Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

Necip Tosun, Doğu'nun Hikâye Kuramı adlı kitabında
ikincil durumda bırakıp söz arasında geçiştirdiğimiz bir
alana odaklanıyor. Modern öyküyü hep Batı'nın
edebiyat anlayışlarının gözüyle bakıp karşılaştırıyoruz.
Oysa toplumların anlatı gelenekleri öyle birkaç yılda, bir
yüzyılda oluşmuyor; çok daha eskilerden, zamana karsac
direnmis vapıtlardan alıyor gücünü. Doğu'nun
klasikleşmiş anlatılarından yola çıkarak hikâye
anlatmayı ele alıyor, bugünün modern öyküsüne Doğu
anlatısının nasıl katkılar yapabileceğini sorguluyor.
Birçok yönüyle bizi kışkırtıyor, bugün öykü yazarken
belki de en çok "nasıl" konusunda yeniden düşünmeye
çağırıyor.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Bahsedilen kitabın şimdiye kadar üzerine
düşmediğimiz bir konuya yoğunlaştığı
B) Çağdaş öykünün Batı edebiyatının yaklaşımlarıyla
değerlendirildiği
C) Milletlerin edebiyat kültürünün uzun bir zaman
diliminde meydana geldig
Bahsedilen yapıtın yazın dünyasında büyük bir
ilgiyle karşılaştığı
E) Yazarın, bugüne kalmayı başarabilmiş yapıtlar
üzerinden konuyu işlediği
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Necip Tosun, Doğu'nun Hikâye Kuramı adlı kitabında ikincil durumda bırakıp söz arasında geçiştirdiğimiz bir alana odaklanıyor. Modern öyküyü hep Batı'nın edebiyat anlayışlarının gözüyle bakıp karşılaştırıyoruz. Oysa toplumların anlatı gelenekleri öyle birkaç yılda, bir yüzyılda oluşmuyor; çok daha eskilerden, zamana karsac direnmis vapıtlardan alıyor gücünü. Doğu'nun klasikleşmiş anlatılarından yola çıkarak hikâye anlatmayı ele alıyor, bugünün modern öyküsüne Doğu anlatısının nasıl katkılar yapabileceğini sorguluyor. Birçok yönüyle bizi kışkırtıyor, bugün öykü yazarken belki de en çok "nasıl" konusunda yeniden düşünmeye çağırıyor. Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz? A) Bahsedilen kitabın şimdiye kadar üzerine düşmediğimiz bir konuya yoğunlaştığı B) Çağdaş öykünün Batı edebiyatının yaklaşımlarıyla değerlendirildiği C) Milletlerin edebiyat kültürünün uzun bir zaman diliminde meydana geldig Bahsedilen yapıtın yazın dünyasında büyük bir ilgiyle karşılaştığı E) Yazarın, bugüne kalmayı başarabilmiş yapıtlar üzerinden konuyu işlediği
Go oyunu
Satranç oyunu
Go oyunu bir tahta üzerinde siyah ve beyaz taşlarla
oynanan bir strateji oyunu olması ve bir nevi bir savaşı
andırmasından dolayı satranca benzetilir. Ancak iki
oyun arasında farklılıklar bulunmaktadır: Go oyununda
tahta bostur, oyuncular sıra ile taşları belli bir stratejiye
göre tahtaya koyar; satrançta taşlar oyunun başında
dizilmiştir, oynadıkça strateji oluşur. Satrançta her taşın
belli bir değeri vardır; bir piyon ile vezir aynı değerde
değildir, dolayısıyla vezir karşısında piyon feda edilebilir.
Go'da ise her taş aynı değerdediq ve biri diğeri için feda
edilmez. Satranç, daha çok bir savaşa benzer; rakibinizin
taşlarını alarak onu savunmasız bırakmak ve neticesinde
şahını esir almak esasına dayanır. Bir savaşa benzeyen
Go oyununun yaratıcı yönü ağır basmaktadır. Go'da
rakibini ezmek anlayışından çok temelinde hayati dersler
veren bir ahenk gizlidir.
Palme Yayınevi
12. Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yaşamı bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermesi
B) Önemli öğütlerde bulunan bir uyumu barındırması
C) Hayatla ilgili bazı önemli şeyleri örtbas etmesi
D) Insanların acı gerçekleri görmesini sağlaması
E) Hayatın hızlı temposuna ayak uydurabilmesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Go oyunu Satranç oyunu Go oyunu bir tahta üzerinde siyah ve beyaz taşlarla oynanan bir strateji oyunu olması ve bir nevi bir savaşı andırmasından dolayı satranca benzetilir. Ancak iki oyun arasında farklılıklar bulunmaktadır: Go oyununda tahta bostur, oyuncular sıra ile taşları belli bir stratejiye göre tahtaya koyar; satrançta taşlar oyunun başında dizilmiştir, oynadıkça strateji oluşur. Satrançta her taşın belli bir değeri vardır; bir piyon ile vezir aynı değerde değildir, dolayısıyla vezir karşısında piyon feda edilebilir. Go'da ise her taş aynı değerdediq ve biri diğeri için feda edilmez. Satranç, daha çok bir savaşa benzer; rakibinizin taşlarını alarak onu savunmasız bırakmak ve neticesinde şahını esir almak esasına dayanır. Bir savaşa benzeyen Go oyununun yaratıcı yönü ağır basmaktadır. Go'da rakibini ezmek anlayışından çok temelinde hayati dersler veren bir ahenk gizlidir. Palme Yayınevi 12. Bu parçada altı çizili sözle asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yaşamı bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermesi B) Önemli öğütlerde bulunan bir uyumu barındırması C) Hayatla ilgili bazı önemli şeyleri örtbas etmesi D) Insanların acı gerçekleri görmesini sağlaması E) Hayatın hızlı temposuna ayak uydurabilmesi
32. Her geçen gün Türk kültürünün dünkü kültür olmadığını.
kokunun binlerce yıl önceye dayandığını gösteren yeni
kalıntılar ortaya çıkıyor. Bunlardan biri de Çin Halk
Cumhuriyeti sınırları içinde yer alan özerk bölgelerdeki Ga
Türk Kağanlığı ve Ötüken Uygur Kağanlığı zamanından
kalan ve ipek Yolu kavşağında bulunan çeşitli yapılar,
mezarlar, yazılı dikili taşlar, resimli kayalar, heykeller. gün
kullanılan eşyalar ve yazılı eserlerden oluşan kalıntılardır.
Bu kalıntıların içinde, yıkılmış saraylar, surlar, evler
sokaklar, künklerden (pişmiş topraktan yapılmış su borusu
oluşan su yolları ve kullanım eşyası bulunuyor. Bunların
hepsi Türk uygarlığını yansıtması bakımından oldukça
önemli
+
Bu parçadan aşağıdaki sonuçlardan hangisi
çıkarılabilir?
Türklere ait kalıntrarın, onların göçebe olmadığını
kanıtladığı
B) Türklerin yaşadığı her dönemde farklı kültürlerle uyum
içinde yaşadığı
C) Türklerin "savescumillet" yapısının çok eskilere
dayandığı
D) Türk mimarisinin
geçmişten günümüze benzer
özelliklerini koruyarak geldiği
E) Türklerin gittiği her bölgeye gelişmiş bir uygarlık
götürdüğü
AID
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
32. Her geçen gün Türk kültürünün dünkü kültür olmadığını. kokunun binlerce yıl önceye dayandığını gösteren yeni kalıntılar ortaya çıkıyor. Bunlardan biri de Çin Halk Cumhuriyeti sınırları içinde yer alan özerk bölgelerdeki Ga Türk Kağanlığı ve Ötüken Uygur Kağanlığı zamanından kalan ve ipek Yolu kavşağında bulunan çeşitli yapılar, mezarlar, yazılı dikili taşlar, resimli kayalar, heykeller. gün kullanılan eşyalar ve yazılı eserlerden oluşan kalıntılardır. Bu kalıntıların içinde, yıkılmış saraylar, surlar, evler sokaklar, künklerden (pişmiş topraktan yapılmış su borusu oluşan su yolları ve kullanım eşyası bulunuyor. Bunların hepsi Türk uygarlığını yansıtması bakımından oldukça önemli + Bu parçadan aşağıdaki sonuçlardan hangisi çıkarılabilir? Türklere ait kalıntrarın, onların göçebe olmadığını kanıtladığı B) Türklerin yaşadığı her dönemde farklı kültürlerle uyum içinde yaşadığı C) Türklerin "savescumillet" yapısının çok eskilere dayandığı D) Türk mimarisinin geçmişten günümüze benzer özelliklerini koruyarak geldiği E) Türklerin gittiği her bölgeye gelişmiş bir uygarlık götürdüğü AID
4.
Yeter derecede eğitime sahip olmalısın ki etrafındaki
insanları lüzumundan fazla büyük görmeyesin fakat bilge
olacak kadar da eğitim görmüş olmalısın ki onları küçük
görmeyesin
Bu cümleden aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz?
A) Bilgelik, insanları hor görmeyi önler.
B) Insanlar arası ilişkiler, eğitimin biçimlenmesinde
etkendir.
c) Insanları hak ettikleri nispette değerlendirmek gerekir.
D) Insanın başkalarına tutumu, aldığı eğitimden bağımsız
değildir.
E) Kişinin hem eğitimli hem bilge olması, aranan bir
niteliktir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
4. Yeter derecede eğitime sahip olmalısın ki etrafındaki insanları lüzumundan fazla büyük görmeyesin fakat bilge olacak kadar da eğitim görmüş olmalısın ki onları küçük görmeyesin Bu cümleden aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz? A) Bilgelik, insanları hor görmeyi önler. B) Insanlar arası ilişkiler, eğitimin biçimlenmesinde etkendir. c) Insanları hak ettikleri nispette değerlendirmek gerekir. D) Insanın başkalarına tutumu, aldığı eğitimden bağımsız değildir. E) Kişinin hem eğitimli hem bilge olması, aranan bir niteliktir.
6.
(1) Sanatın en önemli işlevi düşündürmek ve bilinçlendir-
mektir. (II) Güçlü ve etkili bir eğitim aracı olan sanat, sanat-
çı ve sanatseverler arasında duygusal bir bağ kurar ve her
ikisi için de ruhsal bir rahatlama aracına döner. (III) Sanat
ürünleri topluma, halk kitlelerine yöneldiği oranda kitlelerin
aydınlanmasını, toplumsal gerçeklerin daha iyi anlaşılmasını
sağlar. (IV) Kişiyi yetiştiren, yönlendiren, değiştiren ve yetkin
hâle getiren işlevleriyle ve içinde taşıdığı antisav konumu
ile de eleştirel bakış kazandırır ona sanat. (V) Az gelişmiş
toplumlarda sanatın toplumsal işlevi daha da önem kaza-
nir çünkü sanat ile toplumun gelişmişlik düzeyi arasında
doğrudan bir bağ vardır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangileri bir-
birine anlamca en yakındır?
A) I ve II
B) I ve v
D) III ve IV
C) II ve IV
E) III ve v
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
6. (1) Sanatın en önemli işlevi düşündürmek ve bilinçlendir- mektir. (II) Güçlü ve etkili bir eğitim aracı olan sanat, sanat- çı ve sanatseverler arasında duygusal bir bağ kurar ve her ikisi için de ruhsal bir rahatlama aracına döner. (III) Sanat ürünleri topluma, halk kitlelerine yöneldiği oranda kitlelerin aydınlanmasını, toplumsal gerçeklerin daha iyi anlaşılmasını sağlar. (IV) Kişiyi yetiştiren, yönlendiren, değiştiren ve yetkin hâle getiren işlevleriyle ve içinde taşıdığı antisav konumu ile de eleştirel bakış kazandırır ona sanat. (V) Az gelişmiş toplumlarda sanatın toplumsal işlevi daha da önem kaza- nir çünkü sanat ile toplumun gelişmişlik düzeyi arasında doğrudan bir bağ vardır. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangileri bir- birine anlamca en yakındır? A) I ve II B) I ve v D) III ve IV C) II ve IV E) III ve v
5. Keşişler, dünyanın tarihini anlatmayı hiçbir zaman biti-
remediler çünkü her defasında dünyanın yaratılması ile
işe başladılar.
Bu cümlede keşişlerin tutumuna dair yapılan eleş-
tig aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kendilerinden öncekilerin geldiği noktadan devam
etmek yerine sürecin başını açıklamayı iş edinme-
leri
B) İnsanın varlık sebebinin ancak varoluşun ilk dö-
nemlerini öğrenmekle kavranabileceğine inanma-
lari
C) Dünyanın tarihini insanlık tarihinden tamamen ayrı
bir çalışma alanı olarak görmekte israr etmeleri
Dünyanın yaratılışını anlamayı, insanlığın sonra-
dan katettiği mesafeyi anlatmaktan daha önemli
görmeleri
E) Yaratılışına dair tartışmalara odaklanıp dünyanın
birey tarafından nasıl kurgulandığını atlamaları
2020 / TYT
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
5. Keşişler, dünyanın tarihini anlatmayı hiçbir zaman biti- remediler çünkü her defasında dünyanın yaratılması ile işe başladılar. Bu cümlede keşişlerin tutumuna dair yapılan eleş- tig aşağıdakilerden hangisidir? A) Kendilerinden öncekilerin geldiği noktadan devam etmek yerine sürecin başını açıklamayı iş edinme- leri B) İnsanın varlık sebebinin ancak varoluşun ilk dö- nemlerini öğrenmekle kavranabileceğine inanma- lari C) Dünyanın tarihini insanlık tarihinden tamamen ayrı bir çalışma alanı olarak görmekte israr etmeleri Dünyanın yaratılışını anlamayı, insanlığın sonra- dan katettiği mesafeyi anlatmaktan daha önemli görmeleri E) Yaratılışına dair tartışmalara odaklanıp dünyanın birey tarafından nasıl kurgulandığını atlamaları 2020 / TYT
H
Z
HIP
E
N
25. Nice sultanları tahttan indirdi
Nicesinin gül benzini soldurdu
Nicelerin gelmez yola gönderdi
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm
Karacaoğlan'a ait bu dizelerde vurgulanmak istenen
temel düşünce aşağıdakllerden hangisidir?
A) Saltanat, şan ve şöhret geçici, insani erdemler kalıcıdır.
B) Dünya yaşamında kimsenin değiştiremeyeceği, kaldıra-
mayacağı ölüm denen bir yasa vardır.
e) Ayrılığın yoksulluktan, yoksulluğun da ölümden bir farkı
yoktur.
Yoksulluk ve ölüm birbirinden uzakta yaşayan insanların
yakınlaşmasını sağlar.
EY Ayrılık, yoksulluk ve ölüm insanların hayatlarını derinden
etkileyen gerçeklerdir.
Diğer sayfaya geçiniz.
9
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
H Z HIP E N 25. Nice sultanları tahttan indirdi Nicesinin gül benzini soldurdu Nicelerin gelmez yola gönderdi Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm Karacaoğlan'a ait bu dizelerde vurgulanmak istenen temel düşünce aşağıdakllerden hangisidir? A) Saltanat, şan ve şöhret geçici, insani erdemler kalıcıdır. B) Dünya yaşamında kimsenin değiştiremeyeceği, kaldıra- mayacağı ölüm denen bir yasa vardır. e) Ayrılığın yoksulluktan, yoksulluğun da ölümden bir farkı yoktur. Yoksulluk ve ölüm birbirinden uzakta yaşayan insanların yakınlaşmasını sağlar. EY Ayrılık, yoksulluk ve ölüm insanların hayatlarını derinden etkileyen gerçeklerdir. Diğer sayfaya geçiniz. 9
ali-
re-
eni,
la-
n-
bir
1-
t.
ir
35-36. soruları aşağıdaki
parçaya göre cevaplayınız.
Ergonomi, insan kullanımına yönelik tasarım, çalışma ve
yaşama koşullarının en uygun hale getirilmesini amaçla-
yan uygulamalar bütünü olarak ifade edilebilir. Çalışılan
ortamın sağlık koşullanna uygun hale getirilmesi, birta-
kim tehlike olasılıklarının ortadan kaldırılması, çalışma
saatlerinin düzenlenmesi, kullanılan araç ve gerecin işo
ve kullanan kişiye uyumunun sağlanması ergonomi bili-
minin konusudur. Ergonomi; başta mühendislik, mimar-
lik, tip. psikoloji ve sosyoloji olmak üzere birçok bilimsel
disiplinin ortak çalışma alanıdır ve amacı insana en iyi
şekilde uyum sağlamış sistemler geliştirmektir. Ergono-
mistler; bebeğin yattığı beşikten evimizde oturduğumuz
sandalyelere, masanın yüksekliğine; bıçak, tornavida ve
çatalın ya da makasın sapina ya da ağırlığına kadar bir-
çok şeyle ilgilenirler. Kısacası hayatın insan üzerindeki
zorlayıcı ve olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması ya
da sınırlandırılmasına yönelik bütün çabalar ergonomi
alanına girer.
i
35. Bu parçadan hareketle;
I. Ergonominin çalışma alanı insan-makine ilişkisi-
nin kapsamıyla sınırlandırılabilir.
II. Ergonomi, değişik disiplinlerin ortaya koyduğu
verilerden faydalanır.
II. Teknolojik yönden gelişmiş ülkeler ergonomiyle
ilgili çalışmaları çok önemsemektedir.
IV. Yaşadığımız toplumda kullandığımız pek çok
ürün, ergonomik olmaktan uzaktır.
X
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız?
(B) Yalnız II C) Yalnız tt
D) Il ve IV
E) III ve IV
G
S
A
M
A
36. Yukarıdaki parçaya göre aşağıdakilerden hangisi er-
gonomistlerin uğraşlarından biri olamaz?
XL Çocuklar için ideal masa yüksekliğinin hesaplanması
B) Bir otomobilin kumanda tablosunun düzenlenmesi
C) Bir iş yerine en uygun aydınlatma sisteminin kurul-
masi
0 inimesi
Işine son verilen bir kişinin hak aramak için yönlen-
E) Verimliliği artırmak için dinlenme saatlerinin belirlen-
mesi
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
ali- re- eni, la- n- bir 1- t. ir 35-36. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Ergonomi, insan kullanımına yönelik tasarım, çalışma ve yaşama koşullarının en uygun hale getirilmesini amaçla- yan uygulamalar bütünü olarak ifade edilebilir. Çalışılan ortamın sağlık koşullanna uygun hale getirilmesi, birta- kim tehlike olasılıklarının ortadan kaldırılması, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, kullanılan araç ve gerecin işo ve kullanan kişiye uyumunun sağlanması ergonomi bili- minin konusudur. Ergonomi; başta mühendislik, mimar- lik, tip. psikoloji ve sosyoloji olmak üzere birçok bilimsel disiplinin ortak çalışma alanıdır ve amacı insana en iyi şekilde uyum sağlamış sistemler geliştirmektir. Ergono- mistler; bebeğin yattığı beşikten evimizde oturduğumuz sandalyelere, masanın yüksekliğine; bıçak, tornavida ve çatalın ya da makasın sapina ya da ağırlığına kadar bir- çok şeyle ilgilenirler. Kısacası hayatın insan üzerindeki zorlayıcı ve olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması ya da sınırlandırılmasına yönelik bütün çabalar ergonomi alanına girer. i 35. Bu parçadan hareketle; I. Ergonominin çalışma alanı insan-makine ilişkisi- nin kapsamıyla sınırlandırılabilir. II. Ergonomi, değişik disiplinlerin ortaya koyduğu verilerden faydalanır. II. Teknolojik yönden gelişmiş ülkeler ergonomiyle ilgili çalışmaları çok önemsemektedir. IV. Yaşadığımız toplumda kullandığımız pek çok ürün, ergonomik olmaktan uzaktır. X yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız? (B) Yalnız II C) Yalnız tt D) Il ve IV E) III ve IV G S A M A 36. Yukarıdaki parçaya göre aşağıdakilerden hangisi er- gonomistlerin uğraşlarından biri olamaz? XL Çocuklar için ideal masa yüksekliğinin hesaplanması B) Bir otomobilin kumanda tablosunun düzenlenmesi C) Bir iş yerine en uygun aydınlatma sisteminin kurul- masi 0 inimesi Işine son verilen bir kişinin hak aramak için yönlen- E) Verimliliği artırmak için dinlenme saatlerinin belirlen- mesi
29. Osmanlı Devleti'nde çeşitli yıllarda dört kez sadrazamlik
görevinde bulunan Kamil Paşa'ya, dönemin Rus elçiliğinde
görevlendirilen biri "Efendim, dönüşümde Rusya'dan size
ne getireyim?" diye sorar. Sadrazam Kamil Paşa "Aman!"
der, "Bir mesele getirme de başka bir şey istemem."
Bu parçadan hareketle Sadrazam Kamil Paşa
aşağıdakilerden hangisini istemektedir?
A) Siyasi dayanışma
B) Politik dürüstlük
C) Hiyerarşik uyum
D) Diplomatik uzlaşı
E) Bürokratik tutum
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
29. Osmanlı Devleti'nde çeşitli yıllarda dört kez sadrazamlik görevinde bulunan Kamil Paşa'ya, dönemin Rus elçiliğinde görevlendirilen biri "Efendim, dönüşümde Rusya'dan size ne getireyim?" diye sorar. Sadrazam Kamil Paşa "Aman!" der, "Bir mesele getirme de başka bir şey istemem." Bu parçadan hareketle Sadrazam Kamil Paşa aşağıdakilerden hangisini istemektedir? A) Siyasi dayanışma B) Politik dürüstlük C) Hiyerarşik uyum D) Diplomatik uzlaşı E) Bürokratik tutum
töder
AYT | TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-SOSYAL BİLİMLER-
1.
Bu testte sirasıyla, Türk Dili ve Edebiyatı (1-24)
Tarih-1
(25 - 34)
Coğrafya-1
(35 - 40) ile ilgili 40 soru vardır.
Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı - Sosyal Bilimler-1 Te
2.
1.
2.
1
1
1
1
1
1
FX ÜS
1950 döneminin şiir anlayışına bakarsak şunu göreceğiz:
Türk şiirinin yönü değişmiştir. Bunu yapan şairler önce-
Sezai Karak
den anlaşarak, ortak bir bildiri yayımlayarak ve belli bir
önem taşır.
dergide kümelenerek bu yeniliği gerçekleştirmemişlerdir.
de düşüns
Öncelikle dilde orijinalliği saçmaya kadar götürmüşler-
olarak adla
dir. Kendilerinden önceki hareketin yalın dil mantığına
kolayca el
karşı çıkmışlardır. Değişik çağrışımlar uyandırmak, yeni
Bu parça
sözcükler oluşturmak, sıra dışı imgelere başvurmak en
hangi öz
önemli özellikleridir. Nitekim kimi şairler sevgiyi anlatır-
A) Anla
ken "Gözlerin göz değil, gözistan” diyerek kelimeyle oy- B) Tara
namışlardır.
ef Her
Bu parçada anlatılanlardan hareketle aşağıdakiler-
DY Dü
den hangisi söylenemez?
A) 1950 dönemi şiir anlayışının önceden anlaşmaya ve
bir dergide kümelenmeye bağlı olmadan oluştuğu
belirtilmiştir.
B) 1950'li yıllarda şiirin; dilsel unsurların sınırlamaların-
dan uzaklaştırıldığı ifade edilmektedir.
1950'lerde şiirde gerçekleşen değişimin, şiirin este-
tik değerinde bir farklılaşmaya neden olduğu savu-
nulmaktadır.
D) 1950'lere gelinceye değin şiirde sıradan insana ve
gündelik konulara pek yer verilmediği ileri sürül-
mektedir.
E) Şiirde yaşanan değişimi örneklendirmek için hare-
ketin içindeki kimi şairlerden alıntı yapılmıştır.
3.
1
1
önce
vel
bur
1
1
da
(1
tü
no
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
töder AYT | TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI-SOSYAL BİLİMLER- 1. Bu testte sirasıyla, Türk Dili ve Edebiyatı (1-24) Tarih-1 (25 - 34) Coğrafya-1 (35 - 40) ile ilgili 40 soru vardır. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı - Sosyal Bilimler-1 Te 2. 1. 2. 1 1 1 1 1 1 FX ÜS 1950 döneminin şiir anlayışına bakarsak şunu göreceğiz: Türk şiirinin yönü değişmiştir. Bunu yapan şairler önce- Sezai Karak den anlaşarak, ortak bir bildiri yayımlayarak ve belli bir önem taşır. dergide kümelenerek bu yeniliği gerçekleştirmemişlerdir. de düşüns Öncelikle dilde orijinalliği saçmaya kadar götürmüşler- olarak adla dir. Kendilerinden önceki hareketin yalın dil mantığına kolayca el karşı çıkmışlardır. Değişik çağrışımlar uyandırmak, yeni Bu parça sözcükler oluşturmak, sıra dışı imgelere başvurmak en hangi öz önemli özellikleridir. Nitekim kimi şairler sevgiyi anlatır- A) Anla ken "Gözlerin göz değil, gözistan” diyerek kelimeyle oy- B) Tara namışlardır. ef Her Bu parçada anlatılanlardan hareketle aşağıdakiler- DY Dü den hangisi söylenemez? A) 1950 dönemi şiir anlayışının önceden anlaşmaya ve bir dergide kümelenmeye bağlı olmadan oluştuğu belirtilmiştir. B) 1950'li yıllarda şiirin; dilsel unsurların sınırlamaların- dan uzaklaştırıldığı ifade edilmektedir. 1950'lerde şiirde gerçekleşen değişimin, şiirin este- tik değerinde bir farklılaşmaya neden olduğu savu- nulmaktadır. D) 1950'lere gelinceye değin şiirde sıradan insana ve gündelik konulara pek yer verilmediği ileri sürül- mektedir. E) Şiirde yaşanan değişimi örneklendirmek için hare- ketin içindeki kimi şairlerden alıntı yapılmıştır. 3. 1 1 önce vel bur 1 1 da (1 tü no
Vaplayiniz.
Araştırmacılar, yüz milyon yıl geriye gidip tarantulaların
kökenlerini araştırıp mevcut veri tabanlarındaki molekü-
ler ipuçlarına dayanan bir soyağacı oluşturdu. Sonra bu
soyağacını örümcek fosillerinin zaman çizelgesiyle eşleş-
tirerek onların ne zaman ve nerede ortaya çıkıp yayıldığı-
ni tahmin etmeye çalıştı. Bilim insanları, onların Kretase
Dönemi'nde, günümüzde Amerika kıtası olan yerde ortaya
çıktığını keşfetti. Ancak burası, devasa Gondvana süper
kıtasının bir parçasıydı. Tarantulaların eski akrabaları o za-
manlar Amerika'yla birleşik Afrika, Avustralya ve Hindis-
tan kütlelerine yayıldı. Gondvana parçalandıktan sonra ise
Hindistan, Madagaskar'dan aynldı ve Asya'yla birleşerek
bu tüylü örümcekleri o kitaya da taşıdı.
35. Bu parçadan Gondvana ile ilgili olarak aşağıdaki yar-
gıların hangisine ulaşılabilir?
A) Dünya üzerinde tek kara parçası olduğuna
B) Süper kita olduğu iddiasının bir teoriye dayandığına
C) Varlığının gözlem ve kanıtlar ışığında ileri sürüldü-
ğüne
D) Yeryüzünün gördüğü en büyük kitasal kabuk oldu-
ğuna
) Zaman içerisinde dağılarak farklı kıtaları oluşturdu-
ğuna
36. Bu parçada tarantulalarla ilgili olarak araştırmacıla-
rin asıl yanıt aradığı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bilinmeyen türlerine nasıl ulaşılabileceği
B) En eski fosillerin nerede bulunabileceği
Hangi iklim özelliklerine uyum sağladıkları
D) Nasıl olup da bütün kıtalara yayılabildikleri
E) Temel yaşam alanlarının nereler olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Vaplayiniz. Araştırmacılar, yüz milyon yıl geriye gidip tarantulaların kökenlerini araştırıp mevcut veri tabanlarındaki molekü- ler ipuçlarına dayanan bir soyağacı oluşturdu. Sonra bu soyağacını örümcek fosillerinin zaman çizelgesiyle eşleş- tirerek onların ne zaman ve nerede ortaya çıkıp yayıldığı- ni tahmin etmeye çalıştı. Bilim insanları, onların Kretase Dönemi'nde, günümüzde Amerika kıtası olan yerde ortaya çıktığını keşfetti. Ancak burası, devasa Gondvana süper kıtasının bir parçasıydı. Tarantulaların eski akrabaları o za- manlar Amerika'yla birleşik Afrika, Avustralya ve Hindis- tan kütlelerine yayıldı. Gondvana parçalandıktan sonra ise Hindistan, Madagaskar'dan aynldı ve Asya'yla birleşerek bu tüylü örümcekleri o kitaya da taşıdı. 35. Bu parçadan Gondvana ile ilgili olarak aşağıdaki yar- gıların hangisine ulaşılabilir? A) Dünya üzerinde tek kara parçası olduğuna B) Süper kita olduğu iddiasının bir teoriye dayandığına C) Varlığının gözlem ve kanıtlar ışığında ileri sürüldü- ğüne D) Yeryüzünün gördüğü en büyük kitasal kabuk oldu- ğuna ) Zaman içerisinde dağılarak farklı kıtaları oluşturdu- ğuna 36. Bu parçada tarantulalarla ilgili olarak araştırmacıla- rin asıl yanıt aradığı aşağıdakilerden hangisidir? A) Bilinmeyen türlerine nasıl ulaşılabileceği B) En eski fosillerin nerede bulunabileceği Hangi iklim özelliklerine uyum sağladıkları D) Nasıl olup da bütün kıtalara yayılabildikleri E) Temel yaşam alanlarının nereler olduğu
33. Her fotoğraf bir parçayı, bir kesiti temsil eder.
Bir fotoğrafın anlamı, hangi çerçeve sınırlarında
görüldüğüne göre değişir. Bu yüzden fotoğraflar;
bir şipşak baskıda, bir galeride, bir polis dosyasında,
bir fotoğraf dergisinde veya bir evin oturma odasında
farklı görünecektir. Benzeri ortamların hepsi,
fotoğrafların bambaşka kullanımları olduğunu akla getirir
fakat bu kullanım biçimlerinin hiçbirinden onun kesin
anlamını çıkarmak gibi bir durum da söz konusu
değildir.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine
ulaşılabilir
A) Her fotoğrafın anlamı ona bakanın ruh hâline göre
ortaya çıkar.
B) Fotoğrafın taşıdığı anlamı belirleyen unsur, kullanıldığı
bağlamdır.
C) Aynı obje değişik bir amaç ve teknikle fotoğraflanırsa
farklı bir anlam üretir.
D) Kapalılık ve değişken anlam fotoğrafın sanatsal
yönünü ortaya çıkarır.
E) Fotoğrafların doğru ve eksiksiz yorumları teknik bilgiler
sayesinde yapılır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
33. Her fotoğraf bir parçayı, bir kesiti temsil eder. Bir fotoğrafın anlamı, hangi çerçeve sınırlarında görüldüğüne göre değişir. Bu yüzden fotoğraflar; bir şipşak baskıda, bir galeride, bir polis dosyasında, bir fotoğraf dergisinde veya bir evin oturma odasında farklı görünecektir. Benzeri ortamların hepsi, fotoğrafların bambaşka kullanımları olduğunu akla getirir fakat bu kullanım biçimlerinin hiçbirinden onun kesin anlamını çıkarmak gibi bir durum da söz konusu değildir. Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir A) Her fotoğrafın anlamı ona bakanın ruh hâline göre ortaya çıkar. B) Fotoğrafın taşıdığı anlamı belirleyen unsur, kullanıldığı bağlamdır. C) Aynı obje değişik bir amaç ve teknikle fotoğraflanırsa farklı bir anlam üretir. D) Kapalılık ve değişken anlam fotoğrafın sanatsal yönünü ortaya çıkarır. E) Fotoğrafların doğru ve eksiksiz yorumları teknik bilgiler sayesinde yapılır.
TYT / TÜRKÇE
13. (l) Normal örümcek
mar ve bizimki gibi
ne, hücrelere oksije
denilen bir madde
10-12 bacağa sahip
lerinde yaşarlar. (IV
redeyse 90 cm büy
dir ve tuhaf özellikle
kalp, bu maddenin
Bu parçadaki an
sağlamak için as
pılması uygun oli
A) H. cümle ile
B) V. cümle W.
Sümle v. cü
D) lit. cumle I. ct
E) II. cümle ve
12. IBM'nin kurucusu Tom Watson, IBM'yi kurduğu ilk
yıllarda, “başarılı çalışmalara imza atmak için yap-
tıkları hataları ikiye katlamaları gerektiğini” söyle-
mişti. Watson'ın kendisine bağlı bir yöneticisinin
önemli bir hatası karşısında "Hata yapan yöneti-
cimi işten atacak kadar zengin değilim. Her hata
bir tecrübedir. Biz de bu kez çok pahalı bir ders
aldık." demesi kurumsal dünyada kulaktan kulağa
yayılmış bir efsanedir.
Aşağıdakilerin hangisi Tom Watson'ın bu tutu-
muyla çelişir?
A) Hatayı hoş görmeyen şirketlerde herkes en
kestirme ve en bildik yoldan iş yapar. Kimse
yeni bir yol denemeye cesaret edemez. Kim-
senin inisiyatif kullanmadığı şirketlerde "Evet,
efendim." diyen çalışanlar çoğalmaya başlar.
Öğrenen ve birlikte yaratan bir şirket kültürü
yerine "itaat kültürü" yerleşir.
B) Suçlu aramak yerine yapılan hataların neden
ve nasıl oluştuğunu analiz etmeliyiz (Root-cau-
se analysis). Bunların bir daha tekrarlanmama-
si için hataya neden olan temel sebebi ortadan
kaldırmalıyız ve ilgili iş sürecini yeniden yaz-
malıyız.
C) Poşetsiz elektrikli süpürgeyi icat eden James
Dyson, bu buluşundan önce 5.127 adet proto-
tip yaptı ve her denemesinden bir şeyler öğre-
nerek elektrik süpürgesi sektöründe rekabetin
yönünü değiştirdi.
D) Hata yapmadan öğrenmek neredeyse müm-
kün değil. Çocukların ilkokul öncesi yaşlarda
hızlı öğrenmelerinin en önemli nedeni hata
yapmaktan korkmamalarıdır. Büyüdükçe sos-
yal kaygılarımız, statü endişemiz artar ve "ka-
rizmayı çizdirmekten” eleştirilmekten korkar
oluruz.
E) Herhangi bir alanda özgürce karar verme yet-
kisine sahip olan kişilerin bu alanla ilgili planla-
mayı kendilerinin yapması en doğru olacaktır.
Sonrasında ne mi olmalı, planin en doğru şekil-
de uygulanması bir şekilde sağlanmalıdır.
14. Bir ülkenin geli
de toplumsal o
ki nesiller bu o
romanlar arac
romancılar olr
lumu etkileme
eksik anlayac
Tarık Buğra'r
Serbest Firka
Adalet Ağaoğ
madan 1960
kadar kavra
.
Bu parçani
lerden han
A) Tanik
g
ler dest
B) Bir olay
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT / TÜRKÇE 13. (l) Normal örümcek mar ve bizimki gibi ne, hücrelere oksije denilen bir madde 10-12 bacağa sahip lerinde yaşarlar. (IV redeyse 90 cm büy dir ve tuhaf özellikle kalp, bu maddenin Bu parçadaki an sağlamak için as pılması uygun oli A) H. cümle ile B) V. cümle W. Sümle v. cü D) lit. cumle I. ct E) II. cümle ve 12. IBM'nin kurucusu Tom Watson, IBM'yi kurduğu ilk yıllarda, “başarılı çalışmalara imza atmak için yap- tıkları hataları ikiye katlamaları gerektiğini” söyle- mişti. Watson'ın kendisine bağlı bir yöneticisinin önemli bir hatası karşısında "Hata yapan yöneti- cimi işten atacak kadar zengin değilim. Her hata bir tecrübedir. Biz de bu kez çok pahalı bir ders aldık." demesi kurumsal dünyada kulaktan kulağa yayılmış bir efsanedir. Aşağıdakilerin hangisi Tom Watson'ın bu tutu- muyla çelişir? A) Hatayı hoş görmeyen şirketlerde herkes en kestirme ve en bildik yoldan iş yapar. Kimse yeni bir yol denemeye cesaret edemez. Kim- senin inisiyatif kullanmadığı şirketlerde "Evet, efendim." diyen çalışanlar çoğalmaya başlar. Öğrenen ve birlikte yaratan bir şirket kültürü yerine "itaat kültürü" yerleşir. B) Suçlu aramak yerine yapılan hataların neden ve nasıl oluştuğunu analiz etmeliyiz (Root-cau- se analysis). Bunların bir daha tekrarlanmama- si için hataya neden olan temel sebebi ortadan kaldırmalıyız ve ilgili iş sürecini yeniden yaz- malıyız. C) Poşetsiz elektrikli süpürgeyi icat eden James Dyson, bu buluşundan önce 5.127 adet proto- tip yaptı ve her denemesinden bir şeyler öğre- nerek elektrik süpürgesi sektöründe rekabetin yönünü değiştirdi. D) Hata yapmadan öğrenmek neredeyse müm- kün değil. Çocukların ilkokul öncesi yaşlarda hızlı öğrenmelerinin en önemli nedeni hata yapmaktan korkmamalarıdır. Büyüdükçe sos- yal kaygılarımız, statü endişemiz artar ve "ka- rizmayı çizdirmekten” eleştirilmekten korkar oluruz. E) Herhangi bir alanda özgürce karar verme yet- kisine sahip olan kişilerin bu alanla ilgili planla- mayı kendilerinin yapması en doğru olacaktır. Sonrasında ne mi olmalı, planin en doğru şekil- de uygulanması bir şekilde sağlanmalıdır. 14. Bir ülkenin geli de toplumsal o ki nesiller bu o romanlar arac romancılar olr lumu etkileme eksik anlayac Tarık Buğra'r Serbest Firka Adalet Ağaoğ madan 1960 kadar kavra . Bu parçani lerden han A) Tanik g ler dest B) Bir olay
6.
1.
Neil Turok, İçimizdeki Evren adlı eserinde son diç
yüz yılımızın çığır açıcı keşiflerini ve yapılan her
yeni keşfin, yeni teknolojilere nasıl dönüştüğünü
göstermektedir.
II. Dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil
Turok, Içimizdeki Evren'de yeni teknolojilerin
toplum yapısında köklü değişiklikler oluşturduğunu
belirtmektedir.
Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir
biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden
hangisidir?
A) İçimizdeki Evren adlı eserin yazarı dünyanın en bilinen
kuramsal fizikçisi Neil Turok; yaşadığımız son üç yüz
yıldaki önemli keşifleri, bu keşiflerin yeni teknolojilere
dönüşme sürecini, yeni teknolojilerin de toplum
yapısında nasıl büyük değişiklikler oluşturduğunu
incelemektedir.
B) Dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil
Turok, yaşadığımız son üç yüz yılda yapılan çığır açıcı
keşifleri
, keşiflerin toplum yapısındaki radikal
değişimleri ve keşiflerin yeni teknolojilere evrilme
sürecini ortaya koymak amacıyla İçimizdeki Evren adlı
eseri kaleme almıştır.
Dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil
Turok, İçimizdeki Evren adlı eserinde geride
bıraktığımız üç yüz yılın çığır açıcı keşiflerini
incelerken her yeni keşfin toplumun yapısında radikal
değişimleri oluşturan yeni teknolojilere nasıl evrildiğini
ortaya koymaktadır.
D) Neil Turok, İçimizdeki Evren adlı eserinde son üç yüz
yılda gerçekleşen çığır açıcı keşifleri incelemiş ve her
yeni keşfin toplumun yapısında radikal değişimleri
oluşturan yeni teknolojilere nasıl dönüştüğünü
göstererek dünyanın önde gelen kuramsal
fizikçilerinden biri olmuştur.
E) İçimizdeki Evren adlı eserin yazarı dünyanın önde
gelen kuramsal fizikçilerinden Neil Turok; eserini
yazmak için son üç yüz yılda gerçekleşen çığır açıcı
keşifleri inceleyerek her yeni keşfin toplumun
yapısında nasıl değişiklikler oluşturduğunu yeni
teknolojilerle göstermektedir.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
6. 1. Neil Turok, İçimizdeki Evren adlı eserinde son diç yüz yılımızın çığır açıcı keşiflerini ve yapılan her yeni keşfin, yeni teknolojilere nasıl dönüştüğünü göstermektedir. II. Dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil Turok, Içimizdeki Evren'de yeni teknolojilerin toplum yapısında köklü değişiklikler oluşturduğunu belirtmektedir. Bu iki cümlede ifade edilenlerin anlamca doğru bir biçimde birleştirilmiş hâli aşağıdakilerden hangisidir? A) İçimizdeki Evren adlı eserin yazarı dünyanın en bilinen kuramsal fizikçisi Neil Turok; yaşadığımız son üç yüz yıldaki önemli keşifleri, bu keşiflerin yeni teknolojilere dönüşme sürecini, yeni teknolojilerin de toplum yapısında nasıl büyük değişiklikler oluşturduğunu incelemektedir. B) Dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil Turok, yaşadığımız son üç yüz yılda yapılan çığır açıcı keşifleri , keşiflerin toplum yapısındaki radikal değişimleri ve keşiflerin yeni teknolojilere evrilme sürecini ortaya koymak amacıyla İçimizdeki Evren adlı eseri kaleme almıştır. Dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil Turok, İçimizdeki Evren adlı eserinde geride bıraktığımız üç yüz yılın çığır açıcı keşiflerini incelerken her yeni keşfin toplumun yapısında radikal değişimleri oluşturan yeni teknolojilere nasıl evrildiğini ortaya koymaktadır. D) Neil Turok, İçimizdeki Evren adlı eserinde son üç yüz yılda gerçekleşen çığır açıcı keşifleri incelemiş ve her yeni keşfin toplumun yapısında radikal değişimleri oluşturan yeni teknolojilere nasıl dönüştüğünü göstererek dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden biri olmuştur. E) İçimizdeki Evren adlı eserin yazarı dünyanın önde gelen kuramsal fizikçilerinden Neil Turok; eserini yazmak için son üç yüz yılda gerçekleşen çığır açıcı keşifleri inceleyerek her yeni keşfin toplumun yapısında nasıl değişiklikler oluşturduğunu yeni teknolojilerle göstermektedir.
R
= 7.
2
“Bir kitap başımıza inen bir darbe gibi bizi sarsmıyorsa
neden zahmet edip okuyalım ki onu?" der Kafka. Ben de
kitapları buna göre seçerim. Başkalarınınkinden farklı
şeyler söylüyorsa okurum bir kitabı. Birbirinin kopyası ni-
teliğinde olup da reklamlarla abartılmış kitapları okumam.
En çok kaçtığım ise reklamını kendi yapan yazarların
kitapları. Yazar elbette eserinden para kazanmak isteye-
cektir fakat yazar olarak kalmakla yetinmeyip reklamcılığa
da soyunanlara yazar gözüyle bakmakta zorlanıyorum.
Bu sözleri söyleyen kişi, aşağıdakilerden hangisiyle
nitelendirilebilir?
A) Duygusal içerikli kitapları önemseyen
B) Kitabın görünüşüyle de ilgilenen
C) Pek tanınmamış yazarları yeğlemeyen
D) Kitap seçimini tanıtım yazılarına göre yapmayan
E) Yazar seçiminde nesnel ölçütler kullanan
(2013-JANA)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
R = 7. 2 “Bir kitap başımıza inen bir darbe gibi bizi sarsmıyorsa neden zahmet edip okuyalım ki onu?" der Kafka. Ben de kitapları buna göre seçerim. Başkalarınınkinden farklı şeyler söylüyorsa okurum bir kitabı. Birbirinin kopyası ni- teliğinde olup da reklamlarla abartılmış kitapları okumam. En çok kaçtığım ise reklamını kendi yapan yazarların kitapları. Yazar elbette eserinden para kazanmak isteye- cektir fakat yazar olarak kalmakla yetinmeyip reklamcılığa da soyunanlara yazar gözüyle bakmakta zorlanıyorum. Bu sözleri söyleyen kişi, aşağıdakilerden hangisiyle nitelendirilebilir? A) Duygusal içerikli kitapları önemseyen B) Kitabın görünüşüyle de ilgilenen C) Pek tanınmamış yazarları yeğlemeyen D) Kitap seçimini tanıtım yazılarına göre yapmayan E) Yazar seçiminde nesnel ölçütler kullanan (2013-JANA)
33. Hızla artan dünya nüfusu, plansız sanayileşme ve sag.
liksiz kentleşme, nükleer denemeler, bölgesel savaşlar,
verimi artırmak amacıyla kullanılan tarım ilaçlan, yapay
gübreler ve artan deterjan gibi kimyasal maddelerin kul-
lanımı çevre kirliliğine ve çevre sorunlarının ortaya çık-
masına sebep olmuştur. Bunun doğal sonucu olarak
kirlenen hava, su ve toprak canlıların yaşamını olumsuz
yönde etkileyecek boyutlara ulaşmıştır. Genel olarak
çevre sorunları, insanların yaşadıkları hayat ortamının
doğal yapısını tahrip etmektedir. Bu tahribat yaşamın yo
ğun olduğu alanlarda daha hızlı, yaşam ve yerleşimin az
olduğu bölgelerde daha yavaş olmaktadır. Bozulan bu
doğal hayat, çevre üzerinde yaşayan tüm canlıların ya-
şamlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Insanlar kendi-
lerine daha rahat ve ferah yaşam koşulları sağlamak için
doğal olarak çevreye zarar vermektedirler.
Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıda-
kilerden hangisidir?
Çok hızlı bir şekilde artan dünya nüfusu, çevre so-
runlarını tetikleyen nedenlerin başında gelmektedir.
B) İnsanlarda doğa ve çevreye duyarlılık oluşturmak
toplumsal görevimizdir.
C) Daha rahat ve konforlu yaşama hırsı doğada önü
alınmaz tahribatlara neden olmaktadır.
D) Insanın engellenemez hırsı diğer canlıların yaşam
alanlarını da yok eden felaketlere kapı aralamakta-
dır.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
33. Hızla artan dünya nüfusu, plansız sanayileşme ve sag. liksiz kentleşme, nükleer denemeler, bölgesel savaşlar, verimi artırmak amacıyla kullanılan tarım ilaçlan, yapay gübreler ve artan deterjan gibi kimyasal maddelerin kul- lanımı çevre kirliliğine ve çevre sorunlarının ortaya çık- masına sebep olmuştur. Bunun doğal sonucu olarak kirlenen hava, su ve toprak canlıların yaşamını olumsuz yönde etkileyecek boyutlara ulaşmıştır. Genel olarak çevre sorunları, insanların yaşadıkları hayat ortamının doğal yapısını tahrip etmektedir. Bu tahribat yaşamın yo ğun olduğu alanlarda daha hızlı, yaşam ve yerleşimin az olduğu bölgelerde daha yavaş olmaktadır. Bozulan bu doğal hayat, çevre üzerinde yaşayan tüm canlıların ya- şamlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Insanlar kendi- lerine daha rahat ve ferah yaşam koşulları sağlamak için doğal olarak çevreye zarar vermektedirler. Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıda- kilerden hangisidir? Çok hızlı bir şekilde artan dünya nüfusu, çevre so- runlarını tetikleyen nedenlerin başında gelmektedir. B) İnsanlarda doğa ve çevreye duyarlılık oluşturmak toplumsal görevimizdir. C) Daha rahat ve konforlu yaşama hırsı doğada önü alınmaz tahribatlara neden olmaktadır. D) Insanın engellenemez hırsı diğer canlıların yaşam alanlarını da yok eden felaketlere kapı aralamakta- dır.