Lise Türkçe Soruları

31. Mektup yazmak, hep uzaktaki birini çağrıştırır. Oysaki ya- kınınızdaki birine, kendinize yakın bulduğunuz birine niye mektup yazmayasınız? Belki bir mektup en iyisidir. Duygu- larınızı dile getirir; söyleyemediğiniz ama söylemek istedi- ğiniz duygularınızı yazabilirsiniz bir mektupla. Ben, babama yaşamı boyunca: "Seni seviyorum!" diyemedim. Belki ona bir mektup yazsaydım bunu söylebilirdim. Yukarıdaki paragrafta vurgulanmak istenen aşağıdaki- lerden hangisidir? A) Insanlar söyleyemediklerini en iyi şekilde yazarak ifade eder. B) Mektup, diğer iletişim araçlarından daha etkilidir. C) Mektup, her zaman uzaktakine yazılmak zorunda değil- dir. D) Teknoloji, mektubun değerini düşürmüştür. E) İnsanlar çoğunlukla en yakınındakinden saklar duygula- rini.

Dilin görselliği ifadesiyle iki durum kastedilmektedir: Birincisi dilin dizilişinin yani seslerin, kelimelerin, cümlelerin, parag- rafların kısacası sıralanışın; hatta sözcük miktarının, imla ve noktalama kurallarının görselliğidir. Bu malzemenin sadece görsel duruşundan kaynaklanan bir anlamı vardır. Görselli- ğin ikinci yanı dilin dramatizasyonundan kaynaklanır. Yaza- rin metinlerinde dili kullanan öznenin, kullandığı kelime ya da cümle ile beraber hâl ve hareketlerini de görürüz/seyre- deriz. Bu seyretmenin, alıştığımız roman türünün örneklerin- de gördüğümüz tasvir yoluyla tahayyül ettirme kabiliyeti ile ilgisi yoktur. Burada ses yoluyla, sadece roman kahramanı- nın bilincinin işleyişini tahayyül ettirme söz konusudur. Sözü edilen durum, anlatıcının bize roman figürünün ne yaptığı- ni haber vermesi değildir, bizzat kahramanın cümlesindeki onun bize onun dış ve iç dünyasını vermesi durumudur. Bu parçaya göre dilin görselliği ile ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? 1. T 2. 2. A Paragrafların sıralanışı yoluyla anlatıcının tasvir gücünü ifade ettiği YAYINLARI B) Roman kahramanının bilincinin işleyişinin ses aracılığıy- La olduğu S Cmla noktalama sözcük miktarı gibi özelliklerin kastedil-S diği (D) Metinde anlatılanları okurun zihninde canlandırılışını kapsadığı zelden genele bir bakış açısıyla ifade edilebileceği

CE TESTI 7 ZYWIZARS TYT DENEMESİ 23. Sait Faik, yenilikçi bir yazardır. (I) Yaşamında çok iniş- çıkışları, gezginliği olmamıştır. (II) Fakat üç yıllık Fransızca serüveni onda, "yeni bir sanat" bilinci ortaya çıkarmıştır. (III) Yalnızlığı, kaçışı, sığınışı, acıyla baş başa kalışı bundandır. (IV) "Yazmazsam deli olacaktım." deyişi biraz da bunun yansıma- larını içerir. (V) Yukarıdaki paragrafta numaralanmış yerlerden hangi- sine "Gardiyanı da kendisi olan bir hapishanenin acı çeken mahkumudur artık Sait Faik." cümlesi getirilirse anlamca bütünlük sağlanır? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

ğu lar ir. 24. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozuk luğu vardır? A) Sorunlarla boğuşmuş, güngörmüş, feleğin çemberin- den geçmiş nice kişiler vardır ki Kendi devirlerinin ha- vasını solur ve o hava içinde yaşarlar. B) Toplumsal sorunlardan çok, küçük adamın dünyası- na yönelen duyarlılığıyla yem bir öykü anlayışı geliş- tirdi Sait Faik... Cöykü; son derece karmaşık olaylar, olgular, ilişkiler yumağı olan yaşamı çözümleyerek koyar önümüze. DToplum olma özelliği insanlığın doğaya karşı ürettiği en önemli kültürel durumdur. Eibni Sina'ya göre insan, aklıyla kendisini ve ilişki için- de olduğu varlık alemini bilirse yaratıcıyı tanıyabilir.

21. (1) Tahir Alangu, değerli bir edebiyat öğretmeni. (II) Lise 1, ilk ders, bize diyor ki: "O, önünüzdeki Nihat Sami Banarlı'nın edebiyat kitabı var ya, o okunmayacak." (III) "Kal- dırın atın!" diyor adam. (IV) "Size velileriniz Sait Faik Külliyatı alsın." diye de ekliyor. (V) "Ölü Ozanlar Derneği" diye bir film vardı ya, biz onu bire bir yaşadık. (VI) Gittik, Nihat Sami Ba- narlı'nın kitabını orta yerde yaktık. Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangisi dü- şüncenin akışını bozmaktadır? A) II. B) III. TÜRKÇE TESTİ C) IV. D) V. E) VI. sonu kos 23. 9

12. Edebiyatımızın kilometre taşlarından biri olan bu sanatçıya çok saygı duyuyoruz. 1. Bu çağda kitap kurdu öğrenciler görmek beni de çok mutlu etmişti. XI. Şehrin en işlek caddelerinde bile öğle üzeri insan bulamazsınız. IV Odemeleri zamanında yapmayan üyelerin sıkbo- ğaz edilmesi doğaldır. Piknik için gerekli bazı malzemeleri yol üstünden de alabiliriz. Numaralanmış cümlelerin hangi ikisinde yazım yan- lişi vardır? Ave II D) ve V B) I ve III E) IV ve V CLive TV

ukluğu T abalik- az be- in çok ahat- TEMPO e sa- E SERIS R 29. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatım bozukluğu yapılmıştır? Gr Ünlü şair Necip Fazıl, Paris'te yaşadı yıllarca, devlet tarafından mı gönderildi yoksa kendi isteğiyle mi git- mişti bilmiyorum. B) Tevfik Fikret'in tesirinde kalan Hüseyin Siret, ağır ve sanatlı bir dil kullanmış; şiirlerini "ÕÖmer Senih" mah- lasıyla yazmıştır. Ikinci Hamit" olarak da bilinen Faik Ali Ozansoy, Su- leyman Nazif'in kardeşidir. D) Beyaz Gölgeler ve Siyah Kitap adlı iki şiir kitabı olan Celal Sahir, aşk ve kadını en çok anlatan şairler ara- sındadır. E) İşaret Çocukları ve Menziller, Cahit Zarifoğlu'nun be- ģenerek okuduğum eserleridir 32.

1 7. Palme Yayınevi Şairin geçmişle olan ilişkisini anlaşılır bir şekilde açıklamak gerekirse, şöyle denebilir: O, geçmişi ne şekilsiz bir birikim olarak alıp eserlerini onun üzerine oturtabilir ne beğendiği birkaç yazarın eserlerini örnek kabul edebilir ne de eserini tamamen tercih edilen bir tek devir üzerine inşa edebilir. Bu üç yoldan birincisi kabul edilemez, ikincisi önemli bir gençlik tecrübesi sayılabilir, üçüncüsü ise şairin sanatının gelişmesinde çok faydalı, memnuniyet verici bir gelişmedir. Şairin şuurunda olması gereken şey, geçmişin en belli başlı eserlerinde, bazı değişikliklere uğrasa da, esasta aynı kalan ve zamanımıza kadar akıp gelen ana çizgidir. Bu paragrafta şairin geçmişle ilişkisinde vurgulanmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Şairin görevi geçmişi anlamlandırmaktır. 0 B Şair, geçmişin asıl değişmeyen ana özelliklerini bulmalı- dır. D) 10. E C) Şair, ustaları taklit ettiği sürece bir noktaya varabilir. D) Her şairin kendisiyle anıldığı bir eseri olmalıdır. Genç şairler, geçmişle gelecek arasında bir bağ kurmalı- dır. EFER

14. Size hiç ailenizden, büyük bir kitaplık kaldı mı () Gözünüzü dünyaya açtığınızda doğduğunuz evin her yanı kitaplarla mi doluydu () Bu sorulara yanıtınız () evet ( ) se kitaplarınızı nereye yerleştireceğinize ilişkin pek sorununuz yoktur. Yukarıda parantezle () belirtilen yerlere aşağıdaki nok- talama işaretlerinden hangisi sırayla getirilmelidir? A) (?) (?) (-) (,) C) (?) (?) (') (') B) (?) (?) (") (") D) (,) (?) (-) (') E) (?) (?) (-) (-) son kus 16

15. I. Türk edebiyatında şiirin konusunu genişleten şa- ir, ilk şiirlerinde aşk, doğa güzellikleri gibi konula- ri işlemiş; daha sonraki şiirlerinde ölüm, karam- sarlık gibi konulara yönelmiştir. Türk edebiyatında ilk köy şiiri sayılan "Köylü Kız- ların Şarkısı"nı aruz ölçüsüyle yazan şair, döne- minde eski edebiyatın savunucularındandır. III. Divan şiirinin kurallarını yıkmaya çalışan sanat- çı, oynanmak için değil okunmak için tiyatrolar yazmıştır. IV. Edebî yaşamına şiirle başlayan sanatçı, orduda uzun yıllar görev yapmış ve roman türünde ver- diği ilklerle döneminde adından söz ettirmiştir. Aşağıdaki sanatçılardan hangisi numaralanmış açıklamaların hiçbiriyle ilişkilendirilemez? A) Recaizade Mahmut Ekrem B) Sami Paşazade Sezai C) Nabizade Nazım D) Muallim Naci E) Abdülhak Hamit Tarhan Diğer sayfaya geçiniz.

33. Çocuklara, güçlerini aşamayacak sorumluluklar yükle- yerek kendilerine güvenmelerini sağlamak gerekir. Bu cümledeki anlatım bozukluğunun giderilmesi için aşağıdaki düzeltmelerden hangisi yapılmalıdır? A güçlerini" sözcüğü yerine "kapasitelerini" kelimesi "kapasitelerin getirilerek Byükleyerek" sözcüğünü cümleden çıkararak C)kendilerine" kelimesinden önce "enların" kelimesi getirerek "güvenmeleri" sözcüğü cümlelerden atılarak E) "çocuklara" kelimesinden sonra "kendi" kelimesi ge- tirerek 36

38.) "Çok çalıştığımız için başarı grafiğimiz ister istemez yük- seliyor." TEMPO Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin O hangisinden kaynaklanmaktadır? A) Yüklemin şimdiki zamanlı olmasından B) Yanlış ilgeç kullanmasından C) Ad tamlamasının yanlış kurulmasından D) Gereksiz zarf tümleci kullanılmasından E) Yüklemin 3. tekil kişi olmasından SERIS 41.

Yaşamın ayrıntılarını tanımadan şiirin gizlerine ulaşmak ko- lay değildir İkinci Yeni'yi toplumcu duyarlığın karşısında gö- ren anlayış, şiirin değişmeceli derinliğini sezemeyen, yalın kat anlatımıyla yetinen bir katılık içindedir. Yukarıdaki paragrafa göre, "şiirin gizlerine ulaşmak" için aşağıdakilerden hangisi yapılmalıdır? A) Hayatın öne çıkmayan yönleri ayırt edilmelidir. B) Toplum duyarlığına sahip olmak gerekir. C) Şiirin değişmeceleri göz önünde bulundurulmalıdır. D) Şiirin derinliği sezilmelidir. E) Yalın bir anlatımla yetinilmemelidir.

Anılar canlandı bir an gözümde 1 Seninle geçen o güzel günler || Kulağıma fısıldadığın o kelimeler ||| Oturup ağladım sabaha kadar IV Kulağımda çınlıyor sevdim deyişin V Bu dizelerdeki numaralanmış sözcük- lerden hangilerinin kökü, sözcük türü bakımından ötekilerden farklıdır? A) I ve II B) I ve III D) III ve V C) II ve IV E) IV ve V

9. 1. Batılı anlamda roman ilk defa görüldüğü için tek- nik anlamda kusurlar göze çarpmaktadır. II. Romanlarda yurt dışına göç olgusu, özellikle Bal- kanlar ve Kafkasya'ya, sıklıkla işlenmiştir. III. İlk dönem romanlarında realizm ve natüralizm akımları etkilidir. Vlik edebî ve ilk tarihî romanlar, Namık Kemal'e IV aittir. Numaralanmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yan- lısı vardır? A) I ve II B) Ive III D) II ve IV E) ve IV C) II e III

li sorum- ii seçtiği yazarken romancı, urumda, mayatının açık ve a anlat- dakiler- er taşı- an söz asıdır. runda amak rikim ndiği erini bilir. i bir tinin edir. aşlı lan mak Palme Yayınevi Paragrafta Ana Düşünce ve İçerik 8.-10. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Çok iyi bulduğum bir romanın ya da öykünün başkaların- ca beğenilmemesi beni her zaman zor durumda bırakır. (II) Kendimden emin olsam da karşımdakini nasıl inandıraca- ğım? (III) Oysa belki ilk okumada tam anlaşılmamış bir metni yeniden okumak gerekir ama bunu kim yapabilire (Ustelik ilk okuma, nitelikli bir yazınsal metin için okumak gibi değil de bakmak gibidir, yukarıdan, yüzeyden Yazarların kendi yazdıklarını yayımladıktan sonra okumaktan korkmaları gibi, kimi okurlar da eskiden baş tacı ettikleri yazarları yeniden dokumaya korkar, onların gözden düşürmesini istemez (VI) Geçmişte önemli bir yerde gördüğümüz yazarlar, bulun- dukları dönemi yansıttıkları için tarihsel bakımdan eskimez elbette. (VII) Ama bir de romanı ya da öyküyü yazınsal Tölçütlerle değerlendirirken edebiyatın kesintisiz değişim ve gelişim çizgisinin hep yukarı çıkan eğrisine tutunmak ya da www.tutunamamak var. 8. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf hangi cümleyle başlar? sylinabe A) II. B) IV. & SHUT Bu parçada altı çizili bölümle anlatılmak istenen aşağı- eenindakilerden hangisidir? KE A Edebiyatta değişimi ve gelişimi belirleyen öğelerin far- kında olunması B) Dönemi içinde değeri bilinmeyen eserlerin değerlerinin sonradan anlaşılması C) Değişen ve gelişen şartlar içinde eskimeden kalmanın başarılması gerektiği D) Yazınsal ölçütlerin ne olduğunun henüz ilk okumada öğ- renilemeyeceği E) Bugünün yapıtının dünün yazınsal ölçütleriyle yazılama- yacağı Bunu cozermisin 9. E) III. 10. Bu parçadaki, "Üstelik ilk okuma, nitelikli bir yazınsal metin için okumak gibi değil de bakmak gibidir, yukarıdan, yüzey- den "cümlesine anlamca en yakın cümle aşağıdakiler- den hangisidir? A Hiçbir metin ilk okumada bütün anlamlarını okura aça- cak kadar düz ve şeffaf yazılmamıştır. VO alburüstü yapıtlann dilini, anlamını çözmek ilk okumayla olası değildir, bu olsa olsa gözden geçirmek anlamına gelir. C) Birçok önemli yazar, okurlarının takibini sürekli kılmak için anlamlan kelimelerin içine değil de satır aralarına gömerler. D) Nitelikli yapıtların değeri, anlamlarını uzun süre okurdan sakınmalan, âdeta karanlık bir dehlize saklamaları ger- çeğinde saklıdır. E Okurların metinden çok, anlamın peşinde koşmalan, is- ter istemez yazarlann da anlamı gevşek metinler üretme- lerine neden olmuştur. 173