venüs'ün en ölümcül yanı 464 derecelik yüzey sıcaklığı. Gezegenin yüzeyinde yürümek, bir fırının içine girmekten bilee beter. İşin ilginci Venüs, Güneş'e en yakın gezegen bile değil. 35. Bu parçanın anlatımında aşağıdaki önerilerden hangisinin gözetildiği söylenemez? Öznellik içeren yargılarla konuya değişik yönlerden bakabileceğini gösterebilirsin. che Bir olgu veya kavramrdaha iyi anlatabilmek için tanım yapma yoluna gidebilirsin. C) Bir düşünceyi temellendirmeyi kıyaslamalarla da sağlayabilirsin. D) Bir kavramı, benzetme yoluyla aktarırsan anlatımını daha somut kılabilirsin. E) Samimi ve sizli bizli bir üslupla okuyucuyu anlatının bir parçası hâline getirebilirsin.
2
TYT (Temel Yeterlilik Testi)
37.
36. Günümüzde gençlerin şiirden kopmasında öncelikle bil-
gisayar, internet gibi teknolojik gelişimin dolaşıma sok-
tuğu yeniliklerin etkisi var. Başta televizyon yüzeysel, eğ-
lenceye yönelik, görsel, kolaycı bir popüler kültür oluş-
turarak gençleri okumaktan uzaklaştırmış, bilgisayar ve
internet de bunu pekiştirmiştir. Şiirden uzaklaşmamızda
ezbere, test çözmeye yönelik eğitim sistemimizin de et-
kisi var. Türkçe ve edebiyat eğitimi çocuklara ve genç-
lere okuma alışkanlığı kazandırmaktan, edebiyatı ve şi-
iri sevdirmekten çok uzak. Bu dersler güncel edebiyat-
tan da kopuk. Gençlerle şiiri kucaklaştırmak için atılma-
si gereken ilk adım ilkokuldan itibaren öğrencilere oku-
ma alışkanlığı kazandırmak, edebiyatı ve şiiri sevdirmek-
tir. Bir başka yol olarak da yayımlanan bazı şiirler çok
kötü olmakla birlikte, internetteki şiir siteleri de şiire ilgi-
yi artırabilir.
Öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmak için tek-
nolojiden yararlanılmalıdır.
II. Teknolojik değişimler hem sosyal hem de yazınsal
hayatı etkilemiştir.
IH. Bazı ders içerikleri gelişmeler ışığında yenilenme-
lidir.
Bu parçadan yukarıda verilenlerin hangilerine ulaşı-
labilir?
Prf Yayınları
A) Yalniz
B) I vel
C) Yalnız 11
D) II ve III
E) Yalnız 111
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2 TYT (Temel Yeterlilik Testi) 37. 36. Günümüzde gençlerin şiirden kopmasında öncelikle bil- gisayar, internet gibi teknolojik gelişimin dolaşıma sok- tuğu yeniliklerin etkisi var. Başta televizyon yüzeysel, eğ- lenceye yönelik, görsel, kolaycı bir popüler kültür oluş- turarak gençleri okumaktan uzaklaştırmış, bilgisayar ve internet de bunu pekiştirmiştir. Şiirden uzaklaşmamızda ezbere, test çözmeye yönelik eğitim sistemimizin de et- kisi var. Türkçe ve edebiyat eğitimi çocuklara ve genç- lere okuma alışkanlığı kazandırmaktan, edebiyatı ve şi- iri sevdirmekten çok uzak. Bu dersler güncel edebiyat- tan da kopuk. Gençlerle şiiri kucaklaştırmak için atılma- si gereken ilk adım ilkokuldan itibaren öğrencilere oku- ma alışkanlığı kazandırmak, edebiyatı ve şiiri sevdirmek- tir. Bir başka yol olarak da yayımlanan bazı şiirler çok kötü olmakla birlikte, internetteki şiir siteleri de şiire ilgi- yi artırabilir. Öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmak için tek- nolojiden yararlanılmalıdır. II. Teknolojik değişimler hem sosyal hem de yazınsal hayatı etkilemiştir. IH. Bazı ders içerikleri gelişmeler ışığında yenilenme- lidir. Bu parçadan yukarıda verilenlerin hangilerine ulaşı- labilir? Prf Yayınları A) Yalniz B) I vel C) Yalnız 11 D) II ve III E) Yalnız 111
A
A
A
TÜRKÇE TESTİ
26
Otizm, kısıtlanmayıp yinelenen davranış örüntü-
leri; toplumsallaşmada, sözlü ve sözel olmayan
iletişimde bozukluk gibi çekirdek belirtileri olan bir
bozukluktur. (1) Kanner'in, otizmi tanımlamasının
ardından, bugüne dek yapılan biyolojik, psikolojik
ve klinik araştırmalar sonucunda, hastalığa bakış
açısı epey değişikliğe uğramıştır. (II) Otistik birey-
lerin toplumsal ilişkiler sırasında yaşadıkları güç-
lükler ve sapmalar, otizmin en belirgin özelliğidir.
(lin) Önceleri otizmin ana - baba tutumu, sevgi
yoksunluğu ya da sosyal lişki kurma konusunda
duyulan korkudan kaynaklandığı sanılmaktaydı.
(IV) Son 20 yıldır otizmin, çocuğun yetiştirilme bi-
çimi ya da geçmiş yaşantılarıyla ilintili olmadığı or-
taya konmuştur. (V) Bu durumun nörobiyolojik bir
etiyolojiye sahip olduğu görüşü ağırlık kazanmıştır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi
düşüncenin akışını bozmaktadır?
A)
B) 11
C) III
D) IV
EV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
A A A TÜRKÇE TESTİ 26 Otizm, kısıtlanmayıp yinelenen davranış örüntü- leri; toplumsallaşmada, sözlü ve sözel olmayan iletişimde bozukluk gibi çekirdek belirtileri olan bir bozukluktur. (1) Kanner'in, otizmi tanımlamasının ardından, bugüne dek yapılan biyolojik, psikolojik ve klinik araştırmalar sonucunda, hastalığa bakış açısı epey değişikliğe uğramıştır. (II) Otistik birey- lerin toplumsal ilişkiler sırasında yaşadıkları güç- lükler ve sapmalar, otizmin en belirgin özelliğidir. (lin) Önceleri otizmin ana - baba tutumu, sevgi yoksunluğu ya da sosyal lişki kurma konusunda duyulan korkudan kaynaklandığı sanılmaktaydı. (IV) Son 20 yıldır otizmin, çocuğun yetiştirilme bi- çimi ya da geçmiş yaşantılarıyla ilintili olmadığı or- taya konmuştur. (V) Bu durumun nörobiyolojik bir etiyolojiye sahip olduğu görüşü ağırlık kazanmıştır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) B) 11 C) III D) IV EV
2021 - TYT/Sosyal Bilimler
13. Augustinus'a göre ruh, maddi bir yapıya sahip olmadığı için
ölümsüzdür. Beden ölür bu dünyada kalır, ruh ise geldiği öze
yani Tanrı'ya geri döner. Kısaca ondan gelir, ona geri döner.
Ruh-beden arasında düalist (ikici) bir anlayış vardır. Bu dö-
nem felsefesi ve teolojisinde "değişen ve ölümlü beden" ile
"değişmeyen ve ölümsüz ruh" anlayışı temel kabulüne daya-
nır. Ruh, bedenden bağımsız ve bedenden önce yaratılmıştır.
Maddi bir yapı olmayan ruh; değişmez, sonsuz ve ölümsüz-
dür. Ruh, Tanrı'dan ayrılmıştır ve ona geri dönecektir. Beden
ve ruh karşıtlığı aynı zamanda ruhun ölümsüzlüğünün ka-
nıtıdır. Ruh ve bedenden oluşan insan, bu dünyada sadece
bedenini bırakır ve ruhuyla öte dünyaya gider. Ona göre ruh
ölümsüzdür. Ruh ile bedenden oluşmuş insan diğer varolan-
lardan önce gelir. Ruh insanın iyi yanı, bedense kötü yanıdır.
İnsanlar arasında da ruhlarıyla Tanrı'ya yakın olanlarla uzak
olanlar vardır. Yakın olanlar daha üstte, bedenleriyle madde
dünyasına yakın olanlarsa daha altta bulunurlar.
Bu parçaya göre Augustinus'un ruh görüşüne uygun
olan yargı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Manevi bir yapısı olan ruh Tanrı'dan gelmiştir
B) Ruh insanın kötü yanı, bedense iyi yanıdır.
C) Maddi bir yapısı olan ruh; ölümsüzdür.
Tanrıya yakın olan insanlar maddi ve manevi dünyanın
zevkini tadanlardır.
E) İnsan Tanrı ile melek arasında bir konuma sahiptir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2021 - TYT/Sosyal Bilimler 13. Augustinus'a göre ruh, maddi bir yapıya sahip olmadığı için ölümsüzdür. Beden ölür bu dünyada kalır, ruh ise geldiği öze yani Tanrı'ya geri döner. Kısaca ondan gelir, ona geri döner. Ruh-beden arasında düalist (ikici) bir anlayış vardır. Bu dö- nem felsefesi ve teolojisinde "değişen ve ölümlü beden" ile "değişmeyen ve ölümsüz ruh" anlayışı temel kabulüne daya- nır. Ruh, bedenden bağımsız ve bedenden önce yaratılmıştır. Maddi bir yapı olmayan ruh; değişmez, sonsuz ve ölümsüz- dür. Ruh, Tanrı'dan ayrılmıştır ve ona geri dönecektir. Beden ve ruh karşıtlığı aynı zamanda ruhun ölümsüzlüğünün ka- nıtıdır. Ruh ve bedenden oluşan insan, bu dünyada sadece bedenini bırakır ve ruhuyla öte dünyaya gider. Ona göre ruh ölümsüzdür. Ruh ile bedenden oluşmuş insan diğer varolan- lardan önce gelir. Ruh insanın iyi yanı, bedense kötü yanıdır. İnsanlar arasında da ruhlarıyla Tanrı'ya yakın olanlarla uzak olanlar vardır. Yakın olanlar daha üstte, bedenleriyle madde dünyasına yakın olanlarsa daha altta bulunurlar. Bu parçaya göre Augustinus'un ruh görüşüne uygun olan yargı aşağıdakilerden hangisidir? A) Manevi bir yapısı olan ruh Tanrı'dan gelmiştir B) Ruh insanın kötü yanı, bedense iyi yanıdır. C) Maddi bir yapısı olan ruh; ölümsüzdür. Tanrıya yakın olan insanlar maddi ve manevi dünyanın zevkini tadanlardır. E) İnsan Tanrı ile melek arasında bir konuma sahiptir.
TYT / TÜRKÇE
as. Bu par
biyatı
Milyard
36. - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
D)
Hüseyin Nihal Atsız'ın Ruh Adam romani 1972'de, Oguz
Atay'ın Tutunamayanlarıyla aynı sene yayımlanmışsa da
romanın 1972'den önce bile tamamlanmis olma ihtimali var
dir. Buna delil olarak romanda yer alan Selim Pusatin Gon-
tölü'ye yazdigi piirin Orkun dergisinin 3 Ağustos 1961 tarihli
44. sayısının beşinci sayfasında başliksiz olarak yayımlan-
masi
gösterilebilir. Şiirde başlığın olması gereken yerde bir
dag çizimi, şiirin altında da şairin - Atsız'ın adı ve bir not
vardır: "Bu şiir, Atsız'ın intişar etmemi bir romanından alın-
mıştır." Bu ifade göstermektedir ki Atsiz bu olimi Ruh Adam
için kaleme almıştır ve Ruh Adam 1961'de ya yazılmaktadır
ya da yazılmıştır. Bu ayrıntı önemli zira Ruh Adamila Tutu-
namayanlar, hem yabancılaşma meselesi hem de postmo-
dern anlatım tekniklerinin kullanılması bakımından benzer
niteliklere sahiptir. Ruh Adam'ın yayımlanışından yirmi bir
sene önce yazılmış veya yazılıyor oluşu bu romanın henüz
1950'lerde tamamlanmış olma ihtimalini akla getirmektedir.
Eğer öyleyse Ruh Adam, Türk edebiyatının ilk postmodern
romanıdır.
35. Bu parçada Ruh Adam romanıyla ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemistir?
A kim tarafından kaleme alındığı
B) Kitabın ne zaman yayımlandığına
C) Kitabın neden tamamlanmadığına
D Anlatım teknikleri bakımından taşıdığı özelliğe
E) Romanda yer alan karaktere
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT / TÜRKÇE as. Bu par biyatı Milyard 36. - 36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. D) Hüseyin Nihal Atsız'ın Ruh Adam romani 1972'de, Oguz Atay'ın Tutunamayanlarıyla aynı sene yayımlanmışsa da romanın 1972'den önce bile tamamlanmis olma ihtimali var dir. Buna delil olarak romanda yer alan Selim Pusatin Gon- tölü'ye yazdigi piirin Orkun dergisinin 3 Ağustos 1961 tarihli 44. sayısının beşinci sayfasında başliksiz olarak yayımlan- masi gösterilebilir. Şiirde başlığın olması gereken yerde bir dag çizimi, şiirin altında da şairin - Atsız'ın adı ve bir not vardır: "Bu şiir, Atsız'ın intişar etmemi bir romanından alın- mıştır." Bu ifade göstermektedir ki Atsiz bu olimi Ruh Adam için kaleme almıştır ve Ruh Adam 1961'de ya yazılmaktadır ya da yazılmıştır. Bu ayrıntı önemli zira Ruh Adamila Tutu- namayanlar, hem yabancılaşma meselesi hem de postmo- dern anlatım tekniklerinin kullanılması bakımından benzer niteliklere sahiptir. Ruh Adam'ın yayımlanışından yirmi bir sene önce yazılmış veya yazılıyor oluşu bu romanın henüz 1950'lerde tamamlanmış olma ihtimalini akla getirmektedir. Eğer öyleyse Ruh Adam, Türk edebiyatının ilk postmodern romanıdır. 35. Bu parçada Ruh Adam romanıyla ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemistir? A kim tarafından kaleme alındığı B) Kitabın ne zaman yayımlandığına C) Kitabın neden tamamlanmadığına D Anlatım teknikleri bakımından taşıdığı özelliğe E) Romanda yer alan karaktere
.
2. Hayat, geçmişten gelen derin tecrübelerin ürünüdür. Türk-
ler de tecrübelere yoğun ilgi göstermişler ve bunları hayat-
larına tatbik etmişlerdir. Bize bazı öğütler vermişlerdir:
Horozlarla beraber uyu ve uyan ki tüm gün için en sari
mısırlara ulaşabilesin.
Daha çok yeşillik ye ki bir hayvandaki gibi güçlü ba-
caklara ve dayanıklı bir kalbe sahip olabilesin.
Daha çok yüzmeye git ki dünyada kendini bir balığın
kendini denizde hissettiği gibi hissedebilesin.
Daha sık gökyüzüne bak, daha az ayaklara; böylece
düşüncelerin daha net ve hafif olacaktır.
Konuşmak yerine, daha çok sessiz kal; böylelikle ru-
hun sakinliğe ve huzura erebilecek.
Bu parçada atalarımız aşağıdakilerden hangisine vur-
gu yapmamıştır?
A) Temizlik
B) Uyum
D) Verimlilik
C) Sağlıklılık
E) Deneyim
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
. 2. Hayat, geçmişten gelen derin tecrübelerin ürünüdür. Türk- ler de tecrübelere yoğun ilgi göstermişler ve bunları hayat- larına tatbik etmişlerdir. Bize bazı öğütler vermişlerdir: Horozlarla beraber uyu ve uyan ki tüm gün için en sari mısırlara ulaşabilesin. Daha çok yeşillik ye ki bir hayvandaki gibi güçlü ba- caklara ve dayanıklı bir kalbe sahip olabilesin. Daha çok yüzmeye git ki dünyada kendini bir balığın kendini denizde hissettiği gibi hissedebilesin. Daha sık gökyüzüne bak, daha az ayaklara; böylece düşüncelerin daha net ve hafif olacaktır. Konuşmak yerine, daha çok sessiz kal; böylelikle ru- hun sakinliğe ve huzura erebilecek. Bu parçada atalarımız aşağıdakilerden hangisine vur- gu yapmamıştır? A) Temizlik B) Uyum D) Verimlilik C) Sağlıklılık E) Deneyim
I-A
TYT/Türkçe
37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Sezgin Burak'ın oluşturduğu ve ilk kez 9 Mart 1964 tarihil
Hürriyet gazetesinin sayfalarında okuyucuyla
buluşan
Bizimkiler, mizahi konuları ve başarili karakterizasyonuyla
hemen popülerliği yakalamış, bir süre sonra da hafta sonu
ilavelerinde boy göstermiştir. Bizimkiler, Tork çizgi roman
tarihinde bir süreklilik rekoruna imza atarken içerigindeki
Hüdaverdi, Pirtik, Kaptan gibi karakterler de yıllar boyu sevilmiş
ve ilgiyle izlenmiştir. Ortaya çıktığı ilk günden yaklaşık bir yil
önce Hürriyet gazetesinde çalışmaya başlayan Sozgin Burak,
bu gazetenin sayfalarından okuyuculara ulaşan Fatoş ve
Güngörmüşler bantlarındaki mizah ögelerinden yola çıkarak
Bizimkiler başlığı altında ulusal motifleri zengin
hazırlamıştır. Paspal görünüşlü fakat dünyanın
huzurlu kişisi
konumundaki Pirtik ile kocaman gözlük çerçevelerinin ardından
zekå fışkıran Hüdaverdi bu çizgi romanın lokomotif
karakterleridir. Başlangıçta merkezdeki tipleme olan Kaptan:
Pirtik ile Hüdaverdi'nin giderek benimsenmesi sonucu geri
planda kalmıştır. Hüdaverdi'nin büyüklerin dünyasına ve
yaşama bakışları üzerine sık sık sorgulama yaptığı bu eserde...
sayısız macera söz konusudur.
Som
med
goci
Mez
sire
sad
gec
gor
sa
DO
bu
günlük bant
37. Bu parçadan Bizimkiler ile ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisine değinilmemiştir?
A) Toplumun farklı kesimlerinden ilgi gördüğüne
B) Uzun soluklu olduğuna
C) Usta işi oluşturulmuş kahramanların bulunduğuna
D) Kısa sürede şöhret bulduğuna
E) Güldürü unsuru taşıdığına
38. Bu parçada geçen Hokomotif karakter" sözüyle
anlatmak istenen aşağıdakilerin hangisidir?
A) Belirgin nitelikleriyle öne çıkan karakter
B) Eseri ileri taşıyan ve ilgi odağı olan kahraman
C) Eserin en ilginç yönünü oluşturan tipleme
D) Diğer kahramanların uyumunu sağlayan karakter
E) Olayların anlatıcısı konumundaki kahraman
UcDa
Bes
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
I-A TYT/Türkçe 37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Sezgin Burak'ın oluşturduğu ve ilk kez 9 Mart 1964 tarihil Hürriyet gazetesinin sayfalarında okuyucuyla buluşan Bizimkiler, mizahi konuları ve başarili karakterizasyonuyla hemen popülerliği yakalamış, bir süre sonra da hafta sonu ilavelerinde boy göstermiştir. Bizimkiler, Tork çizgi roman tarihinde bir süreklilik rekoruna imza atarken içerigindeki Hüdaverdi, Pirtik, Kaptan gibi karakterler de yıllar boyu sevilmiş ve ilgiyle izlenmiştir. Ortaya çıktığı ilk günden yaklaşık bir yil önce Hürriyet gazetesinde çalışmaya başlayan Sozgin Burak, bu gazetenin sayfalarından okuyuculara ulaşan Fatoş ve Güngörmüşler bantlarındaki mizah ögelerinden yola çıkarak Bizimkiler başlığı altında ulusal motifleri zengin hazırlamıştır. Paspal görünüşlü fakat dünyanın huzurlu kişisi konumundaki Pirtik ile kocaman gözlük çerçevelerinin ardından zekå fışkıran Hüdaverdi bu çizgi romanın lokomotif karakterleridir. Başlangıçta merkezdeki tipleme olan Kaptan: Pirtik ile Hüdaverdi'nin giderek benimsenmesi sonucu geri planda kalmıştır. Hüdaverdi'nin büyüklerin dünyasına ve yaşama bakışları üzerine sık sık sorgulama yaptığı bu eserde... sayısız macera söz konusudur. Som med goci Mez sire sad gec gor sa DO bu günlük bant 37. Bu parçadan Bizimkiler ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? A) Toplumun farklı kesimlerinden ilgi gördüğüne B) Uzun soluklu olduğuna C) Usta işi oluşturulmuş kahramanların bulunduğuna D) Kısa sürede şöhret bulduğuna E) Güldürü unsuru taşıdığına 38. Bu parçada geçen Hokomotif karakter" sözüyle anlatmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Belirgin nitelikleriyle öne çıkan karakter B) Eseri ileri taşıyan ve ilgi odağı olan kahraman C) Eserin en ilginç yönünü oluşturan tipleme D) Diğer kahramanların uyumunu sağlayan karakter E) Olayların anlatıcısı konumundaki kahraman UcDa Bes
5. İster misiniz, sözü şiirden açalım bugün? Siz de
seversiniz elbette şiiri, belki de şairsiniz, kim bilir
Te güzel şiirler yazarsınız. Okuyun onları, yalnız
kendi kendinize değil
, dostlarınıza, ahbaplarınıza
da okuyun. Ama bir şey söyleyeyim mi size: "Ben
bunları bir şey sanarak yazmadım, gözümde bü-
yütmüyorum, içimden doğdu da onun için yazdım,
bir değeri olmadığının farkındayım." demeyin sa-
kin. Şiirlerinizde elbette bir güzellik buluyorsunuz
ki yazıyorsunuz.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A} insanın yazdığı şiirlerinin kendisi için güzel ol-
duğu
B Herkesin güzel şiir yazamayacağı
eyaüzel şiir yazmanın iyi bir eğitimin parçası ol-
ması gerektiği
Dy Insanların birbirlerinin şiirlerini beğenmediği
El Şiir yazmanın doğuştan gelen bir yetenek olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
5. İster misiniz, sözü şiirden açalım bugün? Siz de seversiniz elbette şiiri, belki de şairsiniz, kim bilir Te güzel şiirler yazarsınız. Okuyun onları, yalnız kendi kendinize değil , dostlarınıza, ahbaplarınıza da okuyun. Ama bir şey söyleyeyim mi size: "Ben bunları bir şey sanarak yazmadım, gözümde bü- yütmüyorum, içimden doğdu da onun için yazdım, bir değeri olmadığının farkındayım." demeyin sa- kin. Şiirlerinizde elbette bir güzellik buluyorsunuz ki yazıyorsunuz. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A} insanın yazdığı şiirlerinin kendisi için güzel ol- duğu B Herkesin güzel şiir yazamayacağı eyaüzel şiir yazmanın iyi bir eğitimin parçası ol- ması gerektiği Dy Insanların birbirlerinin şiirlerini beğenmediği El Şiir yazmanın doğuştan gelen bir yetenek olduğu