Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Lise Türkçe Soruları

TYT, AYT, YKS, LGS, KPSS, ALES hazırlık sürecinde dilediğin dersten soru çözüm desteği almak ister misin? Kunduz’a sorularını sor, alanında uzman eğitmenler cevaplasın.
an
1-
71
L
"
33.
DEKATLON 2. DENEME
I. Son yıllarda çeşitli bilimsel (!) gerekçeler öne süre-
rek aşı karşıtlığı yürüten aileler görmek mümkün.
II. Kızıl, kızamık gibi hastalıklarda artış görülmesinin
asıl nedeni toplumun her kesimine yayılan aşı kar-
şıtlığıdır.
Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşa-
ğıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) I. cümlede ifade edilen konuyla çelişen farklı bir durum-
dan söz edilmektedir.
B) I. cümlede değinilen düşünceninin bilimsel olarak ka-
nıtlandığı görülmektedir.
C) I. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum-
suzluktan söz edilmiştir.
D) I. cümledeki olgunun neden aşı karşıtlarında daha çok
görüldüğü açıklanmıştır.
E) I. cümlede belirtilen olgunun her bireyde gerçekleştiği
örneklenmiştir.
Lise Türkçe
Anlam İlişkisi Bakımından Sözcükler
an 1- 71 L " 33. DEKATLON 2. DENEME I. Son yıllarda çeşitli bilimsel (!) gerekçeler öne süre- rek aşı karşıtlığı yürüten aileler görmek mümkün. II. Kızıl, kızamık gibi hastalıklarda artış görülmesinin asıl nedeni toplumun her kesimine yayılan aşı kar- şıtlığıdır. Yukarıda verilen II numaralı cümleyle ilgili olarak aşa- ğıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede ifade edilen konuyla çelişen farklı bir durum- dan söz edilmektedir. B) I. cümlede değinilen düşünceninin bilimsel olarak ka- nıtlandığı görülmektedir. C) I. cümlede anlatılan durumun sebep olduğu bir olum- suzluktan söz edilmiştir. D) I. cümledeki olgunun neden aşı karşıtlarında daha çok görüldüğü açıklanmıştır. E) I. cümlede belirtilen olgunun her bireyde gerçekleştiği örneklenmiştir.
32.
Onlarca kişinin öldüğü bir trafik kazası haberinden
sonra doğrudan doğruya izleyiciye seslenerek şöyle de-
nebilir: "Sayın seyirciler, aşk engel tanımıyor." İnsanların
acımasızca coplandığı bir gösteriden çıplak mankenlere,
oradan kolların, bacakların sağa sola savrulduğu bir kaza
görüntüsüne oradan da "Mahsun Kırmızıgül'e kim ateş
ediyor?" ya da "Seda Sayan nasıl kör oldu?" başlığıyla,
çevrilmekte olan dizi ile ilgili olduğunu ancak haberin so-
nunda anlayacağınız uydurma heyecanlara geçilecektir.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağı-
dakilerden hangisi getirilebilir?
Ankara Yayıncılık
-VIL
A) Haber bültenleri halkı pek de ilgilendirmeyen boş içe-
rikli haberlerle doldurulmaktadır.
B) Haberlerin sıralanmasında nasıl bir ilkeye göre hareket
edildiğini anlamak mümkün değil.
C) Magazin haberleri, ana haber bültenlerinde bu kadar
yer almamalıdır.
D) Halk, ciddi haber programlarının yerine eğlenceli ve
sevimli haberleri görmeyi yeğliyor.
E) Özel kanallardaki ana haber bültenleri, halkı bilgilen-
dirme işlevini yerine getirememektedir.
Lise Türkçe
Makale Türü
32. Onlarca kişinin öldüğü bir trafik kazası haberinden sonra doğrudan doğruya izleyiciye seslenerek şöyle de- nebilir: "Sayın seyirciler, aşk engel tanımıyor." İnsanların acımasızca coplandığı bir gösteriden çıplak mankenlere, oradan kolların, bacakların sağa sola savrulduğu bir kaza görüntüsüne oradan da "Mahsun Kırmızıgül'e kim ateş ediyor?" ya da "Seda Sayan nasıl kör oldu?" başlığıyla, çevrilmekte olan dizi ile ilgili olduğunu ancak haberin so- nunda anlayacağınız uydurma heyecanlara geçilecektir. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağı- dakilerden hangisi getirilebilir? Ankara Yayıncılık -VIL A) Haber bültenleri halkı pek de ilgilendirmeyen boş içe- rikli haberlerle doldurulmaktadır. B) Haberlerin sıralanmasında nasıl bir ilkeye göre hareket edildiğini anlamak mümkün değil. C) Magazin haberleri, ana haber bültenlerinde bu kadar yer almamalıdır. D) Halk, ciddi haber programlarının yerine eğlenceli ve sevimli haberleri görmeyi yeğliyor. E) Özel kanallardaki ana haber bültenleri, halkı bilgilen- dirme işlevini yerine getirememektedir.
9.
Servetifünun Dönemi sanatçıları, beslendikleri Bati-
li eserler doğrultusunda, dönemlerinin siyasi ve sosyal
şartlarının da etkisiyle, kendilerine özgü romanlar yazma-
Vi başarmışlardır. (II) Tekniği modern ve sağlam, Batılı
örneklere uygun Türk romanları bu dönemde yazılmıştır.
Bu dönemde roman, gerek üslup bakımından gerek-
se teknik bakımdan önceki döneme göre büyük gelişme
kaydetmiştir. (IV) Bu dönemde Tanzimat sanatçılarında
görülen kurgu hataları, üslup eksiklikleri, acemilikler vb.
kaybolmuştur. (V) Dönem sanatçıları, eserlerini klasisizm
ve romantizmin etkisinde kalarak yazmışlardır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bil-
gi yanlışı vardır?
ALI
Bll
CHIII
DNV
E) V
11.
Testokul
10. Servetifünun topluluğuyla ilgili aşağıdakilerden han- 12.
gisinde yanlışlık vardır?
Lise Türkçe
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
9. Servetifünun Dönemi sanatçıları, beslendikleri Bati- li eserler doğrultusunda, dönemlerinin siyasi ve sosyal şartlarının da etkisiyle, kendilerine özgü romanlar yazma- Vi başarmışlardır. (II) Tekniği modern ve sağlam, Batılı örneklere uygun Türk romanları bu dönemde yazılmıştır. Bu dönemde roman, gerek üslup bakımından gerek- se teknik bakımdan önceki döneme göre büyük gelişme kaydetmiştir. (IV) Bu dönemde Tanzimat sanatçılarında görülen kurgu hataları, üslup eksiklikleri, acemilikler vb. kaybolmuştur. (V) Dönem sanatçıları, eserlerini klasisizm ve romantizmin etkisinde kalarak yazmışlardır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bil- gi yanlışı vardır? ALI Bll CHIII DNV E) V 11. Testokul 10. Servetifünun topluluğuyla ilgili aşağıdakilerden han- 12. gisinde yanlışlık vardır?
E) V
an-
ini
jik
up-
a-
ak
er-
5
T@stokul
özellikle
den almışlardır.
Servetifünun Dönemi sanatçılarıyla ilgili numaralan-
s yargılardan hangiler yanlıştır?
A) Yalnız I
BI ve II
Dull ve IV
Halit Ziya Uşaklıgil,
Hüseyin Rahmi Gürpınar,
-Mehmet Rauf,
Ahmet Rasim,
V. Hüseyin Cahit Yalçın,
V. Nabizade Nazım
12. Servetifünun Dönemi'nin Türk romancılığında çok önemli
bir yeri vardır. Bu dönemde, Servet-i Fünun dergisi etra-
fında toplanıp ortak bir anlayışla romanlar yazan sanatçı-
lar arasında;
E) V ve VI
BI ve I
6) II ve III
gibi isimler yer alır.
Bu parçada numaralanmış isimlerden hangileri bilgi
yanlışına neden olmuştur?
A) Yalnız II
D) II, IV ve VI
C) II ve IV
III, IV, V ve VI
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Servetifünun Dönemi'nde Romanın Temsilcileri
E) V an- ini jik up- a- ak er- 5 T@stokul özellikle den almışlardır. Servetifünun Dönemi sanatçılarıyla ilgili numaralan- s yargılardan hangiler yanlıştır? A) Yalnız I BI ve II Dull ve IV Halit Ziya Uşaklıgil, Hüseyin Rahmi Gürpınar, -Mehmet Rauf, Ahmet Rasim, V. Hüseyin Cahit Yalçın, V. Nabizade Nazım 12. Servetifünun Dönemi'nin Türk romancılığında çok önemli bir yeri vardır. Bu dönemde, Servet-i Fünun dergisi etra- fında toplanıp ortak bir anlayışla romanlar yazan sanatçı- lar arasında; E) V ve VI BI ve I 6) II ve III gibi isimler yer alır. Bu parçada numaralanmış isimlerden hangileri bilgi yanlışına neden olmuştur? A) Yalnız II D) II, IV ve VI C) II ve IV III, IV, V ve VI Diğer sayfaya geçiniz.
DEBİYATI
al
1
Ünite Değerlendirme Sınavı
Süslü ve sanatlı üslup kullanmaktan özellikle kaçın-
mış, geniş kitlelere hitap etmeyi amaçlamışlardır.
Estetiğe önem vermiş, böylece dil zenginliğini sağ-
lamışlardır.
NI. Olayların örgüsünü ve işlenişini, konuşmaları başa-
rılı biçimde vermişlerdir.
Yaşadıkları dönemdeki siyasal baskılar ve sansür
nedeniyle bireysel konulara yönelmişlerdir.
11.
V. Eserlerinde; hayal-hakikat çatışması, başarısız aşk-
lar, karamsarlık gibi bireysel temalara yönelmişlerdir.
Konuları; İstanbul'daki seçkin kişilerin yaşamından,
özellikle Batılı anlayışa ve yaşantıya sahip çevreler-
den almışlardır.
10
SINIF
Servetifünun Dönemi sanatçılarıyla ilgili numaralan-
miş yargılardan hangileri yanlıştır?
A) Yalnız I
BI ve II
DIII ve IV
12. Servetifünun Dönemi'nin Türk
E) V ve VI
C) II ve III
in
₁
r
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
DEBİYATI al 1 Ünite Değerlendirme Sınavı Süslü ve sanatlı üslup kullanmaktan özellikle kaçın- mış, geniş kitlelere hitap etmeyi amaçlamışlardır. Estetiğe önem vermiş, böylece dil zenginliğini sağ- lamışlardır. NI. Olayların örgüsünü ve işlenişini, konuşmaları başa- rılı biçimde vermişlerdir. Yaşadıkları dönemdeki siyasal baskılar ve sansür nedeniyle bireysel konulara yönelmişlerdir. 11. V. Eserlerinde; hayal-hakikat çatışması, başarısız aşk- lar, karamsarlık gibi bireysel temalara yönelmişlerdir. Konuları; İstanbul'daki seçkin kişilerin yaşamından, özellikle Batılı anlayışa ve yaşantıya sahip çevreler- den almışlardır. 10 SINIF Servetifünun Dönemi sanatçılarıyla ilgili numaralan- miş yargılardan hangileri yanlıştır? A) Yalnız I BI ve II DIII ve IV 12. Servetifünun Dönemi'nin Türk E) V ve VI C) II ve III in ₁ r
10. Servetifünun topluluğuyla ilgili aşağıdakilerden han-
gisinde yanlışlık vardır?
Yazarlar; esere kendi duygu, düşünce ve hayallerini
karıştırmamış, kişiliklerini gizlemişlerdir.
B) Olayları ve kişileri; iç ve dış özellikleriyle, psikolojik
yönleriyle tarafsız bir şekilde anlatmışlardır.
Q
Sanatçılar; duygu ve düşüncelerini anlatırken Arap-
çaya, Farsçaya ve Batı dillerine ait kelime ve tamla-
malardan uzak durmuşlardır.
Tanzimat'la başlayan dilde sadelik anlayışından uzak
durmuş, aydın kesim için süslü ve sanatlı bir dille eser-
ler vermişlerdir.
EDil ve üslubu, olaya ve olayın kahramanının kişiliği-
ne uygun olarak kullanmışlardır.
T@stokul
12.
Lise Türkçe
Servetifünun Dönemi’nde Roman Özellikleri
10. Servetifünun topluluğuyla ilgili aşağıdakilerden han- gisinde yanlışlık vardır? Yazarlar; esere kendi duygu, düşünce ve hayallerini karıştırmamış, kişiliklerini gizlemişlerdir. B) Olayları ve kişileri; iç ve dış özellikleriyle, psikolojik yönleriyle tarafsız bir şekilde anlatmışlardır. Q Sanatçılar; duygu ve düşüncelerini anlatırken Arap- çaya, Farsçaya ve Batı dillerine ait kelime ve tamla- malardan uzak durmuşlardır. Tanzimat'la başlayan dilde sadelik anlayışından uzak durmuş, aydın kesim için süslü ve sanatlı bir dille eser- ler vermişlerdir. EDil ve üslubu, olaya ve olayın kahramanının kişiliği- ne uygun olarak kullanmışlardır. T@stokul 12.
1a
bu to
zengindir. F
rkiyede
1.
Koradeniz
05
----
Bu
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI
Roman, Batı'da sözlü edebiyat geleneğindeki destan
türünün geçirdiği olgunlaşmanın sonucunda ortaya çık-
mıştır. İlk örneklerini XV. yüzyılda Fransız yazar Rabe-
lais vermiştir. Bugünkü romanı hatırlatan ilk eser XVI.
yüzyılda Rönesans'tan sonra
Decameron'dur. XVI. yüzyılda
tarafından yazılan
tarafından yazılan
ise Gulliver'in
Don Kişot, roman türünün ilk başarılı örneği sayılmakta-
dır. XVII. yüzyılda klasisizm akımı mensuplar arasında-
ki tek romanci Madame De La Fayette'tir. Bu yüzyılda
İngiltere'de Robinson Crusoe'u,
Gezileri'ni yazmıştır. Bu türün yetkin örnekleri XIX. yüz-
yılda verilmeye başlanmıştır. Roman, bir tür olarak ka-
rakteristik özelliklerini romantizm ve realizm sayesinde
XIX. yüzyılda kazanmıştır. XX. yüzyıldaki sosyal ve tek-
nolojik gelişmeler de romana yansımıştır.
----
----
Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıda-
kilerden hangisi getirilmelidir?
(A) Boccaccio - Cervantes - Daniel Defoe - Jonathan Swift
B) Cervantes - Daniel Defoe - Boccaccio - Jonathan Swift
Daniel Defoe - Jonathan Swift - Boccaccio - Cervantes
B) Jonathan Swift - Boccaccio - Cervantes - Daniel Defoe
EX Boccaccio - Daniel Defoe - Jonathan Swift - Cervantes
T@stokul
2. (1) Türk edebiyatında Tanzimat Dönemi'nden önce Türk
edebiyatında roman türünde eser verilmemiş; roman
türü, edebiyatımıza Tanzimat'la birlikte çeviri şeklinde gir-
miştir. (1) Türk edebiyatında ilk çeviri roman, Yusuf Kamil
Paşa'nın Fransız yazar Fenelon'dan tercüme ettiği Tele-
mak adlı eserdir ve bu çeviriyi Robinson Cruson 16
te Cristo Kontu vb. romani
roman omekin
3.
4.
Ür
Tanzing
hangis
A Es
Vilk
B) D
Ze
LI
VE
Dj Ta
C
Ta
E
VII.
Lise Türkçe
Dünya Edebiyatında Romanın Tarihçesi
1a bu to zengindir. F rkiyede 1. Koradeniz 05 ---- Bu TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI Roman, Batı'da sözlü edebiyat geleneğindeki destan türünün geçirdiği olgunlaşmanın sonucunda ortaya çık- mıştır. İlk örneklerini XV. yüzyılda Fransız yazar Rabe- lais vermiştir. Bugünkü romanı hatırlatan ilk eser XVI. yüzyılda Rönesans'tan sonra Decameron'dur. XVI. yüzyılda tarafından yazılan tarafından yazılan ise Gulliver'in Don Kişot, roman türünün ilk başarılı örneği sayılmakta- dır. XVII. yüzyılda klasisizm akımı mensuplar arasında- ki tek romanci Madame De La Fayette'tir. Bu yüzyılda İngiltere'de Robinson Crusoe'u, Gezileri'ni yazmıştır. Bu türün yetkin örnekleri XIX. yüz- yılda verilmeye başlanmıştır. Roman, bir tür olarak ka- rakteristik özelliklerini romantizm ve realizm sayesinde XIX. yüzyılda kazanmıştır. XX. yüzyıldaki sosyal ve tek- nolojik gelişmeler de romana yansımıştır. ---- ---- Bu parçada boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıda- kilerden hangisi getirilmelidir? (A) Boccaccio - Cervantes - Daniel Defoe - Jonathan Swift B) Cervantes - Daniel Defoe - Boccaccio - Jonathan Swift Daniel Defoe - Jonathan Swift - Boccaccio - Cervantes B) Jonathan Swift - Boccaccio - Cervantes - Daniel Defoe EX Boccaccio - Daniel Defoe - Jonathan Swift - Cervantes T@stokul 2. (1) Türk edebiyatında Tanzimat Dönemi'nden önce Türk edebiyatında roman türünde eser verilmemiş; roman türü, edebiyatımıza Tanzimat'la birlikte çeviri şeklinde gir- miştir. (1) Türk edebiyatında ilk çeviri roman, Yusuf Kamil Paşa'nın Fransız yazar Fenelon'dan tercüme ettiği Tele- mak adlı eserdir ve bu çeviriyi Robinson Cruson 16 te Cristo Kontu vb. romani roman omekin 3. 4. Ür Tanzing hangis A Es Vilk B) D Ze LI VE Dj Ta C Ta E VII.
1.
Test
3
244, 24
Bir çöl rüzgârının peşinden sürüklenip yolumu Ürdün'e düşürü-
yorum bu kez. Burası, çölün gizemiyle renklerin büyüsünü barın-
diriyor bağrında. Geçmişte büyük uygarlıklar oluşturmuş birçok
millet geçmiş bu topraklardan: Araplar, Asurlular, Babilliler, Pers-
ler, Romalılar, Osmanlı İmparatorluğu... Orta Doğu'nun kalbinde-
ki bu küçük ülke güzelliklerle dolu. Bir yanda çölün cazibesi, di-
ğer yanda mercan resifleri... Akşam çölde otururken yüzümüze
vuran ilık çöl rüzgârının yaşattığı hazzı asla unutamam. Taşın en
büyülü hâli Petra'da kızılın en güzel rengini görüyorum. Bazı yer-
ler kartpostallardaki görüntülerinden daha da güzeldir ya, işte öy-
le bir yer Petra. Sırf kayalıkların güneşin açısına göre pembe, kır-
mızı, turuncu ve sarıya dönüşen rengini görmek için bile görmeye
değer. Mutlaka görün, derim.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi-
si söylenemez?
Örneklere başvurulmuştur.
Öznellik ağır basmaktadır.
C) Amaç-sonuç ilişkili cümleler kullanılmıştır.
D) Okuyanı yönlendiren bir hava taşımaktadır.
E) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer verilmiştir.
3
ları -
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri
1. Test 3 244, 24 Bir çöl rüzgârının peşinden sürüklenip yolumu Ürdün'e düşürü- yorum bu kez. Burası, çölün gizemiyle renklerin büyüsünü barın- diriyor bağrında. Geçmişte büyük uygarlıklar oluşturmuş birçok millet geçmiş bu topraklardan: Araplar, Asurlular, Babilliler, Pers- ler, Romalılar, Osmanlı İmparatorluğu... Orta Doğu'nun kalbinde- ki bu küçük ülke güzelliklerle dolu. Bir yanda çölün cazibesi, di- ğer yanda mercan resifleri... Akşam çölde otururken yüzümüze vuran ilık çöl rüzgârının yaşattığı hazzı asla unutamam. Taşın en büyülü hâli Petra'da kızılın en güzel rengini görüyorum. Bazı yer- ler kartpostallardaki görüntülerinden daha da güzeldir ya, işte öy- le bir yer Petra. Sırf kayalıkların güneşin açısına göre pembe, kır- mızı, turuncu ve sarıya dönüşen rengini görmek için bile görmeye değer. Mutlaka görün, derim. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? Örneklere başvurulmuştur. Öznellik ağır basmaktadır. C) Amaç-sonuç ilişkili cümleler kullanılmıştır. D) Okuyanı yönlendiren bir hava taşımaktadır. E) Farklı duyularla algılanan ayrıntılara yer verilmiştir. 3 ları -
or-
ur-
D-
ne
y
2-
D
0
Paraf Yayınları
3.
3-4. soruları asağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Özellikle derste, konferansta, toplantıda ya da bir şey üzerinde
çalışırken yani uzun süre oturmak zorunda kaldığımız durumlar-
da sık sık kıpırdanma ihtiyacı hissederiz. Bacak bacak üstüne atıp
bir ayağı ileri geri sallamak, bacakları titretmek, parmakların ara-
sında kalem çevirmek, bir kâğıda rastgele şekiller çizmek, yüzü-
ğü parmağın çevresinde döndürmek, tırnakları masanın üzerin-
de tıkırdatmak... Bunlar farkında olmadan yaptığımız hareketlerdir.
Ellerde ve ayaklarda görülen yerinde duramama, kıpırdanma hâli
"küçük hareketler" olarak adlandırılır. Peki, bu hareketleri neden
yaparız? Çünkü bu tür hareketlerin konuşma ve hafıza üzerindeki
olumlu etkisi vardır. Küçük hareketler, konuşurken dilimizin ucu-
na gelen sözcükleri hatırlamamıza yardımcı olur.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A) Açıklamadan yararlanılmıştır.
B) Örneklere yer verilmiştir.
C) Tanımlamaya başvurulmuştu
D) Gerekçeye yer verilmiştir.
E) Tartışmacı bir havası vardır.
4. Bu parçada "küçük hareketler" ile ilgili olarak anlatılmak iste-
nen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kişinin stresli olduğunun göstergesi olduğu
B Bilinçsizce ama bir amaç doğrultusunda yapıldığı
e Insanın günlük yaşantısını etkilediği
D) Düşünme ve karar verme yeteneklerimizi geliştirdiği
Her insanda farklı şekillerde ortaya çıktığı
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
or- ur- D- ne y 2- D 0 Paraf Yayınları 3. 3-4. soruları asağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Özellikle derste, konferansta, toplantıda ya da bir şey üzerinde çalışırken yani uzun süre oturmak zorunda kaldığımız durumlar- da sık sık kıpırdanma ihtiyacı hissederiz. Bacak bacak üstüne atıp bir ayağı ileri geri sallamak, bacakları titretmek, parmakların ara- sında kalem çevirmek, bir kâğıda rastgele şekiller çizmek, yüzü- ğü parmağın çevresinde döndürmek, tırnakları masanın üzerin- de tıkırdatmak... Bunlar farkında olmadan yaptığımız hareketlerdir. Ellerde ve ayaklarda görülen yerinde duramama, kıpırdanma hâli "küçük hareketler" olarak adlandırılır. Peki, bu hareketleri neden yaparız? Çünkü bu tür hareketlerin konuşma ve hafıza üzerindeki olumlu etkisi vardır. Küçük hareketler, konuşurken dilimizin ucu- na gelen sözcükleri hatırlamamıza yardımcı olur. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A) Açıklamadan yararlanılmıştır. B) Örneklere yer verilmiştir. C) Tanımlamaya başvurulmuştu D) Gerekçeye yer verilmiştir. E) Tartışmacı bir havası vardır. 4. Bu parçada "küçük hareketler" ile ilgili olarak anlatılmak iste- nen aşağıdakilerden hangisidir? A) Kişinin stresli olduğunun göstergesi olduğu B Bilinçsizce ama bir amaç doğrultusunda yapıldığı e Insanın günlük yaşantısını etkilediği D) Düşünme ve karar verme yeteneklerimizi geliştirdiği Her insanda farklı şekillerde ortaya çıktığı
(1) "Diorama" sanat dalı her ne kadar ülkemizde hobi olarak
görülse de çok önemli bir akımdır ve farklı disiplinlerde bir-
çok diorama sanatçısı vardır. (II) Kompozisyonunuz, kurgu-
nuz ve kullandığınız detaylar ne kadar doğru ve yerindeyse
dioramanız da o kadar gerçekçi ve hissedilir olacak, tek dü-
zeliğin dışına çıkacaktır. (III) Biz, benim diorama eserlerimi
2019 Temmuz ayında Pg Art Galeri'de sanatseverlerle bu-
luşturduk. (IV) "Powoq" adlı kişisel sergimde diorama, bir
kurgu ya da gerçek bir anın farklı malzemelerle belli ölçek-
lerde küçültülmüş hâli olarak tasarlandı (V) Aslında daha
çok bir fotoğrafın 3B hâli gibi.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir
yazım yanlışı vardır?
(A) I
B) II
C) III D) IV E) V
11A
Lise Türkçe
Yazım Kuralları
(1) "Diorama" sanat dalı her ne kadar ülkemizde hobi olarak görülse de çok önemli bir akımdır ve farklı disiplinlerde bir- çok diorama sanatçısı vardır. (II) Kompozisyonunuz, kurgu- nuz ve kullandığınız detaylar ne kadar doğru ve yerindeyse dioramanız da o kadar gerçekçi ve hissedilir olacak, tek dü- zeliğin dışına çıkacaktır. (III) Biz, benim diorama eserlerimi 2019 Temmuz ayında Pg Art Galeri'de sanatseverlerle bu- luşturduk. (IV) "Powoq" adlı kişisel sergimde diorama, bir kurgu ya da gerçek bir anın farklı malzemelerle belli ölçek- lerde küçültülmüş hâli olarak tasarlandı (V) Aslında daha çok bir fotoğrafın 3B hâli gibi. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir yazım yanlışı vardır? (A) I B) II C) III D) IV E) V 11A
Halit Ziya Uşaklıgil
demişti. Bu yolda şakalarıyla Raci'yi kendisine düşman
etmişti. Fakat ne beis var? Aslında Ahmet Cemil, herkes tara-
fından takdir edilmiş olmakla onun düşmanlığını kazanmış
olmuyor muydu? Herkes tarafından takdir edilmiş olmak
sözüne de Ahmet Cemil, genel bir derinlik vermezdi.
İnsanın olsa olsa kendi mesleği haricinde olanlarca yani
bitaraflarca takdir edileceğine şüphe etmezdi. Onu arkadaş-
ları seviyorlardı fakat o sevgi içinde kim bilir ne kadar saklı
kinler, ne derin çekememezlikler mevcuttur! Bugün kendisini
takdir edenler yarın kendisini düşürmeye sebep olabilecek
bir şey yazsın-bakınız nasıl gülerler. Ah! Bu basın âlemi!..
Bir yıldan beri o âlemin az tecrübelerini mi görmüş, az acı-
lıklarını mı tatmıştı! Okuldayken nasıl düşler kurardı! Bugün
de o âlemde zevk olduğunu sanan kim bilir ne kadar genç
vardır? Fakat bir kere o çirkin hayata girseler... Ahmet
Cemil'in "gizli düşmanlık" ve "kıskançlık" dendikçe hep Raci
aklına gelirdi. Bu adam, basın çevresinde bir cins yaratıkların
özel örneğidir. Düzeltmelere bakarken dizgi yanlışlarına dik-
kat edecek yerde, ötekinin berikinin hatalarını bulmaya çalı-
şır. Bir gün sözgelişi Ahmet Cemil'in bir makalesinde yanlış
bir isim tamlaması bulsa, bir hafta alay geçer. Kuralları çok iyi
bilmekle aşırı derecede övünür; Arapça ve Farsçayı da iyi bil-
mek iddiasındadır ama bir keresinde Arapça bir gazetenin üç
satırını bile tercüme edememişti. Gazetede görevi, muhabir-
lerin getirdiği haberleri düzeltmekten ibarettir. Ne vakit küçük
bir makaleye ihtiyaç görülse, işin kendisine havale olunma-
sından korkarak, akşam içkiyi fazla kaçırdığı için kafasının
sersem olduğundan söz eder.
- 30-
d
S
2
€
I
Lise Türkçe
İsim Tamlamaları
Halit Ziya Uşaklıgil demişti. Bu yolda şakalarıyla Raci'yi kendisine düşman etmişti. Fakat ne beis var? Aslında Ahmet Cemil, herkes tara- fından takdir edilmiş olmakla onun düşmanlığını kazanmış olmuyor muydu? Herkes tarafından takdir edilmiş olmak sözüne de Ahmet Cemil, genel bir derinlik vermezdi. İnsanın olsa olsa kendi mesleği haricinde olanlarca yani bitaraflarca takdir edileceğine şüphe etmezdi. Onu arkadaş- ları seviyorlardı fakat o sevgi içinde kim bilir ne kadar saklı kinler, ne derin çekememezlikler mevcuttur! Bugün kendisini takdir edenler yarın kendisini düşürmeye sebep olabilecek bir şey yazsın-bakınız nasıl gülerler. Ah! Bu basın âlemi!.. Bir yıldan beri o âlemin az tecrübelerini mi görmüş, az acı- lıklarını mı tatmıştı! Okuldayken nasıl düşler kurardı! Bugün de o âlemde zevk olduğunu sanan kim bilir ne kadar genç vardır? Fakat bir kere o çirkin hayata girseler... Ahmet Cemil'in "gizli düşmanlık" ve "kıskançlık" dendikçe hep Raci aklına gelirdi. Bu adam, basın çevresinde bir cins yaratıkların özel örneğidir. Düzeltmelere bakarken dizgi yanlışlarına dik- kat edecek yerde, ötekinin berikinin hatalarını bulmaya çalı- şır. Bir gün sözgelişi Ahmet Cemil'in bir makalesinde yanlış bir isim tamlaması bulsa, bir hafta alay geçer. Kuralları çok iyi bilmekle aşırı derecede övünür; Arapça ve Farsçayı da iyi bil- mek iddiasındadır ama bir keresinde Arapça bir gazetenin üç satırını bile tercüme edememişti. Gazetede görevi, muhabir- lerin getirdiği haberleri düzeltmekten ibarettir. Ne vakit küçük bir makaleye ihtiyaç görülse, işin kendisine havale olunma- sından korkarak, akşam içkiyi fazla kaçırdığı için kafasının sersem olduğundan söz eder. - 30- d S 2 € I
Net Değil.
1.
Bu testte 30 soru vardır.
2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı Testi için ayrılan kısmın
Makaleler, herhangi bir konuda bilgi verme; bir
görüşü, bir düşünceyi savunma, destekleme,
ispatlama amacıyla yazılmış yazılardır. Temel
ögesi düşünce olan metin türüdür.
Bu parçadan hareketle makale ile ilgili,
Öğretici metin türüdür.
H. Çağrışıma dayalı bir anlatıma sahiptir.
Konu sıralaması yoktur.
deal yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
TÜRK DİLİ VE EDI
D) I ve III
2
> Sonet
metni
C)Ive II
E) 1, li ve tit
3. A
ta
n
S
u
p
S
n
B
d
Lise Türkçe
Makale Türü
Net Değil. 1. Bu testte 30 soru vardır. 2. Cevaplarınızı, cevap kâğıdının Türk Dili ve Edebiyatı Testi için ayrılan kısmın Makaleler, herhangi bir konuda bilgi verme; bir görüşü, bir düşünceyi savunma, destekleme, ispatlama amacıyla yazılmış yazılardır. Temel ögesi düşünce olan metin türüdür. Bu parçadan hareketle makale ile ilgili, Öğretici metin türüdür. H. Çağrışıma dayalı bir anlatıma sahiptir. Konu sıralaması yoktur. deal yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II TÜRK DİLİ VE EDI D) I ve III 2 > Sonet metni C)Ive II E) 1, li ve tit 3. A ta n S u p S n B d
a
r.
ek-
aden
sonra
30. Odanın sessizliği, bir sandalyenin duruşu, duvar-
daki saatin tik takı sinirime dokunuyor. Dışarıda
kar var. Pencereden görünen manzara dondurucu.
İçimden bir şeyler geçiyor ama biliyorum ki hiçbir
şey yapamayacağım. Atlasam bir vapura, şeh-
re gitsem diyorum. Su kaynıyor. Çayı demlemeli.
Çayın kokusu... Çocukken anneannemde kaldı-
ğım sabahlar bu kokuyla uyanırdım. Kaşık çatal
tıkırtısı... Bir de çay bardaklarına konan çay kaşığı
sesi... Kaygısız çocukluğum... Canım annean-
nem... Evet, evet! Çay demlemeli. Karlar yağsın
şehrin üstüne. Biraz da umutsuzluğun üstüne yağ-
sin.
Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden
hangisi kullanılmıştır?
A) Bilinç akışı
Diyalog
www
Biç çözümleme
D) Özetleme
E) Geriye dönüş
Lise Türkçe
Düşünceyi Geliştirme Yolları
a r. ek- aden sonra 30. Odanın sessizliği, bir sandalyenin duruşu, duvar- daki saatin tik takı sinirime dokunuyor. Dışarıda kar var. Pencereden görünen manzara dondurucu. İçimden bir şeyler geçiyor ama biliyorum ki hiçbir şey yapamayacağım. Atlasam bir vapura, şeh- re gitsem diyorum. Su kaynıyor. Çayı demlemeli. Çayın kokusu... Çocukken anneannemde kaldı- ğım sabahlar bu kokuyla uyanırdım. Kaşık çatal tıkırtısı... Bir de çay bardaklarına konan çay kaşığı sesi... Kaygısız çocukluğum... Canım annean- nem... Evet, evet! Çay demlemeli. Karlar yağsın şehrin üstüne. Biraz da umutsuzluğun üstüne yağ- sin. Bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinden hangisi kullanılmıştır? A) Bilinç akışı Diyalog www Biç çözümleme D) Özetleme E) Geriye dönüş
Fiille kurulmuş
esidir?
devam ediyo-
azıyormuş.
rk edilmesini
karar kıldı.
malarına yer
leçler ya da
amaya uy-
Test-3
13. 1. Yazar, son romanını bir sahil kasabasında, bir
yılda kaleme almış.
II. Sanatçının, uzun yıllar üzerinde çalışarak ya-
yımladığı yapıtı okurlar tarafından çok beğenil-
di.
III. Ünlü şair, şiirlerini genellikle sessiz ortamlarda
yazıyormuş.
IV. Yazın dünyamızın tanınmış kalemleri, bu fuar-
da kitaplarını imzalayacak.
Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerin-
de aynı öge vurgulanmıştır?
A) I ve II
B) I ve IV
D) II ve IV
C) II ve III
E) III ve IV
Lise Türkçe
Cümlenin Temel Öğeleri
Fiille kurulmuş esidir? devam ediyo- azıyormuş. rk edilmesini karar kıldı. malarına yer leçler ya da amaya uy- Test-3 13. 1. Yazar, son romanını bir sahil kasabasında, bir yılda kaleme almış. II. Sanatçının, uzun yıllar üzerinde çalışarak ya- yımladığı yapıtı okurlar tarafından çok beğenil- di. III. Ünlü şair, şiirlerini genellikle sessiz ortamlarda yazıyormuş. IV. Yazın dünyamızın tanınmış kalemleri, bu fuar- da kitaplarını imzalayacak. Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerin- de aynı öge vurgulanmıştır? A) I ve II B) I ve IV D) II ve IV C) II ve III E) III ve IV
7-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Cevdet Kudret'in Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman çalışmas
ilk bakışta öyle sanılsa da yalnızca bir özet bilgi dağarcığı değils
Bu ciltler, eserlerin ilk basım yıllarını da içeren kronolojik sırala
ze ansiklopedik bilgiler sağlayan bir arşiv çalışmasından da te
ması, yazarların yaşam öyküleri ve eserlerinden alıntılarla hepim
ret değildir. Yazar, bütün bunların yanı sıra bize çok daha önem
bir yardımda bulunur. Başlangıcından bugüne doğru roman
hikâye yazarlarımızın sanat anlayışlarını, birikime dayalı, çok zen
gin ve duyarlı bir alımlamayla, özlü biçimde va akıcı bir anlatımla
sergiler; yargılarını eserden seçtiği irili ufaklı parçalarla pekiştir
BI
A) İşlevselliği yüksek bir çalışma metoduyla oluşturulduğu
B) Alanında en nitelikli sanatçıların seçildiği
C
7. Bu parçada, sözü edilen yapıtın hangi yönü üzerinde durul-
muştur?
Cazarın diğer eserlerine göre daha zengin bir içerikle oluştu
Tulduğu
D) Okura zaman kazandıracak pratik bilgiler içerdiği
E) Kendinden önce hiç denenmeyen bir üslup özelliğine sahip
olduğu
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
7-8. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Cevdet Kudret'in Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman çalışmas ilk bakışta öyle sanılsa da yalnızca bir özet bilgi dağarcığı değils Bu ciltler, eserlerin ilk basım yıllarını da içeren kronolojik sırala ze ansiklopedik bilgiler sağlayan bir arşiv çalışmasından da te ması, yazarların yaşam öyküleri ve eserlerinden alıntılarla hepim ret değildir. Yazar, bütün bunların yanı sıra bize çok daha önem bir yardımda bulunur. Başlangıcından bugüne doğru roman hikâye yazarlarımızın sanat anlayışlarını, birikime dayalı, çok zen gin ve duyarlı bir alımlamayla, özlü biçimde va akıcı bir anlatımla sergiler; yargılarını eserden seçtiği irili ufaklı parçalarla pekiştir BI A) İşlevselliği yüksek bir çalışma metoduyla oluşturulduğu B) Alanında en nitelikli sanatçıların seçildiği C 7. Bu parçada, sözü edilen yapıtın hangi yönü üzerinde durul- muştur? Cazarın diğer eserlerine göre daha zengin bir içerikle oluştu Tulduğu D) Okura zaman kazandıracak pratik bilgiler içerdiği E) Kendinden önce hiç denenmeyen bir üslup özelliğine sahip olduğu
B
Türk Dili ve Edebiyatı
B
#
13. Ben yazarken film izler gibi yazıyorum. Yaşıyorum
her şeyi, kahramanın iç çekişini bile duyabiliyorum.
Hırkasının önünü kavuşturmasını, yutkunuşunu,
çayını tutuşunu, üsümüş parmaklarını görebiliyo-
rum. Ama filme dönüşsün diye yazmıyorum el-
bette. Okuyucu öyküyü okurken zihninde benim
hayal ettiğim tasviri canlandırıyorsa bundan mutlu
olurum. Fakat öykülerin dizi veya filme dönüşmesi
tümüyle başka bir şey. Neden olmasın? Ya da ne-
den olsun?
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?
Birden fazla bağlaç
B) Belgisiz sifat
Türemiş sifat
D) Birleşik isim
Farklı türde zamirler
B
Lise Türkçe
Kök
B Türk Dili ve Edebiyatı B # 13. Ben yazarken film izler gibi yazıyorum. Yaşıyorum her şeyi, kahramanın iç çekişini bile duyabiliyorum. Hırkasının önünü kavuşturmasını, yutkunuşunu, çayını tutuşunu, üsümüş parmaklarını görebiliyo- rum. Ama filme dönüşsün diye yazmıyorum el- bette. Okuyucu öyküyü okurken zihninde benim hayal ettiğim tasviri canlandırıyorsa bundan mutlu olurum. Fakat öykülerin dizi veya filme dönüşmesi tümüyle başka bir şey. Neden olmasın? Ya da ne- den olsun? Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur? Birden fazla bağlaç B) Belgisiz sifat Türemiş sifat D) Birleşik isim Farklı türde zamirler B