Yapısına Göre Cümleler Soruları

an: ve 20 a 20. Gerçek, çıplak ve soğuk gerçek, köydeki her kapıdan çevrilmişti. Çıplaklığı insanları korkutuyordu. Kissa onu bulduğunda bir köşeye sinmiş titriyordu, açtı. Ona acıyan Kissa, onu alıp evine götürdü. Ona bir hikâye giydirdi, ısıttı ve tekrar dışarı gönderdi. Hikâye giyinmiş olan Gerçek, tekrar kapıları çaldı. Bu kez evlerde hoş karşılanıyordu. Onu evlerine yemeğe davet ettiler ve ateş başında ısınmasına izin verdiler. Bu parçada anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Olaylar, durumlar, olgular ancak anlatılarak var oldu; ete kemiğe bürünüp gelecek nesillere akta- rıldı. B) Masallarda, halk hikâyelerinde, menkıbelerde, mesnevilerde, kıssalarda insanlığın yaşadığı se- vinçler, acılar, kahramanlıklar, kısaca hayatın ken- disi vardır. C) Dilden dile dolaşan halk hikâyeleri; halkın aşkları- nı, acılarını, özlemlerini, sevgilerini hikâyelere dök- müş; gelecek kuşaklara böyle aktarmıştır. D) Gerçek, hikâye formatıyla, kıssalarla anlatılır çün- kü çıplak gerçek insanların ilgisini çekmez, didak- tik bulunur ama hikâye formatına giydirilmiş ger- çek insanlara sıcak gelir. E) Birikimi, doğruyu, bilgiyi dinlenir hale getiren, bir anlamda sanata dönüştüren kişidir hikâye anlatı- CISI.

5. Dünyayla aramıza inen perdeleri kaldıran öyküleriyle içimi- ze işliyor yazar. Kaybolup gidiyoruz satırların arasında. Bu parçada altı çizili sözün cümleye kattığı anlam, aşa- ğıdakilerin hangisinde vardır? A) Her okunuşta farklı yorumlanabilen şiirler yazmış. B) Sanatçı, bu eserinde farkına varamadığımız gerçekle- re dikkatimizi çekiyor. C) Okur, özgünlüğü yakalayabilen sanatçının peşinden gi- der. D) Sanatlı bir söyleyişle kaleme aldığı yapıtlarıyla okuru büyülüyor. E) Masallar, kötümser insanlarda bile güzel duygular uyan- dırır.

4. "Selim İleri edebiyatını besleyen insani malzeme duygu- dur." İlk anda, ne var bunda, bir romancının ve öykücünün malzemesinin duygu olmasının nesi ayırıcı bir özellik, de- nilebilir ama onun romanlarının ve öykülerinin hikâyesi, mü- temadiyen bu yalın insani duygu yatağında derinleşir. Bu durum, dokunaklı ve burgaç gibi bir çekimdir her okur için. Anlatılan her hâl, yaranızın kabuğu ile oynamak gibi bir et- ki oluşturur sizde. Bu parçadaki "yaranızın kabuğu ile oynamak" sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Yaşanan acılara tanıklık etmek B) Acıların içyüzünü ortaya çıkarmak C) Yaşananları içselleştirme olanağı tanımak D) Okurda unutulmaz bir etki bırakmak E) Duyguların hissedilmesini sağlamak 1

N günlük bir istirahat almayı başardım." Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde doğrudan anlatımdan söz edilebilir? A) I. ve II. B) I. ve III. D) III. ve IV. irerek üç E) IV. ve V. C) II. ve IV. 3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde dolaylı anlatıma örnek vardır? Pri A) Hece dergisindeki yazılarımın çoğu, başka dergilerde de yayımlanmıştı, dedi. (B) Korkuyu Beklerken" adlı eserinde farklı bir anlatım yön- temi kullandığının altını çiziyor. C) Ahmet Haşim, şiirden anlam çıkarma çabası, güzel sesli bir kuşu öldürmek gibidir, der. D) Peyami Safa'dan söz ederken "Üzerimizde çok emeği vardır." demiştiniz. E) Konuşmasını bitirmeden sakın ondan söz istemeyin, diyerek hepimizi uyardı. 67

PASCAL YAYINLARI 13. Türkçemiz bir durumu veya niteliği uzun uzadıya anlatmak yerine özlü sözlerle anlatmak bakımından oldukça zengin- dir. Örneğin, istenilen şeyin büyük bir memnunlukla yapıla- cağını uzun uzun anlatmak yerine can baş üstüne deriz. B Aynı şekilde biri için ağzına taş almış dediğimizde o kişinin || söze karışmayıp sustuğunu anlatmış oluruz. Yine yazboz tahtasına çevrilmiş sözünü söyleyen biri o konuda ||! art arda birbirini tutmayan kararlar alındığını belirtmiş olur. Biri için söylediğimiz başı yastık yüzü görmemiş sözü ise o IV kişinin bedensel bir rahatsızlığı olmadığı, sağlam yapılı ol- duğu düşünülür. Birinin kulakları paslanmışsa da onun çok- tan beri müzik dinlemediğini anlarız. Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin anla- mı yanlış verilmiştir? A) I B) II C) III D) IV E) V derinden

öyküde yerli bir dünya emnu romanında ge- e Mevkuf öykülerinde el ve en büyük tarihî Büyük Cyrus tarafın- erkant, Orta Asya'nın kuruluş tarihi açısın- si olma özelliğini de "taş kent" anlamına ent" anlamına gelen Kent; muhteşem sa- celeri, hanları ve mi- mhangilerinde ki- ve V C) II ve IV 10. 1. Kendinden bir şeyler katmadan hikâye yazmak, pek olası görünmüyor. II. Hikâye, okuyanın ruhunu titretmeden önce yazarına benzer bir sarsılma yaşatmalıdır. III. Hikâyecinin yalnızlık duygusu, hikâyeyi bir "iç dökme" yerine dönüştürüyor. IV. Herkesin anlatacağı bir hikâyesi vardır ama bu anlatı- nın sanat olacağı anlamına gelmez. V. Hikâyeci eserini yazarken bir dil işçisi olduğunu unut- mamalıdır. Numaralanmış cümlelerin hangileri anlamca birbirine en yakındır? A) I ve II Given B) I ve III D) III ve IV E) III ve V C) II ve IV 12. Insan doğası gere tık eskisi gibi ---F direniriz. Bu, bire lidir. Kim olduğum neler hissettiğim ce kriz, travma, ancak "en kötü zı, ilişkilerimizi. maya başlarız Bu parçada E gisi sırasıyla A) önümüzü B) mutlu ola C devam e D) imkân bu E) rahatsız layan

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad tamlaması bir ismi niteleme görevinde kullanılmıştır? A) Evin önünde gümüş rengi bir taksi duruyor. B Yol boyundaki selviler dikkatimi çekti. C) Masmavi gök kubbenin altında özgürce yaşıyoruz. D) Masanın üstünde duran kitapları kaldırdı. E Karadeniz'in yüksek yaylalarında dolaşmalısınız. E

4) Uzun yıllar önce inanmıştım sevgiye. Seni tanımış ve sevmiştim. Bir gün ansızın gittin, bir daha onmadı kalbim. Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Ulusal değerlerle evrenselliğin, sanatın düzeyini yükselttiği B) Sanatçıların, evrenselliğe ulaşmak için çok çabaladığı C) Evrenselliği yakalamanın yolunun, ulusal değerlerden geçtiği D) Dünya çapında bir sanatçı olmanın sorumluluk gerektirdiği E) Sanat sergilerinin evrensel boyutuyla insanları mutlu ettiği

evap kagidinin 1. Karşılıklılık ilkesi, kişiler arası ilişki içerisinde yer alacak iki tarafın birbirine yönelmesiyle Mişkilidir. Taraflardan birinin yönelme davranışını sergilemesi, diğerinin buna olasılığını artırır. Yani bizimle yakınlık kuran, bizi seven insanlara ----, bize olumsuz duygularla yaklaşanlara da ters davranmaya meyilliyizdir. Ancak bazı durumlarda karşılıklılık ilkesi aynı şekilde işlemez, bireyler arası farklılıklar önem kazanır. Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) ilgi göstermesi-mesafeli davranmaya Barşı çıkması sevgi göstermeye C) sebop aramasi-kucak açmaya D karşılık vermesi - aynı şekilde yaklaşmaya E) engel olmasi - değer vermeye

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim kullanılmamıştır? A) Nezafet Hanım'ın telefonundan sonra "Erenköy'de Bir Osmanlı Hanımefendisi" başlıklı bir yazı yazmıştım. B) Hiç tanımadığı koca şehirde tek başına kalakalır ve hemşehrilerinin yardımıyla hayata atılır. Ona nasihat ettik diye kendine birden çekidüzen vermesini beklemek mantıklı değildi. D Herhangi bir Anadolu şehrinde veya kasabasında yürürken sık sık gözünüze çarpabilecek türden bir insandi. E) Gösterişi, komşularına baskın çıkmayı, onlarla yarışı değil; çevreyle uyum içinde olmayı gözetirdi. 23 FVT-1205 SINA 2

4. Arkadaşlık bir çınar ağacı gibi olmalıdır. Çınar ağacını bilirsiniz. Kökleriyle toprağa sıkı sıkı tutunan bu bitki, kalın gövdesiyle asırlar boyu ayakta kalır. Meyve vermez gerçi ama meyve veren ağaçlardan daha uzun süre yaşar. Arkadaşlığın meyvesi ise sevgi ve saygıdır. Bu meyveler, çınar ağacı kadar uzun ömürlüdür. Bu parçada geçen aşağıdaki sözcüklerden hangisi sifat veya isim değildir? A) sky/sıkı B) by C) meyve D sevgi uzun

5. Muhabir: -? I. E-kitapla basılı kitabı karşılaştırmak çok doğ- ru bir şey değil. E-kitabın kullanılmasının ba- sılı kitabı ortadan kaldıracağını zannetmiyo- rum. Çünkü Türkiye'de insanların kitapla ger- çekten tanışmış olduğunu düşünmüyorum ben aslında. Bu nedenle basılı kitap mi, e-kitap mi tartışmasını yapmayı gereksiz buluyorum. Muhabir: -? II. E-kitaba olan ilginin artması için zamana ihti- yaç var. Bu konuda daha kapsamlı bir e-kitap çalışması yapılması gerektiğine inanıyorum. Yayıncılar yaptıkları işi daha ciddiye almak zo- runda kalacaklar bence. Muhabir: -? III. Aslında e-kitabın gözle görülür bir pazar payı yok ve uzun bir süre de olmayacak gibi görü- nüyor. Çünkü öncelikle e-kitabın okunmasını sağlayacak araçların kullanımının ülkemizde yaygınlaşması gerekir. Muhabir:-? N. Kägt ve mürekkep kokusunu çok seviyorum ama e-kitaba da karşı değilim. Dolayısıyla bir yazar olarak kitaplarımın e-kitap olarak yayım- lanmasına da olumlu bakıyorum. Muhabir:-? V Özellikle ülkemizde e-kitabin, basılı kitaplann geleceğini tehdit ettiğini hiç sanmıyorum. Bir yılda yayımlanan binlerce kitabın ancak bir- kaç yüz tanesinin satıldığı ülkemizde e-kitap, baslı kitabın ne varlığını tehdit edebilir ne de şimdiki satış miktanını düşürebilir. Yukarıdaki numaralanmış parçalardan hangi- leri aynı soruya verilmiş bir yanıt olabilir? D) Il ve V D) Ive V E) IV ve V C) Il ve IV İDEA KOLEJI

var 4. Akdeniz'in kahramanlık yuvası sonsuz ufuklarına bakan küçük tepe, mini mini, bir çiçek ormanı gibiydi. İnce, uzun dallı badem ağaçlarının alaca gölgeleri sahile inen keçi yoluna düşüyor, ilkbaharın tatlı rüzgârıyla sarhoş olan martılar, çılgın bağırışlarıyla havayı çınlatıyordu. Badem bahçesinin yanı geniş bir bağdı. Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki harabe, vadiye kadar iniyordu. Bağın ortasındaki yıkık kulübenin kapısız girişinden bir ih- tiyar çıktı. Saçı sakalı bembeyazdı. Kamburunu düzeltmek istiyormuş gibi gerindi. Elleri, ayakları titriyordu. Gök kadar boş, gök kadar sakin duran denize baktı, baktı. Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yok tur? A) Örnekleme BBetimleme CÖyküleme DKişileştirme E) Karşılaştırma ÇAPLI PARAGRAF SORU BANKA

5. Aşağıdaki cümleler yapıca ikişerli eşleştirildiğinde han- gisi dışarıda kalır? A) Hiçbir düşünce, ses tonu ve rengi olmadan ortaya çık- maz. B) Her zaman çeşitli konularda bilgiler veren yapıtlar oku- yun. C) Onun öykülerini okumadım fakat çok merak ediyorum. D) Benim amacım düşünceydi ve berraklığa erişme çaba- sıydı. E) Tren, garın içine girdi; bu onun son seferiydi.

r 1 i 1 7 a Cümle Türleri 3. Modül Test 18 7. Bu kasabaya yerleştiğimiz günlerde, gül budayan yaşlıların gül yetiştirmeyi yalnız gülleri sevdikleri için iş edindiklerini sanır- dım. Bu cümlede kaç yan cümlecik vardır? A) 2 BY3 C) 4 D) 5 EX6 8. SRD SVIGRA Aşağıdakilerden hangisinde öge ortak- lığı söz konusu değildir?

5. Hilmi Yavuz, "Okurun işi, şiirden anlam üretmektir ve bu konudaki tüm sorumluluk okurundur." diyor. Bu cümlede geçen "şiirden anlam üretmek" sö- züyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangi- sidir? A) Şiiri yorumlamak B) Şiirin verdiği mesajı anlamak C) Şiiri bir bütünlük içinde ele almak D) Şiirin estetik yönünü kavramak E) Şiirin duygusunu hissetmek