Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

16. 1. İnsan aslında bir parçası olduğu doğal bütünde daha
farklı bir konuma yerleşiyor. Bir zamanlar uçsuz bucak-
siz görünen Dünya üzerinde kendi dertlerine dalmış
olan insanoğlu, bugün gezegeni ve gezegendeki kay-
nakları trajik biçimde yok ediyor. Üstelik tükenme teh-
likesi altında olan artık sadece zenginlik aracı olan bir-
takım doğal kaynaklar değil; soluduğumuz hava, içti-
ğimiz su ve bizi isitan yakıtlar gibi çok temel unsurlar.
II. Dünyanın âdeta bir çıkmaza doğru ilerlediği görüşü,
doğal olarak hem bilim insanlarının hem de sanatçıla-
rin gündemine giriyor. Hatta bu durum bu iki alan için
bir buluşma noktası oluşturuyor. Bugün kimi araştırma
grupları, farklı bakış açıları geliştirmelerine ve kalıplar-
dan sıyrılarak düşünmelerine katkı sağlayacağı düşün-
cesiyle aralarına sanatçıları da dâhil ediyor. Kimi sa-
natçılar da bilimsel ve teknolojik çıktıları yöntem, mal-
zeme veya mekanizma olarak eserlerinde kullanıyor.
Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenebilir?
A) İki karşıt düşüncenin ortaya çıkardığı ortak bir kanaat-
ten söz etmektedirler.
B) Aynı konuyu birbirinden farklı bakış açılarıyla ele al-
maktadırlar.
C) Farklı durumların doğurduğu ortak sonuçlar üzerinde
durmaktadırlar.
D) Bir olguyla ilgili olarak yaşanabilecek tahmini gelişme-
lere değinmektedirler.
E) Ortak bir düşünceyi somutlaştırma adına farklı örnek-
ler sunmaktadırlar.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
16. 1. İnsan aslında bir parçası olduğu doğal bütünde daha farklı bir konuma yerleşiyor. Bir zamanlar uçsuz bucak- siz görünen Dünya üzerinde kendi dertlerine dalmış olan insanoğlu, bugün gezegeni ve gezegendeki kay- nakları trajik biçimde yok ediyor. Üstelik tükenme teh- likesi altında olan artık sadece zenginlik aracı olan bir- takım doğal kaynaklar değil; soluduğumuz hava, içti- ğimiz su ve bizi isitan yakıtlar gibi çok temel unsurlar. II. Dünyanın âdeta bir çıkmaza doğru ilerlediği görüşü, doğal olarak hem bilim insanlarının hem de sanatçıla- rin gündemine giriyor. Hatta bu durum bu iki alan için bir buluşma noktası oluşturuyor. Bugün kimi araştırma grupları, farklı bakış açıları geliştirmelerine ve kalıplar- dan sıyrılarak düşünmelerine katkı sağlayacağı düşün- cesiyle aralarına sanatçıları da dâhil ediyor. Kimi sa- natçılar da bilimsel ve teknolojik çıktıları yöntem, mal- zeme veya mekanizma olarak eserlerinde kullanıyor. Bu iki parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) İki karşıt düşüncenin ortaya çıkardığı ortak bir kanaat- ten söz etmektedirler. B) Aynı konuyu birbirinden farklı bakış açılarıyla ele al- maktadırlar. C) Farklı durumların doğurduğu ortak sonuçlar üzerinde durmaktadırlar. D) Bir olguyla ilgili olarak yaşanabilecek tahmini gelişme- lere değinmektedirler. E) Ortak bir düşünceyi somutlaştırma adına farklı örnek- ler sunmaktadırlar.
1. Bir konuşmanın içeriğinden çok üslubu, oradaki-
lerin konuşmaya olan ilgisinde etkendir.
II. Bu etkiyi göz önüne almayan bir konuşmacının
kalıcı bir konuşma yapması düşünülemez.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir
biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangi-
sidir?
-
A) Konuşmacının sadece içeriği ön planda tutması,
anlatmak istediklerinin kalıcı olmasında olumlu bir
etki oluşturabilir.
B) Dinleyenlerin konuşmaya olan ilgisi, konuşmacının
içerik - üslup arasında yapacağı tercihten etkilen-
memektedir.
C) Üslubun etkisini göz ardı eden bir konuşmacı kalıcı
bir konuşma yapsa da dinleyicinin konuşmaya ilgisi
az olacaktır.
Konuşmacının üslubu kadar olmasa da içeriği de
dinleyenleri etkiler ve konuşmacının üslubu gör-
mezden gelmemesi kalıcılıkta önemlidir.
E) Kalıcı bir konuşma yapmak isteyen birey, dinleyici-
nin üsluba verdiği önemi içerik kadar dikkate almak
durumundadır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
1. Bir konuşmanın içeriğinden çok üslubu, oradaki- lerin konuşmaya olan ilgisinde etkendir. II. Bu etkiyi göz önüne almayan bir konuşmacının kalıcı bir konuşma yapması düşünülemez. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangi- sidir? - A) Konuşmacının sadece içeriği ön planda tutması, anlatmak istediklerinin kalıcı olmasında olumlu bir etki oluşturabilir. B) Dinleyenlerin konuşmaya olan ilgisi, konuşmacının içerik - üslup arasında yapacağı tercihten etkilen- memektedir. C) Üslubun etkisini göz ardı eden bir konuşmacı kalıcı bir konuşma yapsa da dinleyicinin konuşmaya ilgisi az olacaktır. Konuşmacının üslubu kadar olmasa da içeriği de dinleyenleri etkiler ve konuşmacının üslubu gör- mezden gelmemesi kalıcılıkta önemlidir. E) Kalıcı bir konuşma yapmak isteyen birey, dinleyici- nin üsluba verdiği önemi içerik kadar dikkate almak durumundadır.
A
A
21. Çok yararlı kitaplar çıkıyor. Bunların çoğu, sırası gel-
dikçe tekrar tekrar başvuracağımız, bizi gündelik..ha:
yatımızda uyaracak, aydınlatacak, bize yol gösterecek
değerli eserlerdir. Bunların yaşayışımızda yararlı ola-
bilmeleri, birer küçük ev kitaplığına sahip olmamızla
mümkündür. Bugünkü dünyada en zor şartlar altında
yaşayan insanlar için bile evlerin gerçek süsü, en de-
ğerli bibloları, boş duvarların tek yaraşığı, insanlığı-
mizin gerçek onuru kitaplarla dolu raflardır. Bu raflar,
okumaya vaktimiz olmadığını sandığımız en bunalımlı
anlarımızda bile bizi okumaya zorlar, alıştırır.
Bu parçada,
1. Kitapların günlük hayata ayna tuttuğuna
II. Kitaplıkların okuma üzerindeki etkisine
III. Kitapların birer kılavuz olduğuna
IV. Evlerimizin en değerli süslerinin kitaplar oldu-
ğuna
yargılarında hangilerine değinilmistir?
A) Yalnız III
B) II ve III
C) 1, I ve III
E) Will ve IV
D) III ve IV
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
A A 21. Çok yararlı kitaplar çıkıyor. Bunların çoğu, sırası gel- dikçe tekrar tekrar başvuracağımız, bizi gündelik..ha: yatımızda uyaracak, aydınlatacak, bize yol gösterecek değerli eserlerdir. Bunların yaşayışımızda yararlı ola- bilmeleri, birer küçük ev kitaplığına sahip olmamızla mümkündür. Bugünkü dünyada en zor şartlar altında yaşayan insanlar için bile evlerin gerçek süsü, en de- ğerli bibloları, boş duvarların tek yaraşığı, insanlığı- mizin gerçek onuru kitaplarla dolu raflardır. Bu raflar, okumaya vaktimiz olmadığını sandığımız en bunalımlı anlarımızda bile bizi okumaya zorlar, alıştırır. Bu parçada, 1. Kitapların günlük hayata ayna tuttuğuna II. Kitaplıkların okuma üzerindeki etkisine III. Kitapların birer kılavuz olduğuna IV. Evlerimizin en değerli süslerinin kitaplar oldu- ğuna yargılarında hangilerine değinilmistir? A) Yalnız III B) II ve III C) 1, I ve III E) Will ve IV D) III ve IV
D) I ve y
ve ili
20. Huzur'un ilk bölümleri, Tanpınar'ın dilini de gayet iyi bil-
diği Fransız romanlarından esintiler taşır. Hem bu ta-
şima hâli bir süre sonra öyle ağırlaşır ki romanin giriş
bölümü Tanpınar'ın kaleminin peşinden gitmesiyle be-
raber fazla uzun, ağır ve boğucu bir iklimde ilerler. İşte
bu andan itibaren de Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "bir dü-
şünceyi kabul ettirmek için yazan yazarlar" gibi bir metin
kurduğunu düşünmemek elde olmaz. Genç Werther'inki
ile kıyas kabul etmeyecek derinlikteki Mümtaz'ın acısı
ve melankolisi, Dostoyevski'nin Yeraltından Notlar ro-
manının isimsiz kahramanından bile daha koyu karam-
sarlığıyla birleşince, Huzur'un ihsan adını taşıyan giriş
bölümü Bati romanlarına özenmiş bir Doğulu yazarın
güç gösterisi gibi uzun ve ağır bir hâl alıyor. Ne var ki
sabırlı okurlar "Ihsan" adlı bölümün ikinci yarısında ni-
hayet Mümtaz'ın Nuran ile tanıştığı bölümlere erişerek
metne bir şans daha taniyor.
Bu parçada Huzurile ilgili aşağıdakilerden hangisi
vurgulanmıştır?
A) Okurken tadına varabilmek için sabırlı olmak gerekir.
B) Baştan sona Avrupalı yazarlara özenilerek oluşturul-
muştur.
Giriş bölümü, Batılı yazarlara öykünen bir havayla
q ağir biçimde ilerler.
D) En heyecanlı bölümü, Mümtaz'ın Nuran ile tanıştığı
kisimdir.
E) Türk edebiyatının en özgün yapıtlarından biridir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
D) I ve y ve ili 20. Huzur'un ilk bölümleri, Tanpınar'ın dilini de gayet iyi bil- diği Fransız romanlarından esintiler taşır. Hem bu ta- şima hâli bir süre sonra öyle ağırlaşır ki romanin giriş bölümü Tanpınar'ın kaleminin peşinden gitmesiyle be- raber fazla uzun, ağır ve boğucu bir iklimde ilerler. İşte bu andan itibaren de Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "bir dü- şünceyi kabul ettirmek için yazan yazarlar" gibi bir metin kurduğunu düşünmemek elde olmaz. Genç Werther'inki ile kıyas kabul etmeyecek derinlikteki Mümtaz'ın acısı ve melankolisi, Dostoyevski'nin Yeraltından Notlar ro- manının isimsiz kahramanından bile daha koyu karam- sarlığıyla birleşince, Huzur'un ihsan adını taşıyan giriş bölümü Bati romanlarına özenmiş bir Doğulu yazarın güç gösterisi gibi uzun ve ağır bir hâl alıyor. Ne var ki sabırlı okurlar "Ihsan" adlı bölümün ikinci yarısında ni- hayet Mümtaz'ın Nuran ile tanıştığı bölümlere erişerek metne bir şans daha taniyor. Bu parçada Huzurile ilgili aşağıdakilerden hangisi vurgulanmıştır? A) Okurken tadına varabilmek için sabırlı olmak gerekir. B) Baştan sona Avrupalı yazarlara özenilerek oluşturul- muştur. Giriş bölümü, Batılı yazarlara öykünen bir havayla q ağir biçimde ilerler. D) En heyecanlı bölümü, Mümtaz'ın Nuran ile tanıştığı kisimdir. E) Türk edebiyatının en özgün yapıtlarından biridir.
(1) Murat Yalçın, öykücülükteki hız ve hazzı içimizdeki
tüfeklerden alıyor. (II) Murat Yalçın, bir dil öykücüsüdür.
(III) Murat Yalçın, öykü yazarken Çehov'un “Duvarda bir
tüfek asılı duruyorsa patlamalıdır." sözünü
umursamıyor. (IV) Öykü yazarken edebiyat işi yaptığını
unutmayan bir yazardır Murat Yalçın. (W) Murat Yalçın'ın
dil ve anlatım tutumu birkaç öykü dışında kendini
belirgin olarak gösteriyor.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri
anlamca birbirine en yakındır?
A) I ve III
B) I ve V.
C) II ve IV
D) III ve v
E) IV ve v
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
(1) Murat Yalçın, öykücülükteki hız ve hazzı içimizdeki tüfeklerden alıyor. (II) Murat Yalçın, bir dil öykücüsüdür. (III) Murat Yalçın, öykü yazarken Çehov'un “Duvarda bir tüfek asılı duruyorsa patlamalıdır." sözünü umursamıyor. (IV) Öykü yazarken edebiyat işi yaptığını unutmayan bir yazardır Murat Yalçın. (W) Murat Yalçın'ın dil ve anlatım tutumu birkaç öykü dışında kendini belirgin olarak gösteriyor. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır? A) I ve III B) I ve V. C) II ve IV D) III ve v E) IV ve v
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
İletişim ve öğrenmenin temel yollarından biri olan dinleme,
gelen iletiyi doğru bir biçimde algılama, anlama, yorum-
lama ve değerlendirme gibi süreçleri içerir. Dinleyicinin
konumu ve amacına göre şekillenen dinleme sürecinde
konuyla ilgili oluşan soru veya görüşlerin konuşmacıya
iletilmesi ve konuşanla iletişim kurulması aktif (katılımlı)
dinleme olarak adlandırılır. Aktif dinlemede başka bir işle
uğraşmamak ve konuşmacı ile göz teması kurmak ge-
reklidir. Konuşmacıdan anlatılanlara acıklık getirmesini
istemek, fikir ve duygularını özetlemek aktif dinlemenin
esasları arasında yer alır. Dinleyici, konuyu daha iyi an-
lamak, istekte bulunmak veya karmaşık bir probleme çö-
züm sunmak amacıyla da konuşmacıya sorular sorabilir.
39. Bu parçaya göre,
I.
Arıcılık kursunda usta öğreticinin, bal çerçevesine
mum takma ile ilgili verdiği bilgiyi kursiyerin usta öğ-
reticiden uygulamalı olarak anlatmasını istemesi
II. Seyir halindeki bir sürücünün, aracının radyosundan
dinlediği kaza haberinden üzüntü duyup kendi kendi-
ne söylenerek tepki vermesi
III. Edebiyat dersinde öğretmenin tanıttığı "bir hikâye
metnini tiyatroya dönüştürme" proje ödeviyle ilgili
olarak öğrencilerin öğretmene "Örnek metin verir mi-
siniz?" demesi
durumlarından hangisi aktif dinlemeye örnek gösteri-
lebilir?
A) Yalnız !
B) Yalnız II
Stalnız III
D) I ve II
E) I ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
39 ve 40. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. İletişim ve öğrenmenin temel yollarından biri olan dinleme, gelen iletiyi doğru bir biçimde algılama, anlama, yorum- lama ve değerlendirme gibi süreçleri içerir. Dinleyicinin konumu ve amacına göre şekillenen dinleme sürecinde konuyla ilgili oluşan soru veya görüşlerin konuşmacıya iletilmesi ve konuşanla iletişim kurulması aktif (katılımlı) dinleme olarak adlandırılır. Aktif dinlemede başka bir işle uğraşmamak ve konuşmacı ile göz teması kurmak ge- reklidir. Konuşmacıdan anlatılanlara acıklık getirmesini istemek, fikir ve duygularını özetlemek aktif dinlemenin esasları arasında yer alır. Dinleyici, konuyu daha iyi an- lamak, istekte bulunmak veya karmaşık bir probleme çö- züm sunmak amacıyla da konuşmacıya sorular sorabilir. 39. Bu parçaya göre, I. Arıcılık kursunda usta öğreticinin, bal çerçevesine mum takma ile ilgili verdiği bilgiyi kursiyerin usta öğ- reticiden uygulamalı olarak anlatmasını istemesi II. Seyir halindeki bir sürücünün, aracının radyosundan dinlediği kaza haberinden üzüntü duyup kendi kendi- ne söylenerek tepki vermesi III. Edebiyat dersinde öğretmenin tanıttığı "bir hikâye metnini tiyatroya dönüştürme" proje ödeviyle ilgili olarak öğrencilerin öğretmene "Örnek metin verir mi- siniz?" demesi durumlarından hangisi aktif dinlemeye örnek gösteri- lebilir? A) Yalnız ! B) Yalnız II Stalnız III D) I ve II E) I ve III
Bu testi süre tutmadan, sadece soru tipinin mantığın
sor
1. Gazeteci: Yaprağın renginin yeşil olduğunu söyleyen bir takipçi-
nize niçin şiir yazmayı bırakmasını salık verdiniz?
Şair: Yaprak yeşil olduğu için.
Gazeteci: Aynı sözleri söyleyen bir ressam olsaydı yanıtınız yine
ayni mi olacaktı?
Şair: Bir ressama yaprağın rengini sormazdım ki. Olsa olsa yap-
rakların hışırtısını betimlemesini isterdim ondan.
Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki şairin sanat
anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir?
A) Sanatsal yaratıcılık, varlıkların duyularla algılanabilen ayırı-
ci yönlerini nesnel bir yaklaşımla ortaya koymaktır.
B) Gerçekliği kamera sessizliğinde aktarabilme özelliği, bir ese-
rin sanatsal nitelik taşıdığının göstergesidir.
C) Bence sanatın amacı, yerel ve evrensel ögeleri kullanarak
bireyi iç dünyasında gezintiye çıkarmak olmalıdır.
D) Bütün sanat dalları, toplum üzerinde gezdirilen bir ayna ol-
mayı başarabilirse hedefine ulaşmış sayılır.
E) Sanatın görevinin, incelediği gerçekliği bir başka ortama taşi-
yarak onu değiştirebilmesinde gizli olduğunu iddia ediyorum.
2021/12/03 16:18
E
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Bu testi süre tutmadan, sadece soru tipinin mantığın sor 1. Gazeteci: Yaprağın renginin yeşil olduğunu söyleyen bir takipçi- nize niçin şiir yazmayı bırakmasını salık verdiniz? Şair: Yaprak yeşil olduğu için. Gazeteci: Aynı sözleri söyleyen bir ressam olsaydı yanıtınız yine ayni mi olacaktı? Şair: Bir ressama yaprağın rengini sormazdım ki. Olsa olsa yap- rakların hışırtısını betimlemesini isterdim ondan. Aşağıdaki yargılardan hangisinin bu diyalogdaki şairin sanat anlayışıyla örtüştüğü söylenebilir? A) Sanatsal yaratıcılık, varlıkların duyularla algılanabilen ayırı- ci yönlerini nesnel bir yaklaşımla ortaya koymaktır. B) Gerçekliği kamera sessizliğinde aktarabilme özelliği, bir ese- rin sanatsal nitelik taşıdığının göstergesidir. C) Bence sanatın amacı, yerel ve evrensel ögeleri kullanarak bireyi iç dünyasında gezintiye çıkarmak olmalıdır. D) Bütün sanat dalları, toplum üzerinde gezdirilen bir ayna ol- mayı başarabilirse hedefine ulaşmış sayılır. E) Sanatın görevinin, incelediği gerçekliği bir başka ortama taşi- yarak onu değiştirebilmesinde gizli olduğunu iddia ediyorum. 2021/12/03 16:18 E
TÜRKÇE TESTI
DENEME-10
(0)
7.
m
a pis-
5.
Bikin
kiriklikları güven sarsıntılarından ortaya çıkar. (1) Lav artik
(0) En güçlü hayalleri güven beslediği için, en büyük hayal
larinin en verimli toprağa dönüşüp en kıraç yerleri bir anda
bağlara bahçelere dönüştürmesi gibi... (III) Güvene ihtiyaç
tam da susuz, bereketsiz dönemlerde olduğundan çok
daha yakıcı hale gelir. (IV) Kendine yeten topraklarda gü-
vene yönelik temkin alanı genişlediğinden hayal kırıklıklar
da azdır. (V) Kendine yetmeyen, aç ruhlarda ise güvene
duyulan acil ihtiyaçtan dolayı hayal kırıklıkları da yoğunla
sina
din
şir. (VI) Bununla birlikte her iki durumda da güvenle işıl ışıt
olur bir anda bedenin kıraç toprakları, bin türlü yeşerti boy
atar ışığı görünce.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak
aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) IV ve V. cümlelerde aynı konuda, farklı durumlar ara-
sinda kıyaslama yapılmıştır.
B) VI. cümlede anlatımı güçlendirmek için benzetmeye
başvurulmuştur.
C) II. cümlede, 1. cümledeki açıklamayı desteklemek için
örnek verilmiştir.
DY III. cümlede anlatımı güçlendirmek için abartmaya
başvurulmuştur.
E) I. cümlede anlatılanlar neden-sonuç ilişkisine bağlan-
mıştır.
Yayınları
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TÜRKÇE TESTI DENEME-10 (0) 7. m a pis- 5. Bikin kiriklikları güven sarsıntılarından ortaya çıkar. (1) Lav artik (0) En güçlü hayalleri güven beslediği için, en büyük hayal larinin en verimli toprağa dönüşüp en kıraç yerleri bir anda bağlara bahçelere dönüştürmesi gibi... (III) Güvene ihtiyaç tam da susuz, bereketsiz dönemlerde olduğundan çok daha yakıcı hale gelir. (IV) Kendine yeten topraklarda gü- vene yönelik temkin alanı genişlediğinden hayal kırıklıklar da azdır. (V) Kendine yetmeyen, aç ruhlarda ise güvene duyulan acil ihtiyaçtan dolayı hayal kırıklıkları da yoğunla sina din şir. (VI) Bununla birlikte her iki durumda da güvenle işıl ışıt olur bir anda bedenin kıraç toprakları, bin türlü yeşerti boy atar ışığı görünce. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) IV ve V. cümlelerde aynı konuda, farklı durumlar ara- sinda kıyaslama yapılmıştır. B) VI. cümlede anlatımı güçlendirmek için benzetmeye başvurulmuştur. C) II. cümlede, 1. cümledeki açıklamayı desteklemek için örnek verilmiştir. DY III. cümlede anlatımı güçlendirmek için abartmaya başvurulmuştur. E) I. cümlede anlatılanlar neden-sonuç ilişkisine bağlan- mıştır. Yayınları
5. Diyelim ki, Kolombiyalı Nobel ödüllü yazar Garcia
Marquez'in bir yapıtı Almanca'ya çevrilecek. Garcia
Marquez kendi ülkesinin koşullarını anlatan toplum-
sal ve eleştirel romanlar yazar. Romanlarındaki baş-
ka öğelerin yanı sıra ülke insanlarına bir ayna tut-
mayı amaçlar: "Görüyorsunuz durum bu, bu durumu
düzeltin!" - İşte yazarın romanlarındaki bu işlevi hiç-
bir çeviri yerine getiremez: Sözgelimi Almanca çeviri
genel olarak Avrupa'da yaşayan Almanlara yönelik
olacaktır. Ama onlara şunu söyleyemezsiniz: "İşte
görüyorsunuz, Kolombiya'da durum bu, bu durumu
düzeltin!" Artık belki romanin Almanlara soracağı
soru şu olacaktır: "Eğer Kolombiya'da durum böyley-
se, bu sizi neden ilgilendirmelidir?” Böylece toplum-
sal eleştirinin işlevi çeviride değişir. Romanın kendi
kültürel ortamındaki eleştirel işlevi çeviride bilgi işle-
vine dönüşür, çeviri bir Alman'a egzotik olan hakkın-
da bilgi verir.
Bu parçaya göre çeviri bilimle ilgili aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Çeviri bir tür kültür ve bilgi transferidir.
B) Kaynak metin aktarıldığı dilin çevresinde kendi
özgül işlevini tekrar edemez.
C) Kaynak metin ve o metinden yapılan çeviri farklı
işlevler taşır ve farklı amaçlara hizmet eder.
Kaynak metin ve çeviri metin iki faklı edebi esere
dönüşür
aslında.
E) Yazarın amacına bağlı kalarak çevirdiği edebi
metin bir tür surettir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
5. Diyelim ki, Kolombiyalı Nobel ödüllü yazar Garcia Marquez'in bir yapıtı Almanca'ya çevrilecek. Garcia Marquez kendi ülkesinin koşullarını anlatan toplum- sal ve eleştirel romanlar yazar. Romanlarındaki baş- ka öğelerin yanı sıra ülke insanlarına bir ayna tut- mayı amaçlar: "Görüyorsunuz durum bu, bu durumu düzeltin!" - İşte yazarın romanlarındaki bu işlevi hiç- bir çeviri yerine getiremez: Sözgelimi Almanca çeviri genel olarak Avrupa'da yaşayan Almanlara yönelik olacaktır. Ama onlara şunu söyleyemezsiniz: "İşte görüyorsunuz, Kolombiya'da durum bu, bu durumu düzeltin!" Artık belki romanin Almanlara soracağı soru şu olacaktır: "Eğer Kolombiya'da durum böyley- se, bu sizi neden ilgilendirmelidir?” Böylece toplum- sal eleştirinin işlevi çeviride değişir. Romanın kendi kültürel ortamındaki eleştirel işlevi çeviride bilgi işle- vine dönüşür, çeviri bir Alman'a egzotik olan hakkın- da bilgi verir. Bu parçaya göre çeviri bilimle ilgili aşağıdakiler- den hangisi söylenemez? A) Çeviri bir tür kültür ve bilgi transferidir. B) Kaynak metin aktarıldığı dilin çevresinde kendi özgül işlevini tekrar edemez. C) Kaynak metin ve o metinden yapılan çeviri farklı işlevler taşır ve farklı amaçlara hizmet eder. Kaynak metin ve çeviri metin iki faklı edebi esere dönüşür aslında. E) Yazarın amacına bağlı kalarak çevirdiği edebi metin bir tür surettir.
nony
A. Tür
2. Çizgi roman anlatım aracı olarak karikatürle
aynı fırçayı kullansa bile, boyutları ve amaçlan
açısından tamamen farklı bir tür. Adı üstünde,
o romana yakın durmaya çalışıyor hatta okurda
bir roman okuduğu sanisini bile yaratabiliyor.
Okuma eylemini kolaylaştırıyor, onu anlamak ve
kavramak hiç de zihinsel bir çaba gerektirmiyor.
Bu parçada geçen aynı firçayı kullanmak"
sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden
nell
hal
da
için
gie
B
CE
hangisidir?
a
Al Aynı hedef kitlesine seslenme
B) Birbiriyle eş temalarda oluşturulma
Ayni tekniklerden yararlanma
Ortak değerlerle oluşturulma
E) Benzer yöntemlerle etkileyici olma
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
nony A. Tür 2. Çizgi roman anlatım aracı olarak karikatürle aynı fırçayı kullansa bile, boyutları ve amaçlan açısından tamamen farklı bir tür. Adı üstünde, o romana yakın durmaya çalışıyor hatta okurda bir roman okuduğu sanisini bile yaratabiliyor. Okuma eylemini kolaylaştırıyor, onu anlamak ve kavramak hiç de zihinsel bir çaba gerektirmiyor. Bu parçada geçen aynı firçayı kullanmak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden nell hal da için gie B CE hangisidir? a Al Aynı hedef kitlesine seslenme B) Birbiriyle eş temalarda oluşturulma Ayni tekniklerden yararlanma Ortak değerlerle oluşturulma E) Benzer yöntemlerle etkileyici olma
Copa doku/ DO
D) Biçak yarası geçer, dil yarası geçmez.
I N sayle çok dinle,
Uw York Brooklyn köprüsünde dilonen kör bir dilenci varmış. Köprüden gelip geçenlerden bin* adamcağıza
cuntuk kazancın ne kadar olduğunu sormus. Dilenci iki dolara zar zor ulaştığını söylemiş. Yabancı bunun üzerine kör
di con consende tagidir ve sakatlığını belirten tabelayı almış, tabelanın tersini çevirip üzerine bir şeyler kara-
Indiktan sonra tekrar dilcocinin boynuna asmış ve şöyle demiş. "Tabelaya gelirinizi artıracak bir yazı yazdım. Bir ay
sonra olinis. Dilenci: "Bayim, size nasıl teşekkür etsem acaba? Şimdi günde on-on beş dolar kadar topluyorum.
Olgan bir sey. Tabelaya ne yazdınız da bu kadar sadaka vermelerini sağladınız insanların?" Yabancı: "Çok basit...
Labelanda "Docustan kor" yazıyordu. Ben onun yerine, "Bahar gelecek; ama ben onu göremeyeceğim." diye
vados
1
Bu parçada vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dick kullanmanın önemi
B) creol ile kurmaca arasındaki fark.
Canlal yaşamdaki rolo
D) insanların çevresindekilere duyarsızlaşması,
C) Yardımlaşmanın gerekli
4. Asadakilerden hangisi diksiyonun kişiye kazandırdıgı toplumsal yararlardandır?
Vure, tonlama, durak gibi unsurlaun doen
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Copa doku/ DO D) Biçak yarası geçer, dil yarası geçmez. I N sayle çok dinle, Uw York Brooklyn köprüsünde dilonen kör bir dilenci varmış. Köprüden gelip geçenlerden bin* adamcağıza cuntuk kazancın ne kadar olduğunu sormus. Dilenci iki dolara zar zor ulaştığını söylemiş. Yabancı bunun üzerine kör di con consende tagidir ve sakatlığını belirten tabelayı almış, tabelanın tersini çevirip üzerine bir şeyler kara- Indiktan sonra tekrar dilcocinin boynuna asmış ve şöyle demiş. "Tabelaya gelirinizi artıracak bir yazı yazdım. Bir ay sonra olinis. Dilenci: "Bayim, size nasıl teşekkür etsem acaba? Şimdi günde on-on beş dolar kadar topluyorum. Olgan bir sey. Tabelaya ne yazdınız da bu kadar sadaka vermelerini sağladınız insanların?" Yabancı: "Çok basit... Labelanda "Docustan kor" yazıyordu. Ben onun yerine, "Bahar gelecek; ama ben onu göremeyeceğim." diye vados 1 Bu parçada vurgulanmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Dick kullanmanın önemi B) creol ile kurmaca arasındaki fark. Canlal yaşamdaki rolo D) insanların çevresindekilere duyarsızlaşması, C) Yardımlaşmanın gerekli 4. Asadakilerden hangisi diksiyonun kişiye kazandırdıgı toplumsal yararlardandır? Vure, tonlama, durak gibi unsurlaun doen
7. Akdeniz'in, kahramanlik yuvası sonsuz ufuklarına bakan
küçük tepe, minimini bir çiçek ormanı gibiydi. Ince uzun dall
badem ağaçlarının alaca gölgeleri sahile inen keçi yoluna
düşüyor, ilkbaharın tatlı rüzgârıyla sarhoş olan martlar, qigin
bağrışlarıyla havayı çınlatıyordu. Badem bahçesinin yanı
geniş bir bağdı. Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın
ötesindeki harabe vadiye kadar iniyordu. Bağin ortasındaks
yıkık kulübenin kapısız girişinden bir ihtiyar çıktı. Saçı sakal
bembeyazdı. Elleri, ayakları titriyordu. Gok kadar boş, gök
kadar sakin duran denize baktı, baktı.
Yukanda verilen parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Tanımlamadan yararlanıldığı
B) Anlatmaya bağlı bir metinden alındığı
C) Olayların üçüncü kişinin ağzından aktarıldığı
D) Öyküleyici ve betimleyici anlatima yer verildiği
E) Mekân unsurunun on plana çıkanldiği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
7. Akdeniz'in, kahramanlik yuvası sonsuz ufuklarına bakan küçük tepe, minimini bir çiçek ormanı gibiydi. Ince uzun dall badem ağaçlarının alaca gölgeleri sahile inen keçi yoluna düşüyor, ilkbaharın tatlı rüzgârıyla sarhoş olan martlar, qigin bağrışlarıyla havayı çınlatıyordu. Badem bahçesinin yanı geniş bir bağdı. Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki harabe vadiye kadar iniyordu. Bağin ortasındaks yıkık kulübenin kapısız girişinden bir ihtiyar çıktı. Saçı sakal bembeyazdı. Elleri, ayakları titriyordu. Gok kadar boş, gök kadar sakin duran denize baktı, baktı. Yukanda verilen parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Tanımlamadan yararlanıldığı B) Anlatmaya bağlı bir metinden alındığı C) Olayların üçüncü kişinin ağzından aktarıldığı D) Öyküleyici ve betimleyici anlatima yer verildiği E) Mekân unsurunun on plana çıkanldiği
TYT | TÜRKÇE TESTİ
19. Neriman sinirlendiği vakit iplik kadar incelen ve sık sık
asabi titreyişlerin kopardığı hırçın bir sesle söylenmeye
başlardı.
- Öf! Bu elimdeki ut da sinirime dokunuyor. Kıracağım
geliyor. Şunu Şamlıya bırakalım. Bunu benim elime ne-
reden musallat ettiler? Evdeki hey hey yetmiyormuş gibi
üstelik bir de Darülelhan! Şu alaturka musikiyi kaldıra-
caklar mi ne yapacaklar? Yapsalar da ben de kurtulsam.
Hep ailenin tesiri. Babam Faiz Bey, Şark terbiyesi almış...
Ney çalar, akrabam öyle... Fakat artık sinirime dokunu-
yor, bir kere şu musibetin biçimine bak, hele bu torbası...
Yirmi gündür elime almıyorum, bugün mecbur oldum.
Bırakacağım musibeti... Darülelhandan da çıkacağım ya-
hut alafranga kısmına gireceğim. Ut eskilerde kaldı. Ne
varsa yenilerde, Batı'da hep...
Yukarıdaki parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Doğu-Batı çatışmasından hareketle oluşturulmuş
bir kurgusu vardır.
B) Söz konusu kahraman, belli başlı durum ve duygu-
lar karşısında genellikle belirli tepkiler vermektedir.
C) Anlatma ve gösterme tekniklerinden yararlanılmış-
tir.
D) Kahraman kendi kültürüne yabancılaşmış ve onu
küçümseyici bir tavır içerisinde olan bir gençtir.
E) Kahraman mevcut durumdan duyduğu rahatsızlığı
yakın dostlarına dert yanarak dile getirmektedir.
20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde çatı özelliği aran-
maz?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT | TÜRKÇE TESTİ 19. Neriman sinirlendiği vakit iplik kadar incelen ve sık sık asabi titreyişlerin kopardığı hırçın bir sesle söylenmeye başlardı. - Öf! Bu elimdeki ut da sinirime dokunuyor. Kıracağım geliyor. Şunu Şamlıya bırakalım. Bunu benim elime ne- reden musallat ettiler? Evdeki hey hey yetmiyormuş gibi üstelik bir de Darülelhan! Şu alaturka musikiyi kaldıra- caklar mi ne yapacaklar? Yapsalar da ben de kurtulsam. Hep ailenin tesiri. Babam Faiz Bey, Şark terbiyesi almış... Ney çalar, akrabam öyle... Fakat artık sinirime dokunu- yor, bir kere şu musibetin biçimine bak, hele bu torbası... Yirmi gündür elime almıyorum, bugün mecbur oldum. Bırakacağım musibeti... Darülelhandan da çıkacağım ya- hut alafranga kısmına gireceğim. Ut eskilerde kaldı. Ne varsa yenilerde, Batı'da hep... Yukarıdaki parça ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Doğu-Batı çatışmasından hareketle oluşturulmuş bir kurgusu vardır. B) Söz konusu kahraman, belli başlı durum ve duygu- lar karşısında genellikle belirli tepkiler vermektedir. C) Anlatma ve gösterme tekniklerinden yararlanılmış- tir. D) Kahraman kendi kültürüne yabancılaşmış ve onu küçümseyici bir tavır içerisinde olan bir gençtir. E) Kahraman mevcut durumdan duyduğu rahatsızlığı yakın dostlarına dert yanarak dile getirmektedir. 20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde çatı özelliği aran- maz?
20. Divan şiirini anlamadan, onun dünyasına girmeden eleştirmeye başlamamalı. Şu beyitteki anlam inceliğine bakın
"Heva-yi aşka uyup kùy- yàre dek gideriz
Nesim-i subha refikız bahara dek gideriz*
(Aşkın rüzgârına uyarak sevgilinin mahallesine kadar gideriz. Sabah rüzgârının arkadaşıyız, bahara kadar gideriz.)
Bu anlam inceliğini sade şiirlerde göremeyiz. Aslında birçok Cumhuriyet Dönemi şairi de -açıkça veya değil-divan şiirinden
faydalanmıştır. Seyre dalardik sarhoş gemileri." misrasının şairi, sizce divan şiirinden etkilenmemiş midir?
Bu parçada özellikle aşağıdakilerden hangisi amaçlanmıştır?
Kanıları değiştirme
B) Bir durumu açıklama
C) Olay içinde yaşatma
D) Bir kavramı tanımlama
E) Bir manzarayı kelimelerle anlatma
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
20. Divan şiirini anlamadan, onun dünyasına girmeden eleştirmeye başlamamalı. Şu beyitteki anlam inceliğine bakın "Heva-yi aşka uyup kùy- yàre dek gideriz Nesim-i subha refikız bahara dek gideriz* (Aşkın rüzgârına uyarak sevgilinin mahallesine kadar gideriz. Sabah rüzgârının arkadaşıyız, bahara kadar gideriz.) Bu anlam inceliğini sade şiirlerde göremeyiz. Aslında birçok Cumhuriyet Dönemi şairi de -açıkça veya değil-divan şiirinden faydalanmıştır. Seyre dalardik sarhoş gemileri." misrasının şairi, sizce divan şiirinden etkilenmemiş midir? Bu parçada özellikle aşağıdakilerden hangisi amaçlanmıştır? Kanıları değiştirme B) Bir durumu açıklama C) Olay içinde yaşatma D) Bir kavramı tanımlama E) Bir manzarayı kelimelerle anlatma
mleyi Bulma
TEST TYT
ortak-
ili ve
lıkla
mme.
Özle
man
yla
nya
dini
tini
Dit
ini.
sil
ey
a.
te
ar
ki
al
2. Televizyon yazılı basini öldürüyor mu? Yillar önce bu soruyu
soruyorduk. Aslında yıllar önce Olkemizde televizyon daha
bir gazete niteliği taşıyordu. O günlerde televizyon yazılı
basın için daha büyük bir tehlikeydi. Şimdiki etkilerin bir süre
geçtikten sonra ortaya çıkmış olmas, televizyonun yerleşme,
yaygınlaşma sürecinin hemen tamamlanmamasından ötürü
olmuştur. Gazetelerin televizyonun etkilerine karşı çeşitli
önlemlerle karşı koymak istedikleri görülüyor. Görüntüden,
haberden çok yoruma önem veren sayfalar (sözgelimi orta
sayfalar, arka sayfalar) yapmaya yöneldiler. Başka ülkelerde
de öyle olmuştur. "Yeni gazeteci" tipinin oluşması biraz da
televizyonun varlığıyla zorunlu olarak ortaya çıkmıştır. Le
Monde gibi gazeteler, yeni büyük iletişim aracının karşısın-
da varlıklarını korumuşlar hatta son on beş yılda düzenli
olarak baskı sayılarını artırmışlardır. Bunun en büyük
nedenlerinden biri de hiç kuşku yok ki hızla gelişen internet
ve insanların doğru haber kaynaklarına internet aracılığıyla
daha etkili, daha hızlı bir biçimde ulaşmayı başarması.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre
aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
A) Bu artışı etkileyen başlıca unsur, insanların basılı kaynak-
ları her zaman tercih etmesi
B) Internetin ilgi çekici bir haber kaynağı olmaması da insan-
ları gazetelere yönlendirmiştir
C) Nüfusun çoğunluğu okuma yazmayı yeni öğrendiği için
bu durum ortaya çıkmıştır
D) Yani internet teknolojisindeki gelişmeler gazetelerin baskı
sayısını da zamanla azaltmıştır
E) Ancak yazılı basına zamanla ilginin azaldığı ve bir süre
sonra daha da azalacağı bir gerçek
e
/benimhocam
MINI
SÖZLÜK
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
mleyi Bulma TEST TYT ortak- ili ve lıkla mme. Özle man yla nya dini tini Dit ini. sil ey a. te ar ki al 2. Televizyon yazılı basini öldürüyor mu? Yillar önce bu soruyu soruyorduk. Aslında yıllar önce Olkemizde televizyon daha bir gazete niteliği taşıyordu. O günlerde televizyon yazılı basın için daha büyük bir tehlikeydi. Şimdiki etkilerin bir süre geçtikten sonra ortaya çıkmış olmas, televizyonun yerleşme, yaygınlaşma sürecinin hemen tamamlanmamasından ötürü olmuştur. Gazetelerin televizyonun etkilerine karşı çeşitli önlemlerle karşı koymak istedikleri görülüyor. Görüntüden, haberden çok yoruma önem veren sayfalar (sözgelimi orta sayfalar, arka sayfalar) yapmaya yöneldiler. Başka ülkelerde de öyle olmuştur. "Yeni gazeteci" tipinin oluşması biraz da televizyonun varlığıyla zorunlu olarak ortaya çıkmıştır. Le Monde gibi gazeteler, yeni büyük iletişim aracının karşısın- da varlıklarını korumuşlar hatta son on beş yılda düzenli olarak baskı sayılarını artırmışlardır. Bunun en büyük nedenlerinden biri de hiç kuşku yok ki hızla gelişen internet ve insanların doğru haber kaynaklarına internet aracılığıyla daha etkili, daha hızlı bir biçimde ulaşmayı başarması. Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Bu artışı etkileyen başlıca unsur, insanların basılı kaynak- ları her zaman tercih etmesi B) Internetin ilgi çekici bir haber kaynağı olmaması da insan- ları gazetelere yönlendirmiştir C) Nüfusun çoğunluğu okuma yazmayı yeni öğrendiği için bu durum ortaya çıkmıştır D) Yani internet teknolojisindeki gelişmeler gazetelerin baskı sayısını da zamanla azaltmıştır E) Ancak yazılı basına zamanla ilginin azaldığı ve bir süre sonra daha da azalacağı bir gerçek e /benimhocam MINI SÖZLÜK
YKS Temel Yeterlilik Testi
yük
yala-
yalar
meyli-
kolo-
anıza
ciyse-
etmek
ne ka-
sinde
yahat
ardır;
terne-
Elerimi
17.) Günde sekiz saat çalıştıktan sonra bir roman yazmak
için gerekli zaman ve enerjiyi nasıl bulabilirsiniz? Baş-
ka bir mesleğiniz varsa, gün içinde ya da hafta sonun-
da yalnızca kendinize ait olan ve hiçbir şeyin müdaha-
le edemeyeceği belli bir süreyi kendinize ayırmalısınız.
Örneğin, haftanın beş günü akşamları iki ya da üç sa-
at ya da cumartesileri sekiz saat ayırmak yeterli olabi-
lir. Ancak en önemlisi yaptığınız işten gurur duymanız-
dır. Eğer çalışmanızın sık sık kesilmesine izin veriyor ya
da davetleri kabul ediyorsanız, bu duygu yavaş yavaş
yok olacaktır.
Yazar, bu sözleri aşağıdakilerden hangisine öğüt
olarak söylemiştir?
ci pa-
A) Yazarlığa yeni başlayan gençlere
B) Başka bir meslekte çalışıp aynı zamanda yazmak
isteyenlere
aşlar?
E) VI
C) Kalabalık bir çevrede yaşayan yazarlara
D) Yazarlığı geçim kaynağı olarak görenlere
E) Yazar olmak isteyip de bunu nasıl yapacağını bile-
meyenlere
Atom Yayıncılık
ması zi-
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
YKS Temel Yeterlilik Testi yük yala- yalar meyli- kolo- anıza ciyse- etmek ne ka- sinde yahat ardır; terne- Elerimi 17.) Günde sekiz saat çalıştıktan sonra bir roman yazmak için gerekli zaman ve enerjiyi nasıl bulabilirsiniz? Baş- ka bir mesleğiniz varsa, gün içinde ya da hafta sonun- da yalnızca kendinize ait olan ve hiçbir şeyin müdaha- le edemeyeceği belli bir süreyi kendinize ayırmalısınız. Örneğin, haftanın beş günü akşamları iki ya da üç sa- at ya da cumartesileri sekiz saat ayırmak yeterli olabi- lir. Ancak en önemlisi yaptığınız işten gurur duymanız- dır. Eğer çalışmanızın sık sık kesilmesine izin veriyor ya da davetleri kabul ediyorsanız, bu duygu yavaş yavaş yok olacaktır. Yazar, bu sözleri aşağıdakilerden hangisine öğüt olarak söylemiştir? ci pa- A) Yazarlığa yeni başlayan gençlere B) Başka bir meslekte çalışıp aynı zamanda yazmak isteyenlere aşlar? E) VI C) Kalabalık bir çevrede yaşayan yazarlara D) Yazarlığı geçim kaynağı olarak görenlere E) Yazar olmak isteyip de bunu nasıl yapacağını bile- meyenlere Atom Yayıncılık ması zi-