Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Lise Türkçe Soruları

TYT, AYT, YKS, LGS, KPSS, ALES hazırlık sürecinde dilediğin dersten soru çözüm desteği almak ister misin? Kunduz’a sorularını sor, alanında uzman eğitmenler cevaplasın.
24-25. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız.
Çok dostunuz varsa dostunuz yok demektir. Kimileri önlerine
her çıkana "dostum" demeyi alışkanlık edinmiştir. Ben, zaman
zaman bunun tedirginliğini yaşamışımdır. Hele iki kere yüzünü
gördüğüm adam, üçüncüde uydurma bir dostluk gösterisine
kalktı mı tepem atar. Aristoteles "Insan dostunu birlikte epeyce
tuz yedikten sonra anlar ancak." demiş. Birine dost demek için
onunla bir geçmişiniz olacak. Üç günde dost olursanız altı gün-
de düşman olabilirsiniz. Dostluk, eskidikçe güzelleşecek; bu
arada içine küçük bir olumsuzluk bile karışmayacak. Bu yüz-
den bencillerin, hırslıların, kendini beğenmişlerin, kendine aşırı
güvenenlerin, cimrilerin kumaşı dost olmak için elverişli değil-
dir. Dostluk dediğimiz zenginlik ancak sağlam kişilikler üzerine
kurulabilir. Zayıf kişilikli kimseler, çok isteseler de dost olmayı
beceremezler. Her şey çok iyi gidiyor derken bir de bakarsınız
işler karışıvermiş.
26.
24. Bu parçadaki altı çizili cümlede anlatılmak istenen
aşağıdakilerin hangisidir?
A Yemeği paylaşmak
8) Birlikte zaman geçirmek
Birçok olumsuzlukla karşılaşmak
D) Kimi sorunları çözmek
E Güveni boşa çıkarmak
Lise Türkçe
Anı Türü
24-25. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Çok dostunuz varsa dostunuz yok demektir. Kimileri önlerine her çıkana "dostum" demeyi alışkanlık edinmiştir. Ben, zaman zaman bunun tedirginliğini yaşamışımdır. Hele iki kere yüzünü gördüğüm adam, üçüncüde uydurma bir dostluk gösterisine kalktı mı tepem atar. Aristoteles "Insan dostunu birlikte epeyce tuz yedikten sonra anlar ancak." demiş. Birine dost demek için onunla bir geçmişiniz olacak. Üç günde dost olursanız altı gün- de düşman olabilirsiniz. Dostluk, eskidikçe güzelleşecek; bu arada içine küçük bir olumsuzluk bile karışmayacak. Bu yüz- den bencillerin, hırslıların, kendini beğenmişlerin, kendine aşırı güvenenlerin, cimrilerin kumaşı dost olmak için elverişli değil- dir. Dostluk dediğimiz zenginlik ancak sağlam kişilikler üzerine kurulabilir. Zayıf kişilikli kimseler, çok isteseler de dost olmayı beceremezler. Her şey çok iyi gidiyor derken bir de bakarsınız işler karışıvermiş. 26. 24. Bu parçadaki altı çizili cümlede anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A Yemeği paylaşmak 8) Birlikte zaman geçirmek Birçok olumsuzlukla karşılaşmak D) Kimi sorunları çözmek E Güveni boşa çıkarmak
3. Uçaklar beklenmedik şekilde türbülansa girebilir ve bu
durum emniyet kemerlerinin takılı olmadığı durumlarda
yolcuların yaralanmasına neden olabilir.
Bu metindeki altı çizili sözcüklerden hangisi fiilimsi ola-
rak kullanılmamıştır?
beklenmedik
Colmadığı
B) girebilir
Dyaralanmasına
33
Lise Türkçe
Fiilimsiler
3. Uçaklar beklenmedik şekilde türbülansa girebilir ve bu durum emniyet kemerlerinin takılı olmadığı durumlarda yolcuların yaralanmasına neden olabilir. Bu metindeki altı çizili sözcüklerden hangisi fiilimsi ola- rak kullanılmamıştır? beklenmedik Colmadığı B) girebilir Dyaralanmasına 33
25. ilk Çağ'da Mısır Uygarlığı'ndan günümüze kadar ula-
şan ve babadan oğula öğüt niteliğini taşıyan bir bel-
gede "Sen yazıyı yüreğine yerleştir, yerleştir ki ken-
dini ağır işten koru ve ayrıcalıklı bir konuma yerleş
Elinde yazıcın var mı yok mu? İşte artık seni, kürek
tutan elden ayıran bu tılsım olacak..." biçiminde ifade-
ler yer almıştır.
Bu belgeye bakarak;
1. Yazıcılık seçkin bir meslek, yazı saygın bir uğra-
şıdır. V
Mısır'da toplumsal iş bölümü görülmüştür.
Yazıcılar sihir ve büyü işleri ile de uğraşmıştır.
yargılardan hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
M
B)
D) I ve II
Yalnız
Yalnız III
LEI, II ve III
2
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
25. ilk Çağ'da Mısır Uygarlığı'ndan günümüze kadar ula- şan ve babadan oğula öğüt niteliğini taşıyan bir bel- gede "Sen yazıyı yüreğine yerleştir, yerleştir ki ken- dini ağır işten koru ve ayrıcalıklı bir konuma yerleş Elinde yazıcın var mı yok mu? İşte artık seni, kürek tutan elden ayıran bu tılsım olacak..." biçiminde ifade- ler yer almıştır. Bu belgeye bakarak; 1. Yazıcılık seçkin bir meslek, yazı saygın bir uğra- şıdır. V Mısır'da toplumsal iş bölümü görülmüştür. Yazıcılar sihir ve büyü işleri ile de uğraşmıştır. yargılardan hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I M B) D) I ve II Yalnız Yalnız III LEI, II ve III 2
Esimum Net Stratejisi
uğun-
tma-
yor-
ktir.
lin-
1?
7-
(1) Her öykü bir insan araştırmasıdır. (II) Türk öykücünün bu-
gün geldiği araştırma kabiliyeti gençler tarafından yaşatıl-
makta, öyküden öyküye, kitaptan kitaba çok zengin geçiş-
kenlikler hâlinde varlığını sürdürmektedir. (III) Her zaman
bir edebiyatun canlılık kadar sağlığının da öyküde barındığı-
na inandım. Adeta öykü, şiire ve romana can suyu taşı-
makla kalmıyor sürekli onlardan da besleniyor. (V) Öykücü-
ler ve kitapları bu bağlamda benim özel ve yakın okuma ala-
nima dâhil hep.
Numaralandırılmış cümlelerin hangisinden sonra “Bu, öy-
kü sanatının şiir ile roman arasındaki o çok kritik yerde dur-
masından kaynaklanıyor." cümlesi getirilebilir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
3.
E) V
Lise Türkçe
1960 Sonrası Toplumcu Eğilimleri Yansıtan Şiir Temsilcileri
Esimum Net Stratejisi uğun- tma- yor- ktir. lin- 1? 7- (1) Her öykü bir insan araştırmasıdır. (II) Türk öykücünün bu- gün geldiği araştırma kabiliyeti gençler tarafından yaşatıl- makta, öyküden öyküye, kitaptan kitaba çok zengin geçiş- kenlikler hâlinde varlığını sürdürmektedir. (III) Her zaman bir edebiyatun canlılık kadar sağlığının da öyküde barındığı- na inandım. Adeta öykü, şiire ve romana can suyu taşı- makla kalmıyor sürekli onlardan da besleniyor. (V) Öykücü- ler ve kitapları bu bağlamda benim özel ve yakın okuma ala- nima dâhil hep. Numaralandırılmış cümlelerin hangisinden sonra “Bu, öy- kü sanatının şiir ile roman arasındaki o çok kritik yerde dur- masından kaynaklanıyor." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III D) IV 3. E) V
Maksimum Net Stratejisi
m ve med-
itle iletişim
ardından
etkiler ar-
tahmin
1) Rad-
şaşkın-
lamak-
algala-
oluy-
irinin
a da
Üs-
mizi
IZ.
(1) Yoksul insanlar, temel maddî ihtiyaçlarını yeterince karşıla-
yamadıkları için yoksulluk önemli bir sosyal risk türüdür. Di-
ğer taraftan yoksulluk, toplumsal değerleri de tahrip etme po-
tansiyeline sahip olduğu için ahlaki bir risk türüdür. (III) Insan-
birçok yönüyle ortaya çıkmıştır. (M) Elbette sivil hayatta her
lık tarihinin en eski sosyal eylem biçimi olarak yardımlaşma,
yardımlaşma, sosyal korumaya yönelik olmamıştır. (V) Sosyal
koruma ile gerek ekonomik gerek sosyokültürel açıdan toplu-
mun beklentilerine cevap veremeyen ve uyum sorunu yaşayan
mağdur insanların kendi gayret ve çabalarıyla toplum hayatı-
na anlamlı bir şekilde tam olarak katılmaları arzu edilmektedir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden ön-
ce "Dolayısıyla yoksullukla mücadelenin hem kamusal sos-
yal yardım hem de sosyal pedagojik yöntemlerle yürütülmesi
gerekmektedir." cümlesi getirilebilir?
B) II
C) III
3.
A) I
D) IV
E) V
1.
11.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
Maksimum Net Stratejisi m ve med- itle iletişim ardından etkiler ar- tahmin 1) Rad- şaşkın- lamak- algala- oluy- irinin a da Üs- mizi IZ. (1) Yoksul insanlar, temel maddî ihtiyaçlarını yeterince karşıla- yamadıkları için yoksulluk önemli bir sosyal risk türüdür. Di- ğer taraftan yoksulluk, toplumsal değerleri de tahrip etme po- tansiyeline sahip olduğu için ahlaki bir risk türüdür. (III) Insan- birçok yönüyle ortaya çıkmıştır. (M) Elbette sivil hayatta her lık tarihinin en eski sosyal eylem biçimi olarak yardımlaşma, yardımlaşma, sosyal korumaya yönelik olmamıştır. (V) Sosyal koruma ile gerek ekonomik gerek sosyokültürel açıdan toplu- mun beklentilerine cevap veremeyen ve uyum sorunu yaşayan mağdur insanların kendi gayret ve çabalarıyla toplum hayatı- na anlamlı bir şekilde tam olarak katılmaları arzu edilmektedir. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden ön- ce "Dolayısıyla yoksullukla mücadelenin hem kamusal sos- yal yardım hem de sosyal pedagojik yöntemlerle yürütülmesi gerekmektedir." cümlesi getirilebilir? B) II C) III 3. A) I D) IV E) V 1. 11.
Mai ve Siyah
dolaştıktan sonra -bahçenin böyle yan ve tenha bir yerinde
pineklemektense- ortalarda bir yerde oturmak istemişlerdi.
Hatta Ali Şekip ziyafetin eksiksiz olması için nargile ısmarla-
yacağını imtiyaz sahibine hemen ima bile etmişti.
Ahmet Cemil müsaade istedi. O, aydınlık ve kalabalık bir
yere, şu gizli ve yarı karanlık yeri üstün tutuyor; ayaklarının
altına serilen Haliç'in ve İstanbul'un aydınlık bir sema altında
manzarasına karşı düşünmek istiyordu.
Lise Türkçe
İsim Tamlamaları
Mai ve Siyah dolaştıktan sonra -bahçenin böyle yan ve tenha bir yerinde pineklemektense- ortalarda bir yerde oturmak istemişlerdi. Hatta Ali Şekip ziyafetin eksiksiz olması için nargile ısmarla- yacağını imtiyaz sahibine hemen ima bile etmişti. Ahmet Cemil müsaade istedi. O, aydınlık ve kalabalık bir yere, şu gizli ve yarı karanlık yeri üstün tutuyor; ayaklarının altına serilen Haliç'in ve İstanbul'un aydınlık bir sema altında manzarasına karşı düşünmek istiyordu.
simleri herkes ya-
amalarını yönelt-
sal ifade gücüy-
sanat eseri di-
bu bakış açı-
1, belli kural-
k duyguları-
aki ressa-
algıladığı
er, sezgi-
n istek-
rir. Bu
eder.
E) VI
çıdan
oşul-
pazi
la-
la
266
A) I
Pek çok öğrenci, sınavla birlikte kişilik varlığının değerlendi-
rilmediğini düşünür. Oysa sınavda değerlendirilen onun belli
bir alandaki bilgisidir. "Bizi insanlar ve olaylar üzmez. Biz on-
ların bizi üzeceklerini düşünerek kendimizi üzeriz." diyor Al-
ve eylemleri tetikler. Olaylar hakkında olumsuz inançlar zih-
bert Ellis. İşte, kaygı bu inanışların neden olduğu duyguları
ne yerleşmeye başlar. Sınav kaygısı, beyinde öğrenmek için
gerekli olan protein zincirinin oluşumunu engeller. Akıl yürüt-
me ve soyut düşünme etkinliklerini bozar. Bu nedenle de yük-
sek sınav kaygısı, başarısızlığın temel nedenlerindendir ve
özellikle orta zekâ düzeyindeki öğrenciler üzerinde daha etki-
lidir. Sınava hazırlanan bir genç, öğrenme ve başarı için ge-
rekli olan düzeyde kaygıya sahiptir. Kaygıyı azaltmak için ne-
fes egzersizleri, fiziksel aktiviteler gibi uygulamalar yapılabi-
lir. Öğrencinin yakın çevresinin ve özellikle öğretmenlerinin
onun kaygısını artıracak davranışlardan kaçınmaları gerekir.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han-
gisi söylenemez?
A) Tanık gösterilmiştir.
B) Nesnel anlatımdan yararlanılmıştır.
C) Devrik cümleler kullanılmıştır.
D) Karşılaştırma yapılmıştır.
E) Önerilere yer verilmiştir.
Lise Türkçe
1980 Sonrası Türk Şiirinin Temsilcileri
simleri herkes ya- amalarını yönelt- sal ifade gücüy- sanat eseri di- bu bakış açı- 1, belli kural- k duyguları- aki ressa- algıladığı er, sezgi- n istek- rir. Bu eder. E) VI çıdan oşul- pazi la- la 266 A) I Pek çok öğrenci, sınavla birlikte kişilik varlığının değerlendi- rilmediğini düşünür. Oysa sınavda değerlendirilen onun belli bir alandaki bilgisidir. "Bizi insanlar ve olaylar üzmez. Biz on- ların bizi üzeceklerini düşünerek kendimizi üzeriz." diyor Al- ve eylemleri tetikler. Olaylar hakkında olumsuz inançlar zih- bert Ellis. İşte, kaygı bu inanışların neden olduğu duyguları ne yerleşmeye başlar. Sınav kaygısı, beyinde öğrenmek için gerekli olan protein zincirinin oluşumunu engeller. Akıl yürüt- me ve soyut düşünme etkinliklerini bozar. Bu nedenle de yük- sek sınav kaygısı, başarısızlığın temel nedenlerindendir ve özellikle orta zekâ düzeyindeki öğrenciler üzerinde daha etki- lidir. Sınava hazırlanan bir genç, öğrenme ve başarı için ge- rekli olan düzeyde kaygıya sahiptir. Kaygıyı azaltmak için ne- fes egzersizleri, fiziksel aktiviteler gibi uygulamalar yapılabi- lir. Öğrencinin yakın çevresinin ve özellikle öğretmenlerinin onun kaygısını artıracak davranışlardan kaçınmaları gerekir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakilerden han- gisi söylenemez? A) Tanık gösterilmiştir. B) Nesnel anlatımdan yararlanılmıştır. C) Devrik cümleler kullanılmıştır. D) Karşılaştırma yapılmıştır. E) Önerilere yer verilmiştir.
Mai ve Siyah
konuşmacının inancıyla gülümseyen dudaklarını fincana
uzattı. Sözünde mahsus gecikiyormuşçasına kahvesinden
uzun bir yudum içti, sonra dedi ki:
"Hüseyin Nazmi'yi hor görmek için sebep arayanları anla-
mıyorum. Her gün kucak kucak önünüze yığdığı o bediaları,
edebiyat binasının o yeni esaslarını görmemek için insanın
gözlerini kapaması, bugün kaleminden taşan zafer çığlığını
işitmemesi için insanın kulaklarını tıkaması gerekir.
Latifelerle onu durdurmak istiyorsanız, boş fikir! Görmüyor
musunuz ki bugün dehasının pınarı köpürmüş bir nehir gibi
akıyor; ileriye, daima ileriye akıyor!.. Onun coşkun dalgaları-
na set mi çekebileceksiniz?.. Anlamıyor musunuz ki, müm-
kün değil! O, en saf kaynaklardan kuvvet alarak, en yüksek
tepelerden atlayarak, en gönül okşayan vadilerden dolaşa-
rak, en temiz kayalardan süzülerek büyüye büyüye yükseldi.
Düşmanları biraz ağızlarını açsalar boğulacaklar..."
Saib -kisa, zayıf, kuru çocuk- hazzından ellerini ovuyor-
du. Sait dayanamadı, arkadaşı Raci'den ayrıldı:
"Evet!" dedi.
Ali Şekip gizlice Raci'yi gösterdi: Raci, kinden, kıskançlık-
tan meydana gelen bir hisle sanki boğuluyordu.
Ahmet Cemil ince parmaklarıyla yumuşak sarı saçlarını
taradı; gözleri yarı kaybolmuş, aklına aniden doğan bir
düşünce dalgasıyla tutuşmuş kadar parlak çehresi -lamba-
nın ışığıyla yarı gölgeli bir tablo şeklinde, kendisini dinleyen,
bütün sözlerine iştirak ettikleri gözlerinden okunan bu arka-
daşlarının karşısında- Raci'ye yarı dönük ve yarı ona söyler
bir vaziyette devam etti:
- 23-
Lise Türkçe
İsim Tamlamaları
Mai ve Siyah konuşmacının inancıyla gülümseyen dudaklarını fincana uzattı. Sözünde mahsus gecikiyormuşçasına kahvesinden uzun bir yudum içti, sonra dedi ki: "Hüseyin Nazmi'yi hor görmek için sebep arayanları anla- mıyorum. Her gün kucak kucak önünüze yığdığı o bediaları, edebiyat binasının o yeni esaslarını görmemek için insanın gözlerini kapaması, bugün kaleminden taşan zafer çığlığını işitmemesi için insanın kulaklarını tıkaması gerekir. Latifelerle onu durdurmak istiyorsanız, boş fikir! Görmüyor musunuz ki bugün dehasının pınarı köpürmüş bir nehir gibi akıyor; ileriye, daima ileriye akıyor!.. Onun coşkun dalgaları- na set mi çekebileceksiniz?.. Anlamıyor musunuz ki, müm- kün değil! O, en saf kaynaklardan kuvvet alarak, en yüksek tepelerden atlayarak, en gönül okşayan vadilerden dolaşa- rak, en temiz kayalardan süzülerek büyüye büyüye yükseldi. Düşmanları biraz ağızlarını açsalar boğulacaklar..." Saib -kisa, zayıf, kuru çocuk- hazzından ellerini ovuyor- du. Sait dayanamadı, arkadaşı Raci'den ayrıldı: "Evet!" dedi. Ali Şekip gizlice Raci'yi gösterdi: Raci, kinden, kıskançlık- tan meydana gelen bir hisle sanki boğuluyordu. Ahmet Cemil ince parmaklarıyla yumuşak sarı saçlarını taradı; gözleri yarı kaybolmuş, aklına aniden doğan bir düşünce dalgasıyla tutuşmuş kadar parlak çehresi -lamba- nın ışığıyla yarı gölgeli bir tablo şeklinde, kendisini dinleyen, bütün sözlerine iştirak ettikleri gözlerinden okunan bu arka- daşlarının karşısında- Raci'ye yarı dönük ve yarı ona söyler bir vaziyette devam etti: - 23-
endi-
belli
on-
Al-
ari
h-
n
6.
Büyük bir müzik yapıtına benzeyen büyük edebiyat yapıtı,
okurun ya da dinleyicinin ruhu önünden akıp gider. Tıpkı belli
bir süresi olan bir olayın zaman içinde oluşup geçmesi gibidir
bu. Okurun ya da dinleyicinin temel ögeleri atlamadan bir
pıtı yakalaması, kavraması önemlidir. Bunun için de genel iz-
ya-
lenimin, alıcının bilincinde bir tek titreşim uyandıracak ve ya-
piti bütünlüğüyle doğrudan duymasını sağlayacak güçte ve
ölçüde tutarlı olması gerekir. Bu unsurlar dikkate alınarak ya-
zılmış yapıtlar, geleceğe kalmayı başaranlardır.
Bu parçaya göre büyük edebiyat yapıtlarıyla ilgili olarak
1. Çok yönlü olduğu ve aynı zamanda tutarlı olması gerektiği,
II. Okur tarafından esas unsurlarıyla bir bütün olarak algılan-
ması gerektiği,
III. Tarihi değil, geleceği ya da bugünü içeren konularda
yazılması gerektiği
yorumlarından hangileri yapılabilir?
A) Yalnız I
B) Yalnız II
D) I ve II
E) II ve III
C) Yalnız III
8.
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
endi- belli on- Al- ari h- n 6. Büyük bir müzik yapıtına benzeyen büyük edebiyat yapıtı, okurun ya da dinleyicinin ruhu önünden akıp gider. Tıpkı belli bir süresi olan bir olayın zaman içinde oluşup geçmesi gibidir bu. Okurun ya da dinleyicinin temel ögeleri atlamadan bir pıtı yakalaması, kavraması önemlidir. Bunun için de genel iz- ya- lenimin, alıcının bilincinde bir tek titreşim uyandıracak ve ya- piti bütünlüğüyle doğrudan duymasını sağlayacak güçte ve ölçüde tutarlı olması gerekir. Bu unsurlar dikkate alınarak ya- zılmış yapıtlar, geleceğe kalmayı başaranlardır. Bu parçaya göre büyük edebiyat yapıtlarıyla ilgili olarak 1. Çok yönlü olduğu ve aynı zamanda tutarlı olması gerektiği, II. Okur tarafından esas unsurlarıyla bir bütün olarak algılan- ması gerektiği, III. Tarihi değil, geleceği ya da bugünü içeren konularda yazılması gerektiği yorumlarından hangileri yapılabilir? A) Yalnız I B) Yalnız II D) I ve II E) II ve III C) Yalnız III 8.
+
TYT deneme sınavı 1
35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
(akup
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 1908 Meşruti-
yet'inden bugüne kadar yaşadığı devrin olayla-
ri ve insanlarıyla ilgilenmede ve ilgisini söyleme-
de de varlığını, düşüncesiyle duyurduğundan takdir
kazanmış bir kişidir. (II) Yakup Kadri'nin eserlerini
okuyarak Tanzimat'tan Cumhuriyet sonrasına adım
adım gelebilirsiniz. (III) Kiralık Konak'ta, toplum-
sal çözülüşü; Hep O Şarkı'da Abdülaziz Dönemi'ni;
Bir Sürgün'de II. Abdülhamit Dönemi'ni; Hüküm
Gecesi'nde II. Meşrutiyet Dönemi'ni; Nur Baba'da,
Bektaşi tekkelerinin yozlaşmalarını; Sodom ve
Gomore'de, işgal altındaki İstanbul'un çözülüşü-
nü; Yaban'da, Milli Mücadele'yi; Ankara'da, Anka-
ra çevresinde Cumhuriyet yıllarını; Panorama'da,
Cumhuriyet'ten 1952'ye kadar yaşanan dönemi
yazmıştır. (IV) Bu eserler hem kendi içinde bir bü-
tündür hem de konularının kronolojisi yönünden bir
başka bütünlüğe ulaşır (V) Sözü edilen eserler, bu
tarihî sırayı izledikleri için "nehir roman" adını alır.
18
35. Bu parçadan Yakup Kadri Karaosmanoğlu'yla il-
gili olarak
1. Osmanlı Devleti'nin Tanzimat ve sonrasını,
Cumhuriyet Dönemi'ni tarih sırasıyla, tarihe ışık
tutacak şekilde yazmıştır.
II. İyi bir gözlemci, titiz bir üslupçu oluşuyla/edebi-
yatımızda önemli bir yer edinmiştir.
suvlage
III. Kültür birikiminde birbirinden farklı pek çok şah-
siyet ve akımın izleri bulunur, mensur şiir tarzın-
da eserleri de önemlidir.
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
A) Yalnız I
B Yalnız II
D) We II
Eve III
Yalnız III
ESEN YAYINLARI
37
va
Ing
pro
ke
ra
ge
d
re
r
1
37
Lise Türkçe
Yapısına Göre Cümleler
+ TYT deneme sınavı 1 35.-36. soruları aşağıdaki parçaya göre ce- vaplayınız. (akup Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 1908 Meşruti- yet'inden bugüne kadar yaşadığı devrin olayla- ri ve insanlarıyla ilgilenmede ve ilgisini söyleme- de de varlığını, düşüncesiyle duyurduğundan takdir kazanmış bir kişidir. (II) Yakup Kadri'nin eserlerini okuyarak Tanzimat'tan Cumhuriyet sonrasına adım adım gelebilirsiniz. (III) Kiralık Konak'ta, toplum- sal çözülüşü; Hep O Şarkı'da Abdülaziz Dönemi'ni; Bir Sürgün'de II. Abdülhamit Dönemi'ni; Hüküm Gecesi'nde II. Meşrutiyet Dönemi'ni; Nur Baba'da, Bektaşi tekkelerinin yozlaşmalarını; Sodom ve Gomore'de, işgal altındaki İstanbul'un çözülüşü- nü; Yaban'da, Milli Mücadele'yi; Ankara'da, Anka- ra çevresinde Cumhuriyet yıllarını; Panorama'da, Cumhuriyet'ten 1952'ye kadar yaşanan dönemi yazmıştır. (IV) Bu eserler hem kendi içinde bir bü- tündür hem de konularının kronolojisi yönünden bir başka bütünlüğe ulaşır (V) Sözü edilen eserler, bu tarihî sırayı izledikleri için "nehir roman" adını alır. 18 35. Bu parçadan Yakup Kadri Karaosmanoğlu'yla il- gili olarak 1. Osmanlı Devleti'nin Tanzimat ve sonrasını, Cumhuriyet Dönemi'ni tarih sırasıyla, tarihe ışık tutacak şekilde yazmıştır. II. İyi bir gözlemci, titiz bir üslupçu oluşuyla/edebi- yatımızda önemli bir yer edinmiştir. suvlage III. Kültür birikiminde birbirinden farklı pek çok şah- siyet ve akımın izleri bulunur, mensur şiir tarzın- da eserleri de önemlidir. yargılarından hangilerine ulaşılabilir? A) Yalnız I B Yalnız II D) We II Eve III Yalnız III ESEN YAYINLARI 37 va Ing pro ke ra ge d re r 1 37
anışların-
atık veya
bir anten
on dalga
gerçek-
ok ışın;
sürek-
ca gi-
onlar-
Araş-
r. "Bu
İşte
ma-
ığın
ko-
pun
op
ir.
16. Hayatın karşımıza çıkardığı problemlerin dokusu ve bu prob-
lemlerin bireye dayattıklarını tam olarak bilmeden birey hak-
kında doğru bir yargıya ulaşmak mümkün değildir. Ancak, bi-
reyin bu problemlerle karşılaşma tarzına, bu karşılaşmada
hidriç dünyasında olup biten şeylere göre, gerçek tabiatı kendi-
ni gösterir. Bireyin sosyal rolünü oynayıp oynamadığını, ya-
ri yolda kalıp kalmadığını, işinin içinden çıkıp çıkmadığını, sı-
vışmak amacıyla bahaneler arayıp aramadığını, karşılaştı-
ğı problemlere samimi bir çözüm yolunu arayıp aramadığı-
ni, sonuca ulaşıp ulaşmadığını, kişisel bir üstünlük ile övün-
mek için topluluğa zararlı bir yolu izleyip izlemediğini araştır-
mak gerekir. Uzun zamandan beri hayatın bütün sorunları-
ni şu üç probleme bağlamayı düşündüm: Sosyal hayat, ça-
lışma ve aşk. Bunlar gelip geçici problemler olmayıp sürekli
karşımıza çıkan zorlayıcı isteklerde bulunan ve kaçınılmayan
problemlerdir. Zira bu üç soruna karşı tavrımız, yaşam tarzı-
mıza göre verdiğimiz bir karşılıktır.
Bu parçaya göre bireyi değerlendirme sürecinde aşağı-
dakilerden hangisinin yer alması beklenmez?
A) Kişisel farklılıkları ve olayları değerlendirme, yorumlama
biçiminin
B) Sorunlar karşısında çözüm yollarına samimiyetle yakla-
şip yaklaşmadığının
C) Sonuca ulaşma konusundaki bakış ve yaklaşımının ne
olduğunun
D) Hukukun ve adaletin üstünlüğüne güven duyup duyma-
dığının
E) Kişisel idealleri yüzünden başka topluluklara zarar verip
vermediğinin
Dal G
Lise Türkçe
Paragrafta Konu, Ana Düşünce ve Yardımcı Düşünceler
anışların- atık veya bir anten on dalga gerçek- ok ışın; sürek- ca gi- onlar- Araş- r. "Bu İşte ma- ığın ko- pun op ir. 16. Hayatın karşımıza çıkardığı problemlerin dokusu ve bu prob- lemlerin bireye dayattıklarını tam olarak bilmeden birey hak- kında doğru bir yargıya ulaşmak mümkün değildir. Ancak, bi- reyin bu problemlerle karşılaşma tarzına, bu karşılaşmada hidriç dünyasında olup biten şeylere göre, gerçek tabiatı kendi- ni gösterir. Bireyin sosyal rolünü oynayıp oynamadığını, ya- ri yolda kalıp kalmadığını, işinin içinden çıkıp çıkmadığını, sı- vışmak amacıyla bahaneler arayıp aramadığını, karşılaştı- ğı problemlere samimi bir çözüm yolunu arayıp aramadığı- ni, sonuca ulaşıp ulaşmadığını, kişisel bir üstünlük ile övün- mek için topluluğa zararlı bir yolu izleyip izlemediğini araştır- mak gerekir. Uzun zamandan beri hayatın bütün sorunları- ni şu üç probleme bağlamayı düşündüm: Sosyal hayat, ça- lışma ve aşk. Bunlar gelip geçici problemler olmayıp sürekli karşımıza çıkan zorlayıcı isteklerde bulunan ve kaçınılmayan problemlerdir. Zira bu üç soruna karşı tavrımız, yaşam tarzı- mıza göre verdiğimiz bir karşılıktır. Bu parçaya göre bireyi değerlendirme sürecinde aşağı- dakilerden hangisinin yer alması beklenmez? A) Kişisel farklılıkları ve olayları değerlendirme, yorumlama biçiminin B) Sorunlar karşısında çözüm yollarına samimiyetle yakla- şip yaklaşmadığının C) Sonuca ulaşma konusundaki bakış ve yaklaşımının ne olduğunun D) Hukukun ve adaletin üstünlüğüne güven duyup duyma- dığının E) Kişisel idealleri yüzünden başka topluluklara zarar verip vermediğinin Dal G
at
n
●
●
Ahmet Vefik Paşa
Şinasi
102 Namık Kemal
son
A
Aşağıdakilerden hangisi bu sanatçıların ortak özel-
liği değildir?
A) Tanzimat I. Dönem'de eser vermiş olmaları
B) Batılı anlamda ilk roman örneklerini vermeleri
C) Farklı türde eserlerle alanlarında ilk olmaları
D) Toplum için sanat anlayışının temsilcisi olmaları
E) Tiyatronun gelişmesi için çalışmaları (3
Lise Türkçe
Tanzimat Birinci Dönem Romanı
at n ● ● Ahmet Vefik Paşa Şinasi 102 Namık Kemal son A Aşağıdakilerden hangisi bu sanatçıların ortak özel- liği değildir? A) Tanzimat I. Dönem'de eser vermiş olmaları B) Batılı anlamda ilk roman örneklerini vermeleri C) Farklı türde eserlerle alanlarında ilk olmaları D) Toplum için sanat anlayışının temsilcisi olmaları E) Tiyatronun gelişmesi için çalışmaları (3
TYT deneme sınavı 1
27. Kuyucaklı Yusuf, okuduğum Türk romanları için-
de ayrıntıların en mükemmel, en ustaca kullanıl-
dığı romanlardan biri. Sabahattin Ali'de inanılmaz
bir gözlem gücü, inanılmaz bir bellek var. Kuyucak-
li Yusuf'ta çizdiği dünyanın böylesine renkli, sıcak
ve inandırıcı olması bence, büyük ölçüde yaşantı-
sından gelen gözlemlere, ayrıntılara bağlı. O pek
önemsizmiş gibi görünen, küçük küçük ayrıntılar,
romana tam bir somutluk kazandırıyor; birdenbire
kendinizi anlatılan kasabada, olayların ve insanla-
rın arasında buluveriyorsunuz. Romandaki dünya,
sanki romanın çerçevesini kırıp dışarıya fırlıyor, si-
zin dünyanıza karışıyor.
+
D
Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen
yazarın, romanında başarılı olmasını sağlayan
asıl etkendir?
A) Gözlemlediklerini biriktirip aktarması
B) Renkli, sıcak bir dünya kurulması
CYetkin bir inandırma gücünün bulunması
DRomandaki gerçeklikle okuyucunun gerçekliği-
nin örtüşerek yaşanırlık oluşturması
E) Önemsiz görünen ayrıntılarla okuyucuya somut
bir dünya sunulması
Lise Türkçe
Anlatım Biçimleri
TYT deneme sınavı 1 27. Kuyucaklı Yusuf, okuduğum Türk romanları için- de ayrıntıların en mükemmel, en ustaca kullanıl- dığı romanlardan biri. Sabahattin Ali'de inanılmaz bir gözlem gücü, inanılmaz bir bellek var. Kuyucak- li Yusuf'ta çizdiği dünyanın böylesine renkli, sıcak ve inandırıcı olması bence, büyük ölçüde yaşantı- sından gelen gözlemlere, ayrıntılara bağlı. O pek önemsizmiş gibi görünen, küçük küçük ayrıntılar, romana tam bir somutluk kazandırıyor; birdenbire kendinizi anlatılan kasabada, olayların ve insanla- rın arasında buluveriyorsunuz. Romandaki dünya, sanki romanın çerçevesini kırıp dışarıya fırlıyor, si- zin dünyanıza karışıyor. + D Aşağıdakilerden hangisi bu parçada söz edilen yazarın, romanında başarılı olmasını sağlayan asıl etkendir? A) Gözlemlediklerini biriktirip aktarması B) Renkli, sıcak bir dünya kurulması CYetkin bir inandırma gücünün bulunması DRomandaki gerçeklikle okuyucunun gerçekliği- nin örtüşerek yaşanırlık oluşturması E) Önemsiz görünen ayrıntılarla okuyucuya somut bir dünya sunulması
a karşı di-
malarıdır.
rini yan-
kendi-
Diğer
Bu an-
eser
eğer
dir.
ya-
11. (1) Konut, endüstri devrimine kadar barınak olarak inşa edil-
miştir. (II) Her dönemde fonksiyon ve form ilişkisi yeniden ta-
riflenmiş, dönemin sosyo-kültürel değerleri ile ilişkilendirilen
bir özellik olarak kabul edilmiştir. (III) 2000 yıl önce, Antik Dö-
nem'de halk, ocağı da olan küçük dikdörtgen bir konutta
şarken, göreceli olarak daha büyük ve yoğun kentlerde halk,
(IV) Bu yerleşmelerde zenginlerin yaşadıkları fresklerle deko-
birkaç katlı kerpiç veya ahşap bir konutta da yaşayabiliyordu.
re edilen mozaik zeminli konutlara da rastlanıyordu. (V) Orta
Çağ'a gelindiğinde ticaret merkezi olarak gelişmiş kentlerde
zengin tüccarlar için daha lüks konutların inşa edildiğini gör-
_mekteyiz. (VI) Yerel mimaride ortaya çıkan klasik konut mi-
marisi bu dönemde gelişmiştir
Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf
numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?
B) III
C) IV
D) V
A) II
12. Bir tuşa basarak hayatın anlamına ul
E) VI
13.
Lise Türkçe
Paragrafta Yapı
a karşı di- malarıdır. rini yan- kendi- Diğer Bu an- eser eğer dir. ya- 11. (1) Konut, endüstri devrimine kadar barınak olarak inşa edil- miştir. (II) Her dönemde fonksiyon ve form ilişkisi yeniden ta- riflenmiş, dönemin sosyo-kültürel değerleri ile ilişkilendirilen bir özellik olarak kabul edilmiştir. (III) 2000 yıl önce, Antik Dö- nem'de halk, ocağı da olan küçük dikdörtgen bir konutta şarken, göreceli olarak daha büyük ve yoğun kentlerde halk, (IV) Bu yerleşmelerde zenginlerin yaşadıkları fresklerle deko- birkaç katlı kerpiç veya ahşap bir konutta da yaşayabiliyordu. re edilen mozaik zeminli konutlara da rastlanıyordu. (V) Orta Çağ'a gelindiğinde ticaret merkezi olarak gelişmiş kentlerde zengin tüccarlar için daha lüks konutların inşa edildiğini gör- _mekteyiz. (VI) Yerel mimaride ortaya çıkan klasik konut mi- marisi bu dönemde gelişmiştir Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar? B) III C) IV D) V A) II 12. Bir tuşa basarak hayatın anlamına ul E) VI 13.
özün
apla-
inda
mek
asını
ciler
12. Eski Galata Köprüsü'nden yürüyerek ilk defa 1970'lerin
||
I
başında geçmiştim. Parmaklıklara dayanarak Köprü
|||
iskelelerine yanaşan vapurları ve Sarayburnu'nu
nasıl hayran hayran seyrettiğimi çok iyi hatırlıyorum.
IV
İstanbul'un bu manzarası karşısında herkes gibi bende
V
şaşkınlığa uğramıştım.
Bu parçada numaralanmış sözlerin hangisinde
yazım yanlışı vardır?
C
DIV
B) ||
III
(E) V
de cyr
Lise Türkçe
Yazım Kuralları
özün apla- inda mek asını ciler 12. Eski Galata Köprüsü'nden yürüyerek ilk defa 1970'lerin || I başında geçmiştim. Parmaklıklara dayanarak Köprü ||| iskelelerine yanaşan vapurları ve Sarayburnu'nu nasıl hayran hayran seyrettiğimi çok iyi hatırlıyorum. IV İstanbul'un bu manzarası karşısında herkes gibi bende V şaşkınlığa uğramıştım. Bu parçada numaralanmış sözlerin hangisinde yazım yanlışı vardır? C DIV B) || III (E) V de cyr
sözün
atsız
orluk-
geç-
ların
kin-
Kafadengi
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yardımcı eylemle-
rin yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?
A) Kurumun nasıl bir işleyişe sahip olduğunu bilen çalı-
şanlarla yolumuza devam edeceğiz.
B) Tüm farklı boyuttaki dergilerin künyelerini bu ajan-
daya kaydederdim çoğu zaman.
C) Bizimle aynı dünya görüşünü benimseyenlerin az
olduğunu geç de olsa fark etmiştik.
D) Başrol oyuncusunun terk etme sahnesindeki perfor-
mansını seyir edenler çok duygulandı.
E Gerekçeli kararın açıklanmasından sonra yönetim
tekrar toplanıp yeni kararlar alacaktır.
Seretmek
Lise Türkçe
Kök
sözün atsız orluk- geç- ların kin- Kafadengi 11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yardımcı eylemle- rin yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır? A) Kurumun nasıl bir işleyişe sahip olduğunu bilen çalı- şanlarla yolumuza devam edeceğiz. B) Tüm farklı boyuttaki dergilerin künyelerini bu ajan- daya kaydederdim çoğu zaman. C) Bizimle aynı dünya görüşünü benimseyenlerin az olduğunu geç de olsa fark etmiştik. D) Başrol oyuncusunun terk etme sahnesindeki perfor- mansını seyir edenler çok duygulandı. E Gerekçeli kararın açıklanmasından sonra yönetim tekrar toplanıp yeni kararlar alacaktır. Seretmek