Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

6.
Talip Apaydın'ın Bir Yol (1966) oyunu,
Anadolu'da bir orman köyünde geçer. Bu
köyün halkı, geçimini büyük ölçüde ormandan
ağaç kesip bu ağaçları satarak sağlar. Köyden
olan bir orman görevlisi de ağaç kesen köylüye
yardım eder. Fakat orman şefi, ağaçları izinsiz
kesen bir grup köylüyü yakalamıştır. Orman
şefinin yakaladığı köylüleri mahkemeye
vermesini engellemek için muhtar, evinde
yemekler hazırlatır. Tüm gece yiyip içip eğlenen
orman şefi, ağaç kesen köylüleri mahkemeye
vermemek için istediği rüşvetin de pazarlığını
yapar. Köylüler, altı ay hapis cezasından
kurtulmak için şefin istediği rüşveti aralarında
toplayıp verirler. Köy okulunun öğretmeni ise
orman ve ağacın öneminden bahsetse de
köylüler, devlet memuru olmadıkları, dolayısıyla
da devletten maaş almadıkları için hayatta
kalmak için buna mecbur olduklarını ifade eder.
Öğretmen, köylüye çalışarak kimseye muhtaç
olmadan, ağaçları da kesmeden yaşayacakları
bir yol bulmaya çalışır. Bu, aslında bir
öğretmenin tek başına yapabileceği bir iş
değildir. Ancak devleti ve ülkeyi yönetenlerin
altından kalkabileceği bir problemdir. Buna
rağmen öğretmen -kısmen de olsa- köylülere
sepet ve tahta kaşık yaptırıp bunları pazarlarda
çevre köylere satıp para kazanmalarını sağlar.
Bu parçada özeti verilen oyundan hareketle
aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılamaz?
A) Yazar, orman köylülerinin problemlerinin
çözülebileceğini düşünmektedir.
B) Köylüyü seven, onlar için bir şeyler yapmaya
çalışan bir öğretmen dahi köylülerin bazı
sorunlarına çözüm bulabilir.
e) Köylüler geçimlerini sağlamak zorunda
oldukları için ormanı kesmektedir.
D Orman şefi, köylülerin durumuna acıdığı için
onları şikâyet etmekten vazgeçmiştir.
Öğretmen olumlu, orman şefi ise olumsuz
bir karakter olarak tasarlanmıştır.
7.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
6. Talip Apaydın'ın Bir Yol (1966) oyunu, Anadolu'da bir orman köyünde geçer. Bu köyün halkı, geçimini büyük ölçüde ormandan ağaç kesip bu ağaçları satarak sağlar. Köyden olan bir orman görevlisi de ağaç kesen köylüye yardım eder. Fakat orman şefi, ağaçları izinsiz kesen bir grup köylüyü yakalamıştır. Orman şefinin yakaladığı köylüleri mahkemeye vermesini engellemek için muhtar, evinde yemekler hazırlatır. Tüm gece yiyip içip eğlenen orman şefi, ağaç kesen köylüleri mahkemeye vermemek için istediği rüşvetin de pazarlığını yapar. Köylüler, altı ay hapis cezasından kurtulmak için şefin istediği rüşveti aralarında toplayıp verirler. Köy okulunun öğretmeni ise orman ve ağacın öneminden bahsetse de köylüler, devlet memuru olmadıkları, dolayısıyla da devletten maaş almadıkları için hayatta kalmak için buna mecbur olduklarını ifade eder. Öğretmen, köylüye çalışarak kimseye muhtaç olmadan, ağaçları da kesmeden yaşayacakları bir yol bulmaya çalışır. Bu, aslında bir öğretmenin tek başına yapabileceği bir iş değildir. Ancak devleti ve ülkeyi yönetenlerin altından kalkabileceği bir problemdir. Buna rağmen öğretmen -kısmen de olsa- köylülere sepet ve tahta kaşık yaptırıp bunları pazarlarda çevre köylere satıp para kazanmalarını sağlar. Bu parçada özeti verilen oyundan hareketle aşağıdaki çıkarımlardan hangisi yapılamaz? A) Yazar, orman köylülerinin problemlerinin çözülebileceğini düşünmektedir. B) Köylüyü seven, onlar için bir şeyler yapmaya çalışan bir öğretmen dahi köylülerin bazı sorunlarına çözüm bulabilir. e) Köylüler geçimlerini sağlamak zorunda oldukları için ormanı kesmektedir. D Orman şefi, köylülerin durumuna acıdığı için onları şikâyet etmekten vazgeçmiştir. Öğretmen olumlu, orman şefi ise olumsuz bir karakter olarak tasarlanmıştır. 7.
1.
(1) Rosa Canina, yani bildiğimiz adıyla kuşbumu meyvesi,
Anadolu'da asırlardır sağlığın korunması ve tedavisinde
kullanılan bir bitki. (II) Kaynatilip marmelat ve pestili
yapılan, meyve suyu ya da çayı içilen kuşburnu meyvesi C
vitamini bakımından en zengin kaynaklardan biri. (III) Aynı
zamanda kuşburnu, C vitamini ve fenolik (bitkiye özelliklerini
veren) bileşenleri nedeniyle kuvvetli bir antioksidan.
(IV) Kuşbumunun C vitamininden azami düzeyde yararlanmak
istiyorsanız tam kurutulmuş hâlini tercih edin. (V) Çünkü tam
kurutulmuş meyveler, yan kurutulmuş meyvelere oranla daha
yüksek C vitamini içenyor. (VI) Yani kuşburnunu ne kadar ince
parçalarsanız çay içine o kadar yüksek miktarda C vitamini
geçer.
Bu parçadan iki paragraf oluşturulursa ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar?
A) II.
B)
CM.
DIV.
E) VI.
5.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
1. (1) Rosa Canina, yani bildiğimiz adıyla kuşbumu meyvesi, Anadolu'da asırlardır sağlığın korunması ve tedavisinde kullanılan bir bitki. (II) Kaynatilip marmelat ve pestili yapılan, meyve suyu ya da çayı içilen kuşburnu meyvesi C vitamini bakımından en zengin kaynaklardan biri. (III) Aynı zamanda kuşburnu, C vitamini ve fenolik (bitkiye özelliklerini veren) bileşenleri nedeniyle kuvvetli bir antioksidan. (IV) Kuşbumunun C vitamininden azami düzeyde yararlanmak istiyorsanız tam kurutulmuş hâlini tercih edin. (V) Çünkü tam kurutulmuş meyveler, yan kurutulmuş meyvelere oranla daha yüksek C vitamini içenyor. (VI) Yani kuşburnunu ne kadar ince parçalarsanız çay içine o kadar yüksek miktarda C vitamini geçer. Bu parçadan iki paragraf oluşturulursa ikinci paragraf numaralanmış cümlelerden hangisiyle başlar? A) II. B) CM. DIV. E) VI. 5.
8.
Avucunu yalamak, "Beklediğin olmadı; um-
duğunu bulamadın." anlamında kullanılan
bir deyimdir. Bu deyim, kışın karlı ve soğuk
havalarda inine kapanarak tabanlarının al-
tini yalamak suretiyle karın doyurmaya
uğraşan ayıların hareketinden alınmadır.
Çünkü ayılar kışın arasa da yiyecek bula-
maz, hareket edecek olsa da boşuna enerji
tüketmiş olur. Bunu iyi bilen ayılar, kış uy-
kusuna yatar. Ayağını yalamakla yetinir ve
yazın gelmesini bekler. Başka yapacak bir
şeyi yoktur.
TEST B
Bu parçadan yola çıkılarak deyimlerin
oluşmasında aşağıdakilerden hangisi-
nin söz konusu olduğu söylenebilir?
A) Genellemeye gitmek
B) Sadece hayvanları temel almak
C) Olaylardan ders çıkarmaya çalışmak
D) Tecrübelerden faydalanmak
E) Mecaz anlama kavuşmak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
8. Avucunu yalamak, "Beklediğin olmadı; um- duğunu bulamadın." anlamında kullanılan bir deyimdir. Bu deyim, kışın karlı ve soğuk havalarda inine kapanarak tabanlarının al- tini yalamak suretiyle karın doyurmaya uğraşan ayıların hareketinden alınmadır. Çünkü ayılar kışın arasa da yiyecek bula- maz, hareket edecek olsa da boşuna enerji tüketmiş olur. Bunu iyi bilen ayılar, kış uy- kusuna yatar. Ayağını yalamakla yetinir ve yazın gelmesini bekler. Başka yapacak bir şeyi yoktur. TEST B Bu parçadan yola çıkılarak deyimlerin oluşmasında aşağıdakilerden hangisi- nin söz konusu olduğu söylenebilir? A) Genellemeye gitmek B) Sadece hayvanları temel almak C) Olaylardan ders çıkarmaya çalışmak D) Tecrübelerden faydalanmak E) Mecaz anlama kavuşmak
13. Muhabir:
(1) ---
Öğretmen:
- Eğitim programımızdaki eksiklikler gerçekçi bir
gözle tespit edilip gerekli çalışmalar yapılmalı..
Başka türlü bilgiyi sadece ezberliyoruz, çocuklara
öğretmiş olmuyoruz. Bu da üretimimize doğrudan
yansıyor.
Muhabir:
(11) ---
Öğretmen:
Bunun ilkokuldan başlaması ve tüm kademelere
yayılması gerekiyor. Ancak bu şekilde sonuç ala-
biliriz. İlkokuldan itibaren uygulayacağımız değişik-
likler insanlara küçük yaşta araştırmanın, öğrenme-
nin önemini kavratacaktır. Bireylerde bir alışkanlık
hâline gelecektir bunlar.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) (1) Eğitim sistemimizde eksiklik var mı?
(II) Eğitimin üretime etkisi nedir?
B) (1) Eksiklerimizin giderilmesi için neler yapılabilir?
(II) Gelişmiş ülkeleri nasıl yakalayabiliriz?
C) (1) Eğitim konusunda çocukları çok mu zorluyoruz?
(II) Doğru yöntem için uygun zaman nedir?
D) (1) Üretimdeki yetersizliğimiz nasıl giderilebilir?
(II) Yöntemlerimizi ne zaman uygulayabiliriz?
E) (1) Eğitimdeki aksaklığın üretime yansıması nasıl önle-
nir?
(II) Peki bu, eğitimin kaçıncı kademesinden başlamalı?
Ankara Yayıncılık
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
13. Muhabir: (1) --- Öğretmen: - Eğitim programımızdaki eksiklikler gerçekçi bir gözle tespit edilip gerekli çalışmalar yapılmalı.. Başka türlü bilgiyi sadece ezberliyoruz, çocuklara öğretmiş olmuyoruz. Bu da üretimimize doğrudan yansıyor. Muhabir: (11) --- Öğretmen: Bunun ilkokuldan başlaması ve tüm kademelere yayılması gerekiyor. Ancak bu şekilde sonuç ala- biliriz. İlkokuldan itibaren uygulayacağımız değişik- likler insanlara küçük yaşta araştırmanın, öğrenme- nin önemini kavratacaktır. Bireylerde bir alışkanlık hâline gelecektir bunlar. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) (1) Eğitim sistemimizde eksiklik var mı? (II) Eğitimin üretime etkisi nedir? B) (1) Eksiklerimizin giderilmesi için neler yapılabilir? (II) Gelişmiş ülkeleri nasıl yakalayabiliriz? C) (1) Eğitim konusunda çocukları çok mu zorluyoruz? (II) Doğru yöntem için uygun zaman nedir? D) (1) Üretimdeki yetersizliğimiz nasıl giderilebilir? (II) Yöntemlerimizi ne zaman uygulayabiliriz? E) (1) Eğitimdeki aksaklığın üretime yansıması nasıl önle- nir? (II) Peki bu, eğitimin kaçıncı kademesinden başlamalı? Ankara Yayıncılık
24. Genel olarak öfke doyurulmamış isteklere, istenmeyen
sonuçlara ve karşılanmayan beklentilere verilen duygu-
sal tepkidir. Öfke diğer duygular gibi son derece doğal,
evrensel ve sağlıklı olarak ifade edildiğinde yapıcı ve ki-
şiler arası iletişimi düzeltici olabilen bir duygudur. Ancak
öfke kontrol edilemeyen ve yıkıcı bir biçimde davranışlara
yansıyarak saldırgan ve son derece tahrip edici tepkilere
dönüşme potansiyeline sahiptir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durul-
maktadır?
A) Öfke duygusunu kolay kontrol edilemediği
B) Öfkenin karmaşık bir yapısının olduğu
C) Öfke yönetiminin olumlu ve olumsuz sonuçlar doğur-
duğu
D) Öfkenin kişiden kişiye değişiklik gösterdiği
E) Kişilerin kendi öfkelerini tanımalarının gerektiği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
24. Genel olarak öfke doyurulmamış isteklere, istenmeyen sonuçlara ve karşılanmayan beklentilere verilen duygu- sal tepkidir. Öfke diğer duygular gibi son derece doğal, evrensel ve sağlıklı olarak ifade edildiğinde yapıcı ve ki- şiler arası iletişimi düzeltici olabilen bir duygudur. Ancak öfke kontrol edilemeyen ve yıkıcı bir biçimde davranışlara yansıyarak saldırgan ve son derece tahrip edici tepkilere dönüşme potansiyeline sahiptir. Bu parçada aşağıdakilerin hangisi üzerinde durul- maktadır? A) Öfke duygusunu kolay kontrol edilemediği B) Öfkenin karmaşık bir yapısının olduğu C) Öfke yönetiminin olumlu ve olumsuz sonuçlar doğur- duğu D) Öfkenin kişiden kişiye değişiklik gösterdiği E) Kişilerin kendi öfkelerini tanımalarının gerektiği
4. Aşağıda fotoğrafçılıkta minimalist anlatım dilinin sıklıkla
kullanılan temel yöntemleri gruplandırılarak açıklanmıştır.
PALME
YAYINEVİ
ALME
1. Az Nesne: Tanımlanabilir ve kavranabilir elemanların
sayısının en az olmasıdır. Bir başka ifade ile minimalizm
azla yetinme sanatıdır. Genellikle düz, geniş düzlükler ve
boşluklar içerisinde tek bir nesnenin yer aldığı fotoğraflar
minimalist olarak değerlendirilir.
2. Az Renk: Renkler farklı nesneleri algılamamıza
yardımcı olur. Bu nedenle parlak ve canlı renklerdeki
az sayıda nesne veya boşluklar içeren fotoğraflar,
nesne sayısı az olmak şartı ile minimalist olarak
değerlendirilebilir.
3. Geometrik Şekiller: Birkaç basit geometrik eğri
ve çizgiden oluşan fotoğraflar da minimalist olarak
değerlendirilebilir. Algılaması çok kolaydır.
4. Tekrarlayan Şekiller: Eğer tekrar eden nesneler veya
doku kadrajın tamamını kaplıyor ise minimalist olarak
değerlendirilebilir. Algılanmaları kolaydır ve tüm kadraji
saran tekrarlar bütüncül bir dinginlik oluşturur.
Buna göre aşağıdakilerden hangisi "minimalist
fotoğraf" olarak değerlendirilemez?
l
5. Sıfırlamacılık: Minimalizmin en son noktası olarak
değerlendirilebilir. Minimalizmin en abartılmış durumudur.
Fotoğraf, tüm kadrajı kaplayan tek ve tekdüze bir yüzey
veya boşluktan oluşur. Genellikle fotoğrafın anlaşılmasını
sağlayacak yeterli detay yoktur.
A)
l
(B)
l
49
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
4. Aşağıda fotoğrafçılıkta minimalist anlatım dilinin sıklıkla kullanılan temel yöntemleri gruplandırılarak açıklanmıştır. PALME YAYINEVİ ALME 1. Az Nesne: Tanımlanabilir ve kavranabilir elemanların sayısının en az olmasıdır. Bir başka ifade ile minimalizm azla yetinme sanatıdır. Genellikle düz, geniş düzlükler ve boşluklar içerisinde tek bir nesnenin yer aldığı fotoğraflar minimalist olarak değerlendirilir. 2. Az Renk: Renkler farklı nesneleri algılamamıza yardımcı olur. Bu nedenle parlak ve canlı renklerdeki az sayıda nesne veya boşluklar içeren fotoğraflar, nesne sayısı az olmak şartı ile minimalist olarak değerlendirilebilir. 3. Geometrik Şekiller: Birkaç basit geometrik eğri ve çizgiden oluşan fotoğraflar da minimalist olarak değerlendirilebilir. Algılaması çok kolaydır. 4. Tekrarlayan Şekiller: Eğer tekrar eden nesneler veya doku kadrajın tamamını kaplıyor ise minimalist olarak değerlendirilebilir. Algılanmaları kolaydır ve tüm kadraji saran tekrarlar bütüncül bir dinginlik oluşturur. Buna göre aşağıdakilerden hangisi "minimalist fotoğraf" olarak değerlendirilemez? l 5. Sıfırlamacılık: Minimalizmin en son noktası olarak değerlendirilebilir. Minimalizmin en abartılmış durumudur. Fotoğraf, tüm kadrajı kaplayan tek ve tekdüze bir yüzey veya boşluktan oluşur. Genellikle fotoğrafın anlaşılmasını sağlayacak yeterli detay yoktur. A) l (B) l 49
ENERJIK Test 3
5. Aşağıda senfonik orkestranın oturma planı ve çalgılarla ilgili bir görsel verilmiştir.
ORKESTRA OTURMA DÜZENÍ
C
Arp
1. Kemanle
Celesta
2. Kemanlar
Piyano
Trampetler
Fransız Kornosu
Klarnetler
Flütler
Paragrafta Anlam
Sef
Trombonlar
Vurmalı
Baslar
Obua
Tuba
Viyolalar
Duble
Baslar
-
Cellolar
Bu görselden hareketle senfonik orkestranın oturma düzeniyle ilgili aşağıdakilerden hangisi kesinlikle söylenebilir?
A) Vurmalı çalgıların üflmeli çalgılardan sayıca daha az olması, vurmalı çalgıların orkestra için çok önemli olmadığının
göstergesidir.
Üflemeli çalgıların sesi yaylı çalgılardan daha baskın olduğu için sayıca az olması tercih edilmiştir.
Senfonik orkestrada en önemli ağırlığı, yaylı çalgılar sağlamaktadır.
D) Arp, çalması ve uzmanlaşması zor bir çalgı olduğu için her orkestrada ancak bir arpist bulunmaktadır.
E) Çello, kemandan daha ince bir ses çıkardığı için kontrbasın yanında yer alır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
ENERJIK Test 3 5. Aşağıda senfonik orkestranın oturma planı ve çalgılarla ilgili bir görsel verilmiştir. ORKESTRA OTURMA DÜZENÍ C Arp 1. Kemanle Celesta 2. Kemanlar Piyano Trampetler Fransız Kornosu Klarnetler Flütler Paragrafta Anlam Sef Trombonlar Vurmalı Baslar Obua Tuba Viyolalar Duble Baslar - Cellolar Bu görselden hareketle senfonik orkestranın oturma düzeniyle ilgili aşağıdakilerden hangisi kesinlikle söylenebilir? A) Vurmalı çalgıların üflmeli çalgılardan sayıca daha az olması, vurmalı çalgıların orkestra için çok önemli olmadığının göstergesidir. Üflemeli çalgıların sesi yaylı çalgılardan daha baskın olduğu için sayıca az olması tercih edilmiştir. Senfonik orkestrada en önemli ağırlığı, yaylı çalgılar sağlamaktadır. D) Arp, çalması ve uzmanlaşması zor bir çalgı olduğu için her orkestrada ancak bir arpist bulunmaktadır. E) Çello, kemandan daha ince bir ses çıkardığı için kontrbasın yanında yer alır.
ama-
ede-
kledi.
biliyo-
i söz-
ıdır?
alişti PR Kadrin bilmeyenler alır eline
Onun için eğri biter menekşe
C) Taze elinden gülü vermez misin
Gül gibi yahut gülüvermez misin
Kirpiğin kaşına değdiği zaman
Bekletme sevdiğim, vur beni beni
E) Güler düşman benim ağladığıma
Acep şol kafirin imanı yok mu
ve IV
miş bir
isimden isim yapım eki
hangisinin örneğine yer verilmemiştir?
A) I
B) II
C) III
eklerini
D) IV
11. Aşağıdaki dizelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangisi
yapı bakımından diğerlerinden farklıdır?
0
Uyuyor mu limanda her gece sallanarak
F-F
Altından çivilerle çakılmış gemilerin
E) V
12. Bir kutu dolusu yaşam gönderiyorum sana, sade bir kurde-
leyle paketlenmiş. Çöz kurdeleyi ve kaldır yavaşça kutunun
IT
kapağını, Düşler serpiştirdim gizlice, düş kurmayı unutma diye.
11
111 T
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
ama- ede- kledi. biliyo- i söz- ıdır? alişti PR Kadrin bilmeyenler alır eline Onun için eğri biter menekşe C) Taze elinden gülü vermez misin Gül gibi yahut gülüvermez misin Kirpiğin kaşına değdiği zaman Bekletme sevdiğim, vur beni beni E) Güler düşman benim ağladığıma Acep şol kafirin imanı yok mu ve IV miş bir isimden isim yapım eki hangisinin örneğine yer verilmemiştir? A) I B) II C) III eklerini D) IV 11. Aşağıdaki dizelerde geçen altı çizili sözcüklerden hangisi yapı bakımından diğerlerinden farklıdır? 0 Uyuyor mu limanda her gece sallanarak F-F Altından çivilerle çakılmış gemilerin E) V 12. Bir kutu dolusu yaşam gönderiyorum sana, sade bir kurde- leyle paketlenmiş. Çöz kurdeleyi ve kaldır yavaşça kutunun IT kapağını, Düşler serpiştirdim gizlice, düş kurmayı unutma diye. 11 111 T
Pet
6.
W
5.
BÖLÜM 2: SÖZEL MANTIK MUHAKEME
KONU 2: İKİ VE DAHA FAZLA DEĞİŞKENLİ SIRALAMA
9. ²
5.-8. soruları aşağıdaki bilgilere göre
birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız.
Ahmet, Burcu, Cenk, Doruk, Emre ve Fatoş bir matema-
tik öğretmeninden haftan farklı günlerinde özel ders
almaktadırlar. Bununla ilgili aşağıdaki bilgiler verilmiştir:
▸ Hiç kimse pazar günü ders almamaktadır.
▸ Doruk, cuma günü ders almaktadır.
f
▸ Ahmet'in dersi, Cenk'in dersinden 1 gün sonradır.
▸ Emre'nin dersi, Burcu'nun dersinden 1 gün öncedir.
Bu bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi kesin ola-
rak yanlıştır? -
Soll
A) Cenk'in dersi pazartesi günüdür.
B) Fatoş'un dersi cumartesi günüdür.
C) Burcu'nun dersi çarşamba günüdür.
D) Burcu'nun dersi Cenk'in dersinden sonraki bir gündedir.
E) Ahmet'in dersi Burcu'nun dersinden önceki bir gündedir.
(2008-DGS)
Cmt
9 AAX
Gers Per
YOUREN
BI
0179046
A
E
DB.
M.O
3t
ABDEA
Bu bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi kesin ola-
rak doğrudur?
A) Ahmet'in dersi pazartesi günüdür.
B) Cenk'in derni
Kutu YAYINK INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN AK INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI
7.
Bu bilgilere göre
sılığı olanlar aşa
miştir?
A) Ahmet, Cenk
B) Burcu, Ahmet
C) Emre, Cenk
D) Burcu, Emre,
E) Burcu, Cenk,
(830-0105)
8.
Bu bilgilere
dığı gün kes
20
A Fatoş
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Pet 6. W 5. BÖLÜM 2: SÖZEL MANTIK MUHAKEME KONU 2: İKİ VE DAHA FAZLA DEĞİŞKENLİ SIRALAMA 9. ² 5.-8. soruları aşağıdaki bilgilere göre birbirinden bağımsız olarak cevaplayınız. Ahmet, Burcu, Cenk, Doruk, Emre ve Fatoş bir matema- tik öğretmeninden haftan farklı günlerinde özel ders almaktadırlar. Bununla ilgili aşağıdaki bilgiler verilmiştir: ▸ Hiç kimse pazar günü ders almamaktadır. ▸ Doruk, cuma günü ders almaktadır. f ▸ Ahmet'in dersi, Cenk'in dersinden 1 gün sonradır. ▸ Emre'nin dersi, Burcu'nun dersinden 1 gün öncedir. Bu bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi kesin ola- rak yanlıştır? - Soll A) Cenk'in dersi pazartesi günüdür. B) Fatoş'un dersi cumartesi günüdür. C) Burcu'nun dersi çarşamba günüdür. D) Burcu'nun dersi Cenk'in dersinden sonraki bir gündedir. E) Ahmet'in dersi Burcu'nun dersinden önceki bir gündedir. (2008-DGS) Cmt 9 AAX Gers Per YOUREN BI 0179046 A E DB. M.O 3t ABDEA Bu bilgilere göre, aşağıdakilerden hangisi kesin ola- rak doğrudur? A) Ahmet'in dersi pazartesi günüdür. B) Cenk'in derni Kutu YAYINK INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN AK INFORMAL YAYINLARI K Kara Kutu YAYIN INFORMAL YAYINLARI 7. Bu bilgilere göre sılığı olanlar aşa miştir? A) Ahmet, Cenk B) Burcu, Ahmet C) Emre, Cenk D) Burcu, Emre, E) Burcu, Cenk, (830-0105) 8. Bu bilgilere dığı gün kes 20 A Fatoş
11. Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası finalinde altın madalya
kazanan milli boksör Busenaz Sürmeneli, karşılaşmanın
ardından basın mensuplarına şu açıklamalarda bulundu:
"Daha önce karşılaşmadığım rakiplerle karşılaştım. Bu,
çok büyük tecrübe benim için. Ancak benim bir tarzım var,
bu tarzım sürdükçe o şampiyonluklar her zaman gelecek.
Kendine inanan, çok çalışan, kafası mental olarak sağlam
bir Buse'yi ringde kimsenin yenebileceğini
düşünmüyorum."
Busenaz Sürmeneli bu sözleriyle aşağıdakilerden
hangisini vurgulamıştır?
A) Her koşulda şampiyon olacağına inanan bir sporcunun
önünde hiçbir engel duramaz.
B) Sporun diğer alanlarında olduğu gibi boksta da
başarının tek koşulu çok çalışmaktır.
O
C) Başarıya inanan bir beyin, sporcuyu her zaman
hayalini kurduğu en güzel sonuca ulaştırır.
D) Boks alanında en iyi olmak için kendi doğrularına
inanan bir düşünce yapısına sahip olmak yeterlidir.
E) Sportif başarılar, başarıya götüren etmenleri dışarıda
aramadan çalışmayı prensip edinmiş bir beyne gelir.
13
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
11. Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası finalinde altın madalya kazanan milli boksör Busenaz Sürmeneli, karşılaşmanın ardından basın mensuplarına şu açıklamalarda bulundu: "Daha önce karşılaşmadığım rakiplerle karşılaştım. Bu, çok büyük tecrübe benim için. Ancak benim bir tarzım var, bu tarzım sürdükçe o şampiyonluklar her zaman gelecek. Kendine inanan, çok çalışan, kafası mental olarak sağlam bir Buse'yi ringde kimsenin yenebileceğini düşünmüyorum." Busenaz Sürmeneli bu sözleriyle aşağıdakilerden hangisini vurgulamıştır? A) Her koşulda şampiyon olacağına inanan bir sporcunun önünde hiçbir engel duramaz. B) Sporun diğer alanlarında olduğu gibi boksta da başarının tek koşulu çok çalışmaktır. O C) Başarıya inanan bir beyin, sporcuyu her zaman hayalini kurduğu en güzel sonuca ulaştırır. D) Boks alanında en iyi olmak için kendi doğrularına inanan bir düşünce yapısına sahip olmak yeterlidir. E) Sportif başarılar, başarıya götüren etmenleri dışarıda aramadan çalışmayı prensip edinmiş bir beyne gelir. 13 C
emesi 17
23. Zeytin, Antik Yunan'da Zeus'un kızı savaş tanrıçası Athe-
na'nın insanlığa bir hediyesi, Homeros'a göre sivi altın, Hi-
pokrates'e göre insanlığa şifa, bütün kutsal kitaplara göre
insanlığa cennetten bir hediye olarak kabul edilir. İşte bu se-
beple eski dünyadan günümüze kadar uzanan süreçte sa-
dece beslenme amaçlı olarak değil, ağrıların dindirilmesi,
yaraların iyileştirilmesi için de zeytinyağı kullanılmıştır. Zey-
tinyağı çok eski devirlerden beri kutsal mekânların aydınla-
tılması için kullanılan sıvı yağ, bazen geleneksel güreş turnu-
valarının tamamlayıcı bir parçası, çoğu zaman da çok sayıda
ailenin geçim kaynağı olmuştur. Modern dünyada sağlığa
verilen önemin artmasıyla zeytine ve bilhassa zeytinyağına
olan ilgi artmış, bilimsel makalelerde bu ürünler sağlıklı bes-
lenmenin bir parçası olarak tavsiye edilmiştir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisiyle ilgili bir ayrıntıya
yer verilmemiştir?
A) Zeytine Eski Yunan mitolojisinde de rastlandığı
B) Kutsal kitaplarda zeytinin insanlara bir cennet hediyesi
olarak bahşedildiğinden söz edildiği
C) Geçmişte zeytinyağının şifa verici özelliği bulunduğuna
inanıldığı
D) Daha önce farklı amaçlarla kullanılan zeytinyağının mo-
dern dünyada bir besin kaynağı olarak görüldüğü
E) Akademik çalışmalarda zeytin ve zeytinyağı ile sağlıklı
beslenme arasındaki ilişkilerin ele alındığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
emesi 17 23. Zeytin, Antik Yunan'da Zeus'un kızı savaş tanrıçası Athe- na'nın insanlığa bir hediyesi, Homeros'a göre sivi altın, Hi- pokrates'e göre insanlığa şifa, bütün kutsal kitaplara göre insanlığa cennetten bir hediye olarak kabul edilir. İşte bu se- beple eski dünyadan günümüze kadar uzanan süreçte sa- dece beslenme amaçlı olarak değil, ağrıların dindirilmesi, yaraların iyileştirilmesi için de zeytinyağı kullanılmıştır. Zey- tinyağı çok eski devirlerden beri kutsal mekânların aydınla- tılması için kullanılan sıvı yağ, bazen geleneksel güreş turnu- valarının tamamlayıcı bir parçası, çoğu zaman da çok sayıda ailenin geçim kaynağı olmuştur. Modern dünyada sağlığa verilen önemin artmasıyla zeytine ve bilhassa zeytinyağına olan ilgi artmış, bilimsel makalelerde bu ürünler sağlıklı bes- lenmenin bir parçası olarak tavsiye edilmiştir. Bu parçada aşağıdakilerin hangisiyle ilgili bir ayrıntıya yer verilmemiştir? A) Zeytine Eski Yunan mitolojisinde de rastlandığı B) Kutsal kitaplarda zeytinin insanlara bir cennet hediyesi olarak bahşedildiğinden söz edildiği C) Geçmişte zeytinyağının şifa verici özelliği bulunduğuna inanıldığı D) Daha önce farklı amaçlarla kullanılan zeytinyağının mo- dern dünyada bir besin kaynağı olarak görüldüğü E) Akademik çalışmalarda zeytin ve zeytinyağı ile sağlıklı beslenme arasındaki ilişkilerin ele alındığı
12. Panait Istrati'nin "Sevmeden ihanete uğrayamazsın, ihanete
uğramadan da doğru kararlar alamazsın." şeklinde bir sözü
var. Romanya'nın Reşat Nuri'si çok doğru söylemiş. Ben
bu sözü biraz daha genişletip "İstediğin şeyin olması için
harekete geç, davran; başarırsan kazançlısın, başaramaz-
san da çünkü tecrübe de bir kazançtır." şeklinde kendim için
tercüme ettim ve hayatımın merkezine koydum. Yaşamın
içindeyim yani trafiğin içinde. Her gün daha usta bir şoför
oluyorum. Daha iyi alıyorum virajları, duruş mesafesini daha
iyi ayarlıyorum. Arada ufak hasarlı kazaları doğal karşılıyo-
rum. Kaza yapma korkusuyla trafiğe hiç çıkmamak da vardı
ama işte o zaman ne kazanırdım? Koca bir "hiç". Ne kaybe-
derdim? Kocaman bir "yaşam"ı. Peki "Ben oldum." denebilir
mi? Asla! "Oldum." demek ile "Öldüm." demek çok da farklı
değil. Ölümü ertelemek mi istiyorsun? "Oldum." demeyi de
"Olmaz" demeyi de bırak ve yaşamın trafiğine çık.
Bu parçada dile getirilen asii düşünce aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İnsanın bütün hayatı, bir deneyim yolculuğudur.
Yaşamı zevkli hâle getiren, barındırdığı risklerdir.
Yaşamak, bir engelli koşudur; kendini kolay olana alış-
firma.
Sevginin karşılığı, sevgi olmak zorunda değildir çünkü
gerçek sevgi, karşılıksızdır.
E) Kişiyi başkasından üstün eden, elde ettikleri değil elde
edebilecekleridir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
12. Panait Istrati'nin "Sevmeden ihanete uğrayamazsın, ihanete uğramadan da doğru kararlar alamazsın." şeklinde bir sözü var. Romanya'nın Reşat Nuri'si çok doğru söylemiş. Ben bu sözü biraz daha genişletip "İstediğin şeyin olması için harekete geç, davran; başarırsan kazançlısın, başaramaz- san da çünkü tecrübe de bir kazançtır." şeklinde kendim için tercüme ettim ve hayatımın merkezine koydum. Yaşamın içindeyim yani trafiğin içinde. Her gün daha usta bir şoför oluyorum. Daha iyi alıyorum virajları, duruş mesafesini daha iyi ayarlıyorum. Arada ufak hasarlı kazaları doğal karşılıyo- rum. Kaza yapma korkusuyla trafiğe hiç çıkmamak da vardı ama işte o zaman ne kazanırdım? Koca bir "hiç". Ne kaybe- derdim? Kocaman bir "yaşam"ı. Peki "Ben oldum." denebilir mi? Asla! "Oldum." demek ile "Öldüm." demek çok da farklı değil. Ölümü ertelemek mi istiyorsun? "Oldum." demeyi de "Olmaz" demeyi de bırak ve yaşamın trafiğine çık. Bu parçada dile getirilen asii düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) İnsanın bütün hayatı, bir deneyim yolculuğudur. Yaşamı zevkli hâle getiren, barındırdığı risklerdir. Yaşamak, bir engelli koşudur; kendini kolay olana alış- firma. Sevginin karşılığı, sevgi olmak zorunda değildir çünkü gerçek sevgi, karşılıksızdır. E) Kişiyi başkasından üstün eden, elde ettikleri değil elde edebilecekleridir.
4.
layınız.
Gelenek ve inançlarımızda servi ağacı, insanın-
doğumdan ölüme kadar var olma çabasının bir
sembolü olarak görülmüştür. Mevsimlerin zorlu
şartlarına rağmen yeşilliğini hiç kaybetmemesi ve
dayanıklı olması ile serviler, hayatı tasvir etmek-
tedir. Gövdesi semaya dik bir şekilde uzandığı için
de servinin doğruluğu temsil ettiğine inanılmakta-
dır. Onunla ilgili başka bir inanış da insana iyi şans
getirdiği ve onu koruduğudur. Ayrıca serviler, eski
Türk kültüründe bolluk ve bereketi simgeleyen
"hayat ağacı" olarak da nitelendirilmiştir. Ağacın
mevsim şartlarına rağmen hep yeşil kalması ise
ölümsüzlüğü simgeler. Aynı zamanda minareyi an-
dıran servi, Osmanlı kültüründe de hayat ağacına
benzetilmiş ve dallarına konmuş kuşların, hayatın
içindeki canlıları temsil ettiği düşünülmüştür.
195
olm
rvi
na
e
" 73
hin
ina şların
akir-
ik de
(2018-1 T)
Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargıların
hangisine ulaşılabilir?
A) Toplumun farklı katmanları tarafından benim-
senen değerler kolayca yaygınlaşır.
BY Hayatı anlamlandırırken doğadaki varlıklardan
ve onların özelliklerinden faydalanılır.
(C) Hayatın zorluklarına karşı çıkabilmek için bazı
kültürel ve toplumsal değerler üretilir.
DY Doğa olaylarını doğru yorumlayabilen toplum-
lar, yaşamı ve ölümü daha iyi anlayabilir.
E Doğadaki nesnelere anlam yüklenirken geç-
mişten gelen tecrübelerden yararlanılır.
(2018-TYT)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
4. layınız. Gelenek ve inançlarımızda servi ağacı, insanın- doğumdan ölüme kadar var olma çabasının bir sembolü olarak görülmüştür. Mevsimlerin zorlu şartlarına rağmen yeşilliğini hiç kaybetmemesi ve dayanıklı olması ile serviler, hayatı tasvir etmek- tedir. Gövdesi semaya dik bir şekilde uzandığı için de servinin doğruluğu temsil ettiğine inanılmakta- dır. Onunla ilgili başka bir inanış da insana iyi şans getirdiği ve onu koruduğudur. Ayrıca serviler, eski Türk kültüründe bolluk ve bereketi simgeleyen "hayat ağacı" olarak da nitelendirilmiştir. Ağacın mevsim şartlarına rağmen hep yeşil kalması ise ölümsüzlüğü simgeler. Aynı zamanda minareyi an- dıran servi, Osmanlı kültüründe de hayat ağacına benzetilmiş ve dallarına konmuş kuşların, hayatın içindeki canlıları temsil ettiği düşünülmüştür. 195 olm rvi na e " 73 hin ina şların akir- ik de (2018-1 T) Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir? A) Toplumun farklı katmanları tarafından benim- senen değerler kolayca yaygınlaşır. BY Hayatı anlamlandırırken doğadaki varlıklardan ve onların özelliklerinden faydalanılır. (C) Hayatın zorluklarına karşı çıkabilmek için bazı kültürel ve toplumsal değerler üretilir. DY Doğa olaylarını doğru yorumlayabilen toplum- lar, yaşamı ve ölümü daha iyi anlayabilir. E Doğadaki nesnelere anlam yüklenirken geç- mişten gelen tecrübelerden yararlanılır. (2018-TYT)
Bir balıkçı ağ ya da olta ile yakaladığı balıkları kilo ya
da kasayla satmaktadır. Balıkçının hamsi, palamut,
istavrit, somon, levrek, çupra ve barbun türünde
yakalayıp sattığı balıklarla ilgili şunlar bilinmektedir.
Balıkların üçü olta, dördü ağ ile yakalanmıştır.
Hamsi ve barbun, ağ ile yakalanmıştır.
Fo
Biri palamut olmak üzere üç balık türü kasa ile
satılmaktadır.
29. Bu bilgilere göre, aşağıdaki ifadelerden hangisi
kesin olarak yanlıştır?
A)
B)
C)
D)
E)
Ağ ile yakalanan balık türlerinden ikisi kasa ile
satılmaktadır.
Olta ile yakalanan çupra, kasa ile satılmaktadır.
Hamsi, kasa ile satılmaktadır.
İstavrit ya da levrek, ağ ile yakalanmıştır.
Barbun, kasa ile satılmaktadır.
Levrek, ağ ile yakalanmıştır.
İstavrit ve somon, ağ ile yakalanmıştır
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Bir balıkçı ağ ya da olta ile yakaladığı balıkları kilo ya da kasayla satmaktadır. Balıkçının hamsi, palamut, istavrit, somon, levrek, çupra ve barbun türünde yakalayıp sattığı balıklarla ilgili şunlar bilinmektedir. Balıkların üçü olta, dördü ağ ile yakalanmıştır. Hamsi ve barbun, ağ ile yakalanmıştır. Fo Biri palamut olmak üzere üç balık türü kasa ile satılmaktadır. 29. Bu bilgilere göre, aşağıdaki ifadelerden hangisi kesin olarak yanlıştır? A) B) C) D) E) Ağ ile yakalanan balık türlerinden ikisi kasa ile satılmaktadır. Olta ile yakalanan çupra, kasa ile satılmaktadır. Hamsi, kasa ile satılmaktadır. İstavrit ya da levrek, ağ ile yakalanmıştır. Barbun, kasa ile satılmaktadır. Levrek, ağ ile yakalanmıştır. İstavrit ve somon, ağ ile yakalanmıştır
13.-14. soruları aşağıdaki parçaya
göre cevaplandırınız.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği'nin tank
birlikleri, teknik bakımdan Almanların gerisindeydi. Alman
tanklarının gücü karşısında Pavlov'un çalışmalarının etkili
olabileceğini düşünen ordu yetkilileri, köpeklerden oluşan
bir birim kurmak için kollarını sıvadı. Pavlov, bu sırada
ölmüştü ancak okulu ve çalışmaları güncelliğini koruyordu.
Kurulan birim, günlerce aç bırakılan köpekleri altlarında et
parçaları olan tanklara koşullandırdı. Bu uygulamada baş-
langıçta nötr uyarıcı olan tanklar, koşulsuz uyarıcı olan etle
birleştiklerinde koşullu uyarıcı durumuna geldiler. Böylece
tankların altında et olduğunu düşünen ve buna koşullanan
aç köpekler, doğruca tankların altına girmeye başladılar.
Köpeklerin üzerine bağlanan mekanizmalı mayınlar ise
köpeklerin tankın altına girmesiyle tetiklenerek patlatılı-
yordu. Her ne kadar Almanlar, bir süre sonra tankların
yakınlarında gördükleri tüm köpekleri vurmaya çalışsalar
da aç köpeklerin hızına yetişemediler. Böylece 300'den
fazla tankı etkisiz hâle getirerek Alman istilasını durduran
Sovyetler, başarılı olmuştu. Günümüzde Moskova'da bu
köpeklerin anısına dikilmiş bir anı heykeli bulunmaktadır.
13. Bu parçadan hareketle
1. Tank, başlangıçta köpekler için herhangi bir tepkiye yol
açmayan uyarıcıdır.
II. Aç olan köpeklerin eğitilmesiyle mayınlı arazilerin temiz-
lenmesi sağlanmıştır.
III. Tankın altındaki etle birlikte tank; artık öğrenilmiş, son-
radan kazanılmış bir uyarıcı hâlini almıştır.
yargılarından hangilerine ulaşılamaz?
A) Yalnız I
D) I ve II
B) Yalnız II
C) Yalnız III
E) I, II ve III
i
G
İ
$
S
A
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
13.-14. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplandırınız. İkinci Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği'nin tank birlikleri, teknik bakımdan Almanların gerisindeydi. Alman tanklarının gücü karşısında Pavlov'un çalışmalarının etkili olabileceğini düşünen ordu yetkilileri, köpeklerden oluşan bir birim kurmak için kollarını sıvadı. Pavlov, bu sırada ölmüştü ancak okulu ve çalışmaları güncelliğini koruyordu. Kurulan birim, günlerce aç bırakılan köpekleri altlarında et parçaları olan tanklara koşullandırdı. Bu uygulamada baş- langıçta nötr uyarıcı olan tanklar, koşulsuz uyarıcı olan etle birleştiklerinde koşullu uyarıcı durumuna geldiler. Böylece tankların altında et olduğunu düşünen ve buna koşullanan aç köpekler, doğruca tankların altına girmeye başladılar. Köpeklerin üzerine bağlanan mekanizmalı mayınlar ise köpeklerin tankın altına girmesiyle tetiklenerek patlatılı- yordu. Her ne kadar Almanlar, bir süre sonra tankların yakınlarında gördükleri tüm köpekleri vurmaya çalışsalar da aç köpeklerin hızına yetişemediler. Böylece 300'den fazla tankı etkisiz hâle getirerek Alman istilasını durduran Sovyetler, başarılı olmuştu. Günümüzde Moskova'da bu köpeklerin anısına dikilmiş bir anı heykeli bulunmaktadır. 13. Bu parçadan hareketle 1. Tank, başlangıçta köpekler için herhangi bir tepkiye yol açmayan uyarıcıdır. II. Aç olan köpeklerin eğitilmesiyle mayınlı arazilerin temiz- lenmesi sağlanmıştır. III. Tankın altındaki etle birlikte tank; artık öğrenilmiş, son- radan kazanılmış bir uyarıcı hâlini almıştır. yargılarından hangilerine ulaşılamaz? A) Yalnız I D) I ve II B) Yalnız II C) Yalnız III E) I, II ve III i G İ $ S A
Doğru
Yanlış
2.
Oktay Rifat'ın büyük dedesi Macar Hurşid Bey hem
Türk hem Batı müziği konusunda donanımlı ve
bestekârdır, dedesi Hasan Rifat Bey de şiirle ilgilenir.
Oktay Rifat doğduğu sıralarda Trabzon Valisi olan
babası Samih Rifat, şair - yazar - dil bilimci; amcası Ali
Rifat ûdi ve besteci; teyzesi Celile Hanım ressam;
teyzesi Celile Hanım'ın oğlu ise ünlü şair Nazım
Hikmet'tir. Aynı zamanda Fransızca çevirmen Sabiha
Hanım'ın eşi, çevirmen Samih Rifat'ın babasıdır.
Bu parçada Oktay Rifat'la ilgili;
. ünlü bir sanatçı olduğu,
II. birçok sanat türünden etkilendiği,
III sanatçı bir aileden geldiği,
IV. sanatçılığının yetiştiği ortamdan kaynaklandığı
düşüncelerinden hangilerine kesin olarak
ulaşılabilir?
A) Yalnız II
B) Yalnız III
D) I ve III
E) Il ve IV
C) Yalnız IV
4
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Doğru Yanlış 2. Oktay Rifat'ın büyük dedesi Macar Hurşid Bey hem Türk hem Batı müziği konusunda donanımlı ve bestekârdır, dedesi Hasan Rifat Bey de şiirle ilgilenir. Oktay Rifat doğduğu sıralarda Trabzon Valisi olan babası Samih Rifat, şair - yazar - dil bilimci; amcası Ali Rifat ûdi ve besteci; teyzesi Celile Hanım ressam; teyzesi Celile Hanım'ın oğlu ise ünlü şair Nazım Hikmet'tir. Aynı zamanda Fransızca çevirmen Sabiha Hanım'ın eşi, çevirmen Samih Rifat'ın babasıdır. Bu parçada Oktay Rifat'la ilgili; . ünlü bir sanatçı olduğu, II. birçok sanat türünden etkilendiği, III sanatçı bir aileden geldiği, IV. sanatçılığının yetiştiği ortamdan kaynaklandığı düşüncelerinden hangilerine kesin olarak ulaşılabilir? A) Yalnız II B) Yalnız III D) I ve III E) Il ve IV C) Yalnız IV 4