Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

erdi ve
tünde
angi-
DENEME 2
27. Ziya Gökalp, ulus yapısının temel taşı olan kültürün en önemli
özelliğinin ulusallik" olduğunu, bu bakımdan uluslararası bir
anlam taşıyan "uygarlik'tan ayrıldığını, böyle de olsa birleşme
noktalarının bulunduğunu belirtir ve şöyle der: "Ulusal kültürle
uygarlik arasında bem birleşme nekteer hom ayrilma noktaları
vardır. Birleşme noktası, ikisinin de toplumsal yaşamı içine
almasidy, Pyrilmaları ise kültür ulusal olduğu hâlde uygar-
ligin uluslararası olmasıdır. Kültür sadece bir ulusun dinsel,
hukuksal, akisal, estetiksel, dilsel, ekonomik yaşamları ile fen
yaşamlanının uyumlu bir bütünüdür.
Bu parçanın bütününde, yazar neden söz etmektedir?
A) Ziya Gökalp'in Kültürü ulusun temel taşı saymasından-
BK en önemli özelliğinin ne olduğundan
Ziya Gökalp'in kültür anlayışından
D) Uygadign-dostararası oluşundan
Eirin ulusal oluşundan
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
erdi ve tünde angi- DENEME 2 27. Ziya Gökalp, ulus yapısının temel taşı olan kültürün en önemli özelliğinin ulusallik" olduğunu, bu bakımdan uluslararası bir anlam taşıyan "uygarlik'tan ayrıldığını, böyle de olsa birleşme noktalarının bulunduğunu belirtir ve şöyle der: "Ulusal kültürle uygarlik arasında bem birleşme nekteer hom ayrilma noktaları vardır. Birleşme noktası, ikisinin de toplumsal yaşamı içine almasidy, Pyrilmaları ise kültür ulusal olduğu hâlde uygar- ligin uluslararası olmasıdır. Kültür sadece bir ulusun dinsel, hukuksal, akisal, estetiksel, dilsel, ekonomik yaşamları ile fen yaşamlanının uyumlu bir bütünüdür. Bu parçanın bütününde, yazar neden söz etmektedir? A) Ziya Gökalp'in Kültürü ulusun temel taşı saymasından- BK en önemli özelliğinin ne olduğundan Ziya Gökalp'in kültür anlayışından D) Uygadign-dostararası oluşundan Eirin ulusal oluşundan
isi
aya
uş
in
uz
k
7
33
D.
7.
7.-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Insan ve hayvan davranışlarıyla ve bilişsel süreçleriyle
ilgilenen psikoloji biliminin 125 yıllık bir tarihi vardır.
Bu genç yaşına rağmen psikoloji, biyolojiden sosyolojiye
kadar uzanan oldukça geniş kapsamlı bir alandır.
Psikoloji, insan ve hayvan davranışlarını ve bu
davranışlarla ilintili psikolojik, sosyal ve biyolojik süreçleri
inceleyen bir alandır. Bir meslek olarak ise mevcut
bilgilerin insan sorunlarını çözmek için kullanılmasıdır. Bu
bilginin kullanılması psikolojinin alt alanlarına göre
değişmekle birlikte dili iyi kullanma araştırma, istatistiksel
analiz ve empati gibi bazı özel beceri ve yetenekleri
gerektirir. Peki, psikologlar ne iş yaparlar? Psikologlar iki
önemli ilişki üzerinde çalışırlar: İlki, beyin ve davranış;
ikincisi ise çevre ve davranış ilişkisidir. Psikologlar; hem
araştırmacı olarak gözlem, deney ve analiz gibi bilimsel
yöntemleri izlemek hem de bilimsel bulguları uygulamak
için yaratıcı olmak durumundadırlar. Psikologlar araştırma
yaparak geliştirdikleri kuramları sınarlar ve araştırmalar
sonucu ortaya çıkan yeni bilgileri uygulama alanında
çalışanların kullanımına sunarlar. Ayrıca bireylerin ve
toplumların değişen gereksinimlerini karşılamak amacıyla
yeni yaklaşımlar geliştirirler.
Bu parçada psikolojiyle ilgili aşağıdakilerden
hangisine değinilmemiştir?
A) Insan ve hayvan davranışlarına odaklandığına
BY Farklı bilim dallarıyla ilişkili olduğuna
C) Biyoloji ve sosyolojiye kaynaklık ettiğine
Kimi becerilere gereksinim duyduğuna
E) Bazı alt dallarının bulunduğuna
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
isi aya uş in uz k 7 33 D. 7. 7.-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Insan ve hayvan davranışlarıyla ve bilişsel süreçleriyle ilgilenen psikoloji biliminin 125 yıllık bir tarihi vardır. Bu genç yaşına rağmen psikoloji, biyolojiden sosyolojiye kadar uzanan oldukça geniş kapsamlı bir alandır. Psikoloji, insan ve hayvan davranışlarını ve bu davranışlarla ilintili psikolojik, sosyal ve biyolojik süreçleri inceleyen bir alandır. Bir meslek olarak ise mevcut bilgilerin insan sorunlarını çözmek için kullanılmasıdır. Bu bilginin kullanılması psikolojinin alt alanlarına göre değişmekle birlikte dili iyi kullanma araştırma, istatistiksel analiz ve empati gibi bazı özel beceri ve yetenekleri gerektirir. Peki, psikologlar ne iş yaparlar? Psikologlar iki önemli ilişki üzerinde çalışırlar: İlki, beyin ve davranış; ikincisi ise çevre ve davranış ilişkisidir. Psikologlar; hem araştırmacı olarak gözlem, deney ve analiz gibi bilimsel yöntemleri izlemek hem de bilimsel bulguları uygulamak için yaratıcı olmak durumundadırlar. Psikologlar araştırma yaparak geliştirdikleri kuramları sınarlar ve araştırmalar sonucu ortaya çıkan yeni bilgileri uygulama alanında çalışanların kullanımına sunarlar. Ayrıca bireylerin ve toplumların değişen gereksinimlerini karşılamak amacıyla yeni yaklaşımlar geliştirirler. Bu parçada psikolojiyle ilgili aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir? A) Insan ve hayvan davranışlarına odaklandığına BY Farklı bilim dallarıyla ilişkili olduğuna C) Biyoloji ve sosyolojiye kaynaklık ettiğine Kimi becerilere gereksinim duyduğuna E) Bazı alt dallarının bulunduğuna
7
✔
Türkçe
24. Büyütecin çalışma şekli, işığı kırma özelliğine dayanır.
Büyüteçler, dişbükey (yüzeyi tümsek) mercekleri sa-
yesinde bir nesneden yansıyan ve gözünüze paralel
olarak gelen ışık ışınlarını kırarak birbirine yakınlaştırır.
Bir büyüteci büyüteç yapan da ışığı odaklama özelli-
ğidir. Bu yolla gözünüze nesnenin gerçekte olduğun-
dan daha büyük bir zahiri görüntüsü ulaşır. Ancak bu-
güne kadar bilim insanları için ışığı dalga boyundan
daha küçük boyuta odaklayabilmek bir hayaldi. Son
araştırmalar sayesinde ise ışığı bir milyar kez daha kü-
çük bir alana odaklamak yani tek bir atom seviyesine
kadar indirmek mümkün oldu.
Bu parçaya göre büyüteçlerle ilgili aşağıdakilerden
hangisi söylenemez?
A) Görünmeyen cisimleri odaklayarak atomlarıyla bir-
likte görmemize katkıda bulunur.
B) Çalışma prensipleri, işığı kırıp birbirine yaklaştırma
niteliğine dayanır.
C) Gözle görülemeyecek cisimleri görmemizi sağlar.
D) Gözümüze gelen yansımaları tümsekli lensleri sa-
yesinde bize daha büyük gösterir.
(E)) Cisimleri normal şeklinden daha farklı biçimlerle
gözümüze yansıtır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
7 ✔ Türkçe 24. Büyütecin çalışma şekli, işığı kırma özelliğine dayanır. Büyüteçler, dişbükey (yüzeyi tümsek) mercekleri sa- yesinde bir nesneden yansıyan ve gözünüze paralel olarak gelen ışık ışınlarını kırarak birbirine yakınlaştırır. Bir büyüteci büyüteç yapan da ışığı odaklama özelli- ğidir. Bu yolla gözünüze nesnenin gerçekte olduğun- dan daha büyük bir zahiri görüntüsü ulaşır. Ancak bu- güne kadar bilim insanları için ışığı dalga boyundan daha küçük boyuta odaklayabilmek bir hayaldi. Son araştırmalar sayesinde ise ışığı bir milyar kez daha kü- çük bir alana odaklamak yani tek bir atom seviyesine kadar indirmek mümkün oldu. Bu parçaya göre büyüteçlerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Görünmeyen cisimleri odaklayarak atomlarıyla bir- likte görmemize katkıda bulunur. B) Çalışma prensipleri, işığı kırıp birbirine yaklaştırma niteliğine dayanır. C) Gözle görülemeyecek cisimleri görmemizi sağlar. D) Gözümüze gelen yansımaları tümsekli lensleri sa- yesinde bize daha büyük gösterir. (E)) Cisimleri normal şeklinden daha farklı biçimlerle gözümüze yansıtır.
TYT
24. Türk toplumu yüzyıllar boyu zengin bir giyim kültürü-
ne sahip olmuş ve bu zenginlik, giyim biçimlerinde ol-
duğu kadar giyim malzemelerinde de kendini göster-
miştir. Anadolu'nun; geçirdiği çeşitli dönemler, uzun
tarihsel geçmişi, Orta Asya etkisi, başka kültürlerle te-
ması gibi çeşitli etkenler de giyim çeşitliliğinde ve zen-
ginliğinde geniş rol oynamıştır. (1) Anadolu halkının giy-
silerinde bazı ortak özellikler bulunsa da giyim biçim-
leri bölgelere göre değişmektedir. Yörelere göre giysi
farklılıkları, kadın giysilerinde daha belirgindir. Bu de-
ğişikliklerin başlıca nedenleri: Yöresel gelenekler, bi-
reylerin kendilerine göre beğenileri, iklim özellikleri, ta-
rihsel nedenlerden oluşan kültür birikimleri, etnik grup-
lanın varlığı ve sosyoekonomik yapı gibi unsurlardır. (2)
Kırsal kesimde, geleneksel giysilerin kullanımı kısmen
devam etse de il ve ilçelerde standart ve modaya uy-
gun giysiler giyilmektedir. Ayrıca köydeki genç kuşak
da kent giyimini benimsemiştir. (3)
1. Bununla birlikte köyde yaşayan, orta ve yaşlı ku-
şak, eski giyim geleneğini birtakım değişimlerle bir-
likte sürdürmektedir.
II. Anadolu insanının, yakın zamanlara kadar giydiği
ve hâlâ düğünlerde ve törenlerde kullandığı kıya-
fetler ve başlıklar bölgeden bölgeye değişmekte-
dir.
III. Giysilerde görülen yöresel farklılaşma, köy ve kent
yerleşim birimlerine göre de kendini göstermekte-
dir.
Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için
1, 2 ve 3 ile belirtilen yerlere I, II ve III numaralı cüm-
lelerden hangisi getirilmelidir?
3
1
2
|||
A)
11
1
B)
|||
1
11
C)
|||
D)
E)
====
25. Han
linc
ka
ki
0
6
9
Y
1
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT 24. Türk toplumu yüzyıllar boyu zengin bir giyim kültürü- ne sahip olmuş ve bu zenginlik, giyim biçimlerinde ol- duğu kadar giyim malzemelerinde de kendini göster- miştir. Anadolu'nun; geçirdiği çeşitli dönemler, uzun tarihsel geçmişi, Orta Asya etkisi, başka kültürlerle te- ması gibi çeşitli etkenler de giyim çeşitliliğinde ve zen- ginliğinde geniş rol oynamıştır. (1) Anadolu halkının giy- silerinde bazı ortak özellikler bulunsa da giyim biçim- leri bölgelere göre değişmektedir. Yörelere göre giysi farklılıkları, kadın giysilerinde daha belirgindir. Bu de- ğişikliklerin başlıca nedenleri: Yöresel gelenekler, bi- reylerin kendilerine göre beğenileri, iklim özellikleri, ta- rihsel nedenlerden oluşan kültür birikimleri, etnik grup- lanın varlığı ve sosyoekonomik yapı gibi unsurlardır. (2) Kırsal kesimde, geleneksel giysilerin kullanımı kısmen devam etse de il ve ilçelerde standart ve modaya uy- gun giysiler giyilmektedir. Ayrıca köydeki genç kuşak da kent giyimini benimsemiştir. (3) 1. Bununla birlikte köyde yaşayan, orta ve yaşlı ku- şak, eski giyim geleneğini birtakım değişimlerle bir- likte sürdürmektedir. II. Anadolu insanının, yakın zamanlara kadar giydiği ve hâlâ düğünlerde ve törenlerde kullandığı kıya- fetler ve başlıklar bölgeden bölgeye değişmekte- dir. III. Giysilerde görülen yöresel farklılaşma, köy ve kent yerleşim birimlerine göre de kendini göstermekte- dir. Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için 1, 2 ve 3 ile belirtilen yerlere I, II ve III numaralı cüm- lelerden hangisi getirilmelidir? 3 1 2 ||| A) 11 1 B) ||| 1 11 C) ||| D) E) ==== 25. Han linc ka ki 0 6 9 Y 1
Yaşam tümüyle değişiyor, her şey birbirine benzemeye çalışı-
yor, kültür bile bir düzene sokuluyor, tekdüze bir hale getiriliyor.
Toplumların kendine has gelenekleri unutuluyor, kısmen yitiri-
liyor, giysiler bile üniformaları andırmaya başlıyor. Alışkanlıklar
uluslararası oluyor. Ülkeler sanki iç içe geçiyor, insanlar belli bir
şemaya uygun çalışıp yaşıyor. Kentler de dış görünüşüyle birbi-
rine benzemeye başlıyor. Kültürlerin özellikleri buharlaşıp giden
o güzel kokular gibi yitiriliyor, renkleri hızla dökülüyor ve çatlak-
larla kaplı cilasının altından modern dünyanın mekanik çalışan,
çelik rengindeki pistonları görünüyor.
Bu parçada vurgulanan düşünce aşağıdakilerden hangisidir?
A) Her toplum eninde sonunda geleneklerini yitirmeye mah-
kümdur.
B) Toplumlar ve insanlar her geçen gün birbirine benzeyerek
özgünlüklerini yitirmektedir.
C) Günümüzde yaşam koşulları, geçmişe oranla çok daha hızlı
değişmektedir.
Di Kentlerin ve insanların gittikçe birbirine benzemeye başla-
ması evrensel bir dünya kültürü oluşturacaktır.
Kaybedilen kültürel değerlerin ve alışkanlıkların geri getiril-
mesi ne yazık ki çok zordur.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Yaşam tümüyle değişiyor, her şey birbirine benzemeye çalışı- yor, kültür bile bir düzene sokuluyor, tekdüze bir hale getiriliyor. Toplumların kendine has gelenekleri unutuluyor, kısmen yitiri- liyor, giysiler bile üniformaları andırmaya başlıyor. Alışkanlıklar uluslararası oluyor. Ülkeler sanki iç içe geçiyor, insanlar belli bir şemaya uygun çalışıp yaşıyor. Kentler de dış görünüşüyle birbi- rine benzemeye başlıyor. Kültürlerin özellikleri buharlaşıp giden o güzel kokular gibi yitiriliyor, renkleri hızla dökülüyor ve çatlak- larla kaplı cilasının altından modern dünyanın mekanik çalışan, çelik rengindeki pistonları görünüyor. Bu parçada vurgulanan düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Her toplum eninde sonunda geleneklerini yitirmeye mah- kümdur. B) Toplumlar ve insanlar her geçen gün birbirine benzeyerek özgünlüklerini yitirmektedir. C) Günümüzde yaşam koşulları, geçmişe oranla çok daha hızlı değişmektedir. Di Kentlerin ve insanların gittikçe birbirine benzemeye başla- ması evrensel bir dünya kültürü oluşturacaktır. Kaybedilen kültürel değerlerin ve alışkanlıkların geri getiril- mesi ne yazık ki çok zordur.
retici
ci metinler
na göre de
için gerçe
ütünün sa
lerini göz
bu yapın
na yapıld
urgulan
n yapt
şiliğine
Paragrafta Konu - Ana Düşünce
3 PARAGRAF
UNITE
1.
Kimi insanlar vardır ciddi olacağım diye asık suratla ya-
şarlar. Gülmemenin, espri yapmamanın kendilerine ciddi-
yet kattığına ve bu şekilde sözlerinin daha etkili olduğuna
inanırlar. Bu inanç en çok da okullarda ortaya çıkar. Sü-
rekli gülen, güldürerek ders anlatan kaç öğretmen vardır
acaba okullarda?
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Topluma kendini benimsetmek isteyen bir insan çatık
kaşlı olmalıdır.
B) Öğrencilerin okulu ve dersi sevmesi için öğretmenle-
rin ılımlı bir bakış açısına sahip olması gerekir.
Yerli yersiz gülen insanların düşünceleri hiçbir ortam-
da kabul görmez.
D) Ağır olmak kaygısıyla gülmekten çekinmenin hiçbir
anlamı yoktur.
E) Eğlenceli bir şekilde ders anlatan öğretmenler daha
çok sevilir.
eleşti
eştire
NATA
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
retici ci metinler na göre de için gerçe ütünün sa lerini göz bu yapın na yapıld urgulan n yapt şiliğine Paragrafta Konu - Ana Düşünce 3 PARAGRAF UNITE 1. Kimi insanlar vardır ciddi olacağım diye asık suratla ya- şarlar. Gülmemenin, espri yapmamanın kendilerine ciddi- yet kattığına ve bu şekilde sözlerinin daha etkili olduğuna inanırlar. Bu inanç en çok da okullarda ortaya çıkar. Sü- rekli gülen, güldürerek ders anlatan kaç öğretmen vardır acaba okullarda? Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Topluma kendini benimsetmek isteyen bir insan çatık kaşlı olmalıdır. B) Öğrencilerin okulu ve dersi sevmesi için öğretmenle- rin ılımlı bir bakış açısına sahip olması gerekir. Yerli yersiz gülen insanların düşünceleri hiçbir ortam- da kabul görmez. D) Ağır olmak kaygısıyla gülmekten çekinmenin hiçbir anlamı yoktur. E) Eğlenceli bir şekilde ders anlatan öğretmenler daha çok sevilir. eleşti eştire NATA
Ağacın kâğıt yapımından mobilya yapımına, meyvelerinin
besin olarak kullanımından süs eşyası yapımına kadar
birçok kullanım yeri vardır. Büyük ağaç toplulukları olan
ormanlar ise bir memleketin iklimini hatta ekonomisini
etkileyecek kadar önemlidir.
Aşağıdaki cümlelerden hangisi, bu parçanın iletisine
anlamca en yakındır?
A) Ağaçlar günlük hayatın neredeyse her bölümünde
son derece çeşitli ve yaygın olarak kullanılır.
B) Ağaçlar birçok sektör için ham madde ihtiyacını
karşılamış olsa da genelde kâğıt yapımında kullanılan
bitki çeşididir.
C) Bir bölgenin iklimi uygunsa boyları üç metreden yüz
on metreye kadar, yaşları otuz yıldan beş bin yıla
kadar olan ağaçlara orada rastlanabilir.
D) Orman yönünden zengin olan bir ülkenin ekonomisi
de ağırlıklı olarak orman ürünlerine dayalıdır.
E) Tek gövdesi bulunan, beslenmeyi ana ve yan
köklerden alan 4-5 m boyundaki odunsu bitkiye ağaç
denir ve bu bitki iklime dayalı olarak yetişir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Ağacın kâğıt yapımından mobilya yapımına, meyvelerinin besin olarak kullanımından süs eşyası yapımına kadar birçok kullanım yeri vardır. Büyük ağaç toplulukları olan ormanlar ise bir memleketin iklimini hatta ekonomisini etkileyecek kadar önemlidir. Aşağıdaki cümlelerden hangisi, bu parçanın iletisine anlamca en yakındır? A) Ağaçlar günlük hayatın neredeyse her bölümünde son derece çeşitli ve yaygın olarak kullanılır. B) Ağaçlar birçok sektör için ham madde ihtiyacını karşılamış olsa da genelde kâğıt yapımında kullanılan bitki çeşididir. C) Bir bölgenin iklimi uygunsa boyları üç metreden yüz on metreye kadar, yaşları otuz yıldan beş bin yıla kadar olan ağaçlara orada rastlanabilir. D) Orman yönünden zengin olan bir ülkenin ekonomisi de ağırlıklı olarak orman ürünlerine dayalıdır. E) Tek gövdesi bulunan, beslenmeyi ana ve yan köklerden alan 4-5 m boyundaki odunsu bitkiye ağaç denir ve bu bitki iklime dayalı olarak yetişir.
A
-TYT/T kçe
"İnsan kalbi, başkalarının duygularına ancak kendi
tecrübeleri nispetinde açıktır." der yazar. Peki, insan
kendi tecrübelerine yani onlardan bir şeyler öğrenmeye
ne kadar açıktır? Kendinin farkında olduğu, kendisi
üzerine düşünmeye katlandığı kadar...
Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceyi
destekler niteliktedir?
A) Insanı anlamak; kendini tanımak, duyumsamak ve
yorumlamaktan geçer.
B) Insan toplumla etkileşim kurduğu ölçüde kendine
yönelik farkındalık geliştirir.
Tecrübeleriyle arasına mesafe koyan insan, yeni
deneyimlere açık olur.
D) İnsanın başkalarıyla özdeşim kurması, aynı deneyime
ortak olmasına bağlıdır.
E) Topluma duyarlı insan, başkalarının düşüncelerine
göre davranmaya meyillidir.
28
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
A -TYT/T kçe "İnsan kalbi, başkalarının duygularına ancak kendi tecrübeleri nispetinde açıktır." der yazar. Peki, insan kendi tecrübelerine yani onlardan bir şeyler öğrenmeye ne kadar açıktır? Kendinin farkında olduğu, kendisi üzerine düşünmeye katlandığı kadar... Aşağıdakilerden hangisi bu parçadaki düşünceyi destekler niteliktedir? A) Insanı anlamak; kendini tanımak, duyumsamak ve yorumlamaktan geçer. B) Insan toplumla etkileşim kurduğu ölçüde kendine yönelik farkındalık geliştirir. Tecrübeleriyle arasına mesafe koyan insan, yeni deneyimlere açık olur. D) İnsanın başkalarıyla özdeşim kurması, aynı deneyime ortak olmasına bağlıdır. E) Topluma duyarlı insan, başkalarının düşüncelerine göre davranmaya meyillidir. 28
36.
Wattpad gerçeği!
i
Allen Lau ve Ivan Yuen tarafından 2006 yılında Kanada'da
kurulan Wattpad, gençlerin kaleme aldıkları hikâyeleri geniş
kitlelerle buluşturmak için kullandığı bir sosyal ağdır. Wat-
tpad'in dünya genelinde kullanıcılarının %90'ı platforma
mobil olarak erişim sağlamaktadır. Kullanıcıların çoğu 30
yaşın altındadır ve dörtte üçünü kadınlar oluşturmaktadır.
Wattpad'e her gün 10 bin yeni kullanıcı kaydolmaktadır. 8
Wattpad'in hedef kitlesini 11-25 yaş arası Z kuşağına dâhil
olan ve kimlikleri yeni şekillenen genç nüfus oluşturmak-
tadır. Ülkelerin üretken nüfusunu oluşturan bu kitleyi ma-
nipüle edebilmek, günümüzde dijital platformlar ve sosyal
medya aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Bu yaş grubuna
dâhil olan çocuklara sahip anne-babaların birçoğu Watt-
pad'in zararlı içeriklerinden habersiz olarak platformun kul-
lanımını desteklemektedirler ancak Wattpad sosyal ağında
yayımlanan hikâyelerin büyük bir çoğunluğu, olumsuz
örnek olabilecek içeriklere sahiptir.
L
G
i
B
S
R
M
Bu köşe yazısıyla ilgili,
L
1. Manşette yer alan ifade; açıklayıcı ve ironik bir üs-
lupla ele alınmaktadır.
II. Belli bir kitlenin kullanımına yönelik oluşturulan siste-
min toplumdaki algısının yanlışlığına değinilmektedir.
III. Başlıktaki ifadenin inandırıcılığını artırmak için sayı-
sal verilere yer verilmektedir.
IV. Yönlendirmek ve yönetmek amacıyla oluşturulan plat-
formun zararlı içerik örneklerinden bahsedilmektedir
yargılardan hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
C) I've ll
D) ve IV
E) I, II, III ve IV
12
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
36. Wattpad gerçeği! i Allen Lau ve Ivan Yuen tarafından 2006 yılında Kanada'da kurulan Wattpad, gençlerin kaleme aldıkları hikâyeleri geniş kitlelerle buluşturmak için kullandığı bir sosyal ağdır. Wat- tpad'in dünya genelinde kullanıcılarının %90'ı platforma mobil olarak erişim sağlamaktadır. Kullanıcıların çoğu 30 yaşın altındadır ve dörtte üçünü kadınlar oluşturmaktadır. Wattpad'e her gün 10 bin yeni kullanıcı kaydolmaktadır. 8 Wattpad'in hedef kitlesini 11-25 yaş arası Z kuşağına dâhil olan ve kimlikleri yeni şekillenen genç nüfus oluşturmak- tadır. Ülkelerin üretken nüfusunu oluşturan bu kitleyi ma- nipüle edebilmek, günümüzde dijital platformlar ve sosyal medya aracılığıyla gerçekleştirilmektedir. Bu yaş grubuna dâhil olan çocuklara sahip anne-babaların birçoğu Watt- pad'in zararlı içeriklerinden habersiz olarak platformun kul- lanımını desteklemektedirler ancak Wattpad sosyal ağında yayımlanan hikâyelerin büyük bir çoğunluğu, olumsuz örnek olabilecek içeriklere sahiptir. L G i B S R M Bu köşe yazısıyla ilgili, L 1. Manşette yer alan ifade; açıklayıcı ve ironik bir üs- lupla ele alınmaktadır. II. Belli bir kitlenin kullanımına yönelik oluşturulan siste- min toplumdaki algısının yanlışlığına değinilmektedir. III. Başlıktaki ifadenin inandırıcılığını artırmak için sayı- sal verilere yer verilmektedir. IV. Yönlendirmek ve yönetmek amacıyla oluşturulan plat- formun zararlı içerik örneklerinden bahsedilmektedir yargılardan hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II C) I've ll D) ve IV E) I, II, III ve IV 12
nden lider
dırlar. Bir
çinde bu
österen,
plemlere
ni daha
nceyi
eyle-
e is-
TYT/ Türkçe
29. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Eskilerle yeniler arasında
hep bir mücadele söz konusudur fakat tarihteki örnekler de gös-
termiştir ki eskinin yeniye karşı direnişi boş bir çabadan ileriye
gidememiştir. Zira eskiye karşı yenilgiye uğrayan hiçbir yenilik
yoktur." düşüncesine uzak düşmektedir?
A Giotto'nun mekân derinliği gibi resme getirdiği yenilikler se-
bebiyle ne hümanizmin etkisiyle meydana gelen Rönesans
Çağı'nın üstün resim tekniği ne de barok sanatının taşkın çiz-
gileriyle ışık-gölge estetiği sanatta bir devamlılık sağlamıştır.
B) Sanat adına kazanılan özgürlüğün, diğer alanlarda olduğu
gibi 1789 Fransız Devrimi ile doğru orantılı olarak geliştiğini
belirtmeliyiz. Çağın baş döndürücü değişimi karşısında elde
edilen özgürlükler neticesinde sanatta da dış dünyadan iç-
selliğe doğru kayan bir eğilim söz konusudur.
20. yy. başlarında ortaya çıkan fütürizm akımı, her şeyin
sürekli değiştiği sonucuyla hareket etmiş, bunun yaşamın
en önemli gerçeği olduğunu savunmuştur. Fütüristler, resim
sanatına yeni ve dinamik bir ruh kazandırmak istemişlerdir.
DY Van Gogh, ilginç fırça vuruşları ve insan duygularını hare-
kete geçiren renklerle kendi ruhsal durumunu açığa vurdu-
ğu, peyzaj ve ayçiçekleri resimleriyle ekspresyonist tarzdaki
resimlerin ilk örneklerini oluşturmuştur. Ve ekspresyonist
resimler daha çok yaygınlık kazanmıştır.
E) 20. yüzyılın başkaldırı niteliğindeki "renk için renk" ilkesiyle
hareket eden bir başka sanat anlayışı fovizm, Gauguin'in
daha önce basite indirgediği resim anlayışıyla tamamen ör-
tüşmektedir.
ler.
in
e
31. (
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
nden lider dırlar. Bir çinde bu österen, plemlere ni daha nceyi eyle- e is- TYT/ Türkçe 29. Aşağıdaki parçalardan hangisi "Eskilerle yeniler arasında hep bir mücadele söz konusudur fakat tarihteki örnekler de gös- termiştir ki eskinin yeniye karşı direnişi boş bir çabadan ileriye gidememiştir. Zira eskiye karşı yenilgiye uğrayan hiçbir yenilik yoktur." düşüncesine uzak düşmektedir? A Giotto'nun mekân derinliği gibi resme getirdiği yenilikler se- bebiyle ne hümanizmin etkisiyle meydana gelen Rönesans Çağı'nın üstün resim tekniği ne de barok sanatının taşkın çiz- gileriyle ışık-gölge estetiği sanatta bir devamlılık sağlamıştır. B) Sanat adına kazanılan özgürlüğün, diğer alanlarda olduğu gibi 1789 Fransız Devrimi ile doğru orantılı olarak geliştiğini belirtmeliyiz. Çağın baş döndürücü değişimi karşısında elde edilen özgürlükler neticesinde sanatta da dış dünyadan iç- selliğe doğru kayan bir eğilim söz konusudur. 20. yy. başlarında ortaya çıkan fütürizm akımı, her şeyin sürekli değiştiği sonucuyla hareket etmiş, bunun yaşamın en önemli gerçeği olduğunu savunmuştur. Fütüristler, resim sanatına yeni ve dinamik bir ruh kazandırmak istemişlerdir. DY Van Gogh, ilginç fırça vuruşları ve insan duygularını hare- kete geçiren renklerle kendi ruhsal durumunu açığa vurdu- ğu, peyzaj ve ayçiçekleri resimleriyle ekspresyonist tarzdaki resimlerin ilk örneklerini oluşturmuştur. Ve ekspresyonist resimler daha çok yaygınlık kazanmıştır. E) 20. yüzyılın başkaldırı niteliğindeki "renk için renk" ilkesiyle hareket eden bir başka sanat anlayışı fovizm, Gauguin'in daha önce basite indirgediği resim anlayışıyla tamamen ör- tüşmektedir. ler. in e 31. (
3.
(1) Bu kitap hayatın içinden, insanı anlatan birçok
hikâyeden oluşuyor. (II) Yazarı, kullandığı dil ve
üslup olarak hayatın içinde kalmayı tercih edi-
yor. (III) Hayatın içinden gelmeyen bir dilin ha-
yatın içine giremediğinin yüzlerce örneğini gör-
müş deneyimli bir kuşağın okuru, dil konusunda
gereken titizliği yapıtta arıyor. (IV) Akıcı bir dil
ve yaşamdan sözcüklerle hatta bazen argo bir-
takım sözcüklerle hayatın içinden olayları yine
o hayatın içinden insanların diliyle aktarabiliyor.
(V) Bu sayede hikâyeler okuyucuyu saran bir
samimiyet ve yakınlığa ulaşıyor. (VI) Hikâyeleri
okurken aslında kitabı okumuyor, yaşıyor duy-
gusuna kapılıyorsunuz.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden han-
gisi, parçanın anlam bütünlüğünü bozmak-
tadır?
A) II.
B) III.
C) IV.
D) V.
E) VI.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
3. (1) Bu kitap hayatın içinden, insanı anlatan birçok hikâyeden oluşuyor. (II) Yazarı, kullandığı dil ve üslup olarak hayatın içinde kalmayı tercih edi- yor. (III) Hayatın içinden gelmeyen bir dilin ha- yatın içine giremediğinin yüzlerce örneğini gör- müş deneyimli bir kuşağın okuru, dil konusunda gereken titizliği yapıtta arıyor. (IV) Akıcı bir dil ve yaşamdan sözcüklerle hatta bazen argo bir- takım sözcüklerle hayatın içinden olayları yine o hayatın içinden insanların diliyle aktarabiliyor. (V) Bu sayede hikâyeler okuyucuyu saran bir samimiyet ve yakınlığa ulaşıyor. (VI) Hikâyeleri okurken aslında kitabı okumuyor, yaşıyor duy- gusuna kapılıyorsunuz. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden han- gisi, parçanın anlam bütünlüğünü bozmak- tadır? A) II. B) III. C) IV. D) V. E) VI.
TÜRKÇE
36.-37. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Internet ilk olarak mektubu tarihin karanlık sayfalarına
gömdü. Hiç kimse meraklı gözlerle postacıyı beklemiyor
artık. İletişim kurabilmek için pul yalamanız, zarf
kapatmanız gerekmiyor; anında haberleşiyorsunuz. Elbette
insanın sıcaklığı, el yazısının gizemi ve kâğıda sinen
kokusu ulaşmıyor bizlere. Ekranda özensizce yazılmış
soğuk yazı karakterlerini görüyoruz.
36. Bu parçanın yazarı özellikle aşağıdakilerin hangisinden
yakınmaktadır?
A) Günümüzde iletişimin yalnızca elektronik ortamda
yapılmasından
Elektronik ortamda yapılan haberleşmenin mektubun
verdiği içtenliği yansıtmamasından +
C) Internet üzerinden yapılan iletişimin hızlı ve yoğun
olmasından
D) Mektupla iletişimin yeterince ilgi görmemesinden
E) Internetin zararlarının her alana yayılmasından
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi
yoktur?
A) Duyu aktarımı +
B) Dolaylı anlatım
C) Farklı duyguları yansıtma
D) Mecazlı söyleyişler
E) Birden fazla duyuya seslenme
ervizör
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TÜRKÇE 36.-37. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Internet ilk olarak mektubu tarihin karanlık sayfalarına gömdü. Hiç kimse meraklı gözlerle postacıyı beklemiyor artık. İletişim kurabilmek için pul yalamanız, zarf kapatmanız gerekmiyor; anında haberleşiyorsunuz. Elbette insanın sıcaklığı, el yazısının gizemi ve kâğıda sinen kokusu ulaşmıyor bizlere. Ekranda özensizce yazılmış soğuk yazı karakterlerini görüyoruz. 36. Bu parçanın yazarı özellikle aşağıdakilerin hangisinden yakınmaktadır? A) Günümüzde iletişimin yalnızca elektronik ortamda yapılmasından Elektronik ortamda yapılan haberleşmenin mektubun verdiği içtenliği yansıtmamasından + C) Internet üzerinden yapılan iletişimin hızlı ve yoğun olmasından D) Mektupla iletişimin yeterince ilgi görmemesinden E) Internetin zararlarının her alana yayılmasından Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur? A) Duyu aktarımı + B) Dolaylı anlatım C) Farklı duyguları yansıtma D) Mecazlı söyleyişler E) Birden fazla duyuya seslenme ervizör
WE ANA DÜŞÜNCE
2.
İnsan çocukken kendini sınırlamıyor. Her türlü dü
şünceyi ve duyguyu doyasıya yaşıyor. Hayal gü-
cünü kısıtlamıyor. Her şeyden önemlisi merak,
gi duyma ve yeni bir şeyle karşılaştığında sonsuz
bir mutluluğu yaşama becerisi var. Bu dönemde
onların kafası en temel varoluş sorularıyla mesgul.
Çocuklar "Ben kimim, güneş bizi nasıl ısıtıyor, yıl-
dızlarla aramda ne kadar mesafe var?" gibi soru-
lara cevap arıyor. Etrafıyla en doğal sebeplerle kav
ga ediyor ve barışıyor. Bunlar edebiyatın ve sana-
tın yeşermesi için hiçbir yerde bulamayacağımız
mükemmel zeminler sunuyor biz yazarlara.
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki-
lerden hangisidir?
Edebiyat yapıtları aracılığıyla insanların dün-
yayı daha iyi tanıyabilecekleri
B) Sanat alanında çocuklara hitap eden sınırlı sa-
yıda yapıt olduğu
Çocuk dünyasının, sanatçılar için özgün ko-
nular bulabilecekleri bir kaynak olduğu
Her sanatçının kendi deneyimlerini değerlen-
dirmesi gerektiği
E Çocukların zihinsel gelişimlerini olumlu yön-
de etkileyecek yayınlara ihtiyaç duyulduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
WE ANA DÜŞÜNCE 2. İnsan çocukken kendini sınırlamıyor. Her türlü dü şünceyi ve duyguyu doyasıya yaşıyor. Hayal gü- cünü kısıtlamıyor. Her şeyden önemlisi merak, gi duyma ve yeni bir şeyle karşılaştığında sonsuz bir mutluluğu yaşama becerisi var. Bu dönemde onların kafası en temel varoluş sorularıyla mesgul. Çocuklar "Ben kimim, güneş bizi nasıl ısıtıyor, yıl- dızlarla aramda ne kadar mesafe var?" gibi soru- lara cevap arıyor. Etrafıyla en doğal sebeplerle kav ga ediyor ve barışıyor. Bunlar edebiyatın ve sana- tın yeşermesi için hiçbir yerde bulamayacağımız mükemmel zeminler sunuyor biz yazarlara. Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? Edebiyat yapıtları aracılığıyla insanların dün- yayı daha iyi tanıyabilecekleri B) Sanat alanında çocuklara hitap eden sınırlı sa- yıda yapıt olduğu Çocuk dünyasının, sanatçılar için özgün ko- nular bulabilecekleri bir kaynak olduğu Her sanatçının kendi deneyimlerini değerlen- dirmesi gerektiği E Çocukların zihinsel gelişimlerini olumlu yön- de etkileyecek yayınlara ihtiyaç duyulduğu
20. Şairin de dediği gibi: (1) Bir deniz kenarı mı olur, bir dağ
başı mı olur? (2) Şöyle her şeyden uzak... (3)
Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için,
I.
"Bir gece alıp başımı gitsem." diyorum.
II. Kaçsam bu kalabalıktan.
III. Sadece kendimi dinleyebileceğim bir yere...
numaralı cümlelerden hangileri sırasıyla (1), (2) ve (3)
ile belirtilen yerlere getirilmelidir?
(1)
(2)
(3)
||
III
|||
B) 11
Ideal
E) II
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
20. Şairin de dediği gibi: (1) Bir deniz kenarı mı olur, bir dağ başı mı olur? (2) Şöyle her şeyden uzak... (3) Bu parçanın anlamlı bir bütün oluşturabilmesi için, I. "Bir gece alıp başımı gitsem." diyorum. II. Kaçsam bu kalabalıktan. III. Sadece kendimi dinleyebileceğim bir yere... numaralı cümlelerden hangileri sırasıyla (1), (2) ve (3) ile belirtilen yerlere getirilmelidir? (1) (2) (3) || III ||| B) 11 Ideal E) II
2016-ALES-Sonbahar/Sözel 2
29. - 32. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Albert Camus ünlü bir eserine şöyle bir önermeyle
başlar: "Gerçekten felsefi olan yalnızca bir sorun vardır,
o da hayatın yaşamaya değer olup olmadığıdır." Camus
bu sorudan sonra "dünyanın üç boyutlu olup olmadığı"
gibi kendisine göre daha önemsiz sorunlara döner. Ona
göre evrenin yapısının anlaşılması değerli bir uğraş olsa
da, hayatın yaşanabilir olup olmadığı konusundaki
değerlendirmemizi değiştirme olasılığı olmayan bir
şeydir. Oysa ben bu görüşe katılmıyorum. Bence hayatı
bilgiye dayanarak değerlendirebilmek için önce hayatın
yaşandığı alanı, yani evreni tam olarak anlamak gerekir.
Birkaç örnek vereyim. Türümüz, eğer yeraltındaki
kayalara oyulmuş mağaralarda yaşasaydı ve daha
yerkürenin yüzeyini, parlak güneş ışığını, okyanus
rüzgârlarını ve uzaklardaki yıldızları keşfetmemiş
olsaydı veya dokunma duyumuz dışında hiçbir duyumuz
gelişmemiş olsaydı ve bildiğimiz her şey, sadece
çevremizdeki şeylere dokunarak öğrendiklerimizle sınırlı
olsaydı ve analitik yeteneklerimiz beş yaşındaki bir
çocuğunki kadar olsaydı yani deneyimlerimiz bize
gerçekliğin eksik bir portresini sunsaydı hayatı
değerlendirme biçimimiz tamamen farklı olmaz mıydı?
29. Bu parçanın yazarı Camus'nün hangi görüşüne
katılmamaktadır?
A) İnsan nasıl bir varlık olursa olsun ve ne tür bir
toplumda yaşarsa yaşasın, yaşamı aynı değerde ve
güzellikte olacaktır.
B) Yaşamın güzelliğini ve önemini hakkıyla anlamak için
ona sahne olan fiziksel evrenin tüm detaylarıyla
bilinmesi gerekir.
Cnsanın, hayatın yaşamaya değer olup olmadığı
sorusuna vereceği cevap, dünyanın nasıl bir yer
olduğu hakkındaki bilgisinden bağımsızdır.
D) Felsefe çerçevesinde tartışılan pek çok konu
bulunmasına rağmen gerçekten felsefi olan yalnızca
bir soru bulunmaktadır.
E) Küçük bir çocuğun sahip olduğu düşünsel yetilerle bile
hayatın ne kadar anlamlı ve değerli olduğunu anlamak
mümkündür.
3
C
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
2016-ALES-Sonbahar/Sözel 2 29. - 32. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Albert Camus ünlü bir eserine şöyle bir önermeyle başlar: "Gerçekten felsefi olan yalnızca bir sorun vardır, o da hayatın yaşamaya değer olup olmadığıdır." Camus bu sorudan sonra "dünyanın üç boyutlu olup olmadığı" gibi kendisine göre daha önemsiz sorunlara döner. Ona göre evrenin yapısının anlaşılması değerli bir uğraş olsa da, hayatın yaşanabilir olup olmadığı konusundaki değerlendirmemizi değiştirme olasılığı olmayan bir şeydir. Oysa ben bu görüşe katılmıyorum. Bence hayatı bilgiye dayanarak değerlendirebilmek için önce hayatın yaşandığı alanı, yani evreni tam olarak anlamak gerekir. Birkaç örnek vereyim. Türümüz, eğer yeraltındaki kayalara oyulmuş mağaralarda yaşasaydı ve daha yerkürenin yüzeyini, parlak güneş ışığını, okyanus rüzgârlarını ve uzaklardaki yıldızları keşfetmemiş olsaydı veya dokunma duyumuz dışında hiçbir duyumuz gelişmemiş olsaydı ve bildiğimiz her şey, sadece çevremizdeki şeylere dokunarak öğrendiklerimizle sınırlı olsaydı ve analitik yeteneklerimiz beş yaşındaki bir çocuğunki kadar olsaydı yani deneyimlerimiz bize gerçekliğin eksik bir portresini sunsaydı hayatı değerlendirme biçimimiz tamamen farklı olmaz mıydı? 29. Bu parçanın yazarı Camus'nün hangi görüşüne katılmamaktadır? A) İnsan nasıl bir varlık olursa olsun ve ne tür bir toplumda yaşarsa yaşasın, yaşamı aynı değerde ve güzellikte olacaktır. B) Yaşamın güzelliğini ve önemini hakkıyla anlamak için ona sahne olan fiziksel evrenin tüm detaylarıyla bilinmesi gerekir. Cnsanın, hayatın yaşamaya değer olup olmadığı sorusuna vereceği cevap, dünyanın nasıl bir yer olduğu hakkındaki bilgisinden bağımsızdır. D) Felsefe çerçevesinde tartışılan pek çok konu bulunmasına rağmen gerçekten felsefi olan yalnızca bir soru bulunmaktadır. E) Küçük bir çocuğun sahip olduğu düşünsel yetilerle bile hayatın ne kadar anlamlı ve değerli olduğunu anlamak mümkündür. 3 C
a
i-
a
u
h
li
P
ri
ip
ik
U-
li
ik
34. İtalyan Yeni Gerçekçiliği, temelde İtalya'nın diğer sanat
dallarındaki gerçekçilik ve doğruculuk hareketlerine pa-
ralel olarak gelişmiştir. Bu akıma göre sinema, gerçek
mekânlarda çekimler yapar; belgesel tarzı kendine örnek
almıştır. Yeni Gerçekçi yönetmenler doğal ışık kullanmış-
lar, savaştan zarar görmüş ülkelerin sokaklarında çekimler
yapmışlardır. Kamera gerçeğin en iyi anını yakalamaya
çalışırken oyunculukta da olağan mimikleri ve mizanseni
oluşturan hikâyeyi görselleştirmişlerdir. Doğaçlama yolunu
seçerken çerçeveleme ve kamera hareketinde esnekliği
tercih etmişlerdir. Her şeyden önemlisi, hayatın acı tecrü-
besine yakınlığı kural hâline getirmeleridir.
Bu parçanın başlığı aşağıdakilerden hangisidir?
Italyar
Italyan Yeni Gerçekçiliği ve Sinema
B) İtalya Sanatında Yeni Gerçekçiliğin İzleri
C) Avrupa Sinemasında İtalya
D) Yeni Gerçekçilik Bağlamında Sanat
E) İtalya Film Endüstrisine Etki Eden Akımlar
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
a i- a u h li P ri ip ik U- li ik 34. İtalyan Yeni Gerçekçiliği, temelde İtalya'nın diğer sanat dallarındaki gerçekçilik ve doğruculuk hareketlerine pa- ralel olarak gelişmiştir. Bu akıma göre sinema, gerçek mekânlarda çekimler yapar; belgesel tarzı kendine örnek almıştır. Yeni Gerçekçi yönetmenler doğal ışık kullanmış- lar, savaştan zarar görmüş ülkelerin sokaklarında çekimler yapmışlardır. Kamera gerçeğin en iyi anını yakalamaya çalışırken oyunculukta da olağan mimikleri ve mizanseni oluşturan hikâyeyi görselleştirmişlerdir. Doğaçlama yolunu seçerken çerçeveleme ve kamera hareketinde esnekliği tercih etmişlerdir. Her şeyden önemlisi, hayatın acı tecrü- besine yakınlığı kural hâline getirmeleridir. Bu parçanın başlığı aşağıdakilerden hangisidir? Italyar Italyan Yeni Gerçekçiliği ve Sinema B) İtalya Sanatında Yeni Gerçekçiliğin İzleri C) Avrupa Sinemasında İtalya D) Yeni Gerçekçilik Bağlamında Sanat E) İtalya Film Endüstrisine Etki Eden Akımlar