Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

1. (1) Morca Düdeni, Taşeli Mağaralarının Araştırılması Proje si kapsamında mağaracılar tarafından 2012 yılında keşfe- dildi. (II) Ülkenin en derin mağaralarını barındıran Anamur ilçesinde Çukurpinar Mağarası ve Peynirlikönü Mağarası ile aynı jeolojik formasyonda yer alıyor. (III) Morca, Türki- ye'nin en derin mağaralarından Çukurpinar Mağarası'nın doğusunda, kuş uçuşu 4,6 kilometre uzaklıkta ve Taşeli adı verilen yüksek bir plato olan Orta Toros Dağlarında bulunuyor. (IV) Türkiye, Bulgaristan ve Lübnan'dan otuz bir mağaracı 2019 yılında Morca Mağarası'nı keşfetmek için otuz gün çalıştı ve eksi 1210 metreye kadar ulaştı. (V) Şu anda Türkiye'nin üçüncü en derin mağarası olan Orta Toroslardaki Morca, 2020 yılında daha derine inilerek belki de dünyanın en derin on mağarasından biri unvanını alacak. (VI) Sonrasında ise Morca'yı turizme kazandırmak için çalışmalara başlanacak. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? tomoninile svou stand A) II B) III C) IV D) V E) VI TELLIT KUR

(1) Önceliği sürekli karşı tarafa vermek, kendimize ku- lak vermemek anlamına gelir. (II) Sorumluluğu kendinde toplayan kişi, yaptığı davranışlarda hata olsa da kendi yaptığı için büyük rahatsızlık duymaz. (III) Unutulmama- lıdır ki aşırı fedakârlıkta bulundukça etrafımızda bunu kullanmaya yatkın insanlar çoğalacaktır. (IV) Kullanma durumundan rahatsızlık duyanlar, aşırı fedakâr insanla- rın yanında zaten durmaz, (V) İşte, buradan yola çıkarak kendi durumumuzu düşünüp ona göre davranmayı, ha- yatın değişmez kuralı olarak aklımızdan çıkarmamalıyız. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II, C) III CON D) W E) V

2021-TYT/Türkçe 29. Neil Postman, Televizyon: Öldüren Eğlence adlı kitabında televizyonun eğlenceyi amaç edinmesini eleştirir ve bu eleştirisini temellendirmek adına o ünlü "Biçim, içeriği dışlar." ifadesini kullanır. Postman'a göre televizyon, sürekli eğlenen bir toplum inşa eder ve toplum içerisinde sorun olabilecek her şeyi eğlenceye indirger. Böylelikle televizyon, karşısında kendimizi ölesiye eğlendirmek dışında bir şey yapmadığımız bir kutuya dönüşür. Bu parçaya göre Neil Postman'ın televizyona yönelik is ud eleştirisi aşağıdakilerden hangisidir? A) Toplumsal değerlerin reddedilmesine yönelik içerikler üretmesi B) Bireylerin kendisi ve dış dünya arasında ayrım yapmasını engellemesi C) içerikte ele alınan konuları, bireyleri eğlendirme amacı güderek sunması D) Toplumda huzuru sağlamak için bireyleri eğlendirmeyi amaç edinmesi E) Toplumu yansıtmayan içeriklerinin bireyi kendine yabancılaştırmas C

35. Kayıp Zamanın İzinde, Marcel Proust'un yaşamının son on yedi yılında yazdığı dev bir romandır ve yedi yapıttan oluşan bir külliyattır. 1905'te başladığı ve ilk cildi 1913'te yayımlanan yarı otobiyografik roman Kayıp Zamanın İzinde'nin özünde ne vardı? Bu yapıtlarda romanın teması, anlatıcısı ve odak noktası olan Charles Swann'la tanışırız. Swann, yüksek sosyetede yaşamını sürdüren ve acı verici bir aşkın kurbanı zengin bir ustadır. Dönemin Paris'i kapsamlı bir analize tabi tutulur, bir yandan da anlatıcının Paris ve Normandiya'daki anıları anlatılır. Büyükannesi ve Swann ailesiyle olan ilişkisi irdelenir. Proust, Combray'da geçen çocukluğuna da geniş yer ayırır. Bir yazarın gelişmesinde, geçmişindeki özel şeylerin önemini vurgular. İnsanların gizli yönlerini betimler ve kişisel gözlemlerine sıkça yer verir. Bu parçadan hareketle Kayıp Zamanın İzinde roman ile ilgili aşağıdakilerin hangisi söylenemez? A) Kaleme alan kişinin yaşamından izler taşıdığı B) Maddi yönden güçlü bir kişinin, başkahraman olarak yer aldığı C) Fransa'nın bazı bölgelerini anlatan, Fransızca bir eser olduğu D) Yazarının gözlem gücünü ve görüşlerini yansıttığı Yazıldığı dönemin çözümlemesini yaptığı C

Empati, kişinin herhangi bir durum veya olay karşısında kendisini başkasının yerine koymasıdır. Kişi, böylece karşısındakinin his ve fikirlerini daha iyi anlama imkânına sahip olur. Aslında empati bir yetenektir. Bu yönde becerisi olan kişilerin ayakları yere sağlam basar. Onlar, empati kurarak hem kendisini hem de karşısındakini tarafsız bir gözle değerlendirip tanımaya ve anlamaya çalışır. Empati, insanlar arası iletişimi daha hoşgörülü ve sağlıklı hâle getirir. Empati yeteneği, kişinin kalbi duyarlılığını ve insana verdiği değeri üst seviyeye çıkarır. Bir düşünürün dediği gibi: "İnsanlar beni anlamıyorlar diye endişelenmem, eğer ben insanları anlamazsam kaygı duyarım." 37. Bu parçadan "empati" ile ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? A) Bir çeşit kabiliyet olduğuna B) Objektiflik sağladığına 4 C) İçsel hassasiyeti artırdığına D) Öz denetimi harekete geçirdiğine E) Toleranslı olmayı sağladığına

Kariyer 7. (1) Saz kedisi Türkiye'de nesli tükenme noktası- na gelen türlerimizden biri. (II) Diğer yaşam alan- larında çok nadir görünen saz kedileri Akyatan sazlıklarında ve ormanda gitgide daha fazla sa- yıya ulaşıyor. (III) Alanın ormanlaştırılması ve besin zincirinin zenginleşmesi neticesinde saz kedileri sağlıklı bir popülasyona kavuştu.(IV) Boz renkli kürke sahip saz kedilerinin kulak uçlarında kısa kıllar bulunur. (V) Oldukça iri bir tür olar saz kedileri bacaklarında simetrik çizgilere ve ayak- larında pek belirgin olmayan beneklere sahiptir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? A) 1. cümlede, saz kedilerinin azaldığı belirtil- miştir. 1 B) II. cümlede, saz kedisinin sadece Akyatan'da bulunduğu belirtilmiştir. 6) III. cümlede, neden-sonuç ilgisi vardır. D) IV. cümlede, saz kedilerinin fiziksel özellikle- rinden söz edilmiştir. E) V. cümlede, söz konusu türün oldukça iri ol- duğundan bahsedilmiştir.

Her yıl ortaya atılan yeni beslenme programlarına, piyasaya çıkan tonlarca yeni diyet ürününe ve bunların satışlarının katlanarak artmasına rağmen gelişmiş ülkelerdeki obez insan oranı yükselmeye devam ediyor. Her yıl başka bir mucize diyet" moda oluyor ve birbirinden farklı beslenme önerileri havada uçuşuyor: "Daha çok lifli gıda tüketin!", "Karbonhidratı azaltıp proteine yükleninl", "Mağara adamı gibi beslenin!", "Kan grubuna özel yiyecekler yiyin!"... Fakat bütün bu önerilere rağmen nüfusun geneli önceki yıllara göre ne daha zayıf ne de daha sağlıklı. Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık olarak söylenmiş olabilir? A) Diyet önerilerinin obeziteyi engelleyebildiğini düşünüyor musunuz? BObeziteyi önlemek için hangi besinlere ağırlık vermek gerekiyor? C) Her sene ortaya çıkan diyet türleri arasındaki farklılıklar nelerdir? DGünümüzde diyetin moda olmasının temel nedeni nedir? E) Çağımızın hastalıklarından biri olan obezite neden önlenemiyor? 1960'ların başında Amerikalı Wilson biraderler (Brian, 10 Denis ve Carl), kuzenleri Mike Love ve komşuları Alan il grubu The Beach Boys'u

20 "Muhammed yalnızca bir elçidir. Ondan önce de elçiler gelip geçti. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geri dönecek misiniz? Kim dönerse bilsin ki Allah'a asla bir zarar vermiş olmayacaktır. Allah şükredenleri ödüllendirecektir." Verilen ayette Hz. Peygamberle ilgili olarak; 1. Yüce bir ahlak sahibi olduğu, H. Tebliğ ettiği dinin sınırları, III. Hz. Peygamberden önceki peygamberlerin var olduğu, öncüllerinden hangilerine değinilmektedir? A) Yalnız I B) Yalnız C) Yalnız III D) Il ve Ill E) I, II ve III

9. Bazı bilim adamları yanlış, anlaşılmaz bir Türkçe ile yazıyorlar. Üstelik bunlar, edebiyatçı olmadıklarını ileri sürerek hoş görülmelerini de istiyorlar. Ama bu, mazeret olamaz. Çünkü bizim onlardan istediğimiz, duygu ve düşüncelerini düzgün bir dille yazmalarıdır. Bunun için de sanatçı olmaya gerek yoktur. Her insan ana dilini hatasız kullanacak ölçüde bilmelidir bence. Bu parçada yakınılan duram aşağıdakilerden hangisidir? A) Türkçeye gereken hassasiyetin gösterilmemesinden B) Bilim adamlarının, edebiyatçı olmamalarının arkasına sığınmalarından C Duygu ve düşüncelere gereken saygı gösterilmemesinden DY Bilim adamlarının, Türkçenin öğrenilmesine duyarsız kalmalarından EX Bilim adamlarının edebiyatçılardan hoşgörü beklemelerinden

V 24. Kisa pantolonlu bir çocukken mucizevi bir merhemin beni görünmez kılmasını hayal ederdim. Sonra bir yetişkin oldum, yazmaya başladım ve meşhur olmak istedim. Şimdi artık ba- şarılıyım, eserlerim herkesçe tanınıyor fakat beni görünmez kılacak o merhemi arıyorum. Böyle düşünen birinin aşağıdakilerden hangisini söyle- mesi beklenir? A) Herkes hayalini gerçekleştirmek için çabalamalıdır. (B) Önemli olan sanatçının eserleriyle ön plana çıkmasıdır. C)-Sanatçı toplumla iç içe değil, mesafeli olmalıdır. DMutlu olmak için sürekli arayış içinde olmak gerekir. E) Küçükken sahip olmak istediklerimizin yeri ileri yaşlarda doldurulur. PEGEMYAYINLARI

DENEME dükkân 16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde aynı ifade değişik sözlerle yinelenmiştir? A) Saatler bizim ve bizden önceki insanlar için değer- liydi, insanlar saatlere ve zamana uymak zorunday- di. B) Güneşin hareketleri insanlara zamanın akışını bil- dirdi yani güneş, insanların ilk saati oldu. C) Zaman kavramı, yüzyıllar öncesinden günümüze kadar araştırma konusu olmuştur. D) Bugün çok pahalı saatler bulunmaktadır, daha çok zenginliğin göstergesi olarak kullanılmaktadır. E) Saatin değerli olduğu zamanlar bize çok uzak değildi ne var ki artık kıymetini bilmiyoruz.

mak mli ardan ven ndine performansh Yukarıdakilerden hangileri bu sözleri söyleyen kişinin çalışma alanına girer? A) Yalnız I B) Yaln GIVE D) lyve 111 E) Il ve il 26. Duygusal emek kavramı, ilk defa 1983 yilinda Amerikah sosyolog Arlie Russell Hochschild tarafından kullanılmıştır. Hochschild'in The Managed Heart isimli kitabında ele aldığı duygusal emek, aslında çalışanların günlük yaşamlarındaki performanslarına atıf yapmaktadır. Çalışanlardan, hizmet sunarken duygularını kurum politikaları ve stratejileriyle uyumlu bir şekilde yönetmeleri beklenmektedir. Müşterilerle empati kurmak, belirli roller üstlenmek ve inanmasalar da veya çok daha farklı hisler içinde olsalar da kendilerinden beklenilen şekilde davranmalarını gerektiren süreci yönetmeleri istenmektedir. Hochschild, çalışanların müşterilerle kurdukları ilişkilerde; müşterileri seyirci, çalışanları aktör, iş yerini ise sahne olarak tanımlamıştır. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Gündelik yaşantımızda bazen başkalarının yerine geçtiğimizde onların karşılaştığı zorlukları görebiliriz. B) İnsan, duygusal değişimlerinin kaynağını kendi yaşantısında karşılaştığı değişimlerde aramalıdır. C) Çalışanların sosyal haklarını alması, daha eşitlikçi bir toplumun oluşum sürecini kolaylaştıracaktır. D) Duygunun toplumdan topluma değişen o kadar değerli bir karşılığı vardır ki söylendiği vakit dahi insanın içini ısıtan bir kavram olarak her insanda ay oranda hissedilir. E) Sosyal yaşantımız birtakım ilişkilerden oluşur ve bu ilişki süreçlerinde duygularımızı da bazı sosyal kurallara göre yönetiriz. Diğer sayfaya geç

35. Sanatçının Kokusu geçmişin nasıl unutulur Ruhumun çocukluk düşlerinin anıları Temiz bir alev gibi yükselen günleri Nasıl unutulur Anımsayacak mısın May bu yılları Hangi düş bozabilecekti bu düşü yüreğinde Düş ki yerle gök çiçeğe kesmişti içinde Nasıl unutulur Sevimli bir gölcük bakardı bize Çevresinde dallarıyla ilkbahar vardı dizelerinde aşağıdakilerden hangisi vurgulanmıştır? Aiçinde bulunulan durumdan rahatsızlık duyma B) Geçmişe ait bir hüzne takılı kalma Cas Yaşananların etkisinden kendini kurtaramama D) Gençlikte kurulan düşlerin gerçekleşmeyişine hayıflan Mazideki güzellikleri yâd etme

k r 23. Uzun süredir yayın hayatına devam eden bir sanat dergisinin yayın kurulu; 2018'e kadar "direnmek", "tanık olmak", "mucize" gibi bilindik ve çarpıcı bir başlık seçerek bu başlık çerçevesinde yayımlanacak sayının yazılarını oluşturuyordu. Kurul; 2018'de ise yayımlanacak sayının temasina, görece deneysel bir şekilde yaklaşmayı tercih etti. "Dünyayı anlatmak, yeni dünyalar yaratmak için diller bitmez tükenmez bir kaynak olsa da bizi sessiz bırakan yapıtlar, manzaralar ve durumlar vardır. Bunları ifade edecek sözcükleri bulamayız ama deneriz hiç değilse. Bazen kekeleriz, bazen de bunu ifade edecek bir sözcük yok deyip susarız. İfade edecek sözcük bulunamaz mı sahiden?" sözleriyle başladıkları bu yolculukta oluşturdukları ilk sözcük "Akdeniz-lemek" oldu. Yayın kurulu, bulduğu bu sözcüğe "Akdeniz kıyılarına derin bir bağlılık duymak ve kendini orada evinde hissetmek", "bir kültürden diğerine geçiş yapmak" gibi yeni anlamlar yükledi. Dergi, "Akdenizlemek" kelimesi için belirlenen bu farklı ve yeni anlamlardan hiçbirini sabitlemeyi amaçlamıyor. Hatta okur, sanatçı ve düşünürlerle yapılan söyleşilerde sözcüğün anlamları yeniden sorgulanıyor. Bu parçada sözü edilen derginin 2018 yılından sonra gerçekleştirdiği deneysel çalışma aşağıdakilerden hangisidir? A) Kelime hazinesini türetilen yeni sözcüklerle sürekli zenginleştirmek B Sözcüklerin bilinen anlamları yerine daha az bilinen anlamlarını seçmek C) Türetilen bir sözcüğe farklı anlamlar bulma çabasında olmak Sözcüğün bilinen anlamı yerine bulunan yeni anlamını öncelemek ?

E) 1. Ustalaştığınız şeyin ötesinde bir şeylere yönelmedikçe asla büyüyemezsiniz. II. Kendini senden beklenen standartlardan çok daha fazlası için sorumlu tutma ve asla mazeret üretme. Sonuç olarak şunu unutmamak önemli: Olmamız gereken şeyi, olduğumuz gibi kalarak elamayız. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangileri, "Başarısız sistemler, insan doğasının gelişmesine ve ilerlemesine değil de değişmezliğine bel bağlayanlardır. XIV. Louis'in yanılgısı, insan doğasının hep aynı kalacağına inanmasıydı. Bu yanılgı Fransız Devrimi ile sonuçlandı." parçasında anlatılmak istenen düşünceyi desteklemez? A) Yalnız I B) Yalnız II C) Yalnız III D) I ve III E) II ve III 27.

Sosyal Bilimler-1 5. Acele etmeye ne hacet, hele bir elimize geçşin fırsat. Erken 7. davranarak kâr edemezsin, sağlama al da malını öyle sat! Henüz olgunlaşmamış durumlar için hesap kitap yapma. Bi- rilerine söz verip de sonra mahçup olma. Pazardaki toplumu görüp tarla sürülmez. Ele geçmemiş olanaklarla bir işe gi- rişemezsin. Henüz senin olmayana bel bağlayarak senden öncekine yetişemezsin. Hele vaatlerde bulunup ümit verirsen karşındakine, yüzün kızarır da utanırsın. Bilemezsin şartlar olgunlaşmadan ne gelir başa. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada anlatılmak istenen ile anlamca aynı doğrultudadır? A) Yoldan önce yolcu, evden önce komşu. B) Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur. C)Yayladaki yoğurda sarımsak dövülmez. D) Allah, uçamayan kuşa alçacık dal verir. E) El ile gelen düğün bayram olur. 8