Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

37. ve 38.
ap-
layınız.
stir.
de-
ğru
erih
ün
un
George Orwell'ın Hayvan Çiftliğinde insanların baskıcı
ve zalim yönetimi altında bir çiftlikte çalışan hayvanların
örgütlenerek başkaldırması ve özgürlüklerini kazanma-
ları anlatılır. "Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar
öbürlerinden daha eşittir." Özgürlük ve adalet adına ku-
rulmuş yeni düzenin temel ilkesi zamanla bu olmuştur.
Özgürlüğün herkese verilmiş olması ancak bazı grupla-
rin bununla yetinmeyip, çeşitli ayrıcalıklara sahip olmak
istemeleri, sonunda bütün sistemi temelinden sarsmıştır.
Orwell bu ilkenin insanlara eşitlik vaat eden sistemler ta-
rafından da kabul edildiğini ifade etmiştir. İşçinin emeği-
ni sömürerek, bu şekilde kendine bir sermaye oluşturan
kapitalist sistemin çökertilmesi adına verilecek müca-
delede özgür ve eşit bir düzen gözetmek, en temel ilke
olmalıdır. Ancak Orwell, insanların bu ilkenin arkasında
durmayarak kendilerine yeni despot liderler yaratmala-
rini, üstelik bunu emek ve eşitlik adına yapmalarını ya-
man bir çelişki olarak görmüş ve bunu kesin bir tavırla
eleştirmiştir.
37. Bu parçada "Hayvan Çiftliği" adlı romanla ilgili aşağı-
dakilerden hangisine değinilmemiştir? X
Yazarın bir düzen eleştirisi yapmak için en uygun
türü seçtiğini düşündüğüne
B) Hayvanların organize olup isyan ederek yeni bir dü-
zen kurduğuna
c) Emeğin sömürüldüğü bir sistemin çökertilmesinin
doğru olduğuna
D) Kendi koydukları ilkeyi çıkarları için çiğneyenlerin
yeni despot liderler yarattığına
E) Özgürlük ve adaletin yeni sistemin temel dayanak
noktalarından olduğuna
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
37. ve 38. ap- layınız. stir. de- ğru erih ün un George Orwell'ın Hayvan Çiftliğinde insanların baskıcı ve zalim yönetimi altında bir çiftlikte çalışan hayvanların örgütlenerek başkaldırması ve özgürlüklerini kazanma- ları anlatılır. "Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir." Özgürlük ve adalet adına ku- rulmuş yeni düzenin temel ilkesi zamanla bu olmuştur. Özgürlüğün herkese verilmiş olması ancak bazı grupla- rin bununla yetinmeyip, çeşitli ayrıcalıklara sahip olmak istemeleri, sonunda bütün sistemi temelinden sarsmıştır. Orwell bu ilkenin insanlara eşitlik vaat eden sistemler ta- rafından da kabul edildiğini ifade etmiştir. İşçinin emeği- ni sömürerek, bu şekilde kendine bir sermaye oluşturan kapitalist sistemin çökertilmesi adına verilecek müca- delede özgür ve eşit bir düzen gözetmek, en temel ilke olmalıdır. Ancak Orwell, insanların bu ilkenin arkasında durmayarak kendilerine yeni despot liderler yaratmala- rini, üstelik bunu emek ve eşitlik adına yapmalarını ya- man bir çelişki olarak görmüş ve bunu kesin bir tavırla eleştirmiştir. 37. Bu parçada "Hayvan Çiftliği" adlı romanla ilgili aşağı- dakilerden hangisine değinilmemiştir? X Yazarın bir düzen eleştirisi yapmak için en uygun türü seçtiğini düşündüğüne B) Hayvanların organize olup isyan ederek yeni bir dü- zen kurduğuna c) Emeğin sömürüldüğü bir sistemin çökertilmesinin doğru olduğuna D) Kendi koydukları ilkeyi çıkarları için çiğneyenlerin yeni despot liderler yarattığına E) Özgürlük ve adaletin yeni sistemin temel dayanak noktalarından olduğuna
Kala-
pma
B
B
124. Asinda Macaristan'daki dergi geleneği çok köklü.
enlarca yıldır yayın hayatına devam eden dergiler
Tabii Türkiye'de de var bunun örnekleri. Fakat
Türkiye'ye nazaran Macaristan'da dergiler daha
fazla tutuluyor. Macaristan'da yeni kadrolarla, yeni
bakış açılarıyla ama aynı geleneğe dayalı olarak
uzun yıllar yayın hayatına devam eden daha fazla
dergi var. Türkiye'deki dergi çeşitliği de oldukça
hoş, belki bazıları üç beş sayı kadar bir ömre sahip
bir katkı muhakkak vardır. Buradaki dergi örnekleri
ama olsun, her derginin yayın dünyasına sağladığı
e
bizdekilerden oldukça farklı. Türkiye'deki içeriğin
tasarımla birlikte sunulduğu, renkli ve gençlere
daha çok hitap eden dergilere karşılık Macar
edebiyatında daha çok, geleneksel tarzlar hâkim
sanırım Ayrım burada daha net ortaya çıkıyor.
Aslında Macaristan ve Türkiye'deki dergiler aynı
hedefe farklı yolları kullanarak giden yolcular gibi.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine
karşılık söylenmiş
olabilir?
A Macar edebiyatıyla Türk edebiyatı arasındaki
temel farklar nelerdir?
8) Macaristan'da çıkan belli başlı edebiyat
dergilerini anlatır mısınız?
z d Macar ve Türk edebiyatında ortak olan türler
hakkında bilgi verir misiniz?
0 Macar edebiyatıyla Türk edebiyatını edebiyat
dergileri bağlamında karşılaştırır mısınız?
E) Türk dergileri arasında Macar dergilerinden
etkilenenler var mıdır?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Kala- pma B B 124. Asinda Macaristan'daki dergi geleneği çok köklü. enlarca yıldır yayın hayatına devam eden dergiler Tabii Türkiye'de de var bunun örnekleri. Fakat Türkiye'ye nazaran Macaristan'da dergiler daha fazla tutuluyor. Macaristan'da yeni kadrolarla, yeni bakış açılarıyla ama aynı geleneğe dayalı olarak uzun yıllar yayın hayatına devam eden daha fazla dergi var. Türkiye'deki dergi çeşitliği de oldukça hoş, belki bazıları üç beş sayı kadar bir ömre sahip bir katkı muhakkak vardır. Buradaki dergi örnekleri ama olsun, her derginin yayın dünyasına sağladığı e bizdekilerden oldukça farklı. Türkiye'deki içeriğin tasarımla birlikte sunulduğu, renkli ve gençlere daha çok hitap eden dergilere karşılık Macar edebiyatında daha çok, geleneksel tarzlar hâkim sanırım Ayrım burada daha net ortaya çıkıyor. Aslında Macaristan ve Türkiye'deki dergiler aynı hedefe farklı yolları kullanarak giden yolcular gibi. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A Macar edebiyatıyla Türk edebiyatı arasındaki temel farklar nelerdir? 8) Macaristan'da çıkan belli başlı edebiyat dergilerini anlatır mısınız? z d Macar ve Türk edebiyatında ortak olan türler hakkında bilgi verir misiniz? 0 Macar edebiyatıyla Türk edebiyatını edebiyat dergileri bağlamında karşılaştırır mısınız? E) Türk dergileri arasında Macar dergilerinden etkilenenler var mıdır?
2. Cevaplarınızı
, cevap kağıdının Türkçe Testi için
2.
Marka olma
diğer potan
her şeyden
müşteri hizo
genişletebilir:
tesi, canli de
Çevrim içi mu
sağlayabilme
1. Dilin nasil doğduğunu bilmedigimiz gibi, sanatın
da nasil doğduğunu bilmiyoruz. Eğer tapınak ve
ev yapimi, resim ve heykel yaratim veya dokuma
gibi etkinlikleri saat sayarsak dünyada sanatçı
nin bulunmediği tek bir topluluk yoktur. Yok, sanat
deyince müze ve sergilerde görülen veya seçkin
salonların güzel süslemelerinde kullanilan, az rast
lanir, nefis bir sey ariyorsak sözcüğün bu özel an
laminin pek yaklarda gelirini ve geomgin en
böyük yapiolan, ressam veya heykellerinin
bu sözü akillaridan bile geçirmediklerini bilmek
zorundayız Mimaryi ele alak bu aynme daha
iyi anlenz. Bilindici gibi çok güzel yapilar vardir ve
bunlardan bazilan, gerçek anlamda birer sanat ya
pitider. Ne var dünyada belirli amaçla dikilmemiş
tek bir yapı gösteremezsiniz. Bu yapılan tapinma
vakit geçirme yeri veya konut olarak kullanan kim
seler, onları özellikde işe yarar ölçülerine göre
değerlendirirler.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen asagidakiler
den hangisidir?
Bu parçada
dakilerden ha
A) genele yay
B) dogru okun
C) amaç edin
D) kolaylaştırm
E) Iyi yönetme
A) Yaşama özgü temel gereksinimlerini karşılaya
mayan toplumlarda sanatsal faaliyetler yok de
necek kadar da
3.
B) Sanatsal begeni, uygargin erleyişine paralel
olarak uzun bir süre içinde gelişmiştir
C) Sanatı, estetik duygulan harekete geçirmeye
yönelik bir uğraş olarak görme günümüze özgü
bir yaklaşımdır.
D) Sanatsal faaliyetler geçmişte, resim, heykel, mi-
mari gibi sini alanlarda görülen bir etkinliktir
E) Sanatsal faaliyetlerin temelini, yaşamı anlam
landırmaya yönelik etkinlikler oluşturmuşhur
Nietzsche
Oude gorgon
marcachiar diye
Bu cumiada Na
gidakilerden hang
A) Sanatsal asal
Bi walize edilm
içinde yaşadio
angelemesi
C) Düşsel dunya
nini okurland
D) Sanatçıların
kişisel baks
E) Insanlana
bakış açıs!
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2. Cevaplarınızı , cevap kağıdının Türkçe Testi için 2. Marka olma diğer potan her şeyden müşteri hizo genişletebilir: tesi, canli de Çevrim içi mu sağlayabilme 1. Dilin nasil doğduğunu bilmedigimiz gibi, sanatın da nasil doğduğunu bilmiyoruz. Eğer tapınak ve ev yapimi, resim ve heykel yaratim veya dokuma gibi etkinlikleri saat sayarsak dünyada sanatçı nin bulunmediği tek bir topluluk yoktur. Yok, sanat deyince müze ve sergilerde görülen veya seçkin salonların güzel süslemelerinde kullanilan, az rast lanir, nefis bir sey ariyorsak sözcüğün bu özel an laminin pek yaklarda gelirini ve geomgin en böyük yapiolan, ressam veya heykellerinin bu sözü akillaridan bile geçirmediklerini bilmek zorundayız Mimaryi ele alak bu aynme daha iyi anlenz. Bilindici gibi çok güzel yapilar vardir ve bunlardan bazilan, gerçek anlamda birer sanat ya pitider. Ne var dünyada belirli amaçla dikilmemiş tek bir yapı gösteremezsiniz. Bu yapılan tapinma vakit geçirme yeri veya konut olarak kullanan kim seler, onları özellikde işe yarar ölçülerine göre değerlendirirler. Bu parçada asıl anlatılmak istenen asagidakiler den hangisidir? Bu parçada dakilerden ha A) genele yay B) dogru okun C) amaç edin D) kolaylaştırm E) Iyi yönetme A) Yaşama özgü temel gereksinimlerini karşılaya mayan toplumlarda sanatsal faaliyetler yok de necek kadar da 3. B) Sanatsal begeni, uygargin erleyişine paralel olarak uzun bir süre içinde gelişmiştir C) Sanatı, estetik duygulan harekete geçirmeye yönelik bir uğraş olarak görme günümüze özgü bir yaklaşımdır. D) Sanatsal faaliyetler geçmişte, resim, heykel, mi- mari gibi sini alanlarda görülen bir etkinliktir E) Sanatsal faaliyetlerin temelini, yaşamı anlam landırmaya yönelik etkinlikler oluşturmuşhur Nietzsche Oude gorgon marcachiar diye Bu cumiada Na gidakilerden hang A) Sanatsal asal Bi walize edilm içinde yaşadio angelemesi C) Düşsel dunya nini okurland D) Sanatçıların kişisel baks E) Insanlana bakış açıs!
SUP
B D
34. 1950'lerden itibaren insan beynine yerleştirilen elektrotlar
Parkinson hastalığının tedavisi başta olmak üzere
felçli hastaların hareket etmelerini, iletişim kurmalarını
ve hatta hissetmelerini sağlamak için tedavi amaçlı
kullanılıyor. Günümüze kadar bu konularda oldukça
şaşırtıcı gelişmeler ve başarılar da elde edildi. Tüm
olumlu gelişmelere rağmen geleneksel elektrotların
kullanımı ile ilgili bazı sorunlar bulunuyor. Beyne yabancı
bir cisim yerleştirilmesi görülebilir yara izlerine yol
açıyor, enfeksiyon riski doğuruyor ve zamanla elektrot
performansinin azalmasına neden olabilecek vücut
bağışıklık tepkileri oluşuyor.
Bu parçada “beyin" ile ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Bazı hastalıkların tedavisinde etkinlik merkezi kabul
edildiğine
B) Araştırmacıların ilgisini her dönemde çektiğine
C) Yapılan çalışmalarda sevindirici gelişmelerin
yaşandığına
D) Yerleştirilen elektrotlarla işlevselliğinin artırıldığında
E) Dış müdahalelerle mikrop kapma riski taşıdığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
SUP B D 34. 1950'lerden itibaren insan beynine yerleştirilen elektrotlar Parkinson hastalığının tedavisi başta olmak üzere felçli hastaların hareket etmelerini, iletişim kurmalarını ve hatta hissetmelerini sağlamak için tedavi amaçlı kullanılıyor. Günümüze kadar bu konularda oldukça şaşırtıcı gelişmeler ve başarılar da elde edildi. Tüm olumlu gelişmelere rağmen geleneksel elektrotların kullanımı ile ilgili bazı sorunlar bulunuyor. Beyne yabancı bir cisim yerleştirilmesi görülebilir yara izlerine yol açıyor, enfeksiyon riski doğuruyor ve zamanla elektrot performansinin azalmasına neden olabilecek vücut bağışıklık tepkileri oluşuyor. Bu parçada “beyin" ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Bazı hastalıkların tedavisinde etkinlik merkezi kabul edildiğine B) Araştırmacıların ilgisini her dönemde çektiğine C) Yapılan çalışmalarda sevindirici gelişmelerin yaşandığına D) Yerleştirilen elektrotlarla işlevselliğinin artırıldığında E) Dış müdahalelerle mikrop kapma riski taşıdığına
TYT
5.
I. “Aklından bir sayi tut.” bilmecelerinin çoğu basit
cebirsel işlemlere dayanır.
II. Karşınızdakine “Aklından bir sayı tut.” dedikten
sonra tuttuğu sayının 3 fazlasını almasını ve çıkan
sonucun 2 katını alıp 4 çıkarmasını, elde ettiği sayıyı
2'ye bölüp bölümden; başlangıçta tuttuğu sayıyı
çıkarmasını söylerseniz çıkan sonuç daima 1
olacaktır.
Numaralanmış l. cümle ile ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
L cümlede belirtilen durumun gerekçesini
açinamaktadır.
B) II. çümlede ortaya konulan durumu bilimsel olarak
açıklamaktadır
.
II. cümlede örneklenen durumla ilgili genel bir
yargıda bulunmaktadır.
II. cümledeki açıklamayla çelişen bir bilgi
sunmaktadır
.
II. cümlede yer alan açıklamayı nedenleriyle ele
almaktadır
.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT 5. I. “Aklından bir sayi tut.” bilmecelerinin çoğu basit cebirsel işlemlere dayanır. II. Karşınızdakine “Aklından bir sayı tut.” dedikten sonra tuttuğu sayının 3 fazlasını almasını ve çıkan sonucun 2 katını alıp 4 çıkarmasını, elde ettiği sayıyı 2'ye bölüp bölümden; başlangıçta tuttuğu sayıyı çıkarmasını söylerseniz çıkan sonuç daima 1 olacaktır. Numaralanmış l. cümle ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? L cümlede belirtilen durumun gerekçesini açinamaktadır. B) II. çümlede ortaya konulan durumu bilimsel olarak açıklamaktadır . II. cümlede örneklenen durumla ilgili genel bir yargıda bulunmaktadır. II. cümledeki açıklamayla çelişen bir bilgi sunmaktadır . II. cümlede yer alan açıklamayı nedenleriyle ele almaktadır .
TYT /Türkçe
örtüşme ilişkileri de söz konusuydu.
36. Edebiyatın doğuşunu araştıranlarla müziğin doğuşunu araş.
tıranlar aynı kökende buluşurlar ancak o çağların seslenme
biçimi ve ortamı günümüzdekinden çok farklıdır. Her şeyden
önce seslendirenlerle dinleyen kitle arasında karşılıklı bir etki-
leşim vardır. Bu, sadece tapınma, yakarma, kutlama törenleri
açısından değil; ortak iş yaparken tutulan ritimde de geçerli-
dir. Öte yandan günümüzde bile dinlenen bir şiirle okunan bir
-
şiirin algılama biçimi farklılık gösterir. Antik Çağ'ın edebiyatı
tümüyle sözlü edebiyata dayanmaktaydı, ritmin sadece anlam
pekiştirmeye değil akılda tutmaya yönelik bir işlevi de vardı.
Dahası, törenlerde ezgi, şiir ve dans adımları arasında bire bir
n
Bu parçada aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir?
n
A) Edebiyat ile müziğin tarih içinde ortak noktalarının olduğu-
ģi
B) Söyleyen ve dinleyen arasında karşılıklı bir etkileşim oldu-
ğuna
C) Günümüzdeki ritim anlayışıyla Antik Dönem'deki anlayışın
farklılık gösterdiğine
D) Edebiyat ve müziğin, oluşumlarından bu yana sürekli ben-
zerlik gösterdiğine
E) Eski törenlerde şiir, ezgi ve dans adımları arasında bir
uyum olduğuna
na
e-
TOPRAK
yayincilik
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT /Türkçe örtüşme ilişkileri de söz konusuydu. 36. Edebiyatın doğuşunu araştıranlarla müziğin doğuşunu araş. tıranlar aynı kökende buluşurlar ancak o çağların seslenme biçimi ve ortamı günümüzdekinden çok farklıdır. Her şeyden önce seslendirenlerle dinleyen kitle arasında karşılıklı bir etki- leşim vardır. Bu, sadece tapınma, yakarma, kutlama törenleri açısından değil; ortak iş yaparken tutulan ritimde de geçerli- dir. Öte yandan günümüzde bile dinlenen bir şiirle okunan bir - şiirin algılama biçimi farklılık gösterir. Antik Çağ'ın edebiyatı tümüyle sözlü edebiyata dayanmaktaydı, ritmin sadece anlam pekiştirmeye değil akılda tutmaya yönelik bir işlevi de vardı. Dahası, törenlerde ezgi, şiir ve dans adımları arasında bire bir n Bu parçada aşağıdakilerin hangisine değinilmemiştir? n A) Edebiyat ile müziğin tarih içinde ortak noktalarının olduğu- ģi B) Söyleyen ve dinleyen arasında karşılıklı bir etkileşim oldu- ğuna C) Günümüzdeki ritim anlayışıyla Antik Dönem'deki anlayışın farklılık gösterdiğine D) Edebiyat ve müziğin, oluşumlarından bu yana sürekli ben- zerlik gösterdiğine E) Eski törenlerde şiir, ezgi ve dans adımları arasında bir uyum olduğuna na e- TOPRAK yayincilik
1. Bu testte 25 soru vardir.
2. Cevaplarınızı, cevap kagidinin Türkçe (Paragraf) Testi için ayrıla
3
800 DO
TOO OG
1.- 2. soruları apağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
600
5000
4700
300
SLOGAN: Bir düşünceyi kolay hatırlanıp tekrarlanabilir bir
biçimde ifade eden kısa, çarpıcı SÖZ
200
100
B
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, son basın toplantısında şunları
söyledi: "Filyasyon, bildiğiniz gibi, bulaşıcı bir hastalıkla ilgili
temas zincirinin taranması işlemidir. Vaka artış hızının
erkenden düşüşe geçmesini biz bununla sağladık. Filyasyon
yöntemini bizim uyguladığımız şekilde uygulayan başka bir ülke
de yok. 11 Mart'tan itibaren biz her vakada filyasyon yöntemini
uyguladık. Pozitif çıkan her hastanın temas ettiği kişilere ulaşıp
onları taramaya çalıştık. Bunun ne kadar titizlik gerektiren bir
süreç olduğunu anlamak zordur. Filyasyon sürecinde kişilere
ulaşılıyor, temas edenler taranıyor ve işlem başlıyor. Zaman
zaman 'Neden herkese test yapılmıyor?' eleştirileri oluyordu.
Bizce genel bir tarama akılcı değil
ve filyasyon uygulaması Kim
taşıyıcı?' sorusuna güçlü bir cevap getiriyor."
1.
2.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisi söylenemez?
A) Örneklerle inandırıcılık sağlanmıştır.
B) Tanımlamadan yararlanılmıştır.
C) Açıklayıcı anlatım söz konusudur,
D Kalıplaşmış söze yer verilmiştir.
E) Doğrudan aktarma yapılmıştır
UcDört
Besk
25
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
1. Bu testte 25 soru vardir. 2. Cevaplarınızı, cevap kagidinin Türkçe (Paragraf) Testi için ayrıla 3 800 DO TOO OG 1.- 2. soruları apağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 600 5000 4700 300 SLOGAN: Bir düşünceyi kolay hatırlanıp tekrarlanabilir bir biçimde ifade eden kısa, çarpıcı SÖZ 200 100 B Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, son basın toplantısında şunları söyledi: "Filyasyon, bildiğiniz gibi, bulaşıcı bir hastalıkla ilgili temas zincirinin taranması işlemidir. Vaka artış hızının erkenden düşüşe geçmesini biz bununla sağladık. Filyasyon yöntemini bizim uyguladığımız şekilde uygulayan başka bir ülke de yok. 11 Mart'tan itibaren biz her vakada filyasyon yöntemini uyguladık. Pozitif çıkan her hastanın temas ettiği kişilere ulaşıp onları taramaya çalıştık. Bunun ne kadar titizlik gerektiren bir süreç olduğunu anlamak zordur. Filyasyon sürecinde kişilere ulaşılıyor, temas edenler taranıyor ve işlem başlıyor. Zaman zaman 'Neden herkese test yapılmıyor?' eleştirileri oluyordu. Bizce genel bir tarama akılcı değil ve filyasyon uygulaması Kim taşıyıcı?' sorusuna güçlü bir cevap getiriyor." 1. 2. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Örneklerle inandırıcılık sağlanmıştır. B) Tanımlamadan yararlanılmıştır. C) Açıklayıcı anlatım söz konusudur, D Kalıplaşmış söze yer verilmiştir. E) Doğrudan aktarma yapılmıştır UcDört Besk 25
• Güvenlik ihtiyacı Maslow'un ihtiyaçlar
hiyerarşisinde ikinci sırada yer almaktadır.
İnsanların toplumsal nitelikte olan güvenlik ve
savunma ihtiyaçları ise kamu hizmeti olarak
görülmekte olup toplumu tehdit ve tehlikelere
karşı koruyacak olan kurum devlettir. O hâlde
devletler ülkelerinin savunmasının sağlanması için
gerekli olan faaliyetleri yerine getirmekle yükümlü
olacaklardır.
• Saldırıya karşı koyma ve müdafaada bulunma
anlamına gelen savunma, ulusal anlamda bir
devletin egemenliğinin sürekliliği için başka
devletlere karşı korunmak amacıyla yaptığı
faaliyetlerdir. Savunma hizmeti devlet tarafından
sunulan bir hizmet türü olup toplumdaki herkesin
bu hizmetten fayda sağlaması söz konusudur.
e
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisi söylenebilir?
A) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı
örnekler sunmaktadırlar.
B) Bilimsel saptamalarla düşünceyi iletme
amaçlandığı için nesnelliğe önem vermektedirler.
C) Benzer bir konuyu eşdeğer bir üslupla ele
almaktadırlar.
D) İki farklı konuya ilişkin değerlendirme yapıldıktan
sonra aynı noktada birleşilmektedir.
E) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini
göstermektedirler.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
• Güvenlik ihtiyacı Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisinde ikinci sırada yer almaktadır. İnsanların toplumsal nitelikte olan güvenlik ve savunma ihtiyaçları ise kamu hizmeti olarak görülmekte olup toplumu tehdit ve tehlikelere karşı koruyacak olan kurum devlettir. O hâlde devletler ülkelerinin savunmasının sağlanması için gerekli olan faaliyetleri yerine getirmekle yükümlü olacaklardır. • Saldırıya karşı koyma ve müdafaada bulunma anlamına gelen savunma, ulusal anlamda bir devletin egemenliğinin sürekliliği için başka devletlere karşı korunmak amacıyla yaptığı faaliyetlerdir. Savunma hizmeti devlet tarafından sunulan bir hizmet türü olup toplumdaki herkesin bu hizmetten fayda sağlaması söz konusudur. e Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Aynı düşünceyi pekiştirmeye yönelik farklı örnekler sunmaktadırlar. B) Bilimsel saptamalarla düşünceyi iletme amaçlandığı için nesnelliğe önem vermektedirler. C) Benzer bir konuyu eşdeğer bir üslupla ele almaktadırlar. D) İki farklı konuya ilişkin değerlendirme yapıldıktan sonra aynı noktada birleşilmektedir. E) Farklı görüşlerin aslında birbirini desteklediğini göstermektedirler.
23. Korkusuzluk diye bir şey yoktur, korkuyu unutma
biçimleri ve stratejileri vardır. Her varlık, her bilinç,
her insan korkar. Doğmuş olmak, korkunun kuca-
ğına girmektir. Bazen hayata dair çağrışımlar öyle
güçlüdür ki ona sarılan insanlarda cesaret bir kim-
liğe dönüşür, korku geri çekilerek kendini unuttu-
rur. Ama bazen de "cahil cesareti" dediğimiz şey
gerçekleşir. Ölümü unutmak değil de tanımamak-
tan kaynaklı bir korkusuzluk kendini gösterir ki bu,
bilincin eşiğiyle de ilgilidir. Tek hücreli canlılardan
dâhilere uzanan çizgideki bütün insanlar, kendileri-
ni korumak için az veya çok korkuyu bir strateji ola-
rak kullanır. Ama korkunun belirgin hâle gelmesi,
ölüm bilincinin keskinliğine dair olduğundan hay-
vanlar bitkilerden, insanlar böceklerden daha çok
korkarlar.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunu-
lanları destekler niteliktedir?
A) Dünya üzerinde yaşayan her varlık öyle ya da
böyle korkuyu deneyimler ancak bu korkunun
oranı cantdan canlıya farklılık gösterir.
By Doğadaki tüm canlıların korkuları vardır fakat
bu korkuların eşikleri farklıdır.
C) Cesaret nasıl ki korkuyu törpülerse yaşama ar-
zusu da yaşamı kaybetme kaygısının törpüsü-
dür; insana düşen doğru seçimi yapmaktır.
D) Gücünü varoluştan alan cesaretin tam tersi
olarak ölümün elçisi olan korku, benliğin bütün
yaşam enerjisini emer.
Korkusuzluğun asıl sebebi, insanın ölümü unu-
tup cahil cesareti derren bir duyguya kapılması
ve bilincini tüm gerçeklere kapatmasıdır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
23. Korkusuzluk diye bir şey yoktur, korkuyu unutma biçimleri ve stratejileri vardır. Her varlık, her bilinç, her insan korkar. Doğmuş olmak, korkunun kuca- ğına girmektir. Bazen hayata dair çağrışımlar öyle güçlüdür ki ona sarılan insanlarda cesaret bir kim- liğe dönüşür, korku geri çekilerek kendini unuttu- rur. Ama bazen de "cahil cesareti" dediğimiz şey gerçekleşir. Ölümü unutmak değil de tanımamak- tan kaynaklı bir korkusuzluk kendini gösterir ki bu, bilincin eşiğiyle de ilgilidir. Tek hücreli canlılardan dâhilere uzanan çizgideki bütün insanlar, kendileri- ni korumak için az veya çok korkuyu bir strateji ola- rak kullanır. Ama korkunun belirgin hâle gelmesi, ölüm bilincinin keskinliğine dair olduğundan hay- vanlar bitkilerden, insanlar böceklerden daha çok korkarlar. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada savunu- lanları destekler niteliktedir? A) Dünya üzerinde yaşayan her varlık öyle ya da böyle korkuyu deneyimler ancak bu korkunun oranı cantdan canlıya farklılık gösterir. By Doğadaki tüm canlıların korkuları vardır fakat bu korkuların eşikleri farklıdır. C) Cesaret nasıl ki korkuyu törpülerse yaşama ar- zusu da yaşamı kaybetme kaygısının törpüsü- dür; insana düşen doğru seçimi yapmaktır. D) Gücünü varoluştan alan cesaretin tam tersi olarak ölümün elçisi olan korku, benliğin bütün yaşam enerjisini emer. Korkusuzluğun asıl sebebi, insanın ölümü unu- tup cahil cesareti derren bir duyguya kapılması ve bilincini tüm gerçeklere kapatmasıdır.
2. Türk romanına herhangi bir yenilik getirmedim. Şeyh
Galip'in, Fuzuli'nin Namık Kemal'in Halit Ziya Uşaklı-
gil'in, Tanpınar'ın, Oğuz Atay'ın açtığı tarlaları; özen-
le ama kendi yöntemlerimle ekip biçmekten başka bir
şey yapmadım.
Bu parçada romanla ilgili altı çizili sözle anlatıl-
mak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Geçmişten gelen eserleri yeniden yorumlayarak
yazmak
B) Edebî geleneklerden kendine yakın bulduğunu
seçerek yazmak
Geçmişten beslenip kendi tarzını oluşturmak
p Geçmişle bugün arasında köprü vazifesi görmek
EY Edebiyata özgün bakış açıları kazandırmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2. Türk romanına herhangi bir yenilik getirmedim. Şeyh Galip'in, Fuzuli'nin Namık Kemal'in Halit Ziya Uşaklı- gil'in, Tanpınar'ın, Oğuz Atay'ın açtığı tarlaları; özen- le ama kendi yöntemlerimle ekip biçmekten başka bir şey yapmadım. Bu parçada romanla ilgili altı çizili sözle anlatıl- mak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Geçmişten gelen eserleri yeniden yorumlayarak yazmak B) Edebî geleneklerden kendine yakın bulduğunu seçerek yazmak Geçmişten beslenip kendi tarzını oluşturmak p Geçmişle bugün arasında köprü vazifesi görmek EY Edebiyata özgün bakış açıları kazandırmak
2.
Ikizler burcu çocuğu olarak doğduğumdan beri renkli ve sosyal
bir çocuktum. Iki ablayla büyüdüm ben, Annem bizi ayakkabı al-
maya götürdügünde ayakkabıcının taklidini yapmamdan tutun
da Problem Çocuk filmindeki gibi ablalarımın doğum gününü sa-
bote etmeye kadar giden, kalıbına sığmaz, şirin, açık enerjili bir
çocuktum. Tabli insan büyüdükçe, kalabalıklara girdikçe kendi-
ni sansürlüyor, limitliyor. Dolayısıyla ben de sınırlar, perdeler,
duvarlar koydum büyüdükçe. Ancak oyunculuk serüveni bunu
aşmamı, eskiye dönmemi sağladı.
Bu parçada;
1. Erdemleri referans alma,
II. Öz değerlendirme yapma,
III. Olumsuzlukların sevecen tarafını görme
durumlarından hangileri yoktur?
A) Yalnız 1
B) Yalnız UI
C) I ve 11
D) I ve III
E) Il ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2. Ikizler burcu çocuğu olarak doğduğumdan beri renkli ve sosyal bir çocuktum. Iki ablayla büyüdüm ben, Annem bizi ayakkabı al- maya götürdügünde ayakkabıcının taklidini yapmamdan tutun da Problem Çocuk filmindeki gibi ablalarımın doğum gününü sa- bote etmeye kadar giden, kalıbına sığmaz, şirin, açık enerjili bir çocuktum. Tabli insan büyüdükçe, kalabalıklara girdikçe kendi- ni sansürlüyor, limitliyor. Dolayısıyla ben de sınırlar, perdeler, duvarlar koydum büyüdükçe. Ancak oyunculuk serüveni bunu aşmamı, eskiye dönmemi sağladı. Bu parçada; 1. Erdemleri referans alma, II. Öz değerlendirme yapma, III. Olumsuzlukların sevecen tarafını görme durumlarından hangileri yoktur? A) Yalnız 1 B) Yalnız UI C) I ve 11 D) I ve III E) Il ve III
oll
p-
di-
Şiirin ölçü ve uyak olduğunu düşünen insanlar
birtakım şiirleri reddederlerken "Konuşma dili-
ne benzemiş." diyorlar. Köklerini ölçü ve uyak-
tan alan bu görüş, gerçek yolunu arayan şiirde
hep aynı varsayımsal garipliği bulacak, onu ka-
bul etmek istemeyecektir.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgu-
lanmaktadir?
-
2-
A) Hece anlayışıyla şiir yazanların serbest şiiri
anlamasının mümkün görülmediği
B) Şiirde konuşma dili terimini hece anlayışını
taşıyanların icat ettiği
C) Gerçek şiirin biçimsel kaygılardan uzak ol-
ması gerektiği
D) Ölçü ve uyağın neden vazgeçilmez olduğu
E) Kalıcı şiirin gerçek şiir olabileceği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
oll p- di- Şiirin ölçü ve uyak olduğunu düşünen insanlar birtakım şiirleri reddederlerken "Konuşma dili- ne benzemiş." diyorlar. Köklerini ölçü ve uyak- tan alan bu görüş, gerçek yolunu arayan şiirde hep aynı varsayımsal garipliği bulacak, onu ka- bul etmek istemeyecektir. Bu parçada aşağıdakilerden hangisi vurgu- lanmaktadir? - 2- A) Hece anlayışıyla şiir yazanların serbest şiiri anlamasının mümkün görülmediği B) Şiirde konuşma dili terimini hece anlayışını taşıyanların icat ettiği C) Gerçek şiirin biçimsel kaygılardan uzak ol- ması gerektiği D) Ölçü ve uyağın neden vazgeçilmez olduğu E) Kalıcı şiirin gerçek şiir olabileceği
3.
İtalya'daki Ulusal HIV / AIDS Merkezine bağlı çalışan bilim
insanları, AIDS hastalığına yol açan HIV virüsüne karşı
devrim niteliğinde bir aşı geliştirdi. Frontiers in
Immunology isimli dergide yayımlanan araştırmanın
sonucuna göre klinik denemeleri, aşının yapıldığı
hastalardaki virüs haznelerinde ciddi bir azalma olduğunu
gösterdi. Aşı, çalışmalar hakkında bilgilendirilen 92
gönüllüye yapıldıktan sonra denekler sekiz yıl boyunca
izlendi. Barbara Ensoli başkanlığındaki ekip tarafından
yürütülen çalışma, virüs haznelerinin sekiz yıl sonra yüzde
90 oranında azalma gösterdiğini ortaya koydu. Ensoli ve
beraberindeki araştırmacılar, 10 yıldan fazla bir süredir
HIV-1 Tat adı verilen aşı üzerinde çalışıyordu.
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen aşıyla
ilgili bir özellik değildir?
A) Geniş bir araştırma ekibi tarafından ortaya çıkarılması
B) Üzerinde on yılı aşkın süre çalışılması
C) Bilinçli deneklerden yararlanılması
D) Araştırma sonucunun dergide yayımlanması
E) Çığır açar nitelikte önemli bir ürün olması
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
3. İtalya'daki Ulusal HIV / AIDS Merkezine bağlı çalışan bilim insanları, AIDS hastalığına yol açan HIV virüsüne karşı devrim niteliğinde bir aşı geliştirdi. Frontiers in Immunology isimli dergide yayımlanan araştırmanın sonucuna göre klinik denemeleri, aşının yapıldığı hastalardaki virüs haznelerinde ciddi bir azalma olduğunu gösterdi. Aşı, çalışmalar hakkında bilgilendirilen 92 gönüllüye yapıldıktan sonra denekler sekiz yıl boyunca izlendi. Barbara Ensoli başkanlığındaki ekip tarafından yürütülen çalışma, virüs haznelerinin sekiz yıl sonra yüzde 90 oranında azalma gösterdiğini ortaya koydu. Ensoli ve beraberindeki araştırmacılar, 10 yıldan fazla bir süredir HIV-1 Tat adı verilen aşı üzerinde çalışıyordu. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen aşıyla ilgili bir özellik değildir? A) Geniş bir araştırma ekibi tarafından ortaya çıkarılması B) Üzerinde on yılı aşkın süre çalışılması C) Bilinçli deneklerden yararlanılması D) Araştırma sonucunun dergide yayımlanması E) Çığır açar nitelikte önemli bir ürün olması
ÖZDEBİR
YAYINL VRI
e öte
31. Bulmaca çözmek çoğu insan için eglencelidir. Akiller
kadar zevk vermez kişiye. Peki, sadece bir şeylen
larda da bulmacalar var ancak hiçbir şey o gazeteyana
hazzı mı yaşatır bulmacalar? Tabii ki hayır. Yapılan aram
lar düzenli olarak bulmaca çözen insanların yaşadıklane
lar karşısında daha hızlı ve daha çozüm odaklı düşünebio
rini göstermiştir. Dopamin salgılayarak mutluluk ve nese old
nilan anlarda yardım alınarak bulmaca çözmek insanlarla le
turan bulmacalar, kişide alzaymic riskini en aza indirt.com
ilgili önemli bir kazanım oluşturur. Onceki bulmacalarda so
tişimi artırır. Söz dağarcığini artırarak sözcüklerin kullanma
lanları hatırlamayı da içerdiğinden zihinsel deponun korun.
masına katkı sağlar.
Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi "bulmaca
menin yararlarından biri" olarak söylenemez?
A) Hafızayı güçlendirme
B) Kişiye planlı ve disiplinli olmayı öğretme
Dil becerisini geliştirme
DY Sosyalleşmeyi sağlama
E Stresi azaltma
SI.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
ÖZDEBİR YAYINL VRI e öte 31. Bulmaca çözmek çoğu insan için eglencelidir. Akiller kadar zevk vermez kişiye. Peki, sadece bir şeylen larda da bulmacalar var ancak hiçbir şey o gazeteyana hazzı mı yaşatır bulmacalar? Tabii ki hayır. Yapılan aram lar düzenli olarak bulmaca çözen insanların yaşadıklane lar karşısında daha hızlı ve daha çozüm odaklı düşünebio rini göstermiştir. Dopamin salgılayarak mutluluk ve nese old nilan anlarda yardım alınarak bulmaca çözmek insanlarla le turan bulmacalar, kişide alzaymic riskini en aza indirt.com ilgili önemli bir kazanım oluşturur. Onceki bulmacalarda so tişimi artırır. Söz dağarcığini artırarak sözcüklerin kullanma lanları hatırlamayı da içerdiğinden zihinsel deponun korun. masına katkı sağlar. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisi "bulmaca menin yararlarından biri" olarak söylenemez? A) Hafızayı güçlendirme B) Kişiye planlı ve disiplinli olmayı öğretme Dil becerisini geliştirme DY Sosyalleşmeyi sağlama E Stresi azaltma SI.
4.
Hazar Sözlüğü, bir sokak boyunca ileri geri yürüdüğünüz bir
kurguya sahip değil. Sokaktan çıktığınız, şehrin meydanlarında,
parklarında dilediğiniz gibi dolaştığınız hatta roman yazarı Pa-
viç ile el ele verip keşfe çıktığınız bir deneyim. Bu anlamda ro-
manı okurken rotanızı belirlemekle yetinmeyip labirentin in-
şasında da rol almanız gerekiyor. Fakat bu sorumluluk gözü-
nüzü korkutmasın. Çünkü Hazar Sözlüğü, tam olarak verdiği-
niz kadarını aldığınız bir kitap.
Bu parçada altı çizili sözle, sözü edilen yapıtla ilgili olarak an-
latılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kurgusal bütünlükten yoksun olduğu
B) Anlaşılması çaba gerektiren gizemler barındırdığı
C) Okuru etkin kılan bir kurguya sahip olduğu
D) Farklı şekilde yorumlanabilecek bir içeriğinin olduğu
E) Okurun beklentilerine göre yazıldığı
1. OTURUM (TYT) DENEME-2
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
4. Hazar Sözlüğü, bir sokak boyunca ileri geri yürüdüğünüz bir kurguya sahip değil. Sokaktan çıktığınız, şehrin meydanlarında, parklarında dilediğiniz gibi dolaştığınız hatta roman yazarı Pa- viç ile el ele verip keşfe çıktığınız bir deneyim. Bu anlamda ro- manı okurken rotanızı belirlemekle yetinmeyip labirentin in- şasında da rol almanız gerekiyor. Fakat bu sorumluluk gözü- nüzü korkutmasın. Çünkü Hazar Sözlüğü, tam olarak verdiği- niz kadarını aldığınız bir kitap. Bu parçada altı çizili sözle, sözü edilen yapıtla ilgili olarak an- latılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kurgusal bütünlükten yoksun olduğu B) Anlaşılması çaba gerektiren gizemler barındırdığı C) Okuru etkin kılan bir kurguya sahip olduğu D) Farklı şekilde yorumlanabilecek bir içeriğinin olduğu E) Okurun beklentilerine göre yazıldığı 1. OTURUM (TYT) DENEME-2 Diğer sayfaya geçiniz.
Bazen, karşılaştığımız cisimleri tam olarak tanımlayama-
yabilir; daha önceden bildiğimiz bir duyum, nesne, örüntü
ya da anlamı anımsayıp yanlış algılayabiliriz. Bu duruma
"pareidolia" yani nesneleri başka şeylere benzetme
denir.
Aşağıdakilerin hangisinde bu parçada sözü edilen
"pareidolia" durumuna bir örnek yoktur?
A) Göl kenarında bulunan bir ağacın sudaki yansıması-
ni olduğundan küçük görmek
B) Buruşturulan bir poşetin uç kısmını boks eldiveni
şeklinde görmek
C) Pencerenin önünde ötüşen kuşların çıkardığı sesleri,
bilinen bir şarkının melodisi olarak duymak
D) Üç yeri oyuk bir taş parçasını insan yüzü olarak gör-
mek
E) Gece odaya düşen gölgelerde fil kafası görmek
JRKÇE
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Bazen, karşılaştığımız cisimleri tam olarak tanımlayama- yabilir; daha önceden bildiğimiz bir duyum, nesne, örüntü ya da anlamı anımsayıp yanlış algılayabiliriz. Bu duruma "pareidolia" yani nesneleri başka şeylere benzetme denir. Aşağıdakilerin hangisinde bu parçada sözü edilen "pareidolia" durumuna bir örnek yoktur? A) Göl kenarında bulunan bir ağacın sudaki yansıması- ni olduğundan küçük görmek B) Buruşturulan bir poşetin uç kısmını boks eldiveni şeklinde görmek C) Pencerenin önünde ötüşen kuşların çıkardığı sesleri, bilinen bir şarkının melodisi olarak duymak D) Üç yeri oyuk bir taş parçasını insan yüzü olarak gör- mek E) Gece odaya düşen gölgelerde fil kafası görmek JRKÇE