Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Paragrafta Konu-Ana Düşünce Soruları

17. Yazarların çoğu, bir edebi türe yaklaşsa bile açıkça bir tür içe-
risinde yer almak istemez. Ya da bir edebi tür içerisinde olmak
zorunda kalırsa değişik, farklı olmanın yollarını arar; onun ku-
rallarının dışında hareket eder. Bu sınırları zorlar, değiştirir,
kendi kurallarını kendi koyar. Yani ille de şiir, roman, öykü si-
nırları içinde kalmaz. -
.
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakiler-
den hangisinin getirilmesi en uygundur?
A) Geleneksel anlatım olanaklarını yeterli görerek sanat yo-
lunda ilerler
B) Hangi türde yazarsa yazsın, yazılarında yazma uğraşının
verdiği haz birincil etken olur
C/ Yazın geleneğiyle bir hesaplaşma içine girdiklerinden tü-
rün imkânlarından yararlanma gibi bir amaç gütmez
D) Yenilik peşinde koşarken sınırlarını iyi belirler
EY Deneysel yazma eylemlerini destekleyen bir anlayıştan ka-
çinir
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
17. Yazarların çoğu, bir edebi türe yaklaşsa bile açıkça bir tür içe- risinde yer almak istemez. Ya da bir edebi tür içerisinde olmak zorunda kalırsa değişik, farklı olmanın yollarını arar; onun ku- rallarının dışında hareket eder. Bu sınırları zorlar, değiştirir, kendi kurallarını kendi koyar. Yani ille de şiir, roman, öykü si- nırları içinde kalmaz. - . Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakiler- den hangisinin getirilmesi en uygundur? A) Geleneksel anlatım olanaklarını yeterli görerek sanat yo- lunda ilerler B) Hangi türde yazarsa yazsın, yazılarında yazma uğraşının verdiği haz birincil etken olur C/ Yazın geleneğiyle bir hesaplaşma içine girdiklerinden tü- rün imkânlarından yararlanma gibi bir amaç gütmez D) Yenilik peşinde koşarken sınırlarını iyi belirler EY Deneysel yazma eylemlerini destekleyen bir anlayıştan ka- çinir
5.
- Geleceğin dünyasının da bunlar üzerinde kurulacağını söy-
lemek yanlış olmaz. Geleneksel medyanın sınırları çoktan aşıldı.
iletişim sahasında hem büyük hem de küçük ölçekte çok çe-
şitli iş kolları ortaya çıktı ve çıkmaya da devam ediyor. Dijital
teknolojilerle birlikte bugün radyo, televizyon, sinema, gazete
gibi alanlarda biçimlenen uğraş alanları gelişti. Sosyal medya,
dijital gazetecilik, dijital televizyon yayıncılığı, dijital reklamci-
lik ve halkla ilişkiler akilalmaz bir hızla çeşitleniyor.
Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden
hangisinin getirilmesi en uygundur?
A) Yeni dünya düzeninde sosyal becerilere dayalı meslekler
ve iş alanları ön plana çıkıyor.
By Gidişata bakılırsa geleceğin parlayan yıldızı teknoloji ve
mühendislik alanları olacak.
c) Dünyanın dijital bir ticaret devrimi yaşadığı rahatlıkla söy-
lenebilir.
D) Medya ve iletişim dünyası son yıllarda kendi içerisinde
önemli açılımlar yapıyor.
E) insanlar eskiden olduğu gibi birbiriyle iletişim kurmak için
çağımızda da haberleşme araçlarına ihtiyaç duyuyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
5. - Geleceğin dünyasının da bunlar üzerinde kurulacağını söy- lemek yanlış olmaz. Geleneksel medyanın sınırları çoktan aşıldı. iletişim sahasında hem büyük hem de küçük ölçekte çok çe- şitli iş kolları ortaya çıktı ve çıkmaya da devam ediyor. Dijital teknolojilerle birlikte bugün radyo, televizyon, sinema, gazete gibi alanlarda biçimlenen uğraş alanları gelişti. Sosyal medya, dijital gazetecilik, dijital televizyon yayıncılığı, dijital reklamci- lik ve halkla ilişkiler akilalmaz bir hızla çeşitleniyor. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisinin getirilmesi en uygundur? A) Yeni dünya düzeninde sosyal becerilere dayalı meslekler ve iş alanları ön plana çıkıyor. By Gidişata bakılırsa geleceğin parlayan yıldızı teknoloji ve mühendislik alanları olacak. c) Dünyanın dijital bir ticaret devrimi yaşadığı rahatlıkla söy- lenebilir. D) Medya ve iletişim dünyası son yıllarda kendi içerisinde önemli açılımlar yapıyor. E) insanlar eskiden olduğu gibi birbiriyle iletişim kurmak için çağımızda da haberleşme araçlarına ihtiyaç duyuyor.
MB
ÖZDEBİR
YAYINLARI
19. Yazarların çoğu, bir edebî türe yaklaşsa bile açıkça bir tür içe-
risinde yer almak istemez. Ya da bir edebî tür içerisinde olmak
zorunda kalırsa değişik, farklı olmanın yollarını arar; onun ku-
rallarının dışında hareket eder. Bu sınırları zorlar, değiştirir,
kendi kurallarını kendi koyar. Yani ille de şiir, roman, öykü si-
nırları içinde kalmaz. ---,
7
Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakiler-
den hangisinin getirilmesi en uygundur?
k
A) Geleneksel anlatım olanaklarını yeterli görerek sanat yo-
lunda ilerler
m
a
an
Hangi türde yazarsa yazsın, yazılarında yazma uğraşının
verdiği haz birincil etken olur
C) Yazın geleneğiyle bir hesaplaşma içine girdiklerinden tü-
rün imkânlarından yararlanma gibi bir amaç gütmez
D) Yenilik peşinde koşarken sınırlarını iyi belirler
E) Deneysel yazma eylemlerini destekleyen bir anlayıştan ka-
çinir
si
I-
20. İncelemeler de gösteriyor ki İngiliz edebiyatının genç kuşa-
ğında gerek içerik gerek biçim açısından başkaldırıcı, sorgula-
vici arayışlar var. Ned Beauman’ın Boksör Böcek'i böyle bir ara-
yışın ürünü. Bir yanıyla çok hızlı akan hareketli ve gerilimli olay-
lar dizisi, diğer tarafta bu olaylara yol açan siyasi, ekonomik
ve toplumsal meseleler... Yazar her iki yanın da hakkin
;
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
MB ÖZDEBİR YAYINLARI 19. Yazarların çoğu, bir edebî türe yaklaşsa bile açıkça bir tür içe- risinde yer almak istemez. Ya da bir edebî tür içerisinde olmak zorunda kalırsa değişik, farklı olmanın yollarını arar; onun ku- rallarının dışında hareket eder. Bu sınırları zorlar, değiştirir, kendi kurallarını kendi koyar. Yani ille de şiir, roman, öykü si- nırları içinde kalmaz. ---, 7 Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdakiler- den hangisinin getirilmesi en uygundur? k A) Geleneksel anlatım olanaklarını yeterli görerek sanat yo- lunda ilerler m a an Hangi türde yazarsa yazsın, yazılarında yazma uğraşının verdiği haz birincil etken olur C) Yazın geleneğiyle bir hesaplaşma içine girdiklerinden tü- rün imkânlarından yararlanma gibi bir amaç gütmez D) Yenilik peşinde koşarken sınırlarını iyi belirler E) Deneysel yazma eylemlerini destekleyen bir anlayıştan ka- çinir si I- 20. İncelemeler de gösteriyor ki İngiliz edebiyatının genç kuşa- ğında gerek içerik gerek biçim açısından başkaldırıcı, sorgula- vici arayışlar var. Ned Beauman’ın Boksör Böcek'i böyle bir ara- yışın ürünü. Bir yanıyla çok hızlı akan hareketli ve gerilimli olay- lar dizisi, diğer tarafta bu olaylara yol açan siyasi, ekonomik ve toplumsal meseleler... Yazar her iki yanın da hakkin ;
TURKC
TY
36. Gazeteci:
(1)
Yazar:
Konu genel hatlarıyla zihnimde her zaman hazirdir.
Ancak bir eserin var oluşunun okur tarafından kanık-
sanması yalnızca konuya baglanamaz, diğer yapı
unsurları da oldukça önemlidir. Kişilerin ve psikolojik
durumlarının konuya uygunluğu, mekân ve zaman
unsuru... Bunlar birbirini her açıdan destekleyen ve
eseri tamamlayan hususlardir.
Gazeteci:
(1) ---
Yazar:
Roman, özen bekliyor. Ben roman yazmayı duvar
örmeye benzetirim. Tek bir tuğla yerinde olmadı mı
o duvar işlevsizleşir. Bu yüzden duvarın işçiliği güzel
olmalı ki duvar sağlam olsun. Romanda da en küçük
bir kaçak, belki okur tarafından fark edilemese de
yazarı huzursuz eder.
Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden
hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) I. Roman kişilerinizi seçerken hangi unsurları önem-
sersiniz?
II. Roman yazmanın zorlukları nelerdir?
1. Romanın yapı unsurlarının esere katkısı nelerdir?
II. Roman yazma sürecinizi biraz anlatır mısınız?
C) Romanınızın konusunu belirlerken ölçütleriniz
gelerdir?
II. Roman yazmak mi yoksa öykü yazmak mi daha
zordur?
INI DLER YAYINLARI
D) I. Konusuyla dikkat çeken romanınızın bu ilgiyi gör-
mesinin nedeni nedir?
II. Eser üzerinde bu denli yoğun çalışmak esere
zarar vermiyor mu?
E) I. Romanin konusunu nasıl belirlediniz?
II. Eserin kurgusundaki hataların nedeni nedir?
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TURKC TY 36. Gazeteci: (1) Yazar: Konu genel hatlarıyla zihnimde her zaman hazirdir. Ancak bir eserin var oluşunun okur tarafından kanık- sanması yalnızca konuya baglanamaz, diğer yapı unsurları da oldukça önemlidir. Kişilerin ve psikolojik durumlarının konuya uygunluğu, mekân ve zaman unsuru... Bunlar birbirini her açıdan destekleyen ve eseri tamamlayan hususlardir. Gazeteci: (1) --- Yazar: Roman, özen bekliyor. Ben roman yazmayı duvar örmeye benzetirim. Tek bir tuğla yerinde olmadı mı o duvar işlevsizleşir. Bu yüzden duvarın işçiliği güzel olmalı ki duvar sağlam olsun. Romanda da en küçük bir kaçak, belki okur tarafından fark edilemese de yazarı huzursuz eder. Bu diyalogda boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi sırasıyla getirilmelidir? A) I. Roman kişilerinizi seçerken hangi unsurları önem- sersiniz? II. Roman yazmanın zorlukları nelerdir? 1. Romanın yapı unsurlarının esere katkısı nelerdir? II. Roman yazma sürecinizi biraz anlatır mısınız? C) Romanınızın konusunu belirlerken ölçütleriniz gelerdir? II. Roman yazmak mi yoksa öykü yazmak mi daha zordur? INI DLER YAYINLARI D) I. Konusuyla dikkat çeken romanınızın bu ilgiyi gör- mesinin nedeni nedir? II. Eser üzerinde bu denli yoğun çalışmak esere zarar vermiyor mu? E) I. Romanin konusunu nasıl belirlediniz? II. Eserin kurgusundaki hataların nedeni nedir?
PARAGRAFTA AKIŞI BOZAN CÜMLE
6.
(1) 1957 yılında Fethiye'de 7,1 büyüklüğünde
yıkıcı bir deprem meydana gelmiştir. (II) Ortaya
çıkan bu deprem, Fethiye'de bulunan yapı-
ların birçoğunun yıkılmasına neden olmuştur.
(III) Yaşanan afet sonrası Kızılay, bölgeye ilk
yardımları ulaştırırken dinî ve sosyal cemiyetler
de afetten etkilenen yerleşim birimlerine yardım
göndermiştir. (IV) Bu afet, depreme bakış açısını
değiştirmiş ve depremin hayatın bir parçası oldu-
ğu gerçeğinin acı bir şekilde kabullenilmesine
neden olmuştur. (V) Depremin ardından başta
başbakan olmak üzere dönemin siyasi liderleri
deprem bölgesini ziyaret etmiştir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden
hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) 1. B) II.
C) III. D) IV.
E) V.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
PARAGRAFTA AKIŞI BOZAN CÜMLE 6. (1) 1957 yılında Fethiye'de 7,1 büyüklüğünde yıkıcı bir deprem meydana gelmiştir. (II) Ortaya çıkan bu deprem, Fethiye'de bulunan yapı- ların birçoğunun yıkılmasına neden olmuştur. (III) Yaşanan afet sonrası Kızılay, bölgeye ilk yardımları ulaştırırken dinî ve sosyal cemiyetler de afetten etkilenen yerleşim birimlerine yardım göndermiştir. (IV) Bu afet, depreme bakış açısını değiştirmiş ve depremin hayatın bir parçası oldu- ğu gerçeğinin acı bir şekilde kabullenilmesine neden olmuştur. (V) Depremin ardından başta başbakan olmak üzere dönemin siyasi liderleri deprem bölgesini ziyaret etmiştir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) 1. B) II. C) III. D) IV. E) V.
5. Edebiyatın dinle ilişkisiyle ilgili olarak aşağıdakile-
rin hangisi doğru bir yargıdır?
AD Edebiyat ile din çeşitli düzeylerde etkileşim halinde
olabilir
B) Edebiyat, dini inançlar, dini hayat üzerinde etkill de
ğildir.
C) Bir topluluğun dint inançlarının edebiyatına yansı-
ması, edebi eserlerinin değerini azaltır.
D) Edebiyatın dini hayatı etkilemesine daha çok ilkel
toplumlarda rastlanir
E) Edebiyat ve din, ortak amaçlar doğrultusunda toplu
ma yön vermeyi hedefler.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
5. Edebiyatın dinle ilişkisiyle ilgili olarak aşağıdakile- rin hangisi doğru bir yargıdır? AD Edebiyat ile din çeşitli düzeylerde etkileşim halinde olabilir B) Edebiyat, dini inançlar, dini hayat üzerinde etkill de ğildir. C) Bir topluluğun dint inançlarının edebiyatına yansı- ması, edebi eserlerinin değerini azaltır. D) Edebiyatın dini hayatı etkilemesine daha çok ilkel toplumlarda rastlanir E) Edebiyat ve din, ortak amaçlar doğrultusunda toplu ma yön vermeyi hedefler.
Neşet Ertaş'ın türkülerinde evinden, yöresinden ayrılan
kişinin duygularının öne çıktığını görürüz. Onun
türkülerinde halkın sanat gücünü, ulusal konuları ve halkın
sosyal hayatından izler görürüz. Gurbetteki kişi,
sorunlarını çözemediğinde olaylara kaderci yaklaşır,
çektiği olumsuzlukları alın yazısı olarak niteler. Çünkü
gurbete gitmenin en büyük nedeni geçim sıkıntısıdır.
Ekonomik nedenlerle gurbete çıkan erkek, releği suçlar;
felekten yardım bekler.
Bu parçada Neşet Ertaş'la ilgili olarak aşağıdakilerin
hangisine değinilmiştir?
A) Türkülerindeki anlatımına
B) Türkülerinin kurgusuna
C) Türkülerinin evrenselliğine
D) Türkülerinin konusuna
E) Sanattaki kalıcılığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
Neşet Ertaş'ın türkülerinde evinden, yöresinden ayrılan kişinin duygularının öne çıktığını görürüz. Onun türkülerinde halkın sanat gücünü, ulusal konuları ve halkın sosyal hayatından izler görürüz. Gurbetteki kişi, sorunlarını çözemediğinde olaylara kaderci yaklaşır, çektiği olumsuzlukları alın yazısı olarak niteler. Çünkü gurbete gitmenin en büyük nedeni geçim sıkıntısıdır. Ekonomik nedenlerle gurbete çıkan erkek, releği suçlar; felekten yardım bekler. Bu parçada Neşet Ertaş'la ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinilmiştir? A) Türkülerindeki anlatımına B) Türkülerinin kurgusuna C) Türkülerinin evrenselliğine D) Türkülerinin konusuna E) Sanattaki kalıcılığına
A
A
A
TYT
30. Foucault, modernliğin içine doğru şekil alan farklı ve
yeni bilme biçiminin aşamalarından söz ederken Don
Kişot'u, yeni bir yorumla tanımlar. Onun, evinden çıkıp
atıldığı maceralarda yaşadığı şaşkınlık zihnindeki eski
kodlardan kaynaklanmaktadır. Şövalye romanlarının
feodal dünya değerleriyle örülü gerçekliğinde
yaşadığını sansa da artık bambaşka bir gerçeklik
düzleminin eşiğindedir. Bu yeni gerçeklik düzleminde
gördüklerini yorumlamakta zorluk çeken Don Kişot, ne
sanrılar içinde boğulmuş bir hasta ne de düşlerinin
peşinde koşan bir hayalperesttir aslında. O yalnızca,
kesin hatlarını farklılıkların oluşturduğu yeni dünyada
zaten bildiğini düşündüğü benzerlikler üzerinden
yürümeye çalışan bir şaşkındır.
32. Cumhuriyet
Nezihe Mer
gibi çeşitli
gözlemlere
insanların
hayatı her
aileler deg
de onun es
kadınlarının
mücadelec
Toplumun
zengin, fak
Bu parçad
hangisine
Bu parçadan hareketle Don Kişot'la ilgili
aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Birden
A) Eski gerçeklik düzleminde yaşamaktan
çekinmektedir.
B) Modern yaşama ayak uydurmaktan çekinmektedir.
C) kitleler için model olmaktan gitgide
uzaklaşmaktadır.
Benzerlikler ve farklılıklar arasında kalmış birisidir.
E) Toplumsal hesaplaşmayı her şeyin önüne
koymaktadır.
B) Yaşam
verdiğin
C) Eserleri
aldığına
D) Yapıtlan
olduğun
E) Eserlerin
31. insan üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez,
yumurtlamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşan
yakalayacak kadar hızlı koşamaz. Yine de tüm
hayvanların efendisidir. Hayvanları çalıştırır, karşılığında
orir geri
33. Ejderha kan
kırmızı bir si
özelliğinden
özündeki si
olanlara ilaç
iklimde yetiş
ağacın kana
içinde büyü
only
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
A A A TYT 30. Foucault, modernliğin içine doğru şekil alan farklı ve yeni bilme biçiminin aşamalarından söz ederken Don Kişot'u, yeni bir yorumla tanımlar. Onun, evinden çıkıp atıldığı maceralarda yaşadığı şaşkınlık zihnindeki eski kodlardan kaynaklanmaktadır. Şövalye romanlarının feodal dünya değerleriyle örülü gerçekliğinde yaşadığını sansa da artık bambaşka bir gerçeklik düzleminin eşiğindedir. Bu yeni gerçeklik düzleminde gördüklerini yorumlamakta zorluk çeken Don Kişot, ne sanrılar içinde boğulmuş bir hasta ne de düşlerinin peşinde koşan bir hayalperesttir aslında. O yalnızca, kesin hatlarını farklılıkların oluşturduğu yeni dünyada zaten bildiğini düşündüğü benzerlikler üzerinden yürümeye çalışan bir şaşkındır. 32. Cumhuriyet Nezihe Mer gibi çeşitli gözlemlere insanların hayatı her aileler deg de onun es kadınlarının mücadelec Toplumun zengin, fak Bu parçad hangisine Bu parçadan hareketle Don Kişot'la ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) Birden A) Eski gerçeklik düzleminde yaşamaktan çekinmektedir. B) Modern yaşama ayak uydurmaktan çekinmektedir. C) kitleler için model olmaktan gitgide uzaklaşmaktadır. Benzerlikler ve farklılıklar arasında kalmış birisidir. E) Toplumsal hesaplaşmayı her şeyin önüne koymaktadır. B) Yaşam verdiğin C) Eserleri aldığına D) Yapıtlan olduğun E) Eserlerin 31. insan üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, sabanı çekecek gücü yoktur, tavşan yakalayacak kadar hızlı koşamaz. Yine de tüm hayvanların efendisidir. Hayvanları çalıştırır, karşılığında orir geri 33. Ejderha kan kırmızı bir si özelliğinden özündeki si olanlara ilaç iklimde yetiş ağacın kana içinde büyü only
B
Türkçe
7.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde içerikle ilgili bilgi
yoktur?
A) 2020-nin son filmlerinden biri olan bu uyarlama film,
bir savaş gazisiyle tesadüfen karşılaştığı küçük bir
kızın yaşamına odaklanıyor.
B) 81 senelik bir geçmişe sahip olan Tom ve Jerry
serüvenlerine bir yenisi ekleniyor, ikilinin amansız
mücadelesine günümüz modern dünyasında
tanıklık ediyoruz.
C) Colin Thiele'in klasikleşmiş aynı adk öyküsünden
uyarlanan 2019 yapımı Storm Bøy filmi, bir çocuğun
pelikanlarla kurduğu dostluk üzerinden doğa ve
çevre konularına değiniyor/
D) Bir çocuğun hayal dünyasının daha da derinlerine
indiğimiz yapım sayesinde, soğuk bir dünyayı
distopik ögelerle samimi hâle getiren bir hikâye
izliyoruz.
Sanatçının, bu albümünde enstrümanıyla yaşadığı
derin ve güçlü aşk her şarkıda olta olmuş, dinleyeni
kendine çekiyor hatta esir alıyor.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
B Türkçe 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde içerikle ilgili bilgi yoktur? A) 2020-nin son filmlerinden biri olan bu uyarlama film, bir savaş gazisiyle tesadüfen karşılaştığı küçük bir kızın yaşamına odaklanıyor. B) 81 senelik bir geçmişe sahip olan Tom ve Jerry serüvenlerine bir yenisi ekleniyor, ikilinin amansız mücadelesine günümüz modern dünyasında tanıklık ediyoruz. C) Colin Thiele'in klasikleşmiş aynı adk öyküsünden uyarlanan 2019 yapımı Storm Bøy filmi, bir çocuğun pelikanlarla kurduğu dostluk üzerinden doğa ve çevre konularına değiniyor/ D) Bir çocuğun hayal dünyasının daha da derinlerine indiğimiz yapım sayesinde, soğuk bir dünyayı distopik ögelerle samimi hâle getiren bir hikâye izliyoruz. Sanatçının, bu albümünde enstrümanıyla yaşadığı derin ve güçlü aşk her şarkıda olta olmuş, dinleyeni kendine çekiyor hatta esir alıyor.
1. SERİ
PARAGRAF K
17
16. Hayat, bir akıştır dostum. Bütün anlamı da bu akışta. Vanş
değil akış dostum. Burada vanış yok demiyorum; vanş,
hayat değil; o, başka bir boyut, onu bilemiyorum; biliyor gibi
konuşanları, ben anlayamıyorum; bu belki benim eksitim.
Hayat, akışın önüne çıkan engellerle savaşmayı da içeren
bir akış. "Şöyle ya da böyle yaşanmalı." diye kesin ölçülerin
olamayacağını öğreneli çok zaman oldu. Bana göre hayat,
sinirsiz bir oyunlar dizisi ve bu oyunların hepsini, oynayacak
zamanımız yok. Onu değerli kilan da bu. Kendini tanımak
ise "dıştan içe" sessiz bir yolculuktur; anlatılması ve payla-
şılması zor, bazen sadece kokusu alınabilir. Akmakta olan
bir ırmağın aynı zamanda kaynağına doğru yolculuk edebil-
mesi süreci var ya; işte o akan suyun taşlarda, kayalarda,
uçurumlarda oyun oynaması, bu oyunlar sırasında kendini
adım adım tanıması işlerinin tümü dâhildir hayata. Kaynağa
ulaşılamasa da yolculuğa değer, zaten kaynağa ulaşmak
hayatın dışında bir boyuta geçmek demektir. Öyleyse yol-
culuğa devam
Bu parçadaki hayat görüşüyle
Hayat, sonuç odaklı değil süreç odaklıdır.
II. Hayat, kişinin kendini aşama aşama keşfettiği bir ge-
zintidir.
III. Hayat, zamanı amaçların sermayesi olarak kullanma
sanatıdır.
yargılarından hangileri örtüşmektedir?
A) Yalnız !
B) Yalnız 11
I ve 11
D) Il ve III
E) I, II ve III
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
1. SERİ PARAGRAF K 17 16. Hayat, bir akıştır dostum. Bütün anlamı da bu akışta. Vanş değil akış dostum. Burada vanış yok demiyorum; vanş, hayat değil; o, başka bir boyut, onu bilemiyorum; biliyor gibi konuşanları, ben anlayamıyorum; bu belki benim eksitim. Hayat, akışın önüne çıkan engellerle savaşmayı da içeren bir akış. "Şöyle ya da böyle yaşanmalı." diye kesin ölçülerin olamayacağını öğreneli çok zaman oldu. Bana göre hayat, sinirsiz bir oyunlar dizisi ve bu oyunların hepsini, oynayacak zamanımız yok. Onu değerli kilan da bu. Kendini tanımak ise "dıştan içe" sessiz bir yolculuktur; anlatılması ve payla- şılması zor, bazen sadece kokusu alınabilir. Akmakta olan bir ırmağın aynı zamanda kaynağına doğru yolculuk edebil- mesi süreci var ya; işte o akan suyun taşlarda, kayalarda, uçurumlarda oyun oynaması, bu oyunlar sırasında kendini adım adım tanıması işlerinin tümü dâhildir hayata. Kaynağa ulaşılamasa da yolculuğa değer, zaten kaynağa ulaşmak hayatın dışında bir boyuta geçmek demektir. Öyleyse yol- culuğa devam Bu parçadaki hayat görüşüyle Hayat, sonuç odaklı değil süreç odaklıdır. II. Hayat, kişinin kendini aşama aşama keşfettiği bir ge- zintidir. III. Hayat, zamanı amaçların sermayesi olarak kullanma sanatıdır. yargılarından hangileri örtüşmektedir? A) Yalnız ! B) Yalnız 11 I ve 11 D) Il ve III E) I, II ve III
B) Her ins
C) Insti kotologo yönelton, girdigi
D) Birey, bazi çovrelerde die dunyayla baglantı kurmakta
zowanir
Aile baskisi, gençlerin gerçek kimliklerini ortaya
çıkarmalarının önüne geçebilir.
sistemplusyayınlan
36. Saglik hizmeti, öncelikli olduğu kadar pahalı bir hizmettir.
Bina, teknik araç ve yetişmiş eleman ister. Gelişmekte
olan bir ülkenin bu hizmeti istendiği gibi yapması bek-
lenemez. Bu hizmet, başkalarını düşünmeyen belirli bir
varlıklı kesime de bırakılamaz. Bu, toplumsal dayanışma
duygusunu zorunlu kılan bir hizmettir. Hasta olduğumuz-
da bizi iyileştirebilecek bir sağlık hizmeti istiyorsak sağlık
hizmetlerine toplum olarak şimdiden katkıda bulunmak
zorundayız.
1
Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini
söylemesi
beklenmez?
A) Sağlık hizmetlerinde zaman zaman aksaklık yaşan-
ması normaldir.
B) Toplum el ele verip daha güçlü bir sağlık sistemine
kavuşabilir.
C) Maliyetlerin yüksek olması nedeniyle sağlık sektörün-
de iş adamlarının aktif rol oynaması gerekir.
D) İnsanların ilk olarak yapılandırması gereken sistem-
lerden biri, sağlık sistemidir.
E) Sağlık sistemine uzatılacak el için kimse hasta olmayı
beklememelidir
.
>>
mli
an
nir
VIP
deneme
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
B) Her ins C) Insti kotologo yönelton, girdigi D) Birey, bazi çovrelerde die dunyayla baglantı kurmakta zowanir Aile baskisi, gençlerin gerçek kimliklerini ortaya çıkarmalarının önüne geçebilir. sistemplusyayınlan 36. Saglik hizmeti, öncelikli olduğu kadar pahalı bir hizmettir. Bina, teknik araç ve yetişmiş eleman ister. Gelişmekte olan bir ülkenin bu hizmeti istendiği gibi yapması bek- lenemez. Bu hizmet, başkalarını düşünmeyen belirli bir varlıklı kesime de bırakılamaz. Bu, toplumsal dayanışma duygusunu zorunlu kılan bir hizmettir. Hasta olduğumuz- da bizi iyileştirebilecek bir sağlık hizmeti istiyorsak sağlık hizmetlerine toplum olarak şimdiden katkıda bulunmak zorundayız. 1 Bu parçanın yazarının aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenmez? A) Sağlık hizmetlerinde zaman zaman aksaklık yaşan- ması normaldir. B) Toplum el ele verip daha güçlü bir sağlık sistemine kavuşabilir. C) Maliyetlerin yüksek olması nedeniyle sağlık sektörün- de iş adamlarının aktif rol oynaması gerekir. D) İnsanların ilk olarak yapılandırması gereken sistem- lerden biri, sağlık sistemidir. E) Sağlık sistemine uzatılacak el için kimse hasta olmayı beklememelidir . >> mli an nir VIP deneme
23 - 24. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Destan devri edebiyatında şiir sazla söylenir. Henüz yazi
yokken yüzyıllarca, sazla ve sözle söylenen bu şiir, Türk tan
geleneği o kadar köklüdür ki asırlarca taşlara kazınan yazi-
hinde bir sözlü edebiyat geleneği kurmuştur. Sözlü edebiyat
lar, Islamiyet'ten sonra aydınların yazdığı kütüphaneler dolu-
su yazmalar, şiir divanları, halk şiirinin geçirildiği cönkler, ni-
hayet Türk topraklarında matbaanin gelişmesi; özellikle halk
arasında sazlarla dile getirilen bu sözlü geleneği durdurama-
mıştır. Bugün hâlâ halk içinde yazıya geçmeden önce saz-
la söylenen şiir, bu kadar eski ve bu kadar köklü bir gelene-
ğe bağlıdır. O kadar ki milletin karakterini öğrenmek isteyen-
ler için geleneğe bu ölçüde bağlılık dikkat çekici bir özelliktir.
23. Bu parçada anlatılmak istenen asit düsünce aşağıdaki-
lerden hangisidir?
Sözü edebiyatta eserler, sözle ve sazla oluşturulmuştur.
B) Sözlü edebiyat, çok sağlam temellere oturtulmuştur.
Sözlü edebiyat ürünlerinin birçoğu, sonradan yazıya ge-
çirilmiştir.
D) Sözlü edebiyat, kendisinden sonra ortaya çıkan edebi-
yatlara kaynaklik etmiştir.
E) Yazının icadı ve matbaa, köklü ve eski sözlü edebiyatın
devamına engel olamamıştır.
24. Bu parçadan sözlü edebiyatla ilgili aşağıdakilerden han-
gisine ulaşılamaz?
A) Destan devri edebiyatı da dendiğine
B) Ürünlerine sazla eşlik edildiğine
C) Şiirlerinin "cönk" adı verilen eserde toplandığına
D) Kalıcı olduğuna
E) Çok eskilere dayandığına
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
23 - 24. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Destan devri edebiyatında şiir sazla söylenir. Henüz yazi yokken yüzyıllarca, sazla ve sözle söylenen bu şiir, Türk tan geleneği o kadar köklüdür ki asırlarca taşlara kazınan yazi- hinde bir sözlü edebiyat geleneği kurmuştur. Sözlü edebiyat lar, Islamiyet'ten sonra aydınların yazdığı kütüphaneler dolu- su yazmalar, şiir divanları, halk şiirinin geçirildiği cönkler, ni- hayet Türk topraklarında matbaanin gelişmesi; özellikle halk arasında sazlarla dile getirilen bu sözlü geleneği durdurama- mıştır. Bugün hâlâ halk içinde yazıya geçmeden önce saz- la söylenen şiir, bu kadar eski ve bu kadar köklü bir gelene- ğe bağlıdır. O kadar ki milletin karakterini öğrenmek isteyen- ler için geleneğe bu ölçüde bağlılık dikkat çekici bir özelliktir. 23. Bu parçada anlatılmak istenen asit düsünce aşağıdaki- lerden hangisidir? Sözü edebiyatta eserler, sözle ve sazla oluşturulmuştur. B) Sözlü edebiyat, çok sağlam temellere oturtulmuştur. Sözlü edebiyat ürünlerinin birçoğu, sonradan yazıya ge- çirilmiştir. D) Sözlü edebiyat, kendisinden sonra ortaya çıkan edebi- yatlara kaynaklik etmiştir. E) Yazının icadı ve matbaa, köklü ve eski sözlü edebiyatın devamına engel olamamıştır. 24. Bu parçadan sözlü edebiyatla ilgili aşağıdakilerden han- gisine ulaşılamaz? A) Destan devri edebiyatı da dendiğine B) Ürünlerine sazla eşlik edildiğine C) Şiirlerinin "cönk" adı verilen eserde toplandığına D) Kalıcı olduğuna E) Çok eskilere dayandığına
4.
aşağıda-
John Steinbeck'in çağımızın toplumsal ve insani mesele
lerini ustalıkla resmettiği Fareler ve insanlar adlı eseri
modern dünya edebiyatının başyapıtları arasında yer alır.
Bu eser tiyatroya uyarlandığında, dünyanın pek çok ülke-
sinde sahnelendi, filme çekildi ve TV filmi yapıldı. Psikolo-
jik ağırlıklı oyun, Amerika Drama Eleştirmenleri Ödülü'nü
kazandı.
prak dök-
in su ve
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarıla-
maz?
HIZ VE RENK YAYINLARI
raçların
A) Fareler ve insanlar, Amerikan edebiyatının önemli
eserleri arasındadır.
?.
B) Fareler ve insanlar farklı sanat dallarında kendini gös-
termiştir.
uza-
daha
orak-
C) Sanatçı, bütün eserlerinde toplumsal ve psikolojik so-
runları ele almıştır. X
D) Fareler ve insanlar görsel sanatlara da uyarlanmıştır.
E) Fareler ve insanların tiyatro uyarlaması ödül kazan-
.
mıştır.
TÜRKCE - UNIVERSITE HAZIRLIK
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
4. aşağıda- John Steinbeck'in çağımızın toplumsal ve insani mesele lerini ustalıkla resmettiği Fareler ve insanlar adlı eseri modern dünya edebiyatının başyapıtları arasında yer alır. Bu eser tiyatroya uyarlandığında, dünyanın pek çok ülke- sinde sahnelendi, filme çekildi ve TV filmi yapıldı. Psikolo- jik ağırlıklı oyun, Amerika Drama Eleştirmenleri Ödülü'nü kazandı. prak dök- in su ve Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarıla- maz? HIZ VE RENK YAYINLARI raçların A) Fareler ve insanlar, Amerikan edebiyatının önemli eserleri arasındadır. ?. B) Fareler ve insanlar farklı sanat dallarında kendini gös- termiştir. uza- daha orak- C) Sanatçı, bütün eserlerinde toplumsal ve psikolojik so- runları ele almıştır. X D) Fareler ve insanlar görsel sanatlara da uyarlanmıştır. E) Fareler ve insanların tiyatro uyarlaması ödül kazan- . mıştır. TÜRKCE - UNIVERSITE HAZIRLIK
SZRETİM
2020
ORTAÖĞRETİM
e kıraç arazinin
yalin
eski fotoğraflarında
ekici bir sunumu
olmadan önce Anka.
Egözler önüne seri
uzun yıllar boyunca
Earihî süreçlere ba
4. Fotoğrafın
lanmasını
Ancak ha
birlikte ga
hayat yokmuş
gibi
ve haber
likler göz
gibi takip edilebilir
.
Kisa bir zaman di.
kalabaligiyla bu
ması ise hayret
ri de Ankara ro
z konusu issiz
manda
yaşam
hayat koştur-
Si bir şekilde
3. Hayvan destekli tedaviler (HDT), bir
hayvanın doğrudan tedaviye veya var
olan başka bir tedaviye destek amacıy-
la kullanılması olarak tanımlanıyor. Ge-
nellikle psikolojik sorunların tedavisinde
kullanılan bu yöntemin işe yarayıp ya-
ramadığı ise tartışmalı bir konu. Çoğu
çalışmada HDT'de kaydedilen geliş-
menin hayvanların tedavi gücünden
mi, yoksa zaman içinde oluşan birikimli
ilerlemeden mi kaynaklandığı açıkla-
namiyor. Ayrıca tedavisinde HDT'den
yararlanılan hastaların psikolojilerinde-
ki iyileşmenin hayvanlarla vakit geçir-
meye bağlı geçici bir durum mu yoksa
hastalık belirtilerinin kalıcı olarak yok
edilmesinin göstergesi mi olduğu da
tam olarak saptanamıyor.
metnini a
line gelir
dan bek!
çekliğiyl
manipül
olması
doğru
olur. Ha
önce g
lar elle
tekleni
h
zamar
$ cümleler
kışını boz
mümk
Bu pa
Muygu
YEDIIKLIM
E) V
raflar
gisi
AY
re
Bu parçaya göre HDT ile ilgili temel
sorun aşağıdakilerden hangisidir?
A) Uygulanan yöntemin hastadan has-
taya değişkenlik göstermesi
B) Etkisinin bilimsel yöntemlerle tam
olarak ortaya konulamaması
C) Hangi hastalıklarda daha etkili ola-
cağının belirlenememesi
D) Tedavinin, hastaların hayvanlara
karşı tutumlarından etkilenmesi
E) Genellikle doğrudan tedaviye des-
tek amacıyla tercih edilmesi
B) K
C) !
D)
E)
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
SZRETİM 2020 ORTAÖĞRETİM e kıraç arazinin yalin eski fotoğraflarında ekici bir sunumu olmadan önce Anka. Egözler önüne seri uzun yıllar boyunca Earihî süreçlere ba 4. Fotoğrafın lanmasını Ancak ha birlikte ga hayat yokmuş gibi ve haber likler göz gibi takip edilebilir . Kisa bir zaman di. kalabaligiyla bu ması ise hayret ri de Ankara ro z konusu issiz manda yaşam hayat koştur- Si bir şekilde 3. Hayvan destekli tedaviler (HDT), bir hayvanın doğrudan tedaviye veya var olan başka bir tedaviye destek amacıy- la kullanılması olarak tanımlanıyor. Ge- nellikle psikolojik sorunların tedavisinde kullanılan bu yöntemin işe yarayıp ya- ramadığı ise tartışmalı bir konu. Çoğu çalışmada HDT'de kaydedilen geliş- menin hayvanların tedavi gücünden mi, yoksa zaman içinde oluşan birikimli ilerlemeden mi kaynaklandığı açıkla- namiyor. Ayrıca tedavisinde HDT'den yararlanılan hastaların psikolojilerinde- ki iyileşmenin hayvanlarla vakit geçir- meye bağlı geçici bir durum mu yoksa hastalık belirtilerinin kalıcı olarak yok edilmesinin göstergesi mi olduğu da tam olarak saptanamıyor. metnini a line gelir dan bek! çekliğiyl manipül olması doğru olur. Ha önce g lar elle tekleni h zamar $ cümleler kışını boz mümk Bu pa Muygu YEDIIKLIM E) V raflar gisi AY re Bu parçaya göre HDT ile ilgili temel sorun aşağıdakilerden hangisidir? A) Uygulanan yöntemin hastadan has- taya değişkenlik göstermesi B) Etkisinin bilimsel yöntemlerle tam olarak ortaya konulamaması C) Hangi hastalıklarda daha etkili ola- cağının belirlenememesi D) Tedavinin, hastaların hayvanlara karşı tutumlarından etkilenmesi E) Genellikle doğrudan tedaviye des- tek amacıyla tercih edilmesi B) K C) ! D) E)
3.
B
Tarih boyunca pek çok anlatıcı olmuş. Hele edebiyat
dönemlerinin ilk zamanlarında çokça rastlanmış bu
anlatıcılara. Başarılı olanlar devam etmiş işlerini yap-
maya. Ancak bu başarıyı dilaltı edebildikleri sürece ya-
kalayabilmişler ve devam ettirebilmişler. Bunu yapa-
mayanlar da sabun köpüğü misali yok olup gitmişler.
Bu parçada geçen “dilaltı etmek” sözü ile anlatılmak
istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Anlatılanların ilgiyle takip edilmesini sağlamak
B) Dinleyenlerin dikkatini sürekli açık tutmak
C) Anlatmak istediklerini satır aralarına yedirmek
D) Anlatılanlara dinleyicinin de katılmasını sağlamak
E) Dinleyicinin anlatılanlara inanmasını sağlamak
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
3. B Tarih boyunca pek çok anlatıcı olmuş. Hele edebiyat dönemlerinin ilk zamanlarında çokça rastlanmış bu anlatıcılara. Başarılı olanlar devam etmiş işlerini yap- maya. Ancak bu başarıyı dilaltı edebildikleri sürece ya- kalayabilmişler ve devam ettirebilmişler. Bunu yapa- mayanlar da sabun köpüğü misali yok olup gitmişler. Bu parçada geçen “dilaltı etmek” sözü ile anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Anlatılanların ilgiyle takip edilmesini sağlamak B) Dinleyenlerin dikkatini sürekli açık tutmak C) Anlatmak istediklerini satır aralarına yedirmek D) Anlatılanlara dinleyicinin de katılmasını sağlamak E) Dinleyicinin anlatılanlara inanmasını sağlamak
TYT
Türkçe Testi
37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
39
Çin tibbinda hastalıkların sebepleri içsel ve dışsal olmak üze-
re ikiye ayrılır. İç sebepler duygularımız; diş sebepler ise rüz-
går, sıcak, soğuk, nem gibi çevrenin bedenimiz üzerindeki et-
kileridir. Modern tipta duyguların organlar üzerindeki etkisi
ikincil plandayken ilk kez Çin tibbinda duygular, iç organların
işlevleri açısından öncelikli görülür. Nasıl ki dışsal sebepler
aşırılaştığı zaman hem doğada hem de insanda hasara yol
açıyorsa duygusal durumlar da uzun süreli ve şiddetli olduk-
larında hastalık yapıcıdırlar. Bu anlayışa göre her duygu, ken-
disiyle ilgili organi etkiler. Bu görüş, duygu ile organ arasın-
da kurulan felsefi çıkarımlara dayanır. Öfkenin özellikle kara-
ciğeri etkilediği, stresin ve kırgınlığın kalbi yorduğu, bu tibbi
bakışın modern tipta da karşılık bulan tezlerindendir.
İnsar
sing,
deni
sel a
yan
taraf
di. Ş
proce
rinin
geçi
giye
katt
riz.
yen
kun
sağ
kat!
ma
ker
37. Bu parçadan Çin tıbbı ile ilgili olarak aşağıdakilerden
hangisine ulaşılamaz?
39. Bu
gig
r
A)
B
ANDüşünsel temelleri olan tibbi açıklamalara başvurduğuna
B) Günümüz tibbinda kabul gören iddiaları olduğuna
C) Duyguların, organların çalışma sistemi üzerindeki etki-
lerini dikkate aldığına
D: İc ve dış kaynaklı hastalıklar için farklı tedavi çözümleri
sunduğuna
E) Doğadaki denge ile insan sağlığı arasında ilişki kurdu-
ğuna
38. Bu parçadan hareketle
Duyguların
Lise Türkçe
Paragrafta Konu-Ana Düşünce
TYT Türkçe Testi 37. - 38. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 39 Çin tibbinda hastalıkların sebepleri içsel ve dışsal olmak üze- re ikiye ayrılır. İç sebepler duygularımız; diş sebepler ise rüz- går, sıcak, soğuk, nem gibi çevrenin bedenimiz üzerindeki et- kileridir. Modern tipta duyguların organlar üzerindeki etkisi ikincil plandayken ilk kez Çin tibbinda duygular, iç organların işlevleri açısından öncelikli görülür. Nasıl ki dışsal sebepler aşırılaştığı zaman hem doğada hem de insanda hasara yol açıyorsa duygusal durumlar da uzun süreli ve şiddetli olduk- larında hastalık yapıcıdırlar. Bu anlayışa göre her duygu, ken- disiyle ilgili organi etkiler. Bu görüş, duygu ile organ arasın- da kurulan felsefi çıkarımlara dayanır. Öfkenin özellikle kara- ciğeri etkilediği, stresin ve kırgınlığın kalbi yorduğu, bu tibbi bakışın modern tipta da karşılık bulan tezlerindendir. İnsar sing, deni sel a yan taraf di. Ş proce rinin geçi giye katt riz. yen kun sağ kat! ma ker 37. Bu parçadan Çin tıbbı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? 39. Bu gig r A) B ANDüşünsel temelleri olan tibbi açıklamalara başvurduğuna B) Günümüz tibbinda kabul gören iddiaları olduğuna C) Duyguların, organların çalışma sistemi üzerindeki etki- lerini dikkate aldığına D: İc ve dış kaynaklı hastalıklar için farklı tedavi çözümleri sunduğuna E) Doğadaki denge ile insan sağlığı arasında ilişki kurdu- ğuna 38. Bu parçadan hareketle Duyguların